27 Mart 1937 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 1

27 Mart 1937 tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ON SEKİZİNCİ YIL. NO: 5624 l Yeni mebus Dış bakanlığı genel sekreteri B. Numan Menemencioğlu Başbetke faaliyetler Falih Rıfkı ATAY Gazetemizin yalnız salı nüsha- sında belediyelere aid şu eksiltme ilânlarını görüyoruz: Elâziz suyu, Bandırma suyu, İIsparta suyu! Bunlar | 50 ile doksan bin lira a- rasında masraflardır. Rejimin sağ- lık ve bayındırlık politikası, bele- diyeler bankasının kredisi ile ta- mamlanarak, Türkiyenin büyük küçük şehirleri temiz akarsu tesis- lerine kavuşuyor: toprak sulama- si memleketi kurak ve kısırlık teh- Hikesinden, temiz şehir suları hal- kı temizlik mahrumluğundan ve Türkiyeyi epidemilerden kurtara-- caktır. Uzak-Şarktan İstanbul li- Manını ziyarete gelen bir harb ye- misinin kumandanı, içme suları- nın şöhreti cihanı tuttuğunu zan- nettiğimiz bu şehre askerlerini matraları ile çıkarıyor ve onlara Taşdelen'in kaynağında, ka..a suyu içmeği emrediyordu. Şehre ve eve ijiyen ancak akarsu ile gi- rebilir. Hükümet, Belediyeler bankası kredisini en başta su işle- rine sarfettirmekle, şüphesiz, pek doğru hareket etti. Belediyeler bundan sonra ikinci bir noktaya dikkat edeceklerdir: ucuz su! Ki-. lovat fiatı Ankara şehrinin 17 bin küsur meskeninden 12 binini elek- trikten mahrum ettiği gibi, met- re mikâp fiatı, bir evi, kapı eşiğin- den geçen suya-hasretle bakmağa mahküm edebilir. Takatli beledi- yeler (İstanbul ve Ankarayı en başta zikredelim| en ucuz günde- liğin dahi elvereceği halk hamam- ları yapmakla, sosyal sağlık davâ- sına pek ciddi bir hizmette bulu- nacaklardır. İnşa mevsimi ile beraber, bele- diyelere aid faaliyetler arasında şehir harta ve plânlarının eksilt- me ilânlarını da görüyoruz. Deniz- li vilâyetinin Kızılcabölük nahi- yesine, plân fikrini cumhuriyet ka- nunları götürmüştür. Nasıl Beledi- yeler bankası her belediyenin ken- di başrna üstesinden gelemiyeceği işleri kolaylaştırıyorsa, merkezi bir bayındırlık bürosu, harta ve plân ve her türlü bayındırlık işle- rinde küçük, hattâ büyük - beledi- yelere kılavuzluk etmelidir. Har- ta ve plân, bilhassa tatbik mesele- si ve spekülasyon safhası başladı- ği vakit, ne ağır zorluklar arzet- meye başladığını Ankara tecrübe- lerimizle biliriz. Yapılan plânlar evvelâ, şehir ihtiyaçlarına uygun ve ondan sonra hiç kimsenin en küçük çizgisine dokunamıyacağı kanun kuvvetini haiz olmazlarsa, k-'ddenen neticeyi vermezler. Şe- hir plânı, tam manâsiyle, bir umu- namzetleri Boş olan Kayseri ve Gazianteb saylavlıkları için namzedler seçilmiş- tir. Bu hususta Halk Partisi Genel Başkan Vekilinin tebliği şudur : “Kayseri saylavı Süleyman Demi- rezen ve Gazianteb saylavı Nuri Con. kerden boşalan Kayseri saylavlığına Maliye vekâleti müsteşarı Faik Bay- sal ve Gazianteb saylavlığına Harici- ye vekâleti Genel sekreteri Numan Rifat Menemencioğlu Parti Genbaş- kurunca parti namzedi olarak onay- lanmışlardır. Sayın seçicilere bildirir ve ilân ederim. C. H. P. Genel Başkan Vekili İSMET İNÖNÜ Maliye - bakanlığı Baysal müsteşarı B. Faik ADIMIZ, ANDIMIZDIR Atatürk Bursalılar Gecesine yüksek huzurlariyle şeref verdiler Dün Ankara halkevinde bursalı- ların tertib ettiği Uludağ gecesi A- tatürkün yüksek huzuriyle eşsiz bir neşe içinde kutlanmıştır. Bursalılar adına büyük Şefe halkevi salonları- nı dolduran kalabalığın tazimlerini sunan ekonomi bakanı Celâl Bayar"- ın saygı telgraflarına büyük bir | tüf olarak toplantıya şeref vermexle cevab veren Atatürk candan teza- hürle karşılanmış ve toplanuya bir müddet şeref verdikten sonra ayni emsalsiz tezahürler arasında halke- vinden ayrılmıştır. B. Stoyadinoviç Romaya gidiyor Belgrad, 26 (A.A.) — Havas ajansı muhabirinden: Siyasi mahfillerin ka- naatine göre, italyan - yugoslav anlaş- maları karşılıklı tavizlere dayanmakta- dır: . İTALYA'NIN KAZANCI 1. - Habeşistan imparatorluğunun ta- nınması, 2. - Yugoslavyanın Roma ekonomik (Sonu 7. inci sayfada) Su işleri için memleket dört bölgeye ayrıldı Etüt işlerinde teşkilât kadrosunu bakanlar kurulu kabul etti Bayındırlık Bakanlığı Kamutaydan alınan 31 milyon lira ile yapı- lacak büyük su işleri üzerindeki çalışmalarına devam etmektedir. Ba- kanlık vilâyetlerde bulunan su işleri direktöferini şehrimize çağır- mıştır. Sular Genel direktörlüğünde - yapı- lan birçok toplantılarda büyük su ça- lışması dolayısiyle yapılacak etüd işle- ri üzerinde hazırlanılmaktadır. Bu top- lantılarda ayrıca malzeme vaziyeti ve etüd postalarnın çalışma şekilleri de tesbit olunacaktır. Diğer taraftan yurd içinde çalışa- cak olan etüd postalarına aid kadro Ba- kanlar heyetince kabul olunmuştur. Ba- yındırlık bakanlığı bu kadroya göre ta- yinleri yapmak üzere hazırlıklarına devam etmeketdir. Bakanlık bu büyük su işinin gerçek- leşmesi için yurdu dört bölgeye ayır- mıştır. Birinci bölgede Susığırlık, Ba- kırçay, Gediz, Büyük menderes bulun- maktadır. Susığırlıkta 3, Bakırçayın- da 2, Gedizde 4, Büyük mendereste 4, posta kurulacaktır. İkinci bölgede A- lana, Malatya, bulunmaktadır. Adana- la 4, Malatyada 2 posta kurulacaktır. Üçüncü bölgede Eskişehir ve Samsun sulunmaktadır. Eskişehirde 2, Samsunda 2 posta kurulacaktır. Dördüncü bölge Erzin- can, Vanda bulunmaktadır. Buralarda birer posta kurulacaktır. Bunun dışın- da bugün yapılmakta olan Bursa ova . sı islâhları işleriyle, bir posta küçük Menderes işleriyle bir posta ve Azizi- yede bir posta kurulacaktır | Merkez kısmı bir genel direktörün | idaresinde bir genel direktör muavini, fen heyeti reisliği, işletme idaresi, mu- amelât müdürlüğü ve müşavirlikten i- baret olacaktır. Müşavirliğe doktor Grüner tayin olunmuştur mi menfaat ve yüksek bir ihtısas işidir. İstanbul gibi büyük şehirler dahi, böyle bir plânı ancak devlet müdahalesi ve kontrolu ile elde e- debilirler. 27 MART 1937 CUMARTESİ Bugün 12 sayfa e HER YERDE 5 KURUŞ Şeker Endüstrimiz On yıllık satış kıymeti 110 milyon İiradır Seker endüstrimizin son bir yılda köylüve ödediği para üç milyondan fazladır Turhal şeker fabri kasının görünüşü Türkiye şeker fabrikaları genel heyeti dün fevkalâde toplantısını yapmış, idare meclisi ve mürakipler raporuyle bilânçoyu tasvib ve idare meclisini ibra etmiştir. Atatürkle İrak Kralı arasında - Ankara, 26 (A.A.) — Cumhur reisi Atatürk ile Irak kıralı birinci Gazi ara. sında aşağıdaki telgraflar teati olun- muştur. * Majeste Birinci Gazi Irak Kıralı Bağdad Doğumlarının yıldönümü münase- betiyle majestelerine samimi tebrikleri. mi takdim eder, şahsi saadetleriyle dost Irak'ın refah ve ikbali için halisane te- mennilerimi arzeylerim. K. ATATÜRK Fahametlü Kemal Atatürk Ankara Doğumumun yıldönümü münase- betiyle zatr fahimanelerinin mültefit telgraflarından dolayı kalben mütehas- sis oldum, Halisane teşekkürlerimin kabulünü rica eder, zatı fahimanelerine sıhhat ve saadet ve dost türk milletine refah ve ikbal temenni eylerim, GAZİYÜL'EVVEL Ankara istasyonu civarında dikilen ağaçlar (Yazısı 7 inci say mızdadır.) 936 yılı içinde 2.462.512 lira olan fabrikaların müdevver işletme kârın« dan 830.944 Jlirası idare masraflarına harcanmış, 1.631.563 lira da saf kâr o- larak kalmıştır. Genel heyet esas mukavelenin 82 in- ci maddesini, yapılan teklifi kabul e- derek şu şekilde değiştirmiştir: “Âdi ihtiyat akçesi, kanunen muay- yen olan nisbet ve şekillerde muhafaza ve tenmiye edilecektir. Kanunen muay- yen olan mikdardan fazlası, milli bir (Sonu 7. inci sayfada) ı Fıkra Kıyamet Akşam lokantada yemek yiyorum, garson geliyor: — Efendim, telefonla sizi İstanbul« dan arıyorlar.. Orkestra sesleri arasında masasına yaklaşıyorum: — Burası xxx |gazetelenimizden bi- . rinin adı) — Evet, bir şey mi istiyorsunuz? — Cihan harbı arifesinde imişiz, doğru mu? Hani tıpkı “— Ankara'da yağmur yağıyor mu?,, gibi bir sual: — Ben nereden bilirim? — Bugün gazeteler birinci sayfala- rında, büyük harflerle, hep bundan bahsediyorlar. — İlk defa sizden işitiyorum. — Fakat fikriniz nedir? — Hiç bir şey... — Gazete sayfalarını bir görseniz.. Hem biz Yunus Nadi'ye sorduk, o cevab verdi. — Olabilir.. Posta ile dün gelen gazetelere ba - kıyorum. Hele bir tanesi 1914 temmü- zunun bütün harareti ile harb haykırı- yor! Basit sürüm davası; mesele olmazsa telefon icad etmeli! Sonra bunun mesuliyeti de yok: Devletin ne mali, ne de ekonomik - iti- barını kırıyor. Fakat dünyayı bir ce - hennem buhranı arifesinde göstermek memleket için hayırlı mıdır? Gazete. cilik sanatının müstesna inceliklerini bilmiyen milyonlarca vatandaşı, bugün- den yarına ne olacağını tahmin edilmez korku içinde şaşırtmak doğru mudur? Biz Hoca Nasrettin'in kıyamet hikâ- yesini hatırlatan kendi şahsi ve mües - sese buhranlarımızı dünyaya maletme- ğe kalkışmasak daha iyi olur. — Fatay

Bu sayıdan diğer sayfalar: