September 11, 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

September 11, 1937 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

41 Seylat TELGRAF-HABERLERİ -. BSON POSTA İspanyada hükümet kuvvetleri iki cephede ilerliyorlar Fronkoculara ait bir denizaltı gemisi batırıldı, anarşistler İspanyada yeni bir hükümet kurdular Londra 10 (Hususi) — İspanya hü- kümet kuvvetleri gerek şimal cephe - sinde, gerek Madridin şimali garbi - sinde ilerlemektedirler. Bundan başka, geçen günkü deniz muharebesinde Frankoculara ait bir denizaltının batırıldığı haber verll -| mektedir. Franko taraftarı general Delyano bir beyanatında, sivil harb başladıktan sonra Frankocuların — dört denizaltısı satın aldıklarını söylemiş, fakat menşe zikretmemiştir. Hükümetçilerin tebliği Valansiya 10 (A.A.) — Milli müda- faa bakanlığının bir tebliğinde denili- yor ki: Şimal cephesinde, sahil boyunda düşmanın tazyikı dün bütün gün de- srrrereece, telef olmuş olduğunu yazmaktadırlar. ş Yeni bir hükümet Pola ve Cordon mıntakasında: Cum-| Salamanka, 10 (ALA.) — Asturia cephe huriyetçiler Penas Blancas ve Magde-|sinden buraya gelen haberlere göre, 1934 lanayı işgal etmeye muvaffak olmuş-| teştinievvel isyanında rol oynamış olan- lardır. Cumhuriyetçi bataryalar Pra -İlardan Berlassuno Tomasın idaresinde a- via'yı bombardıman etmişlerdir. narşistler Asturiada idareyi ele almış - 7 Eylülde âsi Canarlas kruvazörü|lar ve burasının istiklâlin! ilân etmşiler- ile Libertad kruvazörü arasında vu -|dir. ku bulan müsademede âsi kruvazörün| Anarşistlerin dün akşam Sovyet kon- arka bacasına Libertad'ın attığı obüs-| solosunu öldürmüş oldukları söyleniyor. lerden birisi isabet etmiştir. Bir tayyare Cezayir üzerinde uçlu Bir Rus generali ölmüş Cezayir, 10 (A.A.) — Dün sabah İspan Şaragosse 10 (A A.) — Nasyonalist-| yol nasyonalistlerinin bir deniz tayyare. lerin gazeteleri, Aragon cephesinde| si, limanın üzerinde uçmuştur. Olbapta- beynelmilel bir müfrezeye kumanda| ki talimata tevfikan ihtar maksadile üç etmekte olan Rus generali Mikailof'un | top atılmıştır. Bunun üzerine tayyare vam etmiş fakat düşman tardolun - muştur, Dünyanın en orijinal müziği Eylülun 16 ncı günü Alman İngiliz radyoları kurbağala- rın ötüşünü dinletecekler Eylülün on altıncı günü Alman ve İn- Zgiliz radyoları, size dünyanın en şayanı hayret müziğini dinletecektir. Çünkü o gün, Japon edebiyatına girmiş ve sey - yahların tarif ede ede bitiremedikleri meşhur Sangami nehrindeki kurbağala- rın ötüşlerini nakledeceklerdir. Ayni gün bir motör bu nehrin içleri - ne doğru gidecek, ve radiyo mikrofonunu ile münasib bir yere vazedecektir. Tokyo radyosuna merbut olan bu mikrofon va- Polis mektebine seçilen namzetler zetleri bildiriyorum: Amasyadan Reşad, Bursadan Saffet, Kas| maktadır. Fakat Rusyayı ileri tamonudan Cemal, İsmali, Kocaeliden Veli, Tevfik, Niyazi, Hasan, Kütahyadan Meh - met, Maraştan Mehmet, Ahmet, — Sivastan Ankara 10 (Hususi) — Muhtelif vilâyet- l'elm_ etmiştir. Fakat hakiki sebeb oları lerden İstanbul polis mektebine seçilen nam | gösterdiği şey, başkadır ve bu konfe: Bi Khti © Akdeniz devletleri konferansı açılırken.. Yazan: Selim Ragip Emeç kdenizdeki korsanlık hidisi leri karşısında Akdeniz de letlerinin müşterek bir hattı hareket kib edip edemiyeceğini gözden ıeçumq üzere İngiltere ile Fransanın - toplantıy Çağırdıkları konferans, bazı mühim un surlardan mahrum olarak içtima ediyol Bunlar: İtalya ile Almanya, Sovyet Rusy İtalya ile Almanya toplantıya davc manyanın itizarı, Berlin . Roma mih rinin mütesanid hareketinin bir icabıdı ve İtalyanın hareketine tebaiyyet içindi. İtalya ise, Sovyet Rusyanın kendisini i! ham etmesi karşısında diğer devletleri sakit kalmasını vesile sayarak böyle sı, bu mevzuu tetkike salâhiyetli sayı bir vesile sayanlar az değildir. Bu te İngiltere ile Fransanın gösterdi! bir tayyare bombardımanı neticesinde | derhal şimale doğru uzaklaşmıştır. Antakyada intihabat propagandaları başladı Adana 10 (Hususi) — Hatayın yeni Fransız delegesi Roje Garo İskenderunu ziyaret ettikten sonra akşam telkrar An- takyaya dönmüştür. Deleğe, İskenderun- da eşrafı ve hükümet erkânını kabul e- derek görüşmüştür. Yenigün — gazelesi delegenin — gaze - tecilere arabca yazılmış olarak beyanat- ta bulunmasından şikâyet etmektedir. Hatayda intihap propagandası başladı Payas (Hususi) — İskendetun ve Antakyada intihap — propagandalarına başlanmıştır. Şimdiden intihap hazır- lıkları yapılmaktadır. Reye iştirak ede- cekler tesbit edilmektedir. Adana 9 (Hususti) — Sancağın yeni deleğesi B. Roje Garo tayyare ile Be - ruttan Yeniköye gelmiş, oradan oto - mobile binerek Reyhaniye yolile Antak- yaya gelmiştir. Yeni delegze Şamdan ge- gçerken başvezirin verdiği öğle ziyafe - tinde bulunmuş, vezirlerle, bilhassa, San- cak muhafızlığı meselesi üzerinde uzun uzadıya görüşmüştür. Matbuatın Beynelmilel Hayatta rolü Nürnberg 10 (A.A.) — Alman mat- Suat reisi doktor Dietrieh, kongrode söylediği nutukta matbuatın bugün beynelmilel hayatta birinci derecede bir rol oynadığın: ve binaenaleyh va- zifelerinin ne olmak lâzım — geldiğini anlattıktan sonra dünya matbuatının buügün geçirmekte bulunduğu anarşi - yi kaydetmiş ve Fransız devlet ada - mı Caillaux'nun şu sözlerini hatırlat - Mişlir: «Bugün sulh için en büyük tehlike matbuattır. Gelecek harbi o ilân ede - cektir.» | Mazilli Fabrikasının Basmaları İzmir 10 (Hususi) — Dünden itibaren bilfill çalışmıya başlıyan Nazilli doku - ma kombinası gece çalışarak İnce desen- İi ilk basma topunu tamamlamıştır. Bas- ma topu sabah tayyare ile İzmire geti - rilmiştir. Bu basma Kayseri fabrikasının imal ettiği basmalardan daha incedir. Ayni zamanda kalite itibarile de faiktir. Na- zilli fabrikasının imal ettiği basma he- yet tarafından tetkik edildikten sonra bu gece fuarda, Sümerbank — paviyonunda halka teşhir edilmiştir. Bu mes'ut hâdise Nazillide derin se - vinçler uyandırmıştır. — Anadoluhisarında bir vapur rıhtıma bindirdi Kazaya dümenin bozukluğu sebep oldu, beş kişi yaralandı, bir çok kadın bayıldı Dün 18,45 de Köprüden Hayri kapta ? nın idaresinde hareket eden şirketi hay- riyenin 53 numaralı vapuru 19,30 da A - nadoluhisarı önünde Markinin yalışının önünden geçerken geminin ön tarafı ya- linın bahçe düvarının bulunduğu rıihti - ma bindirmiştir. Vapurun baştarafında iki metre derinliğinde bir yara açılmış, yalının rıhtımı harap olmuş, bahçe du- varı tamamen yıkılmıştır.. Vapur müş- külütla Kanlıca iskelesine gidebilmiştir. Galatada bir adam öldü Bu sabah Galatada Tünel caddesinde Atlâskundura — mağazasının — önünden geçmekte olan bir yolcu birdenbire düş- Müş, biraz can cekişmiş, sonra ölmüştür. Ceset bir saatten fazla olduğu yerde kal- mış ve doktor ölümden ancak yarım saat Vapurda büyük bir panik hasıl olmuş, Beykozdan bakkal Ziya, Paşabahçeden bayan Firdevs, Çubukludan memur Na- zım, Kanlıcadan bayan Müyesser, bilet memuru Celâl, Beykozdan Ziya yaralan- mışlardır. Bir çok kadınlar bayılmışlar- dır, Şirket T4 numaralı vapurunu imdat postası olarak göndermiş, yolcular Kan- headan bu vapurla nakledilmişlerdir. Ka. zanın vapurun dümeni bozuk olması yü- zünden vukua geldiği tahmin edilmek - tedir. Bir adam metseni vurdu Küçükpazarda Büyü sokağında otaran seyyar boyacı Yusuf metresile kavğga et- miş, kadını fena halde dövmüş, bunun- la da hıncını alamıyarak 3 yerinden bi- çakla ağır surette yaralayıp kaçmıştır. sonra bulunabilmiştir. Cesedin hüviyeti|Kadın derhal hastaneye kaldırılmıştır. -de benüz tesbit edilememiştir, Yusuf aranmaktadır. YKW PN AA MAF Cezirede halk Suriye bayrağını İndirdi Adana 10 (Hususi) — Fransanın Şam delegesi Kont Strog Cezirenin Kamışlı nahiyesine geldiği gün halk hükümet ko- nağındaki Suriye bayrağımı indirerek yerine Fransız bayrağını çekmişlerdir. Kont kışladan Faslı askerler getirterek Fransız bayrağını indirtmiş, yerine Suri- ye bayrağını çektirtmiştir. Halk haklarını aramak üzere Parise bir heyet göndermeğe karar vermiştir. Bu maksatla 600 lira toplanmıştır. İzmirde yelken şampiyonası İzmir, 10 (Hususi) — Bugün Tür- kiye yelken şampiyonası müsabakala- rı başladı. Müsabakalara İzmir, İstan- bul, Kocaeli şarpicileri girdiler. Meşhur şarpi şampiyonu — Refik iş dolayısile İzmirde — bulunmadığından İzmir ekibi zayıftı. İlk gün neticelerin- de İstanbuldan Bürhan birinci, İzmir- den Hakkı ikinci, İstanbuldan Şeref ü- çüncü geldiler. Kocueli derece almadı. Fuar ziyaretçi rekorunu kırdı İzmir 10 (Hususi) — İzmir fuarma iş- tirak eden ekspozanlara İktısat Vekâle- tince madalya ve diploma verilecektir. En iyi teşhir edenler tefrik edilmekte - dir. Ayrıca nakdi mükâfatlar da verile « cektir. Gece fuarı 59419 kişi ziyaret etmiştir. Bu bir rekor teşkil etmektedir. Fuarı şim- diye kadar ziyaret edenlerin — sayısı 426,207 dir. Bu Balkanlarda ilk rastla - nan ziyaretçi rekorudur. Fuarı gezmek üzere İskandinavyadan, Mısırdan, Suri- yeden gazeteciler gelmişlerdir. İzmir fuarında bir hâdise Ahmet isminde bir — tereyağcı İzmir fuvarında gazino sahibi Murada hiddet- lenerek gerek Muradın, gerek — avukatı Cemalin üzerine tabanca sıkmış, Fakat Murat Ahmedin üzerine bir sandalye fırlatarak büyük bir facianın önünü al- miştir. Tabanca sesleri fuvarda heyecan uyandırmış, herkes kaçışmıya başlamış - lardır. Ahmet yakalanmıştır. — Parlâmentolar — kongresinde Türkiye lehine tezahürat 11 eylülde Pariste toplanan parlâmen- tolar birliği kongresinde heyetimizin reisi saylav Hasan Saka koöngre reis ve- killiğine seçilmiş, köngrede Türkiye le- hine muhtelif vesilelerle bir çok tezahü- rat yapılmıştır. Dört İngiliniz mebusu geliyor İngiliz amele partisi liderlerinden 4 mebus Başvekil İsmet İnönünün misafi- ri olarak şehrimize gelecekler, - bir kaç gün Büyükadada kaldıktan sonra Cum- huriyet bayramı şenliklerinde hazır bu- lunmak üzere Ankaraya gideceklerdir. Ömer, Trabazondan Fevzi, Temel, Mehmot,| Ciddi hüsnüniyet ise ortadadır. Bu Müustafa, Rasim, Kahraman, Yusuf, Meb -| devlet, herhangi bir ihtilâta meydan ı;ıeı. Ziya, Hakkı, Salâhattin, Kocael'den| memek için İspanyayı, Almanya ile İtal Necdet, Balıkesirden' İbrahim, — Amasyadan ' , d İ i  Zurnacloğlu, Kocaeliden Arif, Mustafa, Re- ği'n'::'; :_':;l î'"s';_" f;"m'mk:(m cal, Siyastan Alımet, Balıkesirden İsmali, KN KİNEEE YU GUU Giresundan Hüseyin, Trabsondan Fehmi, Sa çağırmamışlardır. Buna mukabil İtal Tokattan Ali, Kocaeliden Mahmut, Ordudan | yanın, bu mesele ile alâkadar olmak sal î'“:m& O?Ğ?Mmmhplüldw lâhiyetinin Londra komitesine aid oldu ehmet, Vehbi, İsmall, , Çoruhtan öeztn Snle i Hrta üaKi Ça Ka Haa demle aei Gnemel © İspartadan Galip, İzmirden Büleyman, İh- | 141i ga siyalek san, Fethi, Enver, Diyarbekirden Ali, Balı .| bilir. Fakat bu iki devletin bu toplantıyı kesirden Ahmet, Malatyadan Cumali, Er -| iştirak etmemeleri demek, ilk celsesini zurumdan Yusuf, Eskişehirden Mehmet, Er-| İşviçrenin Niyon şehrinde, diğerlerini zarumdan Faik, Ersincandan — Yalçınkaya,| Cenevrede aktedecek olan bu konferan: Trabzondan — Seyfettin, Denizi!den HAĞ Şevket, Malatyadan — İzender, sın berveçhipeşin akamete uğradığı veya Hüseyin, Ahmet, Nalm, Alim, Remzi, Muğ -| Uğrayacağı manasına alınmamalıdır. Ak ladan Osman, Balıkesirden Mehmet, Çoruh-| deniz devletleri, hayati —menfaatlerine tan Yılmaz, 'Trabsondan Ömer, Boludan İs- | taallük eden bir dava karşısında bulun :::l. ;l::!:ı':d.h%ıl lMâhR:!. R;'OGDV Meh- | maktadırlar. Şimdiye kadar tereddü. » Malatyadan b ı üs | ; S S g giaarem e Meğıı.—lı:'. E'îdmd';e;i“_' içinde geçen zamanın ihdas ettiği bir va ime, Oünllikad ı.ıin.mmııuma.ıı Te | tiyettir ki, bugün, ortaya, çok tehlikeli mizer, Boludan Hayrettin, Tahir, Çanakka - | BZ İhtilât vesileleri çıkarmıştır. Devı leden Rifat, Burdurdan Mustafa, Yozgattan | Kuşunun yaptığı gibi yaklaşan tehlikeyi Erikel, Bilecikten Mahmut, Boludan Ali Ça| görmemezlikten — gelmek mümkündlliâ :î,ıd_:dı"“ ” “'x:::’mm'mçuc:“'m' Bu takdirde yarımın saklıyacağı nahı a A ; nıkız n " g, A Yahya, Kirşehirden Küzm, Erzincandan sürprizlere şimdiden hazırlanmak lâzı Fuat, Tokattan Emin, Balıkesirden Mehmet, | 17 Yahut menfaatini müdrik. Acıhxnda Mardinden Yusuf, ve Ahmet Suzan, Ça -| tehlikenin bile önüne atılmaktan çekin nakkaleden Beçer ve Cahid, Vandan Hüse -| miyen haysiyetli devletler gibi hareket yin, Balıkesirden Zekeriya, Mardinden Ab-İetmek te Kabildir. Bu takdirde haksız- :'”;î:ıd;; Mr—:';mh'dnx:ndm Zeki, Balı -| Jıklarını anlıyan kimselerin - kendilikle- ı:;_ A Cafer, v;dud.;!imık;e:hmlâ rinden makul yola dönmeleri beklenebi: latyadan Kadir, Giresundan Hamdi, Elâsiz- | lir. Milletlerin h.ı)ıhmlı birkaç gününi den Durak ve Mürsel, Giresundan Hüseyin,| hiçbir kıymeti yoktur. Yarın gelmesi Muğladan Hasan, Kocaeliden Mehmet, Af-| muhakkak olan bir tehlikeyi üç beş gün :îîâ?â’m“'ğ."m“'* W"'“;_lıümu"“k- için savuşturmak bir istifade değildir. Y yağ z eli AA Mti Y_:’J_; Bu böyle olunca her şeye hazırlıklı bu- Osman, Samsundan Şükrü, Manisadan Meh| lunmak bir vecibe oluyor. met, Burdurdan Hasan, Tekirdağından İs . Selim Ragıp Emeç mall, Edirneden Şeref ve Nuri ve Sefer, Niğ- ————H———— deden Fehmi, Samsundan Yusuf, Editne -| — Divanı muhasebat teşkilâtı Ankara 10 (Hususi) — Divanı muha - den Mustafa, Çanakkaleden — Halil, Edirne- den Mehmet, Karstan Ali, İstanbuldan Ha - ld, Edirneden Fethi ve Fehmi ve İsmal) ve| Sebat teşkilâtı için hazırlanan kanun Abdurrahman ve Mithat. projesi meclisin bu devresinde kanunl- İzmirden Şehap, Malatyadan Osman, yet kesbedecektir. Sabahtan Sabaha : getin mes'ele Dünyanın şu karışık, şüpheli devrinde yeni yetişen gençlere, ne öğret. meli, yeni doğan çocukları nasıl yetiştirmeli. Merak ediyorum. , Fransada * bazı gazeteler çocuk meselesini büyüklerin bir mes'uliyeti olarak ileri sürüp fikir topluyorlar, Dünyanın hali malüm. Yarının nereye varacağı da bugü- nün 'gidişinden belli. O halde çocuğun mes'uliyetini üzerlerine alan babalar, gençliğin mes'uliyetini benimsiyen siyasi teşekküller ne yapmalı, nasıl bir terbiye sistemi kabul etmeli? Mesele mühimdir. Bugün yetişen çocukları yarın mes'ud değil, fakat hayata karşı daha mu- kavim yetiştirmek için ne yapmalı. * Bir kere kız çocuğu olanların mes'uliyeti ve endişesi muhakkak ki erkek çocuğu olanlardan fazladır. Kız çocuğu olan bir aile ona kudretinin yettiği kadar tahsil yaptırır, lisan öğretir, musiki öğretir, muaşeret kaideleri öğretir, velhasıl gözünün bebeği gibi yetiştirir, büyütür. Sonra bütün bu emeklerini bir tesadüfe kurban verir. Muhitte, cemiyette ahlâki telâkkiler o kadar de- Hişmiştir ki genç bir kazın bu yeni ve lâübali telâkki ve telkinlere kapıl- mamsı imkânı yok, Bu takdirde onun istikbali aldığı sıkı terbiye ve tahsile değil, cemiyetin, muhitin, tesadüflerin vereceği neticelere bağlı.. Binbir iti- na ile yetiştirilen bir genç kız bu dışarı hayatın ona mukadder kıldığı aki- bete mahküm olunca ananım, babanın o kadar fedakâtlıklar bahasına ver- dikleri emek nereye gidecek? Ya arkek çocuk? Onu nağil yetiştirmeli? Ana rahminden çıkar çıkmaz kafasına bir gaz maskesi geçirmeli ki hiç olmazsa birkaç saniye şa ölümlü dünyanın havasını teneffüs edebilsin! Bürhan Cahid

Bu sayıdan diğer sayfalar: