3 Nisan 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 1

3 Nisan 1932 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Felâketin sebebi Yunan meclisind e ithamlar devam ediyor — 2inci sayfada — 15 inci Yıl » Sayı : 5113 Tiftik meselesi: 2 Milli istihsale milyonlar kazandırabiliriz Tiftiklerimizi Iki sene içinde (300) kuruştan (25) kuruşa inen tiftik fiatının sayım resmi olan 40 kuruşu bi- le korumamasından mütevellit tehlikeyi izah ettik, bu tehlike- nin önüne geçmek için alınacak barici tedbirlerin fayda vermesi müşküldür. Çünki şimdiye ka- der tiftiklerimize müşteri olan ngilterenin ihtiyaca Kaş tiftikleri artık kâfi — ri balde cihan iktisadi buhranı ya- rn ortadan kalkmış olsa bile bu mesele gene kendi kendine halledilmiş olmiyacaktır. Bu takdirde Türkiyede tiftik keçisinin ırkını muhafaza etmek, syn zamanda tiftiğin kıymetten düşmesinden mütevellit iktisadi zararları bertaraf eylemek için ne yapmak lâzımdır ? Ayım vergisinin şeklini tadil s— Çarağan sarayı spor sarayımı yapılacak? Su sporları için idma bir Alman müte Beşiktaşta Çirağan sarayının ta » mir edilerek bir spor sarayı şekline getirilmesi için sporcular arasında bir tasavvur başlamıştır. İlk «defa bu-fiks ri ortaya atan denizçilik cemiyeti rej- si Ekrem Rüştü Bey olmuş ve fikrini idman cemiyetleri ittifakı merkezine bildirmiştir, Ekrem Rüştü Bey perşembe günü şehrimize gelen mimar ör Y. profesör Yan- Halk evinin te şubesi de açıldı kendi memleketimizde kullanmak imkânlârını temin etmeliyiz © Pazar, 3 Nisan (4 üncü ay) 1932 etmek meselesini nazarı dikkate almakla beraber daha mübim bir tedbir olmak üzre tiftikleri- mizi kendi memleketimizde kul- lanmak imkânlarını temin etmek işi vardır. Ve bu iş evvelki ma- kalede söylediğimiz gibi o kadar zor bir şey değildir. 1 — Bir kere memlekelimiz- de bugün işlemekte olan bir ta- | kım milli mensucat fabrikaları" mız var. Bunların ekserisi Milk Müdafaa vekâleti hesabına her sene mühim nisbette işler yap yor. Fakat bu fabrikaların mu- kaveleleri hep işlerinde yapağı kullanmak esası üzerine yapıl- mıştır. Halbuki meselâ şayak imalinde kullanılan yünlerin içe- | risine yüzde 20 yahut yüzde 25 ( Alttsrafı 2 nci sayfada | Mehmet Asım | | n cemiyetleri ittifakı | hassıs getirtiyor senin fikrini almak üzere profesörü Toşiktaşa götürmüş, M. Yansen Çı - Tüten sarayının meykij itibariyle spor sarayı için çok muvafık bulmuş; “Bu- rası spor sarayı yapılmak için ideal bir yerde bulunmaktadır., demiştir Ekrem Rüştü Bey dün bir muhar- ririmize bu tasavvur etrafında şu iza- ! Alttarafı 8 Inci sayfada | — a idare heyeti intihap olundu Şatayanfal Halk evinin temsil bazıları dünsaat Psy buçukta aZ9İ oğlunda. ki Halk Min binasında top- lanmışlardır. Bu, arada Darülbe- dayi müdürüyle temaşa muhar- rirlerinden, Da- rülbedayi san- atkârla rından, Darülbedayi ha ricindeki sali san'at kâr ların. R dan, belediyedeki tiyatro işleriyle meşgul istişari komisyon azala- nndan ve sahne haveslilerinden pek çok zevat içtimada hazır bulunmuşlardır. Celseyi Halk evi reisi Hâmit Y açmış, Halk evleri nizam- ipmesinden temsil şubesine ait mı okumuş, şubenin gayesi ve teşkil tarzı hakkında izahat vermiştir. Hâmit bey, azadan İr zâtın sorduğu bazı suallere © cevap vererek anlaşılmak Halkevi -ş5, şubesi de dün teşkil edilmiştir. m'ş ve kaydedilmek üzeredavet edilmiş olanlardı: msll şubesinin Içtimaında ulunanlardan bazıları istenilen noktaları anlatmış, on dan sonra şubenin idare heyeti- nin intihabına geçilmiştir. Rey- lerin tasnifi neticesinde san'at- kâr Raşit Riza ve Ertuğrul Muhsin, Muharrir Refik Ahmet güzel san'atlar birliği tiyatro kursu muallimlerindenCelâl Tah- sin ve fırka idare heyeli aza- sından Hüsnü beylerin idare heyetine seçilmiş oldukları an- laşılmıştır, İ Yüz, küflenmiş bir limon rengin; a- -— Sayısı 5 Kuruş ” s Sa —. Filmlerde Olduğu gibi ! Tabancalı polislerin himayesi altında... Dün adliye sarayı önünde, bir müddet için halkı korkutan ve telâşlandıran heyecanlı bir ha- dise olmuştur. Akşam üzeri, muhakemeleri (takibe (gelen halk adliyeyi terkederken, göz karartan bir bizla divan yolun- dan kopup gelen iki otomobil peyda olmuştur, adliye kapısın- | da bekleşen satıcılar ve halk telâş içinde çil yayrusu gibi da- ğılmışlardır. Açılan aralıktan, basamakla- AK tarafı 6 ıng sayfada | Bu Türk Prensi kim? Niste kanlı bir | Aşk faciası > Niste kanlı bir aşk macerâsı olmuş ' ve Fransız gazetelerinin Türk prensi diye bildirdiği Salih Bin Ayaz B, sevgilisiyle birlikte kendilerini öldürmek istemişler dir. Kadın ölmüş, prens ağır su- rette yaralanmıştır. Ta beşinci sayfamızda bulacaksımız. Resmimiz Salih beyin sevgili sini gösteriyor. Akisler: — Boks Cuma günü, Darülbedayi tiyatro- sunda bir boks oyunu vaz'ı sahne e - dildi. Bu oyun, yeni temaşa eserleri! gibi, bütün nevileri bir &raya topla muştı: Komedi, vodvil, dram, melo - dram, hatta tuldat!. Filhakika, bazan Fransız boksö - rü bir komedi artisit gibi inceliyor, bazan Türk pehliten bir vodeil san'atkâri gibi tuhaflaşıyor, bazan boksör Franki bir melodram aktörü gibi esrarengiz tavurlar alıyor ve ba. zan da Cemal pehlivan bir tulüat o- yuncusunun içten doğma nükteleri gi bi yürekten gelme bir yumrukla has. mun yere seriyordu! Meşhur bir Türk pehlivanıyla ta-| mınmış bir Fransiz boksörünün oyna- dığı bu oyunda vukufla kuvvetin çar-| pışmasından (çikan netice, gene şu eski ata sözüdür: Zor oyunu bozar! Cuma günkü maçta, oyalmz bir pehlivanla bir boksörün müsaraasını| değil, ilk defa, bir #umruktan nak avt olan adamın halini de gördüm İ lyor.. Gözler, şehlâlâşıyor.. Ve koca vücut, İki sarsak bücek üstünde bir müddet (sallandıktan sonra, bütün azasının bağları kopmuş, o düğümle. ri çözülmüş kof bir bina gibi çökü - yor! Bu işlerin aşinası olan yanımda- ki zata, ürpermiş sesimle sordum: — Kuzum, bu biçare gence, bu mlithiş yumruğun acısını unutturan! nasıl bir zevktir? Arkadaşım, hazin bir gülümseyiş-| le cevap verdi; Afyon meselesi Avrupada hararetleniyor bir kartel var mı, yokmu? Dün izmir ve Istanbul afyoncuları bu işi münakaşa ettiler Dünkü toplantıda bulunanlar İzmirden gelen afyon tüccarlariy. le İstanbul afyon tüccarları dün öğ- leden sonra Ticaret odasında toplana| rak inhisar meselesini konuşmuşlar - dır. Evvelâ, İzmir tilccarlarından Ali Bey söz alarak İzmir tüccarlarının bu husustaki düşüncelerini şu suret - le anlatmıştır: | — Afyon ticaretinin inhisar altıma alı»! nacağı haberi ürerinn ticaret ve ihracatm| şimdiye kadar olduğu gibi gene serbest bir| tarzda yapılması için hükümete müraenata| karar verdik. İstanbul tücesrlarınm da bizimle bersber hükümet merkezine mümessil göndermeleri- ni istiyoruz. Ancak serbesti sayesinde rekz- bet yapnmk mümkündür. Avrupada kartel yoktur. Avrupa ve aknayi şarkta 25 ten ri-| yade alıcı fabrika vardır. Afyonlarımız, İr ve Hindistan Afyonlurma rekubet etmekte.| dir. Taranto Efendi burada söz alarak şün- Meri söyletniştir: — Avrupada kartel vardır. Binsenaleyti| ba kuvveti kartele karşı kuvveti bir teşek- kül halinde mevki almak zaruridir. o Bunun için da ihracatın bir elden iğzresinden baş- ka çare yoktur. Bizim 4500 sandık İhrncnte mız vardır. İşte size bir telgraf ki ihracatın bir elden olmasına kat'i lüzum göstermekte m e rm Anadolu dir. Telgrafın sahibi: (9) şilin, (6) pense ve (3) karttan ayn cins ve aynı gersitle Afyon İstediğini yazı « yor. Birim kendi aramızdaki rekabetten alı - erler istifade etmektedir. Halbuki ihracat işi bir elden yapılırsa bu malı 9,5, 10 şiline sstmak mümkündür. Eğer Avrnpadaki kartel lor son içlimamda söylenen sözleri ve ya « zılan şeyleri hepimiz okumaş olsaydık, Av. rupaya afyon satmaz, burada eroin yapar dn eninra dirhemle satardik.. o Benim bildiğim kartel on beş fabrikayı temsil etmektedir. Bunun için böyle bir teşekikiile bizde bir teşek külle mukabele etmeliyiz. Ben afyan için mean lekot dahilinde tam bir serbesti verecek ve yalnır İhracatı bir elden yapacak bir teşek Kül istiyorüm. Ve ancak böyle bir teşekkül memleket için faldo vereceğine kanin, Istanbul töccarlarmdan Hümü Bey: — Bu meselenin iki cephesi vardır. Biri iktisadi ve töcari, diğeri de siyasldir. Beşeri ve Insani hisler altnda yapdımıştır. Binmen- aleyh bizim için bir birlik yapar ve Brs- | catın bir elden olmasını temin etmek zaruri dir. Alâiyeli zade Hatim Bey: — Serası geliyor, Amerika ve aksayi şar- ka da satiş yapıyoruz. Afyonculuğun serbest kalmınsı Kizımdır. Fiat meselesinde Avrupa (Lütfen sayfayı çeviriniz) çiftçisinin hakkını koruyalım! Ticaret ve sanayi bankasının kimlere borcu var ? Ticaret ve Sanayi bankasının vaziyetine dair yeniden yeniye lağımıza gelen haberler acıklı bir yekün teşkil ediyor. Ziraat bankası müdürü Absen beye düşen vazifenin büyük, ağır ol- duğunu anlıyoruz. Görüyoruz ki bankanın 300 bin liradan aşağı olmıyan bir alacağıda mevbum karşılıklarla tehlikeye maruz bu- lunuyor. i Anadolu çiftçisinin o hakkını Darüşşafakaya bir tebe Aldığımız malümata göre Çen- ; berlitaşta, Osmanbey matbaas sahiplerinden Saim beyin hem- şiresi Nudiye hanım Darüşşefa- ka mektebine mühiw bir teber- ruda bulunmuştur. Osmanbey matbaasının “6 45 hissesine sahip olan Nudiye ha- mm, tutarı mübim bir yeküna baliğ olan hissesini tamam Darüşşefakaya vermiştir. Bu münasebetle Darüs . t mektebinin fahri reisi ©” ime — Alacağı beş liranın zevki! Yusuf Ziya ti Pş. Hz. Nudiye ham me şükkürmame gönde “1 korumak için alâkadarların daha seri, daha ciddi davranmalarına ibtiyaç vardır. Diyorlar ki banka müdürünün iştiraki olan bir mü- essesede bu bankadan hususi | müsadeler görmüş. Bütün bu dedikoduların o baksızlığını bir natice tekzip edebilir. O'da zi- raat bankası gibi bir köylü mü- essesesinin, buraya emniyet edip para koyanların parasını kurtu” muş görmektir. fr Osman B. maihsasının kapısı

Bu sayıdan diğer sayfalar: