27 Temmuz 1931 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 1

27 Temmuz 1931 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Hapisanede cinayet mame Manisa hapisanesinde kânlı bir hadise oldu 2 inci sayıfamızda okuyunuz 14 üncü Yıl «Sayı: 4865 Idare yeri: İstanbul, Ankara ca. Vakıt Yurdu Borç js Mukabilinde Buğday Birkaç sene evvel buğday fi- atlarının yüksekliğinden şikâyet ediyorduk. Şimdi de haddinden fazla ucuzluğu feryatlara sebep oluyor. Evvelce fiatların yüksek- liğinden şikâyet edenler müsteh- likler idi. Şimdi feryat edenler ise buğday müslahsıllarıdır. Üç sene evvel buğdayın okkasını on beş ile on sekiz kuruş arasında alan müstehlikler şimdi fiatlar beş kuruşa kadar düştüğü için elbette şikâyet etmez. Fakat buğ- dayın hiç olmazsa maliyet fiatı- ni çıkarmak mecburiyetinde olan çiftçi buğday bedelinden masra- fim kurtaramazsa ne yapacağını şaşırır. O vakıt müstehlikinde düşünmesi lâzımdır. Çünkü buğ- dayın maliyet fiatını bile kurta- ramaması demek bundan sonra çiftçinin kendi yiyeceğinden faz- la istihsal için toprak ekmeğe lüzum görmemesi, şimdi okkası beş altı kuruştan buğday elan müstehlikin ise gelecek seneler- de iki üç misli fazla fiat verse de memleket dahilinde alacak buğday bulamaması, buda bilâ- bare memleketin yaşamak için buğdayını hariçten altın para vererek getirmeğe mecbur kal- ması demektir. Zaten iktısadi ve mali buhran içinde olan memle- ketler için bundan büyük bir fe- tasavyur edilahilir mi? bu ihtimalleri göz önüne getiren efkârı umumiye bir müd- dettenberi buğday meselesile meşguldur. Gerek çiftçiler, ge- rek müstehlikler için ileride teh- likeli vaziyetlere meydan verme- mek için çareler düşünüldü. Bu yolda hatıra gelen çareler ara- | sında ekmek fiatina okka ba- şına iki üç kuruş zammetmek, | bu: zamdan hasıl olacak parayı ' müstahsillere prim olarak ver- mek hatıra geldi. Hatta bu hu- susta hükümetçe buğdayı koru- ma kanunu yapılacağı söylendi. Buğday Omeselesi (o şüphesiz memleket için hayati işlerdendir. Fakat bu tarzda ileriye sürülen tedbirler uzun tetkiklere muh- taçtır.Onun için hükümetin buğ- dayı koruma kanunu teklif ede- ceği hakkindaki haberler tahak- kuk etmemiştir. Şu kadar var ki buğday ko- ruma kanunu çıkmamakla bera- ber çiftçileri himaye için bir tedbir düşünülmemiş de değildir. Bahsettiğimiz bu tedbirin esasına gelince:Çifçilerin ziraat bankasına k para ile değil, buğday ile ödemeleri imkânmı vermek- ten ibarettir, Hakikaten bu tedbir çok isa- betlidir. Köylüler istihsalâtların- dan yiyeceklerini ve tohumluk- larını ayırdıktan sonra geriye kalan buğdaylarını satarlar. Çün- kü onlâr giyecek için kumaş ve bez,yiyecek için şeker,içecek için kahve almak, hükümete vergi vermek için paraya mübtaçtır. Böyle bolluk ve ucuzluk senele- rinde fazla buğdayına müşteri bulamıyan köylü ve çiftçi bir ta- (Ah tarafı #üncü sayfada Mehmet Asm Küçükilânlarımız- dan istifade ediniz “Vakıt,, ın küçük ilânları görünür ve çok okunur Pazartesi 27 Temmuz (7inciay) 1934 O Telefon: (İdare) 244370 — (Yazı işleri) 24571 Sayısı 5 Kuruş N Mürşit Hanımlar Bugün köylere hareket ediyorlar Köy kadınlarını irşat heyetlerindeki hekim hanımlar Köylere gidecek olan Kadın birliğinin irşat heyetleri bu sa- bah mıntakalarına hareket ede- ceklerdir. Birlik reisi Lâtife Be- kir H.ım riyasetinde bulunan heyet saat dokuzda Kısıklıdan arabalarla Bulgurlu köyüne gi- decektir. Bu heyet refakatinde doktor Pakize izzet H. bulun- maktadır. Dudullu ve Kartal ve civarındaki köylerde bir hafta kadar dolaşılacaktır. Yarınki bayram Yarın milli hakimiyet bayra- mıdır. Bu münasebetle resmi ve hususi daireler tatil edilecek, gün- düz bayraklarla gicede elektrik- le donatılacaktır, Bu gece peygamberin doğ duğu geceye tesadüf etmektedir, Bunun için camiler tenvir edi- lecektir. Yarın maarif cemiyeti namına rozet dağıtılacaktır. H.M. 5. ( Haşmetpenahın casusları) Yazan: Xavier de Hauteclocgue (H. M. S.) His Majesty's Spies yani Zatı Haşmetpenahilerinin ca- susları demektir. Haşmetpenah İn- giltere Kralı ve Hindistan İmpa- ratorndur. H. M, &. tefrikamız, sulh zamanında İntelligence Ser- vice tarafından yapılan casusluk- ları, karanlık bir harp sahnesinde tayıflar gibi görünmeden geçen giz li memurların maceralarını anlata- caktır. Türk — Yunan harbinin bü- tün masraflarmı üzerine alan Sir Basil Zaharoftan tutunuz da, pet- rol kralı Henri Deterding, OKürt isyanını tahrik eden Lawrens o ve Rusyada öldüğü bildirilen Sidney Georges Reilly'ye kadar kürrei arzı zaptetmiye uğraşan bu adamların sarfettikleri mesai hakikaten ha- riktilâdedir. : iffet Halim, ve doktor Handan oH.lardan mürekkep ikinci heyetde yene bu sabah sekizde trenle taleaya gide cektir. Kâhtane ve ciyarma gidecek olau üçüncü heyet Saime Faik, Aliye Halit Fahri, doktor Semi- ramis OH. lardan ir. Sarıyer köylerine ecek dör- düncü grup da bugün öğleden sonra hareket edecektir. Hazretleri dün de Yalovadan teşrif etmemiş- lerdir, Başvekilimiz Yarın sabah ein dep edec: Ankara, 26 (Telefon) — Baş- vekilimiz ismet paşa yarın akşam fırka umumi kâtibi Recep beyle birlikte Istanbula hareket edecek- tir. Fırka idare heyeti bürosuda muvakkâten istanbula nakledile- cektir, içtimalar 15 teşrinievvele kadar orada yapılacaktır. Kâzım Paşa Hz, Meclis reisi Kâzım Paşa dün lâirelerinde istirahât etmişler, hiç bir yere li Hariciye Vekilimiz Hariciye Vekili Tevfik Rüştü Beyde Bir iki güne kadar şeh- rimize gelecek ve bir müddet istirahat edecektir. Ruslar Malnsada mühim miktarda üzüm satin alacaklar Manisa, 26 (A.A) — Sovyet- lerin izmir ticaret omümessili üzüm mübayaası için buraya gelmiş ve bağcılar k tifi müdürü ile temasa girmiştir. Fi- at üzerinde henüz bir itilaf basıl olmamıştır. Sovyetlerin Manisa üzümlerini kooperatif vasıtasile mübayaa fikrinde olduklan an- laşılnıştır. maa Maarif müsteşarlığı Ankara, 26 (Telefon) — Meh- met Emin Beyin vekâlet emrine alınması Üzerine maarif müsteşar- lığını vekâleten teftiş heyeti reisi Rıdvan Nafiz B. ifa etmek- tedir. Yangın söndürüldü Muğla, 26 (A.A) — Köyceği- zin Ağla ormanında çıkana yan- gın söndürülmüştür. Yanan saha otluktur. Ağaçlara bir zarar ol- mamıştır, Reisicümhur Hazreti İSA Yazan ; Dr. Elsler T ercüme ve tavzih eder; Ömer Rıza İsanın salpolunduğu haç Üzerine şu kelimeler yazılmıştı “Yahudilerin hükümdarı Nasıralı isa,, Bu söze, Hristiyanların menbaların yazılarında tesadüf ettiğimiz için Haçın üzerine bu cümleyi yazdı nda değil, fakat Fristiyan düşmanlarının inanabilir k i bunu yazdıran, İsayı idama mabkâm eden hükümet, yani Roma idaresi ve o İdarenin mü messili olan Pildt idi. yi Made ediyor? Pu sözlerRoma idaresinin isayı nasıl tanıdığın ni en Sarih İlsanla ifade ediyor. İsa, Roma idâtesini yıkarak yeni bir Yahudi saltanatı kurmak emelile kı- yam etmiş, bu süretle tam siyasi bir harekete girişmiş bu hareketle başma bir lâç geçirmek ve bir taht üstünde oturmak istemişd. Onun bu maksada varmak için tertip ettiği siyasi isyan hükümet tarafından bastırılmış ve kendisi siyast bir lider, siyasi bir hükümdar olarak idam olunmuştu. Haçin üzerine yazlan cümlenin manası budur. O halde İsa tarafından tertip olunan bu siyasi hareketin iç yüzü ne idi? Ba hareket nasıl idare olunmüş, ons kimler yardım etmiş; kimler ondan çes kinmiş ve uzaklaşmış ve bu hareket neden muvaffak olmamıştı? Bütün bu işlerin iç yüzünü teferris bu merakit bahisleri öğrenmek için tile anlamak ve tarihin henüz açmadığı 1 Ağustostan itibaren Vakıtı takip ediniz Papa nihayet italyadan koğulacak mı ? Papalık makamının sığınabileceği bir yer kaldı : irlanda. Papa, Musolini ve Votikanla italya arasında aktolunan muahedö Papalık makamı ve hükümeti ile ya hükümeti arasmda başlıyan ve geçtikçe şiddet kespeden (ihtilâf palığın İtalyadan tart ve (o teb'idine Psik. derecede had bir safhaya gir- r. İtalya hükümeti ile papalık arasın-| daki ihtilâf şudur: , Papalık, İtalyan çocuklarile genç lerini elde etmek ve onların terbiyesi» 'ne hâkim olmak istiyor. Bugünün ço- cuk ve genç nesillerine hâkim olan is- tikbale hâkim olmuş demektir. Papayı bu harekete sevkeden âmil, onun bugünkü nesilleri katolik kilise- İsinden ayrılır ve onun hüküm ve ni fuzundan uzaklaşır gibi görmesidir.. Papanın telâkkisine göre faşistlik genç İer üzerinde bü tesiri yapıyor ve onla- rı kilisenin kucağından alıyor. Onun için papa, katolik gençler (o klüplerine İsuvvet vererek ve bu teşkilâtı o idame İşderek buna mâni olmak istemektedir. Buna mukabil İtalya başvekili Sin- yör Musolini, faşistliğin böyle bir emel götmediğini, fakat gençleri ter. biye etmek (| işinin bir kilise İşi de gil, devlet işi olduğunu söylüyor. İOnun (için İtalya başvekili katolik iz ciler teşkilâtını kabul etmemiş, bü te- şekkülün milli bir teşekkül değil, fakat beynelmilel bir teşekkül olduğu» Sinyör Musolininin bu sözleri s3- rih ve kat'idir. Çünkü onun papalığı idünya işlerine karıştırmıyacağını açık tan açığa gösteriyor. Buna mukabil Opapalık makamı, dünya işlerine karışmak ve gençlerin terbiyesine istikamet vermek istediği. ne göre netice ne olacak? Sinyör Musolininin prensiplerinden biri kilise ile mücadeleye girişme. mektir. Çünkü İtalya, katolik bir memle- kettir. Bunun için kendisi papalık makamını memnün ctmek İçin ça- lışmış ve papaya karşı muhasım va- ziyet almamak için elinden geleni yapmıştır. Pakat mesele din ve devlet mese- lesi olduğu zaman vaziyet kâmilen de- Zişir. Bir İtalyan din sultasına mı da ha evvel itaat edecek, yahut devlet sultasına daha evvel mir hürmet ede- cek? Sinyör Musolini, pek haklı olarak devlet sultasına hürmet ve itaati her şeye takdim ve tercih ediyor. Din sultası, dünya İşlerine de karışarak devlet sultasının hak ve salâhiyetini onunla paylaşacak olursa o vaziyet der hal bozulur, devletin bütün nüfuz ve sultası elinden gider ve neticede det let sukut eder, nu faşistlik ise her şeyden evvel milli bir camia olduğunu söylemişti. Sinyör Musolini bir ingiliz gazete. elsi ile bu mesele üzerinde konuşur. ken bu mesele üzerindeki noktal naza! rını şu şekilde ifade etmiştir. | “Kutsiyetpenah Papa Iazretleri! ahret âlemine ait işlere bakıyorsa biz de bu dünyanın işlerine bakacağız!,, İ Onun için sinyör Musolini papa ile itilâf ettikten ve Papanın mahpus olduğu Vatikan sarayından çıktıktan sonra irat ettiği nutukta şu sözleri söy lemişti: “Bugün, papalığın ruhani maka mı, çok yüksektir. Onun kilise idare sine ait her sözü, en son sözdür. Düm (Lütfen sahifeyi çeviriniz)

Bu sayıdan diğer sayfalar: