3 Eylül 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3

3 Eylül 1935 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

39535 BAŞSAĞISI TELYAZILARI Amiral Kondiriyotis'in | Ölümünün Yıldönümü » Ankara, 2.A.A. — Eski Yunan Cumur Başkanı Amiral Kon- Siriyotis'in ölümü münasebetiyle Dış Bakanı Tevfik Rüştü 8s'm Yunan Dış Bakanma çektiği baş sağı telerafr ile buna .n cevap aşağıdadır AR r üral Kondiriyotis'in ölümü münasebetiyle, Ekselansları- ta Cumurluk hükümetinin taziyetlerini arzederim.,, Dr. Tevfik Rüştü Âras Ekselanslarınn bana, Amiral Kondiriyotis'in ölümü müna- Mbetiyie Türkiye Cumhurluğu hükümetinin tebliğ buyurdukla- “4 3$ sağından dolayı pek ziyade duygulanarak, Elen hüküme- inin samimi teşekükrlerini kabu! etmelerini rica ederim. Maksimos , İkinci Şube Direktörlüğü pAtkara, 2 (Özel aytarrmız bildiriyor) — İstanbul emniyet di- ği *törlüğü ikinci şube direktörlüğüne Akçadağ kaymakamı Ne- Sitinin tayini yüksek tasdike iktiran etmiştir. a. Kocaeli Emniyet Direktörlüğü yaka, 2 (Özel aytarımız bildiriyor) — Kocaeli emniyet di- hi #lüğüne Kastamonu emniyet direktörü Ferit tayin edil- Ştir, i i Târih Encümeni Dün Dolmabahçede Toplandı İskoçyalı Arkeoloğlar da Bu Toplantıda Hazır Bulundular kya arkeoloji cemiyeti başkanı woğ Doktor (o David Russel ile mahmetteki kazıyı idare eden İs Yanın Sen Andirevs darülünunu Profesörü Bakster dün Dolma - 'Ş€ sarayrna davet edilmişler ve tk oplan - başkanı öğretmen Bayan Afet'in ar - keoloji ve tarih üzerindeki derin-bil.- gisini hayret ve takdirle tekrar etmek benim için bir vazife olacaktır. Ba - yan Afet Arastadaki mozayıkı çok beğenmiş olduğunu ve tarih encüme tarihi tetkik encüme: ninin çalışmamızda: nı kaldı. çeş per vam £ Üişğediden saat on dokuza kağar de. > &den toplantıda her iki İskoçya i Söz almışlar ve muhtelif mev- iyi üzerinde kıymetli fikirler bildir ir . Toplantıdan çi iBumuz yeni mozeyiki şehre takdim edebileceği - mi ümit ediyorum, Sultanahmette yapılan kazıda ye» nİ bulunan mozayikin bir tarafta gö bek verdiği görülmüş ve yapılan öraştırmalar neticesindeyüz yüz elli yıl önce yapılmış bir küçük mahzen bulunmuştur. Bunun kazı ye ri üzerinde o devirde bulunan bina « lardan birinin meçhul bir maksatla yapılmış gizli bir yeri olduğu anlaşı- İiyor, Kazının bundan sönra daha kiymetli mozayıklar meydana çıka « racağı muhakkaktır, sonra profesör Baks - imize yu diyevde bu — gz Elsiksiz bir ilmi topla muş olmanın zevki içinde *manlı imparatorlarının yalnız A 'em ve yalnız bir entrika yeri k kullandıklarr Dolmabahçede iş bir milletin yüksek karak Ya çil edenlerle İkarşılaşacağı- eni da #linürdüm, fakat Marmarıy: ve 0 gören taraça Üzerinde bir aka Surulmüuş olacağını nasıl hatı- ag, Ettirmiş olabilirdim? Sizden bil Sunu kaydetmenizi rica ederim m türk ta tetkik encümeni as - Romanya Gençler Grupu , Bu Hafta Geliyor e Dün Fransa, Lehistan ve İsviçre sefirleri kazı yerini gezmişler ve bü- lunan mozayrklar karşısmda hayret- le durakalmışlardır. NR si ulusal kryafetlerile 1g Ylülde Ba tİval yapılacak olan arsr- a ki devam €- ir. Bu işle meşgul olan ko- ün, Büyükadeya gitmiş ve Ada- DX yerı ile beraber şenlik yapı: erleri gezmiş ve buralarda ya- tı tespit etmişlerdir. ie lde Prenses Marya vapu- d, le iştirak etmek üzere Ro- 1 16 genç ulusal kıyafetle gelecek olan gençlerden bir grup rile geleceklerdir. Ayni gün Roman- yadan bir Çiğün müzik heyeti de gelecektir. Komite Romanyada fes- tival işlerile uğraşmak üzere bir mu- rahhas göndermiştir. Bu murahhas Bükreş sefir ve konsolosile temas et- miş ve bunlar vasıtasile basın genel direktörlerile görüşerek 4 Eylülden itibaren festival hakkında Romanya TA OLAR t # iran Diş KAZIMI HAN | Kâzımi Han Geliyor Ankara, 2 (Özel aytarımız bildi - riyor) —'lren Dış İşleri Bakanı Kâ Işleri - Bakanı zmi Han, yarın hudutlarımızdan memleketimize girmiş bulunacaktır. Kâzymi Han şehrimize uğramıyarak doğru İstanbula çıkacak ve orada birkaç gün kaldıktan sonra,Cenevre- ye hareket edecektir. Kizimi Harin bu seyahati, Cenevre seyahatinden istifade ile memleketimizdeki tanı - dıkları ile görüşmekten ibarettir ve hususidir. Afganın Büyük Günü Ankara, 2 A.A. — Reisicümur Ata türk'ün Afgan istiklâl bayramı mü- nasebetile Afgan Kralı Mehmed Za- hir Han'a çektiği tebrik telgrafı ile buna gelen cevap aşağıdadır. : İzik KARI beğ edlüi sştlikmseden tiyle, en hararetli. tebriklerimin ve şahsi teemnnilerimia kabulünü ma- jestelerinden rica ederim. K. ATATÜRK Nazik tebriklerinden dolay: Ek- selanelarına teşekür ederken, şahsi saadetleriyle kardeş Türk ulusunun saadeti için en hararetli ve en sami- mi temenilerimi sunarım. İ Maden işini de ay İ mek kuvveti â | madenlerde halledilmesi | nı temin edecek her cins endüstriyi MEHMED ZAHİR ————e—— Tahsil ispektörlükleri Ankara, 2 (Özel aytarımız bildi - riyor) — Finans Bakanlığı tetkik he yetinden İhsan, Necmi, Hamdi İs - tanbul mıntakası, Hüseyin Beyoğlu Buntakasr tahsil öspektörlüklerine, Salâhaddin, Adil, Mithat, Hüseyin Halil, Emin, İstanbul mıntakası,Arif Beyoğlu mıntakası, Emin, Mustafa Sami, Şükrü Üsküdar mıntakası tah- sil İspektörlüklerine tayin edilmiş» lerdir. İcra memurlarının kefaleti Ankara, 2 (Özel aytarımız bildiri. yor) — Tüze Bakanlığı, icra memur İarmın kefalete tâbi tutulmaları hak- kında bir kanun projesi hazırlamak « tadır. ia Malmüdürleri arasında Ankara, 2 (Özel aytarımız bildi riyor) — Eruh malmüdürü Zİ, İ Manisa merkez mal müdürlüğüne, Çumari malmüdürü Pikret Mutki malmüdürlüğüne, İzmir tahakkuk me murlarından Şinasi Eruh malmüdür- lâğüne, Bursa varidat kâtibi Kemal Mutki malmüdürlüğüne tayin edil - mişlerdir. Uşağın kurtuluş günü Uşuk, 2 A.A, — Dün Uşaklılar kur tuluş bayramını kutluladılar. Ordu - nun girişi temsil edildi. Bugünc ait söylevler verildi. Kürtarıcılara min- net ve şükran duyguları gösterildi. Gece de fener alayları yapıldı. ş.m aaa gâzetelerinin neşriyat o yapmalarını temin etmiştir. Sovyet Rusya ve Ro- men konsolosları festivale büyük alâ- ka göstermiş ve Adada şimdilik yer. lerimi temin etmişlerdir. Yat klüpte ilk gece verilecek olan balo da halka tahsis edilmiştir. Bu sebeple Yat klüp bahçesinde hazırlıklar yapılmak tadır. Ayrıca caddelere konacak projek- | törler klübü tenvir edeceklerdir. 14 Eylülde yine 16 gençten mürekkep Yunan heyeti ulusal kıyafetlerile şeh | rimize gelecektir. Hazırlıklara önem- Je devam edilmektedir. İ N EKONOMİK KONUŞMALAR ———————— — Maden Arama Ve işletmesi 04 Her şeyden evvel bilinmesi lâzim- gelen bir prensip meselesi vard: Toprak altı servetleri - şahsın Ge umümun malıdır. Liberal yani jan- darma devletlerde de bu esas kanun- laşmıştır. Bir maden imtiyazı cevhe- ri kn lendiren bir işletme müte- akhitliğidir. Bu yüzden normal za- ranlarda bile maden ihracatı hül metler tarafından sıkı bir kontrol €- dilegelmiştir. Umumun payı olatak da bir ihraç vergisi alınmıştır. Di- ğer ticaret metalarında ne böyle bir resim, ne de madende tatbik edil sık: kontrol vardı. Binaenaleyh, öte“ denberi madenlerde o hükümetlerin yakın bir alâkası vardır. Çünkü; ma- den » ferdin değil « cemiyetin işidir. Umumi menafi namına kurulan mâden arâme enstitüsü bu cemiyet işini üzerine almaktadır. Vakıa son zamanlarda Sümer Bank devletin madenlerimizi o kıymetlendirecek bir resmi müessesesi idi, Fakat Sümer | Bank'ta çok önemli bir vazifesi da- ha verdi. Tür n sanayileşmeyik. eşirilâta bağla- iye ayırmak demekti. Bu iki mühim işten biri de diğerine feda edilemez. Hem etmeli ki, icap eden meçhuller daha kalabalık ve karışık- tr. Düşüncemizi izeh edelim: Kuvvetli bir devlet kendi ibtiyacı- kendi sınırları içinde kurar ve işle- tir, Vakıâ burada da teknik ve mele- kenin mühim rolü r ama, niş» yet sağlam gümrük duvarları, dahi- W kanunlar, iç endüstrinin - esasıdır. Fakat bir maden kurumu böyle de- ğildir, Mae her şeyden evvel bir tablat verimidir. Bir maden berhan- gi bir zor ile ne ortaya çıkabilir; ne de genginleştirilir. Dere içinde bir taş bulmak, top- raklar arasında &:kışmış bir cevherin izine, hatta damarına tesadüf etmek, orada mutlaka işlenebilecek kabili yette bir maden mevcudiyetine delâ- let etmez. Böyle hadiselerde esaslı ameliyelerle oradaki cevherin cinsini ve miktarını tesbit etmek İâztmü:r. Bunuş için de ilmin ve fennin mu. telif şubelerinin yardımlarına ihtiyaç vardır. Demek oluyor ki, maden ara- | ma enstitüsü birinci derece devletin | bir ilim ve fen müessesesidir. Bu Mmilessesenin kapısındar içeri gi te, jeoloji, mineroleji, “petrogtafi, Panlantoloji, şimi ve lâboratuvarları gibi ilmin en yüksek şubelerile karsı- Jaşılacaktır. Böyle bir müessesenin de hükmü hiç şüphesiz değişmez bir KAR « r lee Şi lim ki, enstitünün faaliyetinden ça- buk bir sonuç beklemek hatadır. Dü. bir madende arama işi sene- ! içülür. Belki bu aramalarda ilk zamanlar büyük bir şanssızlık o- larak fena netice almabilir. Bununla eastitünün varlığında bir günah ata- mak büyük haksızlıktır. Şu imanımız kuvvetli olmalıdır: Enstitü bugün Bakırköyünde Uçak bayramı devam ediyor. Bay- ram beş eylül akşamı bitecektir. Bay- ram Bakırköyünde çok canlı bir şe- kilde kutlulanmıştır. Türk Hava Ku- rumunan Bakırköy Bayanlar kolu, hükümet kurağma gelmişler, ha kuvvetleri önünde tezahüratta bulun- olmazsa, yarın memleketimizin zen- gin madenlerini alana çıkaracaktır. Yeter ki, ona layık olan organizat- yon yapılsın. Enstitü kurulurken daha henüz memleketimize uğraniiyan jeofizik lü yani elektrikle maden aramaya İs bir yer verilmesi candan dilenir. Taşlarda bulunan tuz ve Tütübetteki “nakıliyet,, bassasından istitade e lerek elektrikle arama uânlü birçok madenlerde — bilhassa petrolda — geri ve müspet netice vertektedir. stitünün ikinci vazifesi de ida- ridir: Bunu da izah edelim. Memle- ketimizde mütehassıs getirtmek. tet- kik ettirtmek ihtiyacı çoktanberi doğmuştur. Şimdiye kadar da çok değerli mütehassısların Türkiye hu- dutlarr içinde tetkikatta bu'unüvlla- rı muhakkaktır. Bu tetkik ne de önemli raporlar da verilmişi İşte o kadar!.. Bu raporlar ya dosya- sında veya şunun, bunun elinde ka)- mıştır. Bu yüzden memisketimizde herhangi veni bir iş mevzuubahs © lunca yeni bir mütçhassıs, yeni tet- kik ortaya çıkar, böylece belki ayni mesele birçok defalar tetkik oluna gelmiştir. Çünkü sistematik bir tet kik ve arama yapılmamıştır. herhan» gi bir teşkilâtmuz da bu gibi fenni tetkikleri tasnif ve tesbit etmiyordu. İşte arame oenetitimüzün yapacağı etütleri sistematik bir şekilde olaca- ğı gibi, eski tetkikleri de toplayıp, eksiklerini tamamlıyacaktır. Bundan sonra da bu tetkiklerin yeri herhan &i bir "mi evrak,, veya herhan- gi bir kasa gözü olmamalıdır. Pek müstesna politika oVaziyetleri hariç diğerleri basım evlerinde çoğaltık malıdır. Bu hareket yurdumuza ge- rek maddi ve gerekse manevi büyük laydalar getirir. Madenlerimizi devlet elile canlan- dirırken akla bir sorgu gelir, Dün- yada işliyen meşhur maden smınta kalarını, madenlerini tet- kik edersek bunun hiçbi. rini resmi teşebbüsler meydana çı- karmamıştır. Bilhassa potrol arama işlerinde - hükümet ancak himayeci olarak » hususi teşebbüsleri kıymet lendirmiştir. Hattâ çar Rusyası Ba- küde petrol aramalarında muayyen hizmetler mukabili müteşebbislerine | (25000) rubleye kadar bir prim ve- rirdi. Bu işe doğrudan, doğruya hü- kümetin el atması doğru mu? İşte en ince noktaya dokunuyo- ruz; evet en ince nokta, İtiraf etmeli ii, kapitalizm kendi irak senelerce mülyaftak olmuş idi. Binaenaleyh: Bu mu- valalkiyet vEZİYETETİ yeni Tiny yerleştirmek ayni sonucu elde etmek için yetişir. Bu da geniş zihniyet for- malite bağlarından o uzaklaşmaktır. Kanunlar da bu hususu gözönünde tutmuşlar, İş şimdi elkmanların bu özenliği kavrayışına kalıyor. Mu- valfak olunmaması esastaki hütadan değil, tatbikinden ileri gelir. Sadrettin ENVER Uçak Töreni muşlardır. Şivezad tarafından heye- canlı bir söyleverilmiş, bunu o Ürmre- nın söylevi takip etmiştir. Alay, bw- radan Cumuriyet Partisine giderek tezahüratta bulunmustur. Bakırköy kazasının tayyare yardımı bin Tirayı geçmiştir. 7 Avukatların Tasnifi Bitirildi (Baş tarafı 1 incide) - Birinci amda ayrılanlar: Vasfi Raşit, eski ağır ceza başkanı avukat Sabri, Avukat Sadi Rıza, Sami, Ss» Her yeni medeniyet, her yük. seliş ve her baymdırlık ruhun | bir beden istemesi gibi mutlöka insan çokluğu istiyor. Eski za. | manm bütün medeniyetleri nüfüs | muş, pülus düştükçe bu medeni- i artması He birlikte vücud bul | yetler de çökmüştür. Bu sebeple: | dettin Ferit, İstanbul Barosu başka“ # Hasan Hayri, avukat Halil Hilmi, eski İnhisarlar genel direktörü avu- kat Asım, Kenan Ömer. — pl avukatlar da ikinci, üçüncü ve dördüncü sınıflara ayrılmışlardır. : i Dekthtarik (kai Di #evkal. || #9YUm! en önemli soysal işlerden | de sınıfa ayrılan avukatlar 1000 lira, |; biridir. birinci em:f olanlar 200, ikinci sınıf İ olanlar 80, üçüncü stnıf 30. dördüncü sıf 10 lira meslek vergisi verecek- lerdir. 20 ilkteşrin | Pazar günü i Yapılacak olan (Genel Nüfus) Başvekâler i İstatistik Umum Müdürlüğü ki İl mun elindi vs eziz FELEK Şu İPİ GÖRÜYOR MUSUN? Mal sahiplerine ithaf: Bir perdelik komedi Eşhas: — Ya çi: Apartman sal Madtebiz Zeyno: Kiracı, Huriye: Zeyno'nun karisi. Icra memuru, bekçi, polisler. Apartmanın bir dairesinde top: lanmışlâr... Zeyno — Ne istiyorsunn , Icra memuru — Mal sahibine üç ay borcunuz varmış. Kira mukave- İesi hükmünce size tebliğ edilen ödeme emrine havalei sem'i itibar etmiyerek... Zeyno — Uzatma ağabey. Anla- dım. Kirayı vermedim diye mi gel- diniz? — Evet, — (Mal sahibini göstererek) Ya bu herif ne istiyor? Yasefaçi — Ağzini topla! senin yibi olur. Icra memuru — Kanun mucibin- çe hacze gelen memurlar zabıta dan muavenet talep ettikleri tak- lirde, Herif — Orle kâtipçe lâflarla beni korkutamazım! Benim babam di O Kaleminde ıçuhadarı İL Senin gibi yüz tane amele önünde beş pençe divan dururdu — (Zeyno'ya hitaben) Baksan za! Bu kadm kimdir? — Bitim kaşıkdüşmanı... — Anlamadım.. — Sizin anlıyacağınız ev uşağı... — Kadından uşak olur mu? Şu. na hizmetçi desene! Kadın — Ağzımı topla hımbıli Hizmelçi senin anandır. Ben bugü- ne bugün... Polis — Ey! uzattınız.. Haydi bakalım. şöyle geriye. — Aaa! Ne olacak. memuru — Mallara haciz koyacağız! Zeyno — Hangi mallara? — Ne bulursak. Ibatenize kifa- yet edecek asgari mefruşat bıra- — Ya! Pekâlâ öyle ise. (Zey- ğa doğru kaybolur. Kar» si da peşinden.) Biraz sonra Zeyno elinde bir ip- le meydana çıkar ve Yasefaçi'ye hitaben — Bana baksana bezirgân. Şu ipi görüyor musun? Bu bende iken sen on para alamazsın! — Neden?. — Neden mi?.. Şimdi görürsün EB.n gidiyorum. Ey cemaat hakkı- Polis — “Nereye? Zeyno — Mutfağa, Kendimi asacağım. Icra memuru — Biz vazifemizi yapalım da sonra... Zeyno'nun karısı — Hayır ha- yırl.. Şimdi asacak iştel. Neden sizi bekliyecekmiş. Icra memuru — Haciz muame- lesinde mahkümü aleyhin vücudu şarttır. Zeyno — Ben gidiyorum... Ben asıldıktan sonra da Yasefaçi bu apartmana zor müşteri bulur. Val- Jah on paraya kimse tutmaz. Yasefaçi'nin gözleri hemen açi- ır — Aman yozunu seveyim. Böy- le delilik yapma?.. yno — yaparım. Yasefaçi polise hitaben — Ku kavli kaldikça cürüm teşkil etmez. Eğer davacı isen o başka, Zeyno'nun karısı — Bizim bek. lemeğe vaktimiz yok. Ne diyecek- seniz deyiniz. : Zeyno (Yasefaçi'ye) — Şimdi bu memurları falan dışarı almaz- san kendimi şu iple mutfağın tava- nındaki çengele asarım... Yasefaçi — Yapamazsın. Zeyno — Yapamaz mıyım? Derhal mutfağa koşar Yere bir masa koyar. Üstüne çıkar. Apart- mandaki patırdıya koşuşmuş olan diğer kiracılarln — dolmuş olan met- halde bunu gören kadınlar vavey- lâya başlarlar. o Polis müdahale eder. Herkes Yasefaçi'ye: . > Allah kahretsin! Alçak hos rif! Göz göre göre adamın kanına girecek... demeğe başlarlar. Yasefâçi mütereddit bir halde bakarken icra memuru sorar: — Davacı sıfatile mmuamelâtr ic. raiyenin devamımı talep edıyor mu- sunuz? Yasefaçi endişeli gözlerile etra- mutfağın tavanına ve Zeyno. ipe baktıktan sonra: — Evvelâ şu herifin elindeki ıpi İİ haciz yapsanıza?. Zeyno — Bütün eşyamı veririm. Bunu vermem. Babamdan kalma yadigârdır. İcra memuru — Bir daha soru- yorum. Devam edelim mi Etraftakiler — Tamahkâr herif! Yeter artık. Ev bark yıkacaksın. Vazgeç şundan... Herkesin üstüne geldiğini gören Yasefaçi hiçbir şey söylemeden ka. i| pıdan çıkar. Icra memuru, polis ve bekçi de birlikte. Halk çekilirler. Zeyno karısına — Yahu! Şu ipi al da rafa koy!.. "de ei B. FELEK di.

Bu sayıdan diğer sayfalar: