25 Şubat 1934 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 9

25 Şubat 1934 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

sonra kadın Yazan : Dedikoducu Fakat doktor Hanım beni ameliyat için çağırmıştı.Nasıl olur, acaba unuttu mu? i daha; Zük “ yıldızma | Bir yi b la erkek ba | esnasın!" Siya düşmüşler, O eş- zın kuvvei cazibesi hüde | du aşılmış olduğundan, kadınla | erkek “Süt yolu,, nun cazibesi ta- | rafından çekiliyorlar ve © istika: İ mete JOĞTU yuvarlanıyorlarmış. | Kad erkek birbirlerine sım $i- kı sarılmışlarmış. Böyle bir vak'a benim ihtiyar karımla beraber... , Bu esnada meçhulden gelen bir sas erkeğin sözünü kesmişti, Evin oto kapıcısı gelen bir ziyaret ei diyordu ki: — “Doktor hanım burada değil dir. Ameliyat için İzmire gitti.,, haberi alan şahıs diyordu ki: eri “Fakat doktor hanım beni a- meliyat isin buraya çağırmıştı. Na sıl olur, Acaba unuttu mu?) Doktor hanımın kocası bu mü- kâlemeYi 'titince hemen yerinden! fırlamıştı. Heyecanla: — “Bu 5€3-ben bu seti, bu gür, kayevetli kadm sesini taniyorum, acaba Nerede işittimdi? Sakın o kadın... diye kendi ken: ! dektor Derviş Hanımdan daha | gençti; ni yeğhiyesinden daha| az yorgun olduğu anlaşılıyordu. Kıyafeti doktor Dervis Hanım gis! bi idi. Gözlerine küçücük bir dür- | büne benziyen bir gözlük J an içinde değişmiş ve vaziyeti an- Erkek yavaşça fısıldamıştı: — “Böyle olacağını tahmin edi- yordum!, , 3 — “O halde, şimdi, sevgilim, mademki burada size rast geldim, müsaade ediniz de sorayım: Be- nim muhitim hoşunuza gidecek mi? Ümit edebilir miyim, yoksa başka bir tarafa mr angajesiniz?,, Erkek bu ilânı aşk (!) karşısın- da büsbütün mahcup olmuştu. He- yecandan geniş geniş nefes alıyor- du. Bir müddet düşündükten son- ra demişti ki: —- “Şu anda angajeyim. Aradı- ğınız doktor hanımın yoldaşıyım. Fakat aramızda angajman artık! oldukça eskimiştir. Onun için ko-| layca çözmek kabildir.,, | Yabancı kadın bunu işitince s6- vincinden sıçrıyarak: — “O, bu sözlerinizle bana se- malar; bahşetmiş ( oluyorsunuz!,, diye bağırarak erkeğin o boynuna sarılmak istemişti. Fakat erkek geriye doğru çekilmişti. Biraz ev- vel saadetle parlıyan gözleri bir — “Affedersiniz, rica (ederim evvelâ bazt suallerime cevap veri» niz; Siz kimsiniz? Kaç para kaza- nırsınız Bana nasıl bir istikbal te- min edebilirsiniz? Yabancı kadın bü suale aşağı- “tı, Blinde büyük bir evrak si | daki cevabı vermişti. çantası tutuyordu. Derşiş Hanim kocas| si göfür görmez; — “Acaba o mu?, diye mırık danmıştı. Âyni zamanda erkek te: - “Acaba o mu?,, demekten kendisini alamamıştı, Bunun üzetine yabantı kadm azimkârane bir hatve atarak, iler- lemiş ve metin bir ifade ile demiş- ti ki: .— “Geçen gün tayyaresi kaza: uğrıyan ve yolda benim tayyare. me geçen siz değil miydiniz? Erkek bu sualden dolayı a cup bir tavır takınarak kıla sıkıla şu cevabı vermişti: —— “Ya, evet, bendim > — “Dünyalar insana ne kadar küçük geliyor! Sizin: Yüzünüzden şimdi ameliyat yaptırmak istiyor. dum!,, — “Benim yüzümden mi, ne den?,, Erkek bunu söyliyerek giz lice karşısındaki aynaya bakmıştır. Yabancı kadın şu cevabı vermişti: — “Neden olduğunu anlıyamır” yor musunuz? Hissini kaybeden kalp damarlarımdan birisini | de| di giştirtmek istiyordum. Çünkü si- zinle tayyaremde yan yana uştu-| ğumuz günden beri şu tarafımda bir yanma, bir sız, o duyuyorum. Garip bir istrap duyuyorum, bir türlü çalışamıyorum, Aklım, fik. rim bep sizde kalıyor. Hayalâtı. ! tem, tefekküratım daima Sizinle meşgul olmak istiyor. Hislerimizi tahrik eden asabımızın birbirleri. ne meylettiklerini anlıyorum, vel. hasıl kalbimin her köşesi sizi Sağı rıyor, Fakat ayrılırken numaranız; ve harfinizi kaydetmediğim için sizi nerede bulabileceğimi tayin e. demiyordüm. Size tekrar rast mek ümidini tamamile kaybetmi, tin, Pek mevmit bir hale gelir | Tonlama halkalar. takan yarı tm.,, — “Ben âsârr atika taciriyim, Kazancım iyidir, size depomdeki kıymettar eşyadan bazı nümun ler göstereyim. Bakınız şu garip | sapkaya, bunu insanlar 150 sene | evvel başlarına geçirirler ve ? silindir şapka derlermiş.O şapkayı merasimi mahsüsa oldukca yalnız | erkekler giyiyorlarmış, Bu gibi | âsarıstikadan nadiren. tesadüf e- Bir çok yerlerde sahtele- rini gösteriyorlar amma, benimki | hakiki âsaretikadandır. * Bu | gördüğünüz şeyler ön dokuzun- cu ye YİrMİNSi asırdan kalma bir | hatıradır. lâ şu üzeri i Ji kumaşla örtülü olan mbar o devir de yaşamış olan bir krali- genin cihaz takımından kalmişe tar. Bu karın zurhin insanlar elbiselerini, altında taşırlarmış w > “korsa,, derlermiş, karmlarina nasil bağ- larlarmış, hiç içleri sıkılmaz mıy- miş.,, a Korsayı : evvelâ ayakların- j dan 8eçirirler, karınlarını kadar | za rıya çekerler ve sonra şu gör» | | üğünüz şiritleri çekerek korsayı j sım sikı sıkarlarmış!,, —“Ya, vah, vah.. Demek ki bu korsa denilen şeyi bir günah işleyen insinlara ceza diye giydi- i rirlermiş, öyle mi?.,, , “Hayır, bilâkis o zamanın / insanları korsayı kendi ibtiyarla- rı ile takarlarmış. Vücutlarını bi- simli göstermek, ( karınlarının, kalçalarının çıkıntılarını belli et- mek için o zahmete katlanırlar. mış?.,, —“Zavallılar! Tabii bu korsa- yı on dokuzuncu ve yirminci aş- rın medeni insanları değil, Afri- ESİ- | kada yöşıyan ve kulaklarına, bu- vahşiler taşırlarmış, değil mi?.,, (Devamı var) Mİ Son haftalar zarfmda Fransa- da cereyan eden hadiseleri takip edenler yandaki cetveli büyük bir alâka ile tetkik © eyliyeceklerdir. Bu cetvel Fransız parlamentosu" nun ne kadar dağınık © bir halde olduğunu herkesin anlıyabileceği bir tarzda göstermektedir. Fransız parlamentosu esas iti- bariyle beş büyük gruptan müte- şekkildir. Bunlarda ensol ce- nah, burjuva sol cenahı, merke sağ cenah ve en sağ cenahtır. Bü- tün fırkaların kendilerine sol ce- nah, .cümhuriyetçi ve sosyal na“ mını vermelerini Fransiz ihtilâlin- den kalma bir itiyattan ileri gel mektedir. cümhuriyetçiler ittihadının re- isi (Marin) dir. 1926 senesinde | de (Le Trocgucur) dır. İ (Poincar&)kabinesinde tekaüt na- | zırı idi. Sağ cenah fırkasında maruf o- | ye nazırı olan (Bönet) dir. lanlar, fırkanın reisi Obulunan (Tardicu) dan omaada bulunmuştur. Merkez grupuna mensup olan | ureus) dir. sol cenah cümhuriyetçileri arasm- da 80n zamanlarda (Staviski) me- selesinde büyük bir rol © oynıyan zat genç mebus (Henriot) idi. Az kalsın maarif nazırı(de Monzie) ile duello edecekti. Radikal sollara mensup olan- lar içinde şöhret kazananlar (Sar- raut) kabinesindeki ticaret nazırı (Eynac), sonra (Loucheur) ve bir YA HABE Fransadaki mebus | kallere ve radikal (sosyalistlere | tında bir intizar devresi (Ybarnegaray) dır. Bu zat dai- | mensup olanlardır. ma Fransız parlamentosunda mil | (Herriot), (Daladier), letler cemiyeti aleyhine beyanatta | er), (Montingy), Sarraut), (Ca- / Blum) dur. Kendilerinin müşta- “Müstakil sollar,, ın meşhur a» | kil olduklarını söyliyen © (Pauli damı (Sarraut) kabinesinde mali- | Boneour) ile (Laval) siyası lisan taamülünde sosyalist olarak gös-i Fakat en maruf adamlar radi-| terilirler. (Frossard) riyaseti al- geçiren 29 sosyalist mebusun hangi tarafa geçeceği henüz malüm © değildir. 1933 senesi nihayetinde ( (Fros- sard) grupunun (Renaudel) gru- puna iltihak edeceği zannolun- 1933 senesi zarfında sosyalist muştur. lerden ayrılarak “Yeni sosyalist | o Radikal sol cenahm iki grupuna: ler,, fırkasını teşkil ve şimdi fır- | ( Amele birliği ve komünistler) kayı ve cümhuriyeti ve (e Fransız | gelince bunlarin, adet itibariyle sosyalist fırkası tesmiye edenle-| de göze çarpacağı veçhile, Fran- rin lideri (Renaudel) dir, Fırka-! sız parlamentosunda hususi “bir nın umumi kâtibi (Deat) tir. par-! ehemmiyetleri yoktur. Bunlar fır- lamentoda söz söyliyen ise (Kar-| sat düştükçe arada sırada parla- guet) dir. mentoda gürültüler o çıkarmaktan Sosyalistlerin “ İideri © (Leon | başka bir şey yapmamaktadırlar, Bunlar - ise (Dalimi- illanse), (Chautenp) ve (Lamo- Kardeş olduklarını bilmeden evlen- Budapeşte, 23 (Hususi) — Bu- ra adliyesi son günlerde, o bilme- den biribirleriyle evlenen bir kar- deş ve kız kardeş arasında mev- cut nikâhı iptal etmiştir. Mesele şundan ibarettir: Yosif Feller nammda bir gen- cin babası Avrupa harbinden ey. vel güzel bir artistle tanışmış ve âilesinin Oo mümanaatine rağmen bununl evlenmiş ve bir çocuğu dünyaya gelmiştir. Yosif adım alan bu çocuk bir yaşına gelmeden ( babası ölmüş, annesi de çocuğu babasınm &ile- sine bırakarak © Amerikaya git şler,şimdide ayrılmak istemiyorlar! miş ve orada meşhur bankerler- | o Yosif'in büyük babası bu har den Firştayn ile — evlenmiş (o ve | kelâde hâdiseyi mahkemeye bil- bundan da Maude isimli bir kız | direrek nikâhm feshini talep et- çocuğu dünyaya gelmiş. mişse de yeni evliler biribirlerim Büyük baba Yosifi evlâdı gibi | den ayrılmayıp karı koca gibi ya- yetiştirmiş ve büyüyünce fabrika- | şayacaklarını söylemişler ve bir sında bir vazifeye tayin etmiş. | otele çekilip (o birlikte yaşamağa Geçen yaz Yosif dinlenmek mak- | devam etmişlerdir. sadiyle Fransada Nis'e gitmiş ve j ve özle gül MELİK ihlale |» "SEYE Meke bn iki Knl p ” arasındaki nikâhm feshine karar tanışarak, tabii kız kardeşi oldu- KE kid ğunun farkına varmadan ,onunla | Vermiştir. Fakat görünüşe ba- sevişmiş ve bu sevişme Pariste ni- | kılırsa bunlar ayrılmak arzusun- kâhlanma ile neticelenmiştir. da değillerdir. Hattâ Maude bö- Fakat evliler Budapeşteye dö- | basının, derhal Amerikaya avdet nerlerken daha trendeyken kar-| etmesi (o hakkındaki emrini bile deş olduklarını haber almışlardır. | dinlememiştir. Saray Bosnada çıkan bir rezalet Belgrat, (Hususi) — Saray » Bosnada Ağrar ıslahatı bonoları suistimali yüzünden çıkan rezalet | meclisi meb'usanda rültüleri mucip olmaktadır. — Sa- ray - Bosna müdeiumumiliği Bos- na müslüman mebuslarımdan Hüseyin Kadiç Efendinin, meb- usluk sıfatini o suiistimal madde- sinde dolayı mahkemeye verilme- si için teşrii masuniyetin kaldırıl- ması talep etmişti. (Bu mesele Suupştına'da müzakere edilmek: tedir, Kadiç Efendinin teşrii masuni- yetinin muhakkak ır. Maznuna izafe olunan suçlar arasmda zirat ısla | miştir. Allah kederli hata tabi bir toprak için — hükü- sabır versin. i metten kıymetinden 17 defa faz- | bugün resmen tekzip edilmiştir. la para almış olduğu da vardır. Kadiç Efendi, teşrii masuniyeti Hüseyin Kadiç Efendinin ecne- | hakkında meclisi meb'usınca ve- şiddetli gü- | bi memleketlere kaçtığı rivayeti | rilecek kararı evinde beklemekte- de deveran etmiş ise de bu haber | dir. e eee 1 ZAYİ: — Tatbik © mühürümü zayi ettim. Yenisini çrka; di İnhisarlar idaresi evrak kalemi mel» Bi Mü Bi kisinin hükmü yoktur. memur! an Müfit uzun Mahlâlât muhamminliği zamandanberi duçar olduğu has“ | müteakit: Mahmut, er talıktan kurtulamıyarak evvelki gün Beyoğlu belediye hastahane- sinde vefat etmiştir. Cenazesi dün merasimle hasta- haneden kaldırlarak Feriköyün- deki sile m-kberesine defnedii. ailesine n a i Zineidabiliye doçent a astalıklar mütehassısı Ankaradaki Cağalela Geben Bay apartı- manı 6 Bumariya » nakletmiştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: