19 Mayıs 1938 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9

19 Mayıs 1938 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

hi Bir Kaç Gün Sonra Ilik Ateş Emri Verildi Pir tabur asker, cepheden —ya- , Sülün şimal tarafındaki! geçit Bümayiş yapacaktı... Bu yo- $9ğ tarafından da, iki piyade rik iki dağ topu, ve 1,000 ki- ir milis müfrezesi taarruza Şecekti,.. Yine bu yolun sol tara- İki tabur piyade ilerliye- , Hüner da bir çevirme hareke- Ta edecekti, i bie İki kuvvet arasına girecek İF tabur piyade de irtibat va- ini ifa eyliyecekti. mükemmeldi... Harbe gire- Kıtaların neşesi, pek yerinde idi her asker, (Şamilli diri ola- Eeçirmenin hülyasile yaşı - Şamilin çehresini, kıyafeti- Hn nebilmek için herkes biribi- Myapailer soruyordu. Ve onu ta - abilmmek için yalnız şundan bah- Munüyürdu: sag Dikkat edin. O, kılıcını dalma *li ile kullanır... Sol elindeki kı- si yıldırım gibi savuran birini gö- iz biliniz ki, o.. (Şamil)dir. icini, yıldırım gibi savuran... tek ele Yordu. E bü, herkesi biraz fazla düşün- 'or,onu tek başına ele geçir - İstiyenlerin ümitlerini kırıyor Ölüm Frrtması Başlıyor Mönan 30 uncu günü... Öğleden sonra, General a du p lk (ateş) emrini vermişti. ği toplar, derhal faaliyete geç iç nandan, düşmanlarını sin- a istediği için cephane sarfi- a ehemmiyet verilmiyerek, sa > e top ateşine devam edilme - Toper satmam dağ in fasilasız tarrakasından azmi inim inim İnliyor. arın Üzerinden simsiyah Hilar yükseliyordu. Yulun her tarafına, korkunç bir di, Ve Şarapnel yağmuru yağıyor w Fakat bütün avul, sanki, hissiz 4. Wafsız bir kaya kütlesi gibi, Tup Pir sükünet içinde, vakarını ni Hafaza ediyor.. Bütün köyde, ve aşan mevkilerinde en küçük bir ket bile görülmüyordu. Bu şiidetti, fakat tesirsiz top ale- İkindi zamanına kadar devam sonra, artık piyadeler ha - ei geçti. Miralay Sabentsof'un iten ya ettiği kol, sol taraftan iti iyük bir kavis şeklinde, A- Ke doğru ilerledi. tirerlay Pullonun kumanda etti- İl da, (Çinkat-Cirkat) tan gelen Sol tarafındaki kayalar üze- e ileri harekete geçti. (Epşar- İ alayının bir taburu da, yılan Si “yulganarak bu iki kolun arasi Rirdi. 22 Müdafaa hatları, daha hâlâ sükü etlerini mnhafaza etmekte; düş- ae tamamile ateş hattına gir- ini beklemektelerdi. Yani at, o tek tabur; birdenbire öy beli süratle yaylanmış ve ileri Hana ki; müdafiler kadar, mü- Bı iler bile hayrette kalmışlardı. “5 #evik hücum taburu, taştan ta ayyadan kayaya sıçrıyarak, bir erin lede avulun altbaşındaki ev - kenarına varmıştı, Orada. a- »i derin bir hendekle ayrılını: tek bir kuleyi sarmıştı. eni Yaklaşan mayıs güneşile parlı- Süngüler, bu kulenin düvar- Apa dayanmıştı. Hye, bir naibin emri altında bir Nizam askerinden mürekkep Yet, İm Bu küçük kuv - kğ a dan derhal ateşe baş kep Fiddetli ateş, tesirini pek mü - es surette göstermişti, Bi- eenetlenmiş bir halde kule ha inla eden Rs öskerleri, he ya- a larin: şaşırarak, mukabil ateş” e için oldukları yerlere diz çö de beşere. Halbuki bu açık yer çokla hatalı hareket, efrattan bir- Maggi kanlar içinde yere seril- ie meticelenmişti. » am bu sersemlik arasında, -No. 64- Çar orduları Aşilte üzerine yürüyorlar. kulenin kapısı birdenbire açılmış... ellerinde yalın kılıçlar parlıyan Şa milin piyadeleri, ortaya atılmıştı. Bu hareket o kadar ani ve o kadar umulmaz bir süratle yapılmıştı General Grabbenin askerleri süngüye davranmıya bile vakit bulamadan perişan bir halde dağılmışlar.. Yol bulamıyanlar da, o çıplak kayalar» dan aşağı yuvarlanmışlardı... Bu noktada muvaffakıyet, Şamilin ni- zam eskerinde kalmıştı, Ayni zamanda, miralay Pullonun nr e Te ENE AMA EMEN med) in kumanda ettiği süvarilerin hücumuna uğramış.. O noktada da muvaffakıyet, (Şamil) in nizam at- kılarında kalmıştı rtalık kararıp ta, her iki ta- raf ta asli mevzilerine çeki- lirken, General Grabbe, hücum kol- Jârından gelen raporlara göz gez - dirmişti. Uğranılan muvaffakıyet- sizlik ile, bu raporlardaki zayiatın miktarı, harplerde pişmiş olan bu Generale derin bir düşünce vermiş ti. Sonra. çevirme hareketine çı - kan kolların bazı bölükleri de, irti- batlarını kaybetmişler; henüz asli hatta dönememişlerdi. Gecenin ka- ranlığı bastığı halde, bazı noktalar- da, tüfek ateşleri kesilmemişti. Bu ateşli mıntakalardan gelen rapor- lara ve haberlere nazaran, Şamilin süvarileri tehditkâr bir vaziyet gös termektelerdi. Hattâ bu tehdit, cid di bir hareket haline geçerse, top- lar bile düşmanın eline geçecekti, Onun için piyadelerin bir kısmı ateşe devam ederken, diğer kısmı da topları daha emin yerlere sürük Temektelerdi. O gece, Genera! Grabbenin ordu gâhında hiç kimsenin gözüne, uy- ku girmemşiti. Çünkü, Şamilin gön derdiği küçük müfrezeler, sabaha kadar ordugühın muhtelif noktala- rına tsarruz etmişler; askere rahat ve huzur vermemişlerdi. Ertesi gün, General Grabbe için başka bir tehlike başgöstermişti, U- zaktan uzağa kendisini takip eden Taşav Hacı ile Oratlı Murtaza Ali- nin müfrezöleri, ordugâhın arkasın daki tepeleri tutarak General Grab beyi âdeta muhasara etmişlerdi. Generalin vaziyeti, fenalaşmış - 4, Artık, geriye dönmek imkânı kalmamıştı. Yapılacak bir hareket varsa; her ne pahasına olursa olsun cebri bir hücumla Avulu zaptederek bu müşkül vaziyetten kurtulmaktı. General Grahbe, erkânı Harbi- yesini ve kıta kumandanların top Jıyarak yapılacak son bareket için müzakerelere girişti. Yeniden bir hücum plânı tertip edildi. Bu plân mucibince Şamilin müdafaa hatları üzerinde çok esaslı bir keşif yapıl dıktan sonra, mayısın 30 uncu gü- nü taarruza geçildi. General Grabbe. ileriye sevkede- ceği askerlerinin, bir adım bile ga- ri çekilmeleri ölüm cezesin! mucip olacağına dair bütün ordusuna bir emirname neşrettikten sonra, bü - tün hücum kıtalarının arkasına ay rıca müfrezeler yerleştirdi. Bunlar, taarruz kıtalarim daima ileri süre- cek. Şamilin ateşinden kaçanları derhal öldürecekti. A teş ve ölüm fırtınası... Bu taarruzun bütün safa hatını anlatmak için, sütunlar do- lusu yazı yazmak bile kâfi değil - dir, Onun için, ancak şu yulurıda- ki üç kelime ile muhterem karile- rimize basit bir fikir verilebilir. Hücum, baskın şeklinde yapıl - mıştı. 30 mayıs günü, ortalık ağar- EKONOMİ DIŞ TİCARET: Sovyetlerle Yeni Ticaret Anlaşması Memleketimizle Sovyet Rusya ara sında imzalanan ticaret, seyrüsefain, ve tediye anlaşmaları Büyük Mület Meclisince tasdik edilmiştir. Bu mu- âhedenamenin müddeti üç senedir. Muahedenameye göre, Sovyet Rus- ya ve Türkiye tebealarının iki mem leket arazisinde seyrüseferleri ser- best bırakılmış ve tasarrufu emval İ- çin de iki hükümet mutabık kalmış- lardır. Ticari işlere sit olan on beşin- ci maddeye göre, Sovyet hükümeti, İstanbul, İzmir, Trabzon, Mersin, Kars, Konya veya Eskişehirde tica- ret mümessiliği sübelerini açabilecek tir. Ayrıca taraflardan her birinin tabii ve mamul mahsulleri diğer tarafın umumi mevzuatı mucibince transit açık yolları üzerinde ve bu ta rafın umumi mevzuatına tevfikan transite kabul edilecek ve bütün tran sit resimlerinden muaf tutulacaktır. Bu gibi mahsullerden âkit memle- ket arazisine ithal edilecek olanlar da en ziysde mazharı müsaade mil- let muamelesine tâbi tutulacaktır. İt hal olunacak maiların ambalâjları al. mıya başlarken iki piyade taburu, koşar adımla hücuma kalkarak, bir hamlede dereyi tutmuşlar.. Üst ta raftaki müdafaa mevkiinden yağdı rlan şiddetli ateşlere rağmen, A- vulun dibindeki kayalara tırman - mıya başlamışlardı. Ayni zamanda, derenin sol ya - kasına saldıran bir taburun bölük- leri de o taraftaki siperlere yaklaş mişlardı. Müdafaa mubhitinin her tarafın- da, bu hücum ayni şekilde icra eğil mişti. Kazak süvarileri, Avulun tel yolu ile, müdafaa hatlarının arala- rındaki geçitleri tutarak bir taraf” tan diğer tarafa imdat kuvveti gön derilmesinin önüne geçmişlerdi. BAYANLARI Hekimlerden bazıları kadınların gida ihtiyacı erkeklerin ihtiyacım- dan yüzde 84, 90 eksik olduğunu id dia ederler... Vaktile bizim bayan - lar evlerinde kapalı otururlar ve ha rem tarafında selâmlıktan ayrı ye- mek yenilir iken, bu iddia onların hakkında doğru olabilirdi. Fakat şimdi ba; ar da erkek - ler gibi yaşarlar, onlar gibi gezer- ler, tozarlar ve erkeklerle birlikte sofraya oturarak ayni suretle yer- ler. Kadınların ayni sofrada bu - lunmaları erkeklerin iştahını artı- rarak biraz fazla yemelerine xe - bep olsa da, kendilerinin erkekler- den az yemelerine hiçbir sebep yok tur. Çünkü kadınla erkek arasın - da gıda ihtiyacı bakımından bir fark olamaz. Vakıa, şişmanlığı sevmiyen ba - ya ştahları yolunda olduğu halde, kendilerini tutarak ax yer - lerse de bu, kadınların az yemeleri lüzumunu isbat değil, onların iyilik etmek istemediklerine delâlet eder? Bir yemek sofrasında dekolte ve tombul kolların herkese yemek ye dirmek icin nekadar tesirli iştah ilâcı olduğunu kendileri de hildik- İleri halde zayıflık morlasına uymak vazifesine iyilik etmek vazifesini feda ederler... Yemek hakımıdan kadınla erke- ğin farkı yalnız gebelikle emzikli annelikte meydana cıkar. O zaman- larda da kadının gıda ihtiyacı baş- ka zamanlardakinden daha fazla o- Tur, Bir de, kadın Hayatının sonba- harına eriştiği vakit gıda ihtiyacı değişir, ancak bu, kadınlığın erkek- lerden farkı değil, kadınlarda da erkeklerde de tesirini gösteren yaş farkıdır. İki can besliyen gehe bayanın gı da ihtiyacı artması pek tabii birsey r, Ancak beslenen iki candan bi- ri henüz hareket halinde olmadığı için, yalnız cocuğun teşekkülü dü- şünülerek albüminli gıdalar arttı. rılmalıdır. Gebelikten önce vücnt ağırlığının bir kilosuna nisbetle bir gram albümin yetişirken gehe- likte kilo başına bir bucuk gram lâ zım olur. Fakat etler albümin geti- rirler diye bu yüzde elli farkı et- ten almak doğru olmaz. Gebelikte tı aylık bir müddet içinde mahreci o- lan memlekete inde edilebilecektir. Bu gibi ambalâj malzemesinden güm rük resmi alınmıyacak, yalnız tekrar ihraç edileceğine dair bir teminat ak çesi alınacak ve sonradan lade oluna-| caktır. GÜNLÜK PIYASA Ziraat Bankasının piyasaya. çıkar- dığı buğdaylardan 135 bin kilo yumu şak buğday kiloru 5,26 kuruştan ve 40 bin kilo sert buğday 520 kuruştan verilmiştir. “Tüccar namına getirilen altı vagon buğday 5,84 - 622 kuruş arasında satılmıştır. * Anadolu arpaları dökme olarak ki- $ icsu 425 kuruştan, kaba mohutlar ki Iosu 1,10 kuruştan, acıbadem çi, ki- losu 57 kuruştan, beyaz peynirler 31,04 - 36,04 kuruş arasında, birinci yemeklik zeytinyağlar 38/20 - 41 ku- ruştan satilmıştır. * Av derilerinden bir parti milli pi- yasaya çıkarılmış ve sansar derileri- nin çifü terzilâti olarak 150 - 1800 Ş | kuruş arasında, kunduzların da ayni şartla çifti 1200 - 1300 kuruştan, kurt derileri de adedi kuruştan veril- miştir * İtalya Timonlarından 504 tanelik sandıkların her biri 1025 - 1040 kuruş arasında, 860 tanelik sandıklar ise 2- dedi 825 kuruştan verilmiştir. Yerli W mon son günlerde gelmemiştir. s.a... ÜRGÜPTE : Patates Bu Sene Az “Ürküp” ten bildiriliyor: Beş senedenberi Ürkübün pata - tesi her tarafta rağbet görmüştür. En çok Istanbula ve Ankaraya gön- derilmektedir. Bu seneki patates mahsulü, geçen yıllardakinden onda ; . Ameri İle Müzakereler | Amerika murahbaslarile görüşül- mekte olan ticaret anlaşması henüz bitmemiştir. Piyasalarımızda Ameri- kaya gönderilebilecek mallar için ta- kastan başka şekiller tesbit edileceği haberleri dolaşmaktadır. Müzakere - ler bitmediği için kati bir esas karar- laştırılmış değildir. Piyasamıza gelen haberlere göre, Amerika komisyon - cuları Çinden fazia miktarda yapak toplatmakta ve ölü fiyatına almak- kadamian N YEMEĞİ böbrekler az çok yorgun oldukla- rından, etin toksinlerile onları du- ha ziyade yormamak için fazla al- bümini sütle ve sütlü yemeklerle demin etmelidir. Annesinin karnın- da çocuğun yağlı ve şekerli gıda- lara henüz ihtiyacı olmadığı için, annesinin de gebelikte yağ, yahut şekerle şeker yapacak maddeler- den daha fazla yemesine ihtiyacı yoktur. Buna karşılık, çocuğun madenle- re, hele kireçle fosfora çok ihtiyacı vardır, Onları annesinden ister. Annesi de bunları getirecek yemek lere daha ziyade rağbet etme! Kireci en iyi sütle yumurta sa- rısında bulur. o Gebe bayan bun- lari baska yemeklere tercih etme- lidir. Sütle yumurta sarısı ona fos- forla potasyom ve manyezoyom ma denlerini de temin ederler. Çocuğa pek lüzumlu olan çeliği de yine yu murta sarısı ile ispanakta, etlerde ve karaciğerde bulur. Vitaminler hem çocuğuna, hem kendisine lüzumludur. Çocuk düş- melerinin birçoğu vitamin eksikli- ğinden ileri gelir. Onun için taze, yeşil sebzeler gebe bayanlara pek Tüzumludur. Gebelikte gıda ihtiyacı arttığın- dan iştah da cok defa çoğalır, Bazı larında lüzumundan fazla hile ol- duğundan 6 zaman da yemeke ifra- ta gitmemeğe dikkat etmek lâzım olur. Lüzumundan fazla yemek te böbrekleri yorar ve doğumda güç- Tük verecek kadar şişmanlık geti- bir kadar noksandır. Bunun sebebi, patateslerin © ekilmesini müteakip geceli gündüzlü otuz gün devam ©- den yağmurlar yüzünden kısmen çü rümüş olmasıdır. Buna rağmen ih - rTacat yekünu 900 bin kiloyu bül - muştur. Ihracat hâlâ devam edi - yor. eş İZMİTTE: Eski Eserler Tetkik İzmit, (TAN) — Şehrimizde bulu- nan Müzeler Umum Müdürü Aziz, eski eserler üzerinde tetkikat yap - maktadır. Turgutlu mahallesinde ya pılan hafriyat, İzmit tarihi için çok kiymetli neticeler vermektedir. Darendede Tırtıllarla Mücadele Sıvas, (TAN) — Birkaç yıldanbe- ri Darende de meyva ağaçlarına â- rız olan tırtıllarla mücadeleye baş - İanılenıştır. Günde takriben bin ağaç ilâçlanmaktadır. rir. Çok ekşi, baharlı yemeklerle faz In kahve. cay gebelikte iyi şeyler değildir. Hele çok kahveyle cay ge beliğin yedinci ayında çocuğun vak gn önce doğmasına sebep olabi Böbreklerden albümin çıkınca et yemeklerini hemen büsbütün kese- rek sütle ve sebzeyle beslemek lâ. zımdiır. Hiç et yememek çocuğun yolunda büyüyerek vaktinde doğ- masına mâni olamaz. Yemek yemeğe mâni olan hulan- ti ve onun neticesi gibi rahatsızlık- lar olunca, onları kesmek ve ge be bayana yemek yedirmek he- kim işi olur. Piyasalara Fındık İHRACAT: Tüccerlar, Dış Göndermiyorlar Fındık fiyatlarının yükselmesine rağmen tüccarlarımız dış memleket- lere fındık satmakta acele etmiyorlar ve fiyatların elli kuruşa kadar yük- seleceği ümidini besliyorlar. Evvelce fiyatların 32 kuruşa kadar düşmüş olması, tüccarlarımızı şikâyete sev- ketmişti. Hükümetimiz fındığın kıys metlendirilmesi için ecnebi şirketle rin dividantları mukabilinde fındık ihraç edebilaceklerine karar vermiş ve bu yüzden fındıklarımız 36 kuru- İşa kadar yükselmişti. Tüccarlarımız, bu karardan memnun olmuşlar ve bir kısım mallarını satmışlardır. Son günlerde İspanya ve İtalyada fındık stoku bitmiş olduğu için Almanya- dan piyasamıza birçok teklifler ya- pilmıştır. Fakat bu fiyatlara fındık temini güç olduğunu anlıyan Alman müesseseleri ithalât bürolarına mü- racaatla fiyatın yükseltilmesini iste - mişlerdir. Bürolarda fındıklara 46 - 47 kuruş fiyat konmuştur. Bu haber piyasamızda memnuniyetle karşıla. nacak mahiyette iken tüccarlarımız her nedense bu fiyatlandaaz gör- mekte ve gelen teklifleri kabul etme- mektedirler. Gerçi her malım satıl- ması tüccarın arzusuna bağlı ise de sermayesi 30 - 33 kuruş arasında bu- İunan bir malın makul ve muvafık bir kârdan ziyadesine tamah etmek, fındık müşterilerimizi her vakit için gücendirebilecek vaziyetler ihdas €- debilir. Bu sene fındıklarının büyük bir kısmı müstahsilin elinden çık mıştır. Müstahsilden pek ucuza ah- nan bu malların yalnız bırakacağı faz Jâ kârı düşünmek doğru olamaz. Fındık tüccarlarımızın bu son vazi- yetinden dolayı alâkadar makamla- ra şikâyet edileceği söyleniyor, rm me, İC PİYASALAR: Bu Yılın Tiftik Rekoltesi 65 Bin Balya Bu senenin yeni mahsul tiftik re- koltemiz, 60 - 65 bin balye arasında bulunacağı muhtelif mıntakalardan gelen haberlerden anlaşılmıştır. Ge- çen senenin kalmış olan stoku da 22- 24 bin balye kadar olduğuna göre, Türkiye tiftiklerinin mevcudu 82-89 bin balyayı bulacaktır. Tiftik tüccar larımız İktisat Vekâletine müracaat ederek bu stokların eritilmesi için Al manya İle başlıyacak olan ticaret gö- rüşmelerinde nazarı dikkate alırıma- #int rica etmişlerdir. Vekâlet bu me- sele etrafında tetkikler yaptırmak- tadır, İ Almanyanın geçen sene tiftik için İverdiği kontenjan 4,848,000 mark (- di. Bu sene için bu miktarın bir mis- dine çıkarılması istenilmektedir. Amerikada fazla tiftik mevcut ol- makla beraber bu cinslerin kalın ve kabaca olması Türk tiftiklerinin ber yerde aranmasını temin etmektedir. Bu itibarla Almanyanın da Türk mal larına daha ziyade rağbet etmesi tif- tiklerimizin inceliği ve yumuşaklığın dan ileri gelmektedir. Dün 340 balye ekstra mallardan sayılan Eskişehir, Karahisar, Bulvadin malları kilosu 108 kuruştan, 85 balye kadar muhte- Uf mantakaların deri malları da 80 kuruştan satılmıştır. Kuzu Derileri Satısı Kuzu derileri satiş fiyatları henüz tesbit edilmemiştir. Kesilen kuzula- rın derileri toplanmakta ve piyasa- nın açılması beklenmektedir. Fiyat kesimi için Avrupadan gelecek ptya- Sa fiyatları esas tutulacaktır. Kuzu derilerimizi en ziyade Almanya, Çe- koslovakya çekmekte olduğu için bu | memleketlerden gelecek tekliflere gö re bu seneki kuzu derileri kıymetlen- ee İ 18-5-938 ÇEKLER Açılış asan İsaprpe 28.395 herk 0768 İMilâno 15475 İsrükel 41065 JAtina 87.1610 İ Cenevre 34740 İsotya 63,5748 | İmsterdam 14330 Prag 221115 Madrid 130780 (Berlin 10725 Varşova 42010 İdapertn 3.0872 Bükreş 106.105 Belgrud 3ATEST Yokohama 27015 Stokholm 30934 Londra em— | Moskova 23.04 İ PARALAR : BE İ Dolar : i Liret z ! Belçika Pr. İ Drahmi Sİ tevlere Pe | Lava Florin ? Eron Çek z Mark © Zed Penso La Dinar Kron İsveç — dirilmiş olacaktır. Son haberlere gö- re Almanya için Franko İspanyasın- dan külliyetli miktarda deri toplan- mıştır. Fransa için de Cezayir Bustan deri alınmaktadır. > va öze ği ağ | | | :İ i | | $

Bu sayıdan diğer sayfalar: