17 Mart 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11

17 Mart 1939 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ngilizler, Almanlara ateş püskürüyorlar! (Baştarafı 1 inci sayfada) kuvvetli kelimelerle bildirmek fırsatını bulmuştu. Fakat hiç bir zaman, bu sa - bah, bütün gazetelerin sütunlarında ol duğu gibi nefretle haykırmamıştı. İngi - Hiz efkârı umumiyesinin, Çek istiklâline Mihayet veren metodlara ve hâdiselere karşı içten gelen !krahı o derece umu - midir ki, bu bakımdan meselâ tamamen yrı şeyler olan Timesin, Daily Express ve Daily Hereldın yazıları birbirine ka. rştırılabilir, Times diyor ki: Bohemya ve Moravyanın istilâsı, iş - gali ve Ilhakı, Almanyanın artık güzel sözlâr arkasında gizlenmeğe çalışmadığı» nı bütün dünyaya göstermektedir. Nazilelin iktidar mevk'ine gelmesin- denberi, Alman politikası, tamamile sa“ rih surette, asıl çehresini göstermiştir. Gerek Times, gerek Daily Heral, dek- tor Hahanın, hakikatte, Almsn idaresini, mukavemet takdirinde Pragın derhal bom bardıman edileceği bahsinde yapılan teh- Gdler neticesinde kabul ettiğini yazmak- | tadirler. Times gazetesi, ilhakın neticeleri üze- Tinde tevakkuf ederek, sözlerine şöyle devam etmektedir: , Acaba bu ilhak, bir cinayet olduğu ka- dar bir hata da değil midir? Z'ra, Almar ya, yabancı bir ırk unsurunu idsresi al ma almıştır. Bu kara haftanın oÇeko-Slovakyanın yeni efendileri için hakikaten par'ak b hafta teşkil edip etmediğini zaman gös - « terecektir. Dwiy Telegraph And Morning Post diyor ki: Cirkin bir cinayet. Dünkü hâdiselere kitbik edilebilecek en hafif kelime budur. Dünkü hâdiselerin hikâyesi bütün me - den! dünyaya nefret ve İstikrah yaymıs- tır. Almanya, kendi ismini çok çirkin bir şekilde kirletmiştir. Ve bu, Nazi rejimi kaklıkça böyle devam edecektir. Artık Almanyanın bütün komçuları tehdid al « tındadır. Münih zihniyeti ölmüş ve def nediltmiştir. Defiv Express diyor ki: Yerin tb ettiği usul karşısında, İngilterede şaşkınlık, hâyret ve heye » can vardır ve olmalıdır. Hitler, elinde hiçbir bahane olmadan bu suretle en za- yıf manevi bir hakka malik bulunmadan kabineye girmesinin ancak Hberellerle amele fırkası mensublarını da ihtiva € decek mili bir hükümetin teşekkülü takdirinde mümkün olacağı beyan e - dilmektedir. Maamafih, amele fırkâsı mensublarının Çemberlayn tarafından kabul edilemiyecek bir takım şartları ileri sürmeleri ihtimali vardır. Kontşmalar Londra 16 (Hususi) — Haricfye Na zırı Lord Halifaks bu sabah Başvekil Çemberlayn'i ziyaret ederek, Çeko - Slovakyada cereyan eden hâdiselerden mütevellid vaziyet hakkında malümat vermiştir, 'Halifaks, bilâhare eski Hariciye Na - zır Eden, Fransız sefiri Korben ve Çek mâslahatgüzarını kabul etmiştir. Hükümetin, vaziyet hakkında esaslı surette tenev etmek üzere, Berlin - deki İngiliz sefirini Londraya çağırma- s muhtemeldir, Varşovadan alınsm haberlere göre, Leh hükümet mahfelleri, Slovakyanm Almanya tarafından | işgejinden hiç memnun. kalmamışlardır. Şimdiye kr dar Tuna yolundan istifade etmekle o Jan Lehistanın ticarf nakliyatı, bundan sonra Alman kontrolüne tâbi olacek - tır. Beneş'in beyanmamesi Sikago 16 (A-A.) — Beneş, son Çe- ko-Slovakya hâdiselerile dlâkndar o- Misafir Bulgar Başvekili bu sabah Ankarada (Baştarafı 1 inci sayfada) merkez komutanı, emniyet direkiğrü, Bulgar general konsolosu, gazeteciler ta- rafından uğurlarmışlır. Bulgar Başvekilinin beyanatı Bulgar başvekiM gazetecilere aşağıda- ki beyanatta bulunmuştur: «Komşu ve dost Türkiyede bulurnmak- tan ve pek az biz zaman sonra cümhuri- yetin zimamdarları ile temasa gireceğim- den ve Bulgaristanda hepimizin Mt Şefiniz ekselâns İsmet İnönüne ve Türk miletine karşı beslemekte olduğumuz derin tekrim hislerinin ifadesini #blâğ e- deceğimden dolayı bilhassa bahtiyarım. Türk toprağına girdiğimiz andan it) - baren hakkımızda gösterilen dikkat, bizi derin hir surette mütehassiş etmiştir ve hükümet makamatı tarsfından hakkımız. da Yoza) olunan nazikâne fhtimamlardan ve İstanbulda hire yapılan hararet ka - bülden dolayı şimdiden derin ve dostane minnet ve şikranımı beyan etmek İste - rim, Bu akşam Ankaraya gidiyoruz ve ya - rından ftibaren son 15 sene içinde Ata- türkün Türkiyeyi ihya etmiş ve ona Av rupa medeniyeti için bir pişdar karakolu haline getirmiş olan muazzam teşebbüs. Terinin fışkırmış olduğu bu efsanevi bel. dede bulhunacağımızdan dolayı sevinç için deyiz.» Bulgar nrmtbuatının neşriyağ Sofya 16 (AA) — Bulgak ajarsı larak bir beyanname neşretmiştir. Beneş, bu beyannamesinde, «Çeko - Slovakyanın —parçalanmasının - insanı isydn eltiren yeni bir cinayet olduğu- mus bildirmekte ve ne Almanyanın, ne de Hitler'in ismini zikretmiyerek» Çe- ko-Slovakyayı garanti eden dört bü - yük devletten birisi milleti merhamet- sizce parçalamıştır» demektedir. Beneş'in beyannamesi, şu cümleler- le nihayet bulmaktadır: Hür Avrupa ve insaniyet için, yeni; bir mücadele safhası bir kere daha a - çılıyor, Çekler ve Slovaklar, hür mil - letler kalacaktır. Çekler ve Slovaklar, bügünkü vaziyetin, Umumi Harbde Masaryk'in idaresinde yaptıkları müÜ- cadelenin hir devamı olduğunu ve bir devamı olarak yürüyeceğini bilirler. Ferdin hürriyeti için mücddele, dâima, l hareket etmekte, bitün prensiplerle alay ederek ve bunları çiğniyerek kendisine çizdiği voldn devam eylemektedir. Dafiy Herald diyor ki: Bu, bir harb hareketidir. Bugün yapabileceğimiz şevler şunlar- dır: Kendi emniyet tedbirlerimizi fazla- laştırmak, iflâs eden Çemberlayn #iya - setini değiştirmek ve Fransa, Amerika ve Sovyetler İle iş birliği politikası ya. parak, enternasyonal adalet ve sulh prensipleri için müşterek bir tehlikeye karşı koymak. İngiliz nazırları Almanya seyaha- tinden vazgeçtiler Berlin 16 )A A) .— D. N. B. bildiriyor: İngiliz hükümeti, bugünkü siyasi buh- ranın, tlcaret nazırı Stanley ile denizler aşırı ilcaret müsteşarı Hudsonun Alman- yay zivaretleri icin müsaid şerait yarat madığı kanaatindedir. İngiltere büyük el- çiliği, Almanya hariciye nezsretine bu mealde bir nota vermiştir. Londra 16 — Siyasi mehafil, Çember- Jaynin Avrupada yatıştırma siyasetini ta- kib edeceği suretinde izhar etmiş oldu- Hu miyet karşısında müteredd'd bulun « makta ve İngiliz nazırı Hudsonun Berlin seyahatinden vazgeçilmiş olmasının mâ- nidar olduğunu beyan eylemektedirler. Bu mehaf”l, diyor ki: «Beynelmilel mesaj birliğinde bir vak- fe hâsıl olmuştur. Eden kabineye giriyor mu? Londra 16 (A.A.) — Havas ajansın» dan: Bohemya ve Moravya'nın işgali do- layısile parlamento mehafilinde İngil- terede kabinede bir tadilât yapılması ihtimalinden bahsedilmeğe başlaımış- tır. Eden ile Duff Cooper'in kabineye ithal edilmelerinin mevzuu bahsoldu- “Bu söylenmektedir. Bazı mehafilde be- 1 olunduğuna göre, böyle bir hal, gil kuvvete galebe etmiştir. Bugün de böy le olacaktır. Bütün dünyadaki Çekleri ve Slovakları, milletin hürriyetinin a- İmmasına kadar mücadelenin durmi - yacağmı halırldmağa davet ederim.» İtalyada Roma 16 — Çeko-Slovakya vaksyii dolayısile Chigi saraymda büyük bir famliyet hüküm sürmektedir. Clano, Macar orta elçisi ile Polonya büyük el- çisini kabul etmiştir. Bundan başka Kont Ciano, hemen hemen datmi su - rette Berlin ile temas halinde bulun - maktadır. Kont Ciano, bugün de Alman sefiri ile İngiliz maslahatgüzarıni ka - bul etmiştir. Amerikadaki akisler Nevyork 16 (A.A.) — Milyonlarca Çekin Almanya tarafından ilhak kara- zı üzerine, Amerika efkârı umumiye - sindeki nefret ve infial gittikçe artmak dadır, Bütün gazeteler, Hitler'in mas - kesini yüzünden kaidırdığını kaydedi- yorlar, orduyu da imha etti. Hitler, orta Av - rupanın küçük devletlerine ders verdi, bütün dünyaya bir Nazi vadinin değe- ri ne olduğunu ve Almanyanın haki- ki maksadların" gösterdi. Romanyanın vaziyeti Budapeşte 16 (A.A. — Salâhiyettar bir membadan bildirildiğine göre, Ro- ciye Nezaretine giderek Karpatlar Uk- N acaristan tarafından işga” Wne kaşı, Romanyanın menfaatlerine dokunulmadıkça, Romanyanm hiç bir diyeceği olmadığından Macar hüküme- tini dostane bir surette haberdar ey - lemiştir. Romanya, Karpatlar Ukreh - bildiriyor: Bütün matbust, Kösetvanof'un 'Tür- kiye seyahatine aid halğerlere büyük bir ver ayırmakta ve bu hususta müte- addid makaleler neşretmektedir. Yarı resmi Dnese gazetesi başmaka- İesinde Bulgar milletinin Atatürkün ve onun mesai arkadaşlarının zafer ve eserlerini nasıl bir sempeti ile takib etmiş olduğunu tavsif eyledikten son” ra diyor ki: Türkiye nümüne bir devlet Türkiye bugün Avrupada, dahilde ki mes'ud hükümeti ve harici büyük muveffakiyetlerile nümune olacak bir devlettir. Bu snğlem stlit refah Amfi lerini bir araya toplıydn sebeb harb karmaşalıklarmdan sonm (iki milet maddf ve manevi kuvvetlerini topla - (Baştarafı 1 inci sayfada) meğe başlamış ve bu gerek Beyarıd ku- lesi ve gerekse zabıta ve bekçiler tara - fından görülerek bir yangının vukuu an- aşıtmıştır. Yangın bir taraftan itfaiyeye haber ve- rilisken diğer taraftan da zabıta, yangın çikan binanın kapısını kırmak suretile içeri girmiştir. Kapıdan içeri giren memurlar içeride bulunan gece bekçisi Mehmed ile karşi- Yaşmışlar ve onu da beraberlerine alarak ateşin çıktığı yere doğru gitmek istemiş- lerdir. Bıçaklı meçhul bir şahıs Fakat bu sınada . hiç beklenmedik bir hâdise olmuş ve bekçinin arkasından ya- bancı bir adam belirmiştir. Zabita bu meçhul şahsın hüviyetini öğrenmek iste- diği zaman bu meçhul adam birdenbire bıçak çekmişz ve memurların üzerine s31- dırmak istemiştir. Fakat bu an! Mücum kolaylıkla bertaraf edilerek bekçi tle beraber bu meçhul a- dam da emniyet müdürlüğüne sevkedil miştir. Alevler etrafı sardı Bütün bu işler beş dakika gibi kısa bir müddet zarfinda vüku bulmuş ve bu si- rada İstanbul itfatye grupu yangın ma - halline gelerek derhal terkos muslukları. nı açmış ve hortumlarını işletmeğe baş- Tamıştır. Fakat ateş çıkan binada külliyetli mik. tarda »iriyat, ecza ve mümasili maddeler bulunması ve binanm da ahşab olması do- layısile elevler büyük bir süratle her ta- rafı sarmış ve !tlaiye büyümüş bir ateşle karşılaşmıştır. Ayni çatı altında bulunan ve ayni şe - Me ahşab olan diğer dükkânlara da ateş süratle yayılmıştır. Dört mağaza daha yanıyor Bu dükkânlar 28, 30, 32 34 numaralı Bahçekapıda dün geceki yangın Bai takarak yarı yanmış enkazı devirmiğa tir. 4 Yangının sebebi İ Yangının söndürülmesine devam ed lirken emniyet müdürlüğü de hadise ilu alâkadar olduğu kuvvetle tahmin eğilen hâdisenin tahkikatına girişmiş bulunu « yordu. Y ik Emniyet müdürlüğünde yangın. tahkt « katına el koyan nöbetçi müddetumumisi Rifat ve daha ilk dakikadan itibaren yalla gın yerine gelmiş bulunan emniyet di « reklörü Sadri Aka deponun bekçisi Mehe medle adının Rizeli Ali olduğunu söyl « yen ve tahkikat neticesinde de ecza de « posunun müstahdemlerinden bulunduğu anlaşılan adamın isticvablarını yapmiğ » Tardır. Depo bekçisi yangının ne vukuundaş ve ne de Rizeij Alinin orada neden ve nasıl bulunduğundan malümattar ol “ madığını ısrarla söylemiştir. Fakat 1$ yaşlarında Rizeli Ali şayanı dikkat iti rafatta bulunmuş ve yangını kâsden ça kardığını söylemiştir. Rizeli Ali itiraflarına devam etmiş ve: — Akşamdan depoda saklandım, Maji sadım içeride çekmecelerde iii bildiğim paraları çalmaktı. Paraları dım, saymadan cemibe koydum. Sonrğ elime geçirdiğim kâğıdları bir arayg * topladım, bir kibrit çaktım. İyice ya * nıp yanmadığını gözledim. Üst kattan aşağı kata inerek kapıdan çikmak isti” yordum. Bu sırdla dışarıdan kapıyı kırıyorlardı. Birdenbire bekçiler ve po Wisler karşılaştım. demiş ve bıçağt çektiğini hatırlamadığını söylemiş “ tir, Rizeli Alinin üstünde çekmeceden çaldığını söylediği 110 lira para bu“ lunmuş ise de müddelumumi ve zabıta Selâmiye aid 'Trak terrihanesile, Asım Kaymakbirlik tuhafiye mağazası, Abdür- rahman radyo mağazası ile İsmeilin bü - yük ve modem yeni berber salonudur. Beyoğlu #faiye grupu da kısa bir za- man sonra yangın yerine geldiği ve İr- tanbu? grupu fe teşr'ki mesai eylediği zaman Türk Ticaret Bankasının bulun- duğu LER. LU yi Paşam “3. bu dört dükkân ve bir ecza deposunun bulunduğu 20 metrelik sahayı ve üç kat- lı binayı ateş tamamen sarmış bulunu - mak lüzumu karşısında kalmışlatrdır. | yordu Burun için de barış lâzımdır. Türki- yeyi, en büyük ihtiyaç devresinde ol - duğu gibi, devam etmekte bulunan rönesans devresinde de en iyi şekilde anladık. Rönesanâ devremizi takib hu susundaki gayretlerimiz de onun da bizi ahılıyacağını ümid ediyoruz. Bu müşterek barış fikrinden hareket ede- rek, bizi birbirimize bağlıyan ve sami - mi dost eden müşterek yüksek menfa- atimiz mevcuğdur. e Fransız Sefirinin Berut seyahati Şamda telâş uyandırdı (Baştarafı 1 inci sayfada) rattı, Geçen mektubumda Ankaradan g6- lerek Berutta Fransız Yüksek Komiseri- ni ziyaret edeceğini bildirdiğim Fransız güne kadar, Suriye ahvali hakkında Ta: por vermek üzere Parise gidiyor. Fran - sanın Ankara elçisi tarafından vaki 6 - lan bu ziyeretin gayeleri, bir rivayete göre, Pusux'ya Türkiye ile Suriyeyi &- lâkadar eden meseleler hakkında malü- mat vermek ve asl doğru görünen diğer bir rivayete göre de, yakında Ankarada başlıyacak olen Türkiye - Fransa müza. kereleri için Puaux'dan bazı malümat al. mak ve kendisi ile fikir teati eylemektir. Söylendiğine göre evvelki akşam An » Kara radyosu tarafından bir haber meş -|” redilmiş ve onda Fransız sefirinin Beruta hareketi bildirildikten sonra, bu ziyare - tin Ankarada yakında Suriye ile Türkiye iterenin harici siyasetinde bir te -| yası ile olan hududunu halen takviy&! arasındaki muallâk meselelerin ve ez - beddül vukuunu ve ayatıştırmaz siya- | etmektedir. Fakat bu tedbirin hiç birlcümle hudud meselelerinin hal ve fasle- setinin terkini tahmin etmeğe medar olacaktır. Winston Çurçil'e gelince bu zatın tecavlizkâr mahiyeti yoktur. Roman - yayı burada hududa hürmet eyliyecek- tir. idilmesi maksad'le başlıyacak olan mü - zakereler için Yüksek Komiserle temas. *a bulunmak gayesini istihdaf ettiği ilâve Ateş, su tufanı altında Eminönü, Sirkeci, Sultanhamamı, İş Bankası istikametlerinde caddelerdeki terkos musluklarına bağ'anan vitmi hor- tum mütemadiyen su çekmiş, itfhiye ya nan sohanm iki yanında yüksek kâgir binaların damlarındarı ve caddeden ateşi bir su tufanı fle önlemeğe koyulmuştur. Daha evvel elektrik idaresine malüâmat verilerek bu mmtakanın elektrik cere - yanları bir tedbir ihtiyatı olmak üzere 'kestirilmiş olduğundan itfaiye dört bü - yük projektörün kuvvetli ziyası altında İsaliyete devam ediyordu. Havagazi boruları patladı Baat 22,15 geçe mütevali su tufanı karşısında eteşin etrafa sirayet tehlike- si bertaraf edilmiş ise de yanan binala- rın içindeki havagazı tesisatının patla - mış olması ve patlıyan borudan fışkıran kuwvetli gaz mütemadiyen bir alev sütu- nu balirde yükseliyor ve sönen ateşi bes- İiyerek suyun tesirini hükümsüz bıraki- Bir itfaiye neferi yaralandı 'Bu aralık müessif bir kaza olmuş, Fa- th Hfaiye efradından 400 numarak Ha- sarım üstüne cam ve enkaz parçaları dü. şerek başından, yüzünden ve sol elinden yarılanmasna sebebiyet vermiştir. Ha- san hemen Beyoğlu hastanesine kaldıri- mıştır. Havagazi şirketi memurları da bu â&- ralık yanan binanın yanına sokularak gaz musluğunu kapamağa muvaffak olmuş- ler ve bundan sonra da âteş şiddetini kaybetmiştir. Saat 23.20 de artık yangın tamamile mevz#i bir mahiyet almıştır. İtlatye ateşim hafiflemesi Üzerine bi - nan üst katlarmdak! direklere halatlar Munmuş, Şamda bu haber üzerine «Ne oluyoruz? Gene ne var?» diye soruşturulmıya baş- ladı ve bilhassa «hudud meselelerinin halli, sözü bir endişe uyandırdı. Ben Ankara radyosunun neşrettiğinden bah. sedilen haberi duymadım. Ancak burada bu haberi birkaç kişinin ağzından işittim. Eğer bu haber doğru ise Beruttan gelen filhakika işin bu şekilde cereyan edip etmediği hakkında tahkikatı derinleş” tirmeği lüzumlu bulmuşlardır. Bu sırada Hasan İtriyat deposu sa « hibi Hasan da Emniyet Direktörlüğü * ne celbedilmiş ve onun da ifadesine müracaat edilmiştir. Yangın çikim de po ile diğer üç mağazanın sigortalı ol duğu anlaşılmış olup, yalnız İsmailin saki Mak AMMA BAŞK kkk. Ahali, duğu sanılmakiadır. Bu salon 10 bin Urayı mütecaviz bir para sarfedilerek #amamile modern şekilde vücude geti” rilmiş bulunuyordu. Yangın sönerken Saat 24 te yangın tamamen söndü “ rülmüş ve yer yer çıkan dumanlar da gittikçe azalmış bulunuyordu. İtfalye grupları bir müddet sonra av- det etmişler ve yangın yerinde kâğ miktarda müfrezeler bırakmışlardır. Polis müdürünün sözleri Yangın hakkında malümsi istiyen bir muharririmize Emniyet Direktörü Sadreddin Aka: — Bahçekapıda Hasan ecza deposun” da yangın çıktığını bana 21,20 de habep verdiler. Beş dakika sonra yangın ye” rine geldiğim zaman ateşin ecza de « posunu tamamen sarmış olduğunu gör“ düm, Manmsfih itfaiye yangın yerine gelmiş ve faaliyete geçmiş bulunuyor, zabıta da emhiyet tertibatını dimış bur Tunuyordu, demiştir. Emniyet Direktörü, yangının biz kasd eseri olup olmadığı hakkındaki süsle de şu cevabı vermiştir: — Evet, memurlar deponun Kapısını kınp içeri girdikleri sırada Rizeli AN ddmdaki genç çıkmak isterken görür müş ve yakalanmak istendiği zaman da memurlara biçak çekmiştir. Bu ada * mın sorgusu yapılmış ve bu arada des ponun bekçisi Mehmed ile depo sahi- binin de malümatlarına müracaat © * Tunmuştur. 3 Müddeiumumi Rifat geç vakte ka « dar yangın tahkikatile meşgul olmuş” Makkında tur. Yangının madâf zararları bir mikter zikredilmemektedir. Yukarıda bahsettiğimiz itfalye ne « feri Hasandan başka da nüfusça zayf* at olmamıştır. , kiye ile Fransa arasında Suriye mesele« lerinin halli münasebetile bir takım müs zakereler cereyan etmiş bulunduğu d& vaki demektir. Zaten gerek Berutta, ge rek burada bu meselelere dair vaktile & bir takım şayialar dolaştı ve ben de bune | ları size bildirdim, Her halde, şu günle | de Suriyenin mukadderatı ile alikadap bir takım müzakereler cereyan etmekte haberler de doğru, yani su esnada Tür - olduğu muhakkaktır. mi Wilma ek kine Gn izde Miz

Bu sayıdan diğer sayfalar: