28 Haziran 1937 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2

28 Haziran 1937 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

L CUT 2-80ONTELGRAF — 28 , N Sr’ TTT TT e GlÜllÜlne -Akisleri Haziran 1937 atli giden vesaiti nakliye karşısında.. İstanbulda zannettiğinizden faz- la Avrupalı var. Seyyah değil: İş Jeri burada Avrupalı. Ailelerile bir. likte İstanbulda oturuyorlar, da- ha çok Ayaspaşa, yani Taksim ci « varında,. Bu Avrupalı ahbaplar - dan birisine sorduk: — Yahu, dedik, sizler bizlerden daha canınızı sever adamlarsınız. Hemen hepiniz kışın Ayaspaşa ci- yarına sıkışıyorsunuz, yazın yaz - lıklarımıza bile gitmiyorsunuz, Mo- dadan daha ilerde oturan bir Av- Trupalıya tesadüf etmek güç! Ne - den?.. Cevabımızı aldık: — Biz Ayaspaşada değil, nakil vasıtalarınıza nazaran iş merkezle- rine en yakın yer olduğu için Tak- sim civarında otururuz! Modadan ileri gidemeyiz. Çünkü teknik me- deniyetiniz oraya kadar! — Pardon, anlayamadık: -Nasıl teknik medeniyetimiz oraya kadar? — Çünkü bugünkü medeniyetin ölçüsü sür'attir. Modadan ilerye olan nakil va « Yeni bir Avrupa harbi ninnasılönünegeçildi? srlalarınız vazile sahibi bir Avru- palıyı deli edebilir!! * Biz Avrupalı değiliz amma, galiba pek deli değiliz diye tddia edemi- yeceğiz! Zira Modadan ilerde o » turup ta aklı tam kalabilmiş adam yerliler arasında dahi pek çıkmaz, sanırız. Yahu! Bari şu vapurları- mızdaki, şu hangi fabrikada, kaç tarihinde yapıldığını gösteren lev. baları gözlerimiz önünden kaldır- mak merhameti gösterilsin. Zira her birinde (40 - 50) sene evvel de- nize indirildikleri yazılı! Merha - met! Merhamet! 40 senede İstan- bul teknik medeniyet sahasında hiç mi ilerlemedi? Şu İngiltere ile Fransa arasındaki Manş denizi 35 kilometre genişliğindedir. Herif va- pura atlayıp Fransadan İngiltere- ye geçiyor: 45 dakikada! Biz, yazın, şehirdeki iş yerimizden evimize hâ- lâ yarım asır evvelki ecdadımızın Hitler kararını vermişti, son dakikada bu kararını geri aldı Yoksa geç_on Perşembe günü Avrupa Ispanya sularında bir badireye girmiş olacaktı Lüyipçig kruvazörüne meçhul bir tahtelbahir tarafından torpil atıl- / Ması üzerine, Avrupada hâdis olan | gergin vaziyet tehlikesinin atl ; di daha anlaşılma: Harp tehlikesi di ve nasıl be günkü siyosi vaziyet çu suretle hulâsa edilmektedir: BERLİNDE Sabah dakuz buçukta Hitler ordu 've donanma kumandanları ile gö- Tüştü. Göring'i ve Göbels'i kabul etti. Kararını vermişti: Almanya Lon- dBradaki komiteden çekilecek ve AIman filosu Valânsiya önünde bir nümayiş yapacaktı. Romanın fikri #orulmuş ve şu cevap — alınmıştı; «Siz nasıl hareket ederseniz, diz de öyle hareket edeceğiz. Şimdi - den sizinle mutabıkız.» Bu esnada Hariciye Nazırı Nöy- tat Nasyonal Sosyalistlerin sol ce- nah müşavirlerine itidal tavsiye e- diyordu. Eğer bu proje tatbik sa- hasımna konursa, bu defa Almanya ile İngilterenin kat't surette arala- rının açılacağını söylüyordu. Fakat Hitler her şeye Tağmen dediğini yapmak istiyordu. LONDRADA Ayni saatte Londrada, Alman - yanım zeki ve kiyasetli elçisi Von Ribbentrop Edenin mesat odasın - edilmişti. Yüzü pek cid- ünüyordu. Çünkü şimdiyo kadar mesleğinde hiç bir zaman, belki de bu kadar nazik bir vazi - feyi üzerine almış değildi. Alman- len çekil- mesi ve bir mukabelei bilmisil ha- reketi yapılması prensiplerin! İn- giltereye kabul ettirecekti. / Elçi sözlerini sükünetle daha ye- ni bitirmişti kı, Eden ayağa kalktı: — Hayır, sefir hazretleri, dedi. Siz artık hududu geçiyorsunuz. Hitlere söyleyiniz, ne İngiltere, ne Fransa böyle bir tahrike müsama- Ha etmiyeceklerdir. Bu kadarı faz- ladır. Siz harp mi istiyorsunuz? Bu fırtınalı mülâkattan sonra, Ribbentrop hemen Berlini buldu. Hitlerle Şahsen görüşmek istediği- ni söyledi ve müsaade aldı. — İngiltere hiç görülmemiş bir Metanetle dayanıyor, dedi, ben da- ha ötesine karışmam, Hitle» —- P ünden bir harp ye bininiz ve he- di. ©w yarım saât sonra | Lendradan Berline doğru havalan- d. Pariste ayni heyecan! İngiliz Ha- riciye Nezareti Fransız Hariciye nezaretile sıkt sıkıya temasta! Ha- azırı ve Pransız Sefiri İn- iciye Nazırına şu teminatı giliz verdiler: — İngilterenin mukabelesi Fran. sanın da mukabelesi olacaktır. Berlinde kabine toplanmak üze- reydi. Fakat o sırada Amerikan se- firinin Hitlerle Börüşmiye geldi » Hini haber verdiler. Kabine içtimaı bekledi. Hitler toplantıdan evvel Ruzveltin habercisini dinlemek 1s- tiyordu. AMERİKANIN MÜDAHALESİ — Hükümetim tarafından düy- duğu endişelerin size arzedilmesi- he memurum, Avrupada sonu ma- Jüm olmuyan bir Vaziyet ihdas et - menize son derece mü- teesif olâtaktır. Artık Alman Kabinesi toplarnabi. lirdi ve toplandı. _Hîl':e' sessiz dinliyordu. Göring düşüncelerini izah etti. «Almanya sonuna kadar gitmelidir. diyordu. Alman donanması başkumanda- nın Amiral Rider plânlarını orta » ya çıkardı. Alman Filosu Akdenizde toplan- mişti. Mürettebatın hepsi de ta » limat almış bulunuyorlardı. Şilre- Bi bir telsiz haberi harekete geç « miye kifayet edecekti, Bütün mes' tini müdrik olan Hitler mütemâadiyen düşünüyordu. O sırada'Von Ribbentrop geldi: — İtidal, itidal! diyordu, bu sefer İngiltere, arkasında Fransa olduğu haltie demir gibi duruyor, HİTLERİN KARARI Hariciye Nazırı Nöyrat Alman- yanın Londra Elçisinin bu sözleri- ne kuvvetle müzaheret ediyordu. Karar saati gelmişti: Ya biöf, ya . hut uysallık! Bütün gözler baş hakem Hitle . Te çevrildi. Nihâyet Hitler konuş- tu: — Londra Komitesinde kalaca - ğız. Valânsiya önlerinde nüÜmayiş yapmıyacağız. Sadece Kontrol Ko- mitesinden çekilmekle iktifa ede . ceğiz. Romaya haber veriniz. Sulh bu süretle kurtülmüştü. Londra, Paris ve Vaşingtonun müş- terek, enerjik hareketleri umulan neticeyi vermişti. Bir saat evvel beynelmile) ger - ginlikten bahsedilirken, şimdi va- ziyetin salâh bulduğu söyleniyor. dü. £ Terkos ve Hami- diyeden başka su 3« İçmemeli (Baştarafı birinci sahifede) miştir. Yalnız vasi mıkyasta aşı ameliyesi tatbik edilmekle hastalı- ğın daha ziyade tevsi etmesinin kısmen önüne geçilmiştir. — Bu hastalık hakkında Ordinar. yus profesör ve meb'us Neşet Örner ki demiştir ki : İstanbul hakikaten bir tifo sak gını içindedir. Tehlikenin ebemmi- etini inkâr etmek doğru değildir. iu hastalığa karşı tatbik edilen mücadele usulü de kâfi değildir. Tifo ile mücadele bir belediye, bir idare meselesi değil bir ilim u?wain ik ta olan iloyu en çok neşre vasıl n memba suları, sokak indeki idrarlar ve amlardır. Çıkan mikroplar ln.ıç:ıl::prıllı havadan etrafa yayılır, yiyecekler ve bile hassa yaş meyvalar üzerine konar ve bu suretle de insanlara geçer, Hattâ dondurma ve şerbet gibi çok soğuk maddelerde - bile bu mikrop yaşar ve hastalığı nakle- der. Tifo ihtiyarlarda daha az gençlerde daha çok görülür, çün. kü ötedeberi gayri sıhhi sular içi. le içile yaşlılarda tifoya karşı bir nevi muafiyet basıl olmuştur. 'Tifodan korunmak için her şey- den önce Hamidiye ve Terkostan başka su içmemelidir, Bu iki sudan Bayri her nevi su ile yapılmış don- durma, şerbet, limonata yiyip iç. memeli ve sebze yıkanamalıdır. Çiğ şeyleri mümkün olduğu ka. dar yememelidir. Bunlardan gayri Belediye de şehb» ri ve sokakları temiz tutmalıdır, 'Tifonun en tehlikeli kısmı, basta- liğı yatmadan ayakta geçirenlerdir. En ufak bir hastalık alâimi göste- ren tecrit edilmezse hastalığın ön- lenmesine imkân kalmaz. İstanbul Sıhhat Müdürü Ali Rıza bu sabah Vali Muhittin Üstündağı ziyaret etmiş ve öğleye kadar tifo salgınına karşı alınacak — vaziyeti görüşmüşlerdir. Vali bugünekadar yapılan müca- Gele hakkında malümat almiş ve bundan sonra hükümet ve Beledi- yenin tifoyu önlemek için müşle- reken alacağı tedbirler tesbit olun- mıya başlamıştır. Dersim Harekâtı ' ( İnci sayfadan devam) Horen İsminde şüpheli bir Ermeni de Sia nahiyesinde tev- kif edilmiştir. Şaktiler ötede beride mağara. lara — saklanmış — bulunuyorlar. Sarp ve karlı dağlardaki mağa- ralar birer birer aranmaktadır. Şimdiye kadar ıııılıı sorgu- larla muhalefet hareketinin na- sıl hazırlandığı daha yi anlaşıl. maktadır. Yakalananların hemen hepsi de suçu Seyit Rızaya ate fetmektedir. Yetmişlik Seyit Rızanın yirmi yaşlarındaki Başi ismindeki genç karısıda yanındadır. Kocosını son derece teshir. etmeğe mu- yaffak olmuş olan bu kadının Seyit Rızaya teslim olmaması için mütemadiyen — telk'n'erde bulunduğu anlaşılmıştır. Dizeı taraftan dehalet devam etmektedir. — Kırmılkandan'lılar teslim olmak için yirmi dört sa- at mühlet İstemişlerdir. Devleti Yıllarca Aldatan adam Devleti aldatarak, sahte vesika ve şahadetname tanzim etmek su- retile Anadolunun muhtelif yerle- rinde uzun zamân nabiye müdür. lüğü, orman fen memurluğu yae pan İhsan isminde bir sahtekâr ya- kalanmıştır. Bu adam, muhtelif işler görürken, kendisine de aytı ayn isimler takmıştır. Fikret, Fuat, Ahmet, Mehmet, daha birçok isimler, hep bu İh- sanın aldığı adlardır. İhsan, Trabzon nüfus müdürle- rinden Şakirin oğlu olduğunu söy- lemektedir, oA İnsan Siirite, Siyasta, İzmirde Selçuk nahiyesinde, Sivasta Orman muamelât memurluğu, Mersifonda muakkıplik ve daha birçok işler yapmışlır. İhsan bu sabah Eaniyet Müdür- lüğünde sorguya çekilmiştir. Sah. te hüviyet taşıyan bu adam, aynı zamanda kendisine kötürüm süsü vermekte ve koltuk değneklerile gezmektedir. Kendisi — bundan birkaç gün ev vel, Trabzondan va- purla — şebrimize gelmiş ve Ka. sımpâşada oturan annesinin evine gitmiştir. İhsan, dün Samatyada, bir arka- daşının evinde yakalanmıştır. | Devlet hava yolları t Sivil pilot yetiştirilecek, buıürq tahsilleri esnasında ellişer lira da aylizıerilecekı Istanbulla - Ankara arasında kapı komşuluğu gayet kolaylaştı Sivil havacılığımızın inkişafına büyük bir ehemmiyet verilmekte ve bu uğürda ciddi bir mesaf sarfe- dilmektedir. Bu cümleden olarak hava vesaitimiz gittikçe çoğaltıl - makta ve tekemmül ettirilmekte ol- duğu gibi mütemadiyen de bu va- sıtaları kullanabilecek tecrübeli ve mütehassıs gençler yetiştirilmesi. ne çalıştırılmaktadır. Nafıa Vekâleti Devlet Hava yol- ları Umum Müdürlüğünce bilhassa pilota ihtiyaç görülmüş ve evvelâ Eskişehir Tayyarecilik mektebin - de tahsil ettirilmek üzere yeniden üç gencin alınmasına karar veril- miştir. Bu hizmete girmek arzusunda ©- lanların en az lise mezunu olması, 30 yaşını geçmemiş bulunması, sıh- hatlerinin havacılığa müsait bulun- duğunun Eskişehir Hava Sıhhiye Heyetinin raporile sabit olması ve devlet memuru olmak lâzım gelen diğer evsafı haiz bulunması şarttır. İstekliler nihayet 15 Temmuz ak- şamına kadar evrakı müsbitelerile birlikte Nafıa Vekâletine müracaat eyliyeceklerdir. Bünlara mektepte okudukları müddet zarfında ellişer lira aylık verilecektir, Diğer taraftan Havayolları İşlete me İdaresi yeni bir sefer programı tatbik etmiye başlamıştır. Bu yeni — feye göre cumartesi günleri ha- olmak üzere her gün Ankaradan uhları saat 9 da bir tayyare teh- ekte 1050 de şehrimize İstanbuldan da 15,30 da bir tayyare kalkmakta ve 17.20 de Ankaraya varmaktadır. Cumartesi günleri ise İstanbul - dan Ankaraya avdet seferleri ya « pılmamış olup yalnız. Ankaradan 15.30 da hareket eden tayyare pos- tası 17.20 de şehrimize gelmekte « dir. başka pazar tatilini şeh- geçireceklerin — pazartesi günleri Ankaradı feleri başın. ilâve seferi ih - Bu seferlere tahsis re, pazartesi sabahları sâat tam yedide buradan hareket ederek 8.50 da Ankaraya varmakta- dır, Yolcular acente merkezlerinin önünden Havayollarına ait atobüs- lerle ücretsiz olarak Yeşilköye ka - dar da taşınmaktadır, Otobüsler tayyarenin kalkış saatlerinden pa- zartesi günleri bir saat, diğer gün- ler yarım saat önce hareket etmek- tedir. y Bundan başka pazar günleri İs - tanbul ve Ankarada şehir gezinti- leri uçuşları yapılmasına karar ve- rilmiştir. - Birşebeketutuldu (Birinci sahifeden devam) pan Sürmeneli Hasan Tahsin ve refikası Feride zabıta ve müddeim. mumfliğe müracaat ederek mühim bir ihbarda bulunmuşlardır. Enis Fahri, Abdullah, Ali Vasli, Osman isimlerindeki kimselerin kendilerini dolandırmak istedikle- Tini, sahto vesika tanzim ettiklerini ve satmak üzere olduklarını bildir- mişlerdir. Yapılan ihbarda Enis Fahri ve Abdullahın evlerine gelerek Yu « Banistandak! emlâklerinin, kenı lerine büyük miras temin edece « Bini, fakat bu işin yapılması için on bin liralık bono ve 500 lira para verilmesi icabettiğini söylemişler- dir. Kendilerine red cevatı verilmesi Üzerine, har türlü fenalığı yapa « caklarını, casusluk, kaçakçılık gibi suçlar isnad ederek, büyük makam- lara mektuplar yazacaklarını bil - direrek tehdit etmişlerdir. Bunun Üzerine Bi Feride A- tinaya gitmiş, oradaki miras işle - rini hal için blr vekil tayin etmiş ve İstanbula dönmüştür. Bayan Po: ride İstanbula dönünce tekrer Ab- dulah ile kargılaşmıştır. Abdul - lah: — Aklınız başınıza gelmedi mi, hükümete müracaat edeceğim, sizi kaçakçılık ve casuslukla zan altı - ŞAYAT maMeN A e başaram aK benimaseraresrin vüineeiei |Hatayda kararl nâ aldıracağım. Demiştir. Zabıta ve Adliye bu mühim me- sele hakkında tahkikat yapmakta- dır. Enis Fahri, Abdullah, Osman, Ali Vasfi zabıta tarafından yaka- lanaraâk Adliyeye verilmiştir. Ab - dullah Yunanistana kaçarken za- bıta taralından yakalanmıştır. Bayan Feride bu sabah zabıtaya mMmüracat ederek, meselenin bu sa - bahki Tan gazetesine yanlış ukset- miş olduğunu, asıl dolandırıcı şe- bekesi olarak kendisinin ve koca « sının gösterildiğini söyliyerek, Tan Bazetesi aleyhine Gdava açacağını bildirmiştir. Yaptığımız tahkikata göre, isim- Terini yazdığımız şebeke &! çok zengin kimselere bu şekilde müracat ederek tehdit etmekte ve para koparmıya çalışmaktadır. Pa- rTa alamadıkları kimselere bu şe - kilde suçlar isnad ederek hakların. da tahkikat yapılmasına sebep ol - maktadırlar, Nitekim Bay Tahsin ile Bayan Fe- ride hakkında casusluk ve kaçak- çılık suçu İle ihbar yapmışlar ve bu zavallıların, beyhude yere uzun zaman, zabıta tarafından zan altın- da bulunmalarını ve evlerinin bir kaç defa aranmasını temin ederek, ev sahiplerini heyecana düşürmüş- lerdir. YU aa düllem e kturanm umaNt n yi naz arın tat- bikine geçiliyor (Birinci sahifeden devam) rerata hiç bir veçhile halel getiril- miyecektir, Kararların ilk tatbikâa- tına geçilmek üzeredir. Bu hususta Fransa ile Türkiye arasında tam bir anlaşma mevcut bulurmaktadır. Suriye Başvekilinin şehrimizde Başvek, zle yaptığı görüşme - den sonra, memleketine ancak dost- lTuğumuzu ve samimi hislerimizi götürmekte olduğuna şüphe yok - tur. Bu cihetten Suriyede şimdiye kadar yapılagelmekte olan mana- sız tahrikâtın da artık arkası ge « leceği ve iki memleket arasındaki münasebetlerin her zamankinden daha ziyade kuvvetleneceği ümlt edilebilir. Bu. takdirde ise Suriye Meclisinin de Hatay anlaşmalarını kabul ve tasdik etmekte tereddüt göstermiyeceğine hükmetmek hata olmıyacaktır. Kont Domartel, Başvekille yap. tığı mülâkat hakkında bu sabah şehrimizden ayrılırken Son Telgraf Muharririne şunları söylemiştir: — Sizde Liliyorsunuz ki Fransa ile Türkiye arasında hiçbir mesele kalmış değili Açtık h vele ve ne de bir ahitname yoktur. Başvekiliniz General İsmet inönü ile yaptığırıız müzakereler tama- mile şahsl mahiyettedir. Görüşme- lerin hedefi umumi surette Türki- ye, Suriye ve Fransa arasındaki mü- naşebetler etrafında fikir teatisidir. Bu mülâkat hakkında Fransız se- tiri Mösyö Ponso dâ şunları söyle- miştir; Fransa ile Türkiye arasında ihtilâfli hiç bir mesele kalmadığı malümdur. Bundan, ben de sizler kadar memnunum Şahsf görüşme- lerin tesirleri dalma iyi olmuştur. Başvekil ile yapılan görüşmelerin de hayırlı neticeler vereceğini ümit ederim. HATAYDA BAYRAM HAZIRLIĞI Antâakya, 28 (Hususi) — Evvelce tehir edilmiş olan Hatay bayramı için bütün Sancak şehirlerinde ha- Zırlıklar devam etmektedir. Hemen her ev irili ufaklı bir çok Hatayr bayrakları dikmekle meşguldür. Diğer taraftan bir çok esnaf garafa, larda, arsalarda, dükkânlarda şim- a bir | | diseyi şöyle anlatmıştır * Ankara treni Hakiki bir —- Tehlike geçirdi (Birinci sahifeden deti ., miştik. Hat tamir edilmis. V ae için, ekspres on bir satt rimize gelmiştir. araandi "'.Aynıh trende yolcular coğla l9 Adliyevekili Şükrü Sarâ Maliye vekili Fuad Ağrak G L Salih ve Berlinde ticari © ye b relere memur edilen heytt idarf meyanda — İktısat Vekâleli buluğ müsteşarı Faik Kurtoğlu d& i yorlardı. jerin Yolcuları k.ışılıı-l',;';,-, ok hepsinin ağzında bir sun, dur dolaşıyordu. ei &# Şükrü Saracogğlu geçifi ederket da e — Ankaradan bareket hava biraz bozuktu. Sonrâ mur fazlalaştı, Gece sast G? buçukta tufanasa bir ha! ' idı, S likesi geçirdi. Bereket çlak kaza olmadı, tren durdü. İkw lâzımgelen tedbirler alındı. L den tamirler yâpıldıktan M'ılı öl rar yola çıktık. İstani dö gün kılüâın sonra Ankaray? neceğim.,, çöre Yolcuların '“""'“’"."'“w.n Etimesuddan sonra — şiddi ği yağmurla beraber doluda yâö' , tır. Hattâ dolu yerde ıkı:;;w dar yükselmiştir. Sel ©* etli tren durmuş, tekrar hareket ©i tekrar durmuş, artık üçünü Tüşta olduğu yerde kıl-ışn_l;',, raf büyük bir göle bendi) Sular gürül gürül akıyordü. —| Trendekiler kendilerini âdet4 , purda zannediyorlardı. Seları " ., fai iki metre yükselmişlir. kadıala ziyet içinde bittabi birçok KölT . ve çocuklar korku geç ima Fakat alınan tedbirler üzeri talığa sükünet gelmiştir. Sular azalmağa başla: a yar telefonla hâdise M“'"“. Eskişehire bildirilmiş ve Çok Şi meden imdat treni gelmişti. göder yatarak devrilmek tehlikesi S ren iki vagon d.-.ı.ııiı-wb':w, üzerinde altıyüz metrelik bir kaplamıştı. Hat otuz. süntün kadlr 05;':3;'. tü. Tamir işi dokuza kadar LA dikten sonra, tren tekrar bal etti. Jar Hülâsa bu trene binen YOĞü. bu süretle hakikaten bir- 197 .. atlatmışlardır. Biz de “gei sun!,, deriz, Benzin ve petrol? Narh kondu — , (Birinci sayfadan W“,.. tahkikala göre bıledlyle"k pet müdürlüğü, şehrimizdeki $ da b rol gerek benzin nwll""u olt kaç gündür. devam etmek geç bu uygunsuz vaziyetin önünt & | mek için icabeden tedbirleri mıştir. ja Bu mesele hakkında bel:dîî'“, aplığı tetkikler bitmiş V (e gı: :uek petrol gerek bent ç yatları için belediyece resm konmuştur. M Bugün kendisile gör belediye reisi muavini bir muharririmize bu izahatı vermiştir : ; *Belediye, petrol ve benzi selesile alâkadar olmuş Ve pdl“" lerini ikmal etmiştir. Cenkıoyd“b gerek benzine de narh P’"" Bugün; gaz ve benzin !“"" “yerk larının şehrimizdeki mum”'lm,. nin iştirakile burada w“ı timsd? lantı — yapılacaktır. Bu çi ga sonra narh - fiatlarını K edeceğiz , - Diter tarattan belediyli Ğ müdürü Asım Süreyyâ :ı.h,(ıı sustaki tetkikler ve narh e bu sabab Vali ve Bele f $ Muhiddin Üstündağ'a izabât Pi pt ve Valinin - yanında :_ içtr apılmıştır. Akşam yi ü dağıt mada birsat Muhiddin ÜSt bulunması da muhtemeldi" Emiyet umum çüştğümü Bay hususlâ n ge tetki” a diye " Müdürü geldi . ç Emniyet Umum U Şükrü bugün Ankal sabil k iştir. "'Bâ 'dşo.ılı:ı ııcııvo"*“k::.l yrk direktörlüğü ©" diden bir çok taklar hazırlamışlar >İ: dir, / Bayram günü henüz malüm de -

Bu sayıdan diğer sayfalar: