10 Ağustos 1936 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 8

10 Ağustos 1936 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

m Fuvar hazırlıkları İzmir Fuvarı, 20 gün sonra açılıyor Yunanistan, Yugoslavya, Mısır, , Suriyeden ziyaretçiler gelecek Fuvar gazinosu tamamlanmak üzere ere Fuvarda yapılar vilâyetler paviyomu İzmir, (Hususf Muhabirimiz yazı-| retçilerin adedi ümidin fevkinde ola- ı A Üzüm ve incir piyasaları bu hafta açılıyor İzmir, 9 (TAN) — Üzüm piyasa- s1 18 Ağustosta, incir piyasası 17 A- Zustosta açılacaktır. İhracatçılar, ü- züm ve incir işliyecekleri imalâtha- nelerini hazırlamışlardır. Bu sene üzüm rekoltesi 80,000 ton tahmin edilmektedir. Son hafta içinde Mansa, Salihli ve Kasaba havalisine yağan yağmurlardan ser- gilerde bulunan 500 çuval üzüm sa- rar görmüştür. Havaların bulatlu devam etmekte olmasına nazaran tekrar yağmur yağmasından (kor. kulmaktadır. Çünkü yağmur, nefis üzümlerin kalitelerini bozmaktadır. Şimdiye kadar üzüm mahsulümüz üzerinden yapılan vadeli satışlar iki milyon kutüya bulmuştur. İncir mahsulü, bu sene çok iyidir, İncir rekoltes 7000 ton sularında ve 32.000 iyi kalite olmak üzere 40000 .İtahmin edilmektedir. Geçen sereki rekolte 38000 ton idi. Şimdiye ha- dar yapılan alivre incir satışı mik- tarı 300.000 torba kadardır. Geçen sene, bu tarihe kadar yapı- lan alivre incir satışı, yine bu mik tarda idi. Bu sene, incirlerimizin müsait bir şekilde satılacağı kuvvet. le tahmin edilmektedir. : : Eskişehirde . buğday Fiatlar birdenbire mühim miktarda düştü Eskişehir, (TAN) — Köylünün bi- riken ihtiyaçlarımı ve borçlarını kar- şilamak üzere şehre getirdiği fazla mahsul yüzünden fiatlerde mühim dü şükllük başgöstermiştir. İlk günlerde piyasa 6 ve 7 kuruş arasında İken şimdi ekstra 4,70 ve orta 4/20, 4/10a kadar düşmüştür. Köylüler, mağdur” yetlerine meydan verilmemesi için Zi- raat Bankasi tarafmdan buğday ko- ruma kanununun biraz evvel tatbika Hafta içinde çıkan kitaplar Sabahaddin Ali, Türkiyede hikâ- yeciliğin en kuvvetli mümessilidir. Simdiye kadar bizde ismi hatırda kalan iki bikâyeci yetişmişti. Refik Halit, Ömer Seyfeddin. Sabahaddin Ali, bu iki ismin yanında yalniz yer İalmakda kalmadı, ayni zamanda bu iki hikâyecinin (Milesses) şöhretleri- »i de sarstı. Çünkü bu iki hikâyeci Sabahaddin Ali gibi mevzularda ha- kikati hiçbir zaman ortaya koyama, dılar. Renge, hayale ehemmiyet ver. diler. Sabahaddin Ali, Anadoluyu karış karış gezmiş, köylünün ıstıraplarını duymuş, memur, muallim, mahpus haleti ruhiyesini kavramış ve bu gö- rüşlerini büytik bir meharetle hikâye şeklinde kaleme almıştır. Sabahaddin Alinin bir sene zarfında iki hikâye ki- tabı çıktı: Değirmen, Kağnı, Hikâye- cinin kudretini anlamak için bu iki kitabım muhakkak okunması lâ - zımdır. Bilhasss Kağnıda Sabahaddin Ali daha olgun, daha kavrayışlıdır. Ali Suavinin yaptığı nefis bir kapak içinde çıkan bu kitâbı Yeni Kitapçı büyük bir titizlikle tabetmiş ve bu suretile memlekele kıymetli bir eser kâzandırmiştır. Bu münasebetle Sa- bahaddin Ali kadar Yeni Kitapçıyı da tebrik etmek lâzımdır. Modern yaşamak yolu Yazan: Dr. Nureddin Onur Sayfa: 150 Finta: 50 Dr. Nureddin Onurun, Modern ya- şamak yolu İsminde bir kitabı çık- mıştır, Kitapta birçok sıhhi nasihat. ler vardır, Halkı alâkadar etmek ba- kımmdan kitap şayani tavsiyedir. Üç kaçakçı M. Kemalpaşada yaka- lanarak ad'iyeye verildi W. Kemalpaşa, (TAN) — Çördük köylünde tütün kaçakçılığı suçu ile üç kişi yakalanmıştır. No. 10 10-8.006 ——3 Yazan: MİTHAT CEMAL Boyunbağsını, gözleri tavanda perişan düğümle bağladı Kâtip Salih -mişteri kaşmasn di- ye- mecellenin 4 üncü cildine koştu; paltosunun sol kolunu sokakta giye- rek... Adnan, kâtibin son ayak sesi bittikten sonra yazıhanenin kapsını ârkasından kilitlemişti. Şimdi kana- pede kadının yanına oturmadan per- deleri indirdi. Cep saatini sandalye» nin üstüne koydu. Bozdoğan keme- rindeki konağa kâtip « Salihin gidip geleceği saati, mürekkepli kalemle, saatin camında işaret etti. Kadın: — Çok incesiniz! Diyor, işaret edilen saati, Adnanm biraz sonrg az bulacağını, kendi ken- dine düşünerek, kahkahalarla gülü- yordu. Odada bir buçuk saat ve saatin eammdaki mürekkebi de bir çeyrek saat geçti. Kadma kırmızı gözlerle baksrak Adnan, başını taradı; boyunbağısmı, gözleri tavanda, perişan düğümle bağ ladı, Kadın Adnanın paketinden, mü-| saade istemeden, bir sigara yakıyor, paketi düşürdüğüne, sigaraların yer-| de kaldığma aldırmıyarak: — Biliyor müsun ki, Adnan, dün- yada herşey kismettir, diyordu; bu- günü kaç sene bekledim ben! Adnan mazide kalan bu heyecanm istikbalinden korktu. Kadından bir- ma dokundu,, diyormuş. Hangi nam suna? Nail Beyefendi hangi beri namuslu? Kadın arı kahkahalarla güli du. Adnan, kapalı perdelerle, kiN yazıhanede bir buçuk saat yalnız Ki dığı kadının lâflarından, h rından - içerki odada dinleyen Salil karşı « sıkıldı: Kistik sesle: — Biraz yavaş söyle! Dedi; sonra sesini yükseltti: — Evet Hanımefendi, sizi dinli" rum. Kadın kısık sesle: — Benim kusurum yok demiy$ rum; kul kusursuz olmaz. Bir zam lar Sacide zâfım vardı. Nail Beye kere “bırak beni evleneyim!,, dedi Bir türlü bırakmadı. Nihayet dan 15 yıl evvel... Tövbe... Biz hari sene Büyükadadaydık? Kadın durdu, gözlerini süzdü, sapladı. — Yirmi bir sene evvel.. değil Dedi. Adnan ia aptal aptal: — Evet, tam yirmi bir sene © Jj Dedi. Kadm şaşırdı; sordu, — Nerden biliyorsun? Sacidin Büyükndada Nailin k ile vak'alarını Adnan Hidayeti Zmda işittiği gecenin sabahı an Naciyenin ağzından ilk defa kan Yazre SE 22 Z denbire bıktı. Bir buçuk saatte kadı- nm hüviyetiyle dolan bu yazıhaneden kaçmak istiyordu. Şimdi gözünde 80- kak bile Süheylânn yatak odası ka- dar temizdi. Bu yazıhanede bu anda kadın, lâvanta, aşk iç keskin koku, üç yangm parçasıydı. Bu yazıhane- den başka her yer serindi. Kadın sigara dumanını sivri odu- mişti. Bu vak'a Adnan için Sonra Cön Türk Süleymandan bunu kendi başmdan geçen aşk öl günlerce dinlemişti: Onun için b yordu. Fakat kadına: — Hayır, iâtife ettim! Dedi. Kadın Adnanın şakalaştığ! görünce şımardı; yüksek sesle: — Şeker oğlansım! du, Darl Yalı © i 'dakla, havaya, upuzun üfledi. Adranı| Dedi. Adnan şaşırdı. Ağarmış mes'ut ettiğini düşünerek kibirli ki-| yiklarile kendine “'oğlan,, diyen birli tavana tebessüm etti. Sonra göz» | kadın! Hem de “şeker oğlan,, di, lerini siizerek Adnanı azarladı: Somurttu. — Gel şöyle yanıma' bakayım... Bi-| o Kadm dışardaki kâtip Salihi raz daha yakm... Daha, daha... ederek gözünü kırptı. Sesini . cidd! Ağni kadm mekanar yanma 0) vrdi vadi turduğunu unutmak İstyerek işten) — Evet, ne diyordum beyef&nd bahis açtı Zevcim beni Büyükadada oturdu rr yor) — İzmirin 22 gün devam edecek! iktisadi bayram günleri yakınlaşı- yor. Arsrulusal Puvarımızın açılma- sına sayılı günler var. Bu yıl altıncı yaşıma basan İzmir Fuvarımın geçen yıllar şehrimize ve Ege bölgesine yaşattığı güzel, eğlence U ve istifadeli günler hatırlardadır. Akdenizin en güzel bir limanında ve Türk yurdunun en şirin şehirlerinden biri olan İzmirde kurulan bu arsrulu- Sal pazar münasebetile her sene tem leket içinden ve dışından Ege bölge- sinin merkezine doğru başlıyan hare- ket yeniden canlanmaktadır. İzmire bereket yağacak İzmirin en bereketli günleri Eylül ayında başlar. Egenin eşi bulunmaz nefis üzüm ve incirleri bu ay içinde İzmir hanlarına indirilir. Bütün çarşı ve rıhtım binlerce amele, hamal, ara- bası ve diğer iş sahiplerinin neşeli ha- reketleri ve gürültüleri ile dolar. Altı #ene var ki bu neşeli hareket her yıl biraz daha artmakta ve İzmir Eylül ayları içinde hakikaten bayram gün- leri yaşamaktadır. Bunu temin eden de Arsıulusal İzmir Fuvartdır. Geçen yıl Fuvarımızı (31200) ziya Tetçi gezmiştir. Bunların içinde yalnız dışardan gelenlerin yemek, yatmak ve nakil vasıtaları ile dolaşmak için gehre bıraktıkları para bir milyon li- rayı geçmiştir. 31200 insanm üstüste yaptığı alışveriş, eğlence istirahat yer lerine bırakabileceği para da göz ö- nünde tutulursa şehrimizde 22 gün içinde yapılan bu muazzam hareketin manası daha güzel anlaşılır. Cümhuriyet hükümetimiz bu yıl Yuvar için daha geniş himaye tedbir leri almış, içten ve dıştan geleck zi- yaretçiler için bir çok ucuzluk ve ko- laylıklar ihdas etmiştir. Diğer taraf- tan birçok dost devletler de kara ve deniz yolları tarifelerinde yüzde 50 ye kadar ucuzluklar yapmışlardır. Bütün bu kolaylık ve ucuzluklar neticesi bu sene fuvarımıza daha fazla ziyaretçi geleceği tahmin olunuyorFuvar komi tesinin aldığı malümat, bilhassa Yu- manistan, Yugoslayyadan, Mısırdan, Buriye, Sam ve Halepten gelecek vk hal lt cağını göstermektedir. Ziyaretçileri memnun etmek için Belediye ve Fuvar komitesi,İzmire gelecek ziyaretçilerin hertürlü kolay- lıklara mazhar olması ve istirahatle- rinin temini hususunda lâzım gelen tedbirleri almıştır Ezcümle bir İzmir kılavuzu bastırılmaktadır ki bunda 9- tel, lokanta, gazino ve hamamlarla nakil vasıtalarının smıfları, tarifeleri, adresleri, İzmir ve mülhakatınm gö- rülmeye değer yerleri ve ziyaretçile- rin işine yarayacak daha bir çok ma- lâmat toplanmıştır. Belediyenin bu hususta aldığı ted- birlere bizzat esnaf ve şehir halkı da yardım etmelidir, Çünkü hükümetimi- zin ve mahalli adamlarımızın büyük himmet ve çalışmalaria her yıl biraz daha inkişaf ettirmek istedikleri bu müessese (Arsıulusal Fuvar) yalnız bir sene için değil, namütenahi İzmi- rin malıdır. Fuvar münasebetile ve di ğer Turistik maksatlarla şehrimizi ziyarete gelenleri ne kadar memnun edersek sayısını her yil art- turmak mümkün olabilecektir. Fuvarın yeni hususiyeti Altmet Arsrulusal Fuvar yeni bir hu süsiyet taşıyor. Evvelki üç sene için- de Gazi heykelinin arkasında kurulan Fuvar bu yıl Büyük Başbakanımızın emir ve tensiplerile daha geniş olan daimi yerine, Kültür Park içine kaldı- rılmıştır. Erkek ve kız biseleri arasın. “77 | miştir. Bu yıl, bu miktarın 650.000 ki. | leri açarken demin kâtip Salihin ka Merkeze bağlı Çördük köyünde Os- manoğlü İsmailin evinde kaçak tütün kıyıldığı jandarma komutanlığına ha- ber verilmesi üzerine İsmatlin evi jan- darmalar vasıtasile aranılmıştır. Neticede evde 20 kilo kaçak tütün ve tütün kıymaya mahsus bir havan | âleti bulunmuştur, İ Yapılan tahkikat neticesinde Çör- idük köyünden berber Yakubun bu tü- İtünlere ortak olduğu ve havan Ale İ tinin de yine tütün kaçakçılığı suçun- dan hapishaneden yeni çıkmış olan j ayni köyden Mustafa oğlu Nuriye ait bulunduğu anlaşılmıştır. Suçluların üçü de derdest edümiş- | ler ve tevkif edilerek adliyeye" veril- j mişlerdir. İzmitte “ Çene,, suyu buhranı başlamış! İzmit, (TAN) — İzmitte Çene su İ yu buhran: başlamıştır. Sıcaklar do- leyısiyle su sarfiyatı arttığı için Çene * suyu bulunmaz olmuştur, O kadar ki, şiki gün evvel karne vermek suretiyle i suyu almak istiyenler bile susuz kal- başlanmasını istemektedirler. Fethiye Halkevinde fotoğraf asma töreni yapıldı Kadm: — Bırak şu iş lâfını, dedi; kâtip gelsin, odasmdan duymaya başladın, işi o zaman konuşuruz. Fakat kâtip yazhaneyi kiliti) bul- mamalıydı; Adnan -kafası kadının 0- muzunda- bunu unutmuştu. Biraz| Adnan mecelleyi sormaya Unuttu. Kâtip Salih, Adnanın arkasından, bu- nu söylemek için odaya girince şaşır- dı. Pencere perdeleri inmiş, kadn, yü sünü kâtiplen kaçırmak için, perdenin aralığından sokağa bakıyordu. Salih kaba sesle, Adnana: — Kütüphanenizde mecelle filân yokmuş. Hanımefendi saatlerce ara- dı; bulamadı. Dedi. Yazıhaneye iş geldi diye ko- naktaki kütüphaneyi Süheylânm ne kadar heyecanla aradığı Adnanın göz lerinde bir an için durdu. Uzun uzun daldı. Mahzundu. Kâtip Salihin uzattığı anahtar. ları almıyordu. Kâtip Salih, Adnanm | mışlardır. Bunun önüne geçecek ye- güne çâre, Çenesuyunun başka şehir- lere gönderilmesini menetmektir. | Küçük Haberler | * Fethiye, (TAN) — Geçen yıl bu- radan 150.000 kilo tütün ihraç edil Fethiye, (TAN) — Atatürkün ve İsmet İnönünün Halkevine armagan ettikleri fotoğrafileri büyük merasim le yerlerine asılmıştır. Yukardaki re- sim bu merasimi gösteriyor. dan Basmahane ve Tepeciğe doğru u- zanan geniş yangım harabelerinin ye- ni ismi (Kültür Parktır.) Türkiye le beraber İzmirin gecir-| puna lâyık olan yeni bir mamure, Ar | Günday bir buçuk ay izinle İstanbula | olmustu. Onlar da karı koca! diği tarih! badirenin soğuk bir bati-| syulunal bir pazar ve bir eğlence yeri | gitmiş, bugünden itibaren ilbaylık ve| “Kadın: rası olan ve bundan yedi ay evveline kadar harabe manzarasi arzöden bu yerde artık eski soğuk, Ürpertici gö- rünüşten eser kalmamıştır. Kamalist 'Türk rejiminin başarıcı ve yapıcı si- Tindiri bu tarih! yangınlıkların üzerin- den geçmiş ve az zamanda ayni yerde, Ege bölgesinin kültürel, ekonomsal büyük bir eserinin müjdecisi Altıncı Arsrılüsal İzmir Fuvarı şirin çehresi le kendini göstermiştir.(360)bin met re murabbalık Kültür Park sahası içinde F'uvara ayrılan yerde göreceği niz büyük bina ve tesisattan ktlçilk bir çiçek fidanma kadar herşey yeni- loyu bulacağı tahmin edilmektedir. dir. Dikilen taze çiçekleri ve fidanla- ” tile bu yeni Cülmhuriyet eseri, 1 Ey-| “ AYâın, (TAN) — İlbay ve C.H. Kilde karştmıza olgunluk vadeden ve| P. İlyönkurul “başkanımız Özdemir Parti Başkanlığı ödevini vekâleten Favarın son hazırlıkları Nazilli lçebayı İhsan Kahya oğlu ida- Son hazırlıklara büyük bir gayret. | rey beslamıştır. le devam edilmektedir. Parter, ağaç.) * İzmit, (TAN) — Akpazar nahi- Isma ve umumi pavyonlar bitmiştir. | yesinde sekiz yaşında küçük bir çocuk Ecnebi devletlerin, bilyük smai mü-| babasının tabancası ile oynarken bir olarak çıkacaktır. esseselerimizin, vilâyetlerin pavyon-| buçuk yaşındaki kardeşini vurarak ları ile gazino, elektrik ve su tesisatı. | öldürmüştür. büyük antre, havuz ve beton yollar| *Lüleburgaz, (O (Tan) — Edirne bitmek Üzeredir, Son hazırlıkları ta-| Karaağaç takımı ile Lüleburgaz Ye- mamlamak üzere icap ederse geceleri | şilova takımları arasında pazar de çalışılacak ve Arsrulusal Altmcı İz-| nl bir maç yapılmıştır. Neticede mir Fuvsrı 1 Eylül günü açrlacaktır. | dirne takımı 2 — 0 galip gelmiştir. kadınla aşkını neticelendiren anahtar ları hmçla massya bıraktı, Kadma baka baka odadan çıktı. Adnan, eli ağzında, titri. yerek acı acı a Kadın: — Pencereleri açayım! Dedi. Ve pencerelerden önce perde- pal: bulduğu perdeleri Adnan şimdi birden bire görüyor, canı sikılıyordu. Kadınım pencereleri açmasına da tu- tuldu: Bir buçuk saatte yazihane ev — Gelelim bizim Nail Beyefendinin | — Paşanm, yani babamız meselesine! dedi; Ah Anam... koyduğu isim Fatmadır. ait! Adnan kısık sesle fısıldadı: Çok mahallevari isim değil — Kâkip isitiyor, “Adnan Bey,, di- cit te bunu beğenmedi. Yirmi sep, yin! vel değiştirdi: “Bihter,, yapti Kadn: dmığ değil mi “Bihter”i? — Ah Adnan Beyefendi, bü Nail. ayina: den çektiklerimi zatıâlinize (kadın, Tanıyamadım efendim. bu “zatıâli,, yi gözünü kırparak, güle.| Kadın: rek söylüyordu.) Nasıl anlatayım. Ru gü- | Nail ne haysiyetsiz adamdır, bilmez. | nudaki 'E- | siniz. Bir de utanmadan, ötede beride | sınız! | “Karımı Sacitle yakaladım, nzmüusu- muz sene, yani yirmi bir yıl evvel citle yakalamıştı, O zaman “boşal cak!,, diye ne kadar sevindimdi. nerde? Boşar mı hiç? Çünkü o za dam paşa babam sağ... İkbalde... Seyis A araba var, uşak, halayık, konak, be, nişarı, ihsan hepsi var... İnsan İlar, file EN sonra kapı vuruluyordu. kadar çok şeyi bırakır mt hiç? Mim) Adnan, kapıyı açarken, kâtibe: © |ladı, yuttu. Benden ayrılmak kolafİtu , — Kapıyorum zanniyle kilitlemi.| Fakat bunlardan? S şim! Kadın bir ucuz fahişenin kahk#i G Diyordu. riyle yine gülmeye başladı. Adnaf” dada olmıyan kâtibinden utanıyo Kadin: — Bir de utanmadan Sacidin tubunu tepesinden tarihini yır ötede beride (okuyormuş. buki bu mektup 17 senelik mektüfi Tâ o zaman Nail Beyefendi bu © tubu yakalasın diye tuvalet m | üzerinde ben istiye istiye un itum: Belkibenibırakırd i Nail o Beyefendinin namusuns | mektup 17 sene sonra mı dokunö Yazıhaneyi umumi ev haline s0 kahkahalarla kadın yine gülünce * nan biraz sert olmayı ki ç Fakat kadının deminki lütfundan layı sertliğe samimiyet edası v için kadıma adıyla bitap etmeyi dü) dü. Birden bire farkinda oldu: D bir buçuk saat kollarında duran dımın adını bilmiyordu: — Adımız neydi hanrmefendi? Dedi. Kadm sicim kadar kirli, bir çığlığın. ucundaki “balonlar renk renk kahkahalarla: ğ — Adımın hikâyesi uzundur. “Dedi, Adnan sorduğuna .İ du. Sunli unutmuş görünmek İŞİ? leri başka yere kaçacaktı. Kad” nanm gözlerini yakaladı; ve bu © siz gözlere anlattı: — Nasıl tanrmazsınız? AşK “Bihter, !.. bir de şair © ZLE Er Birl LE, EAEEL Sİ GERİSİ EE Tarkan ©

Bu sayıdan diğer sayfalar: