14 Mart 1933 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 8

14 Mart 1933 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| ; ; © HARIKULÂDE AŞK ve MACERA ROMANI N.2 — EŞ Yale (Dünkü kısmın hulâsası ) hazırlanmış den Cnvlde Hanıma haber veriliyor. Cevdet Kadri Bey, eserinin berbat o olmaması için ve Cavideye heyecan telkini için locakma gidiyor, konuşuyorlar, O aralık kapı vuruldu. — Giriniz!, İçeriye hizmetçi girdi: — Ne var?. — Selma Hanım.. Cavidenin rengi attı: — Ne oldu? Ne var? Geldi mi? — Hayır efendim gelmedi. Yalnız, bu akşamki rolü için er - min bir manto ısmarlamış, onu ge- tirdiler. Kendisi olmadığı için, bel ki dedim, siz.. — Ha... peki, söyle buraya ge tirsinler. Cevdet Kadri çıkarken sordu: — Hazır mısmız?, — Iki dakikaya kadar hazı - rım, — Canım, göreyim sizi, Piye - sim sizin elinizde., Bunu iyi oynar- sanız, gelecek piyesimin baş ro - lünü de size vereceğim, — Teşekkür ederim. Merak et- meyiniz. Elimden geleni ve hatta gelmiyeni — O halde ben gidip, rejisöre haber vereyim. Cevdet Kadri çıktı, Cavide yalnız kalınca: — Aptal, diye mırıldandı, fena ozmıyacağım zannediyor, Bir saniye 'durdu. Sonra, du « daklarında bir tebessüm belirdi: — Selmaya gelince... Cevdet Kadri, rejisörün odası na girerek; — Muhsinciğim, dedi, Cavide hazır, başlıyabiliriz. Fakat birdenbire sustu. Rejisör Selmanm evinden dönmüş olan hademeyle görüşüyordu. Cevdet Kadriye dönerek anlattı: — Hilmi, Selmanm evine git- miş. Fakat oda hizmetçisi Selma- nın, evden yediyi yirmi geçe çık- tığını söylemiş. Hatta, kendisine buraya gelip, ikinci perdedeki son sahneyi, Behzatla beraber bir daha prova edeceği için erken çık tığını bildirmiş. km Yediyi yirmi geçe mi? Tak- simden Tepebaşına değil, insan, bu kadar zamanda nerdeyse E - dirne)e gider. Her halde bir kaza oldu demektir, Rejisör, tasdik eder bir halle susuyordu. Artistlerden biri içeri girdi: — Halk tepinmeye başladı. Yirmi beş dakikadır bekliyorlar, Ne yapacağız? Rejisörle müellif konuştular, Halka, bu ani gaybubetten haber vermek, piyesin aleyhine olurdu. Bunun için “Aynalıdolap,, piye - sinde baş rolü oynıyacak olan Sel- ma Hanımın son dakikada ani bir baygınlık geçirdiği için, onun ye- rine Cavide Hanımın oynıyacağı bildirildi. Ve Cevdet Kadri, Cavi- © 'denin locasında kendine tenbih ettiklerini de söyledi. Seyirciler, bu sözleri önce sü - künetle dinlediler. Sonra mırıltı - lar oldu. Oraya, Selmayı görmek için gelmiş olanlar vardı. Maama- fh Cavide Hanımın, böyle güç bir rolü hazırlıksız olarak kabul #tmek suretile gösterdiği fedakâr- lığı alkışlıyanlar da oldu ve perde kalktı. Rejisör odasına dönünce salon- da bulunan polis müdirine haber vermeyi düşündü. Fakat daha ev- vel, telefonu açtı. Beyoğlu merke- zini aradı, Bir kaza olup olmadı- ğını sordu. Böyle bir şey olmadığı cevabımı verdiler. Seyrüsefer mer kezini aradı. Oradan da sordu. Hiçbir kaza olmamıştı. Bu aralık, içeriye, kontrol me- murlarından birisi geldi: — Affedersiniz, dedi, Selma Hanım hastalığı haber verilir ve rilmez, en önde 4 numaralı kol tukta oturan bir efendi alelâcele dışarı çıktı, vestiyerden şapkası « ni, paltosunu almadan fırladı, bir ötomobile binerek “Taksime çek,, dedi, gitti. Ne olur ne olmaz diye size haber veriyorum. — Aferin, iyi etmişsin. Nasıl adamdı bu?. — Genç, esmer, yakışıklı bir delikanlı. Otuz yaşlarında var, yok. — Dört numaralı koltukta mı oturuyordu dedin?. — Evet efendim. Fakat elinde bir davetiye vardı. — Kimin tarafından verilmiş öğrendin mi?. — Evet efendim. Selma Hanım tarafından verilmiş. — Ya... Peki. Sen şimdi git, bak. O adam gelirse bana haber ver, Kontrol memuru dışarı çıkar - ken, bir gülle gibi içeri giren Cev- det Kadriyle çarpıştı. Müellif bü- yük bir heyecan içindeydi. — Ne var? Ne oluyor?.. — Ne mi oluyor? Ne mi olu - yor? İnanılmaz şey azizim.. Hari- kulâde.. müthiş.. Cavide.. — Cavide mi?. — Evet, Cavide, &harikulâde bir artist. Bütün salon heyecan içinde.. Selmayı unuttular bile. Piyesi, sanki aylardan beri prova etmiş gibi, kusursuz (oynamakla kalmıyor, bütün düşüncelerimi, en ehemmiyetsiz gibi görünen taraf ' ları o kadar canlı, o kadar ku - vetli yaşatıyor ki... — Halk?, — Halk hayret içinde. Önce şaşırdı, sonra hani ya Şevket Pa- şanın evinden Ali mektupları ça: İrp da getirdiği sahne yok mu?. — Biliyorum. — İşte orada — ki oldukça güç bir sahne — alkışlar başladı, ve ar tık ardı arası kesilmedi. Cavide, Selmanım yıldızını söndürdü diye- bilirim. Telefonun zili çaldı. Rejisör aldı: — Alle. ey.. ne var? Müellife döndü: — Selma için, dedi, telefon e- diyorlar. Cevdet Kadri, tamamen lâkayt bir; — Ya?. Diyerek kapıya doğru yürüdü: — Ben sahneye gidiyorum... Bakayım ne var ne yok?. Ve, sadece eserinin muvaffakı- yetile meşgul olarak, çıktı. (Devamı var) amaa ingiliz büyük elçisi İngiltere büyük elçisi Sir Corç Klerk bugün Londraya gidecektir. Sir Klerk Londrada bir ay ka dar kalarak mezuniyet müddetini geçirdikten sonra tekrar buraya gelecektir. ya enem .. SAĞLIK MESELELERİ Çocuklarda vebüyüklerde grip hastalığı Doktor Ali Şükrü Bey geçen gün | grip've kızamık hakkında çok mü him konferanslar vermiştir. Bu konferanslardan grip hakkındaki $u sırada herkesi alâkadar edece- ği için aşağıya alıyoruz: Yaşamak yolunu yalnız tabiata bırakmak doğru değildir. Çünkü hayat mübarezesinde başka şeyle- rin olduğu gibi tabiatın da bize darbeleri çoktur. Bu sebepten mü cadelemiz tabiata karşı da olma - lıdır. Fakat düşününüz ki, bu mü- cadele hayat mücadelesidir başka bir şeye benzemez. Ufak bir ih - mal insanı telâfisi gayri kabil acı larla karşılar. Bugünkü konferansım hayatı - mız için ve yaşamamız için tehli- keli olan grip ve kızamıktan ko - runmak çarelerine dair olacaktır. Gripten korunmak çareleri: Bu hastalıktan kendimizi muha faza etmek için sizlere bu hâstalr- ğı iyice tanıtmak isterim. Malüm ya mücadele edeceğimiz düşma - rın her halini bilmekliğimiz lâ - zumdır. Ona göre kendimizi müda fan edelim. Grip: Halkımız grip deyince kı- şın husule gelen her soğuk algın - liğını grip zanneder ve öyle isim verir. Halbuki biz hekimlerce ha- kiki grip, engloiza, ateşli mevsim nezlesi bunlar hep ayrı ayrı has - talıklardır.Enfloenza ile gribin sal gın yapmaları bile ayrıdır Meselâ bir şehirde müstevli olarak seyre- den enfloenza şiddetini attırarak diğer şehirlere hiç bir mevsim gö- zetmeksizin her sınıf halka yaz ve kış müstevli bir halde sirayet eder bu suretle sirayeti bazen bütün dünya insanlarına kadar olduğu vakidir. Hastalığın çıktığı yerde sönme- si de sirayeti gibi çabuk olur, Bir kaç hafta içerisinde söner.Halbuki grip hastalığı böyle değildir. Grip en ziyade mevzii salgınlar yapar, Hastalık çıktığı şehirde halkın her tabakasına sirayet etmez, sirayeti yavaş yavaş olur ve bu suretİş u * zun müddet bir şehirde devam e - der. En ziyade teşrinlerde, Mart ve nisan aylatında ve sisli havalar da olur. Enfloenza salgınları:pek eski za mandanberi malüm olan bu hasta Irk bütün dünyada vakit vakit sal- gınlar yaparak bu suretle bazen Asyadan Avrupaya ve bazen de Avrupadan Asyaya istilâi bir şe - kilde sirayet etmiştir.Nitekim harp içerisinde husule gelen İspanyol hastalığı İspanyadan başlıyarak oradan tekmil Avrupayı ve Asya: yı istilâ etti ve şehrimizde de ol - dukça tahribat yapmıştı. Şimdi de İngilterede gribin icrayi hüküm et tiğini ve oldukça tahribat yaptığı nı gazetelerde görüyoruz. Grip hastalığının şiddeti bün - yeye, muhite, ve mikrobun cinsine göre başka başkadır evvelce her hangi bir azasında rahatsızlığı o - lanlarla, yaşın, hastalığın seyri ü- zerine tesiri vardır. Grip her sınıf yaşa savlet ederse de gençlere savleti daha ziyade- dir. Bazen o kadar tuhaf salgınlar yapar ki, insan hayret eder mese - lâ bazı salgınlarda süt çocuklarını daha ziyade tercih ettiği görüldü - ğü gibi bazen de 20-30 yaş arasın- daki gençlerde görülür. Anneleri hamil zamanında grip geçiren ço- cuklar ilk zamanlarında gripten muaf olabilir, Fakat bunun garibi çocuklar gribe karşı fevkalâde müsteittir Pek çabuk yakalanırlar. Kemik hastalıklı çocuklar da; zamanında mamaları yedirilmiye- rek sırf sütle beslenen çocuklar da (Bu çocuklar gerçi haricen şişman görünürlerse de fakat renkleri sol- gundur), veya ezik çocuklarda (Çocuk ekzamalı ruhiyeli, ve sık sık nezle olan çocuklar), asabi ço- cuklarda hastalık şiddetli seyre - der bazen vahim neticeler de ve - rir, Sisli havalar, mütebeddil hava - lar hastalığın savletini arttırır fe « na meskenler ve iyi bakılamıyan çocuklarda grip fazla görülür. Hal buki enfloenzaya bunların tesiri yoktur. Bundan başka mikrobun cinsinin ve diğer mikroplarla be * raber bulunmasının seyrine ve şid detine çok tesiri vardır. Muafiyet: Enfloenzaya bir tutu lan o salgın esnasında bir daha tu tulmaz grip te ise bu muafiyet müd deti kısadır. Enfloenzaya bulaşan bir kimsede bulaştığı günden itibaren 1 — 4 sonra başlar. Hastalık (birden bire yüksek ateşle başlar bazen oy nak yerletinde ağrı, bulantı, baş ağrısı iştihasızlık ile başlar bir kaç saat sonra ateş başlar, kusar, cil - di sıcak olur. Gözleri ziyadan ka- maşır, kızarır, bütün vücudünün sancısından şikâyet eder, ekseri - ya yutkunurken acı duyar nabzı artar, ateş 40 olur, idrarı azalır yü zü kırmızı olur bademcikleri ve bo ğazının arka kısmı kızarır ve üze rinde kırmızı kırmızı kabarcıklar görülür, boğazının etrafında bu kırmızı yerlerin kenarı âdeta mo- rumtrak kırmızı bir bal alır, ba- zen bademcikler üzerinde difteri- de olduğu gibi beyaz gışa gö- rülür fakat bu difteri değildir. Dili ratıp ve üstünde pas vardır. Bazen nezle ve şiddetli öksürük te inzi « mam eder. Bronşit ve zatürreeler de husule glir. Atş 24 — 48 saat sonra düşer vahim vak'alarda ateş daha uzar, şiddetli nezle vücut ağ- riları vesair ibtilâtlar görülür. Me selâ zatürrecler, romatizm, ekzen- tem şekli, toksik ihallerin husule gelmesi gibi. Hakiki grip: Bu da evvelâ yük sek ateşle başlar bir iki gün sonra ateş düşer ve tekrar nezle ile yük- selir, 2 — 3 gün sonra tekrar ateş düşer. Bu suretle böyle arada ateş düşerek iki türlü seyreder ve ikin- ci ateş çıkmasından sonra da boy- nunun veya çenesinin altıdnaki bezlerin şiştiği bazen görülür. Grip te baş ağrısı, nezle olur gözleri kı- zarır fakat yüzü kızarmaz, öksü - rük boğazda yanma ve acı görü - lür burnunda kuruluk olur bazen kanar, öksürük o kadar şiddetli o- lar ki, boğmaca zannını verir, Bazen hançeresinde iltihap o - lur sesi kısılır, kulak iltihapları ya par zatürree yapar, grip ishalleri o lur buna bağırsak gribi denir nez- le öksürük ateşle beraber karnın- da sancı olur inktbaz olur sonra şidedtli ishal başlar, bazan dimağı iltihaplanır. (Ansefalit olur). Süt çocuklarında grip maattees süf çok şiddetli seyreder. Zavallr yavrucakların bu hastalığa karşı mukavemetleri pek azdır bu sebep ten fazla vefiyat verirler pek ça “ buk ihtilâtlar yapar. Meselâ zatür ree, kulak iltihabı, şiddetli iltihap lar yapar. Çocuklarda hastalığın seyri üzerine gıdanın büyük bir e- hemmiyeti vardır, Anne sütile be9 lenen çocuklar inek sütile besle * nen çocuklara nispetle daha mu * kavimdir, Keza unlu: şekerli ve sütlü gıda ile beslenen çocukların mukavemeti. vaktinde sezilir v£ sair karışık gıdalar yedirilen ç0 * cuklara nispetle daha azdır. Bu s€ bepten çocukları anne sütile bes * lemeli vaktinde meselâ üçüncü #“ yından itibaren meyva suları ve beşinci ayda muhallebi vermeli ve muhallebisine ispanak ezmesi kon malı altıncı ayından itibaren seb * ze ezmeleri ve onuncu ayından iti baren yumurta sarısı vermiye alı” tırmalı, Grip süt çocuklarında başlayın” ca evvelâ iştihası kaybolur, huy “ suzluk yapar burnu tıkanır hırıltı” h nefes alır, ağlarken ses hafif kr sık olur sonra ateş başlar, nefes al ması güçleşir, uykusu bozulur, nez lesi artar öksürük başlar ve arzet* tiğim ihtilâtlar pek çabuk husule gelir. Hastalığın seyri oekseriys 2-3 gündür bazen 15 günü bulur ihtilât yaparsa daha da uzar. Şu izahattan anlaşılacağı üzere enfloeriza ile grip ayrı ayrı bir has talıktır. Enfloenza birdenbire ateş le başlar nezle öksürük sonra olur, yüzü kızarır, grip te ise ateşle be- raber nezle öksürük olur yüzü kı” zarmaz ve süt çocuklarında tok * sik şekillerinde ishal olur. İlh. bu nun gibi bu iki hastalığı yekdiğe « rinden ayıracak daha birçok fark- lar vardır. Korunmak: Bu hastalıklardan korunmak meselesi umumi ve şah si olmak üzere ikiye ayrılır. Umumi korunmak: Hastalık is- tilâi bir şekil aldığı vakıt halk top lantılar yapmamalı sinemaya, ti- yatroya konsere gitmemeli, mekte bi kapamak doğru değildir. Yalnız evde bir hastalık oldu mu çocuk mektebe gönderilmediği gibi kar- deşi de evde hastalık geçinciye ka dar gönderilmemeli, ve mektebe hasta çocuk gelmişse mektep tarrı fından derhal evine iade olunmre hı. Evdekiler daima ağızlarını na“ neli veya oksijenli sularla gargara yapmalı. Süt çocuklarının gıdaları muntazam olmalı yukarıda söyle - diğim tarzda verilmeli nezleli kim selerle temasa gelmekten menet * meli, soğuk aldırmamalı. Şahsi korunmak: Çocuğu öpme meli, çocuğun mendili ayni zaman da annesi kullanmamalı, çocuğun her gün ağızı, yüzü, burnu elleri temizlenmeli, burnuna hergün ha“ fif tuzlu su çekerek temizlemeli, burnuna mantol borike toz halin“ de enfiye gibi çekmeli, süt çocukla rma kumonol mahlülü damlatılma İı ağızma panfilâvin pastili alarak eriterek yemeli süt çocuklarına bu nu çayda eritip sık sık ağızına ka” şıkla vermeli. Bu günlerde çocuklara © soğuk duşlar veya banyolar yapmamalı. Amerika ve Sovyet Rusya VAŞINGTON, 13 (A.A.) — A yan azasından M, King, ayan mec" lisine bir karar sureti vermiştir Bu karar suretinde ayan meclisi hariciye encümeninin Sovyet Ru” yayı ne gibi şartlar altında resme tanımak doğru olacağı hakkınd” mesi teklif olunmaktadır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: