11 Eylül 1934 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4

11 Eylül 1934 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

© mev 4 VAKİT IYEYLÜL 194 © Artvin yolunda © ŞE (Başmakaleden devam) fener arasında doğrudan doğruya hiç bir muhabere vasıtası olmama- “sıdır. İstanbuldan çekilen yıldı rmi Otelgrafı (Obile İnobolu- da Obhususi (o vasıtalarla (o fe- nere gönderiliyor. Arada mühim bir mesafe bulunmasından dolayı gönderilen tergrafların dai- ma yerine vardığı şüphede kalıyor Benim bildiğim fenerler asıl vazi- fesinden başka bir de tarassut mev kii işini görür. Yüksek mevkide bulunması cihetle bilhassa o harp zamanlarında mühim bir istihbar vasıtası olur. Bu noktai nazardan meselâ kaçakçılık takibatı gibi | alelâde zamanlarda da fenerlerin | ifa idecekleri Ohizmetler vardır. © — Böyle bir yere yirmi beş bin lira sarfederek bir sis düdüğü koymak lan ziyade fener ile O merkez ara- GN sında doğrudan doğruya muhabe- re vasıtasma ihtiyaç bulunduğu şüphesizdir. Küçük bir telsiz te- sisatı olmasa bile köyden köye ol- mak üzere bir (telefon şebekesi kurmak yerinde bir iş değil midir? Ne (İnebolu), ne de (İstanbul) ile hiç bir irtibatı olmıyan Kerempe fenerinin bugünkü vaziyetnide ifa © edebileceği hizmet © pek mahdut | kalır, 4 Bundan başka tahlisiye idare- sine veriliş olan salâhiyet sahasi- nın pek dar oluşu da bir (o noksan teşkil ediyor. Tahlisiye idaresi Ka- radeniz boğazının iki tarafımdan | — pek mahdut bir sahil mıntakasın - da ifayi vazife ediyor. Bunun ne- — ticesi olarak meselâ Zonguldak li- manının önünde karaya (oturan bir vapurdan yolcuları dışarıya çı- karmak için vasıta bulunamıyor. Vakıa mühim limanlarımızın | © bemen hepsinde birer liman reisi vardır. Fakat ticareti . bahriye müdüriyetine bağlı olan liman re: islerinin vazifeleri sadece idari iş- lere münhasıdır. Emirleri altında &n küçük tahlisiye vasıtası yoktur. p Bu noksan tahlisiye idaresi ile ti- — — careti bahriye müdüriyeli arasm- © — da teşriki mesai suretiyle hallolu- o mabilir. Bilfarz liman reislerinin : emirlerine birer Roket tertibatı verilebilir. | Roket tertibatı karaya oturan, © — yahut sahillere birkaç yüz metre © mesafede kazazede olan gemilere © karadan fişek ile halat göndererek “yolcuları çıkarmak içindir. Li- : © mandan uzak mesafelere nakil için — ayrıca arabalı olanları da vardır. © Bütün medeni memleketlerin Ii. © manlarında en iptidai ihtiyat vası- “talarmidan sayılan bu roket terti- “batmdan maalesef bizim limanla- © Orimiz mahrumdur. Her bir liman © için nihayet birkaç yüz | lira ile! — tedariki mümkün olan bu tertibatı | ihmal etmek doğru değildir ve dö- | © diğimiz gibi ticareti bahriye idare- | | © ları tedarik edemezse tahlisiye i- © daresi ile teşriki mesai ederek ko - 3 — Jayca çare bulunabilir. © — İşittiğime göre tahlisiye ida- - resi (Hopa) limaninda da bir fe- © ner tesisine karar vermiştir. Hatta bu fenerin inşası Oo müteahhidine | © ihale bile edilmiştir. Diğer taraf- © tan Karadeniz boğazımda ve diğer © bazı mevkilere sisli zamanlarda © gemilerin istikametlerini takibine — yardım etmek için birer (Radyo - © far) tesisatı vücude getirilmekte- dir. i Tahlisiye idaresinin her gün bir “az daha hizmetini genişletmekte © olduğuna delâlet eden bu tesis: ! ler ve teşebbüslere nisbetle liman- | r er roket tertibatı vücu-' Sualler eksik midi? Batıl İkmal imtihanında bir sual eksik mi sorulmuş? Gazi Osmanpaşa lisesinde ikmal imtihanları yapılırken talebeden bir kısmı bir sual eksik soruldu - ğunu ve bunun yüzünden imtihan da muvaffak olamadıklarını ileri sürmüşlerdi. Talebe ayni zaman- da Maarif Vekâletine de müraca at etmişlerdir. Maarif müfettişlerinden bir zat bir kaç güne kadar talebelerin bu şikâyeti etrafında tahkikata baş - lıyacaktır. —— Piyango bugün On yedinci tertip tayare piyan- gosunun beşinci keşidesi bugün ü- niversite konferans salonunda ya- pılacaktır. Bu keşidenin en bü - yük ikramiyesi 30000 liradır. Bu- | gün çekilecek numaraları sıraya konmuş bir liste halinde yarınki sayımızda bulacaksınız. ea Şehir mütehassıslarının verdikleri raporlar Üç şehir mütehassısının rapor - larını tetkik edecek olan jüri he - yetinin on beş eylülde toplanmıya çağırılması kararlaşmıştı. Bu top- lantı ayın yirmisniden sonraya bı» yakılmıştır. Bununla beraber sene başına kadar raporların tetlçiki bi- tirilecektir. dakka bil 3 Polis haberleri Bu dayak değil vahşet! Sirkecide araba vapuru iskele- sindeki karpuz sergisinde çalışan Pavli, Hacı Mehmet, Hüsnü, Ah- met Reşit isminde dört (kişi alış veriş yüzünden Yahya efendi is - minde birisini dövmüşler, sol şa - kak kemiğini kırmışlardır. nsimağıkim Mücellitlerin dikkatine İstanbul Matbuat cemiyetinden: Cemiyetin gazete kolleksiyonları « na cilt yaptırılacaktır. Kolleksiyonlar yüz cildi geçecek miktardadır. Ciltler İ bez kaplı kartondan olacaktır. Alâka- darların cilt başına teklif edecekleri fisti bir hafta içinde cemiyet merke - rine bildirmeleri rica olunur. de getirmek küçük bir himmet ile bertaraf edilebilecek bir ihtiyaçtır ki tahlisiye teşkilâtının * başında bahriyeden yetişme değerli bir i- dareci olan Necmettin o Beyin bu meseleyi lâyık olduğu dikkat ile telâkki edeceği şüphesizdir. Fenerler ve tahlisiye * işlerine rettir. Şimdi Kerempe fenerinin bu- lunduğu muhitin * iklimine ait bir hüsusiyetini kaydedeceğim: Ke- rempe muhiti fevkalâde | güzel meyve yetiştiriliyormuş. fazla ola- JEHİRDE itikatlar, aca düşünceler Dünkü arkadaşlarımızdan biri “Fevkalâde garip tesadüfler,, baş- vin taliinden bahse girişmiştir. Arkadaşımızın bu yazısı, taştan, demirden bir yapınm “uğursuz,, lünçlüğe işaret etmekle başlıyor. Burası iyi. Ancak keşke bu te- lâkkiye yol açan tesadüfleri de yazmaktan vaz geçselerdi... Kor - karız ki gerçek mi, değil mi, araş- tirmaya bakmadan, bu batıl iti- ! katlara düşen bir ise, bu yazıdan sonra iki olsun. Arkadaşımızın | yapmek istediği biliriz ki bu de ğildir. Halbuki bu evin bugünkü ! sahipleri tarafından dün matbaa- mıza telefonla müracaat olundu. Hususi bir mülkün talii üzerinde böyle kıymetten düşürücü ve gü- ya sakılık imiş te almak istiyenle- İ re hizmet maksadı güdülüyormuş tesirini o verecek (o dedikodu - lara bilinmiyerek neşir vasıtası ol- İ malarmdan dolayı teessür göste - i rildi. Verilen izahlara göre evin yapısı bitince yaptıran Macar ta- rafından Macar sefaretine kira - lanmış, sefaret burada altı yıl kalmıştır. Sefarethane bıraktık- tan sonra ev sahibi kendisi işgal etmiş ve evden, burasını mühen- dis Şevket Beye satmak suretiyle ayrılmıştır. Viyanada rahatsızlığı meyda - İ na çıkan Şevket Beyin daha evi almadan bu rahatsızlığa düştüğü de muhakkaktır, Viyanaya git - meyip te bu evde kalsaydı ölmez- di demek te mümkündür! Bizce evin pek değerli müteşebbis bir Türk genci olan mühendis Şevket Beyin biraktığı zeki ve sağlam babalarmın yerini tutacaklar ve bu evde mesut olacaklardır. Biz, Maçka gibi İstanbulun ye- ni fikirli bir muhitinde böyle aca- ip düşüncelere zihninde yer veren bulunacağını zannetmiyoruz. mn İ meyve verdiğini gören Kerempe | muhitindeki köylüler son zaman » lara kadar elektrik nedir bilmiyor- larmış. Nihayet fenar kurulup ta işlemeğe başladığı zaman — elek- triği görmek için gelen köylüler ile burası bir bayram yerine dön - müş. Bu arada dört saat uzaktaki köyünden koltuk değneklerine da- yanarak gelen seksen yaşmda bir si kendi kendine bu türlü vasıta - | dair söyliyeceklerim bundan iba- | de ihtiyar varmış ki elektrik feneri yanıp da ziyasını görünce ellerini yüzüne ve gözlerine götürerek: — Yarabbi, çok şükür, nihayet gördüm!,, Demiş. Herhalde Kerempe ci- varındaki köylüler fenerin elektri- ip lığı ile Nişantaşında güzel bir e > “tekin değil,, tanmmasındaki gü: | yapılı çocuklar bu evde yetişip | ik ünü rak burada miz dr de ğini görmekle bu kadar memnun fa meyve veriyorlarmış. tahlisiye | oimuyalr ise bu defa sis düdüğü - mühendisi Hami Bey geçen AĞUS- | nün sesini işitince kimbilir ne ka - tos ayı içinde bir kiraz ağacının | dar sevinmişlerdir. Çünkü buraya üçüncü defa olarak verdiği meyve- | konan sis düdüğü yalnız Türkiye- den bizzat yemiş. budefa sis düdü- | de değil, bütün dünyada eşi yok- ğünün tesisatını mahallinde gör- | mus. Binaenaleyh Kerempe dü- mek üzere giderken: düğü ile Türkiye sesi uzak 'mesa- — Şimdi orada incir ağacının | felere giden sis düdüğüne malik ücüncü meyvesini yiyeceğim.,, olmak rekorunu kırmış oluyor! Diyordu. Mehmet ASIM Fakat senede her ağacın üç defa Ka ela e İk ki İntihal mi? Lugat davasının görül- mesine başlandı Bedros Zeki Beyin Fransızca- dan Türkçeye lügatinden” mühim miktarda kelime alarak intihal su- retiyle yeni bir lügat kitabı yazdı- ğı iddiasiyle N. Kemal Beyle tabı ve naşir Romanyalı Herkoviç aley- hine açtığı davaya dün de üçüncü ceza mahkemesinde devam edil - miştir. İ Bedros Zeki Bey © İğgatindeki on bin altı yüz kelimesinden 7884 kelime alınmış olduğunu, ayrica 300 misal ve tabirinde başka lü- gatlardan alındığını iddia ederek telif hakkı kanununun 30- 32 - 35 inci madeleri mucibince faillerinin cezalandırılmasını tecziye ve za - rar ve ziyan istemekte idi. Dünkü celsede — suçlu wekili Bedros Zeki efendinin telif hamisi olduğuna dair resmi bir vesika bu- lunmadığını vilâyetten alman vesi» kada bu hakkın lügat kiatbını ba- san ve satan Tefeyyüz kütüphane- sine verilmiş olduğunu, binaena - leyh davacı yerinde Tefeyyüz kü » tüphanesinin bulunması lâzım gel- diğini söylemiştir. Bedros Zeki Bey bu itirazım va- rit olmadığını Tefeyyüz kütüpha- nesine telif hakkını değil, basmak hakkını sattığını, esasen aralarm- da bu hususta hususi bir senetle anlaşmış bulunduklarını" söylemiş ve neticede Tefeyyüz kütünhane- si sahibi Hacı Parsih ef, nin davacı sıfatiyle mahkemeye gelmesi, Bed- ros efendinin de bulunması karar- laşmıştır. Sütçü Osman Ağayı . öldürenler mahküm oldular Annelerine karşı yakışık almı- yacak tavır aldıklarından şüphe - lenerek sütçü Osman ağayı öldü - ren Emin ve Reşadın muhakeme- leri dün neticelenmiş, karar tebliğ edilmiştir. Karara göre Emin beş sene dörtay, Reşat üç sene sekiz ay hapse mahküm olmuşlardır. Ayrıca her ikisi birden bin lira tazminata mahküm edilmişlerdir. | ZE. Meali Şüpheli “bir. ölüm Valde hanında oturan Abbas efendinin dün altı aylık (o çocuğu İbrahim şüpheli bir surette ölmüş- tür. İbrahimin afyondan ö'düğü tahmin o edilmektedir. e Nöbetçi müddeiumumt Şefik Bey-bu ölüm hadisesi etrafındaki O tahkikatla meşgul olmaktadır. — gi Evlenme Deniz ticaret müdiriyeti me « murlarımdan Burhanettin Âli Bey ile tütün inhisarı sabık müfettiş - lerinden Ferruh Beyin kızı Mü- bahat Hanımın evlenmeleri dün #sşam Perk oteli salonunda birçok tanınmış zatler ve aile dostu ai» leler olduğu halde kutlulanmıştır, İstanbul matbuatının &mektar si - malarından olan Burhanettin Âli leyin yeni kurduğu yuvanın bu Günün Siyaseti m a a iş Fransa ile Italya anlaşmıya çalışıyor ” | kutlulanmasına gazetemiz de işti- Bir kaç gündür Avrupa haberleri İtalya ile Fransa arasında, bütün Av- rupa muhitlerinde derin alâka ile kar- anlaşma © teşebbüslerinden Fransa ile İtalya arasında müzmin itilâflar vardır. Bunların en mühim leri Airikadaki İtalyan müstemlekele- ti ile Fransız müstemlekeleri arasın” daki budut, Tunustaki İtaly tebası - nın vaziyeti, İtalya ile Fransanın Ak- denizde deniz müsavatı meseleleri * dir. Bir müddetten beri İtalya ile Fran sa bu meselelerin balli ile meşgul 6 - luyor ve bu yolda müzakereler yapi” yorlar. Salâhiyettar diller bu müzake- relerin henüz bir netice vermediğini söylemekte, ezcümle Fransanın Roma sefiri Kont Şampron iki tarafın bilfill anlaştıklarıma dair çıkan haberleri tek- zip etmektedir. Fakat iki tarafm arasında müzake- reler vukubulduğu ve bu müzakere - lerden bir netice beklendiği de şüp- heden uzaktır. Onun için bu ay 80 - nunda Fransa Hariciye nazırı Mösyö Bartu'nun (o Romayı ziyaret etmesi bekleniyor. Sinyor Mussolininin Barı şehrinde hazırlanan şarki Akdeniz opanayırını ve Fransa hükümetini ve Paris şehri- ni temsil eden heyetler huzuriyle ve Fransa - İtalya lehine parlak tezabür- İer arasında açması iki taraf arasmda- ki müzakerelerin ilerlemiş olduğuna bir delil sayılmaktadır. Doçenin ser - gideki Fransız pavyonunu ziyareti €s- nasında Fransa Parlamentosunu tem- sil eden heyet başındaki Hariciye en- cümeni reis vekili M. Souller'in söy - lediği nutkunda son derecede dostane idi. Onun bilhassa şu sözleri çok ma- nidardı: “ Biz burada müşterek çalışma ze- mini bulmakla o tam bir samimiyetle Sinyör Mussolini (bu sözleri son derece dikkatle dinlemiş ( ve bunlara tamamiyle muvafakst ettiğini söyle - miş ise de akşamleyin söylediği nut- kunda Fransa - İtalya dostluğuna İ - şaret etmekle hayret uyandırmıştı. Londra gazeteleri tarafından veri- len bu malimata O Fransız muharriri M. Moris Lachin de bazı malümat i - lâve ediyor. Fransız muharririne gö * re M. Söulier Fransa Hariciye nazırt tarafından mahsus bir memuriyetle gönderilmiştir. Bu memuriyetin bede- fi, geçen seneler zarfında iki taraf a - rasında infial ve asabiyet uyandıran ihtilâfir meseleleri izah etmektir. Ay- ni muharrir şunları ilâve ediyor: üzerinde © anlaşmış” oldukları anlatılıyor. İşler bu yolda giderse M. iş, sırf Fransız - İtalyan me- in konuşacaktır. Çünkü Fransa ile İtalya arasında cereya” eden bu müzakerelerle en çok alâka * dar olan devletler, küçük itilâf dev - letleridir. M. Laehin bunların vaziye- tinden. bahsederken < kendisinin bw devletlere mensup salâhiyettar oriçal ile konuştuğu, ve bu devletlerin Fran sa - İtalya itilâfını memnuniyetle kar” şılıyacaklarını söyliyor. Bu münasebetle Cenevreden ge ” len bazı malümata göre İngiltere ie Fransa İtalyayı Habeşistanda serbest bırakmağa karar vermişler, İtalya il€ Fransa anlaşması bu sayede kolayla$” mmığtar, ö. R.

Bu sayıdan diğer sayfalar: