17 Şubat 1939 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2

17 Şubat 1939 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ET İŞİNDE AÇIK aei /— BİRKAÇ SUÇ VAR - Ftık işlerin gizli, kapaklı fa- A rafı kalmadı. Kasaplar ce- miyeti idare heyetinden bir “zat, et narkından dolayı, halkın — masıl aldatıldığını, zarara sokul - — duğunu açıkça söylüyor. Yani, bu 24, türlü türlü hilelerin nasıl ya- Fükliğını üçıkça izah ediyor. Şim: (di bizim anladiğımıza göre, orta- ga et pahalılığı gibi bir iktısadi meseleden başka, bir de hilekârlık — gibi bir zabıta, adliye hidisesi var. Et işinde, menfaati olan birkaç kodaman ve paralı tufeylinin, bu / memlekette yaşıyan milyonlarca ç vıundıp pahalhı mal satmak için, devlet müesseselerine bile müş- külât çıkardıkları aşikârdır. Bun- ları, adliyeye teslim etmek lâ - — zimdir. /— BİR MANDA İLE KONUŞTUK, | Jara, bilhasın kasaplara söyleyi- Üüerne ea üaaaaamaşan BİZE NELER ANLATIYOR? sareeamemeamanm Evvelki gün, bir manda, kesil- —mek üzere mezbahaya götürülür ken, birdenbire azmış, ipini ko - pararak kaçmağa başlamiş... Sa- atlerce yakalıyamamışlar. Nihayet Hlıcıoğlu civarında hayvanı ta - banca ile öldürmüşler.. Mandanın ölümünden - birkaç | — Mandanın derdleri daha çoktu. Fakat, daha fazla konuşamadık.. / talisiz hayvanla görüşmek imkâ- üeü - e ç Muharririmizin anlattığına göre, Gim.. Çünkü, benden evvel oraya Bgidenlerden duyduğumuza göre, — mezbaha modern ve temiz bir mü- — essese değildir. Birçok ıslah edi- decek tarafları vardır. Bundan İ HABERLER * Yeni Macar kabinesi, İmredi — kabinesinde Maarif Nazırlığı ya - — pan Kont Teleki taralından teşkil| H Güilmi; * İç ticaret umum müdürü dün — Ankaraya gitmiştir. ** Yeni kadro ve bütçenin ha - zırlanması dolayısile Denizbankta Dısft verilmiyen maaşların müte- baki” Kışlilarının da — tediyesine e — başlanmıştır. *& İtalyan konsolosu, dün Vali Lötfi Kırdarı ziyaret etmiş ve ken-| disini pazar günü limanımıza ge- — hecek çaya davet etmiştir. Z. MA G LA A N AY N * Hal idaresi kantar memurla- “ rından Ragıb zimmetine para ge- çirdiği iddiasile işten el çektiril - miştir. * Eski mektebi hukuk mual - limlerinden Ali Sacid, heyeti tef- tişiyeye müracaat ederek Mmüsta- kil meb'usluk için namzedlığinin konmasmı istemiştir. v Eski eserleri koruma encü « meni dün valinin de iştirakile mü- zelerd> mühim bir toplantı yap - maş, şehrid imarı esrasında san'at DİSELER KARŞISINDA , Son Telgraf başka, biz, mandaların izzeti nef- simize ağır gelen bir nokta var. Bizi mezbahada kesiyorlar.. Ka - sap Gdükkânlarına dağıtıyorlar. suhjı gçıkarıyorlar, Fakat, hiç- kasap: «Burada manda eti sa- » demiyor. Bizi, koyun etle- rile karıştırıp kıyma yapıp öyle satıyorlar. Bu izzeti nefsimize do- kunuyor. Biz o kadar âdi bir hay- van mıyız?. Bizim de şahslyetimiz var... Bizi neden manda diye sat- mıyorlar.. Arkadaşlarla konuştuk, karar verdik: Artık mezbahaya gitmemeğe karar verdik. Bun- dan sonra, bütün — arkadaşlar böyle hareket edeceğiz. Tabanca kurşunu ile öleceğiz, fakat, şerefi- mezba» mizi kurtarmış ol: haya gitmiyeceğiz. yetimiz çok eski larsınız, geçen sene de Eyübde bir arkadaşımız kaçmıştı.. Her se- ne bir iki arkadaş kaçar... İnsan- niz. Sayın İstanbul halkına, bizi de göğüslerini gere gere satsın- lar.. Neden çekiniyorlar.. Kosko- ça İstanbulda, bizim de etimizin yenilir bir gida maddesi olduğunu herkese (lân etmek istiyoruz. Lüt- fen bunu gazelenize yazınız.. Kork- mayın biz doğru söyleriz. Sonra, doğru söylediğimiz için de, ertesi gün tekzib etmeğe kalkışmayız.» tam bu sırada, arkadan, elleri bi- çaklı celeblerin koşarak geldiğini gören manda, homen — tabanları yağlamış, kaçmağa başlamış.. Mü- lâkat da yarıda kalmış. Fakat, sonradan duyduk ki, zavallı man- da, bir tabanca kurşununa kur - ban gitmiş.. Şerefli bir ölüm değil mi?.. AHMED RAUF Acı Bir Ölüm Arkadaşımız Halük — Cemalin kainpederi polis komiserliğinden mütekald Mahmud dün vefat si- miştir. Cefazesi bugün ssat 11 de Bü- yükadada Altınordu caddesinki eviden kaldırılarak Büyükada me- zarlığındaki aile makberesine def- nedilmiştir. Merhuma Tanrıdan mağfiret di- ler ve arkadaşımıza ve ailesine beyanı taziyet dileriz. a Kurnaz Kaçakçılar *Avrupa trenlerinden — banliyö trenlerine aktarma suretile küçük Püketler içinde ve küçük çocuk - lar vasıtasile kaçakçılık yapıldığı anlaşılmıştır. Bu işle uğraşan şe- beke tutulmuşur. *& Dahiliye Vekâleti Hususi ka-| lem müdürlüğüne seferberlik şu- eserlerinin vaziyetleri hakkında | besi müdürlüğünden Celâl tayin görüşülmüştür. Modenm |P O L Pazar Yerleri Belediye Yeni ve Mühim Tedbirler Alıyor Şehrimizin muhtelif yerlerin - deki pazar yerlerinin zeminleri derhal ve muhakkak betonla çev- rilecektir. Bunun için nekadar paraya ihtiyaç olduğu tetkik e - dilmektedir. Bu münasebetle; bazı semtlerdeki pazar yerlerinin de- Biştirilmesi ve daha müsuld yer- lere naklolunması da muhtemel görülmektedir. Diğer taraftan pazar yerlerinde satış yapan ve kasabalarla, köy - lerden bizzat mal getiren bazı kim-) selerin şehir flatlarınmı fevkinde fiatlarla Satış yaptıkları görül - mektedir. Halbuki pazar yerleri; bilhassa köylülerin ve seyyar esnafın ge- tirdikleri maddeleri —ucuz Tlatla satmaları düşüncesile kurülmüş olduğundan Belediye - reisliği bu gaye ve maksadın kaybolunmama- sına bilhassa dikkat edilmesini ve sıkı kontrollar yapılmasını bildir- miştir, Pazar yerlerinde bazı esnafın mallarını pis kerevetler, kirli çu- vallar ve hatta kullanılmış gazete kâğıdları üstüne yayarak yere dök- tükleri ve böyle satış yaptıkları görüldüğünden bununla da müca- dele edilmekle beraber; pazar yer- lerinde tekmil esnaf için munta- zam kerevetler yaptırılması; bun- larin ucüz bir ücretle satılması ve i S Ve.. Mahkemeler Sen Bu İşin Hamamda İnfilâk Adamısın ! «Dilim Tutullu, Şaşkına Döndüm, Sesimi Ç dim İW kinci sulh ceza relsi Salâhad- l din Demirelli gülümseyerek, suçlulardan Haydara: — Canım, dedi. Sen bu işin ada- masın! Niçin inkâr ediyorsun? Hır-! sızlık, dolandırıcılık suçu ile hiç değilse, birkaç defa benim karşı- ma geldin.. Sonra burada seni ta- nimiyan, bilmiyen adliyeci yok - tur, Zannederim. Daha yirmi beş yaşında yoksun amma, maşâl - lah (!) başardığın işler yirm: beşi Bgeçti. Genç yaşında meşhut () oldun, sabıkalı ünvanısı kazan - din!.. Hâkim gol elini yumruk yaptı, çenesine dayadı: — Bu hâdisenin kahramanının da sen olduğuna eminim. Haydi bakayım, şunu itiraf et de, bize müşkülât çıkarma.. Demindenberi, başı önünde ol- duğu halde, sükünetle reisi dinle- yen maznun Haydar, ağır uğır ba- şını kaldırdı, siyah gözlerini hâ- kime dikti ve: — Yalan söyliyocek değilim ya, bay hâkim?... dedi. Ve sözlerine ekledi: — Namussusum ki, benim bu ya kiraya verilmesi de muvafık | işle alâkam yoktur. Hükim tekrar güldü. Dudakları- nin hareketinden bir şey söylemek istediği anlaşılıyordu. Fakat vaz geçti. Sadece müstehzi nazarlarla suçluyu süzdü. Ben Salâhaddin görülmektedir. Ayrıca kız için; Avrupada ol - | duğu gibi Üstü kapalı pazar yer- leri yapılması da esas itibarile ka- bul edilmiş olup bu da mühim bir| mevzu olârak ele alınmaktadır. Sıhhat Vekületini Kararı Memleketimizde meddeler iplilâsı ötedenberi hü - kümetçe alınmış olan kanun! ted- birler haricinde herhangi bir fev- kalâde karar alınmasına — lüzum gösterecek derecede yayılmış de- Hildir. Bu itibarla bu maddeler ü- zerinde sıhhi ve ahdi bakımlar - dan mürakabe icrasına memur o- lan Sihhat Vekâletince bu husus- ta yeniden bir takım tedbirler a- hnması ve tecrübe kampı açılma- S1 düşünülmemektedir. —— Üsküdar Adliye Binası Üsküdar adliye binasının yapıl- masına bugünlerde başlanacaktır. Bina 150 günde teslim edilecek ve 49 bin liraya malolacaktır. Fttt * Beyoğlunda — Şehidmuhtar caddesinde Melek apartımanı k: pıcısı Derviş misafir olarak gittiği talimhanede Yalova aparlımanı kapıcısı Ömerin elbise ve $ lira parasını çalarak savuşurken ya - kalanmıştır. ulunduğu bildirilen, karısı Zey- | nebin şahid sıfatile dinlenmesine | uyuşturucu | karar verildi. l Zeyneb meseleyi şöyle anlattı: — Hâdise esnasında, dükkânı - mazin üstündeki odada oturuyor- dum. Bir aralık kulağiıma bir ta- kım sesler gelmeğe başladı, Dik - kat edince, bu seslerin aşajpdan, dükkândan geldiğini anladım ve derhal döşemedeki büyücek delik-| ten aşağıya bakmağa başladım. Dükkânda... Maznunlardan Haydarı — işaret ederek: — Yalnız bu zatı gördüm. Par - maklarının ucuna basa basa çek- meceye doğru yürüyordu. O gün kocam şeker alımak için hazırla - dığı 40 lira 25 kuruşu bu çekme « cenin üstüne koymuştu. Haydar | parayı aldıktan sonra, yine gayet yavaş adımlarla — dışarıya çıktı. Ben de pencerenin yanına koştum. Ve oraya vardığımızda, Haydarla arkadaşının bir sokağa saptığını gördüm. Hâkim suçlu Nasriyi göstererek, şahide sordu: — Haydarın arkadaşının bu ol- | ka bir güne duğunu iyi biliyor musun? | Hâdisesi Patlıyan Borular Göbek Taşını Havaya Uçurdu Evvelki gece Edirnede Tavuk pazarındaki Tahtakale bamamın- da bir infilâk hâdisesi olmuştur: Bu hâdiseye hamam külhancı- ları tarafından o gün fazla yakı - lan maden kömürünün boruları fazla tıkaması sebeb olmuş ve bu tazyikten dolayı patlıyan bozular;| göbek taşını havayı lardır. Büyük bir eseri olarak infilâk esnasında ha- mamda kimse - bulunmadığından büyük bir kazanın önü alınmıştır!. KISA POLİS HABERLER! * Yeniköyde Kürkçü Faik so- kağında oturan Mehmed Ali oğlu Abdülhamid adında bir aşçı Yeni-, köy iskelesinde Savanın kahvesin-| de oturmakta iken üzerine fenalık gelerek düşmüş biraz sonra da ölmüştür. Yapılan müayene neti- cesinde Abdülhamidin kalb sekte-| sinden öldüğü anlaşılarak gömül- mesine izin verilmiştir. * Aksarayda Corrahpaşa cad - desinde 4 numaralı kahvede da - ma oyunu oynamakta olan Akif oğlu Seyfi ile İsmail oğlu Süley- man oyun yüzünden çıkan kavga neticesinde birbirlerini yarala - mışlardır. *& Şeför Hamdinin idaresindeki 1558 nümaralı otomobil Davud - paşada kucağırda kardeşi Hakkı ile geçmekte olan Arif kızı Hik- mete çarparak her ikisini de ya- ralamıştır. *& Fatihde Kırkçeşmede Rursalı| Tahir sokağında oturan Halide a- dında bir kadının ipek kumaş ka- çakçılığ yaptığı haber alınmış ve dün âni olarak evinde yapıt lan arama neticesinde T top ipliği| kumaş bulunmuştur. Halide ad- Hiyeye teslim edilmiştir. Kadın tereddüd etmeden cevab, verdi: — Tabil, kaçarlarken gördüm. — Peki, - dükkânınıza bırsızın iğini gördün de ne diye bağır- Reisin bu suali maznun Hay- darı memnun etmişti: — Öyle ya, dedi. Mademki, beni| parayı çalarken — gördün, niçin, #hırsiz vart» diye bağırmadın?.. Kadın kısa biran düşündü, sonra, cevab verdi: — Ne bileyim, ben?.. Dilim tu- tuldu, şaşkına döndüm. sesimi çı-, karamadım!.. Haydar bir masüm hali takı narak, hâkime yalvardı: — Rica ederim, bay hâkimi Bu | kadın yalan söylüyor, bize iftira ediyor, sakın onun sözlerine ina- mıp, bizi mahküm etmeyin!. Duruşma karar vermek için baş- M. HİCRET Tramvay Ve Tünel Ücretleri Ucuzlatı!ması İçin Tetkikler Yapılıyor Tramvay şirketinin Nafıa Ve » kâleti tarafından satın alınması üzerine yapılacak olan ilk işler meyanında bilet ücretlerinin in- dirilmesi meselesi de bulunmak- tadır. Vekâlet tramvay bilet ücretle- rini tetkik ettirmektedir. Bilhassa talebe ve İkinet mevki halk biletlerinde ucuzluk temini imkânı aranımaktadır. Ayrıca; bir biletle aktarmalı seyahat —usulü bu meyanda hallolunucaktır. Di- ğer taraftan 2 inci mevki de 100 para olan Tünel ücretleri de pek yüksek görülmüştür. Bunun GÜ para veya 2 kuruşa indirilmesi de çok mubtemel gö- tülmektedir. Ba hususlar hakkında pek ya- kında kat'i bir karar verilecektir. Dolmabahçe Faciası Muhittin Üstündağ, Salih Kı- hç ve arkadaşları hakkında Dol- mabahçe izdihamında 11 vatan - daşın ölümü ile neticelenen mücs- sif hâdiseden dolayı Dahiliye Ve- “kâleti müfettişleri tarafından ya-| pılan tahkikat evrakı Devlet Şü- rası ikinci dairesinin gördüğü bazı noksanlar yüzünden ikmal edil - mek üzere Dahiliye — Vekâlet'ne iade edilmiştir. L Belediye Teftiş Heyeti Takviye Ediliyor Belediye, halk hizmetlerinin 1â-| yıkı veçhile ; * p görülmediğini zubilai ü | belediye talimatnamesinin Hakkile tatbikini kontrol etmek ve halkm menaflini gözetmek mak-| sadile belediye teftiş heyetini tak- viye etmiye karar vermiştir. dd 335 lilerin Yoklaması Kadıköy Askerclik Şubesine men- sup yerli 335 doğumlu erlerin de - vam eden ilk yoklamaları 15/Mart /989 da bitecektir. Bu erlerin nü - |fus cüzdanı ve dört vesika fotoğ -| rafile birlikte şubeye gelerek yok - İlamalarını yaptırmaları ve yokla- masını vaktinde — yaptırmıyanların ceza görecekleri ilân olunur. Ha Bir Davet İstanbul Müddeiwmumiliğinden : Istanbulda — bulunduğu anlaşılan| Kastamonu Hâkim nemzedi Hakkı Gencoğlumun acele memuriyetimi-| ze müracaat etmesi. ITOPLANTILARI (Pertevniyal Lisesinden Yetişen-. ler Kurumu) nun senelik koöngresi, önümüzdeki Cumartesi günü — saat (15) te Aksaraydaki Lise bil toplanacaktır. Bu toplantıya Lise - nin şimdiye kadar mezun olan bü - tün gençler davetlidir. d DY İngiltere ve Arap'ar Yazan: Ahmed Şükrü ESMER Filistin meselesi üzerinde Lom drada İngiltere ile Arablar ara * sında yapılan görüşmeler, gelmiğ, büyük harbin ilk seneleri içinde İngiltere tarafından /.rablara vE rilen söze dayanmıştır. Arablafı | Osmanlı İmparatorluguna — karşi ayandıklarına mukabil, İngilteri” nin, kendilerine istiklâi vadettiği iddia etmişlerdir. İngiliz murah * hasları işc, Arablarla urnas edeil Sir Henry Mac Mahoön'un mek * tublarından böyle bir mana çıkâf rılamıyacağını ve çıkarılsa - bilt bu zatın salâhiyetini tecavüz et * tiğini söylemişlerdir. Şimmdi Ş. Hüseyin ile Mac Mahan ar ki mektubların neşredilmesine Wj Tur verilmiştir. Bahis mevzuu olan — muharetâ| Mısır fevkalâde — komiseri, Sf Henry Mak Mabon tarafından $' rif Hüseyne yazılan bir mektub başlamıştır. Misır fevkelâde Kaf İmparatorluğ! harbe 1I.rm(zcvn evvel Şerif Hi seyin ile temasa hıılzmı; ve İat paratorluk h ği takdi nasıl hareket c cu."ı. 1 kendisitf dea sormuştu. Şerif bu vesile baştan savma cevab vererek tü ahhüde girişmeklen — çekinmi Fakat İngilizler teması af ettiler. Ve harb başladıktan se| Şerif ile tekrar müzakereye bAf) ladılar. Gariptir ki bir tarafifi Misir fevkalâde - komiseri, ile müzakereye girişmiş iken, ğer taraftan Sir Perey Koks İbnissuud ile temasta idi. Anlı lıyor ki İbnissuudun endişesi, gilterenin yardımile, Şeriğ Hî geynin, bütün Arabistana hi Olması meselesi idi. !ngıl.ılnr noktada İbnissuuda teminat diler. Fakat Sir Perey Koks bu tef Dalı verirken Mac Mahon da #) rif ile anlaşmıştı: Şerif Hüse$? 15 temmuz 1915 tarihinde Mahon'a yazdığ brir mektubda *| manlı İmparatorluğuna karşi | rab ayaklanmasının şartlarını | dirzdi: Şerif, 37 derecenin centlj ha düşen memleketlerin ) Kiaresi altında müstakil olmaf istiyordu. Şerifin tayin ettği dud içinde İskenderun, Biref Urfa, Cizre ve İmadiy> de Misirfevkalâde komiseri, 30 a9 tos tarihli cevabında hudud tayini zamanının henüz gelm ğini bildirdi. Fakat Şerif hi ların tayininde ısrar edince " Mahon, 24 ilkteşrinde cevab Üİ di. Bu cevabda İskenderunuli rab olmadığı bildiriliyordu. BÜ enaleyh İskenderun ve mıntğ) haric kalmak ve şu şartlarl olmak üzere, İngiltere Arab F Jeketlerinin istiklâlini tanf vadediyordu: ğ 1 — İngilterenin Fransayâ j gı giriştiği taahhüdlere zarak | , memesi, /2 — Mukaddes makamla! cavüzden masunluğu İngiltet' rafından geranti edlimesi, — | 3 — Arabislanın ihtiyaçif j uygun bir devletin - kur: İngilterenin yardımından TE ZTT ŞÜ ı başıma gelenleri.. — Güzel mi bari aldığın kız? | katle Reşadın yüzüne baktı: sonra kendisine — elimi uzattım. | Ması, k GÖKYUZÜNDE — BHayrola. Birini mi tokatla - | — — Çok güzel. Eşi bulunmaz bir | — — Birdenbire o kadar sersem- | Halbuki Nihad, Perihanı da anne- 5 — İngilterenin Bağdat K dın? kadın. ledim ki.. Kulaklarıma inanamı- | sini de avlamıştı.. Biliyorsun yal | radaki hususi menfaatleı E — Yok canım. Benim kavgacı | yorum. Dur bakalım. ilkönce hü- — Ey, otur bakalım. Senin bir | raplar tarafından tanınma$", ı — Kaç yaşında? AŞK YARIŞLARI K bir adam olmadığımı sen pekâlâ | — — Otuz beşle kırk arasında. Fa-| viyetini tesbit edeyim: Sen gerçek-| şeyden haberin yok galiba! VWaktile İngiltere hükü i bilirsin! Bir kadının — eline esir | kat, biııcnçkmdığiwlzlld:ı. ten Reşad mısın? —=h=nıuıuı; .qhıhııbıuı.hh:dl .ı!' No düştüm. Yılmaz yan gözle — ari n Reşad kahkahayla gülmeğe baş- - e Kazete alma - | ken, Fransayı vınye en x» 118 Yazan. İskender F. SERTELLİ | GÜP M z öe, y AĞ din mi eline?. daz etmemişt.:. Bir müddet Reşad arkadaşının elini sıkarak,| unulmamış. Beni yoldan çevirdi. | — — Cahidenin annesi yalan söy- | — — Dul mu aldın? — Belki Reşadın bir benzeriyim.| — Reşad sigarayı yaktı: (Devamı 6 mcı masanın önündeki koltuğa oturdu.| Dostun varmış.. Bunun için Cahide| Jememiş öyle ise. — Evet, Beni sevdi.. Kocasın - | Hele iyi bak yüzüme! — Ne söylemek istiyorsun? Doğ- Boşıma gelenleri bilsen, hem gü-| senden nefret etmiş. — Orası yalandır. Ben buradan | dan ayrıldı. Yılmaz, arkadaşının omzuna vu-| Tusu ya, ben İzmirde muntazam — Anladım.. Anladım.. Kadın- | çarak, yüksek sesle buğırdı: cağızı baştan çıkardın desene! — Bir insan dört ay içinde bu gazete okumağa vakit bulamadım. giderken, Cahideden başka bir ka- — Ya burada? İstanbula geleli dınla tanışmıyordum. Sergüzeş - — Şimdilik ağlamağa niyetim ai — yok, Gülecek tarafını anlat da din-| tan İzmire tahvil edildiğini gaze- | tim İzmirde başladı. Bıraya v - | — — Yok canım- Bilâk's o beni baş-| kadar değişir mi bey yahu? Neler| üç ay oldu diyorsun? —© hiyeyim. telarde görünce, vapura atladım, | nunla beraber geldik. Aylardan - | tan çıkardı. Kızını elimden aldı. | söylüyorsun sen? Daha bundan | — — Burada da bir tenbellik çök- B” luııdhnııııllı!ınknıiü- İzmire gittim. beri Boğaziçinde bir yalıda baş - | Başkasına verdi. Lükin — kendisi | dört ay önce, Nihadın yaptıklarını| tü üzerime.. — Baban geldi mi oraya? başa yaşıyorduk. kızından güzel. Onu o kadar se- | şiddetle tenkid eden sen değil | — — Bal ayı yaşıyan insanlar GÇecuklar bir gün Hacari j cııııııı—ııııııııııu— — Şüphesiz. Bir ay kadar onun| — — Bal ayı.. Öyle mi? viyorum ki. miydin? öyledir. Dünya işlerite alâkadar - biliyorsun, değil mi? yanında idim, — Evet. Fakat henüz evlenme- Yılmaz masanın başından kalk- — Hakkın var, Yılmazcığım! ve| olmazlar. — Duydum.. — Diğer üç ayı nerde geçirdin?| dik. t şimdi ben, Nihadın da bu müddet| — — Ne var, ne yok? Söyle baka- — Kimden? — İstanbulda. — Ne zaman evleneceksrniz? — Neler söylüyorsun yahu? Ak-| zarfında değişebileceğine inanı - | İim.. — Cahidenin annesinden.. — Aşkolsun sana, İnsan üç ay- — Nerden gördün o acuzeyi?. | -danberi İstanbulda bulunur da _nuııınpıhıçılr—t- bir kere uğramaz mı? k ılıhl;ıornı M — Ancak üç ay sonra: hm durdu birdenbire, Adeta kar-| yorum. Fakat, seni temin ederim Yılmaz gülmeğe başladı: — Demek bal aylarını evlenme-| şımda Reşad değil, Nihad konu « | K, ben onun gibi ikisini birden — Ayol, Nihad Berlinde yer - den | şuyor sanıyorum. aldatmadım.Kızının başkasile ev- | leşti. Eski karısı Margaritle bir - —,hhbğww- vıgüuamwırıxdn: lknmmıyırdım ıuıınoım hmlulu- lahpu

Bu sayıdan diğer sayfalar: