26 Mart 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 6

26 Mart 1932 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

w— 6 — VAKIT 26 MART 1932 İunacak (Oomukabil Ofedakârlıkların hepsi (için iyi neticeler vereceğini söylüyor ve (Fransanm nüfuzunu neşr ile ittiham olunmamak için pro jesini bütün devletlere tebliğ ettiği- ni ilâve ediyordu. Fiansanın Balkanlarda büyük me nafii haiz olduktan başka küçük iti lâf yani Çekoslovakya, Yugoslavya ve Romanya devletleriyle yakından a lâkadar olduğu mâlümdur. Fransa bu devletlerle olan alâka - sşndan İstifade ederek Almanyanın cenubünda ve İtalyanm şarkında hi. mayeye İstinat eden bir sistem vücu de getirmiş ve bu suretle Avrupa «| nm büyük bir kısmında (nüfuzunu neşir ve tersi etmiştir. Fransanın bu vaziyeti, Avrupa - nm cenup merkezi kısmında bir Fran sz o hegemonisi vücuda getirmiştir. Prağdan başlıyarak ve Belgrada wğ| rıyarak Bükreşe kadar uzanan saha - da: Fransiz parası, Fransız silâhları, Fransız zabitleri, orduları teçhiz ve! terbiye etmektedir. Fransada ümumun iştirak ettikle- ri istikrazlar Çekoslovakya ve Ma- caristana para yağdırmış olduğu gibi| merkezi Avrupayla (Balkan devlet -| lerinden birçoklarına Fransanın hu- susi menbalarından pek çok para ve rilmiştir. Fransanm bu devletlere bu kadar alâka göstermesinin sebebi Fakat Fransanm bütün bu yardım larına rağmen Avrupanın bu k:s#m, malt, zirai, iktisadi muvazenesizlikler ve buhranlar içindedir. Çünkü.sulh munhedeleri bu mem «| Teketleri en felâketli vaxiyete düsür| müştür. Avusturya memleketsi? bir devlet merkerinden ibaret kaldı. Ye »| ni teşekkül eden devletler rekahet - ler, kıskançlıklar, kirler içinde biri -| biriyle mücadeleye kovuldu bu vasi. yet karsısmda (o Avnsturya Almanva ile hir #ümrük ittihadı vücvda getir mek, belki de bu Iktısadi iftihatla si- yast ittihadu varmak istemişti. Fransa evvelâ buna mâni olmuş. ve bn hareketin tekerrür etmemesi i -| çin Tuna devletleri ittihadmr fleri sürmüş bulunuyor. Bu sayede hem Arvvsfurya Almanyanm kucağına düş! mekten menedilmis, hem de Macaris| — m İş kanunu “lâyihasının metni iş müddetleri ve dinlenme vakitleri Haftalık ve resmi tatillerden bir gün evvel işin en geç saat 17 de bitmesi lâzım Bütün işçilerimizi alâkadar eden bu kanun lâyiahsının baş taraflarını! dün neşretmiştik, o bugün devam e - diyoruz: ikinci bap ! İşin tanzimi 1 — İş müddeti ve istirahat vakti. Madde 32 — Sanayi müesseselerin! de çalışan kadın ve erkek işçilerin bil fill iş müddeti günde sekiz veya haf tada kırk sekiz saat veyahut hafta- dan gayrı müddetler — için yevmiye vasati sekiz saate muadil bir miktar ve hududu geçemez, Madde 23 — Yukarki omaddenin| tatbik zamanı ve şartları, her smıf| işe göre (memleketin hazı kısımları veya ober tarafı için, nizamnameler le tayin o olunacaktır. Bü nizamnameler (resmen yapı- labildiği gibi (OalAkadar iş sahibi ve ya İşçi teşekkülllerinin (talebi üze - rine de yapılabilir. Her iki takdirde de alâkadar iş sahipleri ve işçi teşek! küllerinin mütaleaları sorulur. Bu, DUĞUT. | sevresemenes amamannsen sonses verourummanassasanmesns0e00 tan iyiden iyiye ele geçirilmiş olacak tr. o Tuna devletleri arasında İkt. sadi bir federasyon vücuda getir» mek projesi Mösyö Briyan tarafından düşünülmüş ve hazırlanmıştı. Mösyü 'Tardiyö bu projeyi tatbik ediyor. İngilterenin Tuna devletleriyle bir çok ticari rabrtaları bulunuyor. Al manya (Tuna federasyonuna kom - şudur, İtalya coğrafi vaziyeti ve Tu- na devletleriyle mevcut munhedeleri| dolayısıyle bu ittihat isiyle çok alâ kadar bulunmaktadır. Onun için mes) sele bütün devletlerin nazarı ıtlama arzedilmistir. Bunlar da ayrı ayrı fi| kirlerini bildiriyorlar. İngiltere hükümeti simdilik fede - rasyona taraftar görinmektedir. Al manyayla İlsiya da cevaplarını vere miş bulunüyorlar. BütüM bu evâplar kayıtlı ve şartlıdır. mütalealar bir ay zarfında verilir. Nizamnamelerin tadili de ayn şekle tabidir. Madde 34 — Yukarki maddede derpiş olunan © nİzamiunmelerde asa ğtda zikrolunan hüsusat tesbit edile cektir. i A) Kırk sekiz satin haftanm giür- leri zerine taksimi; B) Haft gayrı olarak alman müddet devresinde iş saatlerinin sureti taksimi; C) Her smıf işte, hali hazrda tathik edilmekte (olan iş saatlerinin bir veva birkaç methaleyle otuz “kin! ci maddede tesbit” olunan miktara indirileceği - tarihler, 'D) Müessesenit umumt iş saatle - rine tahsis olunan hudutlar. hariein- de lerası lâzım olan ihzari ve ya it mami mahiyetie olan işler veya esas itibariyle (o çalışma #ekli kesik olan işlerde (o çalısanlar icin kaba -| lü icap edecek devamlı &İstismalar; E) Müesseselerin < fevkalâde ço » ğalan — işlerine,» milli müdafaanm ihliyaclarma Veya vükubulmuş ve ya vukun muhtemel kazalara karsı - Ik olmak üzere kabulü ienp edecek muvakkat o istismalar; F) İş vera istirahat saatlerinin te dahiri teftişiresi- .ve istisnalar ta nmma (ve kullanma usulleri; G) Kabili tatbik olan mntaka, Madde 35 — Bari smıf işlerde isin yapıldığı mahal veya çalışma şekli sekiz saatlik o :mesai zamanımın fat bikiyle bile işçilerin sıhhat ve ha «| yatını tehlikeye; koyacak mahiyette görülürse . iktısat vekâletinin tale - biyle İera vekilleri. heyeti daha ar iş müddeti (tesbitine salhiyetlidir. Mndde 36 — Madenlerde ocak meti halinden, girme ameliyatmdan çık- detidir. | derinliği dolayısıyle Madde 37 — Günün ortasma doğ - ru mahalli âdete göre tayin edilmek üzere işçilere en az bir saatlik bir İs tirahat verilir, Maden ocaklarınm yer alt: işle. rinde çalışan (işçiler İçin kuyularm istirahatin ma geçmesi lâzım gel - bu müddet yarım #n den dahilinde diği takdirde at olabilir, İş günde beş saatten (o fazlasür. mediği takdirde en az yarım saat - İlk bir istirahatle (İşin kesilmesi lâ zrmdir, Dört saati geçşmiyen (İslerde İs tirahat vermek mecburi (değildir. Beş santi geçen gece İşlerinde is- tirahat bir saatten aşağı olamaz. Madde 38 — Gece ve gündüz ardı kesilmeksirin (o çalışmak mecburiye - tinde olan müesseselerde bir hafia xece çalışan işçinin ertesi hafta gün düz çalışmasına göre tertibat alı - Ar, Madde 99 — Hafta tatiline dair 2 kânanusani 1840 tarihli kanun hü kümleri bakidir. Madde 40 — Haftalık ve resm! ta #llerden (bir gün evvel işin en geç saat İT de bitmesi lâzımdır. Madde 41 — 32 inci madde hik - mü daha az İş müddeti gösterenmu kavele ve tenmülleri bormaz. Madde 42 — İşçileri kanımda ta yin olunan iş müddetlerinden fazla olarak, kendi istekleri dahi olsa, bile çalıştırmak yasaktır. Madde 43 — İş ve İstirahat tarife si salâhiyettar daire tarafmdan tas dik edildikten sonra (müessesenin içinde herkeesin (görebileceği bir ye re asılır. İşbu tarifenin O salâhiyet - tar daire tarafımdan tasdikr (27, 2 omıya, kadar. geçen zaman iş:müd -| ve 29 uu masddelerde dahili talimatnamenin tayin olunactır.).... kâl ve merasimine tâbidir. i Madde 44 — İş müddeti ve istira hat vakitlerine dair kanundaya zılı hükümler müesseselerde itimat mevkiini işgal eden (işçilere “şamil değildir. TL. İŞÇİLERİN SIHHAT, SINAT EMNİYET VE TAHSİLLERİ: Madde 45 — Maden ve taş ocakla rmin yer alti işlerinde, tütün kıy ma yerlerinde, sağlığa ziyan veren gaz, Otoz çıkaran işlerde (sürekli ateş karşımda veya ağır cisim » Terin kaldırılıp konulmasmda ve ta- şınmasmda ve umumiyet itibariyle sihhat için tehlikel; olan diğer işler de çalışacak işçiler Obu işlerde ça- lışmıya (o vileutlarının dayanıklı ol« duklarını (o belediye, hükümet veya işçi teşekktillerinin — hekimleri tara - fmdan (muayeneden sonra bedava alacakları bir raporla (ispat etme - dikçe bu işlerde o çalıştırılmazlar, Bu raporlar her türlü rüsümdan muaftır. Madde 46 — İş sahipleri veya ve- killeri (omüessese dahilinde ve ya iş başmda (o işçiler tarafımdan. istih - lâk edilmek üzere (her nevi İspirto lu içki ogetirilmesine veya ftevziine mâni olmıya (ve işçilerin iş yerine sarhoş gelmelerine (ve ikamet etme lerine müsaade etmemiye mecbur darlar, Madde 47 — İs sahipleri, şehir ha ricinde (o bulunan iş yerlerinde ça » lışan işçilere (o ikametleri ve temini istirahatleri için iktisat vekâletin ce tanrim edilen nümuünelere tev- fikan isçi evleri ove hamam inşa sma mecburdur. Madde 48 — İş mahallerinin ve bunlara ait ikametgâh ve saire gi bi müştemilâtm haiz olması lâzım gelen sıhhi vasıf ve şartlar ve iş ma» hallerinde (o kullanılan-alât ve ede « vat, makineler ve iptidat maddeler yüründen o zuhuru melhuz kaza, sas Tt ve mesleki hastalıkların zuhuruna mâni tedabir ve (vesait vmumli hif. zrasıhha kanununun O (179 uncu mad desinde derpis olunan nizamnameyie e (Devam edecek) . ..2555555555555055505555555550005500000 005000 .—. İl? min TARİH EL KİTABI umman N Samaniler (devrinde Buhara Bağdattan pek ileri bir medeniyet se » viyesine vâsıl olmuştu. İbni Sina Buharada yetişti. O zaman devrin en mühim eserleri Buharada yazılmıştır. Buharada Samanilerden (Mıh) “tarafından tesis edilen kütüphane islâm dünyasınm en mühim bir kü - me Bu kütüphanede tabit ilimler için ayrı bir kısım ayrıl « miştir. Gazneviler o devrinde de Gaznesehri ilim ve medeniyet merkezi ha » lini aldı. Gazneli Mahmut devrinde bu ordu devrin en yüksek ilim aka» demisi sayılabilecek bir ilim muhiti teşekkül etti, Firdevsinin beynel - milel bir şöhret alan Şehnamesi (Gazne sarayında yazıldı. Gurlular devrinde Herat bir medeniyet merkezi oldu. Umran eser- Jeri yükselmiye başladı. Tolariler, Akzt Türkleri oAbbasi islâm me - deniyetine büyük hizmetlerde bulundular. Selçukiler o devrinde orta zamanım en mühim darülfünunları açıl - mıştır. Neysabur, İsfahan, Herat, ve daha bir çok şehirlerde Selçukiler tarafından açılan ve isimleri Nizamiye medresesi olan darülfünunlar o is ig en salâhiyet sahibi Türk üstatlarını kürsüleri başına toplamış « İslâm ilim kütüphanesinin en mühim eserleri buralarda yazılmıştır. Selçuk veziri Nizamülmelik her sene maarif için yüz binlerce altın sar « federdi. Rum Selçukileri devrinde de Konya bir medeniyet merkezi h İini almıştı. Mimari ve ilim eserleriyle Türkler islâm dünyasma mühim bir medeniyet kazandırmışlardır. Endülüsteki medeniyet hareketlerine bakılacak olursa, oradaki hareketleri; da d arktı İm Türk âlimleri vardır. imame ebeni Yahut da şimali Afrikava yerleşmiş (Berber « Hazar) Türklerinden Alimler ve filozoflar vardı. İddia edilebilir £ ki islâmiyetten evvel arap * İarım bir medeniyeti mevcut değildi. İslim medeniyetini vücude getiren ler bilhassa Türkler olmuştur. Emevi ve Abbasilerde devlet idaresi Emevilerde de, Abbasilerde de devlet idaresi mutlakıyet şeklin « deydi. Hükümdarm emirleri kanun yerine geçerdi. Vak Tam kumandanlar o halife tarafından intihap edilirdi. Emeviler devrinde ve- © zirlik makamı bile yoktu. Vezirlik makamı Abbasiler zamanında icat “ edildi. Bundan sonra biri maliye işleriyle, o diğeri halifenin muhabera- tı ile meşgul olan iki müessese ilâve edildi. Ordu ayrıca bir müessese ta- rafından idare edilirdi. Davalar kadılar tarafından hal ve faslolunurdu. Dört o halife devrinde (siyasetin esasını islâm birliği, Emeviler devrinde ( arapçılık, Abbasiler devrinde arap olmıyan islim milletlerle o unlasma siyaseti terlril mes “imge meri , devrine pülümet maruaın medneuen gama nakl Arap” 1. dermane met VA eee en ee vi m... TARİH EL KİTABI Memun devrinde, (821) de de Horasan valisi Hüseyin oğlu Ta « 109 sna hir memleketin istiklâlini ilân etti. Bundan yarım asır sonra bakırcı * lıktan yetişen (Yakup bin Leys) tarafından (Seistan) da Saffariye hükümeti teşkil edildi. (868 - 908) Bu u tarihten sonra Abbasi inhilâli da- ha süratle inkişafa başladı. Valilerin isyanı biribirini takip ediyordu. Mrsrr valisi (Tulunoğlu Ahmet) isyan etti ve Mısırda Türk Tolan devletini tesis etti, (868 - 905) Basra mmtakasımda (harici bir İranlı tarafından idare edilen zen »« ciler isyanı Abbasileri 13 sene uğraştırdı. Türk kumandanı (Musa) nm delâletiyle halife olan Mutenut devrin » de (870 - 892) Saman oğulları Maveraünnehirde (kuvvetli bir Türk dev- leti kurdular. Halife Muktedir zamanında (908 - 932) devrinde Abba « si devleti artık tamamiyle parçalanmış bir haldeydi. (Muktedir emirülü meralığı icat etti. Bundan sonra bütün devlet hakimiyeti emirülâmera « lara geçti, Busrada Afrikada Fatrmiler deevleti kuruldu. (910), Tulun devle- tiyle Fatrmtler arasmda Ahşıt unvanlı, o Mehmet namında bir Türk Mı» sırda müstakil bir devlet teşkil etti, (935 » 969) Bu tarihten sonraki vaziyet daha dikkate lâyıktır. Çünkü yeni te » şekkül eden devletlerden Fatımiler kendilerini Fatmanın neslinden ad- dediyorlar ve halife unvanını kullanıyorlardı. Sonra Endülüsteki islâm hükümdarı da kendini halife unvaniyle yas dediyordu. Bağdatta Abbasi (halifesi vardı. Bu suretle üç halife bir zaman « da yaşıyorlardı. & Abbasf © saltanatınm yıkılma seyrinde emirülüme « ralar arasındaki Oo mücadelelerin yeri vardır. Emirülümeralık mücade lesi devam ederken bu fırsattan istifade eden Şii Ali Büveyh Bağdadı zaptetti. (945) Bu zamandan Selçuk oğulları Bağdadı zaptedinceye ka dar Abbasi (halifesi esir halindeydi. Bağdadm Selçukiler tarafından zaptmdan sonra Abbasilerden hakimiyet tekrar Türklere geçti. Bir a- sır kadar müddet - halifeler Selçuk hâkimiyetinin (altnda (yaşadılar, (1055 - 1152). Artık bu devirde halifelere cismani | hiç bir nüfuz veril - memiştir, - Onların vazifesi Türk sultanlarmn £ isimlerini hutbelerde © kumaktı. Bir aralık Bağdat Selçuk oğullarmın hakimiyetinden çıktı. Fa * kat bu zamanda halife (Muktefi ve Müstecnit) devirlerinde | halifelerin bütün erkânı Türktü. o Cengiz oğulları İrana hâkim olduktan sonra Bağ” dada da hâkim oldular. Hulâgünun Hemedandan yazdığı mektuba ga » © yet müteazzmmans cevap veren halife Mutasmm £fatihler tarafından öldürüldükten sonra 508 vene devam eden Abbasi sülâlesi münkariz ç

Bu sayıdan diğer sayfalar: