13 Şubat 1941 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2

13 Şubat 1941 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

FMT AŞÇININ CEVABİi: Bizim Osman Cemal anlat- tı: Bir vatandaş, aşçı dükkâ- mında kadayıf yiyormuş. Âş- sokunca, müşterilerin rahatı, keyfi kaçacak.. Çünkü, ma- lüm ya, bir çok sinema seyire cileri, asüde kalmak isterler. Fakat, bür kundura boyacı- sının macerasını gazetelerde okuyunca, parmağım ağzım- da kaldı. Bu vatandaş, bir kı- za seviyor. Kız, yüz vermiyor: Boyacı, düşünüp taşınıyor, nihayet, mesleğini rar veriyor. Fakat, ben, o kızın aklına şaşayım: Yahu, bu zamanda san'atkârda para ne gezer?, TİYATRODA hasılattan pay verilecekmiş. Yahu, Şehir Tiyatrosuna artist olduğu balde, hâlâ ha- yatta ağzının payını alamı- yan kimse var mı ki?.. AHMET RAUF Verem mücadele pulları de- yanrılı olarak — kullanılacak Sinemacılar bugünlerde vilâ - yelte bir toplantıya çağırılacaklar ve verem mücadele pullarının bi. Tetlere yapıştırılması şekli hak - kında bir karar vereceklerdir. Bu pullar devamlı bir şekilde sinema ve tiyatrolarda kullamlacaktır. IMRIF UMVSRSITE : 2 — SON TELGIAF — ISŞUIA'I'M ———————m—m——M————— AA KİT ALCİNRINA Otomobil lâstikleri Hâlâ dağıtılamıyan 3000 lâstik için dün müsaade istendi Hariçten gelen ve bütün mua - meleleri ikmal edilmiş olan 3000 otomobil lâstiği Vekâletten hemüz &mir gelmemesi dolayısile tevzi &- dilememektedir. Halbuki resmi ve hususi binlerce ihtiyaç sahibi mü- istemektedirler, Bünuün üzerine Vali ve belediye reisi Lütfi kırdar dün bizzat Ti - caret Vekilile telefonla görüşerek vaziyeti bildirmiş ve biran evvel müsaadenin verilmesi lüzumundan bahsetmiştir. Mekteplerde Beden Terbiyesi numara- ları nasıl verilecek Maarif Vekâleti liseler, orta ©- kullar, öğretmen okulları, bölge san'at ve İnşaat usta okullarında beden terbivesi dersinden verile - cek olan kanaat notları ile bütün- leme, engel ve okul bitirme imti - hanları notları hakkında yeni bir takım esaslar koymuştur. Bundan başka, bu öğretim mü - esseselerinde talebenin beden ter- biyesi dersind olması lâzımglen ae- gari muvaffakiyet dereceleri tes - bit edilmiştir. KÜÇÜK HABERLER — VİLÂYET oe BFLEDİYE: “ir Bir müddettenberi mezun bulu- nan Belediye Zat İşleri Müdürü Tanik Boysan mezuniyetini üumal oderek va- zitenine >ir Dün şehrimizden — Bulgaristana 90 bin liralık Karabük malı pik demir Ahracı yapılmıştır. e Sön günlerde şehrimizdeki kah- vehanelerden — çoğunda arpalı ve no- butlu kahve — kullanıldığı - belediyece | tesbli olunmuştur. Dün kaymakamlık- lşra verilen bir emirle bunun sıhhate mayzır olduğu ve her kahveden mk sak nümüneler alınmam büdirilmiştir. TİCARET ve SANAYİ: dedülmiştir. 86,000 Liralık pük demir ihraç edilmiş- tir, *ir Amerikaya $8 bin liralık yaprak tütün, Slovakyaya deri, Romanyaya, Filistine balık, Finlandiyaya tütün, Macaristana küsbe gönderilmiştir. * Mıntaka Ticaret Müdürü Salt ıııııı— bugün Ankaraya gide- H H Filezofu Askeri ve siyasi ukalâlıklar Çörçilin son nutkunda Balkan- lardan, Romanya ve Bulgaristan- daki Alman tahşidatından bahse- den kısımlar, nutkun asil metain- den okunduktan sonra, siyasi mu- harrirlerin, askeri müdekkikte - rin kehanetleri aldı yürüdü. Şöyle olabilir, böyle olabilir, şu- radan gelirler, buradan geçerler. B ulâflarım hepsi palavra. Şunun için palavra ki, işlerin içyüzünü bilmiyoruz. Bir meseleyi tetkik et mek için elimizde bir takım mab zeme, bir takım malümlar, bir ta- kım döneler olmak lâzımdır. Kim- bilir, alâkadar ve mes'ul devlet adamları, yani ,binbir. kanaldan kendilerine her gün istihbarat ra- porları gelen şahsiyoller, bu siyasi ve askeri ukalâlıklara ne kadar gülüyorlardır. Hele bazı benlik iddizsında olan öyle erbabı kaleme tesadüf edi - yoruz ki: — Şöyle olacak, böyle olacak, diye kestirip atıyor, Aklıselim ve mantık bize şim- dilik, sadece çu bakikatleri vezi - yorı Almanya ilkbaharda birşeyler yapacak, bir taraftan tasrruza ge- çecektir. Bu taarruzun istikame- tinl bilmek mümkün değildir. Çün- kü, Alman erkânıharbiyesi hare - ket ânına kadar niyetlerini gayet gizli tutuyor. Harekete geçilecek tarih, önümüzdeki bir, bir buçuk aylık devre olarak tahmin edile- bilir. Almanya dört istikamette taaz- ruza geçmek üzere hazırlık yapı- yor: I— Cebelüttarık, 2— İngil- tereyi istilâ, $— İtalyadan Tunusa atlamak, â4— Bulgaristan ve Ro - manyadan Boğazlara inmek. Her sahadaki hazırlığına ayıi derecede ehemmiyet veriyor. Her saha için «mutlaka buradan> de- mek ister gibi propaganda yapı - Vp | Fakat, Almanya, daima tek cep- hede harbetmeyi prensip olarak kabal ettiğinden, bu dört istika - motten yalnız biri üzerinde hare- | kete geçecektir. Fakat, hangisi? . Tahmin yapmak budalalık olur. REŞAT FEYZİ Günün meseles Küçük san'atkârlar nasıl tanıtılacak ? Bunları himaye için tedbir alan Dahiliye Vekâleti vilâyetimize ve diğer vilâyetlere emir gönderdi Dahiliye Vekâleti düm vilâyeti. meleri hususunda Vilkyetçe ted - anize ve tekmil vilâyetlere gönder-| birler alırması kararlaştırılmıştır. Memleket dahilinde geniş bir se- | tir. diği bir emirle — memleketimizin müuhtelif köşelerinde çalışan küçük san'at erbabının tanıtıkması ve ay- ni zamanda daba fazla çalışmalarır nı teşvik ederek kazançlarının art- tırılması için hepsinin İzmir pa « nayırına iştiraklerinin ve mamu- lâtlarının teşhirinin teminini iste- mniştir. Dahiliye Vekâletimizin bu emir-| leri üzerine küçük san'at erbabının bu sene İzmir fyarına iştirak et - Şişli Halkevinin müsamgresi Şişli Halkevi yakında büyük bir müsamere verecektir. Bunun ha - zarlıklarına başlanmıştır. Müsamere Tün şehir tiyatrosunun tatil gün - lerinden birinde — komedi kısmı binasında yapılması için belediye. ye müracaat edilmiştir. ayın 22 sinde lonlarında verilecektir. Bu münasebetle, Avrupadan ye- mi getirilen artistlerle fevkalâde bir varyete programı tertip edilmiştir. Davetlilere verilmek üzere zen- gin kotyon ve bediyeler temin e - dilmiş bulunmaktadır. © geceye mahsus olmak - üzere #aat 12 de intişar edecek olan Balb gazetesi matbuatımızın en sevil - miş muharrirlerinin zarif, kıy H yazıları ve meşhur karikatü: lerimizin resimlerile dolu -olarak davetlilere dağıtılacaktır. Kasımpaşada Hıvı Kurumu çalışmaları Kasımpaşa nahiyesi; Türk hava kurumu fahri başkanı ve nahiye müdürü Bay Şükrü Çeliğin faali- yet ve yardımile halkımızın hava kurumuna karşı alâkalarını arttır. mak için, teşkil edilen kollar, aza- mi derecede randiman — vermeğe başlamışlardır. Bu gayretle çok kısa bir zamanda nahiye halkının hepsinin kuruma aza kaydolunma- ları muhakkaktır. Bu teşkilâtın di- Bğer nahiyelerde de yapılması te - menni olunmuştur. Kızılay Beyoğlu kongresi Kırılay Bevoğlu kaza şubesinden: Kaza şubemizin 1941 yılı kongresi 15/2/1941 cumartesi günü saat 15 de Beyoğlu İstiklâl caddesi 865 nu- maralh Emgen apartımanındaki kaza şubemiz merkerinde toplana- cağmdan kayıtlı azamızın teşrif - leri rica olunur. Aşk yüzünden vukua gelen bir gasp ve eve tararuz davasma dün birinci ağır cezada — bakılmıştır. Suçlu, Hasan işminde ufak tefek bir gençtir. Hâdise de şudur: Hasan bir gün yolda Necibe a - dında bir kızla — tanışmış ve iki genç anlaşıp sevişmişlerdir. Hasan, sevgilisini sık sık gezmeğe götür - mneğe başlamış ve bir gün de ken- disine 15 lira değerinde bir altın bilezik hediye etmiştir. Ancak bu zıralarda Necibe başka erkeğe gönlünü kaptırmış ve Hasana yüz Bun » gün sonra, kızın oturduğu sokağa giderek köşedeki bakkal Kostiye: «— Necibe, seni evden çağırı - yor, her halde bir şey alacak!» de- ——— Matbuat balosu l ha üzerinde teesmüs etmiş ve ma- hallt bususiyetleri hatz eşya vü - Silivri limanı Temizlenmesi için Vekiller hey'etinden bir karar alınacak Silivri limanının temizlenmesi wbughhdemlhmn- cude getiren bu kabil küçük san'at | den bir karar almacaktır. erbabının ayni zamanda kalkın - temizlendikten sonra buraya u y masını imkân dahiline alacak olan| Mmanlar umum müdürlüğünce mo- Dahiliye Vekâletinin bu teşvikkâr| demn tahmil ve tahliye cihazları alâkası büyük bir sevinçle karşı « lanmıştır, Bu suretle küçük san'at erbabı piyasalarda tanıtılmış ola- caklar ve ayrıca küçük san'atkâr. ların himayesi için de yeni ted - birler tesbit olunmaktadır. Gönül rızasile aşı- kına kaçan genç kız Silivrinin Gümüşpınar köyün - de bir kız kaçırma vak'ası olmuş- tur: Köy gençlerinden Ahmet Savaş bir müddettenberi sevişmekte olan 17 yaşlarında Ali kızı Tenzileyi kaçırmış ve kızın ailesinin müra - esati üzerine ikisi de yakalanmış- tır, Fakat kız, gönül rızasile kac - tığını söylemiş ve yaşı de 15 den büyük olduğundan iki sevgili ser- best bırakılmışlardır. Hataya tetkikata gidecek gençler Üniversiteli Üniversite tarih besinin arkeoloji beleri ve asistanlarından mürek- kep bir grup doçent B, Arif Mü - fidin idaresi altmda ayın 15 inde Hataya gideceklerdir. Grap orada yapacağı ilmi tet - kiklerin neticesini Türk tarih ku- rumuna bildireceklerdir. —lrr BİVESSDrYF İ Ca —Ç ADLİYE ve POLİSF— Sevgiliye hediye edilen bilezik hiç böyle geri alınır mı? Birinci Ağır Ceza mahkemesi dün hiddet- H bir âşıkı 35 gün hapso mahküm etti çalenıştır. Necibe bakkalın ne iste- [ diğini anlamak Üzere kapıyı açımış, bu sırada Hasan bindenbire koşa - konulacaktır. Mühim miktarda ma- nifatura getiriliyor Yakında hariçten mühim mik . tarda manifatura eşyası geleceği haber alınmıştır. Ticaret Vekâleti bu oşyanın nommal bir kâr ilâve sile balka ucuz olarak satılmasını temni için şimdiden tedbirler alın- maktadır. Bu yolda manifaturacı- lar bi ine bir tamir yapılmış ve bu malların satışından — birliğin mes'ul tutulacağı bildirilmiştir. —— Hamamcıların isteği kabul edilmiyor Kiırkçeşme suyü kaldırıldıktan #onra bu suyu kullanan hamam - cılara metre mikâbı 7,5 kuruştan 'Terkos suyu verilmesine başlan - mıştı. Bunun üzerine ecekidenberi 'Terkos kullanan — hamamcılar da kendilerinden metre mikâbı başı - ma 1 kuruş yerine 7,5 kuruş alın” masını istemişlerdir. Alâkadarlar ise bu talebi kabul etmiyerek şu cevabı vermişlerdir: e— Evvelce bazı hamamlar be. dava Kırkçeşme suyu kullanırken ezasen diğerleri yine metre mi - Kâbı başına 15 kuruştan terkos su- yu alıyorlardı. Şimdi ise eskiden bedava su kullananlar da metre mikâbına 7,5 kuruş vermeğe baş - ladılar. Bu karardan 15 kuruş ve - renlerin istifade etmesi dağru de- Pildir. Çünkü vaziyet onların değil eskiden bedava su kullananların aleyhinedir. e ah icüre Anadolu kavaklları Şirke« tihayriyeden — şikâyetçi | Anadolukavağı halkı; Şirketi - hayriyenin son tarifesile; burasının karşı sahille yani Büyükdere ve Sarıyerle muvasalasının kesilmiş olduğunu söyliyerek tarifedeki bu aksaklıktan şikâyet etmişlerdir. Bu yüzden Sarıyer ve Büyükdereden Tak eve girmiş ve kızın bilezik bu- | Hervakit ekmek — gelemediği ve Tunan kolunu yakalıyarak: «— Mademki artık beni istemi- köyde fırın bulunmadığından müş- köülât çekildiği de beyan olunmuş. yorsun, ver bileziğimi geriye!» de.| tur. Keyfiyet tetkik olunmaktadır. iş ve kızın bağırıp çağırmaları a- rasında bileziğini almış, tır. Bundan sonra, yakslanan Hasan, muhakömesi sonunda dün hem bir mesken masuniyetini ihlâl, hem de &sep suçundan 1 ay ö gün hapis cezasına, Lâ ay da emniyet neza- G wb_“m'“'“n'“_:n birkaç| Yeti altmda bulundurulmağa mah- Eyüp Halkevinin kır koşusu Eyüp Halkevinden: Spor kolumuzun tertip ettiği e& kilometrelik bir koşusu 16/2/941 pazar günü yapılacaktır. küm edilmiştir, Bileziğin de kıza | tenen güne kadar Evimiz idare me- iadesine karar verilmiştir. murluğuna müracaat etmeleri lü- Necibe de dün mahkemede bu- | zımdır. lunmuş ve kararı memnuniyetle miştir. Kosti eve gitmiş ve kapıyı * dinlemiştir. Derece alanlara mükâfat verile. cektir. Son Telgrafın Edebi Tefrikası: 27 BİLLÜR KÖŞK BÜYÜK AŞK ROMANI İZZET SELÂMİ Eğer bir ay onunla beraber otu- Tacak olursa, oğlunu gene hükmü altına alacağına kanaat getiriyor - du. Her halde Leman denilen aşif- tenin sözlerine, riyakâr tavırla . #ini haber veririm, sana en güzel odaya hazırlatırım. Sen de hazırla- nınca bana telgraf çekersin, gelir seni Üsküdardan alırım. — Peki... Sekiz on güne kadar yazarım, Bu sırada kapının önünde bir o. ftomobil durdu. Zehra pencerenin perdesini kaldırdı baktı: — Geldiler dedi, onların yanında bir şey açma... Senin hakkın var, bu işe anları hiç karıştırmıryalım. İKİNCİ KISIM -İi- det zarfında muhakkak evlenme - geçeceğine eminim. Cemal anlatırken Lemanın kaş- ediyor, derin bir yese kapıldığı aü« laşılıyor. Nihayet; — Cemal dedi, ben senin gibi tatlı ve boş hayallere kapılamı - ken fenalık bulacağız. Anneni bana tanıtlığına göre düşünüyorum da, — Bir ay onu burada oturtmak | söylemiyecesine söz büyük muvaffakiyettir. Bu müd. | aksi, inatct kadındır amma, dürüst | için elimden geleni mize razı olür. Seni ve Afifeyi iyi-| bilir... ce tanıdıktan sonra inadından vaz| meydana çıkarmak onun da işine Tarı çatılıyor, dudakları takallüs | sısında hen ve Aft verdi, Çok — Ümitlerinin boşa gitmemesi yapacağım. kadındır, verdiği sözü tutmasını | Merak etme, bugünden tezi yok bu gekmez.. Esasen evli olmadığımızı | hususta Afifeye de talimât vere - 1; ed'nıınnimmhırkııqı — Öyle olsun... Fakat onun kar- | çekti: fenin çök müş - kül bir vaziyette kalacağımızı da kabul et. Sen bunu düşünmedin. kızrınla benim giyinişimiz, makya- — Kizım dedi, birkaç gün sonra kaynanam - Afife şumarık bir korku gösterdi:; — Aman anne sahih mit.. Çok jzmız, tavır ve hareketlerimiz bile | ters bir kadınmış.. Huyuna göre yacağım, Annenin buraya gelmesi| annen gibi bir kadının gözüne ba- iyi değil, fena olacak, iyilik umar- | tacaktır. Cemal sabırsızlandı: ıltmeııebıkıhm&quı Leman; — Şakayı bir tarafa bırak dedi. — Benim annem de nihayet dağ-| Kaynanam ihtiyar, mutaassıp bir p7 Tazyik karşısında Vişi Yazan: Ahmet Şükrü ESMER On gün devam eden krizden son- ra Vişi hükümetinin teşekkülün de busüle gelen değişiklik vazi - ( yeti aydınlatacağı yerde daha i- | | iyado müpbemleştirmiştir. Pariste çıkan bazı Fransız gazetelerinin İir durup dururken, Vişi hükümetine ki karşı tevcih ettikleri hücumlaf |. krizin başlangıcını teşkil etmişti. Bu gazele hücumlarının arkasın: dan, Pariste Almanlara yakın bar xi Fransızların Almanya ile der- hal işbirliği yapılmasını istiyen bir siyasi parti kurmaları geldi, Gerek Parix gazeleleri ve gerek siyasi)i | parti kuranlar, Almanya ile yapı- f0 lacak işbirliğinin sembolü — ol Lavalin kabine içine alınmasında asrar ettiler, Bunun üzerine ral Darlan, Mareşal Petenin mı tahhası olarak Parise gitti ve orar p da Laval ve Almanyanın Vişi ek hi; çisi Abetz ile görüstü, — Darlanın Parise gidişi Paris gazeteleri t fından iyi karşılandı. h Almanların düşündüklerine re, eğer Laval geniş salühiyetle he biliye nazırı sifatile kabineye ge P ) recek olursa, Petenin reisliği ale tinda Darlan ve Huntzingerin d€| dahil bulunacakları bir Vişi hü kümetinin teşkilinde mahzur yı tur. Darlan Vişi ile Puris da günlerce mekik dokudu. A şılan, bu gidiş gelişler Lavalin, bine içindeki vaziyetile alâkadaf” dır. Laval geniş salâhiyetli liye nazırlığıinda ısrar etti, şal Peten, Lavale ancak — kal içinde devlet nazirliği vet p Ve ihtilâf en hâd bir safhasında ken Alman Transocean aja! müheyyiç haberler neşretmeği $ | başladı:. Mareşal Petenin Darlanla birlikte tayyare ile Şi mali Afrikaya gittikleri haber rildi, Fakat Vişi hükümetinin detli tekzibi üzerine, Transoc' ajansı bu haberin yanlışlıkla ve rildiğini bildirdi. Bunun arkasından da h muzırı Flandenin istifası geldi. Flandenin istifa mektubu, hükümetile Almanya arasın ihtilâfın içyüzünü aydınlatı tadır: Başta Peten olmak Vişi hükümeti, geçen — baziral imzaladıkları mütarekenin larına sadık kalmak kararı lar, Bundan ayrılmayı şeretsizlik | £ addediyorlar .Mütareke şartl nın çerçevesi içinde Almanya işbirliği yapmıya da hazırdı Fakat Almanyanın israr ettiği İf birliği mütareke şartlarile telif Wf bul etmiyor. Flanden de mü' ke şartlarından ayrılmayı şet sizlik telâkki ettiğinden istifa e e Ü .e a a Darlan istihlâf etmektedir. D Jan ayni zamanda bütün gi melere mevzu olan da başında kalıyor ve Başvekil avini de oluyor, Demek ki Darlif bugün Vişide Petenden sonra ı_.ı.ıı—ııy.ı.ııuı. tit | bir şahsiyet vaziyetine g kil edecek olan donanmanın N İörlesine girerek Alman nazilfi nin Cezayir veya Tunusta G ral Veyganda taarruz etmek 4| rına kanacak değildi. Hem betki de Cemal etresi günü ilk trenle yola| buraya gelince baçımıza felâket ge-| dan gelmiyor!.. Hem sizden de an-| kadın, Ne huyu, ne de yaşayış tarzı | Zere vapurlara binebi oit ustalıklı bir plânla, oğlu ile bu ka- Çıktı. Köşke gelince Leman boy - | tireceğinden korkuyorum... Sen | nemin gözüne batmamağa gayret | bizimkine uyar. Yüzü gülmiyen, | deniz üssünü ezici bir tarzda danın arasına girer, aralarını açar- nuna sarılıp öptü, odalarına girer ' sonra Zekiler taşındılar, | etmeniz) beklerim, Sen de, Afife | buluttan nem kapan bu kadın için,| bardrman etmiştir.» İngiliz donanmasının ba ld' ketinde bütün Akdeniz devletlf5 İ mo cesaret vermek istiyen bir gi girmez sesi titriyerek sordu : yarın öbür gün do Pertev dayı ile | de aklı başında insanlarsınız, An- | en ufak 1âübalilik ahlâksızlıktır.. — Ne haber? Halis Âdem gelecekmiş. Acaba bu | neme kendinizi sevdireceğinize e. | Hem unultma ki, Cemalin annesi- Cemı.l hayli çekingili cevap ver- | yabancılara karşı annen dilini tu- | minim... Sen bir kere ev kadınlı- | dir; Şefik ile evlenmene de yardım dı. Şimdi çok kuvvetli imiş gibi gö- Tülen aralarındaki bağı kesebilir, kopazabilir, oğlunu o kadından a Bir yırmağa muvatfak olabilirgi. tabilecek mi?, İnsan ağzından bir | Bını takın, idareli bir ev kadını ol- | edebilir.. Kendini sevdir de, oğ - | vet tçzahürü sezilmektedir. — g) tecrübe etmek iyi olacaktı. Son ko. — Annemle münakaşa ettik... | Böz kaçırabilir ve bir kelime bizim| duğunu göster. Afife de kendine | ltma bu mesleyi senden yara o aç- Herhalde Flandenin ;.uııd n gunu da oynaması faydalıydı. Bu | i tahmin ettiğim gibi evvelâ red - | bugünkü hayalımızı altüst ede - | sındırmak için lâzım gelen her | sın... Darlanın — yerine , | uğurda izzeti nefsinden, azame - tinden fedakârlık etmesi lüzımdı. Oturduğu koltuğundan yavaş ya- vaş doğruldu: şeyi yapsın. Ondan sonra annemin — Hiç korkena, anneme bizi ber.| “önlünü almak kolavdır . Lemana birkaç güne kadar Zeb-| kezni evli zannettiğin: söyledim. | — Leman hazin hazin başını sal - ranin geleceğini anlattı. Bizim rabıtamıza dair tek kelime | ladı: detti... Buna rağmen mühim bir | bilir. — Öylevse anne onu namırk için. ü de besleriz... Ona benim odamı ve- | gildir. Gelecek günler Tiriz, ben aşağıdakj küçük odaya | şiden çok haberler gelmesi inerim, CArkası var) * lenir 1 Vişideki buhran sona

Bu sayıdan diğer sayfalar: