13 Eylül 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4

13 Eylül 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

GTS arananı , amana Gürültü il Hollivut'un meşhurlarından Kay Francis ve Claudette Colber ? Sinema Aijeminde an ZE Elektrik Bir Film Yüzünden Çıktı TAN | Endüstride Tenzilâtı Vekiller Heyeti Nisbetleri Tesbit Etti Ankara, 11 (Tan muhabirinden) Vekiller Heyeti, sanayide muharri | kuvvet olarak kullanılan elekt: alman istihlâk resminin indirilmesi ne sit kanuna tevfikan istihlâk edilen elektriğin beher kilovatından 9 kuruş kadar istihlâk resmi alınan yerlerde yapılacak tönzilâtlı resim nisbetlerini tesbit etmiştir. Bu nisbetler $ Yün ve mensucat fabrikalarından kilovat başma 0,40, ipek mensu - icat (ofabrikalarından 069, pa muklu mensucat (fabrikalardan 038, — trikotaj © fabrikalarından 0,46, oksijen ofabrikalarmdan 0,18, değirmenlerden 06i nişasta dikstrin, ogükoz fabrikalarından 0,86, bira ve malt fabrikaların - dan. 0,53, gişe sanayiinden 0,83, nedir: İİ Dorothy Lamour H | TOPLANTILAR | © DAVETLER © BEYOĞLU HALKEVİNİN, SAYLAVLARI DAVETİ | BeyoğlumHalkevinden ı (18 Eylül 987 Cumartesi günü »k- şam saat 21 de Taksim Stadında evi- miz tarafından yapılacak olan müzik şenliğine ait davetnameleri, adresleri bilemediğimiz için saylavlarımıza gönderemedik. Bu şenliği gereflendir- melerini saygılarımızla rica ederiz. Kıskançlık Yüzünden Bir Cinayet İzmir, 11 (Tan muhabirinden) — Bugün Tepecik caddesinde Sami adın- da 20 yaşlarında bir genç, kıskanç - lık yüzünden arkadaşı Ahmet tara - fından bıçakla öldürüldü. ar Samsun Dahili Ticaret | Gümrüğü Lâğvedildi Ankara, 11 (TAN) — Samsun da- hili ticaret gümrüğü memurluğu lâğ- İ vedilmiştir. İşler, Samsun gümrük Fransiz tiyatro muharrirlerinden Jagucs Deval'in 8 dile tereiime edil. mig ve otuz memleket sahnelerinde uzun zaman oynanmış bir eseri var- dir. Bu eser, Rus ihtilâlinden kaçarak Fransaya gelen genç bir Grand Dü ge#'in orta halli bir siyasi ailesinde hizmetçi oluşunu tasvir eder. Tows- Titeh adlı olan bu eser, Fransada çok müdürleri de az zamanda fikirlerini değiştirerek, eserin baş rolünü Kay Francis'ten alıp aslen Fransalı ve ai- le adr Emilie Chaffouen olan, Clau- dette Colbert'e vermeyi kararlaştır. dılar, Halbuki Towariteh'in baş rolti, oynıyanı #üratle meşhur eden çok iyi bir roldür, Kay Francis rolün elinden gitmesine dayanamıyarak, kumpan- boru sanayiinden 0,82, tör kundura kahbı 075 lem karton olarak tenzilita tâbi tutulacaktır. Bu tarifenin biikmü, kanunun neşri ta- rihi olan 24 hazirandan itibaren mu- akimülâ- 0,70, ağıç kurşunka - fabrikaları 0,80, kâğıt ve fabrikaları 0,17 (santim fabrikalarından Kadını Kim? ünyanın En Güzel - Dünyanm en güzel kadını, Ameri - müdürlüğüne devrolunmuştur, PANE RP Ertuğrul Sadi Tek Bu gece (BEBEK) oahçesinde, yarın gece (SUADİYE) plâjmda, giriş: 25-40 meş- 139-937 EET Günün programı — istanbul ÖĞLE NEŞRİYATI: 13 Eylül 1937 Pazartesi Öğle Neşriyatı: Yi; Piâkla Türk me 50: Hadavis, 13,05: Muhtel neşriyatı. 14,00: SON. Akşam Neşriyet. , 18,30: Plâkla dans musikisi pi Afrika av hâtıraları: & Salât Cihanoğlu tarafından, 20: Neg ve arkadaşları tarafından TEE yi sikisi ve halk şarkları. 20.30 “lag, Rıza tarafmdan arapça söylev- 45: Safiye ve arkadaşlar! t9 dan Türk musikisi ve balk sar rı (Saat yarı) 2115: o 22,15: Ajans ve borsa haberleri ertesi günün programı. 20 yano solo: Ferdi Von Ştatzer fından. 23,00: SON, . Günün Program Ozü SENFONILER sı: Alman marşları... 13 Paris Çe dalgası: Plâk konseri, 13 Berlit ii sa dalgası: Eğlenceli musiki G 15: Devamı). 13,10 Bükreğ: g| konseri. 14,15 Paris kısa dalgf Konser. 15 Paris kısa dalgasl! © ser, 15,35 Roma kısa dalgasi rubat yoktur. ——— m radyoda şarkılar söylemiye başladı. keslra, sopran. 16,30 Paris n Bası; Orkestra, şarkr,, 19.08 28) Teş: Falla, Granados ve Albe | teber olacaktır. O zamandanberi eski hadler için alman resimler iade edile. cektir. rağbet bulmuştur. Bir yıldanberi de Newyork'ta bilâ inkıta oynanmakta- yayı dava etti, Bu days, Hollivutta büyük bir de- kalıların iddiasınca Dorothy Lamour adir bir sinema yıldızıdır. Dorothy dır, Bunun üzerine film kumpanyaları, halkın, piyesi çok sevdiğini görerek piyesin filme almma hakkını elde et- miye kalkmışlar ve ortada milyonlar oynamıya başlamıştır. Ne çare ki, bütün bunlarla muharrir Deval'in pek alâkası yoktur, Zira, o, eserinin bütün hukukunu evvelgeden bir Ame- rikan emprezaryosuna satmış bulun- | maktadır. Maamafih bu satış ta pok fena ol- mamiş Deval aldığı para ie, Hollivut civarında güzel hir ev tutarak yaşamı ya başlamıştır.Beeri yüzünden kendi- gine bazı film kumpanyalarmca senâf Yo işleri verilmiş ve yazdığı senaryo- larla çok muvaffak filmler yapılarak, | 'Deval, senaristlikte kendisine büyük bir şöhret temin etmiştir. Şimdi asıl rezalete sebep olan To- waritch filmine gelelim. dikodu mevzuu oldu ve halk, Ameri- kan filmlerini Fransız rejisör ve âr- tistlerinin işgale başladığından Şşikâ- yet etmiye koyuldu. Ne gariptir ki, Fransızlar da, ar. tistlerinin ve rejisörlerinin Amerikan dolarlara kapılıp Yenidinyaya git- melerinden şikâyetçidirler ve Fran- sız artistleri hakkında yeni tedbirler düşünülmektedir, Vaziyet böyle iken, yani Amerika- lılar kendi İsteklerile Fransız artist. lerini ayartırlarken, tutup ta Ameri- kan film endüstrisini Fransız sanat- Kürlarınm istili ettiğinden şikâyet etmek hayli gariptir; Halbuki, Claudette Colbert'in çe bulunan Oylat kaplıcası birkaç gün için herkesin istifadesine açtl Kaplıcaya gidip oranm havasmdan, | suyun: alışmış olan halk, bundan dolayı pek memnun olmuştur . İnegöl Kaplı- | cası Açıldı İnegöl (TAN) — Çoktandır kapalı tir, an, manzarasmdan, istifadeye Bu kaplıcanm imtiyazı almak için reye ve eşsiz bir vücuda malik bir ka dındır. Fakat, acabs dünyanın en gü- zel kadını mıdır? bu güzel artisti sinemada seyretmiş olanlara veya seyredeceklere terket- mek lâzımgeliyor. mlitehassıslarmın da teslim ettikleri gibi, güzel admı hakkile kazanan biri cik Amerikan arti; dının belinden aşağıya kâdar uzanan ipek gibi siyah saçları, açık mavi göz leri ve kusursuz bir endamı belediyenin İktisat, Vekâleti nezdinde | A: vuku bulan tenebbisleri ivi natisa war | miştir, Bir mühendis gelip tetkikler yaptıktan sonra imtiyaz belediyeye allik ne Greta Garbuda, ne Marlene Diet- Lamour, hakikaten, hatasız bir çeh- Bu İşin münakaşasmı, daha ziyâde Dorothy Lamouwr, bütün güzellik idir. Bu genç ka- vardır. ncak heykellerde bulunan bir gü- Pakat. tetn p Vade Bu kusursuz yapılış, muhakkak ki, | tirak ederek meşhur orkestra gefi Herb Kay'ın orkestrasına solist ola- rak girdi. Dorothy Lamour, şefe delicesine âşık oldu. Fakat Kay, hiçbir şeyin fark. | j da değildi. Dorothy, buna tahammül edemiyerek orkestrayı bırakip Nev- yorka kaçtı, Oradan Herb Kay'a çıl- gınca bir mektup yazı kendisini göremiyeceğini ilâve etti, rothy”yi bulmuş birkaç gün içinde de hemen evlenmişlerdi, * Hollivut vosunda iü a. Jmiye beyle VE MENA SETİN süz etti, virdiği Towaritch etrafındaki dediko- | verilecektir . dular hâlâ kesilmemiş bulunmakta ve bütün şiddetiyle devam etmektedir. e idi Belediye, 15 bin lira sarfile kaplıca da asri tesisat vücuda getirecektir. rieh'te yoktur fakat acaba onlardaki kadmlık hususiyetleri Dorothy La- mour'da var mıdır? Kimbili Dorothy Lamoür, Amerikanm ye- söylenen şirin artistin hayatı kısaca bu şekilde hülâsa edilebilir . mesut ve meşhurdur. Mesleğinde iler Nihayet, bir ses müsabakasma İş- Bir iki sene bu orkestrada çalışan ve bir daha Ne çare ki, ertesi gün Kay, Do- Dorothy Lamour, bundan sonra Bugün ideal bir vücut çehre güzelliğine malik olduğu Dorothy Lamour, bugün zengin, ODA MUSIKISI plâklarından, 20 Milâno - Flors. Karışık musiki, 20,20 Bükreği *& yan musikisi. 2115 Petge: o tra. 21.40 Prag kısa dalgasi: musiki, 22 Milâno: Bando mus. 22 Roma; orkestra, keman, w lonsel konsertosu, 22,05 Prag V dalgası: Ravel'in Ispanyol rapi disi, 22.45 Bükreş: Lokantadsf eğ siki nakli. 22.55 Roma: Karışık ser. 28,10 Milânok, Florunsi ro konseri 23.30 Viyana: Ra: kestrası.. 1835 Roma kısa dalgası: sa düet konseri, 21 Varşova: Küf | konseri. 21 40 Büktes: Oda vi Şasi” sazlar küürteti yi hoven) 23,20 Varşov&: Piyan9 dg Şarkı (Mozart, List, Strausi Eserin filme almma hakkı, büyük 'bir para mukabilinde Warner Bros kumpanyası tarafımdan elde edilmiş- ti, Ve kumpanya da filmin başrolünü Kay Francis adı güzel artiste vere- cek, erkek rolü de Holivutta bulunan Fransız artistlerinden Charles Boyer tarafından temsil edilecekti. Halbuki Towariteh, daha tiyatro Piyesi iken dalma ecnebi artistler ta- Tafmdan temsil edilmiş, hayli kozmo- polit bir eserdi. Nitekim, Warner Bros kumpanyası Izmir, 11 konuldu. — Çek gülüm! Çek yavrum, çek snam, çek balam! Niyetimi alam, Balalem.. Bala!.. la..m. Çocuğun çömlekten çıkardığı nişan kimin ise aya- ga kalkıp almak bahanesiyle kendisini gösterme- liydi. O zaman şakrak bir kahkaha dalgası yayılır, şakalar, yaygınlar başlar, “Saçlarmı taramam, “Saçlarını taramam ik seni aramam 'Senin gibi vefasız ““Yâri alıp saramam" — Çek gültim! Çek yavrum! Çek anam! Çek niye- timi alam. Balalam, b lam? Her defasında bir başka kız kalkıyor, guh kahka- halar içinde kızararak gülerek yerine oturuyordu. 'Bu beyit açmanm yıkilmaz eğlencesi olduğu gibi riâ- nalarının sarsılmaz ve nimmukaddes bir kerameti var. Bütür gülüşlere, şakalara rağmen kalpler, söy- lenen beyitin mânasında bir hakikat sezmek için çar par ve mutlaka bir kahkaha ile söylenen her beyit, bazı kalplerde sanki vaki olmuş bir fecia gibi act iz. ler de bırakır. Garip tesadüflerin müstesna bir yardımı da olun- en hakiki bir hüzün veya neşe doğar. Beyitçi kadı- nın da bunda ekseriya parmağı vardır, Memleketin bütün gizli ve aşikâr dedikodularının merkezi sikle ti kendi kulaklarında olduğu için herkesin halini &- şağı yukarı tahmin edebilir. Bununla bereber müm- kün olduğu kadâr acı kafiyelerden uzaklaşır ve te- feülünde mümkün olduğu kadar eşe verici mazmun lar bulmıya çalışır. Fakat hamamın bu köşesini herkes işgal etmiyor» du.. Ortadaki salıncak meydanmda da kolan çığlık- ları vardr. Çıplak ayaklı, renkli şalvarlı, tombul ya- nsklı güzel ve delişmen kızlar çifter çifter sallanı- yorlar. Bunların da ayrı dilekleri türküleri var. Baş- larken, hızlanırken ve atmacadan kaçan kuşların u- guşu halini alırken ayrı ayrı şeyler söylenir. Ve üç Nazilli Fabrikası İlk Kumaşını Çıkardı (Tan muhabirinden) — Nazilli fabrikasmm ilk kumaşı, top olarak tayyare ile bugün Izmire geldi. Fuar komitesi kumaşı etti. Sümer Bankın Nazilli köşesine Fabrika, 25 teşrinievvelde Başve. kilimiz Inönü tarafından açılacaktır. Bozöyükte Kurtuluş Bayramı Kutlandı Bozöyük, (TAN) — Kasabamızın istirdadı yıldönümü 4 eylülde hara- retle tesit olunmuş, her taraf donan» mış, gündüz ve gece tezahürat icra edilmiştir. Belediye, mevcut 128 çocuğu C. H. Partisi binasmda sünnet ettirmiş, kendilerine birer entari ve başlık ta hediye eylemiştir bir tetkik ni Orlean şehrinde doğmuştur, Sıkı fıkı arkadaşlarından, sarışm bir gü- zelle birlikte bir güzellik miisabaka- smâ girmiş fakat bu müsabakada bi- rinciliği kazanmak Dorothy Dell adı sarışma nasip olmuştu. Aradan za - man geçince, güzel Dorothy Lamcur, lemek için, çalışm Treni, , iLK ACI rı hak ettiğini gösteriyor, Bu yıl seyredeceğimiz “Son Madrit ve Tango filmlerinde Do- rothy'nin hakikaten güzel olup olma- dığını anlıyacağız. nası da bütün bunla | 22.30 Viyana, Graz: Piyano (İ yi 23 Varşova: Leh şarkıları ( Piyano). MUTTELAF i 1930 Roma kısa dalgasi: e ça ve rumen musikili ve sözlü riyat. İi MAGDA SCHNEDEFİ| Aşk - Musiki ve Güzellik Film IVAN PETROVİĞJ “ARKA —13— fasıl bitince sallanma diner. En iyi kolan vuranlar süratlerini en İyi türküye uyduranlardır. Ve bu, pek azdı. Eskisi gibi, sülün kolan, yel kolan, irmak, ko- lan vuranlar kalmamış, yalnız birkaç kız vardı ki iç- lerinden biri de Dümbeleklerin Emişti, Bir aralık küçük odalarm birindeki Emişi çağırdı- lar, Eşin: bulup geldi.. Bu, meraklı birşeydi. Meyda- nın etrafmdakilerden maada, peykelerdekiler de ba- şin: çevirip beklediler. Iki kız kolana çıktılar. Emiş bügün cidden güzel ve alımlıydı. İpleri tutup etrafı- na baktığı vakit, tavrında âşikâr bir kurumla baş- ka bir hal daha, başka bir güzellik takındığının oda farkında idi. Uçlarını sekiz örgüsünün #ltında düğüm lediği limon çürüğü ipekli gazı çözdü. Başını sallayn- ca saçları beli boyunca uzandı. Kuşağının düğümü- nü sola getirdi ve türkü başladı: “Kolanımın ipi beyaz “Salla gülüm gel etme naz “Bâkma düşman sözlerine “Kavuşuruz elbet bu yaz" Nakarat “Sallan sallan beyaz kolan “Sevdalıdır seni vuran” Bestenin yavaşlığı nisbetinde yavaş yavaş sallan. mıya başladılar, Hareketleri muntazam ve güzeldi. Uçları ve topukları konce İşleme, ince beyaz çoraplı küçük ayaklarından biri salmeağın kenarma dayan- mış, diğeri arkaya doğru bükülmüştü. Açık tirşe Yapraklı şavarı, dalga dalga dökülüyor. Ipek sakız kuşağının püsküllerile uçları serbest; gazi hafif ha- fi açıp kapanıyor. Ikinci devirde türkü değişti: “Haydi kızlar haydind' “Göğe çıktım, ay indi “Yere indim çiçekler “Elvan elvan geyindi” Nakarat “Uçur kolan, uçur kolan, “Yür koynuna göçür bizi kolan" Saçaktan saçağa uçan bir çift paçalı güvercin giz biydiler, Birinin siyah örgüleri arasında, uzanan İi- mon çürüğü gazı, ötekinin lepiska saçlarından fış- karan eflâtun krepi, sıcak havanm içinde hayali bir kavsi kuzah gibi açılıp kapanıyordu... Bu gürültü içinde bir fısıltı: Hacı gille yüzbaşınm hanımısı gelmişler, epeyce kalabalık idiler. Binbaşı- nın hanımı da aralarında. Gerek yüzbaşının, gerek binbaşmın hanımları bu hamam eğlencesini hiç gör- m:emişlerdi. Onlar, Istanbulun soğuk ve bayağı bay ramlarını, düzme ve samimiyetsiz eğlencelerini bili- yorlardı. Güner, çarşaflarmı çıkarırlarken izahat vermiye başladı. Maksat yalnız görmekten ibaret, üstlerini çıkarıp ta kapının önündeki küçük sahanlı- ğa toplandıkları vakit fiskos ziyadeleşti: — G! Günefi görüyor musun? — İstanbullu giyimi ne de yakışmış! / > Aneğn! Alkda sarkan ineiioeii takır ES Efendi! — Nişan olursa böylecesine olsun. — Önümüzdeki perşembeye de nikâlları v8” 'En son bu iş te oldu. yy — Ane! doğrusu da bu! Biribirine ondan | olur mu hiç?- — Acap salıncaktaki habar aldı mı? w — Alsa nincek? murada inat olur mu? asm — Boynundaki sarkınmayı da (pantantif) Hanım beyramlık vermiş. — Kemerini bir methediyorlar, bir ediyorl&” nah, avuç içinden büyükmüş. — Ben olsam takardım. — A, Istanbul giyiminde kemer yok ki. gr — Doğrusu, Allahı var, ne kuşansa yakışır pir bak sülün gibi. 4 Güner kayısı gülü, mat çanfesten bir prens eril mişti. Yüksek ökçeli beyaz podüsüct isk ye eteği arasında, örümcek ağı renginde ve inceliği ki çorapları baldırlarınm bir kısmını gölge »* gösteriyordu. Dirseklerinden itibaren açık olen © me kollarından sağında üzeri tek taşlı bir Gift ş bağa bilezikle solunda bir zincirli saat, bir POT çift yüzüüklü elini kaldırdıkça elmasları miri “iy simşekler gibi çakıp çakıp sönüyor, Birer vak örtülmüş kulaklarında. iki unun zincir küpe. ©” rı tepeden iki tarafa ayrılmış ve üç taneli ine a kımı alınm ortasına gelmek üzere çepeçevr a bir kadife kordela ile sarıldıktan sonra iki 1 De tâkayıt ve mühmel gibi ensesinin üstüne to) m Bütün bu tuvaletin ustası yine yüzbaşının Wi ef) o da ayni biçimde, Yalnız elbisesi açık kahve (yi de ve rugen iskarpinleri de atmasız ve tokası. i ların hayret ve takdirleri eh ziyade Vergicini? Ğİ #iresinde toplandı. Bu da ayni tarzda giyinmisi” (Arkası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: