27 Mayıs 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

27 Mayıs 1938 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

s okakta yürüyordum. Düört beş a- melenin kazdıkları bir arsanın önünde durdum. Böyle şeylere hiç de meraklı olmadığım halde nedense bu se- fer biraz dikkatlice baktım. Nereden geldi bilmiyorum. Yanıbaşımda bir adam peydahlandı: — Metresini on sekiz liradan aldı. A - partıman yaptıracakmış Dedi, Yüzüne baktım; o benim bakışımı: — Devam et! Manasına almış olacak ki devam etti: — Değmez, yeri değil. Adamı mis gibi aldatmışlar. Yoldan geçen biri daha durdu: — Ne olacak, dedi, haydan gelen hu- ya gider. Bir üçüncü onu tasdik etti: — Apartıman bu, çalışıp kazanmakla kolay kolay yapılmaz. Artık biri sözünü bitirmeden öteki söylüyordu. Apartıman diyorlar ama, hepsi en- ti püften şeyler. Bunun da ölacağı öyle- dir. — İnsan ne oldum dememeli, ne olaca- ğim, demeli.. — Apartımanı yaptırır, her şey olur biter de, tam: «Oh ne âlâ, artık aparlıman sahibi ol- düm!> Dediği gün insan düşüp ölüverir, Temiz giyinmiş bir adam bize doğru yürüyordu. Mütevazi bir hali, sevimli bir yüzü vardı. Yanımdakiler de onu görmüştüler: — İşte burada apartıman yaptıracak adam. Küçük dağları ben yaratlım, der Bibi bir hali var. — Ne de sevimsiz. Bir kere yüzünü gö- renin kırk yıl işi doğru gitmez. Yanımıza gelmişti: — Hayırlı olsun bayım. Nazikâne teşekkür etti, — Bunları Kitabını okutmak için adam öldüren muharrir İngiliz muharrir- Jerinden — Liyonel 'Terri sarı ırk teh- likesine en çok (- nanan kimselerden biri idi. Fakat Av- rupalıları bu teh- Jikeye kâfi derece- de inandıramadı- ğina kanidi. Bu as- rın başında bu hu- susta bir kitab yazdı. Okunmadığını gö- xünce bir Japonu öldürdü. Böylece k bına nazarı dikkati celbetmek istemiş Fakat tevkif edildi. mahküm oldü asıldı. * Yazı makinesi 62 yaşındadır İlk yazı makinesi 1876 da icad edilmiş- tir. Fakat bu makine o kadar karıçık ve kullanılması zor idi ki bunu kullananlar, makinenin istikbalinden şübhe etmiş- lerdir. biraz evvel ÇOK ŞUKUR aleyhinde söyliyenler gene konuştular: — Güle güle başladınız, güle güle bi - tirmek kısmet olur inşallah! | Gene teşekkür etti. | — Kaç katlı olacak? - ! Bizi dudak büktü. — Bu toprak kaldırmaz. Bir başkası tamamladı: — Bir şey değil yıkılır, — Esasen semti fena intihab ettiniz. Burada apartıman kira getirmez ki! — Ben bü arsayı eskidenberi bilirim, |kim aldıysa uğursuz geldi, sattı. — Komşular da berbad, insana rahat vermezler. Bir tanesi sordu: — Mimarınız kim? — Filânca! — Tanıdım, tanıdım. Keşki ona ver - meseydiniz. — Neye? — Bu sgemtite kaç aparlıman yaptıysa bir ay geçmeden hepsi yıkıldı da. Bu sırada apartıman yaptıranın altı yaşındaki çocuğu geldi: — Mahdum mu? — Evet! — Allah bağışlasın! Mimarı beğenmiyen çocuğa dikkatli baktı: Mimardan bahsediyorduk, işte o si- zin mimarın yaptığı apartımanlardan bi- |rinin sahibinin sizinki kadar bir çocuğu vardı. Apartıman bitmek Üzere iken ço- cuk da oralarda aynuyormuş. Derken a « |partıman yıkılmasın mı? Adamcağız a - partıman sahibi olmadan bir çocuktan oldu. dikkatli * Daha fazla şey dinlemedim. Yoluma yürüdüm. Kendi kendime: — Çok şükür, apartıman yaptıracak kadar param yok! diyordum. İsmet Hulüsi biliyor mu İdiniz ? — ı / Gevezelerin bir yıllık kelime sarfiyatı Yapılan bir he- saba göre geveze I bir adam günde 2 yirmi bin kelime l söylermiş. Eğer Z li bu kelimeleri ta- betmek icab eyle- se idi, gündelik sözlerinin uzunlu- Ru 900 metrelik sa- tir tutardı. Bunun senelik tutarı ise 317 kilometredir. ç Alaskada soğuk sıfırın altında 77 derece Dünyanın kışı en sert olan memleket- |lerinden biri Alaskadır. Orada, soğuğun | derecesi sıfır altı (77) santigrada kadar | düşer. Buna mukabil yaz mevsimi de İs- İpanya, İtalya kadar lâtif ve sıcaktır. Sevgi biraz da Alışmaktan doğar İzmirde Ş. T. ye: Oğlum, Mektubunu dikkatle okudum. Yaz « dıklarının gazeteye aynen geçmeme « sini istiyorsun. Pekâlâ, işte yalmız ce vab veriyorum. Hayatta bir çok genç lerin başından böyle maceralar göcer, Namuslu ve temiz bir delikanlı oldu- Bun için her hangi şekilde olursa ol « sun sana iyi muamele eden bir ailenin gerek namusuna, gerek şerefine leka getirmek istemiyorsun. Bu duyguru takdir ediyorum. Senin vaziyetinde ©- lan her dürüst genç böyle hareket e. der. Bekâr bir erkeği evlerine kabul eden insanların da hiç bir fena niyet- leri olmadığı, seni hakikaten sevdik - Jeri meydandadır. Zaten sevmek, biraz da alışmaktan doğar. Hele birbirini anlıyan, birbi - rine hürmet etmesini bilen iki genç pekâlâ, temiz ve namuslu insanlar gibi sevişir ve evlenirler. İhtiyarlar «bir kıza yüz talib çıkar, fakat birine varır. Bir delikanlı da yüz kıza talib olur, fakat birini alır» der- ler. Binaenaleyh birinci hikâyede yaz- dığın kızı istediğin halde sana verme- melerini izzeti nefis meselesi yapma, Belki bu, hakkında daha hayırlıdır, Bence sen ikinci ailenin tertemiz, ma- sum kızımnı istemeli ve babasile anası müsaade ederlerse Öönce nişanlan » Malı, sonra da evlenmelisin, Eğer bu- nu gönlün istemiyorsa sanâ son ve er kekçe bir hareket düşer. O da bu iyi ailenin evinden ayağını keserek ne al- leye, ne de genç kıza ümid verme - mektir. İşte sana Teyze nasihatim bundan ibarettir, oğlum. TEYZE Kadın Köşesi Şık bir rob ve ceket Ceket: Beyaz - gri - hardal sarısı renk- lerinde ekoseden. Geniş reverli, boyu dizlere yaklaşıyor. Rob siyah yünlüden. Yakasına beyaz yünle zikzak işlenmiş, * Yaz elbiseleri “Bu modeller hemen her yaşta kadın içindir ve birçok yerlerde - giyilebilir. İpekli, keten, muhtlelif kumaştan yapıla- bilir. Bunun için en pratik, en uygun el- biselerden sayılmalıdır. Sağdaki beneklinin ön ve arkası nrTta- dan dikişli. Belinde sivri bir kesiği, ker- dinden sentürü, göğsünde de bir gülü Vvar, Soldaki: Raglan kollu, göğsü kruvaze, eteği kloş. Belindeki kuşaâk çiçeklerile bir renkte, Emprimeye en fazla yaraşan bir biçimdir. Bir hasta Müddelumumilik şüpheli bir ölüm vak'asının tahkikatına el koymuştur. Beşiktaşta oturan Hikmet isminde bi- ri, bazı akli ve tehevvüri ârüz göster - miş, Tıbbı adlide müşahede altına alm- mıştır. Bir kaç gün sonra, müşahedehaneden çıkan Hikmette gene bir takım marazi te zahürat görülmüştür. Hikmet, bu sefer de Cerrahpaşa, Gu - reba ve Bakırköy emrazı akliye hasta - nelerine gönderilmiştir. Fakat hastaneler yer olmadığını ileri sürerek, hastayı kâa- bul etmemişlerdir. Nihayet Hikmet evvelki akşam, bir - denbire evinde ölmüştür. Müddetumumtlik, ölümdeki şüpheli va- ziyetin aydınlanması için cesedin morga nakline karar vermiştir. Bilhassa adli tıb işlerinden, şayet has- ta müracaat ettiği hastanelere kabul e- dilmiş olsaydı, ölümün vukua gelip gel- miyeceği keyfiyeti, sorulmaktadır. Verilecek raporun ve cevabın mahi - yetine göre, icab eden takibat yapıla - gaktır. Bir zehirlenme iddiası Ağırceza mahkemesi dün hayli karışık ve garib bir iddiayı tedkik etmiştir. Beşiktaşta oturan Hasibe isminde bir ihtiyar kadın, kiracısı şimendifer memu- ru Kemalin kendisini bir ilâçla zehirle- diğini, hastalandığı sırada vaziyetten isti- fade ederek, paralarını aldığını iddia et- mektedir. Fakat, orlada pek kat'i delil bulunmadığı cihetle, hâdise hayli karışık bir safhaya dökülmüştür. İddiaya göre, Kemal Hasibeye bir bar- dak çay vermiş, buna ilâç karıştırmış, kadın içince ağzından köpükler saçarak, hastalanmıştır. Suçlu hakkındaki iddinyı şiddetle red- detmekte, bunun sadece bir iftira oldu- Şunu söylemektedir. Dün mahkemede dinlenen şahidler - den ayni evde kiracı Melâhat — hâdise hakkında, şunları söylemiştir: — Hasibe kadın hastalandığından üç gün sonra, memurlar geldiler, O vakit *Hasibenin odasına girdik, Yatağın başu- cunda Üstü örtülü bir çekmece vardı. Çekmecenin asma kilidi kırılmıştı. Hâ - diseden bir hafta kadar sonra, Hasibe bana: — Kemal bana bir ilâç vermişti, has- talandım, dedi. Duruşma, diğer şahidlerin celbi için, talik edilmiştir. Otobüs neşriyatı davası Asliye 1 inci cezada otobüs neşriyalı davasına devam olunmuş Evkaf umum müdürlüğünden gelen cevab okunmuş - tur, Cevahdan, satılan arsa parasının ev - kafa yatırılmadığı ve Ermeni mütevelli heyeti hakkında umum! bir tahkikat & - çıldığı anlaşılmıştır. Duruşma mülkiye teftiş heyetine ya - zılan müzekkerenin bu sefer telgrafla te- kidi için talik edilmiştir. Sıvasta bir kardeş katili muhakeme ediliyor Hafik (Hususi) — Beydili köyünden tay- şan ve koöyün tcareti İle moşgul olan Hasan oğlu Bekir, kardeşi Veysel tarafından para- sına tamaan öldürülmüştü. Veysel bu cina- yette Bayram oğlu Hasan ile Karabalçık kö- yünden Cuma oğlu Osmanın da kendisine yardımını temin etmişti. Suçluların Mmuha- Bacaksızın maskaralıkları : nın ölümü etrafında tahkik Müddeiumumilik bu ölümden mes'ul bir makam bulunup bulunmadığını araştırıyor, tahkikat yapılıyo! 1 kemaesine Sıyas Ağırceza mahkemesinde Vij lanmuştır. Muhakeme şahidlerin di Için başka güne bırakılmıştır. & lera dairesi beş gün tediyö yapmıyacak * 937 mali l hitamı hasebile kuyudat ve defatirin 18 nesine devri için İstanbul İera x mes'ullüğünde mayısın 31 inci salı VE %. ranın birinci çarşamba, ikinci perşemli çüncü cuma, dördüncü cumartesi günleri sİlât ve tediyat muamelesi — yapılam ilân olunur. ( Yeniköy sulh mahkemesi Müddelumumilikten: Şimdiye kıd:j niköyde bulunan (Yeniköy sulh mah! v 1 haziran 938 tarihinden itiharen BÜYÜĞE re vapur iskelesi C. 331/333 Nolı binadi aliyote geçecektir. Bursada bir cinayet Bursa (Hususi) — Kozbudaklar hâş # den Süleyman oğlu İsmail birkaç €evvel evinde garib bir şekilde Öl müştür, Hâdisenin vukuuna eski bİf nİn sebebiyet verdiği tehmin edıln;" dir. Maktul İsmail muhitinde » # iyilik etmekle ve mısahrpcrverhği:i' İ wilmiş ve tanınmış bir adamdır. 'I gecesi, evinin üst katında çoluk İ' İ meşgül olduğu bir sırada evin alt » dan isminin çağırıldığını duymuşw:y mail buna mukabele ederek ses p meçhul adamın hüviyetini sormuş VE karıya davet etmiştir. Meçhul şahi$ " diyeceği olduğunu söyliyerek ; d şağı inmesinde ısrar etmiş, hm::l) yarısı bu ziyaretçinin derdini ) üzere oda kapısını açar açmaz bİr patlamış ve sol gözünden girerek nini parçalıyan bir kurşunun tesif müştür, y Vak'a mahalline Cumhuriyet ö umumisi ile adliye doktoru gitmişie? numaralı bir çifte kurşunile öl! ğünü tesbit etmişlerdir. Tahkikal' sinde Güenybudaklar köyünden din oğlu 14 yaşında Mehmed ve € Hüseyin zan altına alınarak tevkif mişlerdir. Mehmedin evinde çifte muş, bir tarafının yeni atıldığı mıştır. Ayni zamanda maktül karısı yirmi kişi arasında Mehm R e SaRAk  £ sini tanımıştır. Dd Katil zannedilen Mehmed bul'd’:" müddet evvel bir kız_knçırml)';* w büs etmiş, fakat İsmall yetişe yrllf vak'aya sebebiyet vermeden ww maya muvaffak olmuştu. Bunun ye' Mehmed; bir münasebetini ıetir“':uw nun intikamını alacağını wuîdlv' mişti. Maznunlar adliyeye teslim v lerdir. Keskinli talebelerin Kırşehirlil!” yardımı şçset Keskin (Hususi) — Kırşehif bi W zedeleri namına Kuralı köyü lebeleri kendi aralarında 866 h’:::y, toplıyarak Kızılaya tevdi etmişi' M Resimde talebeler çalışkan W Ti ile bir arada görülmektedir. Bir çocuk attan düştü ı::v' Bursa (Hususi) — Kırıhlw den Salihin manevi oğlu Mehmief gğlt düşmüş, müteaddid yerli ’ yaralanmıştır. Tedavi , lerindet edlr e Tereli hastaneye götürülürken aldıği tesirile vefat etmiştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: