23 Ekim 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 2

23 Ekim 1935 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Duba yp alc inkılap Dergisine dave. Cumuriyet bayramı günü An- karada bir inkılâp resim sergisi açılacaktır. Kültür Bakanlığı, İstanbulda Güzel San'atlar Aka» demisine bir tezkere göz rek, aynen kendi ifadesile mum ressamların sergiye işti -) raklerinin teminini ve keyfiyetin ressamlar ve heykeltraşlar bir « liğine de tebliğinden başka gâ - zetelerle de ilân edilmesinin ba- şarılmasını,, istiyor. Bir ressamın inkılâp mevzuu üstünde bir tablo yapabilmesi için aylarca uğraşmıya mecbur | olduğunu herkes bilir. Kültür Bakanlığının bu tezkeresi, inkı- | lâp sergisinin açılacağı tarihten | en az birkaç ay evvel Akademi- ye gelmiş olmalıdır ki, ressam» Jar, daveti vaktinde haber ala -| rak eserlerini hazırlıyabilsinler, değil mi? Bakanlığın tezkeresinin tari « hi nedir, kestirebilir misiniz? Söyliyelim: 16 teşrinievvel 1935. Akademi 19 Teşrinievvel tarihli birer mektupla san'atkârlara müracaat ediyor. Ressam bu da- veti iki gün sonra, yani 21 Teş- rinievvel günü almıştır. Mçktup 22 Teşririevvele, yani ertesi gü- ne eserlerin hazırlanmasını ve Akademi idaresine teslim edil - mesini dilemektedir . İnkılâp sergisine bir eser ye- tiştirmesi için Türk san'atkâr- rma verilen müddet, böylece, tam 24 saatten ibarettir. Bu za- man zarfında yağlı boya tablo değil, itinalı bir fotoğrafi bile hazırlanamaz, Çabukluğun Al- lahı olan makine bile Kültür Ba- kanlığının aradığı bu sür'ate $0- Yuk bir eczalı kâğıttan başka hiç bir eserle cevap veremez. Hat - tâ resmin çerçevesini yaptırmak için bile bu müddet çok azdır. İnkılâp gibi nesillerden nesil- lere kalmak şanını arıyan bir eser mevzuunda, Türk ressa - mmdan 24 saatte bir ebediyet sağlamlığı yaratmasını istiyen Kültür Bakanlığı, san'atkârda aradığı bu sür'ati kendi kırtasi- ve muamelelerinde gösterse de, hi çolmazsa bu daveti altı ay ön- ceden bildirse Türk san'atine ve | “Türk resmine karşı vazifesini çok daha esaslı bir surette vap - mış olur. Peyami SAFA —————— -> HAVA TEHLİKESİNİ BİLENLERE ROZET “Hava tehlikesini bilen üyeler İçin Almanyaya sipariş edilen rozetler, dün İstanbula gelmiş ve İstanbul Mer kez başkanlığı tarafından gümrükler- den teslim almıştır. Rozetlerin gel- diği genel merkeze bildirilmiştir. Ge- nel başkanlığın vereceği emir.üzerine | rozetler, Hava tehlikesini bilen üyele- re tevzi edilecektir. KULTUR DIREKTORLUGU Genel müfettişlerden Tevfiğin Kül- tür direktörlüğüne tayin emri henüz tesmen bildirilmemiştir. Tevfik dün de Kültür direktör üğüne gelerek iş- lerin kendisine devri etrafında mieş- gul olmuştur. Eski müfettiş, emri teb İiğ edilir edilmez yeni vazifesine baş- ŞEHİRDE OLUP Müzenin hamam Dairesi de tarihi Eşyası ile tefriş Edildi Topkapı sarayında Harem dairesin |! de halka açık bulundurulan hamamın eşyaları, sıkı çalışmalardan sonra de- polardan çıkartılmıştır. Bu eşyalar, ha mam dairesi eşyalarıdır. Eşyanın İn- şa tarihine göre eşyalar hepsi Kanu ni Süleyman veya Selim zamanlarına || aittir. Mimar Sinan tarafından yapı - lan hâmam üç kısımdan ibarettir. Bi- rinei kısım, tepelerdeki küçük pence- relerden bir parça aydınlık giren s0 yunma yeridir ki burası, beyaz tüylü hamam havlu'arile döşenmiş Ve pen- tereler kılaftanla işlenmiş perdelerle | süslenmiş ve tekmil duvarlar işleme- li çok kıymetli perdeletle örtülmüştür İkinel kısım hamamın. soğukluğunu teşkil etmektedir. Bunun zemininde | İ altın sırma İle iş'enmiş kırmızı, kadi- fe bir halı vardır. Türk işi altın yaldızlı bir dolabın İİ içinde, ipekli hamam takımlarile işle- meli havlular, altın yaldız? bamam tâslafı görülmektedir. Üçüncü kısım. hamamın sıcaklığını teşkil etmekte dir. Kapıdan girerken sol tarafında altin yaldızlı parmaklıklar içinde ve kurnanın önünde kırmızı, ve etrafı sir ma 'saçaklı ve ehram örtülü bir yer vardır. Burası Padişahların yıkanma» sına mahsüs olan yerdir. Kapının karşısına tesadüf eden kısım da mer- merden yapılmış büyük bir banyodur ve bayonun yukarı tarafında suların akmasına mahsus oymalı serdap bu - Junmaktadır. Bu kısım da açık bir kur na ile iki halvet kurnası vardır. Pul için tayin Edilen mühlet Bu akşam bitiyor Bakanlar Heyetinde son defa hazır- lanan tbbi müstahzarat nizamname» sinin bütün malmüdürlüklerine bildi- tildiğini ve bu nizamnameye göre ec- zane ve depo sahiplerinin 23 İkteşeiz ne kadar istihlâk pullarının ecza par çaları üzerine yapıştırılması gerektiği Di yazrhıştık. Malmüdürlükleri veznelerinde sa - tılan pullar bir taraftan dârphanede çabuk hazırlattırılmış ve isteyenlere verilmiştir. o Veznelere bilhassa dün gok fazla tehaciim olmuş, Finans me- murları bu talepleri karşılamakta hay N e çekmişlerdir. Memurların bu haklı ve raağdur. derüte'arıa. eren lik ecznhane sahipleri le telâş ve en- dişe içindedirler. Nizamnamenin neş- ri tarihi 23 Eylül olduğuna göre pul yapıştırma müddeti buakşam bitmek tedir. Her depoda ve her sezahanede pulların nihayet 24 İlkteşrin sabaht- na kadar bütün yerti, yabancı ilâç ve müstahrarlara yapıştırılması lâzım - | dır. Birçok eczacılar, pulları ancak dün geç vakit a'abilmişler ve yapıştır maya geç başlamışlardır. Eczahane sahiplerile depocular, bu yüzden işçilerini arttırmışlardır. Ya - Pıştırmanın ilâçların pul koparılma - dan açılmamasını temin edecek şekil de olmasr için buna özel bir önem ve- rilmektedir. Diş macunlarından en kıymetli ilâçlarn her bir parçasma yeni pu'lardan yapıştırılması icap et- mektedir. Pulların ilâçlar üzerine ya- | rüldüğü için böylelerine vesika veril pıştırılması"işi sezahâne ve depolarda | istihsal faaliyetlerini azaltmış ise de bu, Ekonomi ve Tecim bakımından ecza fiyatlarının nisbi surette artma- sın: icap ettirmemektedir. Yapıştır. lan pulların bedeli, ilâcım satış fiyati- le beraber, müşterilerden alınacak ve fiyatlara ya'nız bu pulların bedeli ek lenecektir.. Damga matbaasında pul | basımı sıralarında yapıştırmak üzerin iayacağını söylemektedir. No. 67 Cumbadan i Rumbaya Server BEDİ Ali de etrafma bakındı. Sonra da- ima elinde tuttuğu kasketini ağzının hiç olmazsa bir cepheden yayılması. na mâni olmak istiyormuş gibi: — Lili Tahsin beyin metresidir! dedi. Cemile iki elini masanın kenarları» na dayıyarak yarı ayağa kalkmış ve r — Ay Tahsinin metresi mi var? Şoför kasketini Cemilenin ağzma kapamak istiyen bir insiyakla kolunu ileri uzatarak tekrar geri çekti: — Allah aşkına bağırmayın, Ce mile hemem! dedi. Sonra etrafına bakarak sızlandı: — &yvahlar olsun, me dedim de 6 başıma iş Şikacak. Yerinden kalktı ve Cemilenin bir dini tutarak 2 e Önel ea mayın... de malmüdürlüklerine beyanname ile rilen beyin öfkesi pek fena rakalıy. km ağacm kütüğüne doğru fırlatıp im Etrafta akisler yapan bir hayki ja: — Allah aşkına, diyordu, beni dü- ümüz, söylediğime, söyliyeceğime beni bin kere pişman etmeyiniz. # TELEFON İ Telefon Şirketi henüz devlete geçmiğ olduğu şa sırada bir küçük fakat can alacak nohtaya temas | etmeh isteriz. Bundan evvel özel mahjetini | kaybederek hemen hemen resmi. leşen bir sosyete var idi ki, herkes aleyhinde idi. Terkos! Tarifesin- | den tutun da su veriş tarzına, su- yun kalitesine kadar şikâyet eder durar idik, Bu şirket belediyeye | geçtikten sonra bir hayli iyilikler oldu, Su miktarı arttı, su da muntazam verilmeğe başladı. | kin meselâ tamir tarifesi, taksit ödenme sistemleri ve fiyat pahalı. | lığı gibi noktalar olduğu yerde | kaldı. Şimdi bunlara itiraz edince | adama: — Bugüne kadar kanını emen | terkor belediyeye geçip kendi ma. | mız olduktan ve size bukadar | hizmet ettikten sonra hâlâ şikâyet | etmeğe doğrusu ne demeli? Diye çıkışıyor ve her yerde bol bol kullanılan hamiyetsizlik ve| #arazkârlıkla itham ediyorlar.| Düşünmüyorlar ki, iyiliklere te- tehkür etmek hiçbir zaman şikâ- yet edilen noktalar hakkında su3- mayı icap etmez (ve bir umumi hizmet müessesesi hususi şeklini kaybetmekle halka hizmet nokta- undan üstüne almış olduğu ödev- leri hafiflemez. Şimdi Telefon Şirketine gele. lim. Bu şirketin de ücretinden tu- tun da tesisat masraf tarifesine kadar o kadar fahiş, o kadar baş. tan yukarı ve o derece insafsız! şeyler vardır ki, insan değil yap tırmağa, bunu listede ik ta- hammül edemez. Meselâ ftlefo- niz her metre tel için bilmem ne kadar kira vereceksiniz. İ İ OTOMOBIL SEYYAHLARI . | “ MESTRA GİTTİLER Bundan bir müddet övvel Misrdan otomobille seyahate çıkarak Londra- ya kadar giden Evelyn Phillips ve Kette Edveres isimlerinde Kahireli iki kadın otomobillerle Avrupadan şehrimize gelmişlerdi. İki gezgin ka- | dın bir haftadanberi şehrimizin görü- lecek yerlerini gezmiş'er ve dün oto- mobillerle Mısıra hareket etmişlerdir. Gezgin kadınlar hareketlerinden ev - vel Türkiyede gördükleri yenilikler» den hayranlıkla bahsetmişlerdir. müracaat edehlerden bir kısmı, pulla- rın kendilerine çok geç verilmesi vü- zünden 24 İlkteşrin sabahına kadar bütün ilâçları etiketleyemiyeceklerini ileri sürmüşlerdir. Bunların iddiaları malmüdürlükleri tarafından haklı gö miş ve umulduğuna göre yapıştırma | mühleti bir gün daha arttırılmıştır. 24 İlkteştin sabahından itibaren Sıh- hat direktörlüğü ve mmtaka tahak - kuk basmemurlarınn ayıracakları me murlardan mürekkep heyetler şehrin bütün eczane ve depolarında teftiş'e- Te başlayacaktır, Pul için beyanname yermeyen ve müstahzarata pul yapış- tırmayanlar hakkında zabıt varakaları tutulacak ve para cezası alınacaktır. TARİFESİ Bu arada bir da nakil ücreti di: | ye bir tarife vardır. Arkadaşları: | mazdan bi yoğlunda oturduğu | İ apartmandan çıkıp tam karşısın. da bir apartmana taşınıyor. Ve taşınırken evindeki nakletmek istiyor. — 19 lira küsur vereceksiniz! | diyorlar, Arkadaş gidip yeni apartınana bakıyor ve görüyor ki, orada olu. ran eski kiracının da telefonu var- mış ve bizim arkadaşın telefonu. nun bağlı olduğu (kofre) den alınmış. .Bütün teller ve tesisat ol- duğu gibi duruyor. Arkadaşın te- lefonunu nakil için bir işçi gele. cek, aleti çıkarıp karşı apartman. daki mevcut telin ucuna bağlıya- cak ve (kofre) deki bağlarını da ona göre tashih edecek, Hepsi bir saatlik ve hiçbir mal. zemeye muhtaç olmadan yapıla- cak bir iş. Bunun yakın para vermeğe mecbur, | Çünkü tarife böyle imiş. Eskiden şirketi insafsızlıkla it: ' ham ediyor ve haklı olarak şikâ- yet ediyorduk. Şimdi iş devlete geçince bir şey demiyoruz, derni- yoruz ama ayni su işinde ol- duğu gibi devam edip giderse, şüphesiz şikâyetler artacak. O za- man bunu yapanları hamiyetsiz- likle ithama kalkmak işlerin haki- hatini görmeğe lüzum görmemek | olur ki; hele umumi hizmetler yö- | nünden faydalı bir durum değil. | dir. Bizce devlet böyle müessese lere el atar atmaz, böyle aykırı gördüğü poklalari hemen tadila | başlamalı. Yoksa aradan zaman geçtikçe bu tarifeler yerlerine is- | | merler ve olduğu gibi kalırlar. De- | | mir tavında döğülmelidir. Biz böyle düşühüyoraz. Siz ne dersiniz ? i ATATURK KOPRUSUNUN ... MUMAKASAS, Atatürk köprüsünün Oo münakasa müddeti geçen perşembe günü bitmiş ti. Münakasaya iştirak eden firmala- tın tekliflerini tetiki ketmek üzere ay- rılan komisyon İncelemeleri sonunu bugün bi'direcektir. Ancak encüme- nin ayrıca yaptığı incelemeler sonun- da Fransızlarla diğer birçok yabancı firmaların takas meselesi yüzünden münakasaya girmedikleri ve ancak dört Alman firmasının iştirak ettiği anlaşılmıştır. Bu dört firmanın biri de ayrıca 4 Alman firmasını teşkil ete mektedir ki bütün firmaların yekünu 7 den ibarettir, Diğer taraftan öteki yabancı firmalar da konsorsiyom ha- linde" birleşerek teki flerde bulunduk ları an'aşılmaktadır. Bu sebeplerle mü nakasa hakkında enciümenin kat'i bir karar vermiyerek bü isi genel eneüime ne,havale edeceği muhakkak görül- mektedir. zi KAGITHANE HAVUZU GENİŞLETİLİYOR Sular idaresinin Kâğıthanedeki ha- vuzu genişletilmektedir. Birincikânun sonuna kadar bü İş bitirilmiş olacak- tir. Bundan sonra Suyun tasfiye işle rile uğraşılarak içilecek bir hale geti- — Dinle beni.. Memduh bey de- yince sen bana o karının ismini söy- ledin. Memduh beyin Lili ile alika- w var mi? — Lilinin kiminle alâkası yok, Cemile hanım? Karı evli, kocası zen. gin, dünyayı dolaşır, İsanbula sene- İTENLER ——— — Ne Dersiniz? telefonu da || için 20 liraya || İl birer sureti alâkadar dairelere: yayıl- İİ © Himayel Hayvanat cemiyeti üye İİ ine gitmiştir. Biçi Suriyede bir iki | KUÇUK HABERELR | © Tetanbul gümrük baş direktörü Seyfi, Edirne bölgesindeki tetkikleri e da bir rapor harirlamestır. raporu Gümrükler ve İnhisarlar İ Bakanlığına göndeccektir. * Mülkiye mülettişlerinden Ab | ullah Feyzi birinci sıf müfettişliğe İ terfi etmiştir. © Kira ile satılan elbiselerin ütü İ den geçirilmediği hakkında yeniden İ şikâyetler vâki olmuştur. Bunun üze | İ rine Belediye bir yayım yaparak ki- İ ra ile satılan elbiselerin üüden geçi- | rilmedikçe satılmamalarınn sıkı bir kontrola tâbi tutulmasını bildirmiştir. * Belediyenin yeni sebze hali, Mey vehoştaki hale doğru uzatılacaktı. Bu yıl yapı acak olan bu İş, parasızlık yü | zünden gelecek yıl bütçesine bırakıl- | müşür. | * Belediyenin 935 bütçesinde dal- | relere ayrılan tahsisatla yapılması ge reken yol, lâğım ve saire gibi inşaatın | İ kış mevsimi başlamadan — bitirilmesi emredilmiştir. İ © istinye - Büyükdere yolu yapısı- | nın hepsi bitmiştir. 29 Birinciteşrin Cümüriyet bayramında açılma töreni yapılacaktır. © Menkul ve gayrimenkul mal'a- rın satış ve kira ihalesinde - mahalli komisyonların salâhiyetlerini göste - fir nizamnamenin meriyete konulma- sı hakkındaki kararnamenin tasdikli miştir. 9 Yarın Ankarada toplanacak olan belediyeler kongresinde bulunmak ü- zere il ve şarbay bu akşam Ankaraya gidecektir. leri okulları dolaşarak hayvanlara ezi yet edilmemesi için konferanslar ver- mektedirler. * Edebiyat fakültesi talebelerin - den eski osmanlıca eserlerden İstifa” de etmek isteyenler için fakültenin birinci smıfıma günde bir saat olmak üzere yeni bir ders ilâve edilmiştir. * Evvelce Istanbul'da kurulan ve bazı sebepler yüzünden çalışmalarına fasıla veren Muhipler kurumunun | canlandırılmasına çalıştimaktadır. Ku um, yakında mesaisine başlayacaktır | Tarihi âbideleri halka tanıtmak için İ bir broşür meşredilecektir. © Norveçin Ankara elçisi Beutzon dün karısile birlikte Suriye ve Filis- Ay ka'acak ve bu milddet zarfında ken dha isine işgüder Finnegrebnn vekâlet © Bir iki gündenberi şehrimizde bulunan Fransız Devlet Şürasınım as- başkanı Teodor Tissier şerefine Fran sız Agent Komercia)'i tarafından dün gece bir ziyafet verilmiştir. Di. Tissi- er dün akşam sehrimizden ayrılmış | ve Viyanaya gitmiştir. © Meksikanm yeni Ankara elçili ğine tayin edilen Madrit sefiri Manuel Pery Frevino hususi kâtibile birlikte dün otomobille şehrimize gelmiştir. Yeni elçi şehrimizde birkaç gün isti- rahatten sonfa Cümurbaşkanı Atatür ke itimatnamesini takdim etmek üze- re Ankaraya gidecektir. YENI ALMAN ELÇİSİ GELDİ Almanyanın yeni Ankara eiçiliğine atanan Von Keller dünkü ekspretle şehrimize gelmiştir. Yeni elçi istas - | | yonda Alman maslahatgüzarı Dr. Tab | ricius, başkonsolos Dr. Toepke ile baş konso'osluk erkânı ve Alman koloni- #i tarafından karşılanmıştır, M. Von Keller dün bir müddet sefarethanede istirahat ettikten sonra akşamki eke- presle Ankaraya hareket etmiştir. | Yeni elçi Ankarada Cümurbaskanr | | Atatürke itimatnamesini takdim ettik ten sonra İstirahat için tekrar şehri- mize dönecekti e e elişi « ğa gelmedi. AH ayakta bir barak Vira Yuvar. n — Aman gidelim, dedi, biz kımıl. daymenya kadar, oraya varmeaya ka- dar altı buçuğu bulur. — NN 23.10.99" Akar Su... Bence yalnız akar su güzel - dir, yalnız akar su; o canlı, 6 s€- rinletici o iç açıcı Ve sonsuz “Süs adını taşımağa lâyıktır. e. Akmıyan su, kımıldanmıyan, olduğu yerde bir çukurun içinde pıhtılaşan, ağırlaşan durgun ve durulmuş su ölümü hatırlatır ba na. Ben akmıyan, durgun, su bi- rikintilerinin içinde selvilerin ko yu neftiliklerini, selvilerin hüzün lü çizgilerini görür gibi olur rum. Akar su, bu hakim Heraklitin suyudur. Akar su her canir, her yaşıyan, her ileri atılmağı hay * kıran felsefenin en sevgili mev- zuu olmuştur, Akar suyun sesi bir ilerleyiş türküsür gibidir. Akar suyun aki- © şı bütün bir yürüyen insan sosye telerinir resmine benzer. . Bir akar suda iki defa yr kanmak mümkün değildir, de - miş Heraklit. Bir akar suda bir defa bile yıkanmak mümkün dex gildir. diyoruz bugün. Göllerin hüznü durgunlukla - rından gelir, üehirlerin heybetli düşündürücülüğü akışlarından. Bir gölde durgun ve rahat ak- simi seyretmektense bir nehirde boğulmağı bile tercih ederim. Orhan SELİM | m Balıkçılık enstitüsüne yeni Bir şekil veriliyor Ekonomi Bakanlığı Balıkçılık ensti tüsünün tam bir tetkik müessesesi ha linde çalışabilmesi için bu seneden iti” baren enstitüde talebe okutulmaması Ba karar vermiştir. Bunun yerine eve velce enstitüde bulunan üç ecnebi mü | tehassısın yarına geçen sene mektep” | ten mezun olan talebelerden üç tane | asistan verilecektir. Böylece kurula - cak olan heyet memleketin ber tara- fındaki denizlerde tetkikatta bulunan asiye fi ge sapgi lerle) Bakelğa memleket balıkçılığının 'bu enstitü den azami İstilade görmesi için bu U| heyetin bakan'ığa verdiği tetkik rapor Yarını broşür halinde bastırmağa ve bütün balıkerlara meccanen dağıtma" ğa karar vermiştir. Heyetin yapacağı tetkik'er muhtelif balıkların yaşadık” ları, hileret ettikleri ve yumurtladığı yerler üzerinde olacak ve bu gibi bar İikları mahveden Yunus ve köpek gir bi büyük balıkların da avlanması için tedbirler alınacaktır, Bu suretle tutu” lacak bu balıklardan endüstri bakımın dan da istifade #dilmesi için bazı mın takalarda fabrikalar da açılacaktır” Bundan başka beyetteki | profesörlef gezdikleri mıntakalardaki balıkçılara hususi konferanslar da vereceklerdir” ORTAKOYDE GİYDİRİLECEK ÇOCUKLAR Ortaköy Pıkaraperverler Cemiyeti her sene olduğu gibi bu seneki Cümü riyet bayramında da anasız babasf 35 yoksul mektepli uyu başta aşağı giydirerek köyün ilk mekteple rinde okuyan 200 den farla yoks: yavrunun da bir senelik kırtasiye ib” tiyacnı temin etmeğe karar vermiğ” tir. id amd Ali başma karketi geçirerek dinle meden yürüyordu. Cemile de paraları vererek onu W kip etmişti, Yolda birkaç ker* daha li ei — Yediye kadar vaktin varmış iş te ya — Gidelim, gidelim... Benim yüre. pıyı açtı ve odaya girdi. d JArkası var) HE / TT OYLA MAJ SUR MESUDE Vue OYP ASRI e — Benin İz 2 öce m

Bu sayıdan diğer sayfalar: