16 Mart 1939 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2

16 Mart 1939 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| 1 | y N — PROFESÖR OLAN — ,MEB'USLARIN VAZİYETİ * rüdü HÂDİSELER YERYÜZÜNDE OYNANAN BÜYÜK KOMEDYA ekaslovakya parçalandı. Bu sabık devletin birer küçük parçası olan Slovakya ve Rüvcenya istiklâllerini ilân ettiler, Fakat bizim anlamadığımız nok- ta şudur: Evvelce, henüz Südet'lerin mın- takası bile ayrılmadan, koskoca bir sanayi memleketi olan Çe - koslovakya dahi, istiklâlini mu- hafaza ve müda$aa edememişti. O zaman Çekoslovakya'ya: — Siz kendi kendinizi müdafsa edemezsiniz. Sizi himayemize a- lalım, kısmen de — parçalıyalım, Gdemişlerdi. Fakat, şimdi, bu yeni Aiki küçük devlet nasıl istiklâlle- rini koruyacaklar? Politika işlerine akıl fikir er- miyor, artık... En iyi hareket kuvvetil olup uzaktan seyirci kal- mak ve hâdiselere kuş bakışı ba- kıp gülmek... Büyük harbdenberi, yeryüzün- de büyük bir komedya oynanı- yor. AUAĞ PİYESİ MÜNASEBETİLE Şehir tiyâtrosunun komedi kıs- mında bu haftadan itibaren Ce- mal Nadir'in «Yüz karası» isimli komedisi temsil edilmeğe başla- niyor. Bu isim, bize biraz garib geldi. Kimin yüz karası bu pi- yeste mevzu edilmiştir, bilmi - yoruz. Fakat, yüz karası olanların bu piyesi görmeğe gideceklerini zan- netmiyoruz. Çünkü, yüz karalığı- ni kimse, Üüzerine almıyacaklır. “Yüzü kara olmuk fena birşeydir. Yeter ki, yüzünün kara olduğu- nu o kimesne idrâk edel, Bu seferki mecliste, meb'usların haricde başka vazifeleri bulun « : KÜÇÜK — İ HABERLER Ş 3 *& Müallimlerin sınıflara töle- beden evvel girmeleri kararlaş - mıştir. *& Maarif Vekâleti Türkiye ds- hilindeki bütün lise, orta ve ilk pkullurın kuruluş tarihleri ile şim- diye kadar verdikleri mezun ade- dini vo geçirdikleri istihaleyi tes- Yit etmeğe karar vermiştir. ö İş kanununun 37 inci mad - desi mücibince yapılacak mun- zam mesai nizamnamesi iş daire- since hazırlanmışlır. 4x Gümrük muhafaza teşkilâtı tarafından yakalanan kaçakçılırın ecnebi memleketlerle de alâkas. olduğu anlaşılıyor. & İnhisarlar umum müdürü ta- giltereden İstanbula dönmek üze- re yola çıkmıştır. * Voroşilof'un Moskoyada ver- mis olduğu nutka göre dünyanın paylaşılması için ikinci harb şim- di başlamıştır. * Etibank resmi dairelerin kö- Mmür ihtiyacını tesbit etmektedir. | - Halifenin Sarayında Bir ispanyol Güzeli Tarihi Roman: No. 24 Haccac bir gün ceza evinde alt- mışlık ve uzun sakallı bir adam gördü. Sakalını tutup yerde sü- — Şu kılığından, sakalından u- tanmıyor musun? Bü müthiş ze- hire bu yaştan sonra alışıp da me- zara çobuk mu varmak isliyor sun? * Diye bağırdı. Sakallı ihtiyar:, — Ben de memnun değilim, de- di, fakat nasıl oldu bilmiyorum.. “Bu müthiş zehiri « evime kadar LOYD ŞARTLARINA KARŞISINDA Son Telgraf masına — müsaade edilmiyecek. Nitekim, ayni zamanda profesör olan meb'uslara vaziyet bildiril- miş, meb'usluğu mu, yoksa pro- fesörlüğü mü tercih edecekleri kendilerime sorulmuş. —Bir — zat profesörlüğü, diğerleri ise meb- usluğu tercih etmişler.. Olabilir. Noktal nazar meselesi... Fakat, endişemiz şudur ki, bu yüzden Üniversite kıymetli ele- Mmanlardan mahrum kalmasın... Çünkü, Üniversiteden ayrılacak profesörlerin yerine, derhal ge - | tirebileceğimiz daha üstün ilim adamları var mi acaba, bilmiyo- ruz. DOĞU İŞLEMİYEN BİR SAAT İÇİN Beyoğlu kaymakamlığı Binası üstünde bir saat var. Bu saatin bir gün olsun doğru işlediğin. gö- ren varsa beri gelsin... Dün sa - bah, tramvayda, bir zat yine bu saate baktı: Ondu... — Hay Allah... dedi.., Şu saa- tin bir gün doğru gittiğini gör - sem, kurban keseceğim... Çünkü bu sularda, saat ancak se- kiz raddelerinde idi. Bizce, bu sa- at eğer kabili tamir ve ıslah de- ğilse, sökülüp atılmalı. Eğer ta- miri mümkünse, doğru işlemesini ştemin etmeli... BSevabdır!. İnhisar İşleri Düzelecek Bu Hususda Bir Proje Meydana Getiriliyor | İnhisarlar Umum — Müdürlüğü tuz, müskirat ve tütün satışlarını mühim miktarda yükseltmek is - temektedir. Tarlalarımıza İnhi - garların satışı nisbetinde tütün & kilmekte, istihlâke göre tuz sev - kiyatı yapılmaktadır. Tütün satır dere- cede yükseltilmesine lüzum gö - rülememekte, esasen buna da im- “kân bulunamamaktadır. İnhi r İdaresi satışı arttır- mak için ihracat işlerini tanzime ehemmiyet vermektedir. Umum Müdürlük bu hususta bir proje hazırlamaktadır. Orta Avrupa, ve bilhassa Amerikaya bizimle be - raber diğer birçok hükümetler de tütün satımaktadır. Dış piyasaya bâkim olabilmek için esaslı suret-i te rekabet yapmak lâzım gelmek- tedir. İnhisarlar İdaresi diğer müs - tahsil hükümetlerle rekabet et « mek için harice gönderilen tütün. lerin en iyi cinsten olmasına ça - lışmıştır. Yenice tütünleri dehil- de ayrı kalitede, hariçte ayrı ka- Ntededir. Kalite çok iyi olduğu i- çin fiyatlar bir türlü ucuzlatılar mamaktadır. Bu seferki tetkik - lerde bu imkân da temin edile- UYGUN, MESELE YOR. Etrüsk vapurunun Loyd şart- larına uygun olduğu ileri sürülü- yor. Loyd şartları da nedir? Loyd şartlarına uygun olabilir. Fakat, sefer yapabiliyorı mu?. Siz ona “bakın... İsterse 6o zaman Loyd şartlarına uygun olmasın!. Kuzüm Allah aşkına, aylardır bu Loyd kelimesi nerede idi? Ye- ni mi hatıra geldi?. Cankurlaran Yeni Binaları Umum Müdürün Amerikadan Dönmesi Beklenecek Müzelere bağlı olarak vücude getirilen fotograf atelyesinin açıl- ması gecikmektedir. Nevyork ser-| gisinde bulunmak üzere Ameri - kaya giden müzeler urrum müdü- | TÜ Aziz, İstanbula dândükten son-| ra müze hazırlığına hız verile - cektir. Müzeler civarındaki bina- lardan birinden istifade edilerek bir de heykel galerisi vüc > ge- tirilecektir. Bu suretle müzalerde-i ki eserlerin çokluğu yüzünden baş gösteren izdiham peyderpey ön- Tenecektir. * Şehircilik mütehassısı Pros- tun mukavelesi bir sene daha u- zatılmıştır. P Yazan; CELAL CENGİZ madlarım.. Daha sonra da ben alış- tım, Sakalımı kesmekle bu tehli- keyi önliyemezsiniz! — Peki. Ne yapalını da kurta- ralım milleti bu salgından?.. — İlkönce afyon içilen yerleri kapatınız.. Daha sonra, memleke- 'te bu mel'un zehiri sokanları bu- Tup Hüdud haricine atınız! Bun dan başka ne yapsanız, bu kor - kunç salgının önüne geçemezsiniz!| Haccac, ihtiyarın sakalını ba - gışladı.. Yalnız sopa cezasile ik- tifa derek serbest bıraktı. cektir. Birbirlerile ticaret muahe-| desi akdetmiş olan hükümetler bazı kombinezonlarla bir hükü - meten aldıkları emteayı başka hü- kümete devretmektedir. Bu hâl asıl müstahsil hükümeti — zara sokmaktadır. İnhisarlar İdaresi bu mevkle düşmemek için müte- yakkız durmağa karar vermiştir. Her ne pahasına olursa olsun İn- hisar maddelerinin ihracı esaslı bir formüle bağlanacak, ihracat miktarı çoğaltılacaktır. Eminönü Halkevi Kurslar Açıyor Eminönü Halkevinden: Millet mektepleri girecek va « tandaşların hazırlanmalarına yar- | | dım olmak için Eminönü Halke- vinde haftada iki gece A ve B kursları açılacak ve Türkçe, Arit- metik, Sağlık ve Yurtbilgisi ders- leri verilecektir. İlk tahsil çağına geçmiş olan va-i tandaşlar arasında ilk tahsil imti- hanına girmek suretile belge a - dacaklara bir kolaylık olmak ve bunları yetiştirmek üzere yine bu-, rada hafta üç gece Tarih. Coğraf- | ya, Yurtbilgisi, Metamatik, Tabiat dersleri verilecektir. Her iki kursa yazılmak ve şart-| Jarını öğrenmek isteyenlerin iki- şer kıt'a vesika fotoğrafı ile Emi- nönü Halkevi Bürosuna müraca- atları lâzımdır. e re a Za Ze — Cumhuriyet Halk Partisi, memleketin bülün menfaatle- rini ve bütün evlâdlarını ku- .caklıyan bir siyasi niledir. yerinde bulmuştu. O akşam Ha - | lifeden bir emir aldı.. Şamın için- de yetmiş bir gizli afyon — içilen yer kapatiı ve şehre efyon getiren! tacitleri buldurarak, birer birer memleket dışına attırdı. Bu tüccarlar arasında Bizans « tan gelen ve büyük paralar kaza- nan kimseler de vardı. Bu adamlar, Bizansa dönünce, meseleyi Kralın adamlarına anlattılar. * BİZANSLILAR HEYECAN İÇİNDE. Haccacın zulmunu ve bilhassa Bizanslı tacirlere karşı gösterdiği şiddeti İmparatora anlattıkları za-| man: — Halifenin adamları bize ha- karet ettiler.. Ve İmparatorun re-| simli paralarını yere atıp çiğne - diler, Gibi sözler de ilâve etmişlerdi. O zamana kadar - Arabistanın POLİ S , Bektik ga Ve.. Mahkemeler Bir Sahte i Şahadetname ! Hikâyesi Suçlu Bu işi Seksen Liraya Yapmış, Müsaddak Kâğıt S Getirmiş uçlu Rauf ayağa kalktı, bir iki d?!ı Öksürdü, bağazını temizledi, anlatmağa baş- ladı: <— Geçen sene, bir gün arka- daşım Celâl ile konuşurken bir ara kendisine aylardanberi iş a- ramakta olduğumu, fakat bula - madığımı söyledim. Celâl: — Benim Kâmil isminde bir dostuüm vardır. Ona gölüreyim. Çok sürmez, muhakkak bir işe yerleştirir, dedi. Birkaç saat son- ra Celâl ile beraber Kâmile git- tik. Kâmil derdimi - dinledikten sonra bana sordu: — Okur yazar mısın?. — Evet, orta mektebin yedinlel sınıfına kadar okuyabildim. Delikanlı bir iki dakika düşün- dü, sonra tekrar bana döndü: — Senli bir işe yerleştireceğim amma, biraz masrafın olacak, de- di Ve düşündüğünü anlattı: — Yarına kadar bir yerden 80 lira tedarik et, ben bu parayı bu- susi mekteblerden birine yatıra- rak sana bir orta mekteb şahadet- namesi temin edeceğim. Şahadet- nameyi aldıktan sonra artık iş bulmak kolay olur. Ertesi günü Kâmil boş bir kâ- d getirdi, onu bana. imzalattı. | Sonra benden 80 lirayı alarak gitti. Aradan çok zaman geçmeden de, bilâhare maariften bir vesika getirdi, bana verdi. Vesikayı Celâle gösterdim. Ar- kadaşım, onu kat'iyyen — istimal etmememi söyledi. Bunun üzeri- ne ben de keyfiyeti maarife ih- bar ettim.. Rıfkı hâdiseyi şöyle anlattı: «— Ben Rauf'u ötedenberi tamı- rım, Bir gün kendisile görüştü - ğgümde bana orta mekteb mezu - niyet imtihanına gireceğini söy- ledi. Ben de kendisine muvaffa- kiyetler temenni ettim. Ayrıldık. Bir müddet sonra ona tekrar te- sadüf ettim, Raruf, imtihanlara girdiğini ve muvaffak olduğunu söyliyerek, bir mektebden aldı- n lddia ettiği vesikayi gösterdi. Vesikaya dikkat edince, bunun hilâfı hakikat tanzim edilmiş ol- duğunu anladım ve Rauf'a: — Bunu derhal kültür direk - törlüğüne götür, veya imha et, sakın kullanma!. dedim. Fakat o- nun bu sözümü dinlemiyeceğini hissedince, bizzat kendim kültür direktörüne meseleyi ihbar ettim.» Suçlu Kâmil ile bazı şahidlerin de sorguya çekilmeleri için duruş- ma 9 mayısa birakıldı. M. Hicret ratorluğunun altın, gümüç - hattâ bakir paraları geçerdi. - Bühasıs Şam ve civarında Gliş veriş ya - panlar Bizans ali n hakfe- nin parasından çok daka kiymet verirler ve bu paraları saklarlar- di, Bizans imparatoru, Şamda ha - karete uğrıyan Bizanslı tacirle - Tin şikâyelini dinleyince fena hal- de hiddetlendi. — Halifeye hemen bir mektub yazılsın... Bize tarziye vermez ve tüccarlarımın zararını tazmin et- Mmezse Arabistan sahillerine as - ker gönderip onlara hadlerini bil- direceğim, 'dedi. İmparatorun veziri, Halife Ab- dülmelike uzun bir mektub ya - zarak, imparatorun sözlerini bu mektubda aynen tekrarladı. Bizans imparatorunun — veziri, Emevi halifesine yazdığı mektu- bu şu cümlelerle bitiriyordu: wımıtmh Bizahs' impa « «« Biliyorsunuz ki, Suriye sa- | hal bu karazın tatbikine geçildi. kş ; 'e vi Öa b AÇA Adliyede Suçlu; “Bana Atfedilen Yalanları Kabul Etmem,, Dedi. N okmüş etten süçük imal K etmekten suçlu Agob Kap- lan ile, bu suçukları satan Manol'un muhakemelerine dün asliye birinci cezada başalndı. Maznunlardan Agob suçunu in- kür etti: «— Ben Manol'a kat'iyyen kok- muş suçuk satmadım. Esasen ken- disini de tanımam. İmal ettiğim suçukları bir komisyoncu vasıta- sile piyasaya sevkederim. Sonra Manol'un sattığı suçuklar Üüze - rinde görülen etiket de bana aid değildir, takliddir.» Agob'dan sonra sorguya çeki - len Manol da şu ifadeyi verdi: «— Ben sucuğu Balıkpazarında bir dükkândan alıyordum. Dük- kânm üzerindeki levhada, Baha Kaplan yazılı idi. Bilâhare öğ - rendim ki; bu zat, Agob'un kar- deşi imiş. Sucukların kokmuş et- ten yapılmış olduklarını bilsey- dim, tabif onları almaz ve sat - mazdım.» Şahidlerin de sorguya çekilme- leri için duruşma başka bir güne burakıldı. KISA POLİS HABERLERİ * Singer kumpanyasına aid 3617 numaralı otumobil Fatihde Saldin kızı 9 yaşındaki Firdevse çarparak başından yaralamıştır. » Feriköyde avukat caddesinde! oturan Saffet, semaverin devril- mesi yüzünden bacaklarından yan- mıştır. * Nişantaşinda oturan ve men- sucat fabrikalarından birinde ça- lışan Osman oğlu Muzaffer ağaç kesmekte iken sağ elini makineye kaptırarak yaralanmıştır. * Hasan ile Hakkı Kadıköyde Pazar caddesinde Ahmedin kah- vesinde kumar oynarlarken — suç üstünde yakalanmışlardır. * Kurtuluşta Keti apartıma - hında 6 numaralı dairede oluran Zalt adında birinin evlâdlığı olan 9 yaşlarındaki Melâhat tramvay- dan atlamak isterken düşmüş, ba- cağından bafif surette yaralan - * Pangaltıda Süleyman Nazif sokağında Vedadın dört numaralı| evinden yangın çıkmış ise de si- | rayetine meydan verilmeden sön- dürülmüştür. * Anadoluhisarında Kapı so - kağında oturan Yakub oğlu Ali- nin yolda giderken üzerine fena- lık gelmiş yere düşmüş biraz son-| ra ölmüştür. ————H————— ——— ——— ——— hillerini müdafaa edecek bir kuv-| Mütehassıslar çağırılarak, Şamda vete malik değilsiniz! İmparator bazretlerinin arzularını is'af et. miyecek olursanız, bir avuç ae kerle bütün sahillerinizi işgal e- deceğiz.. Haccac bu mektubu halifeye verdi. İmparatorun teklifini ikisi birlikte tetkik ettiler. Halife Ab- dülmelik birdenbire telâşe düştü: — Birkaç afyon tacirinin haka- Tet görmesile iki devletin birbi- rile barbetmesi mi lâzımdır? Dedi. Haccac güldü: — Hemen menfi cevab veriniz, dedi. İmparator ve ordusu bu - gün o kadar zayıftır ki, ancak bir avuç*asker gönderebileceğini ken- disi de itiraf etmektedir. Görelim şu askerleri... Gelsinler... Sahil- lerimizde bakalım ne yapacaklar?| O gün Haccac'ın ısrarı üzerine, halife namına Şamda yeni paralar çıkarılmasına karar verilmişti. Der- d İşltetmesine Yeni Bina Gelecek Ay Bu İş de Gözden Geçirilecek İdaresi Nafıa Vekâletine geçen tramvay, tünel ve elektrik işlet- meleri şirketlerden devredilen bi-| malarda bulunmaktadır. Nisanda bu idarelere yeni şekiller verile - ceğinden bina meselesi o zaman haltedilmiş olacaktır. Nafıa Ve - kâleti, umum müdürlük için bir bina yaptırmak istemektedir. Bi- mnanın yeri kat'i olarak henüz tes- bit edilmemekle beraber Vekilin noktai nazarına göre bu binanın Karaköy civarında yapılması is- tenilmektedi Belediye ile bu hususta görüşüldükten sonra bir karar verilecektir. Tayyare Kaçakçılığı Rezaleti Ekrem König Yine Birdenbire Kayboldu Tayyare kaçakçılığı rezaletinde alâkası görüldüğü için mevkuf bu- lunan hariciye — mermhurlarından Ruhi hakkımda, memur — olduğu cihetle evvelâ Devlet Şürasınca lüzumu muhakeme kararı veril - mesi icab etmektedir. Binaenaleyh| Ruhinin mühakemesi bu forma - lite bittikten sonra yapılacaktır. Diğer taraftan Ekrem Köniğin Holandada ele geçirileceğini anla- yınca 'birdenbire ortadan kaybol- muştur. İzi henüz bulunamamıştır. İki Kaza Bir Amele Toprak Yığını Altında Bir Hamal Kamyon Arasında Kaldı; Cihargirde Susam sokağında Hali: adında birinin inşaatında çalışan amele Süleyman oğlu Said temel alılacak yeri kazmaktı iken üze- | rine yıkılan toprak altında kal - mıştır. Diğer ameleler ve itfaiye tarafından Sald toprak altından baygın bir halde kurtarılmıştır. Hakkı adında bir hamal Sirke- cide bir ambara girmekte olağı för Alinin idaresindeki kamyon İle kapı arasında kaltrak sol a- yağı kırılmıştır. ç M * Yenimiahallede İbnisinan kağında 15 numaralı evde yalnız başına otucan 75 yaşında Yohan adında birinin birkaç göndenberi evden çıkmadığını gören konuşu- lar polise haber vermişlerdir. Ka- piyı kırmak süretile eve giren Hisler Yohanı yatağında ölü oları bulmuşlardır. biz ay içinde halife namına yeni paralar darbedildi. Bu, Emevilerin çıkardığı ilk para idi. Yeni basılan paralar dört boy üzerine çıkarılmıştı. Hepsi de gü- müştü. Biraz sonra, Abdülmelik ,halk arasında kolayca sarfedilmesi i- çin, bakır ufaklıkların da çıka- rılmasını emretmişti. Bu suretle » kısa zaman içinde - Şaidâ pa- ra buhranından eser kalmadı. Haccat'ın sebeb olduğu bu ye- nilik, müslüman ticaret âlemin- de - balhassa Şamlılar lehinde - çok iyi neticeler vermişti. Artık eşya mübadelesi suretile alım sa- tım işleri kalmamış, herkes pa- rasına göre alış veriş yapmağa başlamıştı. Kutüa, gua 5 amiye hazır oldukl! y ğ DeRd ğ nbe e Sovyetlerin Dış Politikası Yazan: Ahmed Şükrü ESMER — Kollektif barış sisteminin lışını takib eden istihale — için Sovyet dış politikasının hedef istikameti günün en ehemmiyı meselesini teşkil etmektedir. Fi hakika Münih anlaşmasından be* ri, bu mevzu üzerinde hiçbir sâ” lâhiyetli Sovyet devlet adamı #Öf söylemiş değildir. Geçen eylüldeü sonra enternasyonal münasebet- ler harbden evvelki gibi bir müs vazeneye doğru yürümektedir. Jar ponya, Almanya ve İtalya tara « fından teşkil edilen üçler kombik nezonuna karşı, biri komünist. Ü* çü de demokrat olmak üzere dört büyük devletin kombinezon yap” maları mümkündür. Ancak Ame* rikanın vaziyeti ve siyasi an'a: böyle bir anlaşma yapmıya mü * sald değildir. Fakat bir Avrupâ harbi çıkacak olursa, Amerika'nıf önce demokrat devletlere büyük mikyasta maddi yardımda bulun” ması ve nihayet bu — devletlerin cepbesine iltihak etmesi ihtimali galibdir. Acaba Sovyetlerin vazi yetleri nedir? Garbi Avrupa de mokrasilerile el birliği " yapmı hazır mıdırlar? Şarkta - tecavü uğrıyacak olan küçük devletlere yardım edecekler mi? Bu suallere beklenildiği dere * cede sarih olmamakla — berabef Sövyetlerin en salâhiyetli devlef adamı, Stalin, komünist partisi * nin on sekizinci kongresinde söy* lediği nutukta cevab vermektedi! Evvelâ Sovyet lideri; üç otoxriter devletin taarruzu karşısında kol” lektif barış sistemi$in yıkıldığını bir hakikat olarak tesbit etmekter dir. Bu vaziyetin mes'ulü de. Si lin'e göre, İngiltere ve Pransadıf Bovyet lideri, kollektif barış sis- teminin yıkılmasından Sovyetl rin emniyeti tehlikeve düşeceğ zannetmekte İngiltere'nin ve Fraf dir. Mi Tu genişlemekte serbest * kaldi beyan edilen Ahnınyı_'u»ııi Ukrafr” ya'ya taarrüz edeceğini söyliyen” leri Sovyet lideri fesatçılıkla it * ham etmiştir. Staline göre Sovyet Rusya, bi tecavüze uğrıyabileceğinden en dişe etmiyor. Çünkü böyle bir timal yoktur. Fakat olsa da ken * dini tecavüze karşı koruyabileci vaziyettedir. Bununla beraber, Sovyetler, V* mumi barışın takviyesinde sul devletlerle el birliği yı:i:'k kaçınmamalştadırlar. — Sti b maksadla 1935 senesindenberi S0 yetlerin bazı komşu devletlerle Fransa ile imzaladıklârı an! iarı saymış ve Milletler Cemiye * tinden bile büsbütün ümidini mediğini söylemiştir. K j lerle iş birliği yapmıya tarafi olan zümreler vardır. Fakat İngi” | — tere'nin mukadderatını idare € * den Çemberlayn ve - taraftarlari buna yanaşmamakta idiler. İng tere üzerindeki Ajman tazyikii Münih'ten sonra da devam karşısında İngiltere hüküm teşkil eden bazı — unsurlarda d |— Sövyetlere karşı bir temayül h: rülmiye başlamıştır. Fakat gaz p tecelli olmak üzere, Bono hari K ciyeye geçtikten ve bilkassa Al * manya ile Paris paktını imzalı dıktan sonra Fransa'nın Rus: karşı vaziyet azıcık değişmişlir. Stalin, Sovyet dış politikasınız vaşıflarını sayarkon, üçüncü » de olarak demiştir ki: «Taarruza uğriyarak n nın istiklâli için mücadele « milletlere muzaheret Filhakika bu sözler, rin Milletler Cemiyeti paktı taahhüdü — ifa d Fakat birkaç gün evvel gene M kova'dan verilen diğer bir habet bir arada okunacak olursa, bun lardan çok şümullü bir mâna çi Marmak mümkündür. Moskovü" dan verilen bu haberde Sovyeti Fin, hiçbir karşılık İstemeksizi! tecavüze uğradıkları takdirde F” manya ve Polonya'ya şyardım el arı bildirilmiş yncı

Bu sayıdan diğer sayfalar: