29 Mayıs 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

29 Mayıs 1938 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

€ Sayin — e er Karşısında Ka HAVALAR A merikanın bilmem hangi lemiş. Amerik; zünü İn- gilteredeki gazete ya rkiyede çı- kan bir gazete oradan almış ve ben oku- yorum. rinde bir doktor bir şeyler söy- «Havaların sık sık € Sabahtanberi nefes Her vakit böyle m Yok, bu son £ abı bozuk. Sebeb, politika dedi Hayır, tabi O da ne demek? — Havalara baksana.. & bir gün soğuk, bir gün gün r gün sıcak, yağmurlu! — Bundan ne çıkar? — Fena bir şey mi sö; Kendine gel, ben y n kulağın di ben sana yalancı demec - Sen ne söylediği sin. in farkında de; — Ben mi ne söylediğimin farkında de- Filim; sen bana bak, sen bana bak, ben a. Evvelâ sekiz pun mamız kırk sekiz puntuya yükseldiği za- galiba.. | — Beyler yapmayın! Sinir hekimi sağına, soluna bakınır: — Siz ne karışryorsunuz? a, soluma bakınıyoru! — Ne götüreceksin, bir yüküm ©! dı, gözüm kör değil ya, dim. Biri bağırıyor: ken sağına, soluna bak! ne olurmuş. * me geliyorum. Bahçe kapısı açık: — Bu kapıyı da kim açık bıraktı? Hizmetçi karşıma çıkıyor — Ben böyle evde çalışmam. — Çalışmaz mısın, neye çalı mışsın? — Sabahtan akşama kadar iş. — Ben seni oturasın, keyfine bakasın | diye tutmadım ya! * Komşumdan bir ses geliyor" Hay Allah belân: versin aktan bir ses geliyor: Patla e mi? Radyodan bir ses geliyor: — Vur, kır! Sok * Bir an kendime geliyorum: — Hakları var, diyortum, havalar ha kikaten asaba tesir ediyormuş. İzmet Hulüsi (— Bunları biliyor mu taniz? —| Hayvanlar da rasad âleti vazifesini görebilir! Havanın değişe- ceğini rasad âlet- leri bildirdiği gibi, bazı hayvanla: hal ve vaziyetleri de bunu gösterebi- lir. Meselâ tarla kuşu kuvvetli fır- tınalardan — evvel J&__ cıyak cıyak - bağı- — — rır. Solucanlar de- -— —S liklerinden çıkarlar. Kırlangıç yüksek- lerde uçmaktan çekinir, Balıklar suyun üstüne çıkarlar. Ördekler sık sık kanad| - yete ve kralın esaretine delâlet edi çırparlar. Karınca ise yı liklerine saklanır. nın — derin-| du. Fransiz parası “Frank,, ın ismi nereden gelmiştir? Fransız parası- nin — ismi — niçin franktır? Çünkü bundan — takriben altı asır kadar ev- vel Fransa - krali- çesi Jan İngilizle- Te esir düşmüştü. İngilizler mühim bir para mukabilinde kralı serbesi bı- rakmıya muvafakat ettiler. Fransızlar, bu parayı ödiyebilmek için yeni para bastılar. Bu paranın bir tarafında bir «Frank» gövalyesinin resmi vardı. Hür- T- Bundan dolayı — Fransız «İrank» adını aldı. pat Naz çekmesini Beceremiyen Âşık olamaz! Bay Hüseyin Arıcan, 28 yaşınday - mış. Ve meşgul bulunduğu ticaret işin- den kazandığı para, bir aileyi refah içinde yaşatmıya bol bol kâfi imiş. Bay Hüseyin, bundan epey genç, güzel bir bi kat o bayanla araları, küçük bir me - seleden dolayı açılmış. Birbirlerile a- lâkayı kesmişler. Şimdi ise, kendisine, zengin bir kızı almasını tavsiye edi - yorlarmış. Bay z ne dersiniz? diyor.. şuma gitmiyen bu zengin k neyim mi? Bu izdivaç, beni mes'ud e- debilir mi? Yoksa, hoşuma gidecek bir fakir kızı zla daha fazla mı mes'ud olurum? Ben, ho - ile evle - * Ben, Bay Hüseyine, zenginliğine ta- ma edip de, hoşlanmadı evlenmesini bittabi Eğer beklemek kendisine, o darıldığı genç ve güzel kızla barışmasını, ve evlenmesini de tavsiye edebilirim. Çünkü bana öyle geliyor ki, o genç ve güzel kıza karşı, kısa bir zamanda, oldukça derin bir zâf duymuştur. Bunu, Bay Hüseyinin, o genç kız- dan bahsederken kullandığı lisandan anlıyorum. Bay Hüseyin Arıcan belki de kalben, o genç kıza bağlı bulundu- Bu içindir ki, başka genç kızlardan lanmakta zorluk çekmektedir. Hem, a genç kızla darılmalarının Bay sebebi de, t ehemmiyetsizmiş! Madem ki o derece ehemmiyetsiz bir sebeb yü - zünden tekrar birleşme yeceklerdir. Ara birbirlerinden — ayrılmışlar, te hiç güçlük çekmi- aki küçük darginlı - iin devam etmesine sebeb ne? İki ta- rafın da, inadcı davranması, ve orta yerdeki manasız sebebi büyütüp koca bir izzeti nefis meselesi yapması değil mi? Eğer bu tahminimde yanılmıyar- sam, kabahat okuyucumdadır. Çün - kü o kadar basit bir sebebden, koca bir izzeti nefis meselesi yaratmak, sade çocuk muhayyelelerine hâs bir mari - fettii Diyelim ki okuyucumun bahsettiği genç kız, çocukluktan henüiz kurtul - muüştur. Fakat liyen Bay Hüseyin Arıcana ne olu - yor? Bay Hüseyin niçin, kendisini t parça naza çekmesi mazur görülebi - lecek olan bir genç kıza, ya 28 yaşına bastığını söy- r bir ko. SON POSTA Dünyanın en uzun boylu adamı evleniyor 2.67 metre boyunda olan genç Robert Vadlov hususi daktilosunu alıyor Robert Vadlov oturauğu zaman bile orta boylu bir erkekten uzun kalıyor 2.67 metre boyunda bulunan Ro - İçi: bert Vadlı yi tanırlar, beş ay kadar evvel uzun boylu bahsetmiştik. Amerikadan Alton'dan alınan haberlere nazaran geçenlerde yirmi bir yaşına basan Robert Vadlo iğe karar vermiştir. ov'u okuyucularımız gayet i- andan son Hukuk tahsiline devam etmekte © - | , 'lan bu delikanlı geçenlerde Saint Louis şehrindeki İlânat şirketinden bir tek - Teklifi derhal kabul ederek mü - kemmel bir büroya yerleşen — Robert Vadloy artık kendini kırk yıllık bir İş ada aymaktadır. B İkafasında adamakıllı az sonra hu Kalme ile r vermiştir olan Mobilya mağazalarından biri kendi- lerine parasız olarak bir yatak odası kımı vermeği teklif etm An şartla ki bu yatak odası takımı kadar mobil anın mağazası —cüme- kânlarında teşhir edilecektir, 'Terziler de iki gence birer kat dü - ğün elbisesi hazırlamaktadırlar, , İsta nrbulda temizlik işleri motörleştirilecek Beledi üç se t şu racaat etmişti. Belediye Reisliği m; neleri muvafık bulmuştur. — Yakını Viyanadaki beynelmilel çöp kongresi - ne iştirak edecek n — hey'etimiz bu makineleri yerinde görecek ve tecrü - belerinde bulunacaktır. Hükümetin be- ye yapacağı nakdi yardımdan ay rılacak bir mikdar para ile bu makine- d Bir malül tayare piyango biletlerinde | tahrifat yapıyormuş * Bu işden aldığı cür'etle kalp gümü; lira da basmıyâ hazırlanmış, fakat yakalandı, biraz müvazenesiz olduğu için tımarhaneye gönderildi Müddetumumilik bir müddettenberi pi - yamgo bileklerinde lahrifat yaparak Glsesinin tahkik: mio suçlusu Cemal is- | m Cemat tayyare p lmiyecek gekllde yapı İbayilerden para almıştır. Bayüer bunu far- » fakat piyango müdüriyetl: nazarıma çarparak, hâdişe adliyeye intikal etmiştir. Diğer taraftan, suçlu Cemalin gümüş kalp para yapmağa teşebbüs ettiğine dalr de bir ar yapılmış, evinde arama yapılarak, bu €& kullarılan bazı alât ve edevat ele ge - lrniştir. ise, müddelumumilikte, hakkında - KI sâdiaları zeddederek: ( — Bu âletleri ben kendi kendime eğlen 4 mek, vakit geçirmek için almıştım. Bunlar- la ne şebbüs e sal miştir. Buça işlirakten maznun Niyazi ise, ifa - de biletlerdeki tahrifatın. Cemül tara- , sonra bayilerden parayı iklarımı anlatmıştır. Bu defa, suçlu Cemal, — kendisinde ak! Müliyet olduğunu idela etmiş ve Ubbı ad- | e müşahede allına alımmıştır. ğ 'Tıbbi adlinin gördüğü lüzum Üzerine, suç- tu buradan da, Bakırköy Emrazı akliye bas- | tanesine nakledilmiştir. | Hastanedeki tedaviyi müteakib, Cemalin hliyeti cezaiyesi olup olmadığı anlaşıla -| caklar Müddelumumilirçe tahıkikatı — biten bu| ahtekârlık hüdisesinin evrakı Azliye 4 üncü eza mahkemesine- gönderilmiştir. Bursa davasında İstanhul gazeteleri beraet etti Bundan bir müddet evvel Bursa zabıtazı | Bursa sabık orman müdürü ve lâhik Bilecik | n âihendis muavini Bay Z ü ah - âka mugayir bazi uhval cereyan ettiği id - diasile evinde yaptığı araştırmayı müteakib mahkemeye vermiş, dava neticesinde hak - kında mahkümiyet kararı verilmiş, bilâhare naksedilen bu karar Bilecikde — nakzen ve| m. Tayyare piyango Diletlerinde- ekârlıktan da haberim yoktur, de - İnaklen görülmüş ve Bay Zühtü berset et - Beraet kararını alan Bay Zühtü, bak- İcındaki takibatı yazan İstanbul gazetele - rinden Son Posta, Akşam, Haber, Oumhuri- ve Tan aleyhine Işbu neşriyattan dolayı ye mahkemesinde bir iftira ve hal- kin husümetine maruz birakmak maddsle - Tinden bir dava açmıştı. Cumarlasi günü son | celsesi Bursada görülen bu dava neticelen - miş ve dava edlilen gazetelerin mesr'ul mü - messilleri beraet etmişlerdir. İstanbul gaze- telerinin bu dava vekâletini avukat — Basd Ekeman ifa elmiştir. Bir izdivaç vâdinin hikâyesi Bamatyada Nazlı isminde bir genç kızı evleninek vüdile kandırarak, kardeşinin pa- rasını dolandırdığı lddia edilen Şerket is - minde bir genç mevkufen Asliye 1 nel ceza mahkemesine verilmiştir. Muhakemesine dün devam edilmiştir. Dün yapılan celsede müddelumum! müta- sasını serdetmiş, delillerle suçu sabit bula- rak, Şevketin ceza kanununun 503 üncü mad desi hükümlerine göre cezaya çarptırılma - emı istemiştir. Nazlının kardeşi Fethinin iddlasına göre suçlu, kendisini bu aileye bir sübay olarak tanıtmıştır. Pakat, bilâhane askertikle alfika- 5i olmadığı, ancak bir saman Harbiye mek- tebinde tahstli gördüğü, bilâhare çıkanıldığı anlaşılan Şevket, sübay kıyafetine girmek saçundan da mahküm edimiştir. Suçlu, dün mahkemede müdafansını yap- lerden satın alınacaktır. ra bastım, ne de büöyle bir işe te -| İgi isminde birinin dükkânına gü |ön vilüyete gelen emir ort: karar tefhimi için, Hırsızlık değil, mübadele imif Sultanahmed 1 inci sulh ceza hükirdi İE — #C, bir hırsızlık suçlasuran, sorgurunu Yüf H DiT b Yılmaz ismindeki suçla, & liyarak, bir tenekede ; Yo" . ride kimse olmamasından bilistitade İeRİL keyi bırakmıştır. Fakat buna mükabil © Kündaki en iyi yağlardan bir teneke 419 F; vuşmuştur. 4 Suçlu mahkemede bunun hirsizlir G Bunu bir türlü kabul etmiyerek, demiştir Bay hâkim, buna hırsızlık değil, M * dele yapmak derler. Bunları aldım attA F, rine başka yağ bıraktım. Ba işin suç BETE | zinde anlamıyorum. Hhkim, suçluyu ikametgâha raptesitii serbest bırakmıştır. Duruşması yakındâ F ıra da, Balıkpazarına gitmliş |pilacaktır. Saidiye hanındaki yangın ı!""_ Mahmudp: lekçi Ligorun İn gına tamasn y a Ligor, çırağı Panayot, odacı Raşidin malarına Ağırcerada bakılmıştır. gö Buçlular hâdisede dlâkıları — olma ada Saldiye ha hi yangını sonra haber aldıklarımı ıd_vî'?"-': Vi Dinlenen şahidler de yangının ıu!'“" alevler yükseldikten sonra gördükler li reden çıktığını farkedemediklerini SÖY" lerdir. d Mahkeme, diğer şahidlerin celbine yermiştir. Bu gahidierin — ifadelerile hüdist vözel peyda edecektir. Bursada bir iskân sahtekârliğ! davası ö L Buram (Husust) — Şehrimiz ımı."—"*ç,.ı dskân sahtekârlığı intikal etmiştir. B üç sene evvel muhacir sıfatile w'"vlf bir ev ve bir dükkân verllen Giridli Mf 5yge denin iskân hakkı olmadığı anlaşılmıYik. biliye Vekâletinden bu kadının kının ref'ile emlâkin geri alınması " 4 an ı—yM;’ bü hal bir kaç defa tekerrür etmiştir. ÖL gee üzerine vilâyet iskân başkâtıbi Mithaf Ü. gl rak kalemi tevzi memuru Nael'ye * çektirilmiştir. N Yapılan tahkikat neticesinde VHĞT gçe re heşeti bu iki memurun resmi VAY öi bederek milli emlâkin uzun müdütt “çge olmuyan ellerde kalmasına — sebebift mekten lüzumu muhakemelerine KAFİ) çut miştir. Şimdi bu karar Devlet ŞÜrASi” | yar dik edilmiş ve evrak adliyeye verilmil kında müuhakemelerine başlanacak*i Afyondan İmralıya 28 mahkilt gönderildi K gnde Bursa (Hususl) — Afyon cezaevifi yayaf raya 98 mahküm gelmiştir. Ba MATL) ge lâzım gelen şartları haiz olduklari ge mış ve şunları söylemişlir: Bacaksızın maskaralıkları : €a bebeğe uyuyor? Ve niçin ayni inad- cılığı gösteriyor? TEYZE ralı adasındaki cezaevine sevi Fidan

Bu sayıdan diğer sayfalar: