20 Ekim 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 9

20 Ekim 1932 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ievvel 1932 Mracat işlerimiz ne halde ?# Wzüm ve incirlerimizin ticari vaziyetleri Sene istihsal fazla, fakat ihracat azdır; bilhassa Amerikaya ... bizi Ofisi 932 senesi mev- | 1 haa den 8 Teşrinievvele rl . if ecnebi memleket- li © üzüm ve incir ibr. ih “Pİt elmiş ve üzüm- irlerimiz'n ticari vaziye- istik hazır | a “a islatistiğe nazaran idayetinden 8 Teşrini iş, “<*dar özüm ve iner ih- Ma Aşagıda gösterilmiştir : m ve şimali Avrupa, | 1, İngiltere 12,487,10y, rı 88,353, Fransa 124.762, a 142,855, Mısır 104 794, memleketler (125,741 Üzere 20,580,655 kilodur. miktar 1931 senesinde 91 kilo idi. Fu vaziyete K 9 bu seneki &züm ibraca- Reçen seneye nisbetle 1? Milyon kilo fazladır. Vakıa Seki özüm oda. Geçen seneki is- iWhz ise Sİ bin tondu. * mahsul faz'a olmakla * ihracat süratli o ve “muştur, Yalnız fiat BÜ hasebile ihracatımız İibarile ezdır. in beş günlük i Mükler istatistik müdüri- i Teşrinievvel ayımn ilk on yeni içindeki başlıca itha- K racatını tesbit etmiştir. Van. islatistiğe göre on yin zarfında ithalâtımızın 400) liralık bir kiymet , Yesine mukabil ihracatımız ig, '1.338,464) lira fazlasiyle ) liraya baliğ olmuştur. aylık rakamlar bu son Sara ilâve edilres bu se dokuz buçuk aylık ithalâ- Ki 17,649,078) ihracatının da 0357) liraya baliğ olduğu or ki itbalât ile ihracat “aki fark, ihracat "lehine (58,279) liradan ibaret | Saktadır. bievvelin ilk on beş gü- ib ithalât ve ihra- * aşağıda gösterilmiştir. a miktarı şudur: iplikleri 94.038, yün men- : Yugoslav sefiri Na karaya gitti! m) gün Be'grattan şebri- ula ğini yazdığımız. yeni Yanık ya orta elçisi M. Miros- taya "6 dün akşamki trenle a gitmiştir. Elçiye Yu: «elçiliği ataşelerinden M. erbina refakat etmek: | 4 0 A tea oç Reisicümhur Hz. tn, ya döndükten sorra iti- ESİNİ daldim edecektir. On, —— Servatuvarda bir konser vat, pa saat dörtte Kon- un yeni tayin edilen pi- vallimi M. Fredrik Fon kei, rafından bir konser Ed Muallim Betohfen- Tene Parçalar çaldıktan son- leri, beyi inden Hasan Ferit Be- ' ia, diği yeni köçek, zey» © vi Saakaişi tel, sirto havala- istibsalâtımız | Onservatuvarın yeni | Yukardaki istatistikten anla- | şıldığına göre en fazla ihracat yaptığımız memleketlerin başın- | da Ingiltere gelmektedir. Bu memlekete olan ihracatımız ge şen senekinden on milyon küsur kilo fazladır. Sonra sırasile Al- | manya ve şimali Avrupa, Italya Amerika ve Fransa gelmektedir. | Bu sene Amerikaya olan üzüm ihracalımız geçen seneye nisbet- le bir miktar fazladır. İncir Almanya ve Şimali Av- rupa 1,948, Ingiltere 3,789, Ame- İ rika 1,691, Fransa 63İ, Italya | 371, Misir 87 kilo olarak 8,547 kilodan ibarettir. Bu istatistikten anlaşıldığı veç- bile bu seneki incir ibracatımız geçen seneye nisbetle azdır. Bu seneki incir istihsalâtımız 29 bin tondur. Geçen seneki mahsul sul bin ton kadar fazla olmasına rağmen ihracatımız geçen sene- ye nisbetle bati olmuştur. En fazla ihracat yaptığımız memle- ketlerin başında İngiltere gel- mektedir. Amerikaya bu sene incir ihracatımız geçen seneye nazaran azdır. thalât ve ihracat matbaa kâğıdı 30116, pamuk iplikleri 74,337, kasarsız P, men- sucat 71.338, sair P. mensucat 396.165, boş çuval 43.546, “cam şişe damacana 40.632, her nevi demir 61.238, demir saç levha demir veya çelik B. 45.969, ma- kineler 161.260, demiryolu ve yük vagonları 58.256, sair eşya 350,878 liradır. Ihracat miktariyse şudur: Koyun ve keçi 39.218, yumur- ta 224.191, barsak 21.179, deri- ler 27.407, av derileri 15 976, yün 51.790, tiftik 24.793, halı 24.524, çavdar; darı 28.728, ar- pa 27.439, kepek 25.773, kuru İ özüm 11.625.480, kuru incir 37.638, yaprak tütün 1.205.164, palamut 79.649, afyon 102.482, kereste 44.058, pamuk 34 650, maden kömürü 202.612, sair eşya 1.371.724 Köprü üstündeki piyango barakası Köprünün üzerindeki piyango biletleri osatmıya mahsus bir tahta barakanın iki sene evvel konturatı feshedilmiş ve baraka boşaltılmıştı. O zaman baraka sahibi belediye aleyhine kontu- ratın feshinden ve barakanın İ tabliye (o ettirilmesinden dolayı 12,700 liralık bir tazm'nat da- vası açmıştı. Bu dava son gün- lerde belediye lehine neticelen- İ miş ve karar temyiz mahkeme- since tasdik edilmiştir. Iran Hariciye nazırı : geliyor Iran Hariciye nazırı Furügi Han, Hariciye vekilimiz Tevfik Rüştü beyin geçen yıl Tahrana yaptığı ziyareti iade etmek ma'- sadile bu pazartesi günü şehri- mize gelecektir. İran Hasiciye bazırı şehrimizde üç gün kaldık- tan sonra Ankaraya gidecek, ayın yirmi sekizinde Ankarada bulunacaktır. ise 25 bin tondu. Bu sene mah- | | sucat 197.892 sargılık kâğıt38.184, 81.404, gâlvanizli levha 36.304, | Majik 1emasında Büyük bir musfki #imi Johan Ştraus ve Aşkı Michael Bolnin (Viyana Operası tenoru) 1aş Parrj ve Gretl Tbelmeta; > t akşam Majik alnemannda görterilmeğe başlarldak olan (Şira ve Aşkı) filminden bir sahne... Viyana civarında Hitzin büyük bir heyecan ve hareket içinde idi, Çünkü bugün meşhur bestekâr Johan Ştraus şehirde en güzel besteleri | teren- nüm edecektir. Halkın beğendiği havaları çalacak ve bilhassa karşıdaki locada oturan kendini he- yecanla dinliyen sevgilisi Dumon Lilinin şerefine fevkalâde bir tarzda san'at kudretini gösterecek- tir. Lilinin tesiri altında Ştraus ilk temsili Viya- nada sabırsızlıkla beklenen (Fledermaus) opere- tini bitirmişti. Bu temsilden sonra Ştraus impara- torun saray orkestra şefi olmayı ve bu suretle sev- gilisi Lili ile izdivaç etmeyi ümit ediyor . Fakat kont Domski saray nazırına giderek Ştrausun sa- raya orkestra şefi tayin olunması istiyor. Ve bun- dan maada “Jokey - Klub,, vasıtasile (Flederma- us,, ilk temsilinin hiç rağbet görmemesine muvaf- fak oluyor. Ştraus temsilden sonra yalnız ve sakin gider- ken küçük Mitzi Erzinger mahcup, mahcup yanı- na yaklaşarak ona bir çiçek demeti veriyor. Ve sonra kendi cesaretinden korkmuş gibi kaçıyor... Bu müthiş müuvaffakıyetsizlikten sonra Ştraus | kardeşi Josefe bir mektup gönderiyor. Josef mek- tubu alınca telâş içinde kalıyor.. e Çünkü zarftan çıkan yazıda meyusiyet saikasile yazılmış çok tasavvurlar vardır.. Josef heyecanla biraderinin yanına koşuyor, ve sukutu hayal!. O yazı Ştrausun (Viyana Kanı) ismindeki i yeni bir vals bestesidir, ve yanlıslıkla Josefe gön derilmiştir. (Fledermaus) un temsilde muvaffa- ! kıyetsizliğinden sonra Lili metresi olduğu kont Domski ile birlikte Parise gidiyor.. Fakat Pariste- ki adresini bir telgrafla Ştrausa bildirmeği de ih- mal etmiyor. Nota tâbii Hasinger Berlinden yeniden (Fleders maus) u temsil suretile Viyanadaki hizmetini te- lâfi etmesini Ştraustan rice ediyor. Fakat Ştrausun bütün ruhu ve dimağı sevgi- li Lili ile meşguldür. O, yalnız Liliyi görmek ve o. nunla beraber bulunmak istiyor. Bu vaziyetle Ber» line değil, Parise koşuyor. İki taraftan sarayda bir kâtibe nişanlı olduğu halde gizli gizli Josefi sevmekte olan Milzi namındaki güzel genç kız Johan Ştrausun saraya orkestra şefi olması için çalışarak muvaffak olduğu takdirde kendisi ile evleneceğini nişanlısına vaadediyor. Pek çok geçmeden Tipferlin srayda kurnazça bir manevresi sayesinde Straus orkestra şefliğine tayin ediliyor. | Bu güzel haberi tebşir etmek için nota tâbi Haslinger Parise Şirausun yanına | koşuyor ve orada Ştrausla ayni otelde oturan Lili- ye tesadüf ediyor. O zamana kadar yekdiğerini tanımıyan Lili ve Haslinger aralarında Ştrausun muvaffakiyet ve ikbali hakkındaki fikirlerini teati ediyorlar » .. Haslinger Ştrausun behemehal Berlinde Fleder- mausunu temsil etmiye nihayet iknaa muvaffak o- luyor. Berlindeki temsil müthiş bir muvaffakıyet- le tetevvüç ediyor. Paristen gizlice Berline gelen Lili ve Domski bu temsilde hazır bulunuyorlar ve perde arasında Lili sevgilisinin yanına giderek onu tebrik ediyor. O zaman Ştraus evlenmeleri için artık bir m. olmadığını söyliyerek Domskiden ayrılmasını Li- liden rica ediyor. Bu conada Avusturya sefaret kâtibi geliyor ve Johann Ştrausa saray orkestra şefi tayin olunduğunu bildiriyor ve ayni zamanda ilk baloyu onun idare edeceğini tebliğ ediyor. Ştraus Viyanada, saray balosundan muvaffaki- yetle çıkarken Domskiden ayrılmış olarak kendi- Sayfa 9» Glorya Sinemasında 3s Mari Duganın Davası Fugustte Duflo — Şarl Busye Aemerikada cereyan eden garip hâdiselerin ig yüzünü gösteren heyecanlı ve çok beşeri bir facia Mari Duganın Davası isimli bir eserde çok kud4 retli bir surette gösterilmiştir. Bu eserde baş rol- İleri iki büyük ve tanınmış artist olan Hügette Düflo ile Şarl Buaye oynamaktadırlar. Bütün dünyada meşhur olan essre istinat eden bu film, piyes (tiyatroda oynandığı zaman gös- terilmesi mümkün olmıyan bir çok noktaları ve teferrüatı da meydana koymaktadır. Malüm olduğu üzere bu hâdise, metresi tara“ fından katledildiği iddia edilen bir bangerin ve meteresinin davasıdır. Kadını, cinayet mahkemes sinde kardeşi müdafaa ediyor ve avukat olan “bu kardeşin müdahalesi, epeyce ilerlemiş olan dava- nın şeklini heyecanlı bir surette değiştiriyor, ve bütün vak'anın safahatı yeniden ve pek müessir bir surette meydana konuyor. Daha fazla olarak, bu eserde Hügette Düflo ile Şarl Buayeden başka, hiç bir Fransız filmine” sip olmamış olan zengin bir artist kadrosu;vardır; Meselâ filmide, ikisinden başka * Andre “Bürjön Marsel Andre, Fransuaz Roze “Jan Helbing.* Bi yert Kayol, Jorz Molua, Rollâ'Nörman. Adriyğü d' Anbrikur ve Emil Şotar vardır. z » ; # 7 Bir akşam, banger Rice, metresi Mari Düğa'- nın evinde sırtından yediği bir bıçak darbesi ; ile yuruluyor. Genç kadın bu cinayeti yapmış olmak» la maznundur. Mari Dugan bütün kuvveti'ile ken- dini müdafaa ediyorsa da her şey onu itham et mektedir ve cinayet mahkemesine verilmiştir. Mari'Duganı, ayni apartımanda oturan * kom- şusu avukat Vest müdafaa etmektedir! Müddöj u- mumi ile Vest arasında müthiş' bir mücadele baş- İryor: Mari Dugan ise kendisini müdafaa edebile- cek bir şey söyliyemiyor. Cinayeti haber alan po- Bu aliğim Gtorya aMinemasmda” gösteresik olan (Bari Duğanm Davası) filminden bir sahne. Vs, genç kadını cesedin yanında diz çökmüş bir vaziyette bulunduğunu söylüyor. Bangerin karısı hâdise hakkında şahadette bus Junurken Mari Dugan aleyhine deliller veriyor . . « Kocası, metresi ile bir defa ayrılmış gene barış- mıştı. Bu sefer gene ayrılmaya karar vermişti ve o akşam bunu metresine haber vermeğe gitmişti. Demek kadın bundan mütessir olarak onu vur « muştu... Fakat bu esnada yeni bir hâdise oluyor. Mari Duganm kardeşi Jimmi, San Fransiskodan geli- yor, ve kendisi de avukat olduğu için kız kerde- şini müdafaa için, Vest'in yerine geçiyor, Bu yeni müdafi ile müddetumumi arasında, mücadele yeniden baş gösteriyor, Mari Duğanm hayatı, müddelumumi tarafından, ve kardeşinin huzurunda bütün çirkinliği ile ortaya çıkarılıyor. Jimmi, bundan çok muztarip olmakla beraber ha- kikati öğrenmek arzusundadır. Jimmi bu suretle, kız kardeş bir çok adam- Tarla düşüp kalktığını, bunu ise disine mektep parası yetiştirmek için yaplığını öğreniyor, kendi- sine hem kardeşlik, hem de annelik etmis bulu - nan bu kadını kurtarmağa bir kat daha çalışıyor. Jimmi, bankerin giyindiği terziden, onun el- biselerini yapmak üzere kullanılan mankeni geti- riyor ve bıçak darbesinin ancak bir solak tarafıne dan vuruknuş olduğunu ispat ediyor. ALA 0 AN AL ALETE SE EAA AL sini bekliyen Liliyi buluyor ve birlikte mes'ut bir hayata kavuşuyorlar, Film cidden bir musiki şaheseridir. İlâveten 1932 Los Angelos olimpiyadı N östes rilmektedir. —

Bu sayıdan diğer sayfalar: