14 Mart 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4

14 Mart 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

TAN 14.3. 97 a MÜTHİŞ - MUAZZAM - İNSANİ - HİSSİ - harikulâde sahnelerle “ E K'te LINÇ KANUNU Franazen SULVLA SİDAR / BUGÜN ip Mahnkermelerde sözlü SPENÇER Tİ Bir ana mahkemede a SM W TİYATROSU DRAM ge” Bugün NE ENJ ECEK öinemasinda om İ YT “ğa iz "m 45 dakika ağladı Dün, Asliye Üçüncü Ceza mahkemesiride bir ölüme sebebiyet davasma başlandı. Suçlu yerinde 2100 numaralı otomobilin 40- förü Hayri mevkuf olarak bulunuyordu. Davacı yerine gözlerin- | deki Blg nie line içire içire genç bir kadın geçti. Bayan Hayriye, , 14 yaşında genç yavrusunu “kaybeden bir ana idi, Hilal 45 dakika sürdü. Fakat davacının yaşı hiç dinmedi. Bu hazin davanm mevzuu şu idi: Hayriyenin kızz - Yaşmak Mer- , Hangi cesaretle yem, Kânunu u günü sabahleyin Kız Selçuk Bas Mekte- bine gitmek Üzere tramvaya binmiş. Tramvay Çapa tramvay durağnda “yem, yavaş yavaş İnmİŞ| Kemai isminde birisi Sirkeciden tramvaya binmiş. Çok sarhoşmuş. Şehremini halkevinde Kondiktör kendisinden bilet isteyin- salı günü saat 17 de öğre ce: z mi Cebeci tarafından memek — Ben kimim, ne cesaretle benden N de iktisadi kalkınma, yine aYP'"ağ PİERRE FRONDAİE 'nin romanı “ geçiyormuş. Bu sırada 40. bilet istiyorsun, ben tramvay şirke. saat 18 de Emin Ali tarafınd” w FORTARTHUR ML lan gelmiş, seyrisefer hissedarlarındanım, demiş © ve İmart şehitleri adir birer kol Baş rollerde: DANİELLE DARRİEUX . ADOLF WOHLBRUK - CHARLES VANEL ta tal matı mesine göre durması lâzım gelirken durmamış, ayni zamanda da bilet almak istememiştir. Kondüktör verilecektir. Herkes gelebilir» Türbede bü yolcuyu polise teslim et. Wumumumuzu » YARIN akşâmdan itibaren SAKARY A sinemasında « Rejisör WİLLY FORST 'un şaheseri “KÖREBE issn / RENATE MÜLLER - JENNY JUGO - ADOLF WOHLBRUK Bugün saat 11 de tenzilâtlı matine iğ Türaşeye çeviren: Halit psbr et kaş gi ŞEHİR TİYATROSU ne" Bu akşam 2030d4 yon SAZCAZ İl Gühdüz 14 te Tl iy Çocuk tiyatrosu il » Baştanbaşa heyecan ve merak içinde bırakan şaheser “ MEMMMMMMMEE eğ, DOGANLA SELMA | pi | SAVOY ÖTEL 217 vene HANS ALBERS "in Son: büyük filmi — Börün kadınları peşinde koşturan bir gencin son derece meraklı, heyecarlı Bugün TÜRK fevkalâde maceraları... Muazzam sahneler — Ras muziği, Balalaika, Rakıslar SİNEMASINDA İlâveten: Ekler Jurnal Saat 11 de teneilirir marine Şehremininde Konfersn#l?* Şehremizi halkevinden: ye 16, 8 çarparak otomobilinin altma almış. , ansizm çarparken şehik ha- unduğu için darbe ile sağ ci. 15 ve üç gün sonrada öl. yolun sölüna geçmiş ve Meryeme mek istemiş ve Kemal polise de hüv Beşiktaş Halkevinde Se$i” yetini vermemistir. İ Beşiktaş halkevinde vazife “rp ki, 358 numaralı” Kemal, Sultanahmet sulh i Şİİ Polis Sabri ve tamiratı mütemad Belini amelesinden Hasan şahit olarak âyetini teyit edecek sekilde anlat- tlar, Şahitler kazayı teferruatile anla. göz yaşlarmı sindiremiyor, ve gürbüz yetiş- 1 ve fedakârlığı| a yaşında 54 kilo idi. Bir el, dört boyunda levent bir kız olmuş- tu. Onu topraklara verdim. İçim ya- diyord Mahkeme, otomobilin sahibi Nec. de mes'ulü bilmal srfatile mahkemeye çağırmıya karar verdi İçin muhakeme talik edildi, miyeyi Bir Kadın Hakkında Takibat Yapılıyor Polis, dün Emine Huriye isminde genç Kadınları baştan cr iddiasile müddetumumttiğe " | kemesine verilmişti. Mehmet Tokgöz, kemesine geldi. Hâkim suçunu sabit| | hesabını verdi: “— Serhoştum. Ne yaptığımı bil.| miyorum, dedi. Hâkim İhsan. kendi-| sini bir lira para cezasma mahküm etti, Mehmet Tokoöz Mahküm O'du | Beyazıtta kahvecilik yapan o Meh-| İmet Tokgöz Fatma isminde bir kadı. nin evine tecavüz ettiği iddiasile ge- genlerde asliye dördüncü ceza mah - | muhakeme esnasmda üç dört defa sa rası tutarak bayılmıştı, Mehmet Tok- göz dün yine rezalet çıkaracak dere-| cede sarhoş olduğu ve nâra attığı için Sultanahmet sulh üçüncü ceza mah - İ gördüğü için kendisini bi cezasma mahküm etti. ceza mahkemesinde bu. hareketinin)“ gm an Bugün mutlaka gidiniz ve 2 Gece Yarısı GİNGER . ROGERS ve WİLLİAM POWELL Cinayet, Entrika, büyük SAKARYA sinemama güzel Programı görünüz. , Yıldızı AŞK ŞÜKRANI (Le Rol) Ni ; Büyük yıldızlar filmi GABY MORLAY — VİCTOR FRANCENLEYİR POPESCO-R/ İMU - LEFAUR ve DUVALLES , İhtiras O$ O tekrar tekrar görülecek film. Bugiln saat 10,45 de tenzilâtlı matine w Mizanseninin zenginli Kostümlerinin lüksü... ve FREDERİC MARCH ve KATHERİNE HEPBURN 'ün Dehâi sa n'atkâranelerile; bu hafta <5 AFLPA Y Sinemasında Gösterilmekte olan ve muztarip bir kraliçenin büyük aşk ve ihtiras romanını MARI tasvir eden E STUART (Kraliçe Meri) Fransızca sözlü film parlak muvaffakıyet kazanıyor. İlâve- ten: FOX DÜNYA HAVADİSLERİ |tür. B. Langas hayırperverliği ile | miştir, Cenazesi, bugün saat 11 de Sü m ÖLÜM HABERLERİ Bay Langas Öldü İstanbulun tanmmış mimarlârm- dan B. Mark Langas yedi ay. süre istiraplı bir hastalıktan sonra ölmüş. tanmmış, pek iyi bir adamdı, Müta- reke zamanmda dürüst surette hare. ket eden pek mahdut gayri Türk va- tandaşlardan biriydi Annales de Tur. gule mecmuasmm #hüidürü B. A. Lan- gas — Sezenin de babasıdır. Cenaze resmi bun sast birde Aya Triada kilisesinde olacaktır. Arkadaşımıza ve diğer ailesi fert. lerine taziyelerimizi bildiririz Arzu LÜM Asmaaltında tüccardan Bey Hafız Temel refikası Şeküre, dün vefat et. leymaniyde Askeri Matbaa sirâsmda- detleri sona eren gösterit ŞU ie mite seçimi 15 mart 937 pey günü saat 19 da Dil, Tarih, Ede Spor, Sosyal yardı mşubeleri seçimleri, 16 mart salı günü de Ar, kitapsaray, halk de Spor, Sosyal yardım şubeleri leri de 18 mart 1937 perşembö saat 17,30 da yapılacaktır. a z Talebeye Müsamere Eminönü halkevinden: « Evimiz gösterit şubesi, parkı içindeki Alayköşkü bims. 14 mart püzar günü saat 14475 yalnız talebeye ve saat 20,50 ka olmak üzere (Kahraman) pi? temsil edecektir. edenlerin önretiyeliii hergün Cağaloğlunda merkez cape” “> iştir. Polis, Taksimde Zambak ğında 55 mımaralt evde oturan e Huriyenin evinde şüphe Üze- rine bir araştırına yapmış ve yaban. cı kadmlarla erkekler bulmuştur. Emine Huriye, evrakı ile beraber ikinci, sorgu hâkimliğine gönderilmiş birşeyden haberi olma- izmetçisinin yaptığını kasma ait emlâki maktan suçlu Sarı ş Amcam siytrma bağladı, diyor. sinin önüne gelip, arkasını ona çeviriyor. ımdaki çocuğun arkasına bağlanmış olan bir, iki aylık bir bebek var. Çakır Adviye eğilerek iki çocuğu biribirine bağlıyan paçavraları çözüyor: — Sen onu nasil sırtmda taşırsın. Ben sana karde- #ini yere yatır, demedim mi? Küçük Gülizar her insanda akraba gören bir 80- kak çocuğu lâübaliliğiyle: — Polis amcam dilenmek yasak dedi, diyor. Çakır Adviye isyanla: — Allah, Allah! diye bağırıyor, gen dinlemiyorsun Şimdi küçük Gülizarm arkasmdan . çözüp aldığı kirit bir paçavra çıkmnı kucağımda sallıyor, Gülizar annesinin sözüne cevap veriyor: — O, öyle sandı. Ve mini, mini belini doğrulttuktan sonra İki elini arkâya doğru götürerek, yerinden doğrulan çok ihti- yar bir kadm gibi belini uğuşturuyor. Çakır Adviye kaldırım üstüne oturuyor. Kirli paçavra çikinmir kucağına alıyor. Bu çıkın içinden örümcek ayakları gibi ince kollar ve bacaklar kımıl danıyor... Üstleri yaralarla, çıbanlarla kapanmış kol- lar ve bacaklar... Nazlı kaşlarını kaldırmış onlara bakarak Sabriye- nin kulağa — Hay içleri çıkasıca karılar, diyor, tkanıp ta doğuramasalar bari! Ve arsada bir fare, bir kedi veya köpek leşi görün- ce iğrendiğini göstermek için tükürmiye alışmış bir maballe kızı itiyadiyle hemen başmı yana çevirerek tükürüyor ve yine arkadaşma yavaşça: nı döndü, diyor, çocuğun üstündeki yara» ları gördün mü?... Doğurmasalar kıyamet kopar!!!... Elbette doğurmasalar kıyamet kopar. (Tabiat dişiyi başka niçin yaratıyor. Doğurmak!... Bu, onun en mukaddes hakkı ve ea büyük vazifesi değil mi?... Fakat Nazir bunu anlamıyor. Nazlı, kadmmen büyük vazifesi ve mevcudiyetinin sebebi olan analrk- tan nefret ediyor. Hayır!, Hayır!. Onun doğurmıya hakları yok. Kendi çocukluğunun bütün hatıraları gözünün ö yem yer için, bu sefil kadnlarm . > e uni incili e Bir Sahtekârlik Davası Dün ağırceza mahkemesinde baş- mübaşir Kenanm yuhafemesine de. vam edildi Mahkemede davacı zant ve avukatı da vardı ve avukatları müdafaalarını yaptılar, hakeme Karar için talik edi Bugün Beyoğlu Halkevindeki Temsiller oğlu halkevinden: İzdihama mâni olmak, gelenlere yer temin edebilmek için temsilleri- mize gelmek istiyenlerin davetiyele- rini evvelden evimizden almalarını sahtekârlıkla sat. Cemil, Herant ve Po. Suçlular Ründe canlanıyor. Dar bir sokakta demir bir kapının önünde oturup beklediği saatleri ve demir kapınm öte tarafında bir düdük cryak, eryak ötünce bu demir kapının açılışmı ve sariki eansizmız gibi solgun bir kadınn kendisine Seslenişini hatırlıyor: “Nazlı? azlı? — Bana da bir başka isim bulamamışlar, bu lilk nereden çıkıyor, bilmem ki... Ne var? Ne isti- yorsun ?... Ne bağırıyorsun?. — Demindenberi konuşuyorum, Sözümü dinlemi- yorsun ne yapayım, ben de bağırdım. — Dalmışım da, Artık gözlinde bitüm çocukluğunun Üstünde geç. tiği kaldırım taşlarınm hendesesi yok, her biri kıy metli birer oyuncak gibi çocuk gönlünü oyalıyan 8 kılmış limon kabukları, atılmış bir kâğıt parçasından yapılmış tuzluklar, çamur birikintilerinde yüzdürü. len kâğıt kayıklar, bir sicim ucuna bağlanarak ha- yalen mikellef bir araba sanılan ufacık tahta par- çaları Üstünde davul çalman tenekelerin hayali gö- zünden silindi. Fabrika kapısmda snnesini beklediği günlerin bin bir resmi kopan bir sinema geridi gibi bir anda yok oldi. Şimdi Sabriye İle konuşuyor; — Ne istiyorsun benden?... — Baksan a, karşı pencereye, mürettip Salih yine Bizi dikiz ediyor. Bizi!... Nazlı, bu söze cevap vermiye tenezzül bile etmiyor. Ve onum böyle düşünüşüne için, için gülüyor. Çünkü o, mlirettip Salihin kime baktığımı pek iyi biliyor. Sokağın karşısındaki handeki matbaanm müretti- bi Salih, ona daha geçen salı her şeyi söylemedi mi? 4 saat 1l de tenzilâtlı matine Şehremininde Fransızca (| defnedilecekt Dersleri Şehremini halkevinde Evimizde A. B. Fransızca kurslari olmak üzere salı, cuma günleri 70 den 22 ye kadarders verilecektir. Sekreterliğe mü- SUAT DERVİŞ Hem söylemese bile, Narlı bütün erkeklerin ken. disine baktığını biliyor ve kendisi orada İken de Sab- Fiyenin yüzüne bakmiyacaklarından emin... Her yerde, işinde, atölyesinde, mahallesinde, so - kukta, nerede olursa olsun nereden Eeçerse geçsin daima erkek bakışları kendisine çevriliyor. Mahallede kadınlar ona: — Bu kızda şeytan tüyü var. Diyorlar, Evet herhalde onda öteki kızlarda olmı- yan bir şey var. O birçok kadınlarda olmıyan bu şe- yin kendisinde olduğunu bildiği için, bütün arkadaş- larından daha mağrur, kimseyi adam yerine saymı- yor, Kendini herkesten daha yüksek, daha kuvvetli, daha başka hissediyor. Ve işte yine bunun için; o- nun yürüyüşünde güzellere ve kuvvetli olanlara has olan bu kendisine emniyetli serbestlik. Gözlerinde bütün insanlara ve bilhassa erkeklere bakarken kuv vetsiz bir şikâra bakan bir pars gözünün azametli ışıltısı, ve başmı tutuşunda bir hükümdar başmdaki ahmak kibrin inatçı ve kahredici isyan verici bir ifa desi var. N ... " Çakır Adviye erkeklere arkasmı dönmiye lüzum bile görmeden esvabının önünü açtı. Ve bu aralık - tan çıkan şey nedir?.. Hiçbir çıplak kadın resminde ve çıplak kadın heykelinde buna benzer bir şey göze görünemez. Acaba bir ressam, hiçbir heykeltraş böy le-bir kadm göğsü görmemiş mi? Çakır -Adviyenin yaralı çibanlı çocuğuna uzattığı şey bir kadın göğsüdür. Fakat bu göğüs bir kadm memesine değil pis ve kirli paçavralardan dikilmiş lak ve içi boş bir keseye benziyor. Ve ondan süt, gıda alacağını mit eden bebek, aradığını bulmak için onu beyhude yere küçücük ağzile çekistirdikten sonra bir şey bulamamazlıktan doğan bir hırçınlıkla bir keci yavrusu gibi bağırmıya başlıyor ki hanesinden kaldırılacak, Eylipte kılmarak aile makberesine KONSERVATUAR ORKESTRASI Şef: SEYFEDDİN ASAL HADİYE ÖTÜĞEN | İSKENDER ARDAN 16 Mart Salı saat 21 de ğ TİYATROSUNDA namazi Türkiye 1 Sene 5 Ay 1400 Krş. iteinde Milletlerarası Porta içi dahil olmıyan memleketler 30.16,9. 35 Çakır Adviyenin göğüs etleri tâ koltuklarının 4 na kadar sızlıyor. Çakır Adviyenin göğsü bir tek V€ bat fışkıramıyan kurak bir toprak gibi çaresizlikt"* çatlıyacak, — Ah yumurcak, sana ne vereyim, makine beş” da aç, aç sallanmaktan göğsüme süt gelmiyor ki, Biraz ileride karşı kaldırımın yanında seyyar 9 köfteci kendisine ısmarlanan köfteleri pişiriyor.» Et kokusu, bütün sokağı sarıyor. Emzikli Advi$$ kokuyu almamak için elinden gelse nefes almıyas Demin. genç kızları paylıyan ihtiyar kadm bir dili” ekmeğinin içine iki köfte koyduruyor. Erkek amel ler içinde de köfte yiyecek vaziyette bir iki beki var, Ihtiyar bir işçi bir şey yemeden dıvarın dibine Y#” tı. Uyuyor, Kadmlar bir kenarda, erkekler bir Kö narda kilme olmuşlar, Kimisi ekmek yiyor, kim yi alıyor asıl itibar şu kel kafalınım karpuzlâ ” a. Ekmekle karpuz yiyenler pek çok. Sabriye ö? biz gazete kâğıdma sarılı ekmeğini çıkarıyor. Çöpür Emine bir şey yemiyor. Hep çömelmiş he? arkası dıvara dayanmış ve gözleri yamulmuş, galib? ikinci sigarasını içiyor. Nazlı da sırtımı beton binanın dıvarma dayamış V* altı lâstik olan gümüş keten İskarpinli ayakları" uzatmş: — Içerde boğulacağım zannettim diyor yine bur” da bir parça esiyor... Şükürler olsun serinledim Hakikaten atölye ile sokak arasında büyük bi" fark var.. Burada hafif, hafif esen rüzgür terli VÖ” cutlarda dolaştıkça saatlerdenberi işbaşında bunsl * mış olahların vücutları tenini kolonya ile uğuşturü lan yüksek ateşli bir hastanın vücudü gibi rahat“ duyuyor. Nazlı gözlerini yumarak siyah örlüğünün eteği” " den kollarından ve boynundan girerek bacakların$ kalçalarma, omuzlarıma, kollarına ve göğsüne doğ” ru tatlı, tatiz yayılan bu serinlikten büyük bir bö duyuyor: — Bir şey yemiyorsun Nazlı? — Sıcaktan canım istemiyor. Tokum. İmkânr var mı hiç... Bu kadar çalışan insan biç * cıkmaz olur mu? yat (Arkası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: