13 Mayıs 1940 Tarihli Tasviri Efkar Gazetesi Sayfa 6

13 Mayıs 1940 tarihli Tasviri Efkar Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

-Dünkü Futbol Maçları — Galatasaray Vefayı mağlüp etti, T TLLNERCEERÜRTEÜETEMAAA İ bere kaldıktan sonra çekilen kura Ş Beticesinde Vefaya düşen Galatasa Tay dün saat 3,20 de Vefa ile karşılar Pt Galatasaray: Hızır, İbrahim, Sa- lüm, Barbarca, Enver, Celâl, Nocdet,| F Süleyman, Saim, Sarafim, Gazanfer. Vefa: Azat, Onnik, Süleyman, Ab İ düş, Lütfi, Fethi, Necip, Gazi, Meh Met, Haydar. Oyunun ilk beş dakikası Galata O Barayın düzgün oyunu ile geçmesine Ş Tağmen Vefa bundan sonra hâkim Oynamağa başladı. j Galatasarayın genç oyuncuları biri- Übirlerile anlaşmış olmadıklarından a- |kınlar pek mücasir olamıyordu. 13 - | hcü dakikada uzun bir pas alan Noc- © —det topu çizgi üzerine kadar sürdü ve ortaladığı topla Süleyman ilk go- Dlü yaptı. ü | Bu golden sonra Vefahı'ar açılıp| Galatasray kalesini tazyik - ettilerse İlde sıkışık oynamaları ve Salimin ye- irinde müldahaleleri dolayısile bir ne- Hice elde edemediler. Galatasarayın Dakımları seyrek olmakla beraber açık A lam vasıtasile Vefa kalesine daha tehlikeli oluyorlardı. 36 inci dakika- da açık bir pas alan Necdet — güzel bir şütle ikinci Golatasaray golünü yaptı ve devre bu şekilde bitti. — İkinci devreye Vefa sıkı başladı. Buna mukabil Galatasaray takımın- “da anlaşamamazlık devam ediyordu, bundan istifade eden Vefalılar bir varalık çok rahat oynama imkânım || buldular. Lâkin on sekiz üzerinde |fazla pas yapmaları ve şüt atama - | Omaları netice almalarına her an mâ- ü oldu. Nihayet 25 inci dakikada | ŞGalatasaray haf hattından bir ceza İyuruşu kazanan Vefalılar — Lütfinin B cektiği frikik ile ik golü attılar. | O Bundan sonra mütemadi tazyik al | ,ııı:. =ı.ııııı Şkıı.luıny kâlesi Sa, K a enerji Ooyunu uydnde | bütün tehilikeleri atlattı. ; v h ' . | hatası üzerine bir frikik kazandı. Fey İW | Bundan sonra beş dakika müteka- | MT akınları ile geçti. Fenerbahçe bu H eş dakikalık zamandan sonra ya - Bi baş yavaş oyun hâkimiyetini lehine Ü evirdi. Beşiktaş Fenerle .bîıbere kaldı nkaralı gençler, İstanbulluları yendiler l Astanbul ve Ankara gençleri bir arada Cumartesi günü Beşiktaşla bera |temadiyen tazyik ediyor, 8 inci daki- kada Fikretin ortadan bir velesini Mehmet Ali ancak kornere atabildi. Yi inci dakikada sağdan sol tara- fa geçen top Rebii Orhan ve Niyazi 'arasında dolaşırken Niyazi gayet gü zel bir atlayıştan sonra isabetli bir vuruşla Mehmet Alinin müdahalesi- ne rağmen topu üst köşeden ağlara taktı. Bu goölden sonra Beşiktaşın tehli- keli bir akını Fener müdafaasını an cak frikik ile durdurdu. Fakat Be şiktaş bundan istifade edemedi. Böylelikle 23 ü dakikaya — ku- dar Fener tazyiki ile Beşiktaş boca larken Fikretin yerinde bir pasım ( yi bir şekilde kullanan Rebi sağ ta- rafa geçerek Yaşarın bir vuruşu ile Kırkpınar güreşleri başladı Büyük alâka ve merakla takip ediliyor Edirne, 12 (AA,) — Türkiye ser- best güreş müsabakaları ile Kırkpı- nar yağlı güreşleri bu sabahtarı iti- baren son derece meraklı ve heye - canlı bir safhaya girmiştir. Sarayiçi- ler meydanında Türk gücünü göster mek üzere her gün her taraftan E- dirneye gelen 300 © yakın cesur ve| asll Türk delikanlısı bu sabah şehir- de davul zurnalarla dolaştıktan son- ra toplu bir halde Sarayiçine gide -| vek yerleri ardır. Bu sırada umumi müfeltiş, kolordu ka - mutanı, Trakya Pörti müdettişi, E- dirne belediye ve parti reisi ve An- karadan gelen mebuslar da Sarzyiçi-| ne gelmiş bulunuyordu. Programı muciBince başta federasyom ve kafi- h isleri ve Beden Terbiyesi | ni Kâtibi olduğu halde serhest gü- reşe İştirak eden ve bütün Türkiye-i yi temsil eden güreşçilrimizle Kırk - pınara gelen 200 e yakın pehlivanı- mmz partinin bu sene kendilerine he- yeni kispetlerile askeri bandonun terennümleri arasında su- hada bir geçit reşmi yapmış ve tri - Bir Balkan rekoru kırıldı I10 metre - manialı koşuda 14,3/10 gibi bir vetice elde eden kiymetli atletimiz. Faik Mandi - kasa ait olan Balkan rökorunu kırmağa muvaffak olmuştur. Bu kaymetli netice atletizm iş lerine bu sene — verilen değerin bir neticesi olduğundan bilhassa mucip olmuş- tur. Faik'i tebrik ederiz. İtakımına 2 inci golünü — kazandırdı. |Bundan sonra Fenerbahçe ile Beşik |tasın mütekabil akın!larile birinci dev İre 2—0 Fenerbahçenin lehine bitti. 2 inci Devre inci devrede Fikret yerine Sü- leymanı birakarak sahaya çıkmadı. Bu devreye çok sıkı başlıyan Beşik taşlılar derhal hâkimiyeti cle alarak | Fener kalesini sarmıya başladılr. 3.cil dakikada Bakkı Cemille bera- ber eşabe ile birinci golü attı ve Beşik |taş canlandı. Bu golden sonra işin| yeti fena neticeye varacağını gören Fik- İret tekrar oyuna girdi, ve Fenerbah- çe bundan sonra kendini - toparladı Akınları Beşiktaş kalesi için tehlike- İi oluyordu. 23 üncü dakikada Fikret sakatla narak oyunu terketti. Ve bir dakika sonra tekrar Cemi! ve Hakkının şarjı ile Fenerbahçe 2 in İci golü yedi. | Bu gölden sonra Fikret oyuna gi İremedi ve her iki taraf gol yememek için enerjik aynarken — maç nihayet |buldu. Hâkem Necdet bu oyunda da mu vaffak olamadı. 2 iye ettiği |bünleri dolduran binlerce halk tara- andan coşkun bir surette alkışları - rinin kısa bir tarihçesini yapmış ve bunu güreşlerin Türk gibi kuvvetli sözünü bütün dünyaya tasdik ettiren Kurtdereli ve Adalı Halil gibi büyük pehlivanlarımız Üzerindeki tesirleri - ni tebarüz ettirmiştir. Bu sene yapı-ı lan hoparlör tesisatı bu işlerde bil- hassa işe yaramıştır. Bundan sonfra! dünkü müsabakaların galipleri ara -| sındaki güreşlere başlanmıştır. Sara- Yiçi 10 binlerce seyirci doludur ve güreşler bi et ve heyecanla devam ediyor, hzncahınç n bir hara-i Bu seneki Kırkpıtar yeniliklerin- ten biri de matbuata güzel bir tri- (Devamı T de) yün ayrılmasıdır. Tariht Tefrika e YA | AĞ KAREERENU Petronun bu çocukluk arkadaşı, iyi kalpli ve çok cesur bir delikanlı idi.. Babası çiftçi idi ama, büyük ba- bası Çarın hassa ordusunda çalışmış bir zabitti... Belki o cesaret ona bü- yük babasından geliyordu. Sonra çok alaycı ve şakacı idi... On beş dakika sonra hâkem heye ti önde Şermetyef arkada çıkage" diler... Onun arkasında kendi adam larından üç kişi vardı... Gülüyordu. Hükem heyeti Petroyu tebrik et ti.. Petro, küçük olmasına — rağmer emsalsiz bir zekâ göstermiş, düşma nın plânlarını keşfetmiş ve çok d muvaffak olmuştu.. Şermetye? de Pet royu tebrik ediyordu... Aşkolsun Petro diyordu... Sen olmasan ben bu kafileyi tamamen ç> virecek ve birer birer yakalıyacak- ki yarın Rusya, bir büyük bir Çar kazanacak... O zaman, bugün karşımda mağlüp olmuş bir| kumandan olan sen, yanımda, dura- cak, ve bana yardım edeceksin... | Çocuklar el çırptılar... Çirkof atıl- z kumandan — Ya haşmetmeab, beni yanımza hiç olmazsa emirber almıyacak mr-) smız?.. Ne demek, senin gibi kabiliyet- li bür çocuk emirber olur mu?.. -Şermetyef atıldı: — Olur Petro, zira Çirkof bir köy- Yü çocuğudur, asil olamadığı için, za-| bit te olamaz... — Kim demiş olamaz... Ben ister-i sem, yani Rusya Çarı isterse herşey olur... Alman tasrruzunun son kurbanla-, yından olan Holandanın - kraliçesi Helene - Pauline - Marie - Wilhel -| Guillanme'ün ölümü üzerine tahta cülüs etmiştir. Evvelâ annesinin vasayeti altın - 'da jerayi hükmetmiş, 1898 de de dev, et idaresini tamamlle eline almıştır. tir. Mossau hanedanının yegâne va- risi olan bu kızın döğuşü © zaman sevinçle — karşılanmıştı. nasında meşrütiyet icaplarına her zaman harfiyen riayet etmiş ve ken- disini son derece sevdirmiştir. Harbi| Umumiyi müteakip memleketinden bul edilmiyen Alman imparatoruna Coğrafi İsimlerin Menşei — | İlk Tahtelbahir Bazı coğrali isimletin menşeleri| Tahtelbahirin ilk mucidi Holan cidden enteresantlır. ve malümat sa|dalı Drebeldir hibi bir çok kim- seler bile bunları bilmezler Halbuki bu isimlerin altın- da, bu gün unutul muş bir çok tarihi hakikatlr gizlidir. Bu adam, - 1620, d inşa et - k ve ga- Tarihi fıkra rip bir gemiyi 15 metre su allında yüzdürmeğe mu - vaffak olmuştur. Bir yamazaın günü akşamı Hkinci Sultan Mohmud ve V Ü kelâsr moiyetlerile birlikte an- sırın Şeyhislöm mozullerinden tana çıkarımız. Diğer kapt yal- daşlarını da sen idare et, der. (Çünkü her akşam kark, elli tabla yemek çıkardı.) âti Şahane gördüğü izzet ü ikramdan ve yemeklerin nefa- setinden fevkalüde memnun olur ve ev sahibi Dürrüzadeye: — Efendi, sizin aşçı benim gv belli değildir. Yalnız bizzat İngil tevce kralinin bu tcerübelerde ha - zır bulunduğu ve mucidi — hararetle tebrik ettiği tarih kitaplarında kay - Tombun — halefleri yeni dünyada yap tıkları bir seyahat esnasında, Cenubi Amerika sahille - rinde Gdolaşırlar - ken, envai türlü çi çek kekularile ka «Kânunusani neh - ri> dir. Çünkü bu nehir İspanyollar tarafından 1 kânunusanide keşfedil- miş ve bu isim vemilmiştir. 'mı Volgaya, yoksa Volganın mt O- Venezuella, «Küçük Venedik» de-İkaya döküldüğünü hâlâ kimse anlı - mektir. Venedikten çıkarak, Cenubil yamamıştır. Amerikanın bu kısmına yerleşmiş, l B n olan İtalyanlar, vatanlarının hatırası Dnu:"j""'" En Küçük Adası namına buraya bu ismi verrişler -| Dünyanın en küçük adası olarak bür coğrafyaya kaydedilen 2zda, Bernud- Argentina «Argentar yani gümüş|dü dahil İodante adasının <uzunluğus kelimesinden gelmektedir. Bugün bi|dört yarda *Yüksekliği» ise yarım le bu kıymetli madenile meşhur o-| Yardadır. lan bu memleketten, vaktile Avru - paya vapurlar dolusu gümüş nakle -İleri de kızıl derililerden kalmıştır dilirdi. Böylece, bu efsinevi servet Florida, Texas, Arkanzas, Kentuky, diyarı İsmini bu kıymetli madenden| Dakote, Öregon vesair bir çok isimler aldı. bilâhare oraya yerleşmiş olan Ame- Diğer taraftan, şimali Amerikada rikalılar tarafından da beğenilmiş kullamılan bir çok eyalet isim-İve olduğu gibi muhalaza edilmiştir. dan — ibarttir. Bu kollar ayni büyüklükte olup, ayni hezla akmaktadırlar, Fakat Okanım Meselâ, Arjan - | Pürrüzadeye — iHtora - giderler. Bu hususta ta-| tinin hükümet mer | Kethüdasının ziyederile telâş | çihi malümat — bir hazi «Busnos - A | Y $Nİ görünce efendi hayli noksan olup, — Telöş etme, telâş etme' | mucidin bu taht hit ö ; telâş ucidin bu tahtel ae in Türkçeter | Ben'm soframı efendimize, ha- | bahiri ne süretle Si İyi havas ğ aa gb ge b ' dr, Krisot Ko İ SN sofrasmi vükelâ hazera- | kava üle doldurdü Doktor diyar ki: Süt nasıl içilmelidir ? Süt besley'ci olduğu kadar - bazı artlar dahilinde tehlikeli bir hal de almaktadır. Sütün içinde mikroplar| çok çabuk ürer ve kuvvetlenir. Bu mikroplu sülü — içenlerde hastalıklar husüle gelir. Bilhassa çocuklara ve- ilen sütlerin ihüva ettikleri verem İmikropları yavrucukları gayet ko - ayca aşılar . Şu halde sütü sterilize ederek ya- ni mikropları öldürerek — içmekteni ka çare yoktur. Sterilizasyon için ki usule müracsat etmeli: Ya süt b yice kaynatılır veyahut Pastörüzas- İyon yapılır. hatmanın sütün için leki vücude yarıyacak bazı madde - İlerin terkibini değiştirmek, vitamin- İlerini imha etmek gibi mahzurları |vardır. Yani bu usulde mikroplarIr |beraber süt te yarı yarıya ölmekte . Bununla beraber bu şekilde Ste-| rilize olmuş süt içilmek zarureti ha- sıl olduğu zaman bu mabzur binni rışık çok temiz ve ;":_':î daha uşta, aşçıları de- Ü dedileniştir. be önlenebilir Bunun için ıaıım_ | ktar YNM 1: miz taze t, havadar olan bu Yollu talsifat ve ittifatta bui — Völga Nehri. |mikta K ye yere, bu ismi ver « Herki N |yumurta sı, yemiş usareheri İşberdir. e tkesin «Vol | Sibi canlı maddeler karıştırılmalı - Dişlrdi. — «Ol sallanatın yeller eser gö nehri diye tasl ç Rio de Janeira - şimdi yerinder —| mdiğı nehir, Okal — pasi te İoç kaynamış WE- aa SS $ Y. f ve Valga kollarınlreki de; er yoktur. Pastöriz: Bişi İyonda süt 20 -30 dakika , benmaride !70-75 derecede kaynatılır. ve sonra birdenbire soğutulur Bu ameliye es- nasında içerideki verem, tifo, kolera) mikropları gibi hastalık — Gmilli mahvolurlar ve ayni zamanda bu Türklerin elinde YBIR MOSKOF CARI No. 12 Rusya Yarın Büyük Bir Çar Kazanmak Üzere İdi Çirkaf sevincinden bağırdı: — Yaşasın Petro... yaşasın büyük Çarımız... Horra... | Çocuklar hep bir ağızdan bağırdı- lar: » — Horra. Güneş ufka yaklaşıyor, hava ka- rarıyordu... Köy bekçileri, orman ko rucuları bu geç vakitlere Radar ço- ukların ormaniarda ka'masına razı değildiler... Fakat Petro, akan sulz- 1 durdurüyordu... Bu yazamaz — ve yirticı çöcüğü dürdürmak imkâni yoletur. Petro çocuklara dönerek: — Çocuklar, çok memnun oldum. Görüyorsunuz ki eğleniyoruz, ayni zamanda öğreniyoruz... Bu talimler biraz sonra silâhlı olacak... “Tnşal'ah ileride hep beraber çalışacağır... Sonra Şermetyefi çağırdı: Sen de benimle bu akşam yemek yiyeceksin... Konuşacaklarım var.. — Başüstüne Petro... — Şolman, Çirkof, jan Polen, sizi de beraber götlreceğim.. Şolman söze başladı: ee B 4 bi aa haber verelim... — Ben haber gönderirim... Kafile yola koyuldu... Kuşların ses lerini kestiği, akşam seriniüğinin hiz sedildiği bu mayıs gecesi Petro için- de büyük ümit ve hayallerin doğdu- Zunu hisaediyordu... Müstakbel pro- jeleri bu gece hazırlanacak, burada konuşu'acaktı... — Sana bir şey sorayım Şermet - yef... Çâr olmak için henüz küçük sa- yılır miyim?.. — Evet Petro, hiç olmazsa beş se- ne daha... — Beş sene ba!.. Galiba sabrede- — Süabredersiniz... Daha çok şey- ler öğrenmeye de ihtiyaç var.. Hoca- mız Lafor, çok bilgili bir adam, düş- manlarımızı öğrenmeliyiz.. Ben pek iyi biliyorum, Rusyanın üç düşmanı var... İsveç, Türkiye, Le Şermetyef, durdu... ve düşündü.. Sonra söze başladı... — 1İlk ikisini anladım ama, sonun- cusunu düşman bile saymam. — Niye?.. - Onu Rusya bir hamlede orta - dan kaldırır da onun için... — Ya diğer ikisi bırakır mı zanne- dersin.. — Birakmazlarsa onluria da dövü- Hcmen kolay değil... Sonra ev- velâ bunlardan hangisile... — Bama kalırsa Petro, evvelâ Türk lerin işini bitirmeli... — Şermetyef, sen iyi bir kuman- dan alamıyacaksın.... Çünkü hiç tah kik etmeden karar veriyorsun, Türk 'erle harp kolay değ . — Onu size bunak Vasiloviç mi söy Jedi.. O da ömründe bir defa bir iş görmeye kalkmış, Türklerin baskını na uğramış, hep onu anlatır... Bırak — Peki ama neye İsveçlileri teklif üt letmiyorsun?... — İsveç zorludur Petro... Türklere gelince, onları içinden vurabiliriz... — Hiç zannetmiyorum... — Peki ama ne yapalımi, — Bence biz oyunlarımıza devam edelim... Herkes bizimle eğlensin, gül Sün, sonra onların hiç beklemediği bir gün ortaya çıkalım... — Güzel, senin fikrini kabul ede- yim.. Fakat bu gençlere kılıç kullan- Masını, silâh atmasını da öğretmeli- çiy sütün hayattar maddelerinin mü-| yiz.. höim bir kısınını ibtiva eder. Bu usu: — Bu da kolay, arayı bana bırak lu tatbik etmek için kırılmaz şişelere| Petro.. (Tanıdığım bir çavuş var.. On- lüzum vardır. He pişireyim ? Birinci liste Kadın budu költe Kabak tavası liste Biftek Ispanak tavası Elmalı tirit, dan biz lâzım olan kılıç ve tüfekleri ahrız, yalnız senin haberin olmasın.. — Niçin?!... — Çünkü çavuş korkacak.. Belki annen, veya hemşiren Sofi haber alır diye.. — O halde sen bazı günler bu silâh lardan istifade edeceğini söylersin... Ben duymamış olurum...

Bu sayıdan diğer sayfalar: