9 Aralık 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 9

9 Aralık 1930 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Garbi Trakya mektuba “Peyamı islâm,ve'Rehberi! inkılâp, paçavraları ! Her şeye rağmen Garbi Trakyada büyük | Türk inkılâbının feyzi yürüyor | Türkiyede yapılan inkilâbın prensip- leri Garbi Trakyada birçok maninlara Tâğmen yine ilerlemektedir. Gençleri ürdeleri tamamile benimsemişler- dir. İskeçe ve Dimetoka kasabalarında m yüzde sekseni yeni fikirlerin &- Şıkıdır. İskeçe köylerinde (Kireççiler) olmak üzere (Fıçırlı) (Calebli) (Okçular) (Boyacılar) ve sair köylerin mekteplerinde dersler baştan başa ye »İ harflerle okutulmaktadır. Garbi Trakya maarif müfettişliği #wwelce türk mekteplerinde yeni harf- *rle tedrisatın yasak olduğuna dair| tarafa tamimler, emirler gönder- Mişti. Fakat köylüler müştereken bin elik telgraflarla bu hali Vemize- şikâyet ettiler. Atinadan Garbi ya umum valiliğine gelen cevap, mekteplerinde tedrisatm Türkle YİN arzu ettiği tarzda yapılmasına mü- “ade olunmasını emrediyorda, Yeni İere mümanaat eden (memurlar, Yüz elliliklerden (Mustafa Sabri) nin R yaranınm tesiri altmda kalmışlar. Tarihin bu sicilli haini, bugünlerde 'kün başma gelen şapka meselesi) de bir kitap neşredecektir. Evvel Bene kitabın tab'ına başlamış, i “tma neşretmişti. Fakat şimdi heps Mİ birden tab'etmekle meşguldür. Bit- ba kitahm beş on urapça elimle, hadis parçası ve beş on mugala| âdan sonra şapka giyenlerin kâfir o keağından başka bir şey yazılmıyncak Gümülcünede yeni harfler biraz da ha tedrici surette ilerlemektedir. Gü Mülcüne köylülerinin, bazıları mual- Ünlerinin gayreti sayesinde çocukları N bu nimetten müstefit etmektedirler. Balkan köylerinde ise eTan İeet) okunmaktadır. Gümülcüne her e al hocaların çekmeğe neli İsmailin Gümüleünede sonra Garbi Trakyaya zi ayrıca bir bayi vasıtasile sattırmakta- kânmı hazırlamakla meşgugldürler. Bu| şuursuz kuvvet ile Gümülcünede bes-| lenmek aşkını taşıyorlar. Ismail Hakkı, Gümülcünenin dibağ hane mahallesinde kız kardeşinin evin de oturmaktadır. Kendisile firariler-| den maada, ismi yukarda geçen eski| meb'us Mustafa Ağa ve yine deveci| Mustafa ve genç Hüseyin gibi fesli; Hafız Şerif, Bıçakçı Hoca gibi sarıklı lar sıkı temastadırlar. o Gücülmüneli İsmail Hakkı öğleye kadar evinden çıkmaz. Kendisile gözrüşmek leri kabul eder. Bazan firarilerden Kü- tahyalı Mehmet isminde birisinin aç tığı (Bursa Kahvehanesi) ismindek ahveye çıkar. Burası firarilerin klü bü gibi bir yerdir. Şimdi Gümülcüneye bir tarafta yüz| ellilik Gümüleüneli İsmail Hakkı Mustafa Ağa, diğer tarafta meb'us Ha- et Galip ve Hafız Salih ve müftü Nev zat hoca olmak üzere iki mürteci grup vardır ki ikisi de Türklük daha iyi çalışabileceklerini istiyen- ve aleyhinde iddia ile hükümetin nüfuzunu kendi tehlerine Gümüleü-| taraftarı ise| maktadırlar, yoktur. Müftü Nevzat grubunun taraftarları İskeçe meb'usu Niyazi ve Karakaç üç beş ki an Halil ile bunlara benziyen| İsmail Hakkı Paristen geldikten yine Paristen (Rehberi İnkılâp) isminde bir gazete gelmeğe başladı. Bu gazeteyi firariler garbi Trakya köylerine meccanen tev| etmektedirler. Gümülcüne içinde dırlar. Bu gazetenin başlığında (Sahip ve müdürü Ömer Fevzi) ismi maktadır ki bu adam Türkiyenin yüz, içinde vakıf, maarif”ve — cemant/efMMK Tintesine dakirdir. Dört sihife ellerindedir.lü okun- zerine on beş günde bir defa çıkan| cemaat vakıf ve maarifinin ba-|bu gazete baştan nihayete kadar Tür- NE Gerek Gümülcünede ve ede bu hocalar ve firariler evvelâ Mbuslara Hacı Galip, Hafız Salih,| kaçan Halil, Mumcu Niyazi gibi kafalılara ve bunlardan sonra da ilerden hükümette nüfuzu olan! larına istinat etmektedirler. | Simdi #irarilerle hocalar hemen iki; me ayrılmak üzredirler. Geçenlerde tafa Sabri) (Yarım) ismindeki savrasını Gümtlcünede çıkarıyordu.! Mikm akla karayı seçemiyecek kadar| a olanlarile hocalarm bazıları o- NA etrafına toplandılar. Gümülcüne tn (Nevzat) yobazı da ona mey-| day; Hafız Salih ve Hacı Galip ismin) kay ocalar ise Mustafa Sabrinin bu) ağ ürktüler. Kendi taraftar- fig! da celbedecek vehmile araları 4 Saç ayet Mustafa Sabri Gümül iş çien İskeçeye nakletti. Kızını İske- aye manti ielâmiyesinde reis olan fi- Ni *rden Ali Vasfiye verdi. Gazetesi- Kadin değiştirdi. Ve (Peyamı ise ta, İsmile İskeçede çıkarmağa baş rayı astafa Sabrinin çocuğu (Kamış im Sabri) İskeçede cemaat mek- N de muallimdir. Mustafa Sabri 9 1 İskeçe medresesine müder- İş bt. Şimdi Mustafa Sabri dört “#lu Kamış Ibrahim Sabri dört Mi İamatları Ali Vasfi altı bin drah:| Yetik alırlar. Yani ayda bu üç kişi| İva emanet ve maarif sandığından yaz, seksen sekiz lira para alırlar. Müş» İslâm) paçavrası garbi Trak-| Sok az satılır. İskeçede katiyyen Naz, tata Sabriden sonra Gümülcü- Ma elemeli İsmail Hakkı geldi. Mü Paristen gelmiştir. Birkaç 3y #timülcünededir. o Mevsukan| ma göre şimdi Gümülcünede İtafına bir grap toplıyarak kuv Pinak emelindedir. Kendisile bu *lele veren yerlilerden reski Mustafa ağa) isminde birisi Bunlar halkım mutaassıp ©- İN duyguyu kavrryamamış kasmını arkalazıma almak im- e İ almıyan Yunanistan şampiyonu )Memiekette V7 e Si mkmmananal Akhisard d Tütün kumpanyaları renç- pere ezi di dığım gibi tütü or khisar muhabirimiz Evvelki mektu ıpanyala nın bazıları rençpe teslim alırken çok eziyet etmek te, iskonto ve mallarından yapmaktadır skarta lar. Bununla beraber tütüncüler den sahtekârlık yapanlar da var mış. İyi fiatla satılan kom nun iyi tütününü göstererek disinin fena malını yüksek f satanlar da varmış. b mazın yedi m I duğu gibi böyle ekseriyeti saf ve masum zavallı rençpere zarai tadır. Eğer böyle ise çok ayıp şeydir. kısmen idrak tarlada toplar satılmayıp kân girdik ten sonra diğer ticaret emtiası gibi malı tüccara rip sat mak lâzımdır. Böyle olursa ne zürram hile- kârlığına ve ne tüccarın gaddar lığına mahal bırakılmamış olur. Memlekette birlik tesisile her sene dedikodu teşkil eden ihtilâfın önüne temennidir. Adliye Nazif teftişini bitirmiş, gördüğü intizam ve dürüstiden memnun kalmıştır. Adliyece müsadere suretile top- lanan silâhlar mezat mahallerin- de sattırılmış, dört bin yakın bir meblâğ temin edilmiş tir. Hükümet vessitile hilktan top- lanan bu la vesait zirai ve ticari bir zaman her Be müfettişi vasıtas Türkiye firarileri bulunmakta-İkiye ve inkılâp prensipleri aleyhinde bilmem ne dereceye ka gerekse İ-İ mugatâtalarla doludur. İskeçe şehir) Vafıkı hikmet ve mabl: ve köylerinin hiçbirisinde okunmaz. | Balkan kupası Atina, 7 — Bugün Panatinai- | kon stadında Balkan kupası için Yunan ve Bulgar milli takımları karşılaşmışlardır. Çetin bir maçtan sonra Yunan takımı 6-1 galip gelmiştir. Binlerce seyirci bu neticeyi büyük bir şevk ile karşılamış- lardır. Daha oyun başlar başlamaz Yunan takımının faikiyeti teza- hür etmiştir. Yunan golleri tevali ettikçe stadyom alkıştan çınla- yordu. Yunan halkı Bulgarların yegâne şeref golünü şiddetle al- kışlamıştır. Yunan milli takımı kaleci, sağ müdafi ve sol mua- vin müstesna, tamamile yeni o- yunculardan teşkil edilmiş, ev- velki Yunan takımlarında yer ki li Panatinaikondan beş oyuncu Yu- nan milli takımına itbal edilmiş- tir. Balkan şampiyonasının netice- si şudur: Oyun adedi galibiyet mağlâbiyet 3 1 2 3 2 I Yunanistan 3 2 1 Bulgaristan 3 1 2 Sırbistan takımı 2 mağlübiye- Sırbistan Romanya İik maçı te mukabil ancak bi kazanmış olmasına r kuvvetli namzedidir. Çünkü Yu- goslâv takımı, mütebaki üç maçı kendi toprağında Ye ve Romen takımlarına karşı oy nayacaklır. DÜRLUĞ Kuvvetli bir habere göre ası umumi müdürlü Mustafa Şerif Bu takdirde Nafıa Vekili Zel Iktısat Vekili olacaktır, TEF önüne alacaktır. İktisat bu hus bulunulmasını bi istihsal kred u İamimd inin itemin edildiğine, köylünün idam maada nerelerden para | /bu parayı yüzde kaç faiz ne dair bazı sualler vardır. BEŞİKTAŞ BI hazırlıklar bitmiş, tiva eden k Jtanzim olunmuştur. İLİĞE KARŞI — Hükümet! de murabahacılığın | nihil tedbirler leti ziraat müdürlüklerine tetkikata 9— VAKTT 9 Kânüneve' 1930 — İ I eminyonları Kendi Va” | 7 ken dileri seçiyorlar İdiği edilmiş karar derpiş » İngiltere hükümeti onun nfaatlerini In-İkimi vali olarak ve tayin ni bilmiyecek ı haktan ilk istifade eden ve onu Avusturalya ol takdim ve tercihlede ilk|tatbik eden dominyon kl muştur. n netice) olan di Avusturalya, tarihte ilk defa ol& dedeceğiz, rak bir Avusturalyalının umumi vali iominyonla- olarak tayinini istemiş ve İngiltere kr- hiyetleri| ralı buna muvafakat etmistir. r ehemmi İyanın yeni umumi valisi Avustural kette çalışmış Avustur jsir Isak 1 ularından 1 a doğmuş, bu mem re A in : : tarak umumi validir. ımumi va Avusturalya başvekilinin tavsiyesi üzerine İngiltere kıralı Sir İsakı tayin etmiş bulunuyor. Halbuki eskiden, iştirak etmesine imkâ Avustralyanm yeni w til i temsil eder lerdi. 1926 giltere dJarey enesinde bu umumi valilerin Arustralyanın bu yoktu. umi valisi, orada adliye nazırlığı vazifesini ifa et- kte idi, Rabası bir terzi idi. Bu izahatımızla şu neticeye vârıyo- : kıralının temsil etmeleri ve z 1/işe re kıralımın İngi tere »ziyeti âynen ha» Here | planan İmparatorluk kop Tuz. İngiliz dominyonları ile İngiltere «ha ileriye gü/arasındaki yegüne münasebet, domin- dominyonlara|Yonlar tarafından intihap ve inha edi vini meselesinin an-lecek umumi valilerin İngiltere kıralı rİtarafından tayin edilmesinden ibaret ayı bu umumi valile. olmuştur. © hükümeti tarafından kı.) o Demek ki İngiltere #le dominyonlar edilmesine lüzum olmadı-|arasında, iplik pamuğundan daha zaif &ı, bilâkis her alâkadar dominyonun|bir bağ kalmıştır. ırala istediği umumi valiyi tavs minyonlarını a rala tav e et ö.R. | MEMLEKETTE VAKIT . Adanada ilmi bir içtima | Eski: muallim ,syenileşmek için okuyacaksın, www İ yeni muallim, eskimemek için okuyacaksın ! - / Adana (VAKIT) — Cenup vilâyet-ve yoklama meselesi, bedit zevksizlikle nın teşkil eden|mücadele, muhtelit (tedrisat, nlerde bir ma-| ti. İsmail Ha-İç nan bu kon-| yarım gün mektepleri, sınıf ve grup usulleri, kuma odaları, göçebelik yüzünden yaylâ mektepleri meselesi, muhitte o ar vilâyetin maarif müdürleri| sma faaliyetinin takip işi, müfettişler. edrisat mü e ular, Kırlı grede ve ilk eri hazır bu 4 : le maarif müdüriyetinin münasebetle il v. İrinin daha ziyâde tavzihi.. gibi mühim naddeyi bulan ruz- sin tetkik ve müzakeresi bir haf- maddeleri ihtiva eden mevzular üzerin de konuşuldu. Bilhassa bedbin mual- n fazla sü , Geceleri bile de eden bu mü şalardan — pek büyük ehemmiyeti haiz eak bu yazımda en mühim limlerle mücadele keyfiyeti çok inte resan idi, celer 1 temas edeceğim: Jnoktalar Maarif emini bu hususta uzun İza- ; Evvelâ İsmail Habip Bey yazm Ah)/hat verdikten sonra gu sözleri de ilâve rada toplanan eminler kongresinde! etmeği unutmadı: şiddetle ilk ted-! Talebe karşısında surat asmağa, ça ien meseleleri etraf-çn kaş göstermeğe hakkımız yoktur. ıttı, ve ilk maddenin yranllim her halinde talebesine neşe mesleki bütün nirengi © ardan biri de budur. Ruhi çamur müzakeres ildiğini Bu hemen 1 beyan etti ei lere taallük imizi teşkil e- Muallimler : ğa sevkede|dan yaratılmış, menfi insanlar, üzerin- gu,/den illet akan insandan daha muzır. dır. Meyus, bedbin, imansız bir mual t mi n insandır. Bizim n mü : ” er mesle'lerden ayıran nı iği Sl ökum kar kabul eği- okuyan mua usta verilen in terfi için , sari en mühim hastalıklı bir in muallim : lere mevzular/sandır. Meslek onu tutmaz. teşvik etmek.| p A — Mualli Kongrenin hitamında Habip Bey çok wwvetli bir nutuk irat ederek kapa» anlamak İçin ans. miştir. Kongreye iştirak eden maarif mü- dürleri ve ilk tedrisat müfettisleri se erkek muallim mektebinde bir Okuma İ maddilcay ziyafeti verilmiş, mesleki hasbü- unsur küt hallerde bulunulmuştur. Ekrem muallim Le mübadelesi lıdır. Her fikir lunm Ölüm AE m A KEMA. Beyoğlu kaş ars ettiş mmtak; y muall Merl nk lerini top rde Eski mual kamı Sedat ve şehir Avni Beyle- n validesi Anadolu De: eri (MES- aclisi rin kay “İları Kam aksın eskimemek İl haremi azasından avukat eni olmak için. Ye Morlmn MEZ Aliye İffet Hanım geçen pazar İaksamı Modad: cazibeli| aarifinia inkişafı daha bazı mukarre- hanesinde irtihal et- dün ihtifalâtı lâyıka ile kaldırılarak Karaca Ahmetteki alle makberesine defnedilmiştir. Merhume ile temas ve veliler) salihattan idi. Muhterem ailesine sa- sınıflarda o imtihan|mimi taziyetlerimizi beyan eyleriz. miş ve cenazesi at ittihaz Çocu lileri teşkilâtı, üçüncü

Bu sayıdan diğer sayfalar: