5 Eylül 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9

5 Eylül 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

m nsheni . a a 7 —.. Tarafında €ziyordu 2adolunun tozlu yollarında m ez bir derviş, elin- Ni yana dayana İlerli- Ber gün dalg biraz daha, İstan- tga yordu. aadaki alm ime hırkaya, lUŞ yeşil sarığa, a- ida Parçalanmış çarıkla” Sök » bü ihtiyar dervişin Myardn. Yollardan geldiği anla ta; pi #iren yolcuhıktan son- nie 9, Üsküdara gelebil- eykag evi orada bir kahve- o Üzerinde geçirmişti. ) 'de böyle (seyyah der- k çok ehemmiyet ve- €rde ve umumi yer- «dilen bu dervişlere, in menkibelerini söyle- bir zevkle dinlerler- # Z / bü; a E 14 bu dervişi kahvede hal Onun etrafını merak ile sormaya Bidersin ?... hn im Bağdattan.. İstanbu- Pa üp Rümeli yakasına a Bezip geçtiğin yerlerde — Zarip şeyleri naklet, — < Bi # il Dervişlerin, konak ver. Ny en aşağı üç gün kal- Mng et olduğu halde, bu es İnd dervişin böyle bir gece kalarak ortadan kaybolu- kese hayret vermişti, , sakm (Hızır) ol dervig, hakikaten İs- buna tarafma geçmişti... , Sora sora Ayasofya Sitmişti. Fakat, camiin bile girmemişti. Bu İL sağ tarafından sa- ğruca Topkapı Sarayının İda, Herlemişti. . a mayın) un kanatları, Ye hyadar açıktı. Birçok sa- ikümet adamları girip çı- Halay, Servis, kapılardan biri- Mütevazıane selim ver- X € / £, E İ Kapretbaşıyı görüp kırdı söylemek isterim. fe 8 İlitiyar dervişi tepeden lar süzdükten sonra, gs Yafetle mi saraya gire- ? hele şu sırtındaki de, ondan sonra ko- rl # 1 " z Lİ E dır Yalvarmadı. Das Mütevazı bir hal al- ; 8 ie. ? s3 £ — - BR ia hi. bunları öğrenmek Pacaksm?. Sen beni kapıcıbaşı Aya O komuyorsun. ti bir köşeye çekilip Macağım, Efsun kuvve- Fri, 774 / z il X / Meçhul Bir tile seni şişirip çatlatacağım. Bâtıl itikatlarn en revaçta ol- duğu bir devirde, Deli Recep gibi cahil bir kapıcıya bu sözleri söy- lemek kâfi geldi. Derhal ihtiyar dervişin ellerine sarılarak: — Aman, baba.. ben ettim; sen etme... Hele şu kenara otur, Gi. dip haber vereyim. Dedi. İhtiyar derviş, Muradın kolun- dan yakaladı. Kulağma eğilerek: — Kapıcıbaşıya söyle.. Sadaka istemiyorum. Murağım, sadece o- na iki çift söz söylemek... Bu söz- lerimi dinlerse, onun hakkında hâr yırlı olur. Diye mırıldandı. Kapıcı deli Retep fırladı. Koga koşa, (Babüssasde) denilen orta kapıya gitti. Kapıcıbaşının odasına girdi. Meseleyi nakletti: — Aman ağam!.. bu koca (1) mübarek bir zata benzer. Huzuru- na kabul et. Boş döndürme. Dedi, Kapıcıbaşı, kendisini bu kadar ısrarla görmek iatişrem lkiysam sikm. vişi merak etti, — Hele, al gel bakalım. Dedi erviş, kapıcıbaşının huzuru- na girdiği zaman, sağ elini göğsüne koyarak eğildi selâm ver- di. Kapıcıbaşı, bu ihtiyar ve pej mürde adamı görlince hayret et- mişti. Böyle bir adam, sadaka al- maktan başka, kendisine niçin mi- racaat edebilirdi?.. Çatkım bir çehre ile: — Söyle bakalım, den ne İstersin”. Dedi. İbtiyar derviş, gayet sakin bir tavırla cevap yerdi: — Devletlü padişah ile görüş- mek isterim. Bu sözler, birdenbire kapıcıba. şıyı son derecöde hiddetlendirdi. Kendini tutamadı: — Deli misin, be herif.. Sen kim oluyorsun ki, devletlü Padişah ile görüşmek İstersin. çik?,,, Diye bağırdı. İhtiyar derviş, kizmadı. Durdu- ğu yerde kımıldanmadı. Eskişin den, daha sakin bir vaziyet aldı: — Pek âlâ, ağa. Ben çikip gi. diyorum... Ancak devletlü padişa- ha söyle. “Aptal dede, geldi, Se. inle görüşmek istedi. Fakat ben onu kovdum.,, de. Allaha ısmarla. dık, Diye mırıldandı... Yine sağ elini göğsünün üstüne dayadı. Yine ka- pıcibaşıyı mütevazıane selâmladı. Kapıya doğru yürümeye basladı. Kapıcıbaşı (Aptal Dede) nin kim olduğunu bilmiyordu. Fakat, bu sözlere nazaran, bu adamı padi- şahın - tanıdığmı anlamıştı... He- men yerinden fırladı. Aptal De- denin kolundan yakaladı: — Aman sultanım.. suç küçük- ten, af büyükten... Kerem buyur. Hele şöyle otur... Şimdi gidip dev. letlâ Hünkâra arzederim. Diye, onun gönlünü aldıktan sonra, telâş İle kapıdan fırladı. cıbaşmın avdeti, gecik- medi. Nefes nefese geldi: — Sultanım! Şevketlü Hünkâ- baba... biz- (1) O devrin nakil vasıtalarından bir nevi pazar kayığı. (1) (ihtiyar) demek, Derviş TAN Zİ Tazan : Ziya Şakir Li rımızın selâmları var. Teşrifiniz. den, memnun oldular. “Hele şim- dilik istirahat buyursunlar, Gece vakti, el ayak çekildikten sonra; kendilerile mahfice (o görüşürüz., buyurdular... O vakite kadar, bu âciz kulunuzun misafiri olacaksı- niz. Dedi, Kapıcıbaşı, derhal o hademesini çağırarak kulağına bazı emirler verdi. Aradan beş, on dakika geç- meden, hademe sırma işlemeli bir bohça getirdi. Aptal Dedenin sır- tındaki o pejmürde elbise ve ça- maşırlar değiştirildi. Arkadan, bal şerbetleri, ravent gurupları, lo- huk macunları, nefis yemekler ik- rem edildi... Aylardanberi, elinde- ki demir tebere dayaha dayana, Anadolunun tozlu yollarında yürü- mekten bitap kalan Aptal Dede; artık sırtını sedirin al çuha kaplı yastıklarma dayamış.. geniş bir ne- fes alarak: (Arkası var) EKONOMİ Ankarada Yeni Sebze Fiyatları Belediye, Perakende Fiyatları Tesbit Etti Ankara 3 (TAN muhabirinden) — Şehirde satılmakta olan sebzelerin toptan ve perakende fiyatları ara- sında büyük nisbetsizlikler olduğu- | nu gören Ankara belediyesi, bazı sebzelerin perakende fiyatlarını tes bit ederek esnafın bundan fazlaya satmalarmı yasak etmiştir, Her türlü domates, büber ve patlıcanın dükkân larda satış fiyatı İkinci bir ihbara kadar 6 kuruşa olarak kabul edilmis- tir. Haldeki sebzeciler, daha düne ka- dar on kuruşlar aşağı satmadıkları bu sebzelerin üzerine fiyatlarmın 6 kuruş olduğunu gösteren etiketler yâ- Pıştırmak mecburiyetinde tutulmuş - lardır. Belediye, dükkânları sıkı bir kontrol altında bulundurarak bu ted bire harfiyen riayet edilmesini temi- ne çalışmaktadır. Yalnız ayak satıcıları dâima güzö- nünde bulunmadıkları için narhtan haberi olmıyan halka yine tutturabil. dikleri fiyata satmakta devam etmek- tedirler, Limon Fiyatları Biraz Ucuzladı Şehrimize fazlaca limon getirildi. | ğinden toptan limon fiyatlarında bi- raz düşüklük olmuştur. 604 tanelik genebi malı bir sandık limon 750-775 kuruştan satılmıştır. 420 tenelik san dıkların adedi 1250 kuruşa verilmiş- tir. Bu limonlar iri ve trablus malı - dır. Papatyanın Bir de, şimdiki gençler için, si. nema İle plâjlarda deniz banyo- sundan başka bir şey düşünmez ler, diyorlar, Ne kadar büyük if. tira! Bakmız bir tanesi bana gön- derdiği — hem de daktiloda e hemmiyetle yazdığı — bir mektup. ta, eski zaman büyük annelerine yakışacak bir surette, papatyanın faydaları hakkında bildiğim şey. leri soruyor, Papatyayı, belki ilk defn olarak, Calinâs hekim vücut ağrılarını ve faydası olmasa bile o kadar yük- sek bir hekimin rağbetine mail ol. mak omü “koca karı ilâcı, merte- besinden çıkarmaya yetişir. Halbuki o büyük hekimden son- ra dahs başka meşhur hekimler papaiyayı başka hassalarından dolayı da içirmişlerdi. Kimisi s0- Iucan düşürmek için, kimisi de ba- yanlarda. “muayyen günleri, tan- zim etmek için papatya İçirirler. di. Papatyanm bu hassası haylıca zaman büyük rağbete mazhar ol. muş ve pek de ince elenmişti: Mu- ayyen günler sinir bozukluğundan dolayı kesilirse papatya bunu dü- zeltir, denilirdi, Daha sonra papatya yemekten sonra hazmı kolaylaştırmak için meşhur olmuştu. Ancak, papatya hazım bozukluğundan ileri gelen mide ağrılarmı düzeltmeye yarar- sa da hazmı düzeltecek bir hassa- Sı olmasa gerektir. Fakat iştahı açmak için, en iştahsız veremliler de bile, faydası olduğunu, daha on, on İki yıl önce, söyliyen hekimler bulunmuştur, Papatyanm en yeni ve simdiki halde en mühim faydası baş ağrı- sma, yarım baş ağrısına, sinir ağ- rılarına karşıdır. Meselâ birçok bayanların, muayyen günlerin yak- lastığını bildiren haberci gibi, çek- lv Faydaları : tikleri baş ağrıları, enselerine çivi gibi saplanan sinir ağrıları papat- ya içince hemen hafifler. Bunun gibi fikri çok yormaktan İleri ge- len baş ağrılarına da papatya iç- mek iyi gelir, Vakıâ bunlar amti. Pirin ve ona benzer ilâçlarla da geçerler. Fakat bu ilâçlar İnsanın midesini az çok bozarlar. Halbuki papatyanm mideyi düzeltmek has- sası olmasa bile, mideyi bozmak fenalığı yoktur. Papatya öteki i- lâçlar gibi böbreklere dokunarak sidrar yolunu da kapamadığı için ateşli hastalıklarda bile papatyayı tercih eden hekimler vardır. Ancak papatyadan fayda buk mak İçin onün suyunu biraz ko- yuca içmelidir. . Kaynamış suya birkaç papatya atmak bir işe ya- ramaz. Kaynar suya dolu dolu bir çorba kaşığı papatya koyup bir saat öylece birakmak lâzımdır. Ondan sonra da bir tülbent içer- sinde — el dokunmadan — bastı. rarak süzülüp öyle içilir. Acıığını gidermek için de lüzumu kadar $6- ker katılır... Daha koyu olursa pa- patya suyu bulantı verir ve. ih. Papatyanın hazmı düzeltmeye fay- dası olmadığından onu yemekten sonra değil, bilâkis aç karnma iç- melidir, Papatya suyunu — göz kapak- ları iltihabma karşı — srenk sıcak gözün önüne tutarak dumanından iyilik uman kimseler de vardır. Ba- ması da papatya yağını vücudu sü- rerler, Papatya suyumu içemiyen- lere onu tenkiye edenler de var. dır, Fakat içirilebilecek başka ilâç- lar olunca böyle tersine yandan İn- sanı rahatsız etmekte mana ola maz. * Maraşta Bay Ali Rıza Ançel — Şikâyet ettiğiniz hal mektupla teş- his edilemez. Hekiminiz tarafın. dan tetkik edilmesi tâzımdır. İmer özür” , Haşhaş: :Bu sene i Iyi değil | Afyon, Akşehir ve Kütak.) yada yetiştirilen haşhaşlar bu sene iyi mahsul verme- ç 4 miştir. Bu mıntakalarda haş- 4 haş tohumundan çıkarılan & & yağ yemeklerde kullanıldığı & N içinbu senenin randımanı V N ihtiyaca yetecek miktardan X , azdır. Daha şimdiden Kü- ç tahya için piyasamızdan haş- ş haş tohumu aranmaktadır. & İstanbul piyasasında bugü- X ne kadar haşhaş satıcısı çık.V / er ya mamıştır. Akşehir ve Af- t yonda bile tohum az oldu- Ş Zundan oraları için de haş- haş tohumu aranılacaktır. & Bu vaziyet, gelecek sene haşhaş ziraatini genişletmek V lüzumunu orlaya koymak- k tadır. k aaa) i , N , , , , , , , , , , , Tüccarlar ' Fazla Fiyat İstediler —— İBu Yüzden Buğdaylar Birdenbire Yükseldi Dün şehrimize 23 vagon buğdey gelmiştir. Gelen mallarm sahipleri buğday fiyatalrnın Anadoluda yük- seldiğini ve Zirnat Bankasının Polat- lıdan buğday topladığını ileri süre - rek mallarma 15—20 para fazla İs- temişlerdir. Bu istek karşısında piya- sa hararetlenmiş ve düne nazaran buğdayların 1—2 ve 2—3 çavdarlıla- £1 10 para fazlasile satılmıştır. Diğer sira malları da bu sebeple 3—5 para yükselmiştir. Yumuşak buğdaylar 525 — 6 kuruştan, Polatlı buğday» ları 6,15 — 6,20 kuruştan, sert buğ- daylar 5,12 — 595 kuruştan satil- A | mıştır. Çavdar ihracatçıları Mersin- den çavdar toplatmaktadırlar. Mer- sinde vapur teslimi kilosu 4,10 ku - ruştan alman çavdarlar piyasamızda 4,30 — 4.35 kuruş arasmda satılmış- tm. Piyasa istekli olarak kapanmış. tar. . Arpa ihracatçıları iki üç günden- beri faaliyete geçmişlerdir. Biralık arpalarni dünkü piyasa kıymeti 238 kuruştur. İhracat için kilosunun dört Bulgarların Yaş Üzüm İhracatı Sofya, 2 (Tan muhabirinden) Bulgar üzümlerinin ihracını devsm ilmektedir. Alman; Avusturya ve Çekoslovakyaya şimdiye kadar 140 vagon üzüm gönderilmiştir. En sona kalan 10 vagon da ihraç edildikten sonra çavuş üzümünün sevkiyatı bi- nün ihracı için hazırlıklara girişilmiş. tir. Bu hafta ilk parti olarak sevki: yata başlanacaktır. Dış piyasalara! gönderilen üzümler çok sık: bir kon. trole tâbi tutulmaktadır. O kadar ki, üzüm müstaksilleri ve ihracatçıları i bu devamlı murakabe yüzünden bu-| caktır, Yalnız biralık arpaların nalmış vaziyettedirler, Bu titizlik, Bulgar Üzümlerinin Avrupada başlı. | ca pazarları tutabilmesinde en mü » him âmil olmaktadır. Bu sene Üzüm ihracatı 9 bin vagonu bulacağı için| sevkiyata tahsis etmek üzere vagon! tedarikine girişilmiştir. e ee | BORSA | | syucumanmesı | İp el e Sterlin Dolar Fransız Fr. Florin Kron Çek 7 Şilin Avusturya Mark ÇEKLER Londra o 600— 630— Nevyork 0,1858 o 0,7858 ! Paris 211025 21,1025 Milâno 14,9570 149570 | Brüksel 4,6710 © 46710 | Atina 86,7480 B6,7460 Cenevre 34260 34200 | Sofya 3,4020 63,4920 Amsterdam (o 14282 14252 | 204 2204 j Viyana 419 419 Madrid 120625 120023 | İ Berlin 14610 1,9610 i Varşova 416? 41857) İ Budapeşte (oo 30875 3,9875! | Bükreş 1066686 106,666 | İ Belgrat 344444 Yad İ Yokohama (o 27268 (2.7268| | Moskova 204025 20,4025 İ Stokholm (o 3,0785 (3.0785 kuruşa kadar alındığı haber veril « miştir. Dün 14 vagon gelmiştir. . Gelibolu malı olarak piyasaya çıka rılan beş bin kiloluk ve çuvallı olarak keten tohumlarının kilosu 925 ku. ruştan satılmıştır. —— Yemlik Arpalarımız Hakkında Bir Karar Hükümete git hizmetlerde kullanı- tan hayvanlarm bundan böyle yalnız ile beslenmesi ve hayvan yemi olan yulafların dış piyasalar gönde. rilmesi düşünülmektedir. Yurdun arpa rekoltesi tamamen iç ihtiyaelara karşılık tutulduğu tak - âirde ihraç olunan yemlik arpaların dış piyasalardaki rakipler zarar görmemesi temin vem- lik arpalardan syrılması ve bunların yemlik olarak kullanılmaması için tedbir alınacaktır. Hayvan Borsasında Diğer taraftan, hayvan borsasında Ki satış fiyatlarında son hafta içinde yeni bir değişiklik olmamıştır. Eylü- lün ilk günü borsada satılan kasap- kk küçük ve büyük baş hayvanlern miktarı şöyledir: 2078 karaman, 504 Dağlıç, 562 kıvırcık 9 karayaka, 71 kuzu, 4 kara keçi, 90 öküz, 17 Mek, 4 dana, 8 manda, 3 malak. ZAHİRE BORSASI 4—8 837 FIYAILAR Cinsi Buğday yumuşak Buğday sert Arpa Nohut sıra İç fındık g öürskema” o ” m vu Buğday Arpa Yapak 'Tifük Misir Pamuk Kuşyemi İç fındık Keten tohumu Un DIŞ FIYATLAR Buğday: Liverpul Buğday: Şikago Buğday: Vini; Arpa

Bu sayıdan diğer sayfalar: