11 Haziran 1930 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 3

11 Haziran 1930 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

bi 11 Haziran YARIN YUŞ Sahife 3 Ü KF CK T TU R L n A eee eee eee ND e ee ” Güzüel NSN ünden — yarına Ceneral Guro! -rimonge.— Fransız emperyalizmi, 1914 senesinde, Provans köylülerini, Tulon işçilerini, Senegal zenci- lerini, Annamlıları, Siyamlıları, 1 zorla silah altına almış ve dün- Yayı paylaşmak kavgasında, Pa- fisli bankerlerin cebini fazla doldurmak — için cephelere, öl- Meğe ve öldürmeğe — gönder- Mişti,. Bu cephelerden biri ve belki €n Mmüthişlerinden bir tanesi .çllııkkılo..de kuruluydu. Yetmiş yedi irka mensup insan- | lar Çanakkalede Türk köylülerini azlamak için uğraşıyorlardı. | Çanakkalede Türk köylülerinin azlanması işini idare edenler den biri de ceneral Guro cenap- | idi, Çanakkalede bizi boğazlama- Ya gelen Guro bir kolunu kay- betti. Fakat biz, onun attırdığı Rülleler, açtırdığı — lağımlarla larımızı, kocalarımızı kar- deşlerimizi, oğullarımızı kaybet- Mişizdir.... Geçen gün o, Çanakkaleye, bir emriyle yüzbinlerce İnsanı birbirine öldürttüğü —muazzam Tezarlığa gitti.. Hem bizim ölü- , hem Fransalı, Senegalli, Annamlı ölüler karşısında, tek luyla yüzünü kapadı mı? bil- Milyoruz ! . . Bildiğimiz bir şey varsa: Ça- Hakkalede — sevgili yakınlarını kaybedenlerin, bu Fransa en- Peryalizmi Ceneraliını hiç bir Zaman affetmiyecekleridir. Murat ymamı Havalar niçin serin gidiyor ? Son günlerde havalar birden gayri tabil bir şekilde s0- Gumuştur. Bu hususta - Trakya- dan aldığımız malümata göre, *on günlerde Bulgaristan üze- Tinden bir soğuk dalgası geç- Miş ve İstranca dağlarının tepe- leri buz tutmuştur. Şehrimizde havaların — serin- mmesi buna atfedilmektedir. Kâtibe arayoruz ae gae e SR AD Matbaamızda istihdam edi-? lecek bir kâtibeye ihtiyaç var- dir. Ameli hayat mektebinden yahut o derecede tahsil gör- Mmüş olanların idaremize mü Tacaatları. Tefrika No: 47 Ankarada Söylediklerine göre Feridu- Büun terekesi arasında gayrı mun- m——lll bulunduğu zaman Sami beyle refikasını hü- kümetin muavenetiyle ( Viyana ) ’k.ı:' timarhaneye sevkediyor” — Birinci ksmin öce' — Feridunun kitabı İkinci kısım B yetz Yine bir nişan günü Feridun, #İmendüferden —indi. — Şiddetli Yağmur yağıyor, siyah muşamba- larını başlarına geçiren şoförlerle Arabacılar Ankara istasyonunda | ı ! | YA Ş Di | Emniyeti umumi- | yeM. geldi l Emniyet umumiye müdürü j Rifat B. dün Ankaradan gelmiş- Üyr. Rifat B. şehrimizde bir kaç gün kaldıktan sonra tekrar An- | karaya dönecektir. $ e rrrRİ Hrsese— — Kasımpaşa imamının beraati | Kocalı bir kadına nikâh kıy- " mak maddesinden dolayi İstan- , bul 2 inci ceza mahkemesinde | muhakeme edilen Kasımpaşada ı Sefrikas mahallesi imamı Hafız Kemal ef. hakkında beraat ka- rarı verilmiştir. Emanet muavini arkeomker — Yeni belediye kanunu hak- kında izahat verecek Epey bir müddettenberi Anka- rada bulunan emanet muavin- lerinden Hâmit B. dün İstan- bula avdet etmiştir. Hâmit 'bey Ankarada hazır- lanmakta olan yeni belediye kanununun müzakeresinde bu- lunmuştur. Ğ Yeni kanunun esasları hazır- lanmıştır. Hâmit bey bu esaslar hak- hında vali Muhiddin beye iza- hat verecek ve biraz da İstan- bulda istirahat ettikten sonra tekrar Ankaraya gidecektir. eeet gasene — Gazi Hz. lerinin bir * telgrafı İstanbulda in'ikat eden Beynel- milel Turizm kongresinin otomobil Assosiyesi Türkiye Hükümetinin Reisi Cumhuru Gazi Mustafa Kemal paşadan bir Telgraf almıştır bu telgrafta Resi Cumhur hazretleri Kongranın in'ikadı için İstanbul Şehrinin intihap olunması mem- nuniyetlerini mucip oldugunu, bu kongrenin Turizm noktal naza- | rından Garbi Avrupa ile Türkiye | arasında bir yaklaşmayı intaç edeceğini ümit ettiklerini beyan buyurmuşlardır. | Şekerler kapalı satılacak Şeker, şekerleme ve pasta- | ların üstleri açık satılmaması " şehremanetince tamim edilmiştir. li Haziran 19380 bir macera Yazan : AY HAN müşteri bekliyorlardı. Bavulunu taşıyan ihtiyar hamal Feridunun yüzüne baktı : İstasyondan çık- mışlardı. Hamal elindeki eşya- ları nereye götüreceğini öğren- mek istiyordu. Feridun uykudan yeni uyanmış gibi, gözlerini 6- guşturdu. Nereye gidecekti ? Bil. miyordu. Amcası öleli altı ay o)- muştü. Altı. sene evel kalbi çar- Parak trene binip İstanbula doğ- ru açıldığı Ankarâyâ, UZün sene- lerin ağır ve bezdiren iztırapla- rını çektikten sonra tekrar geli- yordu. Amcası ölmüş, bütün eski bildikleri ihtimal hep birer tara- fa dağılıp savrulmuşlardı. Bir vakıtlar istasyon bina- sergisi 40,000 ziyaretci için hazırlanıyor Geçen sene yerli mallar - ser- gisi tahsisatının, az olması, sergi | mahalinin geç bulunması gibi sebepler dolayısile serginin eyi neticeler vermiyeceği hakkında bazı zevat tarafından ileri sürü- len mütalealar hilâfına pek fazla rağbete, hatta dört yüz bin kişi- lik bir ziyaretç, kafilesinin rağ- betine mazhar oluşu bu seneki sergi için ümidin fevkinde bir alâka doğurmuştur. Birinci yerli | mallar sergisi Galatasaray İisesi- | nin on dört salonunda yapılmıştı, her taraftan vuku bulan taleple- rin mütezayit bir şekilde artması bu seneki serginin dört misli Fazle büyüklüğünde olmasını icab ettiriyor. Bu seneki serginin geçen sene- kinden bariz bir ciheti de sergi devamınca eşya teşhir eden fab- rikalar tarafından piyasadan da- ha ucuz mal satmak cihetidir. Bu itibarla salonların adedi otuz yediye iblağ edilmiştir. Geçen seneki tecrübeler sergi heyeti tertibiyesinin bu sene da- ha fazla mükellefiyeti ve ihzarat- taki noksanların kaldırılmasını temin edecektir. Geçen sene sa- bah saat dokuzdan akşam altıya kadar devameden teşhir müdde- tibu sene gece yarısına kadar devam edecektir. Esasen ancak iki üç sâat zar- fında gezilmesine imkân buluna- bilecek olan #sergiden yorgun olarak çıkacak zairlerin istira- rahat edebilmelerini teminen gala- tasaray binasının ön ve arkasında bulunan bahçeler zarif bir şekil- de ihzar edilerek büfeler kona- cak ve gece yarısına kadar or- kestra, meccani sinema göste- terilecektir. Bittabi bu sinamalar Sanayi faaliyetlerini ve bilhassa Türki- yedeki fabrikalarda çalışma tar- zımı gösteren filimler olacaktır. Zbinanın ön ve arkasına konacak elektrikli hoparlörlerle * yerli malı kullanmak memleket bor- cudur., Düsturunu ifade eden müte- madi konferanslar - verilecektir. Sanayi — birliği — tarafından | S1 önünde şen Ve şatir dola- şan hayata — uzaktan ' Ankarada, şimdi ne kendisini i | karşılayan tek bir can ve ne de kendisine aşina çıkan kimsesi wardı? Bir anda eski hatırala- rın yadile gözleri dolmuştu. Tam altı sene bilip görmedi- ği, yabancı ellerde kendine aşi- na olmıyan insanlar arasında yaşamış, altı sene - tanıyıp sev- diklerinin hayalile avunmuştu. Amcasının da —hayatı umman içinde cansız bir katre gibi da- gılıp yok olduğunu işittikten son- ra büsbütün kimsesiz aldığını hissediyordu : İşte şimdi o sağ olsaydı şuracıkta bir kenarda dirseğine bastonunu asarak ken- disine gülecek : — Feridun, bu tarafa evlât.. Diye seslenecekti. İhtiyar hamal yüzüne bakarken Feridun hepo sesi, “evlât bu tarafa,, sedasını arıyordu. Sonra bütün acılıyıle baktığı | | şusiyetinden Rifîtl B. | Yerli mal | Rağyo Yakında konserle- rine başlıyor Aylardan beri işlemeyen İs- tanbul radyosu işlerini düzeltmiş- tir. Bu ayın içinde konserlerine başlayacaktır. — Şirkete , yardım için bütçede on beş bin lira ay- rılmıştır. İtilâf edilmiş olan şirket telsiz şirketine muaveneti nak- tlyede bulunacaktır. Bunun için icabeden mukavele imza edilmek üzeredir. Yeni program eskisin- den çok güzel ve zenğin olacak- tır. Her kesin ve her sınıf halkın ihtiyaçlarını tatmin için çalışila- caktır. Muhtarla _ail;.sini soydular Koçurlu muhtarı Abbas ağa evelki gün ailesile beraber Üskü- dardan Koçurluya giderken ön- lerine iki kişi çıkmıştır. Bu gece haydutları, muhtarı ve allesini pantalonlarına varın- caya kadar soymuşlardır. Jandarma bu adamların izi üzerindedir. — birinci yerli mallar ıfeıglıl lçlı; ı ziyaretçilere tevzi edilen kırk bin broşurun kifayet etmemesi hasebile bu #sene asğari yüz bin nüsha basılacak ve bu broşurlerde sergiye iştirak eden fabrikaların ve mağazaların ad- resleri ve muamelâtınin — cine- leri yazılacak halkımızın mücs- seselere alış veriş etmeleri husu- sunu temin edecektir. Sanayı birliği İstanbul — Ticaret odası tarafından serğiye tahsis edilen üç bin Tiranın itası -hakkında iktisat vekâletinden beklenmekte olan emrin vürudunda derhal ıstihzarata başlanacaktır. Serği mahalli olan Galatasaray lisesi bu ay hitamında sergi heyeti terti- biyesi emrine verilecektir. Şu hale göre fabrikalar bir temmuz- dan itibaren sergide kendilerine tahsis edilen mahalleri tanzim ve tertibe başlayacaklardır. Geçen seneki alâkaya naza- ran bu seneki serginin herhalde dört yüz bin kişinin ziyaret ede- ceği tahmin edilmekte ve sergi heyeti tertibiyesi bu esasa göre tertibat almaktadır. hakikatin sert sademesiyle sar- sıldı : — Beni bir otele götürecek bir araba isterim., Otomobil ol- masın. Diye, mırıldandı. Evet, sakın, sessiz ve gürültüsüz bir araba istiyordu. Memleketin hu- iztirapla - ruhuma bir az sükünet verecek bir araba Ona yavaşça binerek sokak içle- ri otellerinden birine gidecek tek yataklı karanlıkca bir odaya ka- panacaklı. İşte o bunu istiyordu Hamalın hayretlerine ehemmiyet vım.kııılı__eıu_ka,gw akıntıları — sızan bir arabaya bindi. Ve arabacıya:| — Beni tenha sokaklardan birindeki otellere götür dedi., Meclis önünden geçtiler, Ka- ra Oğlan çarşusından tahta krle- ye giden sokaklardan birine sa- ptilar. Beyaz boyalı bir otelin önünde durdular. ( Devamı var ) Dünden bugüne İzmirli belediyeci —->rmos e— Hulüsi bey... |tabii hangi Hulüsi bey demeğe lüzum yok... İzmirin belediyesinde reis olan şa meşhur Hulüsi beyden bah- setmek istediğimiz elbette anla- şılmıştır. | Eh... İşte bu Hulüsi bey, bir sabah gazetesinin dünkü nüsha- sında mutantan (! ) cümlelerle dolu, bir beyanat neşretmiştir. Sanki Viyana'nın, Berlin'in; yahut Nevyork veya Londra'nın şehremini ile karşılaşmışta dili tutulmuş gibi, gazeteci kekeli- yerek soruyor : — İstanbul şehremanetinin faaliyetini , nasıl buluyor sunuz beyfendi ? Devri dilârayı — riyasetinde İzmir'i sekizinci sınif bir Asya şehrine döndüren, pislik'te yekta bir hale getiren İzmirin hemen yarı yarıya münevver olan va- tandaşlarını her türlü sıhhi ye- niliklerden uzak ve mahrum bir hayata icbar eden o canım İz- mir şehrini kurunü vustal bir belde şekline sokan daktor (Evet doktordur da . .), cevap veriyor : — Ben, İstambul'u her geli- gtimde daha mükemmel, daha eyi buluyorum. Ve kimbilir nasıl bir salâhi- yetle ilâve ediyor : — Zaten İstanbul belediyesi en inkişaf etmiş bir belediyedir. | Söz aramızda bu cümle sakattır. Mamafi devam edelim ! | Biz burasını daima örnek olarak alırız. Kafi.. Şimdi anlaşıldı keyfiyet. Meğer İzmir, o canım güözel şehir besbelli bu hale gelmemiş.. Zavallı Izmir'i yakasından tut- muşlar bataklığa daldırmışlar da kimsenin haberi olmamış... Öy- leya.. İstanbul'u örnek ittihaz etmenin bundan başka bir ma- nası mı vardır ? Bt Bu günlük bykadar .. —— Ensari Bülent Nihayet istifa! İzmirin biricik belediye reisi istifa etti Dün gece yarısından sonra İzmir muhabirimizden şu telgrafı aldık: İzmir, 10 ( Hususi ) İzmirin gazetecileri teçhil eden maruf belediye reisi doktor Hulüsi bey vazifesinden nihayet istifa et tir. n « Siyametlin Bir üfülü hazin Üsküdarda İhsaniyede mukim merhum Lala Baha beyin ke- rimesi ve müteşebbiz. gençler- den komisyoncu Mehmet Nuri bey zevcesi Fatma Zehra hanım yirmi gündenberi vazı hamil dolayisile doktor Mahmut Ata ve sair zevatın tahtı tedavisinde bulunduğu sırada geçen pazar günü akşamı saat dokuzu bet geçe bir kalp buhranından itti- haz olunan tedabiri tıbbiye ne- ticesi kârgiri tesir olmayarak rahmeti rahmana kavuşmuştur. Salihatı nisvandan olan mer- hümenin naşı mağfiret nakşı kendisini seven aile ve akraba- sının eyadil ihtiramında Ürküdar ehalii muhteremesinin iştirakile ailesi kabristanına defnedilmiştir. Pek genç yaşında üfüleden mezburenin ailesi efradına bil- hassa arkadaşımız Nuri beye ve Kimyager Mustafa Nevzat, yıl- diz Tevazıın mektebi müdürü Faik Beylere samimi taziyetle- rimizi takdim ile hakdan sabur, tehammül dileriz. Mevlâ rahmet eyliye İ Y j MA

Bu sayıdan diğer sayfalar: