22 Eylül 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

22 Eylül 1937 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

BON FOSTA MEMLEKET € HABERLERİ Her tarafta mektep | Yakacakbuhranı | Hai yapma faaliyeti var açI Kayserinin Muncusun köylüleri büyük bir gayret sarfile ve elbirliğile çalışarak köylerinin imarına — uğraşmaktadırlar. Köylüler nahiye müdürü İbrahim Sü - merin önayak olması ile aralarında para toplamışlar ve diğer köylerimize nümu- ne olacak çok güzel bir mektep binasi yaptırmışlardır. Gene ayni güzellikte bir nahiye hükümet konağı vücuda getir - mişlerdir. Muncusun köylüleri ile köyün nahiye müdürü imar işlerinde elele ver- miş vaziyette çalıştıkları için kısa bir za- manda bu köy çevresinin biricik mamu- resi balinde yükselecektir. Resimde köy- lünün gayretile yapılan mektep binası görülmektedir, Gitide yeni bir Ortamektep açılıyor Olti (Husust) — Olti doğunun oldukça methe değer bir kasabasıdır. Sivri, Nar - man çaylarının birleşerek Olti çayını teş. kil ettiği noktadadır. Kasabanın nüfusu £500, umumi nüfusu 49600 dür. Dört na- hiyesi 184 parça köyü vardır. Burada bir gçok maden vardır. Bunların bazıları ma- den arama enstitüsü tarafından tetkik e- dilmiştir. Faal körnür madeni vardır, işle- Halkevleri faaliyeti K bi a tilmektedir. Siyah kehriba madeni de bu. radadır. İptidaf bir tarzda köylüler ta - rafından istihsal edilmektedir. Çam or - manlatından da senevf 60 bin küsur İlra yaridat temin edilmekte ve bültün şar - kın kerestesi de buradan tedarik olun - mâktadır. Bazı mahalleri dağlık, bazı ma. halleri de ziraate pek elverişlidir. Dağ - lik köyler çok nefis meyva yetiştirirler. Kara halkı maarife heveskârdır. Bu ci - heti nazarı dikkate alan Maarif Bakan- lığiı burada bir ortamektep tesisine lü- zum görmüş, bu sene küşadıma emir ver- miştir. Kasabada evvelce yapılmış bir çok mebani olduğu gibi yeniden imar iş- lerine ehemmiyet verilmiştir. Güzel bir dispanseri vardır. Malarya ve frengi mü- cadelesi doktor olmadığından geri kal - maktadır. İktisadi vaziyet iyidir. Vesaiti nakliyenin iptidai şekilde olması iktisadi işlerde kârın azlığına sebep olmaktadır. Bilhassa kış günlerinde kapanan yollar iktisadi bakımdan çok zarar vermekle - dir. Kasabanın başlıca varidatını hay - vanat ihracı teşkil eder, damızlık en iyi hayvan burada yetişir. Kömürlü nahi - yesinde bir kaya tuzu madeni vardır. Bu havalinin tuz ihtiyacını temin eder, Burnova (Hususi) — C. H. P. nahiye ocağı burada gençliğe karşı çok himaye- kâr davranmakta, gençliğin tekâmülü içtimalsi için çalışmaktadır. Gençler de nahiye teşekkülünün hima- yesinde sık sık müsamereler ve temsil - ler vererek kendilerine gösterilen alâka- ya lâyık olduklarını isbat etmektedirler. Resimde gençler Canavar piyesini tem - silden sonra bir arada görülmektedirler, Rize Halkevinin köylülere yardımı Rize (Hususi) — Halkevi köycüler ve içinde 3 aylık bir program dahilinde her haftanın müsait günlerinde Rize köyle - rine gitmiş ve her bafta gezilen bir kaç köyde mevcut bütün hastalıklı köylüler muayene edilmiş, Halkevinin ayırdığı yardım imkânları dahilinde bunlara mec- canen ilâç dağıtılmıştır. Rize köylerinde mevcut has'talıklar içinde tenye, sıtma ve verem fazlaca görülmüştür. Halka bu hastalıklardan korunma ve tedavilerine ait devamlı nasihatlerde bulunulmuş - Su şehrinde ve Adapaza- rında odun sıkıntısı çekiliyor Suşehrinden yazılıyor: Yeni çıkan orman kanunu mucibince pazar mahalline odun getirmek yasak © dilmiştir. Bu yüzden halk odun sıkıntısı çekmekte ve meyva ağaçlarını keserek yakacak olarak kullanmaktadır. Kazada fasılasız dört beş ay devam e- den kış mevsimi içinde dağlardan odun nakliyatı yapılmasına imkân yoktur. Halk odun ihtiyacını yazdan temin mec- buriyetindedir. Halkın odun - sıkıntısına bir çare bulunacağı umulmaktadır. Adapazarında Adapazarı (Hususf) — Yeni orman ka- nununun tatbikinden sonra kazamızda odun ve kömür buhranı başgöstermiş- tir. Bir kaç gün evvel şehre gelen araba- lar yakalanarak içinde bulunan odun ve kömürler müsadere edilmiş ve kırk köylü mahkemeye verilmiştir. Köylüler mah- kemede beraet &tmişlerdir. Kasabada kö- mürün kilosu yedi kuruşa satılmaktadır. Halk bu yüzden çok sıkıntı çekmektedir. Sındırgıda Sındırgı (Hususi) — Sındırgıda köy- lüye âğrı bir mımtaka gösterilmediğinden odun ve kömür buhranı başlamıştır. Amasyada Amasya (Hususi) — Burada odun ve kömür buhranı vardır. Pekaz miktarla yapılan bir merkep yükü odun $0 kuruş- tur. Kış yaklaştığı için herkesin yaka - caksız kalacağı endişesi başlamıştır. 18 yaşında bir genç * . e se) gee .. eniştesini öldürdü Adananın Bürücek yaylası civarın- daki Şeyhli köyünde bir adam öldü - rülmüştür. Katil, maktul - birbirlerine akrabadır. Katil, Şeyhli köyünden Osz- man çavuşun torunu, maktul de eniş- tesidir. Yani maktul katilin halasının kocasıdır. Osman çavuşun ölmesiyle bu ikisi arasında miras taksimi müna- zaası zuhur etmiştir. Bu münazaa v - zun müddettenberi devam edermiş. Ni hayet bir asma veyahut bir bağ taksi- minden çıkan münazaa dayağa kadar varmış. Öldürülen İsmail çavuş henüz yaşı küçük olan katil Mustafayi bir gün çok'dövmüştür. Bundan müteessir olan Mustafa, İsmail çavuşa ağır kin besle- miş ve takibine düşmüştür. — Nihayet geçen cuma günü gündüz vakti Bürü- cekten Şeyhli köyüne gitmekte olan İ!: mail çavuş Çaşak dersei — üzerindeki köprüyü geçtikten sanra biraz ileride saklanmış olan Mustafanın pususuna düşmüş. Mustafa: — Öyle dayak atmazlar, böyle atar- lar. Deyip taşımakta olduğu kara mar- tini İsmail çavuşa çevirerek ateş et - miş, İsmiail çavuş cansız yere düşmüş- tür. Kalil firar etmişse de köyde ara-) Camili ma neticesinde silâhile birlikte yaka-| Sobanlık yapan Abdürrahman oğlu To « lanarak Bürücek jandarma karakolu -|Psl Yusuf, diğeri aslen Petrübeli olup A- na getirilmiştir. Hâdise derhal Pozantı| dananın Karsoğlanlı köyünde Zaza Yu- ve Karaisalıya haber verilmiş, Kara -| *tfun yeğeni Hasan oğlu Cumali olduğu isalı müddeiumumisi ile jandarma ko-| “laşılmıştır. Suçlular zabıtada verdik - mutanı hüdise Mahalline giderek ölü-| 'eti ifadelerinde: ka| Biz ikimiz Adananın kale kapışsında til Mustafa da Karsisalıya sevkedil -| Mehmedin kahvesinde birbirimizle ta - miştir. Öldürülen İsmail çavuş 60 ya -|Pistık. Evvelâ Mersine gittik ve otada şından fazla, Mustafa da 18 inden aşa-| Kalmadık, Adanaya döndük. Geceyi A - nün gömülmesine Müsaade edilmi.: sosyal yardım kolları bu yaz devresi |tur. ğidir. Di yi öainen ei aimein h aşsalğe aa la ni ğ Pazar Ola Hasan Bey Diyor ki: * — Bu kadar senedir edebi- DA *« Heyecanı fazla, tasvirleri — A İ *|sonunu takdir eden kaptan, vasıtasını, Re- . Van gölündeki motör kazası nîsıl o_ıdu_? Pözmk iş Van gölünde batan Bitliş (Husust) — Van gölünde battığı bildirilen Erek motörünün batışı hakkın- da mahallinde yaptığım tahkikatı bildi - riyorum: Ecek motörüne altmış beş ton tuz yük- lenerek, yanına da otuz beş ton tuz yüklü Karataş gemisi verilerek, Vana gitmek üzere, Tatvandan yola çıkarılıyor. Erek motörünün teknesi ağaçtandır. Ağaç tek- neli deniz vesaiti bir Imanda nihayet iki gün boş kalsalar, su kesiminden aşağı ağaçlar açılır, motör su almıya başlar « mış. Bunun için bütün bu nevi merakibe birer tulumba konurmuş. Nitekim Erek motöründe de tulumba varmış. Fakat tuz ( fazla cazip olduğu için, hususile makinesi pek güvenilir halde olmıyan Erek motörüne bu kadar fazla hamule tahsisi uygun olmazmış. Hareketten evvel Müteshhidin motör kaptanından işit - tiğini ileri sürerek anlattığına ve işletme idaresi aleyhindeki müracaatine esas tuttuğuna göre kaptan bu tehlikeyi göl halinde bildirmiş- tir. Fakat idarece oru nazarı dikkate alınmıyarak seferine başlamasında ısrar edilmiştir. Reşadiye önlerinde 'Tatvandan saat dörtte hareket eden E- rek motörü, hareketinden üç saat kadar sonra hamulenin, makinenin cer kuvve- tinden taşkın nisbete çıkması sebebile bocalamıya başlıyor. Bu sırada Tatvan kazasının Reşadiye nahiyesi açıklarına gelmiş bulunmaktadırlar. Müşkülâtı ve şadiye lâmanına sokmıya çalışıyor. Fakat motör artık tekneyi idare etmekten üciz kalmıştır. Manevra yapılırken motörün eşaf çivisi» denen pek mühim bir âleti kırılıyor ve motör tamamen muattal ka- lıyor. İş bu hale gelince Karataş yelken açarak Hem kendini, hem de Erek mo - törünü kurtarmıya çalışıyor. Dalgalar da haşinleşmiştir. Gemi yedi saat baş bir Erek motörü gayret gösteriyor. Âkıbeti değiştiremi- yeceği anlaşılınca motörle irtibatını ke » siyor. Motörden sandalla karaya adam çi karılıyor. Reşadiye merkezi vasıtasile vahamet işletme idaresine bildirilerek imdat isteniyor.. Tevsik edemediğim bit malümata bakılırsa işletme idaresi — bu istimdada muttali olunca derhal ikinci bir motör çıkarıyorsa da çıkan motör ce nup kıyılarını takip edeceğine ters İsti « kamet tutturuyor, kaza mahalline, ka « zanın vukuundan evvel yetişemiyar, Müessif ükıbet Karataş gemisinin yedi saat süren bey- hude mücadelesinden sonra Erek motörü mukadder âkıbetine doğru hızla sürü lenmiye başlayınca kaptan ve tayfalar terkediyorlar. O da kısa bir müd- Ş, yavaş, ondan sonra acul bir sukut ile, suları yararak gölün tuzlu ve sodalı sularına gömülüyor. Zayiat mikdarı Zabıta tahkikatına göre insan zayiati yoktur, Gemlefler çok şeyi istihkar ede- rek çalışmışlar ve buna rağmen motörü kurtaramamışlarsa da kendilerinden za- yiat vermemişlerdir. Hasar yalnız mad: deye inhisar etmiştir... Gene bu tahkika. ta göre motör on dört bin lira kıyme - tindedir. Sigorta edilmemiştir. İçindeki tuz altmış beş bin kilodur. Kilosu beşer kuruştan hesap edilirse hamulenin da 3250 lira kıymetinde oldüğu anlaşılır. Şu halde bütün zâyiat miktarı 17250 liradır. Davalar İnhisar idaresi nakliyatı, müteahhit Marifetile icra etmektedir. Müteahhitle inhisar idaresi arasında aktedilmiş olan mukâvelede nakil vesaitinin nev'i ve ma- hiyeti hakkında kayıt yoktur. Bundan is- tifade eden inhisar idaresi müteahhidi mes'ul tanımış, protesto etmiştir. Mü « teahhit te ayni davayı göl işletme ida « resi aleyhinde açmıştır. Hakki mes'ul a- dalet kararile tayin olunacaktır. Bakalım suçlu kim? Tok Ceyhan yolunda Ceyhan (Hususi) — Azizli köyü He Yassıca köyü arasında bir soygunculuk wak'ası olmuştur. Vak'anın failleri yaka- larmıştır. Suçlulardan birisi Türk Şük - rüye köyünden olup elyevm Adananın yünde ve Ali ağanın çiftliğinde dana istasyonu civarında ve bir dut a - İğacı altında geçirdik. Sabahleyin çarşı -| Yusufun tabancasına beş mermi al- n sonru kamyonla Ceyhana vardık. | anda da kalmadık ve ayni günde trenle Azizli ile Yassıca köyleri arasın - daki durakta indik. Ve geceyi durağa ya- kın olan köprü altında geçirmeği dü - şündük. Maraşta Atatürk anıdının diki'eceği yer Maraş (Hususi) — Vali Osman Şahin- başın riyasetinde bir kamisyon teşkil e- dilmiştir. Atatürk anıdının rekzedileceği bir soygunculuk Cumali Geceleyin bir arabanın köprüye doğ- ru geldiğini gördük. İkimiz de yola çı « karak arabacının durmasını ihtar ettik, durmadı. Bunun üzerine tabanca çıka « rarak beş el arabacıya doğru sıktık. Arae bacının yaralandığı- se: anlaşıldı. Fakat arabayı dört nala sürerek kaçı « yordu. Bu sırada arabanın içinden bim kişinin yere yuvarlandığını gördük — ve derhal yanına koşarak yakaladık, Üze - rinde para aradığımızda cebinden 18 lira çıklı. Bunu aldık ve herifi geri bıraktıl. Ve oradan geceleyin uzaklı Suçlular İbrahimin cebinden aldıkları 18 lirayı Adanada harcadıklarını söyle « mişlerdir. Her iki suçlu haklarında yapılan tah « »» Bana tavsiye ettiğin Hasan Bey — e i tesbit odi ü ş ae ğ yat hocalığı yapıyorum, an- — genç şairin gürlerini gözden — güzel... Fakat her şiirinde ve- — lanın, şairlikten ziyade - ıy:n ge bi içle Tüseml G hhı ı lc:::ü. li GÜĞÜ ÜNA geçirdim.. zin noksanı göze çarpıyor. kallığa kabiliyeti var!.. di N I ,darım Hasan Bey...

Bu sayıdan diğer sayfalar: