21 Eylül 1938 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2

21 Eylül 1938 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

!-—BOİ TELGRAF—21 EYLÜL 1938 Vergilerde ıslahat — Madenler vergisi için Ve Başvekil de yeni proje yapıldı Veginin tahsil ve nisbet tarzları tamamile değiştiriliyor Hükümet; madenler vergisinin tahakkuk ve tahsilini yeni for - müllere bağlıyan bir kanun pro- jesi hazıtlamıştır. Mevzuat mucı- bince, asli ve sathi itibar olunan madehlerden aşağıdaki maddeler- de yazılı esaslar dairesinde ma - denler vergisi alınacaktır. 792, DIT numaralı kanunlar hükümleri ve taş ocaklarından alınmakta olan resim ve barçlarla alâkalı hüküm- ler mahfuzdur. 442 ve 608 numa - ralı kanunlarla köylere ve vilâ - yet hususi idarelerine — bırakıları vergilerin bunlar tarafından tah- #iline devam edilecektir. Madenler — vergisi, bir defaya mahsus olmak üzere alınan taharri ilmühaberi, ruhsatname, tahlili ve imtiyaz harçları ile devamlı suret- te alınan mukarrer veya nisbi re- simlerden terekküp edecektir. Taharrt ilmühaberleri, ruhsat- name, tahlil ve imtiyaz harçlarını, bunları taleb edenler; müukarrer vo nisbi resimleri de işletenler ö- diyeceklerdir. « Taharrt ilmühaberi ve rubsat - name harçları vilâyetlerde salâhi- yetli maadin memurları tarafındar tahlil ve imtiyaz harçları İktısad Vekâleti Maadin dairesince, mu - karrer ve nisbi resimler de maden-| lerin bulunduğu mahallin bağlan- dığı maadin dairesince aranacak - tır. VERGİNİN MİKTARI Tabarri ilmühaberlerinden 18 liradan 30 liraya kadar, — taharri ilmühaberlerinden, maden tahar- risine tahsis olunacak — mahallin cesametine göre 30, 60 veya 80 Nra tahlil muamelelerinden ma - denin cinsine göre İcra Vekilleri Heyetince tasdik olunacak liste mucibince 5 liradan 30 liraya ka- dar; imtiyaznameler için madenin derece ve ehemmiyetine göre İcra Vekilleri Heyeti kararile 30 lira- dan 1200 liraya kadar harç alı - nacaktır. Muharrer - resim, bir madenin aznamesinde yazılı bulunan hududüu dahilindeki arazinin saha-| Bt itibarile her hektar için yüz on kuruş üzerinden hesaplanacaktır. Bu reşim, her malf sene iptidasın- dâa tediye olunacaktır. İmalât tatil olunca halenin fesholunduğu veyg Mmültezim tarafından resmen terkedildiği mali senenin sonuna kadâr, her sene bu resmin veril - mesi lâzım gelecektir. Nisbi resim, yabancı memleket-| lere ihrac edilmek üzere hazırlan- maş veya dahilde izabe edilmek üzere kırılmış, ayırt edilip cinsine göre yıkanmış olan cevherlerden alınacaktır. Nisbi resim matrahı, cevhermi gayrisaf — hasılatıdır. Bu hasılat, madenlerin her cinsi için Londra piyasa flatından nakliye masrafile| tahlil ve izabe masraflarının va - Bat' bir hesapla tenzili suretile tes-| bit edilecek bir cetvelle, her sene mayıs ayında İktisad Vekâletince tayin olunacaktır. İşbu cetveller, AŞK, HEYECAN ve Tetrika N. 112 İşte ayak sesleri.. İşte polisler dönüyor. İşte Gültekin. FPolisler çok sert davranıyor - lardı. Gültekinin bavulunu çıkardılar. Otel rıktımına yanaşan bir bü- — yük kayığa ilkönce polislerden ——— * Eski Unkapanı köprüsünün- altı ayda bir kere, — fiat ve nevi farkları üzerine düzeltil. Nisbi resmin hatları ş olmıyan hasilatından — binde on birden, binde elli üçe kadar, B - Zımpara, krom, — borazilli lerle lüle taşı, sıcak ve $0- ğuk maden saları, petrol, zilt ve neft gibi damar olmayıp yığın ha-| linde bulunan madenlerin gayri saf basılatından binde den binde yirmi bire kadar; Azami ve asgari hadleri arasın- da her maden için alınacak resin nisbeti, cetvel halinde İktisad ve Maliye Vekâletlerinin müşterek teklifi üzerine, İera Vekilleri He- yeti kurarile tayin edilecektir. Re-| &im nisbetlerinin tayininde, mad- denin kıymet ve ehemmiyeti, ih- raç iskelesine ve istasyonlarına olan mesadesi, istihsal ve imalâ - tın kolaylık ve zorlukları, mah - rukat fiatları ve sınai ihtiyaçlar dikkate alınacaktır. Taharri ilmühaberi, ruhsatname, tahlil ve imtiyaz harçları alâka - dar mercilerce tahakkuk ettirile- cek mal sandıklarınca tahsil olu * nacaktır. Muharrer — resim, her mali sene başlangıcında, nisbi re- sim de yabancı memleketlere ihrac veya dahilde sarfedilecek maden- lerin iskele ve istasyonlarda nak- liye vasttalarına yüklenmezden evvel iş sahibleri tarafından ve - rilecek beyannamelere dayanıla- rak maden idarelerince tahakkuk ettirilecek mahalli mal sandığına bildirilecek ve peşin olarak öde - necektir. Tediye yapılmadıkça ma- denler nakil vasıtalarına yüklen- | miyecektir. Bu cihetin temininden mahallin salâhiyetli maden me- muru, tahakkuk memuru sifatile, malen mes'ul olacaktır. Maden işletenler, madenlerden Ihraç olunan veya buna müteferri tezgâhlarda imal kılınan eşya ve cevherin n lerini muntazam bir yevmiye def- terine kaydetmiye ve bu defter aylik iemalini kendilerine verile- cek nümuneye uygun olarak, ay- bir madenin işletildiği mahallin en büyük mülkiye memuruna ver- miye ve her sene haziran ayı için- de geçmiş takvim senesi hasılatı- nın defterlerine bağlı bulunduk - ları vilâyet valiliğine verir, görü- lecek lüzum üzerine vilâyetçe yap- tırılacak - teftiş, tetkik ve tahkik sırasında işletmiye ald bütün he- sobları, evrak ve defterleri alâ - kalı memurlara göstermiye mec- bur olacaklardır. dubalarından içeri su girmeye baş- lamıştır. Vaziyet tehlikeli görül- müş, köprünün sökülmesine ka- rar verilmiştir. * Alman manevralarında bu- hunacak olan ve tanınmış Gene - rüllerimizden mürekkep olan he- | yet Berline varmıştır. İHTİRAS ROMANI | ikisi, sonra Gültekin atladı. Arka dan iki polis daha bindi. Kayık otelin önünden uzakla - şirken Ayten içinde ani bir boşluk duydu.. Gültenin hatıraları onun kal - | binden bu kadar çabuk mu silin. mişti? zw. Ayten yemekten sonra odasına çıktığı zaman hiçbir fevkalâdelik görmedi. Herşey yerli yerinde dü- ruyordu. Aytenin valizine, pâket- lerine dokunmamışlardı bile. ktar, cins, ve kıymet- | | akıbetle - hem de bir Ayten odaya girince masanın üs- Plânörcülük İnönü Plânörcülük kampında - ki genç havacıların çalışmalarını görmek üzere Başvekilimiz kam- pa davet edilmiştir. Celâl Bayar bu davete şu tolgrafla güzel bir cevab vermiştir: «Türk havacı gençliğinin nasıl çülıştıklarımı yerinde görmek be- nim için büyük bir zevk ve kı - vanç olacaktır. İşlerin icabı, be- ni çok mütehassıs eden davetini- ze icabete imkân vermedi. Teşek- kürlerimi bildirir ve değerli ha- | vacı gençlere selâmlarımla mu - vaffakiyet temennilerimin iblağı- | ma saygılarımla rica eder Başvekil Karabük Ve Bursa Bursa asri şehir Haline getiriliyor Şel mütehassısı Prost ya- rın Ankaradan şehrimize gelecek- tir. Kendisi Ankaraya Karabük plânı için gitmiştir. Bir kaç gün şehrimizde kaldıktan sonra Kara- büke gidecektir. Karabükte yapılmakta olan de- mir sanayi! münasebetile memur ve işçiler için Sümer Bank tara- fından modern bir şehir vücude getirilmesine — karar — verilmişti. Prost Sümer Bank merkezile An- karada temas ettikten sonra Ka- rabüke gidecek ve bu yeni şeh - rin plânını hazırlamak üzere ted- kiklere başlıyacaktır. Bundan başka Bursanın imar plânının da Prost tarafından ya- pılması Bursa belediyesi tarafın- dan kendisine teklif edilmişti. Mü- tehassıs, evvelce şehrimizde bu- lunduğu zaman Bursanın umumt bir haritası ile tayyare ile alın £ Tış fotoğrafını istemişti. Bunlar Bursa belediyesi tara - fından hazırlandıktan sonra Prost Bursaya giderek tedkiklerine baş- hyacaktır. Bu suretle mütehassıs, İstan - buldan başka Bursa ve Karabü- kün de plânlarını yapmak vazife- sini üzerino almıştır. | dim.. Üşümem de açlığım da geç- FIKRA Seayahat yazısının sonu * NAHİD SIRRI Dünkü fıkramı, günübirliğine gittiğim Çorluda otobüs vaktini beklerken yazmış ve onda seya - hate aid hikmetler savurmağa kalkmıştım. Bana iddialı bir yazı ilham eden küçük seyranımın ha- xin mabadi de bu fıkramın mev - zuunu teşkil edecek. Otobüsün tam dört buçuğa doğru gelerek da- kikası dakikasına dört buçukta kalkacağı haber verilmişti. Filha- kika gelmekte araba — gecikmedi amıma, gelir gelmez lâstiği patla- dığından şişirilip takılması epey sürdü. Nihayet bu iş bitip bütün yerlere de müşteri çıkınca, yola çıktı. İstanbula ilk hesab veçhile yedi yerine sekiz buçuğa — doğru geççe varacağız: Furk nihayet bü- yük değil. Ancak kasabadaki he - sab yola üymuyor ki! Çorlu ile Silivrinin tam orta yerinde ihtiyat lâstiğimiz de patlayıverdi. Şoför bu patlıyan lâstiğin dahi öteki gibi yepyenl olduğunu teminle bu işe Rayetle mütehayyir ve müşteriler baslıran — soğuktan buz kesilmiş, | beklemeğe başladık. Ancak ümid- siz değiliz: Şoför, kumpanyanın Çorluya gidecek arabasının İstan- buldan tam beş buçukta, şaşmaz bir intizamla kalkacağını bildire- rek ondan lâstik alacağımızı teb- şir etti. Bu şaşmaz intizamla kalkacak otobüs Silivri tarafından — hâlâ görünmedi, sekiz sularında, Çorlu tarafından, bilmem neresi bozul- duğu için bir kamyon tarafından çekilen bir başka otobüs zuhur etti. Ve bazı yolcular - hâlâ kendi kumponyasının otobüsünü dakike | bedaki'sa bekliyen - şoförün ika- yını dinlemiyerek bu otabüse bi- nip ayrıldılar. Fakat ben gitme- mişti. Uzaktan beliren otomobil ve o- tobüs ışıkları keşfede ede bir hayli vakit daha geçirdik. Bu esnada son| günlerde bu yol üstünde bozalan, sakatlanan, hatta bir tanesi dev- rilen otobüslere dair epey hikâye düydüm amma, bunlar birer ha- kikat mi idi yoksa uyuklarken rü-) ya mı gördüm, kat'i olarak tayin edemiyeceğim. Nihayet üç saatlik bir intizar- dan sonra Edirneden gelen boş İki ay hapse ma küm oldu | Abdülcelil adında bir adam Un- kapanında Osmanın eşyalarını ça- larak İzmite kaçmış ve yakalana- rak dün Sultanahmed İkinci Sulh ceza mahkemesinde muhakeme e- dilerek iki ay hapse mahküm ol- muştur. Basın Kurumu kengresi İstanbul Basın Kurumundan: İstanbul Basın Kurumüu fevka- lâde kongresi hazırlanmakta olan Basın birliği kanunu nizamname projesinin tetkikini ikmal etmek üzere son defa olarak 22eylül 1938 | perşembe günü saat 13,30 da top- lanacaktır. Arkadaşların o ssatte behemehalKurum merkezinde bu- | ! dunmalarını rica ederiz. tünde ufak bir kâğıd parçası bul- du. Bunu Gültekin yazmıştı. Kâğıdın üstünde şu kelimeler yazılıydı; «Ayten, beni unut!'» Ayten bu kelimeleri birkaç ke- re tekrarladı.. Gözleri yaşardı Gültekini kaybettiği için mü- teessir değildi. Hayallerinin bir- denbire kırılıp mahvolması asabı- ni bozmuştu. Yıpranmamış, dile düşmemiş bir alle kadınının birdenbire böyle bir yabancı memilekette - karşılaşması kolay değildi. Genç bir kadın Sessizler ötelinde bir anda yapyalnız kalı - vermişti. Ayten kendini şezlongun üzerine bıraktı. Düşündü.. Ağladı.. Ağladı. Ağlamak ve düşünmek neye ye- rardı? Derhal tedbir almak, havatına bir otomobile geçtik. Gerçi onun da bir kere Büyükçekmece ya - kınlarında lâstiği patladı, on bi- re doğru surları aştık. Bundan önce ve galiba Küçük. çekmecede kamyonun taşıdığı o- tobüse tesadüf ettikse de Çorlu etobüs kumpanyasının şaşmaz bir intizamla beş buçukta İstanbul - dan kalkan arabasile karşılaşa - madık. Demek ki zuhur eden müş- teri sayısını beğenmeyip yola çık- mamış. Silivri ile Çerlu arasında bı - raktığımız otobüste — kucağında bir yavru uyutan bir köylü kadı- mı vardı. Gecenin ayazında ken- disi ve çocuğu inşallah hasta ol- ymışlardı c eee — * Türbeden Nuruosmaniyeye | giden caddedeki tretuvarın geniş- letilmesi kararlaştırılmıştır. * Macarlar bizimle yeni bir ©- caret muahedesi yapacaklardır. bir başka istikamet vermek icab | etmez miydi? Ayten de böyle yapmak istedi. Gültekinin tevkifinden sonra bu manasız otelin 1ssız koridorları a- rasında dolaşmak ruhunu büsbü- tün boğacaktı. — Her şeyden önce neş'eli bir ötele çıkmalıyım.. Dedi. Garsonu çağırdı. Hesab istedi. Ortalık kararmadan otelden çı- kacaktı. — Hele bir başka otelde birkaç gön kalayım. Ondan sonra ne ya- pacağımı, nereye gideceğimi dü - şünürüm, Garson hesab getirdiği zaman: — Geçmiş olsun, madam! Diyerek Ayteni teselli istemişti. Ayten garsona sordu: — Bu baykuş yuvasından he - men şimdi çıkacağım. Fakat baş- | ka bir otel tanımıyorum. — Bana hem rrütevazi, hem de çok neş'eli | etmek | gördü... Hesabını vererek otelden Iyi bir karar | esirgeme Balkan antantı çokcuk kongresi toplanıyor Belgrad kongresine gidecek murah- haslarımız hükümetçe seçildi Birinciteşrin başında Belgradda | ikinci Balkan çocuk esirgeme kon-| gresi toplanacaktır. Bu kongreye | hükümetimizle Çocuk — esirgeme | Kurumu davet edilmiştir. Çocuk | Esirgeme Kurumu genel merkezi bu kondrede bulunacak murah - hasları seçmiştir. hükümetçe se - çilcce murahhasların kimler ola- cağı bugünlerde belli olacaktır. Belgrad çocuk esirgeme kon - [ gresi Balkanlarla beraber bütün memleketleri alâkalandıran çok e- hemmiyetli mevzularla — meşgul | olacaktır. Bu mevzuların — hepsi | köy çocuklarıle köy an'anelerini | koruma, yetiştirme ve yükseltme meselelerine aiddir. Bundan döle- | yı Belgrad köngresi Balkan mem- Teketleri kadrosundan taşatak beye| nelmilel mahiyet almış, Avrupa ve Amerika memleketleri de bu koöngreye iştirake karar vermiş - tir. Çocuk Esirgeme Kurumu mem- Et fiyatlarına zam Dağlıç ve karaman etlerine kilo başına ikişer kuruş zam yapıldı | bularımı is | çocukları, leketimizde çocuk esirgeme müte- hassıslarile Sağlık, İç ve Kültür Bakanlıklarına müracaat ederek koöngre mevzuunu teşkil eden me-| seleler üzerinde rapor ve teteb - Kurum bir senedenberi bu sa - hadaçalışarak memleketimiz köy ları, köy kantt hakkında mütehassıslar tarafın - m edi çok değerli ra-| porl: n etmiş ve Avrupadaki| Mmütehassıslara tevdi edilmek ü - zere Belgrada göndermiştir. Belgrad Çocuk Esirgeme kon - gresi münasebetile Belgrad sorgi Je gresi münasebetile Belgrad ser- gi evinde büyük bir çocuk esirge- me sergisi açılacatır. Bu sergide yurdumuz için geniş bir stant tah- sis edilmiştir. Çocuk kurumu burada teşhir edilmek Ü- zere birçok malzeme, vesaik ve sanre hazırlanmıştır. Yeni fiyatlar bu sabahtan itibaren şeh- rin her tarafında tatbike başlanmıştır Geçen martta et meselesini e- line alan hükümet, her şeyden ev- vel müstehliğin lehinde olarak eti azami surette ucuzlatmağa karar vermiş ve aldığı radikal tedbirler- le bu gayeyi istihsal etmeğe,mu- vuffak olmuştur. Bu vadide takib edilen hattı ha- reket, kasablık hayvanların mali- yet fiatı esas ittihaz edilerek o za- rla mutevassıtların elinde ateş sına gelen eti, vatandaşın muhtaç olduğu ucuz gıdayı temin etmekti. Filhakika ciddi bir surette takib edilen bu tedbir kısa bir zaman- da semeresini vermiş ve et hal- kın büyük bir rağbetini celbetmiş- tir. Fakat son zamanlarda kasab- lar piyasanın daraldığını, Adana, Seyhan, Erzurum gibi İstanbula hayvan yetiştiren mıntakalardan pek az sevkiyat yapıldığını ileri sürmüşler ve piyasanın yakından tetkik edilerek et fiatlarına bir miktar zamedilmesini istemişler- dir. Bundan başka kasablar, kıvır- cık et fiatlarının da serbest bıra- kılmasını istemişlerdir. Kasab - ların bu müracaatı Belediye ikti- sat müdürlüğü tarafından esaslı Surette tetkik edilmiş ve bu tet- kikatın neticesi dün Datmi Encü- mene bildirilmiştir. Dalmi Encümen yapılan tek - life göre dağlıç ve karaman et bir otel ismi söyler misin? — Gearson düşürmeden cevab verdi: — Vakit geçtir, madam! Siz: Meksikâ otelini tavsiye ederdim amma., Bu geceyi de burada ge- çirseniz asabınız yatışmış olurdu. — Hayırt, Hayır.. Hemen gide- ceğim. Valizlerimi çarçabuk çar- gabuk toplayın! Ve bir gondol ça» ğırınız.. Garson başını sallıyarak çorkt.. Biraz sonra Ayten otelin rıhtı - mina bir göndolun — yanaştığını ayrıldı. , Aten sessizler otelinden uzakla- girken içinde hem sevinç, hem de Barib bir öksüzlük duydu. Yabancı memlekette yapayal - niz kalmıştı. Ayten İstanbulda bile böyle yalnız kaldığını — hatırlamıyordu. Gondol yavaş yavaş gidiyordu. Kayıkçıya sordu; atlarına ikişer kuruş zamedilmiş- tir. Verilen karara göre yeni dağlıç ve karaman etleri kilo başına iki kuruş zammedilerek şu suretle satılacaktır. Karaman: toptan 35, peraken- de 40, dağlıç: toptan 37, peraken- de 42 kuruş. Sığır, dana ve diğer et flatları- na yeni bir zam yapılmasına lü- zum görülmemiştir. Ancak son za- manlarda şehrimize kıvırcık sev- kiyatı kesilmiştir. Belediye, kı- vırcık yerine piyasada Karayaka denilen etin satıldığını nazarı dik- kate almış ve dağlıç etinden daha aşağı lezzette olan karayakanın kıvırcık namile satılmasına imkân vermemek için kıvırcık fiatlarımı serbest bırakmıştır. Bu yeni karar bugünden itibaren tatbik edilmeğe başlanmıştır. İşragaeli ni ye n aĞi Hai Muammer Eriş Londraya| gidiyor İş Bankasının «Londra» şubesi | pek yakında merasimle açılacak- tır. Bu münasebetle Bankanın kıy- metli Umum Müdürü Bay Muam- mer Eriş'in bugünlerde İngilte - reye gitmesi muhtemeldir. Yeni şubenin — müdürlüğüne Cumhuriyet Merkez Bankası şu- be müdürlerinden Bay Cabir ta- yin olunmuştur. — ——— — Meksika oteli uzak mı bura- ya Beş dokika sonra oradayız. Bu goldolcu da ne suratsız a - damdı. l İtalyanlar müşterilere karşı çok nazik davranırlar amma, Ayten' Meksika oteline götüren kayık - çının hiç de yüzü gülmüyordu. Ayten tekrar sordu: — Meksika oteli Venediğin iyi otellerinden midir? — Gittiğiniz yeri bilmiyor mu- — Hayır. Bilsem — sana sorar « mıydım?... Kayıkçı birkaç saniye düşün - dükten sonra: — Vendiğin en gürültülü otel - lerinden biridir, dedi, oraya yalnız deliler ve hastalar gider Ayten gözlerini açtı: — Ne dedin? Hastalar mı gider? — Evet. Sinirleri bozuk hastalar| dalma Meksika otelini tercih e - derler. (Devamı var) ğekesluvaky leri nasıl halledileeîkl? | tebe izâle etmiye çalışmak Gerçi DA ll a mesele” 'Yazan: Ahmed I“"İş'_ Hitler ile Çemberlaya _":, daki mülâkattan sonra siy## Ti ku karartan bulutlar zail wd" başladı. İngiliz B.,vdıılıın'l hu korumak İçin giriştiği müsbet netice vereceğe b-:".: Filhakika — Çemberlaya, SA muhafazası için ledıki'::'l koslovakya nam ve hesal maktadır. Fakat hâdiselerin ': ği cereyan karşısında bu işİn e ka çıkarı yoktur. Avustur)P, Almanyaya — iltihakından Ü hâd bir safhaya giren bu Jofakya meselosinin bafli isiS (X şekil düşünülebilirdi: p 1— Südet Almanlarına ekaili yet hukları temin etmek. ?2— Sildetlerle meskün ;ll' takalara otonomi vermel i— Bu mııtıkılırın.:w,' ya iltihakına razı olmak. Çekoslovakya hükümeti, Ş leyi birinci şıkkın çerçevesi ikin de halletmiye çalıştı. Birinci ©, üçüncü ve nihayet ınd': bir proje hazırladı. Bunların 'i biri Südet Almanlarına bif ©İhA kinden daha geniş haklar ü ediyordu. Fakat meseleye ÖL ekalliyet hukukunun temiti viyesinden bakıldığı için V vermedi. Südetler ikinci şık üzerinde F rar ettiler. Filhakika bu, Çekti Tovakyanın parçalanması 4:' olan üçüncü şıktan daha ©| gibi görünüyorsa da hakikati€ fa bu şekli hallin devamlı çok şüphelidir. İdarf muht lerini elde eden Almanlar, pt 'lzatk satta Almanyaya iltihak k için tekrar teşehbüse girişecek lerdi. Sonra miıoâ Çekoslovakyanın siyasi tti devlet kadrosu içinde bir #i . otoriter nazi idarelerinin masınn müsait değildi. l';, belki de bunlar Almanyanın gel dımile, Çekeslovakyanın di$ Ç tikasına hâkim olacaklar ve Söj, ler de dolayısile Almanyanif fuzuna — girmiş ıııı.....d": Velhasıl ikinci şık çok karışık 7 ne Çekoslovakyaya huzur, -'—ı Avrupaya sulh vâdeden bİY şekli değildi. İki şık bir tarafa bmh”: sonra üçüncü şıkkın kıbully zeruret balini almıştır ve P4 hyor ki İngiltere ve n-:», proje üzerinde — işlemek! zorkik Gerçi bunun da tatbikinde ı"” lar yok değildir. Zorluklur bulâsa edilebilir: . 1— Çekoslovakyanın AlMAS' , | darla meskün olan mintakalari “, ehemmiyetli sanayi met Z dir. Çekoslovakyayı bu mipt lardan mahrum etmek i zayıflatmak demektir. — — jl Z— Çekoslovakya için bat'liç hudud, müdafaası kolay olâ? , hududdür. Binaenaleyh ÇEK0, vakya strateji bakımından lıyacaktır. 3— Almanları Çek! mile ayırabilecek mek mümkün değildit. pasıl çizilirse çizilsin, ge© kım Almanlar Çel ve bir takım Çekler de A""; da kalıcak ve ekalliyct ::'_;» kökünden halledilmiş o! ter, Başka zorluklar da i'"": . Fakat anlaşılıyor. ki diĞeF P bu darın imkânsızlığı karşısınd" çe şıkkın zorluklarını mümkü? Kd SA,. tercih edilmiştir. leket arasında iki milleti e rinden ayıran bir H"o_.,v mümkün değildir. Fakat vakyada daha az Almat DÜ lüee bir hudud çizilmesi de V bap dür. Almanlar, kesif olarık hea üç mıntakada lar: 1— Çekoslovakyanın #ö'iJ, da Bahemyanın y leştiği hudud boyunda bin kadar uııı:'h n nüfusun yüzde doksat lasını Almanlar teşkil 2— Nüfusun aygi "'“'“, olan diğer bir e ve Avusturyanın Çekerleti (Devamı 6 1mcı

Bu sayıdan diğer sayfalar: