24 Temmuz 1931 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 4

24 Temmuz 1931 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Dünkü makalemizde Celâl Sahir Beyin beşeri zekâdan mahrum olduğunu yazınış ve kendisine sun'i bir insan en- muzeci denilebileceğini kay- detmiştik. Bundan maada, müteşairimizin hastalığının ne olduğunu da göstermiştik:Kıla- vuzluk ve tahavvül sevdası! Bugün de ayni bahse devam ediyoruz. Acaba Celâl Sahir Bey ilk karalamasından son ka- ralamasına kadar niçin yak nız kadından dem vurmak mecburiyetinde kaldı? Çünkü, hilkati âlemdenberi şlir vadi- eskimeyen ve herkesin line dolayabileceği yegâne mevzu budur da ondan! Vakıâ, meşhur sözdür: Bu kubbenin altında söylenmedik İAf kal- mamıştır. Fakat, marifet, mev- cut olanı yaratıcı bir hamle ile yenileştirmektir ! İşte, (Leyali sahiriyet) nâ- zamı otuz seneyi geçen edebi hayatında bir mura ile olsun, EDEBİYAT ÂLEİ Sahte şöhretler Silik adamlar aaeeeenmeneseserden eee Muharriri : 3 — Celâl Sahir Bey... -2- ' yok, velhâsıl yok, yok! Peki, bu —enerjiyi — gösterememiş- Ür! — Ne yazık! — Bilâkis, Celâl — Sahir Bey daima, su üstünde yüzen bir tahta parçası gibi, basit bir mukallit seviyesinden yukarı çıkama- mıştır. (Beyaz gölgeler) nâze- mında ilk edebi şahsiyeti olan servetifünunculuğunu — tetkik edelim: Kendisinde bazan : Sahir, dedim fısıldayarak ben ’:ıı Büyalarıinla uğraşıyordum senin- le hep Mısralarile — bari değse!- bir (Faik Âlı) hüviyeti görü- rüz. Bazan da: Güneşin taze, muhteriz, masum Bir — küçük — busel — ziyasile Münkeşif bir şukülei mağmum, Müncemit —bir. müveyre ki zinde Bir kadın kalbi umku hüsnünde Şeklindeki yazılarla (Cenap Şahabettin) e peyk olmağa çalıştığını anlarız. Maamafih, bu iki şahsiyet, Celâl Sahir Beyde kuvvetle tezahür eden tüplerdir. Daha uzağa doğru gözlerimizi çevirirsek, enda, (Abdülhak Hâmit)in,bile tesirini buluruz. İşte: Ey sema! Olsa kudretin bende Onu kahrimla — eylerim iskât 1 Celâl Sahir Beyin mütea- kipşahsiyeti olan fecri aticiliği ise daimi bir değişiklik ve her- kese benzemekle geçmiştir; o zamanki eserlerini şuna veya buna izafe etmenin imkânı “yoktur. Zira, fecri atici Celâl “Sahir tamamen anonimdir ! Ya bugün? ÂLEMİNDE — | g İ İ SABİH İZZET Müteşairin son nazımları ise, ikbalsiz bir idbarı gösteriyor! Müteveffa (Hayat) mecmua- sında intişar eden yazılarından bir kaç mizal alıyorum: Yürürken titreyen 6 narin endamı Vembebir gül açmış taze fidan gibi Ağlıyorum bu dilsiz zesci kızın dirinde dünyada gü- neş doğmaz! Bunlarda, yeni bir fikir yok, güzel bir hayal yok, rytme yok, — san'atkârın — ferdiyeti yok, — şeniyeteki — hayatiyet “Benim karanlığı ne var? İşte, bu sualin ceva- bını vermekten maalesef âci- zim! Otuz üç senedenberi ede- biyata karışmak istiyen Celâl Sahir beyden, yarına kaç eser kalıyor? Hiç! Çok samimi söy- leyorum ki Celâl Sahir beye acıyorum ! Çünkü harcanan bir ömre mukabil, tek mura bırakzma- dan göçmek: Bu, ne feci bir zucrel! Ölüleri, hayırla yat edelim! SABİH İZZET sesarasesna YARIN « Kazalar Deniz mevsimi kazasız geçmiyor Dün saat 13 te Göztepede, Tramvay caddesinde 992 nu. maralı, Mehmet Emin Beyin evinin banyosunda az daha feci bir deniz kazası oluyordu. Mehmet Emin Beye Manisa- dan misalir olarak gelen Fe- ride hanım namında genç bir kadın, yanında bulunan di- ğer iki hanımla banyo alk- mak üzere — denize Yavaş, yavaş açık gitmeğe — başlamış iyi me, bilmeyen yüz. Feride Hanım bir aralık boğulmak tehlikesi | geçirmiş ve kurtulmuştur. ö Evvelki akşam saat 20 de Bayraklıda Hüseyin — Efendi isminde biri denize — girmiş. Yüzme bilmediği halde ıçılslın' doğru gitmiş ve denizin içeri- sinde — kaybolmuş. Banyoda bulunanlar Hüseyin efendinin denizde kaybolduğunu ve uzun müddet meydana çıkmadığını görünce:” — İmdat... Poliste: . . Bir cinayet! Bir müvezzi bir dilen- ciyi vurdu Köprü ve Adalar iskele- sinde gazete müvezziü Nusret dün, dilenci Mehmet ile kav- ga etmiş, neticede Nusret bıçakla Mehmedi cerh etmiş- tir. Nusret yakalanmış, Meh- mette hastahaneye — kaldırı. mıştır. Demirle dayak - faslı! Balatta oturan Şemun dün Salta ile kavğa ederken ara- ya giren gıramofoncu Remzi tarafından Salta demirle ba- şından yaralanmıştır. Meyhanede hesap görme usulü Çenberlitaşta Vezir han itti- salinde Abdullahım meyhane- sine gelen elbiseci Osman ta- arruz ederek meyhanenin cam ve çerçevelerini kırarak firar etmistir. Gene bir sirkat Beyazıtta Buğdaycılar 80- kağında Kâzım efendinin kah- vesine sirkat maksadile pen- çereyi kaldırıp içeriye girmekte olan sabıkalılardan Sulu Riza Diye bağırı a başlamış- lar. Sahilde bulunan bir zat elbiseleriyle denize atılarak bu genci de bayğın bir surette kurtarmış, Hüseyin Efendi hâr. taneye kaldırılmıştır. * Yine dün sabah Salhane- deki banyolardan birinde iyi yüzme bilmiyen Nihat namın- da 11 yaşında bir çocuk - bo- iıılnı.k üzre iken kurtarılmış- ww—w..—— dün cürmü meşhut halinde yakalanmıştır. Nesine güvenerek tehdit ediyormuş? Aynalı çeşmede oturan sey- yar sebzeci Hasan Hayri dün ince kaş sokağında sakin 75 numaralı apartman kapıcısı Ali ağaya taarruz ve tehdit ettiğinden dolayı yakalanmış, üzerinde zuhur eden bir kama musadere edilerek hakkında tahkikata başlanmıştır. eesasşeressaaAAa Suzan Hanım | Amerikalılar incir mahsulü için Zevcine — gidiyor İzmir, (Hususi) — Hafize Süuzan H. hakkındaki fahkikata Adliyece — devam - edilmek- tedir. Hafize Suzan H. dün müddelumumiliğe müracaatla polis müdürlüğünce kendisine pasaport verilmediğinden şikâ- ; yette bulunmuştur. Hafize Suzan H. pasaport verilmesini istemiş ve derhal zevcinin nezdine gideceğini bildirmiştir. İzmirde Borsa İntihabatı Yeni yapılacak Borsa ida- re heyeti Intihabatı icin hazır- lıklara başlanmıştır. Hazırlıklar Ticaret odasın- dan Celâl Rıza, Şükrü, Borsa- dan Çömez zade Mustafa Bey- ler tarafından yapılacaktır. Heyeti intihabiye önümüz- deki hafta zarfında bir içtima aktederek intihabat günü tes- bit edilecektir. Borsa idare heyetinin bu sene bazı değişikliklere maruz kılıı:ı:ı ıınnıdılmelmdır ENVER PAŞA Turan İmparatoru! Katıratını yazan: ./ .£ On Temmuz inkilâbının lâyemut kahra- manları arasında eczacı İbrahim bey gibi ıbir şahsiyet vardı ki, Cümhuriyetin ilânını öne sürüyordu N e Bu fikirsizliğin sebebi ne Adi? İtthatçıların umumi mer- kezi, , mmkilâbiın — edebiyatını batırlayan bir takım — idealist. ler değildi. Bunlar, Reval, mü- Tâkatının Türk ordusunda uyan- dirdığı hareketten istifade et- ııııı-ıı"u. Ahtilâli B RlR um hı—oıııi.hlıı.hh- idi,, büyük blir rol oynadığı nan muharebesile suya düşün- ce, ihtilâli hazırlayan idealist zümresi dağılmıştı. 319 tarihinde Prızrin ve Priştinedeki süvarı alaylarında hazırlanan ikinci bir hareket te Priştinedeki 18 inci süvari alayı kumandanı miralaylı miralay kazak Yakup Beyin ihbarı üzerine neticesiz. kalmış, ha şayanı dikkat Oda Hizmet gazetesinde görül- dgüne göre Amerika hükümeti bu sene de memleketimizden mühim miktarda incir satın alacaktır. İncir mahsulümuz bu sene, geçen senelerden çok daha nefis ve kurtsuzdur. Ame- rikan konsolusluğu, her sene olduğu gibi bu senede incirlerin işletilmesi hahkında bir talimat- name hazırlamıştır. teesürle aldığımız malüma- ta göre, incir - tacirlarenden bazıları Amerikan konsolusluğu tarafından talimatname hazır- Jamak süretiyle incirlerimize karşı yapılan hareketi müda- Hacim Bey İşine başlamıştır İzmir ( Hususl ) — CH, fırkası — İzmir vilâyet idare 14 üncu süyarı alayında yüzbaş' 311 askeri ihtilâl hareketi, Yu- heyeti riyasetine tayin edilen Balıkesir mebusu Hâcim Mu- hiddin Bey evelki akşam İz. mire gelmiş ve dün işe baş: lamıştır. reketin ,başında bulunanlarda bir terfi listesile anadoluda ki redif alayları nakledilmişlerdi. Fakat, mek. tepli zabitlerde saraya, Abdül. hamide karşı tabii bir inkılâp fikri yaşıyordu. Bu fikir, Ma. nastırlı miralay Rifat Beyin Abdülüziz halinde harbiye mektebine tevdi ettiği tarihi fikrin bir ananesi olmuştu. Reval mülâkatı, bu fikri tabrik etmişti. Fakat, Reval: da olmasaydı, bu - inkılâp olacakti. Revalden bir kaç ay evveldi Manastır. harbiye mektebi müdürü miralay Vehip Bey (Paşa) Manastırdaki — askeri mektepleri taleberine — siyasi konferanslar vermeğe başla- mış, benimde dinlediğim bu konferanslarında Bulgar, Yu nan, Sırp çetelerinin birer eş" kıya çeteleri değij, Rumeliyi Yunanistan, Bulgarstan ve Sır- bıstana ilhak etmek isteyer si- merkezlerine , şeyler istediler ne cevap vermiş! hale olarak kabul - etmişler ve Ticaret odasına şikâyette bulunmuşlardır. Böyle yanlış düşünen Çtüc- vap verilmiştir. Şuda unutul- mamalıdır ki incirlerimizin baç- hea alıcısı Amerikadır. Bu hü- kümet, pek haklı olarak satın alacağı mahsulün temiz işletil- mesini istemektedir. Bazı tüc: carların bu lüzumsuz hareketi Ticaret ve sanayi odası tarafın- dan teessürle karşılanmıştır. Keyfiyet İktısat vekâletine bil. dirimiştir. Adana'da Ticaret mektebi yapılacak Adana (Hususi) — Şehri- mizde yapılmasına karar ve- rilmiş olan Ucaret mektebi Için maarif vekâletinden vilâ. yete bir tahrirat gönderilmiştir. Vekâlet bu tahriratında idarel hususiye ye alt arsalardan mü- nasip birisinin mektep binası için hibe edilmesini bildirmektedir. yasi çeteler olduklarını, bunla. ra karşı takip ve tenkil usu- lünün bir faide veremiyeceği- ni, söz sahibi olarak bir selâ- met çaresi bulmak için kanunu esasinin iade — edilmesinden başka bir çıkar yol olamıyaca- Ganı söylemiş ve ispat etmişti. Manaetir vilâyeti halkı ice, eczacı İbrahim Beyin yorulmak bilmez sayi ile inkilâp fikirleri içinde bulunuyordu. Şimdi , kimbilir. nerede onutulmı birakılmış — olan eczacı İbrahim Bey, yalnız Abdülhamidi hal, kanın esa- siyi iade fikirlerini söylemiyor, Türkiyede cümhuriyetin ilânı- ni da ileri sürüyordu. 10 Tem- muzun bu büyük kahramanı, Mithat Paşa mektebini anlamış gaurlu bir inkilâpçı idi. Eğer bu şuurlu dimağ olmasaydı, manastırda inkılâp ilân edi- lemezdi. ( Devamı var ) carlarımıza odaca icap eden ce- | Kadın kaçıranlar Mukaddes Hanımı kaçıran dört kişi Adanada yakayı ele verdiler Geçen perşembe günü Tar- | *06- Adana yolu üzerinde bir İ kız kaçırma vak'ası olmuş ve fakir bir âilenin on yedi yaş- larında Mukaddes ismindeki kızı meçhul dört şahıs tarafın- dan kaçırılmıştır. Tarsus'un tekir köyünden Nuri ağanın kızıdır. Fakır bir atlenin reisi bu- Tunan Nuri ağa Mevsım dola- yısiyle kışlık malşetinin temini için Meliki karyesine çalışma- ya gitmiş ve bugday arpa hasad mevsiminde orada çalış- mış ateşla sıcaklarda tarlalar- | da üç kişilik efradı ailesi ile ' ugraşmış ve didinmiştir. İşlerin — hitam — bulması üzerine bu küçük aile geçen perşenbe günü köyden Tarsusa avdet ederken saat beş radde- lerinde Adana yoluna çıktık- ları esnada içerisinde beş adam ve şoför bulunan bir - otomo- bille karpılaşır. Otomobildekiler Nuri ağa- nın 16-17 yaşlarındaki birk cik kızını bedbaht peder ve kessasasas ea s aa ee eee sA ĞASASA SA SAA GA ASA SA AA eee sAnALA Meclisteki istizah takriri Celse zabıtları a yğek Meclisteki son matbuat münakaşalarının zabıtlarını aynen neşrediyoruz (Birinci sahifeden davam) miyecek kadar temiz fıtratlı olan vatandaşlar bahsetitğimiz hadiselerdeki ziyanın insanca yüzlerce, binlere" ve servetçe milyonlara malolduğunu gör- dükten sonra matbuatin o iş- lerde oynadığı meşam ruhlara Tânet ederken şüphesiz bilhassa © an İçin pek mazur ve çünki gayri ihtiyari ve gayri kabili içtinap mubağalara düşmekten kendilerini alarnamışlardır. Bu pek mazur ve çöünkü gayri ih- tiyari ve gayri kabili içtinap olan mubalağalara göre matbu- atı öyle alabildiğine bir ser- bestlikle hareket edemiyecek surette çelik çenbere koymalı- dır. Bugün yine ıstırap verici bazı hâdiseler önünde aziz ve muhterem arkadaşlarımı bu törlü mübalağalara düşmekten tahzir etmek hissiyatına zebun bulunüyorum. Tedbirlerin ulu orta böyle şiddetlileri bana çocukluğuma ait küçük bir ma- ceracığı hatırlatır. Bağçemizdeki ağaçlardan bi- rinde henüz uçmı başlamış bir kuş yavrusu görerek ta. kip etmiştim. Nihayet bir dalın üstünde onu yakaladım. Kor. kudan çırpınmalarile ben ço- cuğu da halecanlara uğratan kuş yavrusu elimde iken ağaç tan inemiyecektim. Onu usul ile kuşağımın bir kenarına yerleştirerek ağaçtan indim ve iner inmez hemen yavruyu çıkardım amma, heyhat ki za- vallıcık kuşağın arasında şöyle böyle bir tazyikten ve belki birazda — havasızlıktan ölüp gitmişti. Efendim; matbuat alelıtlak fena değildir, hatasız kaide olarak ifade olunabilirki matbuat alelitlak eyidir. Mutlak surette eyi olan her şeyin içinde oldu- gu gibi matbuatta dahi zaman Mukaddes”? | keyfiyeti göz yaşlariyle Jandarmş validenin önünde ve uçın kızın acı feryatlarına bakmı- yarak cebren otomobile alır- lar ve savuşup giderler. Kızcağızı elinden alınan zavallı babâ Tarsusa gelir ve ve polis komserliğine bildirir. Zabıta bütün karakolları telefonla keyfiyetten haberdar eder taharriyatada bir jandar ma müfrezesl gönderilir. Diğer tarafta Tarsus kay- makamlığı cıvar — mahallere telgrafla faillerinin yakalan- ması içİn iş'arattan bulunmuş bu meyanda şehrimiz zabıtası- da haberdar edilmiş bulunu- yordu. Poliş taharriyat ve tahki- kikatı neticesinde zavallı kızı otomobille kaçırmış olan Ziya Ahmet, Tevfik ve Mustafa ismindek eşhas evvelki gün yakalanmış ve müddelumumi: lik makamına teslim edilimiş- tir. Mukaddes Hanım da bulu- narak velisine teslim edilmiştir. bir noksana meydan verme- mek birinci derecede nazarı dikkate almacak bir vazifedir, Bunu yalnız mesleğinin men: faatini düşünen bir gazeteci olarak değil; belki gazetecilik- deki rusuh ve tecrübesini mil- letin yüksek — menfaatlerine hadim kılmak istiyen bir meb- us olarak heyeti celilenize arz ediyorum. Bu sözlerime — bakılarak çok sevdiğim matbuat mesle- ğgimde yüz karası olan bazı mahluklara karşı müsamaha- kâr hareket etmek ıılıdlğınıı hükmedilmemesini rica ederim. Matbuatın - faydalarından memleketi mümkün olduğu kadar fazla mütenelm kılabilmek için bu medeni tesisin feyzini ve sefasıaı ihlâl edebileceklere karşı ansızın hasım olmakta beni belki ön safta bulacaksı- nız. Hakikaten bu yüzden mem: leketin çektiği ıstiraplar ve ziyanlarla geçirdiği tehlikeler artık yeter olmuştur. Matbüatı hiç sıkmaksızın bu güzel neticeyi temin etme* ninse daima elde bulunduğuna kaniim. : Efendile; otuz bu kadar se- nelik matbuat hayatımda gaze- tecilik ile mermlekete yapılabi- len iyilikerin fenalıkların pek misallerini görmüşmdür" İyilik namına bizzat kendi ka- lemimle istihsal ettiğimi zan- nettiğim bazı neticeler derece yatımın hakikaten iftihar — vesileleridir. Bunlardan bir tanesini zikret- mekliğime müsaadenizi istirhami edeceğim.Umumi harp başlamış tı. Bilâhara galibiyetile biten müdafaasile kendi başına dün: — ya tarihini taklip etmiş olan Çanakkale çok sıkışmış vazi- yette idi, orada atacağımız fişenklerin kapsüllerini Alman- zaman, tıpkı güzel bir çiçek tarlasına karışan yabani, mu- zar hatta zehirli otlar kabilinden fena unsurlarda — bulunabilir. Bu fena unsurların mazarrtla- rımı izale ederken alelitlak eyi olan matbuatın çok kiy- metli lqılılınıdı I hıııl yadan kaçak olarak getire- biliyorduk, henüz Romanya harbe girmişti. Fakat Sırbıstan merkezi " Avrupa ile irtibatımızı kesen bir hail alarak ortada duru- yordu. astan cephesi yarı" — larak n — zi Avrupa ile ib — (Devamı var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: