23 Aralık 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

23 Aralık 1939 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

S$ON POSTA > Tindistan her hangi bir tehlikeye maruz mudur? m —— YAZAN “Son Posta, nın askeri muha aa rltaya bakılın- Sa Hindistanın İn- BiZ İmparatorluğu #R ağırlık merke- ebeni ettiği ko- Ylikla görülür. Bu bie İngiltere in hayati bir ehem- Pet taşıyan bu Yknin yalnız em- Yetie bulunması Mi değildir; Bü- Britanya adala- ig re irtibatının in edilmiş ol ç Mas 1 dâzumdır. 7 ka öyük Britanya- > distanla de- d “a olduğu gibi karadan yani havadan Maş batı vardır. Hava irtibatı barış za- a İtalya - Atina - Mısır - Filistin — ağ Basra üzerinden geçer ve İtal- ile bir harbde m - Malta - Mısır ma tahvil olunabili ani İlkim e en kısası Cebelüt- * Akdeniz - Süveyş deniz yoludur. e için İngiltere bu yolu eski zsman- Meb, beri Cebelüttarık ve Malta kelele- Bn e Mısırı, Şap denizinin cenub ka- kontrol eden Perim adasını, Adeni, 3 elinde tutmakla temin eder. ükat İtalya, Habeşistanı zaptedelibe- ne Yeni müstemleke ile emin bir mu- ie lâ temini için Süveyşe göz koymuş- vey Çünkü İngilterenin elinde olan Sü- i Xa kapatılması İtalyanın Habeşistan İç, <AİZ muvasalasını keser. Bu sebeble > Süveyşe yalnız göz komakla ki üz İngiliz deniz üssü Perim a- Mm karşı Assabs mevkii ile Moumeirah ! birer deniz üs ve istihkâmt ola- Oi etmiştir. İtalyanın doğu Akde- Kıbrısa karşı 12 adaları ve Maltaya din Pantelleriz ve Linosı adalarını ti, lig birer deniz ve hava üssü halinde k.,, "etmesi kezalik Libya şimal sahil pie de deniz ve hava üsleri vücude İktiygori gösterir ki o, Akdeniz hâkimi- öeği. e İhgiltereyi istihlâf etmek niye- na İtalya ile İngiltere arasın- ty, harb zuhürunda bütün bu âslere| Mâcük olan ve hatırı sayılacak ka- ay yeti bulunan İtalyan hava ve deniz Wi Hind yolumu, hiç olmazsa bidayet- gi Ve nakliyat itibarile kesebile- Ba kâbul olunabilir. Bu ihtimale Yy İngiltere Afrikanın garb sahilleri Sü uzayarak Ümid burnunu dola- in Hind yolunu da hazırlamış ve m altına almıştır. dan Hindistana' giden kısa ve- Sl deniz yolları ya Babü'mendeb- wd Kaptan geçerek Hind Ok- b varırlar. Keza şimal veya ce- te Pasitktan Hindistana gelen bütün Kanayan Avustralya ile Singapur > ça #eçerler. Onun için İngiltere, Nari İmparatorluğunun deniz emniyeti” irem tada A Börüldüğü üzere, Hind Ok- büyük bir hâkimiyet çemberi e “mak garanti etmektedir. Mn garantisini temin eden bi Me ommderin tamamlığı eskiden şarki Mik Çİ Afrika Alman müstemlekeleri- Meke de açtıkları gediklerle ihlâl İdi: Büyük Harbde bunların mında altına konmaları #mberinin Afrika cephesini ta- » Pakat buna mukabil İtal İstanı zaptederek Şop deni- doğu Afrikada kuvvetli bir mev- yet İtalya Somalisi sa- ogndişu deniz ve hava eyi Ok yanunuzun şimal batıs e alyan kontrolunun tesisine im- e İştir, Bununla beraber İngiltere doğu Afrikada, Şap denizi ce. #halinim iki tarafında, Arabistan iv bütün cenub sahilleri ile âyni zamanda Babülmendebdeki| Kuvvetlerinin İngilterenin kısa Ak-! Hindistanın vaziyetini gösterir harita Basra körfezinde bulunan omüstemleke, dominyon ve müstahkem deniz ve hava üslerile Hind Okyanusuna denizden ve alelümüm batı ve cenub bati semtlerin- den gelebilecek her nevi taarruzlara karşı çok kuvvetli bulunmaktadır. Avustralya, Yeni Gine, Burneo ve ni- hayet Singapur, Hind Okyanusunu doğu ve şimal doğuya karşı koruyan müstab- kem bir hattır. Hang Kong bu hattın bir ileri karakoludur. Avustralya ile Singa- pur arasındaki Holândaya aid Sund, Cs- va ve Somatra adaları, Holândanın müs- birliği yapması buradaki müdafaa sistemini ikmal ve tak- viye eder, Bu suretle görülür ki Hindis- fan, Hind Okyanusunun böyük bir mu- hafaza çemberi içine alınması dolayısile deniz cihetinden tamamile emniyettedir. Hindistanm kara cihetlerinden müda- feler temin etmektedir. Büyük Harbden evvel Hindistanda İngilterenin !ki büyük rakibi vardı: Almanya ve Rusya. Almanya garbi, cenubi ve şarki Afri- ka sahillerinde kurduğu müstemlekelerle İHindistana denizden yanaşmakta olduğu gibi Bağdad demiryolile de karadan iler- İlemek istiyordu. Fakat İngiltere ve müt- tefikleri Büyük Harb neticesinde, Al manyanm deniz kuvvetlerini imha ettik- leri gibi müstemlekelerini de cdnden el- fdılar, Bağdad demiryolu artık bir Alman yolu olmaktan çıkmış idi. Üstelik İngil- tere Filistini işgal ve Irakta himaye vazetti. E'hasıl Suriyede bulunan Fran- sa da Hindistanın bir nevi bekçisi oldu. İGörülüyor ki İngiltere Hindistana doğru açığa yürümek istiyen Almanla- ı Hind yollarını ve bu tarafa doğ- ru adım atmanın bütün imkânlarını ka- pamağı Büyük Harbde becermiştir, İngilterenin bidayette Boğazlarda yer- leşmek ve sonra da bunları kendi donan- masi için açık bulundurmak istemesi hep Hindistana ve Hind yoluna şimalden gel- mesi melhuz olan uzak ve yakın tehlike. donanmasile menedebilmek içindir. Rusyanın Hindistana karşı teşkil ettiği tehlike Çarlık Rusyasının hem bu yolla sıcak sulara inmek ve hem de Hindista- nm servet hazinelerini eline (geçirmek arzularından ileri gelir. Çarlık Rusyası- nın bir hedefi de hasta Osmanlı in parâ- torluğunun ölümünü tacil ederek Boğaz- larla Akdenizde onun yerine geçmekti. Çarlık Rusya ayni zamanda uzak doğuda Pasifik sahillerine çıkmak ve btrada su- Jam donmayan sıcak bir limana melik ol mak azmine düşmüş ve Port Artoru als- rak burasını kara ve denize kurşı müs- tahkem bir kale ve müstahkem bir liman halinde inşa etmişti. Çarlık Rusyanm Boğazlar ve İskende- run istikametindeki yürüyüşüne Alman- ya ve Avusturya mâni oluyorlardı. İngil- tere de Rus - Japon rekabetini daima kö- rükleyip beslemekle ve Japonyayı Uzak- doğuda desteklemekle Rusyayı Hindis- tandan çeviriyordu. Bu, müvazene büyük Harbe kadar böylece sürdü. Büyük Harbde İngilterenin baş hedef! temleke işlerinde İngiltere ile sıkı bir iş-| dolayısile İngilterenin! faasını da her şeyden evvel büyük mesa-| leri karşılamak ve icabmda bizzat kendi |“ omeaemizememerenesmemmsasaması ti Emekli general H. Emir Erkilet | Almanyayı yıkmak- tu; bu sebeble o bu uğurda (Boğazları bile Rusyaya ver- meği göze almıştı. Fakat Osmanlı dev- letinin gerek meş- rutiyet hareketi ve gerek "Trablus ve! Balkan O harblerile nasıl bir azimle u- yandığı © bilinemi- yordu. Eğer Türki- ye Boğazları ve Ge- libolu yarımadasını muvaffakiyetle mü- dafan edemese idi Avrupa ve Asya ta- rTih ve coğrafyasmın seyri tamamile baş- ka olacaktı. Çarlık Rusyasının inhidamında, Türk Çanakkale müdafaası beş rolü oynamış ve burada dökülen Türk kanları yalnız Türkiyeyi değil, Hindistanı da kurtar. mıştır. Eğer Rusya 1917 de yıkılmasaydı onun galibiyetli harb neticesinde Çanak- kâleye ve İskenderuna inmesi omuhak- kaktı, Ondan sonra başlıyacak olan İn- giliz - Rus mücadele ve rekabetinde !se İngilterenin Hindistanı kaybetmesi pek muhtemeldi. İşte bunun içindir ki Ça- nakkale müdafaası yalnız Türkiye ile! Akdeniz veya Mısırı değil, Hindistanı da! ku: ıştı. ük Harbden sonra İngiltere Hin- distanm deniz ve kara emniyetleri İtiba- ile çok ferahlamıştı; çünkü Alman ve İRus tehlike'eri bunların yıkılmaları ile uzun bir müddet için bertaraf olmuştu. İngiltere bu sayede rahata ve uykuya o kader dalmıştı ki ancak 1985 te İtalyan - İ Habeş harbi dolayısile Akdenizde gördü- gü ilk şiddetli İtalyan mukavemetile sar- sılmış ve uyanmıştı. İngilterenin bugün de baş harb hedefi, tıpkı 1914.18 de olduğu gibi Almanyayı yıkmaktan ibarettir. Onun içindir ki Sovyet Rusyanın, Almanyaya dayana- rak, Musul, Bağdad veya Hindistena mi- teveccih olması muhtemel hareketlerine ancak ikinci derecede bir ehemmiyet ver- İmek istemektedir. Fakat bu harbin uza- ması neticesi bir gün gelecektir ki Hin- distanın karadan müdafaası İngiltere için birinci derecede ehemmiyetli ve hayati bir mesele olacaktır. Hindistana karadan taarruz vaziyetin. de bulunan büyük bir devlet şimdilik ancak Sovyet Rusyadır. Bu itibarla bu- nun bu İstikametteki taarruz imkân ve ialerile Hindistanın İngi'iz bakımın- dan müdafaa ve korunma kuvvet ve Fud- retlerini tetkik etmek yalnız günün bir mevzuu değil, Türkiyeyi de alâkadar e- den birinci derece bir asker! #ivaset me- selesidir ve bu itibarla ehemmivetlidir. H. E. Erkilet “Bir günde dört yangın çıktı Evvelki gün ve gece şehrimizde dört yangın vak'ası kaydedilmiş “se de, itfai- yenin vaktinde müdahalesile etrafa sira- yetlerine meydan verilmeden söndürül- İmüştür: Karsgümrükte Dervişali mahallesinde Nurettintekke sokağında 23 numaralı e- vin üst katında mangaldan sıçrıyan bir kıvılcımdan yangın çıkmış ve ateş sürat- le önlenmiştir. Pangaltıda Zafer sokağında Manolyan apartımanının kalorifer dairesi tutuşmuş ise de itfalye tarafından söndürülmüştür. Apartımanın sigortalı olduğu anlaşıldı. ından yangının ne guretle vukua geldiği tahkik edilmektedir. Kabatâşta Mahmud Paşaya ald konak- tan yangın çıkmıştır. Nişantaşında Ömerrliştilpaşa sokağın- da B numarada oturan Mikailin evinden yangın çıkmış, itfatyenin vaktinde mü dahalesile söndürülmüştür, Gi azelede gördüm: Bir doktor yirmi beş bin liralık manilat Ta eşyası almış. Kendisine sorsak belki! şöyle bir cevab veriyor: — Çoluk çocuk için giyecek lüzum - aldım. Desek ki: — Canım efendim, iyi hoş amma yir mi beş bin liralık manifatura fazla de- Zil mi? Kaşlarını çatar, elini şakağına ko - yar: — Eskiden olsaydı fazla idi, fakat şimdi. hiç de fazla değil! — Yani, beş, on, elli, yüz sene hiçbir şey almıyacak mısınız? — Ne münasebet efendim malüm ya| jihtikâr var.. Yirmi beş bin lira verdik amma aldığımız ne ki, bir sene bile git- mez. Bu yalanlarla didansa an yaşındaki bebekler aldanır.. Çuvala sığmıyan mızrağın ucu, dile gelip hakikati olduğu gibi ifşa ediyor: — Yirmi beş bin liralık manifatura- yı günün birinde satıp yirmi beş bin li. ranın birkaç misli para kazanacak. iki * İşin garib tarafı bir doktorun yirmi beş bin liralık manifatura eşyası aldı- #: haberinin gazetelere geçmiş olması. dır. Bunu okuyanlar arasından manifa- turacı dükkânına gidip: — Bsna on metre patiska lâzım! Diyene, manifaturacı: — Meatteessüf patiskamız kalmadı cevabmı verirse, patiska istiyen: — Ben patiska bulurum. Diyecek, ilk rasgeldiği doktor mum yenehanesine girecek. Doktor, yer gös- terecek. — Buyurun söyleyini4 şikâyetiniz jneden? — Neden olacak doktor, yatak çarşa.! fım eskidi. — Efendim anlamadım. Yanlış gel - miş olacaksınız. — Yanlış mı bilâkis, siz doktor de - İğil mis | Bunları biliyo İnsan vücudünun harareti Bir insan vücudünün 24 saat içinde neşrettiği harareti toplamak imkânı ol- saydı, bu hareret 22 kilo buzu eritir ve! bu eriyen buzdan hâsıl olan suyu kayna- tırdı, a Cebsiz elbiseler On yedinci asra kadar, erkek elbisele- rinin cepleri yoktu, Boyna asılı birer tor- ba taşırlar, ve yanlarında götürülmesi el- zem şeyleri bu torbalara koyarlardı. Şim- di dünyada cepsiz erkek elbisesi yalnız İs koçyalıların eteklikleridir. Okuyucularıma Cevablarım «Talihsiz» imzasile mekiub yazan 0- kuyucuma: Dört sene evvel ne söyledimse gene odur. Bu vaziyette hiç bir diyecek yok. Kaderin böyleymiş kızım, insan bszan kaderin karşısında âciz kalır. Mümkün olduğu kadar gönlünü ferah tutmıya çalış, olan bitenleri derin de- rin düşünme, hayat belki onun üze - rinde bir değişiklik yapar, ve şimdiye kadar yaptıklarına pişman olur. İyi bir koca gibi “hareket eder, seni de mes'ud etmiye çalışır. dünya hali bu, değişmiyen ne vardır ki! » Samsun H. H. rümuzile mektub ya- zan okuyucuma: Karmı kabahatli bulmakta Ohak- z8in, onun arzusü, 8 f'ine bir ur, Herkes gelirinin bir kısmını daima, gelecek günler için seklamalı - dır. Gerçi sıhhatine, çalışmak kabili « yetine güveniyorsun, buna gene gü - ven, ve hiç bir zaman fena bir gün ge- 25000 liralık manifatura — Doktorum amma, şey.. nasıl söy. liyeyim akıl hastalıkları mütehassıs değilim! — Ne çıkar, mademki YADE — Peki amma si nim branşıma dahil değildir. — Orasını bilmem, doktor; gazete yazdı. Doktorun birinde manifatura €$ yası pek bölmuş. Benim istediğim de fazla değil, on metrecik patiska, * Bir doktorun yirmi beş bin liralık manifatura eşyası aldığı doğru ise, bel. ki bir mühendis de on bin liralık ma - 'kara, belki bir mimar da on beş bin li- ral'k kahve almıştır. Mühendis, bir yandan bir köprü hesablarını yaparken bir yandan da: On kurusluk bir?!.. — On kuruşluk bir mökine makarası ver! Mimar bir apsrtımanın plânını ba - zrlarken, bir yandan da; — Yüz yirmi beş gram çekilmemiş kahve ver! 'Tarzındaki müracaatleri karşılamak mecburiyetinde kalacaklar. Evet, on beş kuruşluk alışverişler, netice itiba - rile asıl işlerinden dah kârlı olacağı için, bundan böyle esıl işlerinden ha « ne iplik, çuval torba, daha bilmem ne doğru olur. * Bugünlerde, asıl işlerini bırakıp iğ ne, iplik, çuval, torba ve daha bilmem ne alm satımına kalkanları menetmek doğru olur. Şu veya bu meslek salikleri arasın da tahkikat yapılırsa, şairleri, ressam- ları, işe karışlırmamak, onları tahki. kat çercevesinden hariçte bırakmak da münasibdir fikrindeyim. Çünkü böy - lelerin hiçbirinde evine yetişecek ka. dar iğne iplik alacak para bulunma - Wyetli miktarda birşey almamış olduk- dığından. fazla kârla satmak için kül. ları tahkikine lüzum olmuyan bir key. fiyettir. Temel Mulümi rmu idiniz? | En yeç yetişen çiçek Çiçekler içinde en geç yetişen orkide- dir. Tohumdan nebat yetişinciye ve ilk çiçeklerini verinciye kadar tam altı sene ister. En nadiri beyazıdır. Ancak 16,000 de bir nisbetinde tesadüf edilir, * Altı köşe para Bütün dünyadaki madeni paralar to parlaktır. Yalnız bir defa Kaliforniyadı altı köşeli paralar çıkarmışlardı. Bunun tarihi 1849, yani «altına hücum» senesine köşe paralar altından ve 20 dolar kıymetinde idi. leceğini, sıhhatini, kuvvetini kaybe - deceğini düşünme, böyle olmakla be - raber binde bir ihtimal dahi olsa, ge- ne ati için saklamak hayırlıdır. Bir kimsenin gün gelip, diğerlerine muh- tac olması kadar acı bir şey yoktur. * Aykan imzasına cevab istiyen oku - yucuma; Böyle şey olmaz kızım, evli bir ka- dın her şeyden evvel evinin kadım o lacaktır. Sen nasıl erkeğinin her işine karışmak salâhiyettni kendinde bulu - yorsan, o da senin her e karışacak- tır. Karı koca arasında gerek kadının kocasından, gerek kocanın karısından hâle aid hiç bir meseleyi pizlemeleri doğru olmaz. Gizlenen şeyler, birer kabahattir ki gizleniyor. Cl Cihangirden Medih imzasile mek - tub yazan okuyucum, mektubuna bahsettiği vak'ayı o kadar kapalı geç- miş ki, böyle bir mektubdan bir hâ - diseyi tahlil edip cevab vermeme im- kân yoktur. Daha sarih vrsa te - vab veririm, yaz TEYZE

Bu sayıdan diğer sayfalar: