29 Ekim 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 9

29 Ekim 1932 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— e © Z , € —Meieresi 1952 dık e reapafı | Prusya hükümetinin | Mayo nizamnamesi! Şiddetli hücümlara uğrayor kümet değişince, bu bahis konu - işulmuş ve etraftan yükselen şid - Stcen yaz. giğilön"Mayö dar me ağ - ay — - iy, i ss1zi duruyor. Mei serinleşmesine, plâj inin geçmesine rağmen, yanyada kadmlarm.denizvel « me ait bir münakaşa, ha » tie devam ediyor! r Bu mayo münakaşası.nedir.,,, han çıktı? Bu münakaşağPrus İşyy Kmetinin hazırladiğrve ge- kira seneden itibaren tafBikmi : dığı bir plâj nizamna- | inden çıkmıştır. Bu plâğ'ni - h esi, kadınların mayola « & dl olacağını tayin etmekte « Mi İzamname mucibince, önü « iş eki yaz mevsiminde yeni Mâyo modası beklemek, lü - azda, Daha doğrusu, önü « Yeki yaz mevsiminin mayo , Prusya hükümeti'dü - » Yapmıştır. Mayolar, vü - üst kısmında mühim tadi - Uğramış, güğüs ve sırt kısım- Yli kapatılmıştır. kan, buki, geçen yaz, kadmla - Si Yoları. üst (kısımlarında ği, tık bir şekildeydi. Gerek i gerek sırt kısmı, pek az ka L 2 li Gövde, ancak birkaç ye- afifçe kapalı kalıyordu. kaç ay evvel hü- MN da Bi: görüş EEE SEEEUSSLESRRİ detli itirazlara rağmen, bir mayo nizamnamesi vücuda getirilmiş - tir. Nizamname vücuda getirilmiş ama bahsin münakaşası bitme - miştir. Böyle bir nizamname yapıl « masını muvafık görmiyenler, bil- İknesa şöyle diyorlar: — Bu asırda, böyle bir şeye karışmak, manasızdır. Şu itibar- la, ki bü yaz kadmların giydiği mayolar, sadece zariftir. Kadın - larm böyle giyinmesi, kimsenin lar ve haya duygusunu incitmemiş- tir, Ne münasebet? Bu mayo vü- cudunsaçık duran-kısımları, za « en "kapanması icap etmiyen kı - sımlarıdır. Yu şekilde bir vaziyeti müstehcen saymak, geri bir zih- niyetinsifadesidir. Medenthiçbir, İiçtimai zaruretler ihdas etmiştir. *Bu zaruretler, kıymeti gizli kalan | İssiyast dedikodulara, parti didişme - Göletdlyaz' givilötek Mayo! memlekette, bunun en ufakbir i- İ tiraz uyandırması, mevzuu“bah - solamaz. Balolarda kadmlar na »- İ sıl giyiniyor? Bundan daha mı ka İ palı? Bir mukayeseye kalkmak, doğrusu gülünç olur! Diğer taraftan, ! hazırlanmış olmasına rağmen, gelecek yaza tatbikinden vazge - İ çilmesi ihtimalinden de kuvvetle bahsedilmektedir. BEL ERENEELSEN RAE SERER SAEEEAEZRAZ nizamname Kadın ve anne * hislerinin tesiri Kay Yanın tanınmış kadın mu- a” Manada oynadığı role da - Mayalar bir yazı neşretti, nie, » Avusturyadaki siyasi Meni kadenların bu sahadaki Mrzg, “K *n Kısaca (o bahsettikten Bözdey, “ln ve politika, mevzuunu tör, Mtiriyor. Bereli; surette yap m” Pe tahlil neticesinde duğu, NN her tarafında ol - vusturyada da ka - n Gizela Urban, kadının | | dınlara intihap hakkı © verilmesi fikri ortaya atıldığı çok kişinin dudaklarında gülüm - semeler belirdi. Kadın, bu saha - İda hor görülüyor, bilhassa siya - İ st terbiyesi eksik olduğu ileri sü- rülerek, bu fikre zıt bir cephe alı- nıyordu. Fakat, 'zamanla bu te - lâkki değişti, dudaklardaki istih- faf gülümsemeleri (kayboldu... hiç değilse azaldı ve karşılaşılan itirazların umumi olarak arkası | kesildi. Bu gün, memlekette eski- zaman, bir | İ eksik olmadığını, kadının erkek- fle müsavi, hatta bazı cihetlerden ierkekten üstün olduğunu meyda- | etlerini yekpareleştirici ! İ bilgi artması ve tecrübe İ bu sahada hâkim kılarak, politi- İ bir aktris, giyinmesini, giydiğini mınnmınmınımmamımanaann ann izl vaat iz KE ARE ;çılmasını, bunların açıkça görül- lolmuştur.,, itryor, dolayısile umumun selâme- M-O-D-A VE AKTRİS| Bir moda mütehassısı, Avru- pada modanin yayılmasında en büyük rolü kimlerin oynadığına dair yazdığı bir tetkikte şöyle diyor: İ “ Aktrisleri Evet, muhakkak | böyle. Çeşit çeşit elbiseler, mankenler üzerinde değil, ak- trislerin vücutlarında daha ziya- de göre çarpıyor. Tabiidir, ki kendisine yakıştırmasını en iyi bilen bir kadındır. Hususile, sahnede, bir piyes oynarken güzel bir dekor | içinde onun giyinişi çok dikkat uyandırır. Hatta, ben, sırf yap- tıracağı elbiseyi seçmek üzere tiyatroya gelen kadınlar bulun- duğuna babse girerim. Bu ka- dılar tabii modern piyesleri ter- cih ederler. Mevzudan dolayı değil, bu gibi piyeslerde akteris- lerin modaya göre giyindikleriiçin! Buna nazaran, moda sayesinde para kazanan terziler, akterislere reklâm tenzilâtı yapmalıdırlar. Eb, yapmadıklarını da kim iddia ve isbat edebilir! sinden çok farklı bir noktai na » zar yerleşmiştir. Kadınların siyasi terbiyesinin na çıkaran, büyük harptir. Büyük harptir. Büyük harp, bir takım ku$vetlerin üstündeki örtünün a- İmesini, tanınmasını temine vesile Gizela Urban, Avusturyadaki lerine dokunarak devam ediyor: “Burada erkekler, parti dedi - kodularının tesirinden kendileri - ni 'kurtaramıyor, milletin menfa - faaliyet- le çalışacaklarma inkısama uğra” tini ihmal ediyorlar. Buna karşı kadınlar, milletin menfaatlerini, daha geniş ve gayrendiş bir tarz- da gözetmek yolundadırlar. An « cak mühim milli, iktısadi mese - lelerde şahsi görüşlerini, tam isa » betli bir dereceye (o getirebilmek, muayyen ve kat'i kanaatler ed nebilmek için, siyasi terbiyenin, ! tekrarı suretile daima daha mükemmel bir hale gelmesi icap ettiğini bir an bile hatırdan çıkarmamalıdır. Siyasi terbiyenin mükemmel - leşmesi sayesinde, kadınlar neler yapabileceklerdir? Az şey değil! Bir hamlede ve yalnız kendi kuv- vetlerile dünya kuruluşunun şek- lini, insan gidişinin istikametini değiştiremiyecekler, ama siyasi mücadele usullerini ıslah edebile- cekler, kadın ve anne hislerini ka işlerinin daha salim yol tut - masına, ihtirasları O azalmasına imkân vereceklerdir. Siyasi mü - cadelelerde, bütün siyaset işlerin- de, şefkatin büyük bir tesiri ola- cak, kadın, iyilik ve sevgi nâzımı vazifesini ifa edecektir. Her halde, kadınlar bu ümitle çalışmalı, bu gayeye erişmek için duygu ve düşüncede birlik vücu - da getirmiye gayret etmelidirler.,, İ riyeti Moda Haberleri Kürk, bu Sayıfa 9 sene çok itibarlıdır ! Kürksüz manto olmıyacak ... Bu kış moda olan kürklü mantolar Bu kış, moda sahasında kür - kün büyük bir rol oynıyacağı, ar- tık kat'iyetle anlaşıldı. Bütün Av- rupa moda mecmualarında kürk bahsine sayıfalar ayrılıyor, uzun uzadıya yazılar yazılıyor. İşte bu yazılardan O birinden birkaç satır: “Kürksüz manto ol « mıyacak!'Bu kış, moda sahasında büküm sürecek olan, kürktür. Mantoların, muhakkak kürklü olacak! Yakaya kürk, kollara kürk, aşağıya, yukarıya, sağa, s0- la, mantonun biçimine göre, yakı- şan yerine kürk! Sahiden şık bir kadın, bu kış, bütçesinde muhakkak para ayıracaktır!,, Fakat, kürklü manto giyilme- ini tavsiye eden moda mütehas- sısı, bunun hayli pahalıya mal o- lacağını, halbuki şimdiki zaman - HARA ESER EEE SARAL YELE ARNA mi kürke | da pek az kadının bu kadar mas- rafa katlanabileceğini ünerek, herkesin modaya uymasını temin için çare arıyor ve şöyle bir çare | buluyor: “Kürk kürktür. Kumaş eskir, kürk eskimez. Kumaş mo « dası geçer, kürk modası geçmez. | Onun için, telâşa lüzum yok. Her | kumaş değiştirişte, kürkten isti « | fade mümkündür. Yalnız manto » nun biçimine göre, kürkün yerini, kesiliş tarzımı değiştirmek, onun en aşağı birkaç sene işe yaraması- nı temin eder.,, Moda mütehassısı, bu çareyi gösterdikten sonra, muhtelif kürk nevilerinden bahsediyor ve en zi- yade lüks sayılan kürkün, mavi til ki kürkü olduğunu, bunun Viya « na ve Berlinde çok rağbet gördü « günü anlatıyor. 22 Senelik Bir Fark 1919 senesinde Almanyada beş genç kız, yazın temiz hava almayı kararlaştırmışlar, çadır, yiyecek ve başka lâzım gelen şeyleri tedarik ederek, şehirden çıkmışlar, bir dere kenarında aralarında kamp kurup, bir gün bir gece rahat rahat vakıt ge- çirmişler | Fakat, işin doğrusunu ister- seniz, şehirden çıkmışlar değil kaçmışlar, ve bir gün, bir gece sonra, kendileri şehre dönmek istemiş değil de, dönmiye mec- bur olmuşlar | Bu anlalış, belki müphem ol- muştur. İşin esası şu: 22 sene evvel, Avrupada bile kadın hür- münakaşa mevzuu olu- yordu. En masum maksatlarla yapılan hareketler, en büyük ayıp sayı- hyor, bir kadın, biraz şahsi ar- zusuna uygun şekilde yerinden kalktı mı, bir parça kaydı şart hilâfına adım attı mı derhal de- dikodu başlıyordu. Meselâ işte beş kızın bir kamp kurarak, biraz temiz hava al- mak tecrübeleri de aynı şekilde karşılanmı, bu, “bir rezalet,, diye gazetelere geçmiştir. Kırda bir | bafta kadar kamp hayatı sür- meği tasarlıyan beş kız da, bir kün, bir gece sovra, çadırlarını söküp, hemen evlerine dönmiye mecbur kalmışlardır. Bugün böylee masum bir mak- İ sat takip edilerek yapılan bir kır gezinlisi, en ufak bir dedikodu bile uyandırabilir mi ? Ne gezer! Işte kadın yaşayışının nasıl kısa bir zamanda değiştiğinin, kadı. nın bir nevi esaretten hürriyete nasıl kısa bir zamanda kavuştu- ğunu mukayesesi için, bir misal | Bir kadının icadı Matmazel Side isminde genç bir Fransız kadını, ateşten ko- ruhmağa yarayan bir elbise icat etmiştir. Yapılan tecrübelerde, bu elbiseyi giyenin yangınlarda alevler arasından rahatça geçe- bileceği anlaşılmıştır. Kalın deriden yapılan bu ek bise, şoförlerin giydikleri deri- den ceketleri hatırlatan bir şe kildedir. Ayrıca pantalon kısım vardır. Birlikte katı çizmeler de giyilmektedir. Yüzede duman- dan koruyan bir maske takıl dıktan sonra, bu şekilde giyinen insan, ateşten pervasız alevler i arasında dolaşabiliyormuş..

Bu sayıdan diğer sayfalar: