1 Kasım 1936 Tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 18

1 Kasım 1936 tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 18
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

abı nyan ye Sez- n, Tev- ı. Mazif inim di- bir me- uamele- inkilâba valde, © ktu, Bir ağ . hâkimden otuzTyaş daha”genç olan”kadın, sonf/zamanlardaj hopbalığa başlamıştı... INTİHAR MI pin sabah saat dörtte, evinde asık bulunmuştu. Karısı suizan altında idi. Aralarında di şeyler geçmişti, hâkimden o ş daha genç kadın, son aa hopbalığa ba Bir delikanlı ile münasebet peyda etmiş ve onu eve bile almıştı. Bunun üzerine hâkim her ikisini de evden koymuştu Kadın bir müddet annesinin yanın- da oturdukdan sonra, kocasının evi- ne dönmüş ve ertesi sabah da hâkim asılı bulunmuştu. erşey kadını itham ediyordu: Niçin kovulduğu eve geri dönmüştü? Hâki- min intihar etmesine sebeb yoktu, o halde nasıl öldürülmüştü ? Evin bahçıvanı ifadesinde şunları söyledi: — Efendin neye kendini astı? m kendisini asmadı, karısı asdı. Bilmiyorum, çünki zavallıyı dara- gacından be indirdim. Fakat ben, böyle onun imdadına koşarken, Bayan mani olmak için benim yüzümü gözümü paralamağa başlamaz mı? Bundan alâ delil mi Si Suç ortağı ise muhakkak ki dostu yar İkeiei kadın ise, “Hâki- min ölümü hakkında ne biliyorsun?, GöLEMEA şu karşılığı verdi: — Bayan ölümün arefesinde geldi. Çocuğunu görmek istiyordu. İnsan fe“ na bir zevce olsada, iyi anne olmak Takleden : F. VARAL * kıymetini kaybetmez. Bay da çocuğu- nu annesinin kollarında görünce onu koymadı. Saat onda yatmağa çıktığım vakıt, Bayanın odasında ışık vardı, ba- yinkinde yoktu. Sabahın dördünde ka- pıya tekme, yumrukla vurdular. Gelen bahçıvandı. Efendinin balkondan asılı olduğunu gösterdi. Bayan da bunu gö- rünce ağlamağa, haykırmağa başladı. — Eve kimsenin gitmesine imkân varmı idi? — Hayır, kapıyı kendi elimle sür- melemiştim : Hâkimin meli vaziyetide mükem- meldi, bu cihettende intihara bir se- beb bulunmuyordu. Nihayet hâkimin karısı sorguya çe- kildi : Bir müddet götslasinik, Kocanızla yavrun teğinizle mi ayrılmıştınız ? — Hayır. annenizin yanına nuzdan İs“ — Peki, o halde kocanız sizi ne- den kovup çocuğunuzdan ayırdı — Kocam çok kıskanç ve asabi bir adamdı, bazı kimseleri görmeğe tahammül edemezdi. KATİL MI» — Haklı mı idi, haksız mı? Bir delikanlı mevzubahismiş galiba (Suçlu, başını önüne eğerek ağla- mağa başlar ve cevap vermez. Hâki Demek doğru. Pekalâ, sonra eve döndünüz. Sizi kocanızmı çağırmıştı ? ayır. —'O halde niçin eve avdet ettiniz? — Çocuğumdan uzak yaşayamıyor- dum. — Peki ama o zaman dostunuzdan vazgeçmeli idiniz. — Vazyeçmiş.. ve onunla artık alâ- kamı bile kesmiştim. Kocamın beni af- e umuyordum. Beni sever- e, — Belki de kabahatınızdan evvel... — Sonrada severdi. — Nereden biliyorsunuz ? — Eminim. — Eve döndüğünüz vakıt sizi nasıl eli — İçeri girdiğimi e Sonra beni m pinar yavrumla (Oberaber bulunca sesi > — Saat ka — kd sonra dört. Şapkamı çıkarmağa cesaret edemiyordum. Ke- cam saat yediye kadar odasında kaldı. Sonra gelüp beni sofraya götürdü. Her zamanki yerime oturtdu. Şapkam halâ başımda idi. is başımı ara 1 29 inci sayfada

Bu sayıdan diğer sayfalar: