29 Temmuz 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6

29 Temmuz 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Meşhur Davis Kupası Nihayet Amerikaya Geçti Amerikalılar senelerdenberi kovaladıkları Davis kupasını ni- hayet elde ettiler. Bundan dokuz sene evvel Fransız milli takımı tarafından Amerikadan alınıp Avrupaya getirilen meşhur.cihan tenis şampiyonluğu kupası 1933 #enesindenberi İngilterede bulu- Süyordü. Çünkü; Ashirikallaği dokuz sene / evsel wağldn edip kupayı onların elinden alıp Avrupaya getiren Fransızları İngiliz- ler 1933 te yenmişler ve kupayı İngiltereye geçirmişlerdi. Bugün ayni kupa Amerikalılara tekrar geçmiş bulunuyor. Kupanın 'Amerika topraklarından tekrar Av- rupaya geçmesi pek güçleşmiştir. Zira Amerikalıların bu sene kupayı kurtaran takımları pek gençtir. On- larm ihtiyarlamalarından ümitvar olmak müşküldür. Avrupada ise, gö- ze görühür tenis yıldızları içinde ile- ride daha ziyade parlıyacak gibi ye- ni yetişenler çok değildir. Şu halde kupa Avrupayr uzun bir adicu! çe- kerek uzaklaşacaktır. Davis kupası final maçlarmı kar- gilikir oynıyan İngiliz — Amerikan ta kımlarının son iki karşılaşmasında Amerikalılar iki galibiyet elde ede- rek bire karşı dört galibiyetle kupa- yı kazanmışlardır. Sön maçlar tekler arasında olmuğ- tur. Amerikalıların Parker"i, İngilizle- rin Austin'i ile karşılaşmış ve İngi- lizlerin kazanacağı tahmin olunan bu maçı Amerikalı Parker şu netice- lerle elde etmiştir: “6—3" “6—2" *1—5”. Ikinci oyunu, Amerikan takımımın 'en mücadeleci eleman olan Budge ile Ingilizlerin genç oyuncusu Hare oy- namışlardır. Budge, malüm olduğu Üzere Davis kupasını Amerikalılara kazandıran başlıca oyuncudur. Bu ka dar çetin bir oyuncu önünde İngiliz lerin genç tenisçisi Hare birinci sette barikulâde bir oyun çıkarmış ve her- kesi şaşırtan müdahalelerile Ameri- kalıya bu seti ancak 15—13 kaybet- miştir. Genç İngiliz yaptığı fevkalbeşer gayretten gorgun düşmüş ve ikinci, Üçüncü setleri “6—1” “6—2” kay- betmiştir. Bu son oyundan sonra dünya bi- rinciliğinin alâmeti olan meşhur ku- pa İngiliz tenis federasyonu tarafm- dan Amerikan heyetine merasimle verilmiştir. ; Adil Giray | Mintakaeisi Senelerdenberi spor için uğraşmış ve birçok kimselerin takdirini, mu- babbetini kazanmış olân Bağ Adil Gi rayın münhal olan Istanbul mınta- kası reisliğine intihap edildiğini ha: ber ald.k. Bu değerli sporcuya yeni vazifesinde muvaffakiyetler dileriz. Bey Adil Giray Güneş klübüindeki fdâre heyeti azalığı ile futbol komi- tesinden ve atletizm kaptanlığından istifa etmiştir. J Amerikan takımının kapâyı kur. tarmasına yegâne sebep olan edildikten sonra 26 vilâyetimizdeki genç tenisçi Budge, sağda arka-| spor çalışmalar, yoluna girmiş ola- daşı Mako ile beraber ÇT İİ NA MİLLİ TAKIM GİDİYOR Yazoslav milli takımı ile 1 ve 2 ağustos tarihlerinde iki mü- sabaka yapacak olan milli fut- V bol takımımız 78 kişilik bir kad- 9 ro ile hu akşum saat 22 de Sir. keciden Belgrada müteveccihen hareket edecektir. Giden futbolcular şunlardır: Fikret, Hüsamettin, Yaşar, M. Reşat, Niyazi (Fenerbahçe), c.. hat, Faruk, Rıza, Rasih, Rebii © (Günes), Hüsnü (Beşiktaş), Se. $ lim, Niyazi, Hasan (Ankara), Adnan, Salt (izmir). Kafileye Futbol Federasyonu $ Başkanı Sedat Rıza riyuset e- 9 decek ve Fenerbahçe satrenörü V N , İMA kendisine refakat edecektir. A İİİ e Vilâyetlerde Yeni Stadyomlar Memlekette spor çalışmalarına is- tikamet vermek için hazırlanan prog ram dahilinde çalışılmaktadır. Öğren diğimize göre, Edirne, Konya, Kas- İtamonu, Kütahya ile diğer vilâyet- lerde İnşasına başlanılan stadyom- lar inşa masraflarma ait tahsisat- ları da verilmiştir. Stadyomlar inşa caktır. 'Aydm, (TAN) — Aydın "Toplantının mevzuu yeni bir spor klübü tesis etmekti. Birçok müzake- relerden sonra (Yüksel) spor ismile yeni bir klüp açılmasına karar ve- rildi. Yeni klübün rengi göksiyah 0- lacâk ve futbol, voleybol, basketbol, atletizm, atıcılık, binicilik, tenis, şu- belerile meşgul olunacaktır. Son günlerde futbolde büyük bir varlık gösteren Aydmspor klübü ile yeni teşkil edilen klüp Aydının spor İşlerinde daha fazla ilerlemesini te- min edecektir, AFYONDA "Afyon, (TAN) Afyon lig maçlarına A ve B kümesi olmak üzere Klüpler ikiye ayrılarak bu haftadan itibaren başlandı. Kocatepe ile Afyonspor ha- kem Doğanm © idaresinde İlk maçı yaptılar. Çok sert ve kırıcı bir oyun- dan sonra Kocatepe mağlüp oldu. —Birçok hâdiseler olan maçin ilk devresini Afyonspor, santrforları Sa- lâhattinin yaptığı üç golle 3—i ge lip bitirdi. Ikinci devrede her İki ta- raf birer gol yaptığından maçı Af- yonspor 4—2 kazandı. Sandıklı klü- bü de Dinarla karşılaştı, Ve müsavi bir oyundan sonra iki ikiye berabe- re kaldılar, Çankırıda Klüp Toplantıları Çankırı, (TAN) — Geçen yıl şeh- rimizde ikinci bir spor klübü olarak teşekkül etmiş olan Bozkurt klübü yıllık kongresini halkevinde yaptı. Valimizin bulunduğu bu kongrede bir yıllık faaliyet raporundan sonra yapılan yeni intihabatta doktor Ra- sim Ali, sulh hâkimi İsmet, avukat İhsan, Halit Şehirli, Celâl, Necdet, ! Cevat idare heyetine seçilmişlerdir. İKlübün fahri relsliğini belediye - vei- si Omer Atasoy kabul etmiştir. Klübün içtimai komitesine Fethi, seçilmişlerdir. Aydında Yeni Bir Klüp Kuruldu sporcuları yaptılar. Spör”mintakasile Halkevi spor şubesinin ihzar ettiği bu toplantıda İlbay ve Parti Başkanı bulundu. Hulkevinde bir toplantı “ i ! Meşhur tenisçi ve Yü: Lady Cardigan iBir Spor Yıldızı Esrarengiz Şekilde öldü Birkaç gün önce İngiltere kibar eemiyetlerinin ve spor &leminin en parlak yıldızlarından biri olan genç ve güzel bir kadm ansızm ölüverdi. Polisin esrarengiz addettiği bu ölüm vakası, Londranm en kibar otellerin. den birinde oldu. Otelin arka tarafındaki dar so - kağa doğru altın yaldızlı bir elbise giyinmiş bir kadının düştüğünü gör- düler. Yarma koştukları zaman kor- kularından dona' kaldılar, Bu kadm, gayet genç ve güzeldi, ölmüştü. Fa- Hİ Nİ , TAN STİKLÂL o SAVAŞINDAN i Elyot takımın antrenörü olarak Y |.* CEPHEDE DÜĞÜN! lay kumandanı o gece alaya bir eğlence tertip ettirdi. Taburlar gece yapılacak eğlence için biribirlerile müsabaka ederce- sine çalıştyorlar. Kütahyadaki grup muzikasından parçalar getirtilmiş. Saz, bağlama, davul, zurna, zaten var, Muhat köyünün üst başındaki düz lüğe, çıralı çam kütükleri yakıldı. Askerler karavanadan sonra, Oy- lum, oylum, öbek, öbek toplandı lar, Ortası boş bir murabba yaptı- lar. Bir tarafa serilen hasırlara da zabitler bağdeg kurdu. Çamlıkların arasında köy Çocukları bi am. ları saklanmış, eğlence seğredecek- ler! Gece ılık, hava katranlı, ay doğ- muş. 337 Temmuzunun bir yaz ge- cesi! Çam kütüklerine ateş verildi. Kütüklerden yalpalanarak yikse- len kızıllıklar, renkleri renklere ka rıştırıyor, dumanlar ay mığında gümüşlenerek rüzgürla şakalaşı- yor. Oyunlara bir dekor içinde baş. land. İlkönce İzmirliler Zeybek oy nadı. Bunun arkasından Kastamo- nulular kalktılar, Bağlamaların ses lerine kaşıklarla tempo tuttular, kıvrandılar, oynadılar, terlediler, yoruldu ve oturdular. Etraftan : — Sinsin! Sinsin!! Sesleri duyuldu. Bu bi oyundu. Endamlı delikanlıların sağdan, sol dan getirdikleri çıralı ağaç dalları meydanm ortasma yıkıldı. ir şeytan külâhr gibi sivrilen ateşi çevrelediler. Sazm &. polis, oteldekilerin keyfini bozmamak iiçin kimse farkına varmadan, yavaş- ça binaya girerek genç kadın, pen- ceresinden sokağa düşmüş olduğu o- dayı kordon içine aldı. Tahkikat ne- ticesinde bu bayanın henliz 33 yaşın- da bulunan ve meşhur bir yüzücü ve tenisçi olan Lady Cardigan olduğu anlaşıldı. Ölümün nasıl olduğu mühim görü- nüyordu. Genç bayan, ölümünden ev- vel uzun güneş banyoları almış ve bu yüzden başdönmeleri geçirmişti. Acaba, pencereden düşmesine sebep bir başdönmesi mi olmuştu? Başka bir şeyden şüphe edilemiyor du. Zira Lady Cardigan, daha Oks- ford üniversitesinde okurken 19 ya” sında iken, şimdiki kocası Marki dö kakta oynıyan üç çocuk, binadan 80- | Cardigan'la sevişmiş ve gizlice ev- lenmişti. Karı kocanın pürüzsüz ve mesut bir hayat geçirdiklerini her- kes bildiğine göre, ölümün ailevi #e- bepleri de olmamak lâzımdır. Fakat, başdönmesi de hüyli gârip kat hiçbir yerinde ufacık bir kan le-| bir sebep olarak göründüğü için şim- Müzehher, Nüzhet, Hasan ve İhsan | kesi yoktu. di polis, sıkı, fakat ketum bir tahki. Derhal vakadan haberdar edilen | kata girişmiş bulunuyor. Me me GL $ Sezai Attilâ * A hengine uyarak dönmiye koyuldu- lar, Çizgisiz esmer çehreleri bazan gölgeleniyor, bazan da ateşin kızil- Iığında bronz rengi alıyordu. Bu 0- yun bir çağ sürdü. Sonra birâen- bire yüzlerini ateşe döndüler, Şimdi teker teker bu cehennem kirtut:s1- nın arasından geçecek, onu hiçe saydıklarını göstereceklerdi. Evve- lâ baştaki atladı. Baştaki ulayn akan, ELM eğe rae alevler arasmda, siyah somakiden yapılmış bir kahraman heykeli gibi heybetlendi ve geçti. Bunu ötekiler takip etti. Bir daha geçtiler. Bir daha; nihayet ateş, ayaklarının 8l- tında eridi, söndü, kül oldu. Ayni kabadayı dönlşlerle birkaç kere de külün etrafında oynadılar oturdu- lar. Oyunlar daha bitmemişti. Fakat Sarı bir boru ormanları çınlatarak: — Paydos! çaldı. Nalbant Tahir titrer gibi oldu. Boru ormanları çınlatarak : — Hazır ol! çaldı. Sessizce dağıldılar. Herkes yerli yerine gitti, Sessizce toplandılar. Alay ertesi gün harekete hazir bu Iunmak emrini almıştı. Düşman ha rekâta başlamıştı. Jaym köyden ayrılacağı dü- yulur duyulmaz, bir curcu nadir koptu. Köyden birkaç ihtiyar kadın birkaç ihtiyar erkekle bir genç kız, alay kumandanı İbrahim Beyin çadırına geldi. Ihtiyarlardan bir tanesi, — Aman Beyefendi! dedi. Dama dımız.... Alay kumandanı şaşaladı: — Hangi damadınız? diyerek ih tiyarm sözünü kesti, — Sizin askerlerden birisi!, — Bizim bu'köyden almmış a5- kerimiz yoktur baba. Bütün ulay taşra mürettebatıdır. — Biliriz onu beyim! Haniya... Şey... Yeni damat oldu da. — 9 — Yanan beyim! Allah razı ol- sun senden! Damat, bugün bize gel di. Alay kumandanı bu akşam bi- zim kına gecemizi yaplırıcak de- diydi. Güzel de oldu doğrusu kına | gecesi!.. IMâ ve lâkin. — Dur bakalım ihtiyar dur! Kim bu damat, nasil? ne zaman, — Alayın nalbandı Tahir! — Allah Allah?.. gi Postalar koştu. Biraz sonra nal- bandı getirdiler. Dik yapılı, yalçın endamlı delikanlı, sütü dökmüş ke- di gibi duruyordu. Alay kumanda» nı tok bir sesle; — Senin burada ailen var mir? dedi. e? e — Var beyim. — Kaç senedir evlisin? — Daha taze.. Beş on yor. — Kimden izin aldm d3 din?.. — Kimseden izin elmedi”” la gonuştum. Onun aktı. Benim goynüm ona 8KÜ dıh anasına babasma. Böy” kıydılar. Haniya cahillik S öze bir ihtiyar kari — Namus meselesi! e bahatlerini hafifletti, Al9Y sne danı bu acaip cephe düğü yüğü sıfatiyle ne yapac muşta. fi Ihtiyarlar yalvardı. KSğBİ vardı. Bu sahnede en eyi Yü nalbentla teze karı © muştı. Birbirlerini SİRİN ad — Dur bakalım Allah ği dr. der gibi hareketler yapı 0 Alay kümandanı düşü” caklar olmuştu. Bir cali dedi. ne yi benden? # — Nalbanda on gün Bir — Ağaçtan adam grâ srrada?,. Buna imkün yök” yö Kız atıldı, alay kumanda! laştı: ş — Atam ol! deği Bep götür onunla! di Sevginin yarattığı ders ürk | ir Türk kızına başka AY a de başka bir müna vermişti. mandenı burkuldu, Onun ©? ları vardı. Fakat bütün il evvel gelen endişe mene” İf — Olamaz! dedi, Sen bur” lırsm. Savaş biter bitmez 7” nu sana gönderirim. gi Kızcağız boynunu büktü sola bakındı. Nalbandi süzdü. Gözlerinde yaşlsr landı, Yutkundu: yal? — Tanrı yolunuzu açık © di ve çekildi, Nalbandı o gece evine By ler. Ertesi gün erkenden * tihak etti, Yürüyüşe gesi” olda alay kumandan" al Yaka öğ akk ta kaçayım deme, kendin? sin evine barkına dal Nalbant sırtındaki çanta rek ornuzlarına yerleştirdi li ra, iki eliyle çantanın ei asıldı. Yüzünden terler * Bağını doğrulttu: -— Sevdikleri lanlar Kas” Sevdikleri olai ner > di, alay temelli boşalır. tüğümüzü biliyorum. ge ği madığdan sonra haniyâ kö? lik düzenlik te olmez Bu saf ifade alay umay heyecana düşürdü. Biri?” medi artık. gd y tayın Nasuhceld vat muharebeleri mi i line kadar sürdü Nalband obası yandı. Olüm onun * ri rından ve büyüklerinde* gi dı, götürdü. sö. 'Nuibant üz defa yarı" < 07 ralarının üçü de kaps” J din. ve Tahir, şimdi Muhat Ki zamanlar arkadaşlarını? der # a ie anlatı” nadıkları meydanı tavaf rur, Karısına ve y8' an bikâyeler

Bu sayıdan diğer sayfalar: