2 Nisan 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

2 Nisan 1932 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Doların sukutu ş | Amerikabütçesindeki açık nasıl kapatılacak! Amerika mümessiller meclisi | 1932-1933 bütçesinin açığını ka- pamak için hazırlanan planları, büyük bir ekseriyetle reddetti. Hazırlanan plana göre, Satılan mamul mevat üzerine yüzde | 2,25 nisbetinde bir vergi tarh olunacak ve bu suretle (500) milyon Dolarlık varidat temin edilecekti. Meclis, hararetli bir münakaşadan sonra bu teklifi reddettiğinden bütçe açığının na- sil kapatılacağı anlaşılmamakta- dır. Bu yüzden Amerika düşmiye başlamıştır, Sebebi cenebi memleketlerde ellerinde dolar bulunanların Ame- | e büfçesini tevzin etmek- iZ kalacağım düşünerek mevcut dolarlarını piyasaya çı karmalarıdır. doları Amerika meclisi, mamul me vaddan vergi tarhını münakaşa ederken, çok mühim hadiselere sahne olmuş, mecliste şiddetli münazaalar ve intizamsızlıklar hüküm sürmüş, birçok aza bu Paranın münhasıran zenginlerden alınması için tekliflerde bulun muşlardır. Amerika efkârı umumiyesi bir | taraftan bütçenin tevzin edile- memesi yüzünden teessür duyar- ken, bir taraftanda meciste fırkacılık sisteminin bozukluğun- dan iztırap duymuştur. *Çütkü mamul m dan' yüzde 2,25 nis teklifi mecliste e sseriyet teşkil eden demokratlar tarafından alınması teklif olunmuş, Cümhur reisi La- rafından kabul edilmiş, Cü reisinin evat satışın- betinde vergi | »hur Cümburiyet © fırkasını temsil eden müşavirleri ve aynı fırkanın meclisteki liderleri ta- rafından tasvip olunmuştu. Bu itibarla satış vergisi kabulüne muhakkak Dazariyle bakılıyordu. Onun kabul olun- Mamasının sebebi, iki fırkaya mensup âzanın, fırka disiplinine riayet etmiyerek teklif aleyhinde TeY vermeleridir. | merika cümhur reisi bu va- neyregi yisnda bir beyanname Bel Şa ( milletin bütçesini Bart) mesinin, milli müşkülâtı bei ban ek için zaruri oldu- a imkân olmadığı tak- | müfettişlerinden Ali Yaver bey İ müddet içinde telefonem şirket deposuna İ kavdeden aler kânunvevvelde İ miştir ki: Telefonlardan Şikâyet şikâyet üstüne ! nlektmmşgpilmmkili Depolarda muhataza edilen telefonlar bile konuşuyormuş | Teletonşirketine karşı belediye tarafından yapılan cürmü meşbut badisesinden sonra yaptıkları te- lefon mökâlemelerine dikkat e- den bir çok aboneler fazla mü- kâleme yarılması bususunda gös- terilen maharete artık aldanmaız olmuşlardır. Son günlerde bu $3- kilde fazla mükâeme kaydedil- diğini bulanlar arasında doktor Fahrettin Kerim beyle Kadri Ra- git paşa ve Aptullah Cevdet bey de vardır. Kadri Raşit paşa başına ge'en hadiseyi şu şekilde anlatmaktadır : İki buçuk ay Avrupadaydım. Bu teslim edilmişti. Dönd vasİt benden 60 fazla mükâleme ücreti istenildi. Bu- non sebebi İşleriğime göre şudur: Şirketin mükalemeleri bozulmuş ş. Şir santralinde ve hiç bir müktleme kaydetmemii, ket bu yararı her aboneden fi: İeme Ücreti almak #wretile telâfiye çalışı- yormuş! Aynı şekilde fazla para talebi karşısında kalan Fahrettin Ke- rim beyse kisaca şunları söyle- miştir ; “ — Telefon şirketinden dad bir, feryat iki fazla ne söylireyim 7. Aptullah Cevdet bey de yap- tığı telefon mükâlemelerini bir deftere kaydetmek. itiyadında | olduğunu söyledikten sonra de- — 22 şubatı" şirkere Kaç” mükdle mem daha kaldığını sordum. Benim he: sabıma göre 129 mükâleme daha olması icap ederken şirket bana ancak 25 mü- kâleme hakkım kaldığını bildirdi Hsyret ettim. Ve (htiyatlı davranmıya karar ver. dim. Bir hafta sonra şirket 68 fazla mü- kâleme olduğunu gösteren bir fatura gönderdi. Halbuki bu müddet zarfında telefonum daima kapalı kalmıştı Müd- miliğe mürscsat etmeyi düşünü- kmi? Roma sefirimizin bir başka vazifeye tayin edileceğinden bah- sedilmektedir. edeceğini söylemiştir. Amerika meclisinde geçen ha- disenin ilk mühim izi, Doların sarsılması olmuştur. Bu vaziyet karşısında hükü- metin yeni vergi Üzerinde ısrar ederek onu kabul etlirmesi ve bu suretle bütçeyi tevgin etmesi dirde buhranı, rim derin ET Ayy Mah işa E AG A yy, Tefrika: 80 mumuf Italyanlarsa bundan fena ri, de kuşkulanıyorlardı. Sahil boy. dan boya açık bir kapı gibi serbest ve arızasız Olmalıdır, ilizler böyle istiyor. İngilizler O bir dereceye kadar — karadan Aden tara- fından hemhudut o'duğumuz için — aldırış etmeseler bile Itak yanlar asla bu öremez- leri unu hoş £ Bir gün Muhaya bir İtalyan konsolosu geldiğini haber aldım. alizlerini, kavaslarını, memur 1 peşine takmış bu kenseles | vü i yi a mut Nedim Bey 30 Senelik si çok muhtemel, ( Son Yemen Valisi ) yasi Esrarı diyor | ercume ve iktibas hakkı mahfuz efendi Muhaya çıkmıştı. Muha harap, tenha, adeta ölü İ bir kaza merkeziydi, Orada Ital- yanların bir tek tabası bile yok- tu, ticaretse zaten mevcut de- gildi. O halde bu kosolosun orada me işi vardı. Maksadın, başdan başa ka mmış, iyi muhafaza edilen sahilin ötesinde berisinde | açık kapılar bulundurmaktan baş- ka birşey olmadığını anlamak İ ip y ten aldığı em Talililer | Iş bankasının kum- | bara piyankosu | çekildi Iş bankası kumbara piyanko- | su Ankarada çekilmiştir. Kaza- nanlar şunlardır: 750 liralık ikramiye İstanbul- da 19772 hesap numaralı Meci- de Mümtaz Hanıma, 250 tira Ankarada Gönül Mehmet Ali Hanıma çıkmıştır. 100 lira kazananların isimleri | şunlardır : Manisada 113 Ali Bey, İstan- | bulda 15910 Kadri Bey, Balıke- | sirde 4l0 Nazmi Bey, Adapaza- rında 120 Ismail Bey, Istanbulda 317-6 Tank Salih Bey, Istan- bulda 21674 Hâlet Abdülkadir Bey, Istanbulda 21759 Hatice Salih Hanım, Bursada 11097 | Sabri Bey, Istanbulda 22970 Behar Efendi, Ispartada 103 Süheylâ Hanım. 59 şer lira kazananlar: Istanbulda 12251 Kadri Asaf Bey, İstanbulda 31531 Korin İ Hazım, Istanbulda 12725 Fatma Handan Hanım, Istanbulda 27571 lunda 1091 Bhno'or Efendi, Ankarada 5964 Ekrem Mehmet Bey, Ankarada 31008 Türkân Hanım, Beyoğlunda 82 Iwanof | Efendi, Beyoğlunda 12097 Meli- ha Hanım, Orduda 478 İvret Hanım. Po'ista; Tramvâaydân atlâma- nın feci neticeleri Dün Sirkeciden oTopkapıya giden 66 numaralı tramvaydan Safer isminde bir şahıs Taşmek- tepte atlamak istemiş ve müva- İ zenesini kaybederek yere düş- müştür. Neticede Safer Ef.nin ayağı kırılmış ve tedavi edilmek Üzere Gureba bastanesine yatı- rılmıştır. Bir şüphe Beyoğlunda tiyatro sokağında 44 numarada oturan madam Ka- tina polise müracaat ederek do- lapta bulunan bir pırlanta yü- zükle elmas taşlı bir pandantif ve bir altın kadın saatinin ça- lındığını haber vermiştir. Madam bunların, oğlu on bir yaşlarında Todoriyle bir arkadaşı tarafın- dan çalınmış olmasından şüphe Polis kadı Fakat © irle geldiğini, ge- pe hükümetten emir almadıkça bir tarafa gidemiyeceğni söylu- yor ve yerleşiyordu. Hatta vaktiyle, Muha'nın ma- mur ve canlı olduğu zamanlarda kim bilir hang; İtalyan tebaasının satın almış olduğu bir arsaya derhal br konsoloshane binası yaptırmıya bile teşebbüs edi- yordu. Keyfiyeti Babiâliye de yaz dım. Gelen cevaplardan anlıyor- dum ki İtalya İstanbu'u bu hu- susta tazyik ediyor. O zaman öyle bir zamandı ki; — Tebaan yok, tücari bir alâ- bir devletin könso'osu da yok, ve senin ne işin var?. Denemez, dense de dinlenilemezdi. çok güç bir şey değildi. Binaem- aleyh bu konsolosu tanımadığımı ve tanımamalarını mahalli bükü- Babıâliden bir gece yarısı al dığım şifrede, (Muta Italya kon- soloshanesine birkaç kişinin silâh Neriman Cemal Hanım, beyoğ- | kan da yok, orada başka hiç | Opera cemiyetinin Dünkü Konseri ——— Çok muvaflakıyetli oldu, san- atkârlar alkışlandı Opera cemiyetinin ikinci kon seri, dün saat on beş buçukta Alay köşkünde verilmiştir. Konserde pek hazır bulunuyordu. O derece de, ki salon, kâfi gelmemiş, konseri, kapının önünde, ayakta dinliyenler olmuştur. Evvelâ çok davetli darülfünun o rubiyat müderrisi Mustefa Şekip Bey, | Musikinin o ehemmiyetine, arada operanın bir ihtiyaç ol- duğuna dair konferans vermiş, bu | sonra üç kısma ayrılmış o'an prozramdaki garp musiki üstat- larının muhtelif parçaları çalın. mış taganni edilmiştir. Bunlar- dan başka proyramda A. Adnan Beyia bazı besteleri de mev- cultu Gerek bu parçalar, gerek di- | ğer parçalar, ayrı ayrı alkışlan- mış, konseri veren gençler tak- İ dir olunmuştur. Gelen seyyahlar Dön sabah İngiliz bandıralı Otronto vaporiyle şehrimize 550 | İngiliz ve Amerikalı seyyah gel- miş, akşam üstü bugazde bir ge zinti yaptıktan sonra Pireye ha- reket etmişlerdir. Oryantlayin kumpanyasına ait o'an Otranlo | vapuru 20 bin tonluk büyük bir Trasatlantiktir. Seyyahlar arasın- da İngiltere ve Amerikanın bit-| çok tanınmış şahsiyetleri: vardır. gemide Ligiliz ailelerinden birine mensup olan Lady Maysin'le meşbur Colman fabrikalarının sahibi Mr, Colman bulunmakta- dır. bu müracaatı üzerine tahkikata başlamıştır. Kadın döğen adam Darülbedayi kapıcısı Ahmet E- İ fendinin refikası Vefika Hanıma Enver isminde birisi sarkıntılıkta bulunmuş ve yüz vermemesi üze- rine kadını döğmüştür. Mötecaviz tarafından yakalanmıştır. Tehdit etti, yakalandı Şehremininde Kasap mahalle- sinde Türbe sokağında arabacı Fahrettin isminde birisi, aynı | sokakta oturan Mebmet Muhid- | dini sokakta taşla kovalıyarak seni yaşatmıyacağım diyerek tehdit| ettiğinden yakalanmıştır. i polis attığı) bildiriliyor faillerin derhal derdesti ve şiddetle tec- ziyesi İtalya selarelinin talebi | üzerine, isteniyordu. Mu'ayla muhabereden sonra konso oshaneye yakın bir yerde silâh atıldığı fakat bunun konso- loshaneye müteveccih olmadığını anladım ve aynı zamanda İtalya konsolosunun ya korkudan, ya hiç yektan bir mesele çıkararak orada ikametini temine çalıştığı- mda anladım. Fakat babıâ'iye bunu anlat- mak müşküldü: Çünkü onlarda Istanbulda İalya sefaretine söz dinletemiyorlardı: Sefaret: — Korsoloshanemize taarruz edilmiş failleri derhal bulacaksınız! Deyince akan sular duruyordu. Bittabi Muha da silâh atanla- rı da arıyorlardı, nihayet bu işle mazmun dört kişi yakalandı. Kaymakam bu dör kişinin 'seri- an) derdesti için yöz elli lira sarfettiğini, paranın gönderilme- e e adi Ee İ dir. Ve “Zeytin Dağı,, nın ihtiva İ de biz yalnız Cemal P. yl e E—— Hayatı Zeytin Dağı Mubarriri: Falih Rıfier Büyük harbin son günlerinde | | “Ateş ve Güneş, i yazan Falih Rıf kı Bey bu defa Osmanlı impara « | torluğunun Süriyede, Filistinde, | i ve Hicazdaki son senelerini tasvir eden müşahedelerini ve ibtisasla- rını yazdı, “Ateş ve Güneş,, i de İ sonuna ilâve ederek güzel bir cilt halinde bastı, İşte büyük harp için | | edebiyatımızın hemen yegâne ki- m olan bu eser; “Zeytin Dağı, ır. Falih Rıfkı Bey eserinin başm - da bu yazıları için: — Ne tarih, ne hatıra yazıyo « rum: Bu sayfalarda bir zamanın portresini çizmiye çalışan sırasız ve tasnifsiz notlar okuyacaksı - nız.,, Diyor. Fakat büyük harbin o | feci günlerini yaşamış, hadiseleri- | ni hakikaten hissetmiş olanlar bu eseri okuyunca göreceklerdir ki, bu sırasız ve tasnifsiz notlar için- de sıralı ve tasnifli şekilde yazıl * mış uzun sayfaların çok müşkülât- la ifade edebileceği fikir ve his- İ ler bazı kuvvetli bir kaç kelime ve cümle çerçivesi içinde sıkışmış » | tır. Gene başlangıcında Falih Rıf- kı Beyin dediği gibi “Zeytin Da- ğı,, Cemal Pş. için yazılmış bir eser olmamakla beraber büyük harp Süriyesinin her bahsi ister iste- mez az çok ona temas etmekte - tablolar Cemal Paşanın şah- ç si ve karakteri hakkında bir fikir edinmek ve hüküm vermek isti - yenler için çok kuvvetli vesikalar» dır. Maamafih “Zeytin Dağı, için - mayı delik onun siyaset ve idare arkadaşları yı olan Talât ve Enver Paşaları da 8 i görüyoruz. Aynı zamanda bizzat Falih Rıfkı Beyin o zarın he nüz yeni yetişen şahsiyetini de bu- luyoruz. Falih Rıfkınm benliğinden ese- rinde bir seyler bulmak istiyenler bilhassa “Zetin Dağı 1918,, Kasım Paşa, Çadır, Çatlak, Allaha ısmar- İ ladık ve İstanbul parçalarını oku malıdırlar. M.A Paris Telefonu Vebir tekzip ! Dünkü sayımızda Parisle şeh- rimiz arasında telefon mükâle- mesinin temin edildiğini bildiren havadisi bir akşam gazetesi bir Nisan münasebetiyle uçurulan balonlardan zannederek tekzip etmek istemiştir. Havadisimizin doğru olduğunu tekrar işarete lüzum görmüyoruz. sini Babıâliden istemiş... Şimdi o günleri düşündükçe gülmekle ağlamak arasmda halâ İ mötereddit kalıyorum : Kaymakamın bu para talebi üzerine bakınız dahiliye nezareti bana ne yazıyor : “ Muha İtalya kosoloshanesi- ne silâh atılması maddesinden mazmun dört kişinin derdestleri için sarf olunan yözelli lira için Muha kaymakamlığından havale isteniyor. Bunlar asıl maznunlarmı- dır, iş tamamen haledilmişmidir bilinemediğinden isliksar olunu- yor. Tesviyei maslahatla netice» atan dört kişi yakalanıyor, şim- di ış bu hususta sarf ol paraya ge'ince orası: “İyi amma, ya silâh atanlar bunler değilse... © vakit bu pas rayı vermem, çoktur diyor. Tu- haf ve o nisbette acıbiralış ve- riş değilm.? gi

Bu sayıdan diğer sayfalar: