22 Mart 1934 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 7

22 Mart 1934 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Z; 7 — VAKIT GÜZEI SANATLA Musifi EskiYunantiyatrosunda Necil Közm Bey Yunan tiyatrosunun cansız malzeme-| si içinde en evvel tiyatro binalarını tet- kik etmek icap eder. o Trajedinin en güzel eserlerine beşik olmuş olan bu bi- nalar şimdiki salonlardan çok başka Lir) şekilde, daha büyük, daha muhteşem idiler. Unutmamak lâzımgelir ki tiyatro doğuşunda dinle alâkadar olduğu gibi! genc uzun bir müddet te dini bir var-| lik şeklini muhafaza etmişti. Bu su- retle eski Yunanistandaki tiyatro bina- ları eğlence yeri olduğu kadar bir ma- bet cephesi de arzediyor. Her sene nisan ayında yapılan büyük Dionizi bay- ramlarının sahneleri bu binalardı.... Da- ha sonraları Trajedi asıl şeklini alarak Baküsten uzaklaştığı #aman müstakil bir mevcudiyet aldı... Bu tarihten sonra| yapılan: binalarda “Timele, (denilen Diyonizos mihrabı yoktur... | Bunların inşasında tabiatin arızala- rından istifade edilmi: ve çok kalabalık olan seyircilere sahne tamamen göste rilebilmek için oturacakları yerlerin ba- samak -asamak yapılması düşünülmüş ve bu binalar tepelerin & sathı mailine edilmişti... mi en büyüğü ve belki de en eskisi Atinadali ODiyoniros tiyatrosu idi. Bu Akropol tepesi eteklerine inşı edilmiş ve otuz bin kişi alacak büyük- Fükteydi. Bina bir nısıf daire şeklinde o olun mubhitini seyircilerin yerleri teşkil edi. yordu. Bunlar taştan ve mermerden idiler, Bu dairelerin kutrumu teşkil e den kısımı 'se sahne ve sanatkârlar i - ig Jözam olan narcaları ihtiva ediyor. - Nısıf daire şeklinde askı İle (sahne kısızımın arasına isabet eden yer düzel- tlmiş olup burada koro heyeti danse- | derdi. “Orkestra,, denilen müstevinin o tam| örtasma Oİse “Diyonizos Oo mihrabı| Hsle,, bulünürdu..... Burası bu mabu-| de ait addedilir ve kurbanlar © önünde) kesilirdi. O sırada koro heyeti orkest- rada sıçrryarak dansederler, (kasideler, ilâhiler terennüm ederlerdi... Orkestranın arkasına “Preskenyon , denilen sahne isabet ederdi. Artistler “Skene,, denilen ufak binada giyindik. ten sonra buraya çıkarlar ve başlarlardı... Bu sahnenin iki tarfında orkestraya | kadar uzanan ili yol vardı. Koro heyeti bu yollar (© vasıtasiyle orlesstra arasında gidip gelirlerdi. Meçhul olan bir şey varsa, o da 89“ yircilerle oyuncuları ayıran bir İ mevcut olup olmadığıdır. Bütün ta harriyat bunun İeh ve aleyhinde (bir neticeye varamamıştır, Birazdan bahsedeceğimiz gibi eser- ler Çtriloji) üç parçadan mürekkep tra. jedi olup bunlar biribiri O arkasından vazısahne idilirdi.. Vakıa kısımlar ara. | sında boş bir zaman vardı. Fakat bu za.| man İcoro heyeti tarafından © yapılan danslar ve şarkılarla kapatılırdı. Buna rağmen trilojinin her kısmı için ayrı birer dekora ihtiyaç vardı. Fa. kat bunlar nasıl değiştiriliyordu. Per. de olmadığını kabul edersek halam gö. zü önünde yapılmış olması lâzım gelir... Bu da tabiidir ki eserin kuvvetini mü-) him miktarda eksiltir. Belki tiyatronun ilk doğuş senelerin- de buna ihtiyaç gösterilmemişti, çünkü o daha ziyade dini bir bayram şeklinde idi, Fakat daha sonraları © trajediler baş! dığı zaman muhakkak ki seyirciler ile aktörleri birbirinden ayırmak lâzun geldi. Meselâ Eşilin “Orestler,, eserinin birinci “Aga Memnon,, kısmında sahne Aga Memnonun sarayları önünde gös- #erilirdi. Vakat burada geçer, kral bu sarayda katledilirdi. Ikinci kısımda gene aynı saray cep hösi dekoru teşkil eder, fakat bir de Aga Memnonun mezarı ilâve e temsile buraya; dilmiştir.... Örestle kardeşi Elekra ©- mezar başında huluşurlar, tanışırlar. | Dikkat edersek Yunanlılar tiyatro sanatının yalnız eserlerinde değil, aynı| zamanda temsil kısmınıda da büyük bir kudret ve incelik göstermişlerdir. Böy- le iken otuz bin seyircinin heyecanları üzerinden soğuk bir hava gibi geçecek olan bu ilmi dekor ilâvesini Oher halde düşünmüşler ve muhakkak ki seyirci—| lerle oyuncular arasına bir perde koyma | yı ihmal etmemişlerdir... | Gene kuvvetle muhtemeldir ki lk kısım bittikten sonra perde kapanır ve koro heyeti yukarda söylediğimiz sah. ne ve orkestrayı birleştiren yollardan orkestraya inerek orada teganni ve rak- sederler, bu suretle halkın heyecanını| idame ettirirler ki, arkada dekor deği- şirdi. Bu “'ekorlar eserlere ıhtişarı ve:ecek| derecsde idiler. Mevzuun ihtiyacma göre saraylar, dağlar, kayalar yapılır, eğer tabil bir sahneyi gösteriyorsa ar. kalarına bu sahneyi o kuvvetlendirecek| mesâfeler, manzaraları havi fonlar kı. nulurdu. Bu suretle Yunan tiyatrosu dekor hususunda şimdiki tiyatrodan aşağı değildi. İ Trilojilerde manzara değiştiği kes- retle vakiydi.. Bunun için de bir mil ü-| zerinde devreden dekorlar kullanılır, bu| suretle trilojinin bir kısmında da olsa dört beş manzara değiştirilebilirdi. Bu tiyatro seanslarının senede (bir olduğu nazarı dikkate alınırsa Yunan lıların bu dekorları hazırlamak için kâ- ti yalitleri olduk ağimız Ek Enka çıkan ve grupların gittikleri (yerler; dekorlarmı da beraber götürüp götür- medikleri ve götürmiyorlarsa oralarda nasıl oyun verdikleri meçhuldür. Da. ha sonraları türneler inkişaf ettiği za- man trupların dekor ve dekoratörleriyle beraber gezdikleri muhakkaktır. Asrımızda bile müellifler tiyatro €- seri yazarlarken bazı şeylerin vazısah- ne odilip edilemiyeceğini düşünürler... Halbuki Yunan şairleri bu ciheti dü- şünmeden yazmışlardı... Zaten o zaman şimdi vakalarda ve insan rohunda u- ranılan fevkelâdeliklerden tabiata da büyük bir kım ayrılıyordu. Bu sa yetle vazısahnede mühim bir | kudrete ihtiyaç vardı. Yunanlılar tiyatro tekniğinde | bu kudreti göstermişlerdir. Temsillerde fırtınalar, şimşekler, sarayların yıkılma» #5 dağlarım devrilmesi ve saire gibi büyük bir maharet sarfedilmiştir... Meselâ “Promete,, de mabut (Oke- 1n03) uçan bir ejder üzerinde sahneyy geliyordu. Onun elli kiz olan “Okeonit,, ler hâvai arabalarla görü xi- yorlardı., Orestin üçüncü kısmında vicdan p- zabı melekleri olan “Ornenit,, ler uça rak Oresti kovalıyorlardı. Aristofanın bazı eserlerinde insanla: kuşlar gibi havalanıyorlardı. / Bunların! nasıl bir vasıta ile yapıldığı malüm de! dildir. Tahmin ile havaya gerilen kuv- vetli teller üzerinde hareket ettirildik- leri anlaşılıyor. Tarz ve şekil nasıl olursa olsun bu! Yunan tiyatrosu için büyük bir muvaf| fakiyetti . Sadan Salih Karikatür sergisi Halkevinden: o 23—3-—1934 cuma günü saat (17) de Gülhane parkı methalinde Alayköşkündeki Güzel San'atlar şubemizde Cemal ! Nadir Beyin karikatür sergisinin açılma merasimi yapılacak ve sen. gi 24—3—1934 cumartesi günün- den itibaren her gün saat 10 dan 19 a kadar açık ( bulunacaktır. Duhliye yoktur. Arzu edenler bu | bine, | Musikişinas gencimizin bina ve sahneler | büyük muvaffakiyeti NECİL KAZIM BEY Viyana musiki ve san'atlar akade- misinde çalıştığından vaktiyle o- kuyucularımıza bahsettiğimiz Türk genci Necil Kâzun, yüksek kompoz'syon tahsilini göğüs ka *| bartan bir müvaffakıyetle bitir- miştir, Necil Kâzım bu akademiden diploma aldıktan ve bir müddet akademinin yüksek kompozisyon mektebine devam ettikten sonra, Avrupanın sayılı konservatuvarla Haberler Ertuğrul Değerli (sahne san'atkârımız Ertuğrul Muhsin Beyin tiyatro ha yalının yirmi beşinci yıl dönümü- nü doldurması (omünasebetiyle merasim yapılması ve san'atkârın yazmıştık. Er. ilesi evvelce de kararlaştırıldığını İ tuğrul Muhsin jüb yazdığımız gibi 29 mart perşembe akşamı Tepebaşı tiyatrosunda ve- | rilecektir. Bu iş için vali ve be- i İediye reisi Muhiddin Beyin reis- İliği oaltında © teşekkül (eden tertip heyeti, hazırlıklarını hemen , hemen bitirmiş gibidir. Bu san | at hâdisesi, Muhiddin Bey tarafım- dan yazılan mektuplarla bir çok zevata ve müesseselere (o bildiril. miştir. Muhtelif teşekküllere, mü- esseseler ve bir çok zevat jübile- ye iştirak edeceklerdir. Önce tertip heyeti namına bir kaç söz söylenilecek, ondan sonra i üç güzel piyesten birer perde oy- | eserlerden biri | nanacaktır. Bu | (Hamlet) tir. Şekepirin büyük €- İ seri Türk sahnesinde yep yeni de- rından biri olan Prağ devlet musi- ki konservatuvarına gitmiş, bu - nün yüksek kompozisyon mekte » ve meşhur . kompozisyon profesörü doktor Jozef Sukanın sınıfına asli talebe olarak devama | başlamıştı. Necil Kâzım geçen ayın on be- şinde, memnuniyetle öğrendik ki, buradan da resmi diplomasını al mış ve o yüksek (musiki san'atı diyarında parmakla gösterilir bir genç olmuştur. Kendisinin son imtihanı üzeri- ne verilen ve resmi diplomaya dercedilen rapordan şu satırları o- kuyucularımızı sevindirmek için alıyoruz: “Necil Kâzım bey, fevkalâde bir orijineliteye ve büyük bir ve- lüdiyete delâlet eden ve teknik i- tibariyle şayanı hayret mehareti- ni ispat eden eserler telif etmiş- tir; Burada okuduğu müddet zar- fında Necil Kâzım bey, Türk şai- rinin güftesi üzerine (Mete) ope- rasmı tanzim ve bu operanın bi- rinci kısmını fevkalâde bir şekil- de orkestra ettiği gibi spiritüel bir eser olan “Senfonik dans Gre tesk,, i telif etmiştir. Necil Kâzım beyi ilmi taki asaleti ve san'attaki zeküsı dolayısıyle pek ziyade tak- dir ediyorum. Sâyinin memleketi- nin kültür hayatına hizmet ve bu- üslüp- umumi | nunla müessesemizin de iftihar edeceğini ümit ederim.,, Daha yirmi dört yaşını bitir- miyen genç musikişinasımızın bu muvaffakıyetini tebrik ederiz. Necil Kâzım ailesine gelen ma- lümeta göre ağustos başlarına ka- dar oralarda kalacak, sonra mem- lekete dönecektir. Şimdi, (Gazi) adıyla büyük bir senfoni orkestra» €seri hazırlamak niyetindedir. saatler dahilinde sergiyi gezebilir ler. i Martm 26 ncı pazartesi günü akşamı 18,50 - 19,15 arasında öSEEAEEEEEEENEE YEAR KENAEEAEUN ANONSU Meşhur Fransız muharriri Hen- ri de Balzak ölümünden uzun bir zaman sonra edebi bir mükâfat kazanmış bulunuyor, “Mükâfet, naktidir. Fransız edipleri cemiye- | Prag radyosunda Necil Kâzımm üç şarkısı okunacaktır. O akşam ternasyonal bir şarkı akşamı ver» mekte ve yaylı sazler kuvarteti re | fakatiyle olan bu üç şarkıyı da Vahdet Nuri hanım söylemekte « i dir. | şerefine bir müsamere verilmesi diğer hanım kızımız radyoda en- | 22 MART 197 — Bi Gi iz Muhsin'in 23 inci san'at yılı | korlar, yeni kostümlerle ve yeni : mizansenle oynanacaktır. | Prens Hamlet rolü Ertuğrul Muh» | sin Bey tarafından yapılacaktır . | Kral rolünü Raşit Rıza Bey, kra- İliçeyi Neyyire Neyyir Hanım, ma- beyinci Polonyüs rolünü İ. Galip | Bey, mabeyincinin kızı güzel O- | felyayı Cahide Hanım temsil ede İ cektir. Eserde bu artistlerden başka Hüseyin Kemal, Vasfi Ri- za, Hâzım, Emin Beliğ, Mahmut i Beylerin ve Seniha Hanımın rolle- ri vardır. Hamletten sonra İpsenin Per | Günt isimli eserinden ve Cemal Reşit, Ekrem Reşit Beylerin Lü» i küs Hayat isimli operetlerinden birer perde oynanacaktır. Ertuğrul Muhsin Beyin san'at hayatınm yirmi beşinci yıl dönü- mü İstanbul Halkevi temsil şubesi tarafmdan da kutlulanacaktır. Halkevi temsil (o şubesi martın otuzuncu cuma günü Alayköşkün- de Ertuğrul Muhsin Bey şerefine bir çay ziyafeti evrecektir, İ Ertuğrul Muhsin Bey Katil piyesinde 1... AUEEEENEEEEEYONYENEEEA NURANE EEE i Balzag'ın ölümünden 74yıl sonra.. ti bu sene verdiği bu o mükâfata, bugün hayatta olan muharrirler i- çinde bir kimse (bulmadığı için, bu şekilde harekete mecbur ok muştur, Pariste Balzak evi adını taşı» | yan ve bu muharrire ait olan bir | ev vardır. | Büyük muharririn bu mükâfatt kızandığı da bu evin içinde göste- rilecektir. Balzak 1850 senesinde vefat ettiğine göre 125 isterlin tus | tan bu mükâfat 74 yıl sonra ka” zanmış oluyor.

Bu sayıdan diğer sayfalar: