28 Nisan 1937 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3

28 Nisan 1937 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

l N İ tarafından, füccar ve mükelletlerden eksik t::* vergiler hakkında yeni bir Verilmiştir: Ukh“ katara göre; bir verginin ek- fahsil edildiği anlaşılınca beş N içinde mükelleflere tebliğ o- ük ve bir ay zarlında mükel Tizasile borcunu ödemesi bek "'!eehıı. 'U bu müddet içinde vergisi- M..' Hibbsyanlarma mürecast »- Sllerek akkında haciz karari alı- Ve bu karar alâkadar me - farafından vakit geçirme- Gatbik olunacaktır. Bundan ma- Stiklâl Lisesi muallimlerinden ve Emınmıu Halkevi Spor Ko- . Başkanı M. Sami Karayel, dün laş tramvay eme istas - ""ur.d n Mda bir polis memuru tara- M karakola davet edilmiştir. A bebi ü Karayel karakola davetin b İNi sorduğu vakit memur: H lan atladınız. Ceva - ü de memur di hu O halde büv *.hâ—"h beni karakola götürme, Ğ'ıh.[ Gerse yetişeceğim, demiştir h Memur, nedi ._f*nu Karayele ikinci bir suç #dilmiştir. İkinci suç şudur; &:Skirat Nunu , akında a çıkıyor 'aya gidiyor Y%ı dar Umum Müdürü Milthat © İshisarlar Umum Müdür - İ , Srafından hazırlanan müski- g;: fütün kanun projeleri de #ncümeleri tarafından tet- ğ“ ilda tekrar Ankaraya gide- L N:_umkıedır İlatllsir b deve | “kmxş olacaklardır. Şimdi- | dıırelcnn bütçe işleri ile | unmakı.ıdır Husust da- | "'—ıı. lî*—' işlerine Mayıs ayı Nkııaukur. t roman: 52 l 'hh:’:':.nm—madın Salihle tek- Vınm bıraktıkları ko - una döndüler. Hara- "'"wı konuşuyorlar, ben de % Odadan dinliyordum. N —:""Wdı bende hiç bir kusur 'Anmam: * düğüncesini hülâsa edi - î > d ”“th:ıdürüıı bir kocayım. Ko - V T » Telerimin hepsini ihti - f ş.“.:""ilmı kanüim. Evime | s. w Belip gidiyorum. Karı- »;_ f Zînm temin ediyorum. h İZmetelsiz bırakmıyo - " SN karı ve kocalık W'M geniş ve hudut- işte bi . Önün w cümlenin |- ği takdirde derhal tah- | _-"Samı Karayel softalık -— suçile yakalandı l ş“pka kanunanu muhalif hare- . ) Setten dolayı tahkikat yapılıyor mutlaka | ,», Ola gelmesi için ısrar etmiş - ı .3!. Bunun Üzerine karakola giden | /Geldi lar müdürü Anka- a Fenni banyo âletler ' idarenin 937 bütçesi için Ma- Sen de seveceksin! | konuşuşlarını takip ediyordum. ÖT TT A | ünün meselesi: ümrüğe borcu olanlar hak- kında haciz tatbik edilecek ksik alınan vergiler hakkında kara y'"llış hesap yapmak suretile az vergi tahsilin | bep olan memurların da maaşları kesilecektir ada verginin eksik alınmasına se- | bebiyet veren memurlar hakkın « da da takibat yapılması kararlaş - turılmıştır: Yanlış hesap yapmak suretile az vergi tahsiline sebep olan memura da ayrıca tebliğat yapılarak bor - cunu ödemesi bildirilecektir, Memurun bit ay içinde parayı | vermesi veya itiraz etmesi bekle - necek ve bu müddet hitamında me- murun alacağı vaziyet Divanı Mu- hasebata yazılacaktır. Divanı Muhasebattan — verilecek cevap üzerine para memurun maa- pıtdan kesilmek suretile hazineye irat keydedilecektir. Gümrük ve İnhisarlar Vekile - Bere giymek... Karakolda, M. Sami Karayelin | beresi alınmış ve hakkında zabit î tutularak tahkikata başlanmıştır. —| Kendisile konuştuğumuz Sami | Karayel bize şunları söylüyar: | Evvelâ beni karakola götüren polis memurundan davacıyım, bu, bir.. Çünkü © yüzden dersime gi- demedim. İkincisi, tramvaydan at lamadım, atladı diye ısrar ediyor, iki.. Üçüncüsü, kırk yıllık Sami Ka- rayele, şapka kanununa — Muhalif bareketten dolayı suç isnad edili- yor. etti, üçi.. Yabu. ben yağmürlü, aya geliren mülletlerin rine göre bere Bİy Bere giymenin yasak olduğunu ilk defa görüyorum. !Ğ;;;ıcalar Müdürü undı! Yalovada yapılan büyük otelin banyo salonları için asti tedavi va- sıtaları tedarik etmek üzere Al - manyaya giden Kaplıcalar Müdürü Doktor Nihat Reşat şehrimize dön- müştür. Almanyadan alınan- son sistem banyo âletleri yakında bu - raya gelecek ve Mayıs ayı içinde | yerlerine konacaktır. Bu tesisat - tan sonra Yalovada bir çok hasta- hkların banya ile tedavisi mümkün olacaktır. | derken bu noktada da bazı tasav. | cihet henüz kanuni mahiyetini al- |Küçük bir san'atkâ- rın vereceği konser tince yapılan yeni teşkilâtla bir çok gümrük baş müdürlükleri lâğve - dilmiştir. Bu cümleden olarak Mer- sin Gümrük baş müdürlüğünün de Tâğvolunduğu —dün — elâkadarlara bildirilmiştir. Mersin gümzükleri bundan sonra müstakil olarak ida- re edilecektir. Bu yeni teşekkülün başına ü tanbul ithalât gümrüğü müdür mu- avinlerinden Adil Erözen terfian tayin edilmiş ve yeni vazifesine derhal hareketi kendisine bildiril- miştir. Lâğvolunan Mersin Gümrüğü Baş Müdürü Ali Kemal de açıkta kalmıştır. Deniz yollarında Maaştan tasarruf Geri kaldı Tasarruf işletme rin- den temin edilecek — | Haber aldığımıza-göre, Denizyol- ları bütçesinde tasarruf yapmak maksadile memur ve müstahdem - lerin maaşlarından — birer miktar kesilmek hakkındaki karar henüz 1 olarak kararlaşmamıştır. | ısat Vekâleti idare bütçesinde ya pılacak tasarruflar işini letkik e- vurlarda bulunmuştur. Fakat bu mamıştır. Çünkü bu kararın Mayıs ayı başında Ankarada toplanacak olan Denizyolları umumi! heyet iç. timamda tasdik edilmesi Tâzımdır. | Diğer taraftan haber aldığımıza gö- te Vekâlet bu şekildeki tasarruf- tan sarfınazar etmiştir. Bunun ye- rine idarenin işletme masrafla - tında kabil olan her türlü tasarruf- ların yapılmasına çalışılacaktır. Cuma günü akşamı saat dokuz buçukta İstanbul radyosunda kü- çük bir kız çocuğu tarafından pi- yano ile konser verilecektir. Mari Üstad'ın vereceği bu kon- serde küçük musikişinas Şöpen ve Listten parçalar çalacaktır. , Bu küçük sanatkâr piyanoda ha- rikâlar yaralan istidat sahibi bir çocuktur, Geçen yıl Bükreşte, bu yıl Ünyön Pransezde verdiği kon- serlerle tanınmış ve çok alkışlan- miştir.” yor Denizyolları İdaresi Ortaköyde kendisine ait kömür depolarının sa- hiline büyük - bir rıhtım yapmıya karar vermiştir. İnşaat münakasa- | tanbul Cumhuriyet Müddelumu - ——— ya konacaktır, Rıhtımın on bin li- 3——.0" TlLGRAF—2BIlııı '931 ——— ——— — — MÜHENDİSLER Nafıa mühendisleri husust işlere bakamıyacaklar Vekâlet,memurların hususi işler- le alâkadar olmamalarını bildirdi evlet dâirelerinde çalışan mü- | hendis, mimar gibi bazı fen ve | nafıa adamlarının hususi! inşaat ve tesisat gibi eşbasa ait işlerde ehli hibre ve fen adamı sıfatile Tapor verdikleri görülmüştür. Nafıa vekâleti bu münascbetle alâkadarlara yeni bir tamim gön- dererek bu işi menetmiştir. Tamimde: «Nafıa Vekâleti dev- letin inşa ve umran işlerinde en yüksek fen otoritesini taşıyan bir | teşekküldür. Bunun için Vekâletin bilâmum fen adamlarının kendi - | AAT uan v Ho kAr HUA A senin ee a b aretır aC v ada imaNsamanmi ni v Haber ve Tan Gazeteleri Dava edildi Müddeiumumilik her iki gazeteyi mahkemeye verdi Yazılması menoedilen bir zabita tahkikalı meselesini, tahriren teb- ligat yapılmasına rağmen, neşre - den Tan gazetesi aleyhine, dün İs- miliğince Üçüncü sullı coza mahke- meşinde bir dava açılmıştır. Bundan başka, müddeiumumilik, gönderilen bir tekzibi neşretme - diği için, Haber gazetesi aleyhine de yine Üçüncü Cezada bir dava | açmıştır. Tan hakkında açılan da- va, matbuat kanununun 35 nci mad- desine, Haber gazeltesi hakkında açılan dava da ayni kanunun 48 n- ci maddesine temas etmektedir. Zeytincilik Enstitüsü Açılıyor İzmirde mütehassıslar çalışmağa başlıyacak Ziraat Vekâletince zeytinleri - mizin ıslahı için yaptırılan tetki - kat bitmiş ve bu hususta bir proje | hazırlanmıştır. Yakında tatbikata Beçilecektir. Diğer taraftan Vekâ- letçe, ilk iş olarak bir (Zeytincilik Enstitü istasyonu) kurulması ka- rarlaştırılmıştır. Bu istasyönun tesisi için kırk bin lira tahsisat kabul edilmiş ve İz- | mirde (Bornuva) münasip görü! - | müştür, Yakında; İtalyada zeytincilik tah- sil etmiş bir kaç mütehassısımız İz- mire giderek faaliyete başlıyacak- lardır. raya çıkacağı tahmin edilmekte - dir. Rıhtımın yapılmasından son - Tâ evvelce çok güçlükle yapılan | tahmil, tahliye işinin kolaylaşa - cağı ve masrafın da azalacağı u - mulmaktadır. lerine alelüsul resmi bir vazife ve- ya hizmet tevdi olunmaksızın hu- susi mahiyetteki her hangi ihti - lâfhı ve münazaalı işler hakkında ehlihibre veya fen adamı sıfatla - rile rapor verebilmeleri binnetice Vekâletin yüksek otoritesini ihlâl ve fenni ihtilâtlara sebebiyet vere- bileceğinden bu gibi işlerden içti- nap etmeleri ve deruhte edecek - leri her hangi bir işin vekâletin res- mi ve fenni sıfatlarını hiç bir su- retle temsil ve alâkadar etmiyece- ği tebliğ olunur» denilmektedir. h hammsnını nn Av vergileri Iyi tahsil Edilmiyor mu? | Maliye Vekâleti bir tamim gönderdi Maliye Vekâletince yapılan tet- kikatta bir çok yerlende avlama re- simlerinin mültezimlerden tama - men tahsil edilmediği görülmüştür. Vekâlet bu münasebetle bütün del- terdarlıklara bir emir vererek bu kabil taksit bedellerinin derhal ta- kip ve tahsiline ehemmiyet veril- mesini, bunda ihmal ve teahhuru görülenlerin cezalandırılacaklarını | bildirmiştir. İstanbul Defterdarlığı tamim ü- zerine lâzım gelenlere emir ver - İ miştir. Av resimleri daha sıkı bir' şekilde takip edilecektir, Almanya Tüccarlarımızı Davet ediyor Breslav'da bir ziraat sergisi açılacak 5 mayısta Almanyada Breslav şeh- rinde ziral mahsul ne, alât ve edevalı üzerine büyük bir sergi açılacağı Türkolise bildi- rilmiştir. Sergi idaresi; bütün cenubu şar- ki milletlerinin bilâ istisna iştirak ettikleri sergiye Türk tüocarlarını da davet etmiş ve kendilerine de- | miryollarında büyük tenzilât ya - | pılacağını bildirmiştir. Davet mektubunda; Almanya ile | takas şuretile iş yapmak, Alman - yaya ham madde ihraç etmek isti- yenlerin sergide bu gibi işlerle meş- Bul büyük Alman firmalarile te- mas etmek imkânlarının mevcut bulunduğu da zikredilmiştir. Musahipzade Celâl gecesi Şehremini Halkevi Başkanlığın - dan: 1-5-037 cumartesi gecesi saat 20.30 da kutlulanacak olan temaşa lâl gecesine ait program hazırlan- maıştır. Gecenin çok güzel olması | için Şehremini Halkevi bir çok fe- | dakârliklar yapmıştır. Etem İzzet Benice bütün bir aile, kadınlık ve erkek - lik davası üzerindeki basit düşü - Büşüne hem gülüyor, hem acıyor, hem de merakla onü ve ikisinin Ablam: — Bir kere dahâ bu ayrılmak lâ- kırdisını dilinize almamamızı ve böyle bir şoyı hattâ bütün düşünce ve hisle- rinizden silmenizi isterim. Bir | koca için ayrılmak en sonda düşü- | nülecek eh ağır ve ümitsiz tedbir- dir! Diyordu. Bir ara konuşmaları ha- raretlendi ve.. âdeta kavgamsı bir münakaşa seyri içine girdi. Salih: | — Hanimnefendi size karşı bütün hürmet ve saygı hislerimi muhafa- 1 Lütfiye ile yaşamak benim için ha- | kikaten güç olacaktır. Diyordu. Ablam kızdı: — Lâütfiyenin nesini gördünüz de ocunla yaşamanm sizin için güç ©- İacağını söylüyorsunuz anlıyamı ** yorum. Diyerek devam etti: — Lütfiye fakrine ve kimsesizli- #ine rağmen kendi kendisini iyi ye- tiştirmiş, olgun, sağlam seciyeli, dürüst bir kızdır. Namusuna her an için kefil ola - bilirim. İtaatsa kocaya itaatın en fzimini göstermiştir. İki üç gün e- | vinde seni beklemiştir. Bir defacık bile kendisini hâtırlamsmana : vo #ratmamana bakmıydrak yine izze- Üi Hefsini horlamış ve sana Zeli- hayı göndermiştir. Ayrılmak lâ - kırdısını ağza almak sana değil, o- na düşer. Zelihayı kışladan âdela kovarcasına geriye çevirmeniz kar- | şısında bile bu kadın ses çıkarma - muş, sadece ağlıyarak bana gelmiş- tir. Size kabalık isnad etmek iste - | bir-erkeğin yapabileceğini söyle - mek yerinde olur. Salih: — Belki haklısınız... Diyerek devam etti: — Benim prensibim Lütfiyenin gidiş ve anlayışına uygun değildir. — Siz Lütfiyeden ne istediniz de yapmadı?. — İstemiye lüzum yok ki, takdir etmeli, — Meselâ.. — Ben bir kadının kocasına ha - ber vermeden sokağa gitmesine bi- le razı değilken o bir daveti kabul etmiş, geç vakte kadar orada kal < mıştır, Eve ne vakit, ne şartla dön- düğünü bile bilmiyorum. — Niçin beklemediniz?. — Neden?. — Böyle bir bekleyişe kendimi mecbur addetmiyorum da onun i- çin... — O halde, sizin bir zevce değil, ağrı dili bağlı bir esir aradığınız anlaşılıyor. Hattâ, evin içinde bile dolaşması için kocasının iznini ve Ablam çok asabileş: kırır gibl konuşuyordı — Umduğanuz gibi. kadın yer İ yüzünde bile kalmamıştır. Öylesi - ni bulsanız bulsanız bir miskin tek- kesinde bulursunuz! Bu kadar ciddi konuşuş karşısın. da Salih biraz durakladı ve peri - || ledi: — Ben Lütfiyeyi tasvir etiğiniz şekilde götmek istemiyorum ki.. Ablam yine hep o tampreman i- | çinde devam ediyordu: — Sözlerinizden başka bir şey anlaşılmıyor ki, Nihayet karınızın bir defalık bir kusur işlemiş olma- | sı karşısında onu beklemek, ona (- cap eden ihtarı yapmak mümkün- dü. Buna rağmen sizi dinlemez ve hâta saydıklarınızı tekrarlarsa o vakit istediğinizi yapmakta serbest ve haklı olurdunuz. Hattâ ayrılmak || | şöyle dursun. Lütfiyeye tarziye bi- le vermelisiniz. Salih düşündü, düşündü: — Tarziye mi?, Diye murıldandı, sonra ilâve et- || tir | hal olmadı işti. Hay « | -Yeniden Şahıdler Dınlenecek Vali -Hüseyin Cahid da- vası dün de bitmedi Vali Muhittin Üstündağ « Hüsoe yin Cahit davasına dün İzmitte ee vam edilmiştir. Evvelâ -Necmeddin — Kocataşın şehrimizde istinabe suretile alınan ifadesi okunmuştür. Mahkemede hazır bulunan Hü - | seyin Cahit, bu ifadenin aşağı yu - karı doğru olduğunu, ilüve edecek bir şeyi olmadığını söyledi. Valinin avukatları «Biriken w» ra» yazısının kimin tarafından ya- zıldiği hâlâ anlaştimadığı için, Ak- şam gazetesi sahiplerinden Nec - meddin Sadık, Küzim Şinasiden başka Müustafa oğlu Fe Akşam ser mürettibi İzzet, mürettip Şev- ket, İhsan, idare memuüru Nazmi - nin de şahit olarak dinlenmelerini istediler. Hüseyin Cahit mukabil taratın — Matbuat kanunuada şahit diye | bü şey yoktur. Matbuat davaları sür'atle görülmelidir. Mahkemeyi işgal etmek çok übesdir. Bu şahıt hünerlerine bir nihayet verelim. Bendeniz mutazarrır oluyorum. Belediye avukatı cevap verdi — Adaletin tahakkuku için icap ederse Çinden, hatâ Çin Maçinden şahit getireceğiz. Akşam gazetesinin vekili, İstan- bul Belediye reisliğinin Akşam ga- zetesini değil Hüseyin Cahidi he - def tuttuğunu, öyle olmasaydı., ga- zeteyi dava etmesi lâzım geldiğini söyledi. Neticede mahkeme şahitlerin İs- tanbul 2 inci ceza mah dinlenmesine, yalnız Akşam gaze - tesi sahibi Necmeddin Sadığın maznun sıfatile dinlenmesine ma- yına karar verdi tmesinde arasında araba vapuru Yaz mevsiminde Yeniköy ve Bey- | koz arasında İşliyecek olan araba vapurları için Şirketihavriye ida - resi hazırlıklara başı_ııı.—-u Bey- koz ve Yenikö; vapurlarının yanaşabilmesi için tas dilât yapılın se fiatları da raşında ara ayni olacaktır. Birimizin derdi Hepimizin derdi Bakkal dükkânı saat 21de kapa- nıyor.. fakat.. Bir arkadaşımız anlattı : Geçen gece âni olarak yi- yeceğe dair bazı şeyler almak lâzım geldi. Taksim civarında bakkaliye dükkânına benzer bır yere girdim. Almak istediğim ıeyluı dükkân sahibi veremiye- ceğini söyledi. Sebebini sordum. — Saat 21i geçiyor, dedi. Bu saatten sonra, satış yap- mak memnudür. Bilhassa havaici zaruriye sa. tan dükkânların saat dokuzdan sonra kapalı olması keyfiyeti üzerinde durmak - istişoruz. Bu, hangi sebzbo isnat ediyor, bi- miyoruz. Fakat bi'diğimiz diğer bazı şeyleri söylemek isliyorur. Saat 21 havaici zaruriye satan dükkânlar için bilhassa yazın çok erkendir. Fevkalâde ahval vukuunda, bakikaten, satın alınması lâzım gelen bir takım şeyler - vardır. Bir çok kimseler «-resmi müesse. seler hariç. işinden geç çıkıyor. Yazın sayfiyede de oturuyorsa, bir buçuk saatte yol, oturduğa semte gidinciye kadar saat 21 i bulmuş, hattâ geçmiş oluyor. Meselâ bir bakkal dükkanı halka ca âzım bir mücssesedir. Bu gibi yerlerin de saat 21 de kapanması, ekseriya, halka sı- kınlı veriyor. Bu iş üzerinde alâkadarlar ne söylüyor, bilmiyoruz. Fakat ber halde üzerinde durulması, düşünülmesi icabeden bir mevza olduğuna kanüz. Beykoz ve Yeniköy j İ îı | üü j Çi v e Mahdutluğuna ve | za etliğime emin - olunuz. Ancak, | mem. Fakat, yaptığınızı en kaba İ emrini bekliyen bir esir. Dot sar A

Bu sayıdan diğer sayfalar: