5 Şubat 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6

5 Şubat 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

vo ( SPOR | Ankaradan yeni || "Ankara, 4 (TAN muhabirinden telefonla) — | Kiüplerin birleştirilmesi hakkında “"TAN,,m alâka uyandırmıştır. li Resmi mahafilin tekziplerine rağmen Ankara- neşriyatı burada büyük daki klüpler arasında bir tasfiye kındaki kanaat hergün daha ziyade mektedir. Geçenlerde Kurum Başkanı tarafından teftiş edilen (Çankaya) klüblnlün modern bir nümune klübü haline getirileceği ve Gençler Birliğinin de i bırakılacağı ve diğer küçük klüpleri hakları için tedbirler alınacağı söyleniyor. klübün mevcudiyetine nihayet vermenin bir kanun İşi olacağı düşünüldüğünden bu gibi klüplerin yaşama membalar sazami tahdit edilerek azasının bü; lere girmeleri temin edileceği de rivayet olunuyor. Pek | yakında bu hususta daha etraflı imi ve herhalde bu haber m maktadır. Ankarada elyevm mevcut olan on #â karşısında vilâyet te bu birleştir. me ve eksiltme işine taraftar görün- mekte ve bugünlerde spor mahafilile bu mesele Üzerinde görüşmeler yapıl- maktadır. Cim Landos Amerika Yolunda * | Atina, (Tan) — Uzun bir müddet- tenberi burada bulunan sabık dünya şampiyonu Yunanlı Cim Londos ga- getelere verdiği beyanatta 1945 sene- Bine kadar güreşi terketmiyeceğini ve yakında Yunanistanda birkaç maç yaptıktan sonra Maksos ile birlikte © Amerikaya giderek kayhettiği dünya © şampiyonluğu için tekrar gürişler ya- pacağını, ancak bu şampiyonluğu ele sidıktan sonra güveşi terksdebilece- ğini söylemiştir. İtalyada Lig Maçları Kalyada liz maçları çok hararetli © bir safhaya girmiştir. Son yapılan maçlardaki neticeleri yazıyoruz; Juventus: 2 — Napoli: 0, Triestino- 1 — Lazio: 0, Alessandra: 4 — No- Varo: 3, Milan: 3 — Lucches: 0, Bo- Yogna: 1 — Ambrosina: O, Çenovs: 3 —Bari: 1, Roma:1 — Torino: 1, Fiorentino- 2 — Sanpir: 1. Yapılan maçlara nazaran Bologno © 18 puvanla birinci ve arkasından La- “#lo ve Torino gelmektedir. Avrupa Serbest Güreş Şampiyonu Yenildi mi? Son gelen Atina gazet: in yaz- “dığına göre, Marsilyada Yunanlı gü m Atlas Avrupa serbest güreş piyonu Bulgar Danko'of'u çetin verdiğim klüp ameliyesinin yakında slâmetleri görüleceği temin olun- ın hepsine para yardımmda bulunmanın güçlü. yapılacağı hak-| * kuvvetlen- kinci kllip olarak in bu klüplere ilti- Medeni kanu nhükümlerine göre teşekkül etmiş bir ik klüp- alümat verebilece. | eksiltme klübün yaşayabil. Gelen mütemmim malümat Alman: İların neden galip gelemediklerini gös- teriyor. Holanda ve Almanya Milli takımları, şimdiye kadar 15 defa ker- şılaşmışlar, bundan 6 müsabakada berabere kalmışlar, 5 müsabakayı Ho landalılar, 4 maçı da Almanlar ka- zanmışlardır. Eğer Almanlar kendi İtopraklarında yaptıkları bu maçı ka- zansalardı Holanda İle galebe adedin- de müsavatı temin etmiş olacaklardı. Almanların kendi memleketlerinde bu fırsatı kaçırmış olmlarınn sebebi- ni hemen hemen bütün kritikler hü- cum hattmın gol çıkarmaktaki ihma- line atfediyorlar 10 bin seyirci önünde oynanan mü- sabakada Almanlar daha yüksek bir oyun göstermelerine rağmen An'ak 21 inci dakikada ilk golü Günther yap mış, 4i inci dakikada Holandalılar buna sol açık Von Nellen'in bir go- lile cevap vermişlerdir. Tik haftaym- bir bire bittikten sonra başlıyan ikin- ci partide Almanlar yine faik oyna- malarına rağmen bir türlü Alman mu hâeimleri süt atmamışlar ve ellerine göçen gol fırsatlarından nedense isti- fade edememişlerdir. Halk bundan dolayı sinirlenmiş ve kendi takımları- na ıslıkla hakaret etmiye başlamış - lardır, Nihayet ikinci haftayının yine Zi inci dakikasında Alman soğ açık muhacimi Lehner sıkı bir şütle ikin- ci golü yaparak takımına galebeyi te- min etmiş ise de Alman takımı ha'kın da bütün tezıhüratma rağmen fazla İ gol çıkaramadış ve oyunusa bitmesine ön dakika ka'ırak sol hafvekten pas alan Holanda sağ açığı Wels orta mu- hacimi Bakhuys'la birlikte bir gol yaparak müsavatı temin etmişlerdir. Klüplerin sayısı nasıl tahdit edilecek ? Alman Milli Takım Oyuncuları | | malümat aldık | “ Berlinde oynanan bir milli maçta. Alman Milli takımı Holandayı niçin mağlüp edemedi? Holanda - Almanya milli futbol maçında her iki tarafın ikişer gol ile berabere kaldıklarını biliyoruz. JAK Bulgaristanda Kayak sporu Sofya, (Tun) — Bulgaristanda ka- yak sporu, son zamanlâra kadar u- mumiyetle zenginlerin | spocu olarak tarınılıyardu. Fakat meydana çetiri- le» kayak #poru teşkilât, birkaç se- ne zarfında Bulgar halkına, bu sporu tsinamile tergüniştir. Bu sebeple . Bulgaristanla kayak sporcujarını9 «dedi giinden güne ço- Ralmaktadır. Fskiden hariçten ithal edilen skiler mâİ B-'guristanda yü- pilmakta wduğü İçin bu spor bilhas- sa bu a.e halk atası;dı çok yayı - mıştır. Bu sporun daha ziyade inkişe- f: için kayak sporu birliğinin yaptığı propagandalar muvaffakıystle netice- lenmektedir. N MERE LE Bu haftaki maçlar T.S. K. İstanbul Bölgesi Futbol Ajanlığından: 6/2/1937 Cumartesi günü yapılacak lig maçları Taksim Stadı hakem Adnan Akın, Şeref Stadı: Güneş - Beşiktaş B. takımları saat 14 hakem Feridun Kılıç. Galatasaray . Fenerbahçe B. takımları saat 15,45 Eyüp « Süleymaniye B. takımları saat 14 hakem Tahsin. Topkapı - Anadolu B, takımları saat 15,45 hakem Rıfkı. YAZAN: VİRGİNİA BIRD CEVİREN: w, S'AKGUL Ss ant dörde doğru Rosemary oturma o odasma girdiği zaman hem biraz piyano çalar, bem re George'un telefonunu bek- lerim diye düşünmüştü, Fakat oda güneşli, ılık ve #essiz olduğu için piyano çalmak fikrinden vazgeçti ve bir kanapenin Üzerine kendini koyuvererek kedi gibi büzüldü, dizlerini yukarı çekti ve gözlerini kapadı . Hareketsiz, hiç kımıldanmadan yattığı halde, içindeki sicaklık kı vir kıvır canlanıyor, şeffaf tenin - den alev çıkar gibi oluyordu. Rosemary'ye bu tatlı sicaklik ilk gelen yabancı bir histii Fakat onu o kadar benimsiyordu ki genç kız bu hissi kaybederim di- ye gözlerini açmıya cesaret edemi- yordu. Odayr, bütün varlığını tatlı bin kucaklayış İle saran bu zorlayıcı his Rosemary'ye hayatta yepyeni bir şey gibi geldi geldiği için için- de bir kabahatlinin azabma benzi- yen ürpermeler uyandırıyord Rosemary bu hissi emir gibi din- liyordu. Hazla, zevkle kendine ç6- kiyordu, Gözlerini açtığı zaman perdenin âralığından giren Hik gü- neşin göğsünü ve kalçalarını ısıttı. ğını, ona baygin bir neş'e yerdiğini duydu. Burada, böyle yapyalnız, bir odada kendi kendine hislerini dinlemek ne hoştu. . iraz sonra ayak sesleri du- yarak irkilir gibi oldu. İs - temiye istemiye döndüğü zaman kolunda mavi organdi bir dans elbisesi asılı olduğu halde annesi- nin odaya girdiğini görünce bu akşam Alice'in partisine davetli olduklarını hatırladı. Rosemary, alelümum partiler- den hoşlanırdı. Fakat Alice'in partisi bugün onda hiç te rağbe - te değer, tahlil uyandıramıyordu. Gitse de olur, gitmese de olurdu. İçinden gelen sıcaklığı duymak da- ha tatlı geliyordu. Şimdi annesi geniş bir koltuğa oturarak dans elbisesini kucağına yaymış, iğnesine iplik geçirmi$, dikişe başlamıştı. Ve oda yine de- rin sessizliğe dalmıştı. bir sarpışmadan sonra üç saat onbeş | p, müsabakayı seyretmek için 83- Şiiiala yenmiştir. İ haya gelmiş seyirciler srasında 15 bin İ Holandalı vardı. Mıntaka Voleybol Maçları | Bilhassa Fransız garsteleri netice- Başlıyor İvi haksız bulmakta ve Almanları met- © T.S. K. İstanbul Bölgesi Voleybol | hetmektedirler, “Ajanlığından: 6. 2, 1037 cumartesi günü Galata- “ saray spor klilbü lokalinde yapılacak | Yapılıyor voleybol müsabakaları: | Konya, (Tan) — Zindankalede yap Fener Yılmaz — Galata Gençler 88- | tırılacak stalyom için hususi bütçe- © st İ4,30, Galatasaray — Hilâl saat 15 | ye 10 bin lira tahsisut konmuş ve ay- Hakem Mehmet, Ortaköy — Anadolu |rtca Ankaradan 5 bin lira gönderi - “saat 15.30 hakem Hamdi, Istanbul|miştir. Bu pre 40 bin liraya çıkacı- Konyada Bir Stadyom 7/2/1937 Pazar günü yapılacak lig maçları Taksim Stadı: Alan gözcüsü Nuri Bosut Fener Yılmaz - Doğan A. takımları saat 12 hakem $ # Nazım. Güneş - Beşiktaş A. takımları saat 14 hakem Sadi , # Karsan. Yan hakemleri Feridun Kılıç ve Samim Talu, Ga* ; latasaray - Fenerbahçe A. takımları saat 15,45 hakem 4 Boots. Yan hakemleri Adnan Akın ve Muammer. Şeref Stadı: Alan gözcüsü Halit Galip Ezgü. > Altınordu - Davutpaşa A. takımları saat 12 hakem Halit Galip Ezgü. Eyüp - Süleymaniye A. takımları saat 14 ha- kem Nihat Bekdik. Yan hakemleri Bahaeddin Uluöz V€ Halit Özbaykal, Topkapı - Anadolu A. takımları saat 15.45 hakem Burhan Atak. Yan hakemleri Tarık ve Rıfkı. ş Mİİ TA CA — Davutpaşa saat 16. Hakem aneddin, Iscak ve gelecek seneye kadar stad - Yom yapılacaktır. / / / / / / / / PA AŞA yep p Şişi osemary, annesini derin bir hüzün içinde seyre dalmış- tı.. Uzandığı kanapenin Üzerinde doğrularak: “Anne! Ben sarhoşum. İçimde kabaran bir duygu beni sarhoş e« diyor. Vücudüma tatlı bir sıcaklık veren bu duygudan derin bir haz hissediyorum, anne!.... diye o hay- kırmak istiyordu, fakat sesi bir türlü çıkmıyordu. Annesi: “Alice telefon etti. Da- vetlilerden bir saat kadar evvel gitmeni rica ediyor. Istersen tele- fon et te, sevinsin.,, dedi, Rosemary: “Ben partiye marti. ye gidecek değilim! Başka bir randevum var,, diye dürüşt bir ce- vap verdi. .. Annesi dikişini bırakarak Rose- mary'yi baştan aşağı süzdü, ve: “Yine mi George?,, diye sor » du. . Rosemary cevap vermiye lüzum görmeksizin başını sallamakla ik - tif etti. Elbette yine George'dü. Ona bütün bu hisleri veren George değil mi idi? Ona gençliğini, kuvvetliliğini, vlcudundaki arzuları odüyuran hep 0 değil midi” Anadan doğ- ma çırçıplak (olarak vücudunu yağmurun altıma terkettirmek isti- yen hep George'du. Annesi: “Artık bu George hikâ- yesine bir son vermelisin! Bütün gün tenis oynadın, onunla! Akşa- ma randevu vermek te ne oluyor, Bu kadar siki fıkı olmak in de iyi olmıyacak.,, Bu azar karşısında Rosemary gülüyordu; Anne, George at suratlı bir delikanlı! Ondan nasıl şüphelene - bilirsin ?.,, dedi ve yine düşünce“ sine daldı, Daha bü sabah tenisi bırakarak ikisi de çimenlerin üzerine yatmış lardı. George arka üstü uzanmış Köğe bakıyordu. Rosemary karnı. nın Üterine yatmış, ağzında bir ot siğniyordu. “George'un o koskoca- a bir burnu, yayık bir ağzı var- Saçları da dümdüz ve saman rengindeydi. Yalnız hoşa gidecek tarafı geniş omuzları, uzun ba - caklatı idi. Belki daha çok gençti de, yüzünün bu biçimsizliği ondan geliyordu, Biraz daha olgunlaşır - sa adama benziyecekti. İşte bu esnada Rosemary ona: “George, vallahi sen bir ata benziyorsun!,,, demişti. Georg'da ona dönerek sarı Okum renginde uzun kirpikli derin bakişli mavi gözlerini açmış fakat nedense hiç kızmamiştı. » am bu sıralarda idi ki, Rose- mary terlemiş vücudünü George'un ata benziyen cücudüne yaklaştırmak için, içinde bir sıcak- lik duymuştu. Tkist de şimdi dir - #ekleri üzerinde yatıyorlar, gözgöze bakışıyorlardı. Rosemary'nin yor- gun vücudü, Georke'un kuvvetli ve Benç kollarınm arasında sıkılmak, ezilmek istiyordu. Georgö kollarmı uzatarak başı. ni koltuğunun altına doğru çekti- 8: vakit Rosemary sesini çikar - mMamıştı.. Ilık cildi de ona hiç ya- baci gelmemişti, Erkek kokusu Rosemary'ye baygınlık verecek ka- dar tatli jdi. Ve öpüşmüşlerdi. . ,Amnesi; “.— Rosemary, mutlak bu akşamki partiye (gitmelisin! Arkadaşm Alice'i bekletmek doğ - ru olmaz, kızım!, dedi. . Kız cevap vermeden kanapenin üzerinde bir yandan öbür yan$ döndü, Başını kollarmın arasınd aldı. Hâlâ George'un sesini işidiyof” başını onun kolları arasında histö” diyordu. l Ellerinde tuhaf bir sıcaklık, d& daklarında baygın bir tatlılık var” dı, Kendini bu halde hissedef genç kir, başka oğlanlarla danstt mek için Alicein partisine gidebi” lir mi idi hiç? u öyle bir histi ki orta yaf lılar bunu duyabilmek içi nelere baş vurmuyorlardı acaba Yorgunlar, bu his için kitaplar 0* kuyorlar, tiyatrolara koşuyorlar fakat onu Rosemary gibi tamami" le elde edemiyorlardı. Belki Geor” ge'n ve Rosemary'e orta yaşlı İM sanlar daha olgunlaşmadıklarkı vücutları henüz dalgalı kıvrimls” rini tamamiyle izhar edemediği için müstehzi nazarlarla bakiyor” lardı. Fakat Rosemary emindi bumidir için için ağlıyorlardı . Neden sonra George'un körp pürüzsüz sesini telefonda işiden Rosemiry ona cevap vermekte güğ lük çekiyordu. Belki de annesi © dada olduğu için sıkılıyordu. Ver” “diği cevaplar hep evet, hayırdan Hbaretti. İçinde bir yılan çöreklenmiş gi bi sıkılıyordu, George'un sesinde” ki tereddüt, randevuyu yarma bi” rakmak istediğine delâlet ediyof” du. Nihayet; budala oğlan, daya namadı ve “Eğer bir mahzur yok* sa, yarın öğleden sonra buluşsak olmaz mı, Rosemary?..... dedi, Rosemarynin bakışları, şimdi u- zaklara dalmış gibi idi, Telefon # hizesini içinde yılan dolu bir se peti bırakır gibi masanın üzerine koydu. Tam bu esnada annesi: “George telefon etti, değil mif, Ne var bir şey mi o oldu?.,, diye sordu, Rösemary, ömründe birinci de- fa olmak üzere yalan söylüyordu: “Hayır! “Telefon - eden Alice ledi. ! —“ Şu halde ne cevap verdin!,, —“ Partiye gideceğimi söyle * dim!., Ana kız hayretle biribirlerine bakıştılar. Orta yaşlı kadın, mem nun, genç kız mahzundu. Uzan - dığı kanapenin üzerinde göz yaş” larını anasma göstermemek için öbür tarafa dönen Rosemary er- kekle kadın arasındaki ebedi ma ceranm daha uvertüründe ilk ac dersi almıştı. Erkelere hiç güven, sözlerine hiç inan olur mu İdi?., Dereköyünde Yaman bir avcı Havran — Dereköyünde — büyük bir sürek avı yapılmıştır. Avcılardan Mehmet oğlu Hüseyin, birden bire karşısına çıkan Üç domü zu kaçırmamak, ayni zamanda ken- disini de korumak için gözüne ilişen yüksekçe bir kayanın üzerine fırla- mış, İki tetiğe birden basarak üç domuzu ayni atışta öldürmüştür. Dişi Merinos Kuzuları Kesilmiyecek Bursa — Vilâyet içindeki belediye" lere bir emir gönderilerek, dişi Meri- nos kuzularının kesilmesi yasık « dilmiştir. / &

Bu sayıdan diğer sayfalar: