4 Mayıs 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5

4 Mayıs 1939 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

41-5-939 4 Mayıs 1939 İ TAN ABONE BEDELİ Türkiye Ecnebi MO Kr. o 18ene O 200 Kr. 80» say 4800 * | #0 » 3 Ay w 180 » VAY m ” tühadanz dahil eler İçin abcne det srasiyle 30, 16, 9. Abone © bedeli peşindir. res değiştirmek 25 kur ! Cevap için mektuplara 10 kuruşluk pul ilâvesi lazımdır, —— Yabancı | Okuma Odaları ir yabancı memleket Türkive- B ye gelip okuma odası açarsa, bunda herhalde gizli bir maksadı Vardır. Onün gayesi ne Türk halkı- Am okuma ihtiyacını tatmin etmek, ne de Türkiyeye irfan ve ilim neşret- mektir, Onun belli ve bariz bir mak- sadı vardır: Propaganda, İstanbulda açılan yabancı okuma Sdalarını tetkik ediniz: Bunlar ya Yabancı bir dini neşir için, yahut Türkiyeye yabancı bir İdeolojinin akidelerini yaymak için açılmışlar- dır. Okuma odalarına devam eden gençler ve halk, âdeta kapana düşen” zavallılar vaziyetindedir. Çünkü bu okuma odaları, gençliğe ve halka karşı kurulmuş birer propaganda tuzağıdır, Evvelce yahaner memleketler Tür- kiyede mektepler açar, kültürlerini Yaymıya çalışırlardı. Bu mekteple- rin zararlarından kurtulmak İçin se- »elerce müendeleye o mecbur olduk, hâlâ da mücadele İle meşgulüz. Şimdi mektep tesis edemeyince o- kuma odaları açıyorlar. Yabancı mektepleri o kapatmıya çalışırken okuma odalartnın açılma- sına müsaade etmek, zararlı bir mü- samaha idi. Bu sebeple hükümetin bu propa- ganda merkezlerini kapatmıya ka- Tar verdiğini öğrenmek bizi memnun etmiştir. Biz memlekette aban İDİGİ'Simak inilyacındayız. Bu hde- loji propagandası nerden geliyorsa oralarını tıkamahı, propagandanın hudutlarımızı aşmasına mâni olmıya çalışmalıyız, * Neşriyat Kongresi ———— elki gün Büşvekilimizin güzel bir nutku ile açılan Neşriyat Kon- gresi faaliyet halindedir. Köye ka- dar okumayı götürmek, bütün genç- lere ve halka yeni bir 'dünya ver mek emeliyle açılan bu kongre, kül tür hayatımızın İlk nâzm rolünü oynıyacaktır. Bu kongre hakkında Bürhan Bel- genin bir yazısında gördüğümüz a- okunmıya lâ- izler ilk meşriyat kongremizi Yaparken, dünya muharrirleri, film ve radyoyu da kendilerine kitap ka- dar vasıta yapmak bahsinde! rübelerini bitirmek üzeredirler, Ba- balarımıza ve dedelerimize geri kal- dıkları için türlü serzenişler ve itap- lar teveih ettiğimiz günlerde, onla- rın hiç suçlu sayılamıyacakları munzam « gecikme'nin, bizler, tek başımıza mesulleriyiz. Terakki, baş- ka memleketlerde dolu dizgin İler- lemektedir. İşin hazin tarafı, bunu bildiğimiz halde, düne ve bugüne kadar, muharrir ve tahrir, neşir ve tevzi davasının henüz iptidai safha- larını halledememiş olmamızdır. “Hiç olmazsa on bin satamıyan bir muharrir, ya bunu yapınanın yolu- nu bulmalı ve devletinden bu husus” ta lâzım olan yardımı ayak diriye- rek istemeli, yahut gidip köşe başın- da börek satmalıdır. “Türk muharriri, Türk fikir dün- yasınm bir an önce dülgeri ve ırgadı olmaktan çıkarak bunun mimarı ol- malıdır, Hiç bir milli varlık ve hiç bir milli müdafaa, muhafaza ve müdafan edeceği bir fikir mamuresi olmazsa, bir mevzu sahibi olduğunu iddin edemez. Bu bakımdan da, bi #im bu kongremiz. bizim kendi miz olmaktan ziyade ve onun çok daha ötesinde, bizim memleketimi- zin - ileri, medeni, ve beynelmilel seviye ıskalasında ogrado sahibi bir Türkiye Cümhuriyetinin işidir. TAN K SULH APULARI Sulh için açılan kapılardan harp ilâh: nezleleniyor (İngiliz karikatürü) Hitlerin Nutku Mü M illetlerin, Hitlerin nu- tuklarını korkunç ha- reketler gibi bekledikleri za- manlar geçti. Bugün o keha- netler, tesirlerini göstermiş bulunuyor. Artık herkes bi- liyor ki, bu nutuklar, hisleri gelen niyetleri o kadar gizlemiye çalışmaktadır. Bugünün dünya, onun sözle- rinden ziyade hareketlerine karşı dikkatli bulunmaktadır, ve yine anlaşılmıştır ki, onun hareketle rine, sözle değil, bilâkis, müdaf, kuvvetlerini arttırarak, ve yapıda- bilecek bütün yeni hareketlere karşı hazırlıklı bulunularak hare- ketle cevap vermek lâzımdır. Hitlerin, o Rayiştagda söylediği son nutuk, bu umum! kansati takviye etmekten bâşka bir netice vermemiştir. Roosevelt, çok asil ve çok beşeri mesajı ile, Hitlere, ne şahsi izzeti nefsinden, he de milletinin men- faatlerinden hiç bir şey kaybet- meden sulh yolunu tutmak fırsatı nı İkram etmişti. Teklif olunan bu birleşmeden, ve teşriki mesaiden en kazançlı çıkacak olan da, Al man milleti idi. Fakat Hitler, kalpten kopan bü mantıki davete icabetkâr davranacağına, o Garp devletlerinin o hareketlerini, ve Rooseveltin teşebbüsünü uzun u- is, zün tenkit etmek yolunu tercih eti, Ona bakarsanız, beynelmilel buhranın bütün mesuliyeti, Rus- ye ile birlikte fertlerin haklarına kuvvetle taarruz eden bu milletle rin sırtındadır. e Çekoslovakyanın İlhakından, Arnavutluk ve Memel ameliyatlarından, o Anschluss'tan, İspanya ve Çin hareketlerinden sonra kullanılan lisan budur, Harp yapmadığını iddia eden Hitler, yalan söylemiyor. Bu, 24- hiren doğrudur. Fakat her türlü tazyikin, ve tehditkâr ültimatom- ların arkasında yapılan o hareket- ler itiraza uğrasaydı, istenilen top- raklar, müsellâh Alman orduları- nın İstilâsına, İşgaline uğramıya- cak mıydı? Eğer kurban kendisini “müdafan etmek İmkân: bulama» muşsa, kurban olmamış sayılabilir mi? itler, Roosevelte verdiği ce- vabın yalnız bir noktasında haklıdır. Almanyanın tehdidi al- tında bulunan küçük milletlerin Gi ( Fransanın Sabık Delbos'nen Varşovaya yaptığı bir ziyaret sırasında — Yazan: « VON DELBOS Hariciye Nazırı ) Beck'le alınmış bir resmi çok kıymetli teklifler ve teminat aldıkları söyliyen | Hitler, Şu cümleleri ilâve ediyordu! “— Eğer bu sözler kıymetsizse, yeni bir beyanatta öyle ola caktır?,, Hitler, bu suretle bize, hayati- nım en mukeddes gayesinin An- schluss'u tahakkuk ettirmek oldü- gunu ilân ettiği gün, yani 20 Mas yıs 1935 te söylediği şu sözleri ha- tırlatıyor: “— Almanya, Avusturyanın da- hili siyasetine karışmak niyeti: ni ve arzusunu beslemekte de- gildir.,, Hitler, Ansckluss'un ertesi gü- nü, ayni teminatı, Çekoslovakya için de vermişti Eğer istikbalin taahhütleri de, mazinin bu taahhütlerine benziye- cekse, * Roosaveltin tekliflerinin reddolunuşunu, sevinç verici bir isabet saymak lâzımdır. Bu suretle milletler, boş hulyalar peşinde o- yalanmaktan kurtulmuş, ve açıkça görülen tehlikelere karşi hazırlan- mak imkânını kazanmış olacaklar- dır. Hitler tarafından sorguya çeki len, küçük milletler de bu kanaat- tedirler. Hitler, o milletlere, teh- dit mahiyetindeki sualleriyle bir- likte, istedliği cevapları da dikte et- mişti, Fakat Hitlerin, o milletleri cevap vermekte hir bırakmayışı- na şiikretmek lâzımdır. kanaatin- deyi Vip silâhsızlaşma yolun» da önüne konulan bütün fırsatları teperek, Obütün mu- ratlarına (ereceği güne kadar, dişlerine kadar müsellâh kalmak istediği malümdur. Ve böyle oldu- ğu içindir ki, bugün, sözlerden zi- yede hareketlere karşı dikkatli davranmak zarureti vardır. Bu Wi- barla, Hitlerin nutkunda meyda- na çıkan iki hareket üzerinde dur- mak müreccahtır: 1 — Alman — İngiliz deniz an- lâşmasınm feshi. 2 — Polonya — Alman anlaş masının hükümsüz sayılması, Denilebilir ki, bugüne kadar, niç bir devlet şefi, bir başka mil- letle olan rabıtasını bu derece kö- künden ve katiyetle silip süpürme» miştir, Fakat buna rağmen, Hitler, bu meseleyi İngiltere ile yeniden ko- nuşmıya hazir bulunduğunu da bi)- dirmektedir fakat vaziyet, İngilte- reye, açık bırakılan bu anlaşma kapısını cazip gösterebilmektern çok uzaktır Zira, yeniden yapıla cak bir anlaşmanın gün ayni gekilde yırtılmıyacağını hiç bir şey temin edemez. Polonya hakkında ise, Hitler da- ha kati konuşuyor; ve Polonyaya, eski tekliflerini ve eski taleplerini hatırlatıyor. Bu arada, Polonya ile terek Cepheyi Kuvvetlendirdi 1984 te imzaladığı, ve 5 sene sonra bozduğu 25 senelik ademi tecavüz paktından, ve Sloval Jöline riayet taahhüdünden kiç bahsetmi- yor. Ve sonra, yeni bir anlaşmıya hazır bulunduğunu da, ilâve edi- yor: Fakat, mevcüt #nlaşmayı bo- zuşuna sebep olan bütün taleple Hulâsa olarak, anlıyoruz ki, Hitler, Rooseveltin teklif etiği uz- bütün eski taleplerinde a- yerek reddediyor, yani, bir uzlaşma uğrunda, hiç bir fedakâr- lığı kabule yanaşmıyor. Bu itibarladır ki, son nutuktan sonra da, sulh ümidin» kavlşamı- yan dünya, eskisi gibi tetikte kal mış oldu. R dinlatmakla, mesuliyetlerin tebarüz etmesine hizmet etmiş ol- du.Bu tecrübeden, kendi payına dü- şen hükmü çıkarmak, Amerika hü- kümetine düşer, O nutka doğrudan doğruya hedef olan İngiltere ile Polonya ise, sulh cephesini organi- ze etmek lüzumunu, bir defa daha duymuş oldular Akdeniz mülletleriyle her zamandan kuvvetli olan, dost, müttefik İngiltere ve Polon- ya ile kendisini her zamandan faz- la birleşmiş anlaşmış bulan Fran- sanın kanaati de başka türlü de gildir. Ve Rooseveltin teşebbüsü ile, İngilterenin harekâtı ile kuvvet- lenen bu birlik dünyanın hürriyet ve selâmetini sulh içinde müdafaa edebilmek kudretini" haiz bulun- maktadır. rabrtası ve, | Bir Güreşçi Rakibinin Karnını Patlattı Bartın, (TAN) — Geçen cuma dü nü iki amatör güreşçiden birinin ölü. mile neticelenen | muştur, | Ağuçarşıda kalaycı 30 yaşlarında j Mehmet Yıkar adında birisile Kemer köprü mahallesinden Mustafa Biçici Jpir iddia üzerine güreşe tutuşmuş- lardır. Güreşin hararetli bir ânmda İ Mehmet Yıkar altına aldığı Mustata biçicinin karnına dizi ile şiddetlice basmış ve barsaklarını patlatmıştır Mustafa hastaneye kaldırılmışsa da kurtarılamamış ve ölmüştür. Meh- met yıkar tevkif edilmiştir. feci bir vaka ol- Kanun karşısında : Vazife Suiistimalinde Yalilere Ne Gibi Cezalar Verilebilir ? Valiler de devlet memurudur- İar, Bu vaziyette valilerin de vazi- Kanu- felerindeki suçlarını Ceza nü tayin eder. Herhangi murun memuriyetİne ait ni sulistimal etmesiyle valinin va» zifesini suiistimal etmesi ayni neti- ceyi doğurur. Ceza Kanunu memurların kas nun ve nizamın dışında hareket © derek keyfi bir muamele yapma- larını veya yapılmasını emretme - lerini vazifelerini sulistimal | şek- linde telâkki eder. Bu, valiler için © de böyledir. Her vali kanun ve ni- zam dahilinde hareket edecektir. Kanın ve nizamın haricinde hare- ket ederse Ceza Kanununun 228 İnci maddesi ile karşılaşır. Ceza | Kanunu bu gibilerin hareketlerini bir aydan bir seneye kadar hapis cezasiyle cezalandırır. o Kanunun dışında hareket keyfi bir hareket- tir. Herhangi bir İstimlâk muame- lesinde yahut valilere nizamname ile verilen salâhiyetlerin — dışında keyfi şekilde hareket eden valinin sında Ceza Kanunu durrur. 4 bir yurttaşın velevki küçük bir menfaatini haleldar e- | den keyfi muamele mahkeme hu- zurunda İsbat edilebilirse vali ol - sun diğer memurlar olsun bu hu - susa ait maddenin ihtiva ettiği bir aydan bir seneye kadar temadi e- den hapis cezasına mahküm olur - lar, Vali veyahut diğer memurlar İ kanım ve nizamın dışında keyfi | olarak emir verirler yahut kendi. sinin himayesi altında yapılan key fi hareketlere müsamaha ederler- se ve bütün bu faaliyetlerinde hu- susi bir maksat takip etmişse ceza üçte bir kadar arttırılır. Münha - sıran sevdiği bir arkadaşının men- faatini temin gibi yahut buna ben- ser keyfi bir hareket yapılmışsa kanun bu gibi hareketleri hususi bir maksat şekli alında mütalea 7 edeceğinden cezayı şiddetlendiren sebeplerden sayılarak mahkümi * yet daha ağırlaştırılır. Avukat: Reşat KAYNAR ———— | © Ezinede Elektrik | o ve Ortamektep Çanakkale (TAN) — Ezine beledi- yesi, Bel aldığı kırk bin lira ile elektrik tesi" İsta yaptırmağa başlamıştır. Cümhu- oöseveltin mesajı vaziyeti ay-|riyet bayramında Ezine elektriğe ka. vuşmuş olacaktır. Ezineliler, kasabalarının bir orta mektebe olan ihtiyacını tatmin için, on bin liradan fazla teberrüntta bu- lunmağa karar vermişlerdir. Şimdi- den arsa alınmış, yapılacak mektep binasının krokileri vilâyet nafıa mü- dürlüğüne gönderilmiştir. Kn Kilizmanda Sancak Verme Merasimi İ Izmir — Kilizmandeki topçu ala" yına merasimle sancak verilmiştir. İkinci ordu müfettişi orgeneral İz- İzettin Çalışlar, sancağı teslim etme- den evvel müessir bir hitabe irat et» miş, sancağı ulan kumandan yarbay Kemal de buza cevap vermiş ve bü- tün alay, kanlarmın O son damlası na kadar, sancağın şerefini muhafa- ' za edeceklerine dair and içmişlerdir. — Eskişehirde Faci Bir Kamyon Kazası Eskişehir — Emirdağından buğ- day yükile gelen bir kamyon gece | yarısı, mezbaha civarındaki hafif yiz rajda devrilmiş, kamyondaki altı ya- şında bir çocuk ölmüş, iki köylü de yaralanmıştır. « A PENN Yaylakta Yeni Mekfepler Yaylak (TAN) — Tleemizde dördü © muallim. dördü eğitmen sekiz kö” j hektebi vardır. Tunalı köyünde yes ni bir mektebin temeli atılmıştır. Kaplı Havşar nahiyesinde dört eğit menli mektep binası yapılmakta v8 (ikmal edilmek üzeredir. Ayni mahe yede altı eğitmenli mektep binası | daha yapılacaktır j İ | iyeler Bankasından borç ©

Bu sayıdan diğer sayfalar: