15 Kasım 1929 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4

15 Kasım 1929 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

uar!ip bir hadise Garip bir iktisadi hadise kar. şısındayız: İstanbulda bazi tica- rethanelerde muhtelif ithalât eş- yasının perakende olarak güm- rük kanununun tatbikinden ev- vele nisbetle dâha ucuz satıldı- ğım görüyoruz. Halbuki ağustos ve eylül aylarında hemen herkes bunun aksini tahmin ediyordu; yeni gümrük kanunu bir çok eş- yanın resmini arttıracağı için teş rinevyelden sonra bu eşya fiat- larının yükseleceğini düşünüyordu Bunun için de birçok kimseler © zamanlarda çamaşır ve elbise nevinden olan ihtiyaçlarını teda- rik mektadı ile mağazalara, ter zihemelere koğuyorlardı. Hakikat halde eski ve yeni gümrük far- kından istifade etmek için bir takır. tüccarların fazla fazla mal sipariş etmeğe başlamaları da bu suretle ihtiyatkârlık yap- mak istiyenlerin biraz farklı ok duğunu gösteriyordu. Fakat dediğimiz gibi bu günlü vaziyet bütün bu tahminlerin ve hesapların aksinedir. Yeni tarifenin tatbiki hatta resmi artırılmış birçok eşya fiat- ları üzerinde fiatlarin yükselmesi şeklinde bir fark hasıl etmedik- ten başka bazı ticarethanelerde fiat tenezzülünü mucip olmuştur! Acaba bu garip iktisadi ha- disenin sebebi nedir? Birdenbire pek mantıksız gö - rünen bu hadise şu suretle izah edilmek lâzım gelir : «Yeni gümrük tarifesinin tat bikinden evel mal ismarlıyan ti carethanelerin hemen hepsi ec nebi fabrikalarının, yahut ban- kaların kredisine müracaat et- mişlerdir. Siparişler geldikten son- ra mwayyen vadelerde ödenmek üzre borrlarını takmtlere bağla- muşlardı Eğer bü tarzda Yülen sipa rişler hakiki ihtiyaçlara ve doğ- ru hetaplara istinat ettirilmiş ol- saydı müteşebbisleri belki bir dereceye keder istifade edebilir. Verdi, Pakat Ki vekil İsmet Pş. Hz. B. M. Meclisi kösüsünden verdiği istatistik malâmatından pek va: zih anlaşıldığı veçihle yeni yüm- rük taresinin tetbild piyasada çok elim bir ihtikâr ihtirasına meydan vermiştir. Bir çok mü- esseseler hakiki ihtiyaçtan kat kat fazla ve uzun zaman serfe- dilmiyecek o miktarda siparişler yaptıkları gibi ekseriya yanlış hesaplarla hareket eylemişlerdir. Bu halin neticesi olarak sipariş olunan mallar geldikten sonra icdiyat husunda müşkülât içine dümüşlerdir. Ve gene bundan dolayı piyasada birden bire kre- diler buhranı husule gelmiştir. Tebti bu vaziyet gümrük farkın: dan büfnde emelile fazla mal ismsrleniç olan tüçcarı yaşırtmış- tır. Buzlar kredi müesseselerin der yardım göremeyince ellerin- de mevcut malları maliyet fia- tinlean aşığıya, yeni zararla sat- mak mesburiyetinde kalmışlardır. Bu swstle bu kısım tüccar yap- tıklar. işlerden * istifade değil, bilâkis zarar vazlyetine düşmüş- lerdir. Mehmet Asım teklifi Amerika reisi hükümeti Mister Hover, “Briyan -Kelloğ,, misakı- nın tabil bir netiçesi olarak yeni bir teklif serdetti. Mister Hover harp zamanında erzak naklinin serbest olmasını, ve erzak nak- leden sefaine tecavüz olunma” masını kabul ettirmek istiyor. Mister “Hover, un bu teklifi Avrupada tabiatile pek hüsnü cümhurunun İnsaniyetperverliğini takdir ile beraber teklifinin ka- bulü takdirinde zuhura gelecek müşkülâtı saymaktadır. Şuram tastik edilmek lâzım gelir ki, Mister “Hover,in teklifi Cinevre cemiyetinin mukarreratı ile kolaylıkla telif (e edilemez. Cemiyeti Akvam harp vükuu takdirinde mütecaviz devlete kar. şı berri ve bahri ablokanın tatbi- kini kabul etmiştir. “Hover, teklifinin kabulü cemiyet mukar- reratından bu maddenin tayyı demek olur. İkinci bir nokta daha vardır ki: bu noktanın bizzat Amerika mat- buatı tarafından ortaya atıldığını görüyoruz; oda mevaddı gıdaiye- den bir kısmının kimyevi usul lerle mevadi müşteile şekline sokula bileceğidir. Bu imkân kar şisında meyadı gıdaiyeyi iki kir ma ayırmak ve iştial edici olmı- yanlarını harp kaçağı addet- miyerek diğerlerinin naklini me- netmek mümkün olabilir mi? Mister “ Hover , in teklifi, bizce de kabiliyeti tatbikiyeden mahrur olan”tekliflerdendir. Bu teklifin reisi cümhur tarafından ileri sürülmesi meselesine gelince bunu da sırf insaniyetpervarane bir hisse atfedemeyiz; Amerika- nın Avrupa harbi ile alâkadar olmasındaki esbabı düşünürsek, Hover, teklifinin tahtında mür- tetir hüveyi anlarız. Amerikanın harbi umumiye girmesini icap ettiren badisat, Almanlar tarafından ab'oka ilân edilerek Amerikan gemilerinin batırılması, ve Memaliki mütte- hide ticaretinin ihlâl ve izrar edilmesi ( keyfiyetleridir. Eğer Almanlar Amerika ticaretine kar- m müsamaha ile hareket etmiş olsalardı, hiç bir vakitte “Ren, boyunda ceneral “Perşing, ve iki milyon Amerikalıs ile karşılaş mazlardı. İşte mister “Hover, in “insani- yelpervarane , teklifinden bek- lediği gaye eğer mevaddı gıda- iyenin muharip devletlere nakli serbest olur, ve âtide Avrupada bir harp zühur ederse, Cemiyeti akvamla esasen alâkadar olmıyan ve Avrupa ile yeğâne irtibatı Briyan - Kelloğ misakının hayali rabıtası ile tevsik edilmiş bulu- nan Cemahiri Müttefika, tarafe- yin muhariplerine istediği kadar erzak yetiştirecek ve böylece kendine nadir bulunur bir mah- reç tedarik etmiş olacaktır, Görüldüğü veçhile Mister “Ho- ver, tam bir Amerikalı olarak düşünüyor. ve ortaya (| ttiği diğergâm hissiyatı, kendi vata- nının menafii ile tamamen te life muvaffak oluyor. M. Gayur Yatak odasında!.. aba henüz güneş, tan çıkıp Şart bekikağa Dep lamadı ama, kiyamet alâmetinin birçogu belirmiştir | denilebilir. Cazbantla, meselâ Deccalın fesat ve iğva dolu eşeği arasında haylı yakınlık, epiy münasebet bul- mak kabildir. Usul ve »'e'lerin tam manasiyle ter» * uşa da obüyük »" , udsına çok zamrr an gösleri- yor. Cemiyet nizamları altüst oldu. Hakkın manası değişti, Zulüm kam- çısı bir put, bir mabut gibi hür- metle karşilanmıya başladı, ayıp en tabii bir hal hüviyetile ara- mızda dolaşıyor. En adi işlerde bir maşa, bir vasıta olan para, bugün küstah ellerde çevresi kuşatılmaz ülkele- rin tacıdarı yerine geçti. Eskiden bu madde vekarın huzuruna çık- mazdı, bugün namusun fiyatını soracak kadar armn bir dereceye sivrildi. Bu zaman da: * insan, her gün âyrı bir şaşkınlığa uğramak için yaşar! , demiştim, Bugün şunu ilâve etmeliyim ki, hayretin de var- lığı değişmiş. En acayip hadiseler kârşısındaki sersemliğimiz ancak bir saniye Sürüyor. Şimşek ay- dınlığında seyredilmiş şeyler gibi üstümüzdeki tesiri hemen geçive- riyor. Dün “Grafik , atlı frenk mec- muasında gördüğüm resim ve okuduğum yazı bu imanımı büs- bütün perçinledi. Gazetenin sözü- ne bakılırsa, Londrada, yeni bir âdet peyda olmuş. Artık en tek- Miili misafirleri, yatak odasında yatak kıyafetinde kabul ediyor- larmış. Hep bilirizki İngiltere, cihanın en muhafazakâr, an'ana- sına en sadık bir memleketidir. Hatta bu yüzden saraylarındaki usul, merasim, kıyafet bile asırlar» ca evvelki devirlerin ruh ve ha- vasını yaşatır. O büyük salonlar ve yüksek tavanlar altında hâlâ perukalı, kısa pantalonlu uşaklar dolaşırmış. Eh, şimdi gelin de son moda ile bu ananeperestliği yanyana mubakeme etmiye çalışın. Ülfet lerinin kamusunda “Sen, hita- bındaki hafif teklifsizliğe bile yer vermiyen bir milletin, yatak oda- larında donpaça misalir kabulüne razı olmaları, bilmem ki nasıl izah edilebilir? Kendi evlerindeki yemek salo- nuna da baloya gider gibi giyi- nerek inen gene bnnlar değil ler mi idi? Bu aykırılığın, bu mu- aşeret isyanının en kuvvetli ter- biye almış bir memlekette başla- ması, hadisenin bizzat, kendisi kadar şaşmıya değmez mi? Dünyanın hemen her tarafında azaları milyon milyon çoğalan çıplaklar, hazreti Âdem devrini diriltmiye uğraşırken, gerçi bun- ları çok görmemek lâzim amma, bunlara heyecanlanmadan arka- mızı dönecek kadar sinirlerimiz nasırlanmamış olacak ki şaşiyor ve fena fena şeyler düşünüyoruz. Seyyah Di My Nası! rer“'n o'Mnlar ? Sus > naam Rokfeller! Petrol aramak humması Bu humma Kaliforniyada altın arayanların yummasını andırmakta idi 1860 milâdisinde Amerikada müteşebbis ve yetişmeğe heves- kâr gençler ptrol fethine koşar- ı “Rokleiler, in tercümei halini kısaca yazan bazı kimselerin yap- tığı veçhile, petrolun manabii ikti- sadiyenin “Con, tarafından keş- fedildiği ve bu sayede serveti elde ettiği iddia olunamaz. Filhakika 1837 de Oil kompa- ni isminde bir şirket tesis olun- muştu. Pu şirketin müessisi mira- lay E. Ş. Drak idi. Bu müessese iki sene sonra kuyuların delin- mesinde gösterdiği o teceddütle ilk defa olarak Pansivanyada yevmiye bir tondan fazla petrol istihsaline muvaffak olmuştu. O vakit petrolu tenviratta mebzulen kullanmak imkânı hasıl oldu. Hintliler petrolu ilaç makamın- da ve şişesi bir dolara olarak satıyorlardı. Petrol tenviratı ha- rıkulâde bir süratle taammüm etti ve bu da madeni yağın istihsa- lini teşvik eden bir hadise oldu. On sene evvel altın arayıcıla rının — uğradıkları humma gibi herkesi bir petrol humması kap- adı; Genö“nlduğu halde bu pet rol hummasına © kapılmış olan “Andrev. Karneji, “ hatıratında 1862 de olan hadisatı izah eder- ken Pansilvanyadaki Oil Krek petrol havzası hakkında diyor ki: “Petrol tarlaları üzerine öyle bir insan dalgası hücum ettiki, herkese bir melce bulmak imkânı kalmadı. Gelenler bir kaç saatte bir baraka inşa ediyorlar ve pek kısa bir müddette hayatın bütün ihtiyacatını tenvire muvaffak olu- yorlarlardı. Oraya hücum eden- lerin hiç biri açıkta kalacağını düşünmüyordu. Gelenlerin kısmı aram oldukça servet sahibi kimselerdi. Bir çok para biriktirmiş idiler ve para'a- rını gelişi güzel sarfedecek blade bulunuyorlardı. Asıl beni hayrete düşüren nokta, herkesin yüzünde gördüğüm şevkü sürur idi. Adeta kır âleminde eğlenen bir takım kimseleri andırıyorduk. Bu adamların hepsi son dere- ce şen idi. Servet sanki ellerinin altında bulunuyordu, Makinelerin zirvesinde tuhaf tuhaf yazılı bay- raklar asılı idi. Bugün nehrin sa- bilinde bir kuyu açmak için ça- balıyan iki adam gördüm. San- cakları üstünde şu garip ibare vardı: *Cehennem yahut Çin, maksatları kaza kaza ya cehen- nemi veya semtülkademdeki Çini bulmak azminde olduklarını ifade etmek idi, Durmadan kazıyorlar; P derinliği nazarı dikkate almadan kazıyorlardı. Soğuk kanlı bir muhasip olan * Con D. Rokfeller,, * Karneji,» nin gittiği sene bu mal ve servet arıyan adamlarla dolu sahaya vardı, Oradakilerin çoğu işten biha- ber sergüzeştçulardı. * Rokfeller,, petrol elde etmeyi düşürmedi. Çünkü mebadide böyle bir fik peşindo koşmak tehlikeli olak lirdi. Filhakika tekniği benüz inki$ etmediğinden saadet peşinde k şan bu adamların içinde ip kazma üsulleri ile feyyaz bir m ba bulanlar pek az zuhur © Diğerleri boş yere zahmet " himmet sarfettiler, Onlarda fornya altın arayıcıları gibi bul rana uğradılar, “Rokfiler, hem petrolu, vi şiyane araştıranların elinden tin alarak taktir ettirdikten sof piyasaya çıkarmağı tercih eyle Bu işi hakkile başara bili için “Klevelant, ta bir taki hane tesis etti ve o vakte kaf idare ettiği firmaya. şerik hu bir şirket tesis eyledi. KETE ELİZA Asma köprü! Ibiselerin, tuvaletlerin olduğu gibi bi bir de fikirlerin, tasavvur! modası vardır. Bendenizin r. sızlığım dolayisile elime k almadığım şu bir hafta yakası açılmamış bir fikir yürüdü. Bu fikir son senelerde A da sıkça seyahate çıkan Ey dostumuzundur. Fakat, gü mesin, bana icraat ve f kıtlığında asmalar budamak geldi w başmakalemiz! Bin gazetenin başma yeni şekli iktisabımızdâf içeriye çekildi. Bunun henüf kında olmıyan Son saat "5 tahririyesinin nazarı dikkati lunur. > | İntihar! el emleketinde | külliyetli para vurduktan sonr ig rimizde kendisini öldüren “ x# nın karısı kendisinden iki Yİ yükmüş... Acaba, buda intihara bir sebep olmuş mudur, P* siniz? yi Toplu İK a at Sabah Üğle İkindi Ak” İs ” AM 1189 pas, 16Sİ

Bu sayıdan diğer sayfalar: