18 Haziran 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2

18 Haziran 1930 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— ? — VAKIT 18 Haziran 0319 Türk - Yunan itilâfnamesi Millet Meclisinde | Üsrarafı 1 inci sayımızda | lenamesi Türkiye ile Yunanista- nın karşılıklı anlaşma arzuların- dan doğan ameli bir itilâftır.,, Vekil B.: müzakereye esas olan fikrini anlatmış, mukavele temellerinin ta Lozanda iken atıldtğını söylemiş ve demiştirki: Her iki memleketin menfaat- lerine en uygun olan samimi dostluk O duygularından (o ilbam alarak bilhassa teenni ile sabır ile çalışılaraktır ki, bu mukave- lename vücuda geldi. Bundan üstün bir çok şekillerin tasavvuru müşkül olmıyabilir. Ancak, asıl maksat ve gaye için iki tarafı müsavi derecede memnun ve gayri memnun eden yani her iki taraftan müsavi fedakârlık istiyen bir itilâfı en iyi bir netice olarak kabul etmek daha muva- fık olur. muhterem başvekilimizin di- ğerleri gibi kendi eseri olan ve fakat kendisini mevzuunun hu- susi ehemmiyet ve nezaketi iti- barile daha ziyade uğraştıran bu mukâyelenamenin siyasi kıymeti neticeleri hususlarına biaz sonra vuku bulacak beyanatlarında te- mas edeceklerini ümit ettiğim- den bu noktada tarafımdan te- vekkuf edilmesine mahal gör- miyorum. Yalnız şurasını tasrih etmeğe mecburum ki, bu muka- velenin son senelerdeki müza- keratı edvarında neticerenmesi- ni teshil için İtalya hükümet re- isinin her iki taraf hakkında ib- raz ettiği dostane hissiyatının hayirkâr tesirlerini ve muhtelit mübadele komisyonu bitaraf re- islerinin her iki taraf için ayni samimiyetle meşbu olan kiymet- li yardımlarını, bu işin huzuru- nuzda müzakeresi esnasında hu- sasi olarak bahsetmesem haki- kata karşı kusur etmiş olurum. Tevfik Rüştü B. bundan sonra cihan (siyasetinde (Türkiyenin takip etmekte olduğu yolu izah etmiş, yeni ticaret muahedelerini anlatmış, daima sulhperver ok duğumuzu ve daima sulh peşin- de koştuğumuzu söylemiş, sözüne devamla demiştir ki; — Türkiye şimdilik husulü en kolay ve müsmir çare olarak emniyet için ademi tecavüz, bi- taraflık ve hâkem muahedeleri- ni, tehdidi teslihat için de mü- savata doğru sisteminin müda- faa ettiği bir takım kapalı kom- binezonlar ve ittifaklar yerine karşılıklı ve mıntakavi açık an- laşmalara müsait göründü. Fakat her ittifakın karşısında bir itti- fak doğurduğunu düşünerek böyle teşebbüslerden çekindi. Halbuki OKnllog misakı gibi umumi anlaşmalara iltihak için mi terdi. Medeni mil- letle İe bir nizam ve inti- N olan Türkiye ken- disine ilişilmedikçe kimseye ta- raftar olmadı. Büyük reislerinin etrafında bir vahdet teşkil eden Tüak milleti mevcudiyetini mü- dafaa ve mubafazadan emin olarak inkişafını sulh içinde arıyor. Bizce ittifakına dahil olmıyan- ları dost göstermiyecek kadar yanlış düşünenler gibi bitaraflık yolunda yürüyenlere | tecerrüt edenler de hatalıdır. Çünkü, bir cephede mevki alanlar için o cephe haricindeki münasebet- lerinin mahdut kalmasına bedel, “bitaraflar için isterlerse bütün dünya ile iyi münasebette bu- lunma yolu kapalı değildir. Bir de şurasını tasrih etmeliyim ki, | mafii | bizim için her yeni dostluk mev- cut dostluklara ilâve ediirse kıymetlidir. Tarihinin bir çok devirlerinde yaptıâı büyük fedakârlıklar pa- hasına sözünde vefası misal olan Türkler için başka türlüsü varit değildir. Başkalarının zıddıyet ve rekabetine ümit bağlamak nekadar menfi bir istinat ise dosthk hususunda müsavi kıy- metleria tarh ve ilâvesile iştigal etmek te o nisbette manasız ve faydasız bir faaliyettir. Binaena- leyh konferanslara, müesseselere daima büyük bir sempati gös- terdik ve gösteriyoruz. Bu hususta şiarımız: Türkiye mümessilinin hazır bulunmadığı hiç bir müzakereyi ve kararı tanıyamaz. o kezalik mümessili hazır olduğu halde ittihaz edi- lecek karar Türkiyeyi kan ve para fedakârlığa sevkedecek mahiyette olunca mutlaka mü- messilmizin reyi munzam olma- dıkça böyle bir taahhüde girişe- meyiz. Zira Türkiye kuvvetlerinin sevk ve idaresi Büyük Millet meclisine karşı mes'ul olanlar- dan gayrisinin ellerine bırakıla- maz. Bunun için bu gibi mübim işlerde daima ittifakı âra usulü- nü tercih ediyoruz.» İtilâfın reddini isteyen meb'uslar Hariciye O Vekilinin nutkunu müteakıp Avni ( Samsun ), Hü- seyin ( Istanbul ), Mazhar Müfit ( Denizli ) Beyler beyanatta bu- lunarak itilâfnamenin reddini talep ettiler. Hariciye vekilinden sonra ilk söz alan meb'us Samsun meb'usu Nuri beydi, Ezelimle şunlan söyledi : — Etabli meselesi çok değiş- tirilmiştir . Yeni itilâifnamede adeta baştan başa tağyir edil- miştir . 425 bin ingiliz lirası aleyhimizedir . Evkaf işlerinin hallinde de gene zarardayız. Yunanistanda kalan Türk em- lâkinin bir senelik kirası bize verilen paradan çoktur. Yalnız camiler, medreseler, çeşmeler, köprüler bırakmacık. Orada milyonlarca servet birak- tık, Halbuki bunların şimdi eli- mizde bulunan itilâfnamenin sa- tırları arasında kaybulup gitmiş gördük., İhitiyarlara, yetimlere, malâlle- re, dullara en mukaddes ma- temlerini unutturmak için elimiz- den geleni yapmak İâzımgelir- ken 400 bin Türke en sonur'a da haklı alacaklarını, tamam lâzımgelirken bugün onlara bir ikinci matem dağıtıyoruz. On- lara göz yaşı döktürüyoruz. Bu sefalet elim değilmidir ? (Bravo sesleri) bununla bilmem ne ka- zaniyoruz ? Benim de karşıma atılan sulh perisi sözlerimin bu kısmını bo- ğazıma tıkıyor. Ben o sulh peri- sini defne yaprakları içinde de- ğil silâhlar arasında görüyorum. Sulhu kazanan dün o olduğu gibi bügün de Mehmetçiğin süngüsüdür. (Alkı Dün böy- le güz v yeri m (Bravo sesleri) Nuri Beyden sonra Hüseyin B. (İstanbul) söz aldı. Onu mü- teakıp Mazhar Müft B. kürsü- ye geldi. Onun sözleride şöyle bülâsa edilebilir; — Tamamen not tutmadım. Vekil bey beyanat iktizası falan, filân diyordu. Ben bunu anla- madım. Menafi umumiye menafii hususiye tada edi Karşımızdakiler ise neden me- etmedi. Fedakârlik eden karşı- kiler olmuyor. İsmet Paşanın Lozanda kazan- dığı bir hakkı da veriyorvz. Ben buna razi olmam asla olamam. 9 numaralı beyanname Lozan mu- ahedenamesinin ehemmiyetli bir parçası idi. Bu hak bugün geri veriliyor. Ben böyle bir hakkı geri veren bir itilâf için rey veremem. Türkiyede sakin olan Rum ortodokslar büyük emlâk sahibi değildirler, Fakat oradan hicret edenler neler bıraktılar, Tisal- yada bir çiftlik ne demektir! Yüz binlerce lira demektir. Biz bu itilâfda çok fedakârlık ettik; , kaybettik damiyorum, bunu mü- z'kere edenler benden zeki, benden vatanperverdirler. Fakat cesaretle söyliyorum çok saha- vet gösterdiler. Bu fedakârlık hep menafii umumiye için me- nafii bususiyenin fedasıdır. İti- lâfname bence kabul edilecek bir şekilde değildir.» İsmet paşa hazretlerinin nutku Bu sırada Başvekil İsmek p hazretleri söz alarak kürsiye çık- tılar İtilâfın aktindeki siyasi ve hukuki esbabı izah ederek söz- lerine şöyle devam ettiler: İsmet Pş.nın beyanatı Arkadaşlar ! Çetin bir mevzu üzerinde söz söylemek vaziye- tindeyim.Bazı zamanlar vardır ki vazife teveccüh edince insan, hatta birçok vatandaşlarm ho- şuna gitmese bile (hakikatleri söylemek mecburiyetinde kalır.,, Badehu Paşa, Türkiyenin hüs- nü münasebat arzusunda olduğu gibi Yvwnanistan ricılinde de ayni arzunun mevcut olduğunu söylemiş, aradaki ihtilâfın halli için yedi senedenberi tarafey- nin m bulundı u, arada- ki EE alla imparatorluk devrinden müdey- ver 30 senelik bir mesele oldu- ğnnu bundan böyle gayri müba- diller meselesinin ynelmilel mahiyetten çıkarak bizim dahi- li br meselemiz bulunduğunu, gayri mübadil vatandaşların is- tihkaklarinın karşılıklardan adi- lâne bir surette teminine itina etmek olduğunu ifade etmiştir. Badehu İsmet Pş. sözüne de- vanla demittir ki: — Yunanistânle bizim müna- sebetimizde bizi ibtilâflı ve men- faatlerimizi zıt bulunduracak bir sebep yoktur. Bizim Garbi Trak- yada veya diğer bir memleket- de gözümüz olduğu söyleniyor. Cevap yeriyorum: Bizde böyle bir arzu yoktur. Etabli meselesinde bir çok fedakârlık yaptık. İstanbulda bu. lunan mübadillerden bir kısmı daha gitmek lâzım gelirken kal- sanların gidip gelmeside bir çok iztırap veren hazin bir mevzudur . Uzun zaman iki memlekt ara- sında bir çok münazaalar olmuş- tur. Bunların mahiyetini ve se- beplerin bilmeksizin düşmanlık kalplerinde yer etmiş bir çok vatandaşlar (o bulunabilir. Fakat bizim vaz'em-, böyle hassas vatandaşlara bağırm' |, ici mem- leket arasına dostlu« tecss's etmesinin bu memleketlerin m - nafiine muvafık olduğunu hay- kırmaktır. (Bravo sesleri) Paşa Hazretlerinin nutukları alkışlandı ve itilâfname aş 15 ret ve2 üsten f 189 reyle kabul e sik reyi z ve müzakerata devam olunacağını istikametleri tevzin etmeğe bilhassa kz 7 ce GN Ml meclisin Sn senesi Üstarafı 1 inci savıfamızda |) milletçe ve devletçe azami bir tasarrufa istinat ediyor. Tasar- | ruf kısmını geçen devrede ame- W olarak takip ettik. Bundan sonra ecnebi dövizi alım satı- mını tanzim için kanuni mur& kabe tedabiri aldık. Bu muraka- | be tedabirinin hakiki ihtiyacı hiç bir surette tazyik etmiyece« mahiyette olduğunu ve ne kadar bir itina ile tatbik edil diğini takip buyurdunuz. Fa- kat böyle büyük milli meseleler- de asıl tedbir vatandaşın, mem- leketin o iktısadi bünyesine ve bizzat kendi nesline itimat et- mesidir ki geçirdiğimiz kuvvetli imtihan böyle bir çok sarsıntı- lan iktiham edecek kadar der- manlı ve zinde olduğumuzu bir daha isbat etmiştir. (Bravo ses- leri, alkışlar) Her hangi bir müşkülâta uğ- rarsak uğrıyalım, ilk vazifemiz tedbiri evvelâ kendi şuurumuzda, ondan sonra mamleketin heyeti umumiyesinin takatinde ve ik- tısadi kuvvetine istinat etme- sinde aramalıyız. Geçn tecrübe bu hakikati bize fili olarak bir daha telkin et- miştir. Bundan sonra milli, ikti- sadi inkişaf esttirecek bir çok tetbirler alındı.,, Bundan sonra Başvekil sözü- ne devam etmiş, milli mahsu- lün ibracını temin edecek bir çok tedbirler alındığını, muamele vergisine matuf sühuletlerin te- sirini göstereceğini söyleyerek tağşiş kanununun ehemmiyetin- den ve badehu Ziraat ve Sanayi | bankalarına 10 milyon lira ve- rildiği bahs etmiş ve sözü- nü Merkez bankasına naki ile demiştir ki: — Merkez bankasının serma- yesi 15 milyon liradır ki bu ser- maye vatandaşlara arzolunarak onların senetlerile temin oluna- caktır. Badehu Başvekil Paşa, müzdeki sene zarfında iştigal edilecek. meselelerden £ birinci- sicin mali borçlar olduğunu, mü- tahassısın bununla meşgul bu- lunduğunu beyan etmiş ve bu mütahassısın tetkikatından son- ra bâmillerle temasa gelineceğini önü- söylemiştir. ilâveten demiştir ki: — Hususi ve resmi hayatta tasarrufu takip edeceğiz. Milli tasarrufun lüzumunu vatandaşlara mütemadiyen söyliyeceğiz. Milli iktisadın inkişafını temin edecek gayret edeceğiz.(Sürekli alkışlar) | Tatil talebi Nutku müteakip Yozgat meb- usu Süleyman Sırrı B. riyasete bir takrir verdi. Bunda Büyük Millet, meclisinin 8 aydır ictimaı münasebetile istirahate Okespi istihkak (ettiğini, (binaenaleyh teşkilâtı esasiye kanununun mad- dei omahsusası mucibince ve meb'usların dairei intihabiyele- rini gezmelerine fırsat verilmek üzere tatili ictimaa karar veril- mesi talep ediliyordu. Takiir kabul olundu. Asım Beyin takriri Asım Bey (Art.in) verdiği bir takrirle itilâfname ve mali, | iktisadi meseleler dolayısile hü- kümetin beyanatının tasvip edi- lerek (o rüznameye geçilmesini istedi. Takrir kabul edilerek İsmet Paşa Hz. nin beyanatı Se edildi ve ruznameye ge- Kâzım Pş. Hz. nin beyanatı Reis Kânm Paşa Hazretleri ayağa kalkarak: — Muhterem ark»”'»! Meclisi âli içtin. f - ** ii lüzum görmezse eşin safe kadar içtima etmiyecktir» 80 içtima 265 muamele Bu s:ne zarfında merbee iş 80 içlima aktetmişs ve gyü intaç etmiştir. Bu ş »rden Ur kanun lâyıhası, 17 si tefsir, muhtelif muameledir. Hükümet yem » millet el ele i Meclisin bu seneki esi m bilhassa (iktisadi o sahadö mühim ve memleket için nafi olmuştur. Mali ve V vaziyetimizin inkişafı için me lis, hükümet ve millet be dar raber çalıştılar. Bunların bide lı tesirlerini memnuniyetle $. | mekteyiz. Dört buçuk ay esnasında dairei intihabiyöğ. nizi gezerek halkle Y i temas neticesinde yeni ibÜ gi ları tetkik edeceksiniz. kikattan gelecek seneki ; içtimaiyede hayırlı net e receğimize oeminim, He i sıhhat ve afiyet ve hayırlı hatler temenni eder, azal ig mı bürmetle ve muhabbetle larım. ,, g Reis Paşa Hz. şitdetli ve 4 vamlı alkışlar arasında "i! yi kürsüsünden indi ve B. M.M f devrei ictimaiyesini tatl ette. Yunan hariciye eni meninde şedit mü kaşalar “ ji ik ARİEL Üst tarafı 1 inci sarıl itilâfhnamenin — fevaidini ederek siyasi fırkalar rü ; kabul ve teasvibe davet e Venizelostan sonra söz © siyasi fırkalar rüesasından daris, Zoviçanos ıtilâfname rey vereceklerini beyan M. Venizelos siyasi (fi rüesasının. bu beyanatından © büyük bir *asabiyet içinde” alarak dedi ki: : — Muhalifleri, battı hal tinin tesbit edeceği avakiR” mes'ul addederim. beli Her hangi bir fırka mu lerin manasız metalibini ki si sine mal ettiği takdirde İ yaptıracağımı ke namenin tasdikinden evel katiyet ve resmiyetle beyan © intinabat rim.,, 3 M. Venizelosun bu şiddetli # matlöp tesiri hasıl etmiş VW. yasi fırkalar rüesası, iti nin Rum muhacirlerire yal tazminat vermek mactur Yunanisiana tahmil e! noktasında mutabık kali l Venizelos siyasi fırkalaf yi sasının obu ric'ati üzerine intihabat yaptırmak teb or geri almıştır. Hariciye € ninin bu kararı üzerine me tastik için bu akşam P mentoya tevdi olunacaktır" af | Encümenin içtimamdan “ gf M. Venizelos Epa Ya i firine bir telgraf çeker nan hükümetinin mübabil ği kin mabsubunu kabul i bildirmiştir. i Türkiye ile diğer iti il lerin akti için derhal m“ | rata başlanacaktır. | pri M. Venizelos (teşrini€” Ankaraya gidecektir. Muhacir meb'uslar aleyhinde çel parlâmentoYf l a © vereceklerdir. 4 i Aramızda bahri tahdidi dg teslihat mi? : Atina, 17 (AA) — “ğe ile Yunanistan arasında bi” A luk misakı ve iki devleti” silâhlalarının, bahri K“ 04 | arasında müsavat €s# bir teniden, tahdidine dair ©. # ekü için yakında mW ii

Bu sayıdan diğer sayfalar: