17 Mayıs 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4

17 Mayıs 1939 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Bu Hafta Gelecek Yugoslav Takımı, “ Pera ve Şişli İle Karşılaşacaktır Ekalliyet klüplerinden Şişli ve Pe- ra bu hafta iki maç yapmak üzere Yugoslavyanın birini sınıf klüple- rinden birini İstanbula getirtmek. , tedir, Bu hafta Peraya karşı oynıyacak © Yugoslav takımında göreceğimiz en iyi oyunculardan Suvariler Cuma Günü Geliyor Halyada yapılan beynelmilel ko “gulara iştirak eden süvari ekibimiz Çita di Bari vapuru ile Napoliden ha- Vapur Perşembe yacak ve dört beş saat kaldıktan sonra Istanbula hare reket edeceklerdir. Vapur Cuma gü- nü limanımıza gelecektir. Süvarile- rimizin, Brendiziden Kirinele vapu- “riyle hareketleri mukarrer iken bi ” hare bu kararı değiştirerek Napoli 'den hareket ettikleri anlaşılmakta. dir. MAĞLÜBİYETİN Yugoslavlar Istanbula çok kuvvet- Iİ bir takımla gelmektedirler. Arala- rında çok kıymetli oyuncular bulun. maktadır. Yuğoslavlar Cumartesi günü Tak- sim stadında Pera ile, Pazar günü de sabahleyin Şişli ile oyniyaaklardır. Şişli ve Peralılar gelecek rakibin kuvvetine lâyık bir şekilde hazırlan- maktadırlar, ecnebi takımı Bu iki ezeli rakibin bir karşısında alacakları neticeler bu sıradaki farklarını bil- vasıta göstereceğinden bu maçlar ayrıca ehemmiyet kesbetmiştir. Bu hafta Şişli ile karşılaşacak Yugoslav takımının tehlikeli muhacimlerinden C Haydarpaşa - Işık Lisesi Hâdisesinin Tahkikatı Maarif Vekâleti İstanbul Maarif Müdürlüğüne Müsebbiplerin Meydana Çıkarılmalarını ve Tecziye Edilmelerini Emretti Son zamanlarda spor sahalarımızda çok müessif hâdise- lerle karşılaşmaktayız. Haydarpaşa - Işık liseleri arasında çı- kan kavgadan sonra, geçen haf! ta Vefa - Beşiktaş maçı sonun- da da maç hakemine tecavüz edildi. Hattâ bıçak çekildiği bile şayi oldu: ü HAKİK i SEBEBİ Fenerin Mağlübiyeti İdaresizlikten Olmuştur Dahili Maçlara Havadan Oyuncu Gönderilir mi? Fenerbahçelilerin İzmirde birinci maçlarını 1 - 0 kazan- dıktan sonra, ikinci maçlarını 1 - 0 kaybettikleri malümdur. © Bu mağlübiyet neden doğmuştur? Bunun üzerinde durmak isteriz. Bizce bu mağl&biyeti klüp idarecilerinin idari hataları, i Tikeydileri doğurmustur. İzmire tayyare ile gönderilen M. Reşat İzmitie Greko - Romen | Birincileri “İzmit, (TAN) — Greko — Romen güreşleri yapılmış, Izmit Güçlüler, Adspazarlı ve Kâğitiporlu rakipleri- mn | 56 kiloda Sezai Tüysüz, 61 de NE yazi Yılmaz, 66 kiloda Beslen Kışın- bay, 72 de Servet Meriç, 79 da En- ver Yener, 87 de Osman, Kocaeli böl. — gesini temsil stmek üzere Ankarada “ yapılacak Türkiye birincilik müsaba kalarına iştirak edeceklerdir. Bir idareci maçı maçtan evvel ka- zanmanın yollarım aramalıdır. Yak mwz takımının kuvvetine güvenenen, her şeyi oluruna bırakan birida- recinin muvaffak olmasına imkân yoktur. Fenerbahçeliler İzmire Faml ve Yaşar mazeretleri “dolayısiyle Ali Rıza ve Mehmet Reşat ta asker ol- dukları için izin slamadıklarından eksik bir kadro ile gittiler. Beşiktaşta, Vefâda, Ualatasarayda da askerliğini yapmakta olan oyun- cular vrdir. Beşiktaş Izmire, Anka rüya, Vefa İzmire, Galatasaray da Ankaraya seyahetlerin! yaptılar. Ya- kat asker oyuncularma bilâistisna izin aldılar. Bu klüpler izin alıyor da, Fenerbahçeliler ne için izin alamı. yorlar. Idari hata, lâkaydi burada dır. Eğer Fenerbahçeli idareciler işi sağlam tutarak evvelden harekete geçseler, son dakikaya bırakmamış olsalardı “izin almaları muhakkaktı. Işson dakikaya bırakılınca bu ço- cuklar da arkadaşlariyle beraber gi- demiyerek ancak bir gün sonra tay- yare ile gidebilmişlerdir. Köprüden Kadıköyüne lodoslu bir havada geç- tikleri zaman başlar! tutan bu iki o- yuncu tayyare yolculuğndan sonra oyun oynamalarına ve kendilerinden istifade edilmesine imkân yoktu. Ali Rıza ve M. Reşat belki de ilk defa tayyare ile seyahat etmişlerdir. Vazi- yet gösteriyor ki mağlöbiyeti idari hatalar, lâkaydi doğurmuştur. idareciler vazifelerini, lâkaydi gös termeden yaparlarsa mağlbiyet Za- manlarında onlara bir suç tahmil © dilemez: Fakat hatalar göz önünde iken başka bir sebep aramamalıdır. | müdürlüğüne, MER ELAAŞ AN Nü d Haydarpaşa — Işık liseleri arasındaki. kavga hâdisesi tahkikatının derinleştirilmesini, mü- sebbiplerinin meydana çıkarılarak en şedit cezalarla tecriye edilmesini, ve neticenin bildirilmesini emretmiştir. Istanbul maarif müdürlüğü tihki- katı müfettişler ve kurulan bir ko- misyon vasıtasiyle derinleştirmekle- İdir. Bu hususta tecavüze uğrıyan maç hakemi Feridun Kilıçtan müte- addit raporlar alınmıştır. Tahkikatın bugünlerde sona ermesi beklenmek- tedir. Diğer taraftan bu hâdiselerle Is. tanbul Valisi de bölge başkanı sıfa- tiyle yakından alâkadar olmaktadır. Bu hâdise esnasında sahada bulunsn futbol ajanı Kemal Halim, muhase- beci Muhtar, büro şefi Halitten Ta- por istemiştir, onlar da raporlarını vermişlerdir. Milli Maç İngiltere Yugoslavya ül Hırvat - Yugoslav ihtilâfı takımı değiştirecek mi? Zagrep, 16 (A.A.) — Havas: Sırp - Hırvat ihtilâfinm Yu- goslav ve İngiliz milli futbol ta- kımları arasında perşembe gü- nü yapılacak olan maçta Yu- goslav takımının o teşekkülüne tesir edeceği anlaşılmaktadır. Dün Zagrepte toplanan Hırvat spor antantı Yugoslav futbol lederasyonunun bugünkü faali. yetinin Hırvat sporunun men- faatlerine zararM olduğuna ka- rar vermiş ve Hırvat arzusuna uygun bir tensik yapılmeaya kadar Hırvat o klüpletine men- sup hiçbir oyuncunun milli e- kipte yer alamıyacağını bildir- miştir. Perşembe günü için teş- kil edilen takımda üç Hırvat o- yuncusu vardı. İYİ TIRİ UN “Bu Ne Hal?,, elini Naci SADULLAH iddi!” gazetenin C sını görmeyin: Ü lerde, ipin ucunu büsbütün şaşırdı: Bakıyorsunuz: dir!” diyor rsunuz: Daha iki ânı aşk” ediyor. kan kavgadan bahseden bakarsanız: “— Disiplin... Disiplin? Peyamiye diye se- “Ciddi nin: Sokaklarda rastladığı mektep ço- cukları, lâzımlıkların o sokaklara boşaltan insanlar gibi, en çirkin kelimeleri yüksek sesle söylüyor larmış. Küfür, onların ağızların - da, sade kinin ve düşmanlığın de- Zil, sevginin ve sempatinin de bir tek iladesiymiş. Taksim munda boğuşan talebelere, zekâ, bilgi, müaşeret seviyesi ve ahlâk bakımından verilebilecek not “sr tir" mış in bunları yana yakı- la anlatan üstat, bu hazin manza- ra karşısında, cevapsız kalacağını çok iyi bildiği şu ezeli | sorguyu tekrarlamaktan kendisini alamı - yormuş: “— Bu ne hal?” * gazeteymiş. Peyami Safa - * Bu yazı bana, Peyaminin hun- dan bir kaç ay evvel yazdığı bir fık- rayı hatırlattı. Sabiha o Zekeriyanın bir yazısına öfkelenen asabi filoze - fumuz, bu kıymetli (o meslektaşımın henüz mektep sıralarında okuyan Mimi inmenin Tatilini bk zere memle - kete dönerken, seyahatinin bir kıs- mını futbolcülerimizle ayni | trende geçiren Sevim Zekeriya Sertel, ken- disini o genç yol arkadaşlarına bir Amerikan kızı olarak tanıtmış, Gafil futbolcülerimiz de, Türkçe bilmeyen bu “Mis” () in yanında, ağızlarından çıkan sözleri hesaplamaağa hiç lü « zum görmeden konuşmuşlar. Ameri- kada gazetecilik tahsilini tamamla - mak üzere bulunan genç, kurnaz ve müstakbel meslektaşımız, o muzipli- Zinin intibalarını “Tan” sütunlarına yazmıştı, Ortalıkta hayli alâka ve dedikodu uyandıran o şayanı dikkat röportajı herhalde hatırlarsınız: Se- vim Zekeriya Sertel, o röportajında, genç futbolcülerimizin: '— Ulan!” kelimesini kullanma- dan söze baslamadıklarını yazıyor du: Sabiha Zekeriyaya © hiddetlenen koca Peyami Safa ise, kızının masum kaleminden çıkan bu ilk yazıya, ku- zuya saldıran bir kurt gibi hücum e- diyor, henüz tahsil çağında bulunan bir genç kızın kalbini ve cesaretini, körpe bir fidan gibi kırmağa kalkışı- yordu. O zamanki Peyami Safa şöyle konuşuyordu: “— Gençlerimizin: “Ulan!” diy konuştuklarım yazan bu acemi kal min sahibi, milliyetsiz bir ailenin kı sıdır: Ve kund. heniz yırtan bu kalemin, kâğıt üzerinde emeklemiye başlar başlamaz yaptığı ilk iş, Türk gençlerine hakaret etmek © olmuş - tur?” * Ben, filozofumuzun hükümleri, fi- kirleri, kanaatleri arasındaki tezat - İarın gün gectikçe biraz daha büyü- düğünü gördükçe, “cevapsız kalaca- ğını pek İyi bildiğim halde, onun şu ezeli sorgusunu kendisine tekrarla * maktan kendimi alamıyorum: — Bu ne hal üstat?” Madritte Frankocuların yapacak- ları muazzam resmi geçit, mütema- diyen tehir olunup duruyor: Evvelâ bir mayısta yapılacaktı, 19 mayıs bıraktılar. Şimdi de 28 mayısa atmış- lar. 28 mayısta da ne olacağı henüz belli değil. Gazetelerin dün verdik - leri havadislere göre, Franko Mad - ritte, ancak yaz nihayetinde buluna- Durup dururken, '— Dünyanın en murdar içkisi - ay ev | harp” ettiği “demokrasi"" Hele onun, dün yazdığı fıkrayı o- kuyunca, tıpkı malüm “Mihver” mu- harrirleri gibi dona kaldım: Taksim | stadyumunda talebeler arasında çi- nelerdenberi saçlarını volan esride,| stadyu-| 17-5-939 EKONOMİ Yüzde Fransa ile yapılmakta olan tukas işleri artmıştır. Takas primleri mal 90—91 nisbelinde yani 53 —54 kuruşluk bir prim miktarında yük- selmiştir. Bu münasebetle Fransa için olduğu tahmin edilen bazı inra- (elli bin kiloluk mühim bir parti da- bak keçi kili kilosu 25 .— 25 kuruştan ve ayrıca on bin kiloluk bir parti kır kım keçi kılı kilosu 53 kuruştan sa- tılmıştır. Tiftik İhracatı Sovyet Birliği, Almanya ve İngil- | tere için birer miktar tiftik satışı ya- İ pılmıştı muştur. Çengelli mal'ar 100, Eskişe- Jhir 112, kaba mallar 70 — 72, deri malları 75 — 76 kuruştan verilmiş- tir. | Ispanya İle Ticaret Ispanya ile evvelee mevcut olan ticari münasebetlerin yeniden başlı- yacağına dair bazı emareler görül mektedir. Eski ticaret anlaşması yeni Franko Ispanyasınca da muteber ad- dedilmekte olduğu tahmin edilmek- tedir. Bazı firmalarımıza gönderilen teklif mektuplarından anlaşıldığına göre İspanya için yumurta, tiftik ta- leplerinin başlıyacağı ve yeni bir ti- caret arilaşmesı yapılması İçinde mü SANAYİ: Şeker Pancarı Fiyatı Yükseldi Şeker DA yet en munt aldığı pane; rların kilosu otuz para ya indirilmiş idi. Haber aldığımıza göre pancar satışlarının fiyatını tes- bit etmek için evvelce Ziraat Vekâ- letine verilmiş olan salâhiyete bina- en verilen kararda bu sene fabrika- ların alacakları pancarların | kilosu- nun kırk paradan alınması alâka- darlara tebliğ edilecekir, Akşehirde Kuraklık Akşehir, (TANİ Bir buçuk aydan- mur yağmamış, mahsulüt tehlikeye düşmüştür. Ekinler kavrulmak üzere dir. Köylünün kederli olduğu görü- lüyor. Yağmursuzluk, ticareti de mü- | *eessir etmiştir. Köylü, her ihtimale karşı elindeki parayı sıkı tutmakta- dır, Esnaf, alışverişin durgunluğun- dan şikâyet etmektedir. 19 ve 20 Mayısta İş Bankası Kapalı Türkiye Iş Bankası A. $. den: 19 Mayıs Bayramı münasebetiyle Bankamızın İstanbui, Galata, Beyoğ- lu, şubeleri ve Bayazıt, Kadıküy, Us- küdar Ajansları 19 ve 20 Mayıs gün- leri kapalı bulunacaktır. kıymetinin yüzde altmışından yüzde | cat satışları olmuştur. Bu arada dün | » Bu satış elli bin kiloyu bul | beri, köylünün istediği miktarda yağ | Fransız Takas Primleri 90 -91 Nisbetinde Yü ikseldi Ge EŞ BORSA 18.5. 009 ÇEKLEK Londra Nevyori Paris bilâno Cenevre Amsterdam Berlin Brüksel Atina Sofya Madrid Varşova Budupeşte Bükreş Belerad Yokohama Stokholm 305425 Moskova 239025 ESHAM VE TAHVİLÂT Yüzde 5 1938 ikramiyeli | 19.— Sivas-Erzurum 1 1983 Sıwvas-Erzurum 3 ve $ 1970 595 120.425 3.3050 88025 204825 | 825 30.8180 | 11555 1.0025 | 156 14.005 231815 240675 09050 2.8925 3462 | | | mİ sait bir zaman beklenildiği baber a- lunmaştır. Dün Danimarkaya bir miktar kuş yemi, Filistine yaprak tütün, Bir leşik Amerikaya afyon v3 Hataya şa- rap ile şekerleme ihraç edilmek üze- re muameleleri bitirilmiştir. Yapak Satışları Hararetlendi Trakyada son hafta içinde başla miştir. Bu İş İçin Trakyaya gitmiş © lan yerli fabrikalarimızın eksperleri mübayaata devam ötmektedirler, Yeni gelen malümata nazaran bu mintakadaki satışların artması ve ta- leplerin fazlalığının. yardımı ile fi- yatlar yükselmiş ve kilosu yerinde 58 kuruşa alınan mallar 62 kuruşa fırlamıştrı. Dün piyasamızda Trak ya mallarından beş bin kilo Trakya malı kilosu 65 — 67 kuruştan satıl miştir. İtalya Balığı Gümrüksüz Alıyor Italya hükümeti balık konserve İ fabrikaları için ithal edilecek ton ba- lıklarından alınmakta olan gürmük resimlerini kaldırmıştır. Ayni za manda Tonin, uskumru balıkları da gümrüksüz ithal edilecektir, Bu mu- afiyet 1939 senesi 31 Birincikânunu akşamına kadar muteber olacaktır. Canavar Akını Son günlerde Akdenizden Marma- raya fazla balık geçtiği görülmüştür. Bilhasa Ege denizinden boğaza doğ- ru köpek balıklarından bir çoğunun geçmiş olduğu söyleniyor. Bu cana- İnegölde Tütün Satışları İnegöl (TAN) — Kazamızda tütün satışı hararetle devam ediyor. Fiyat- Jar iyi ve çiftçiler memnundur. ——— — lecekmiş: Acaba, muzaffer general, Madride daha hâlâ giremiyor mu!? * Madritte o bir türlü yapılamıyan resmi geçidin adı da şu “ — Zafer nlay! Halbuki bence, bu terkip yanlı larla sime “zafer alayı” yerine şu İsmi ve- rebiliriz: — Zaferin alayı!” * İnhisar idaresi, piyasaya ucuz kolonya çıkarmağa karar vermiş. Fa- kat bu karar, kolonya tüccarlarını, dehşetli telâşlandırmış. Ben olsam, emaye! — Yahu, derdim, ne telâş edi - yorsunuz. Bugüne kadar kolonyayı siz satıyordunuz, halk sürünüyordu. Bundan sonra da, devlet satar, siz... Sürünürsünüz!” tır. Zira zaferin; kendisini kazai an-| ay ettiğine bakılırsa, o mera- varlardan evvelki gün iki tanesi bo- ğazda yakalanarak Bebeğe getirilmiş ve orada halka seyrettirilmiştir. Be- ğüzda ve Marmarada bir miktar to- rik yakalandığı için bu balıkları sa- tın almak üzere limanımıza İki Ital- yan gemisi gelmiştir. Hububat Az Geldi Dün Piyasamıza az miktarda hu- bubat gelmiştir. Fiyatlarda tebeddül olmamistır. Yalnız çavdar 4,08, sarı mısır dökme 4,10 ve yulaf 4 — 4,25 kuruştan satılmıştır. Beyaz peynir. lerden 79 bin kiloluk bir parti 23,06 — 27,20 kuruştan satılmıştır. Kazanan Kredi Fonsiye Tahvilleri Kahire, 16 (A.A.)) — Yüzde 3 faiz- li ve ikramiyeli Mescr kredi fonsiye tahvillerinin dünkü çekilişinde: 1903 senesi tahvillerinden 661.054 numara 50.000. 1911 senesi tahvillerinden 257.730 numara 50,000 frank ikramiye ka- zanmışlardır,

Bu sayıdan diğer sayfalar: