19 Nisan 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9

19 Nisan 1938 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

19 Nisan SON POSTA İtalya, Tunusa taarruz etmiye mi hazırlanıyor? Fransızlar Libya - Tunus hududunu alelacele tahkim ediyorlar 1931 tahriri nüfusuna gör-e—îunusta 91,427 Fransıza mukabil 91,178 İtalyan vardır ve bu mikdar o zamandanberi çok artmıştır Yazan : Maruf İngiliz muharrirlerinden Ferdinand Tuhi | İngilince Sifir mecmuasındaz | E y Mussolini daha sonra? Şimdi başka küçük bir harb mi, yoksa Bu sefer, daha büyükçe bir harb mi var? Müssolini, hamlenin en iyi müdafsa #istemi olduğunu ve günün büyük — bir Kumanı harbi mütalea etmekle geçirdi - Üni, yalnız faşist sulhuna müsamaha e- Gdebileceğini ve icab ettiği takdirde ku - Mandayı kendisinin ele alucağıni söyle - Miştir. Şurası unutulmamalıdır ki, bu övünen bir adam, zora geldiği za- Man, sözlerini ftiliyata geçirebilir. ussölininin, vurmak istediği yer neresidir? Bu darbenin kimin a- leyhinde olduğunu kestirmek, hiç te güç değildir. Ortada başka kimse görünme - diğine göre, bu darbe Fransa veya İngil- karşıdır. Mussolininin: *— İtalya hali hazırda dünyanın en ti filosuna maliktir» sözünü na- Zarı itibara alarak Vaykont Sesil, şöyle Hetice çıkarmaktadır: *— Bu denizaltı kuvvetlerinin hangi devlet aleyhine teveih edileceğini anla - Mak güçtür.> Bittabi bu hüküm biraz aceledir. İtal- Yanın denizaltı filosu, Fransa şimali Af-| Tika ile münasebetini idame — etöirmek, | Afrika ordusunu Fransaya getirme lipmak — veyahud da Afrikaya y Maksadile ordu göndermek isterken, mu- #zzam bir diken halinde meydana çıka - Mhaz mı?, ussolininin, gece gündüz, iİlk ön- ce kime hücum edeceğini düşün- düğü muhakkaklır. Bu takdirde Fransa, tereye veyahud İngiltere Fransaya he dereceye kadar yardım edecektir gibi Çok noktâları nazarı itibara almak, mecburiyetindedir. Mussolini şu! Zoktaları da düşünmek ıztırarındadır: A — Eğer harb Avrupa kıt'asından ha - Tiç bir yerde olurst acaba iki devlet de birbirlerine yardıma koşarlar mı? | B Eğer «vatan» topraklarına el sü- Tülmezse ve faşist darbesi, şarki Akde - Bizde yalnız İngilterenin kafasına inecek Olürsa acaba Fransız askerleri işe karı -| P harbe tutuşurlar mı? İhtilâfa düş » taksim edilmiş bir İngiltere, faşist besi Fransız şimal! Afrikasında mü- *#ütir olursa, Fransanın yardımına gider Mi? Bir zamanlar Baldvin, İngiltere hu | anın Renden başladığını söylemiş, at Tunustan hiç bahsetmemişti. Eğer (vatan) topraklarına bir teci olmazsa, Fransa Afrıka toprakla - Tti müdafaa etmek için silâha sarılacak Tudir? h '-'Dıııyıd. vukua gelmesine izin verilen bir müstemlekede ölmeğe asla razı olmu- Yacak bir çok faşistler ve diğer kimse- ler yok mudur? bütün bu vaziyetler karşısında, ça- buk karar verilebilecek bir harb tehli - in en muhtemel mıntakası, Tunus Slarak görünmektedir. Yukarıdaki siyasi Mülâhazalar hazmedildikten sonra, Mus- tölininin anl ve parçalayıcı bir darbe in- için ne kadar iyi bir vaziyelte """“"du!unu görmek için haritaya bir | Göz atmak kifayet eder. Bunlardan mat- v üs yerlilerinin yarattıkları —acı Uzursuzluklar ve bilfil Tunustaki İtal- Yan halkının fazlalığı nazarı itibara a - İnmak icab eder. Fransa başvekili Daladye, her hangi | yıdsız bir şekilde müdafaa — etmektedir. sonra Fransada deniz açırı | “OBANTILLERYA | ADASI Tunusu ve İtalyanın vaziyetini gösterir harita A — Askeri, B — Mahalli ve içtimal. Mussolini nasıl taarruz edebilir?, Seferi bizzat idare edecek olan impa -| cektir. Bu maksadla da oranın tabirince, ratorluğun ikinci mareşalı, Tunusa ve - yahud, orasile alâkadar yollara, perkârın 4 noktasından ayni zamanda hücum ede- bilir. Balcar adalarile Sardonyadan de- nizaltı gemilerile, bomba tayyareleri, Fransanın Tunusa (veyahud Cozsire) Marsilya ve Tulondan yollıyacağı Lasan, mühimmat ve malzeme filolarına mütc- madiyen taarruz edebilir. Sardonyadan, 100 mil mesafede bulunan büyük bahri Bizerta limanı bol bol bombalanabilir. ubi Sardonyada dağlık ve ormanlık çevrelerinin alabileceği kadar, çok hava meydanları vardır. Asıl deniz aşırı hücumlar, 80 mil ötede bulunan Sicilyadan vuku bulacaktır. İkinci mareşal, Sicilyadan Tunusa bir heyeti seferiye gönderir ve çıkarır mı? enra, çoktandır Libyadan başka bir tarafa doğru harekete geç « mek için yerinde duramiıyan Mareşa! Bulbo var. Balbonun hava ve yerdeki hâ- kimiyetini mukayese edecek olursak, Ce- zayir, Tunus - Libya hududunu pek ka- Fransızlar, şimdi acele acele, çölde tel- örgülerle müstahkem bir hat hazırla - Fransız müdafaasının, gayreti, bütün tehlikelere rağmen Bizerta üssünü mu - hafaza etmek noktasına temerküz ede - 'Tunusun Majino hattı inşa edilmiştir. Bi- zertadan Ben Gardaneye kadar uzanan bu hat gayet iyi bir surette örtülmüştür. Tunus şehri ile Bizertada, Fransızların 22 bin kişilik bir ordusu vardır. Mahalli ha- va kuvveti, her hangi bir buhranlı devre ile mukayese edildiği takdirde, küçüktür. n çtimat bakımdan da Tunusta Fransa- nin vaziyeti hiç te iyi değildir. 1931 tabriri nüfusu, 91,427 Fransız ve 91,178 İtalyanın mevcudi göner - mekle beraber, o za danberi İtalyan- lar daha çak artmış bulunuyorlar. Orada bulunan İtalyan gençleri, siyah gömlek - leri, belki de saklı silâhları ile, buraların kendilerine aid olduğunu iddia ede: bir şekilde dolaşıyorlar, Bari radyo istasyonu tarafından teşci edilen mahalli faşistler, yerliler arasın- da Fransa aleyhine propaganda yapmak için hiç bir fırsatı kaçırmıyorlar, Ateşli gençler meccanen Romaya gönderilmek- te, üniversitede okutulmakta ve tekrar Ülkelerine dönüşlerinde 2,215,000 yerli halk arasında (düstur) cereyanlarını ha- raretle arttırmıya çalışmaktadırlar. (Düs tur) gular milMyet cereyanlarının en makla meşgüldürler. Bu hat, tıpkı Bal - bonun çok zaman evvel yaptırdığı hatta benzemektedir. Mareşalin, emrinde 40 bin beyaz as - ker, binlerce yerli efrad, bir de motörlü kıt'a vardır, İtalyanın, Akdenize isabet eden Sicil- ya - Trablus kısmını kâfi derecede etan!- yette tutabileceğini nazarı itibara alarak, Balbo, Napoli ve Tarantodan epeyce as- | ker temin edebilir. Libyaya asker sevket- | mek veyahud oradan gari almak | kolay bir iş hükmüne girmiştir. artık F ransa, bizimle veyahud biz ol - madan, donize hâkim bulunmaz- sa Tunusu müdafaa etmek hususunda e- peyce zorluk çekecektir. Cezayirden Tu- nusa kadar demiryolu vardır. Fransa bu hat boyunda Senegal, Fas, Arab ve Ber- ber askerlerini yayabilir. Şimal Afrika - sındaki ordusu 5120 zabit ve 118,811 as - berlik davetile 300 bine çıkabilir. Fakat panislâmizm davasına inanmış olan bu yeni askerler ne dereceye kadar şayanı itimaddırlar? Hattâ, muntazam asker - Ter bile malüm vazifelerinden alınıp ta Cezayif, Fas vesair mıntakalara dağıtı- |labilir nti? Daha ileriye varalım, lejiyon askerlerine ne dereceye kadar bel bağla- nabilir. Sonra, Fransadan, Afrikaya gönderile- cek olan asker ve mâlzemenin uğrıya - a faşist harbinin Afrikada patbyacağı- İmanmakla tanınmıştır. üssolininin ortaya attığı Tunus Meselesinin halli iki şekilde mü- Talea edilebllir: cağı tehlikeleri ve Fransa ana vatan or- dusunun vaziyetini nazarı itibara almak itab eder. Hem, bugünkü Fransada as - kere almacak olan işçi askerler, Afrikada harbetmeğe bakalım ne dereceye kadar hazırdırlar? kerden mürekkebdir. Bu #aded, bir sıltr-î | kuvvetli ve ateşli taraftarıdırlar, Sayfa * Milletler Cemiyetinin yeni modern binası * Eskiden Milletler Cemiyeti ttndl'm.;âyık bir binaya sahib değil, diyorduk. Bugün modern bir Milletler Cemiyeti binası var. Fakat bu binaya lâyık bir Milletler Cemiyetinin mevcudiyetini iddia edebilir miyiz? 5) ütün bu Tunus ihtilâl ruhunun arkasında Tunustan Fasa kadar kendisini hissettiren bir ayaklanma var- dir ki bu harekette, Alman, İtalyan ve komünist ajanları da mühim roller oyna- maktadırlar. Bu ayaklanma, pan Arab hareketidir. Pariste, sırf bu tehlikeli cereyanla uğ- raşmak için bir Akdeniz yüksek komis- yonu kurulmuş bulunmaktadır. Bu ka - misyon, topraksız köylülerin iskânını, mekteb ve evlerin ıslahını, köylüleri, ku- raklıktan kurtarmak işlerinin tanzimini, devlet tarafından yerli işçilere verilen ücretlerin arttırılmasını vâdetmekte, ida. Fi ve adli ıslâhatı tedkik eylemektedir. Esas itibarile, Fransız idare otoritesi yerliler ile olan rabılasını kaybetmiş bu- lunmaktadır. Tunusta bu vaziyet her yer- den daha fenadır. Kendi kendisini islâ- mın koruyucusu ilân eden Mussolini, bu halden istifade etmiştir. Filistin mesele- sinde İngiliz aleyhtarlığı ve Arab taraf- tarlığı durumu ile, kaçak Kudüs müftisi- nin timadını kazanmıştır. Fransa hükü- meti, müftinin bir Tunus gazetesinde neşretmiş olduğu hitabesinin arkasında Romanın bulunduğuna — inanmaktadır. Başmüfti yazısında şöyle demekte idi: «Sizin bütün Tunus vatanseverlerini toplayıp, kat'i bir hareket fikrile ülkenin menfaati için bir cephe teşkil etmek iş - tediğiniz haberi, bize yetişti. Tunusluları bir araya getirip onları birbirlerine kar- deş yapmak hususundaki faaliyetlerin, yegâne maksadının Tunusu kuttarmak olduğunu biliyoruz.» (Devamı 12'inci sayfada) Milletler Cemiyoti binasının beyvelmilel garetecilere tahsis edilen kısımdaki gazeteciler bnri

Bu sayıdan diğer sayfalar: