9 Eylül 1934 Tarihli Zaman Gazetesi Sayfa 4

9 Eylül 1934 tarihli Zaman Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

d son günlerde kâh alevlenen, kâh iyette değildir. En emnalı ihtilâfi şarki Çin demiryolu olmakta devamı ediyor. Japonlar Mançuriye girdikten sönra Rusya bu hattın askeri noktai Hazarından küymetsir, ticari nokta Nazrdan da rakip hatların inşası yü- zünden faidesiz olduğunu görmüş, bu hattı 36,500,000 isterlin mukabilinde — Bunün ürerine Japon matbuntü neşriyatta bulunarak bu fiatın yüksek olduğunu söyledikten sonra Çarlık Rusyasının Japonyaya 18 milyon isterlin borçlu oldağunu anlatmış ve hattın olea Glen 4 milyon İirn edeceğini temekte urar etmiştir. — Müzakerelerin bu safhaya varmasına kadar. bir hayli vaziyetler ta- “nddür etmiş, birçok hadiseler vukubulmuş; iki tarafın münasebetleri bir çok gerginlikler geçirmiştir. Nitekim son günlerde de böyle oldu. Tağmen bu. ihtilâf yüzünden iki taraf arasında harp çıkmı olunmaz. Hakikatta Uzak şark münasebetlerini” bolanıklaştı anl sebebi, iki tarafın birbirine karşı duyduğu itimatmzlıktır. Bu yürder “Garp musi Yazan: Mebrure Sami Hanım. Basan: Hilmi kitaphanesi Bizde Güp mnikli küyeetli 'me çeşit ezalar gördüler? Yahut adet- pek seyrek te ölen ne gibi derle yüz yüze geldiler onlar. eserleri altında ve ne gibi şartlara bağlı olarak vücude getirdiler ? İşte Meb- rüre Sami Hanımın eserinde gös- terdiği bakikaller . Cidden iyi düşünülerek, iyi ve- sikalar toplanarak yazılmış olan bu güzel ever, Garp musikisi üstat- Jarından bir kısmının hayatını ba- zan” bir tabloda — tanlandırmıştır. Meselâ (Mozari) 1n tereümel haline girmedeh evyel muharrir Hanım şu birkaç sabırı yazıyor 1 “*Mozarın toprağa düştüğü gece müthiş bir kasirga koptu, kabris- tan - fakirler kabristamı - altüst oldu. Ağaşlar yerlerinden çıktı, me- Halbuki garp merikisini seven- çoğu ve hattâ o müsiki ile bir kasmı da beyen- . eserlerini dinledilderi üstat. gank < bilen — birçoli ” İsin ki onun gömüldüğü günme. kaldığını işitmemiştir. Bet- ölürken nanil - jnlediğini samıştır, Verdinin Aydayı niçin ettiğinden bihaberdir. “Mebrüre — Sami/ Hanım, — işte *Garp musikisinde büyük adamlar, “yazıp bastırdığı bir kitapta meçbülleri malüm haline köy- si sabah (Mozart) n dül karısı ko- casının nereye gömüldüğünü bir de böyle bir tablo amlıdır. Onu da yazıyoruz: *Beethoven ölüm döşe- Kine düştü. Yanına koşan ihtiyar dörtü Hümmel'e büyük bir elem içinder “Bari sen söyle, diye inle biraz olsun değerim vardı, de “Eşsiz muziki - üstadının bu, sön sözleri oldu.. elemler çektiler, ne we düydeler, nasil süründüler Badiren - nasıl bahtiyar # ue Mebrure Sami Hanır bi yazmakla Garpmusi yenlere yaplığı hizmet / büyüktür. Kendisini tebrik ve kitabı bütün okuyucularımıza tavsiye ederiz. ita- Topkapıda Beyazit ağa ma- önllesinde oturan tapu memur. İarından 40 yaşlarında Halit efendi, evindeki elektrik tesi tını kendi kendine tamir etmeğe | kalkmış, busirada kontak yap- ması dolayısile cereyana kapı- larak ölmüştür. Faciamın vuku şekli hakkında Polisçe tahkikat yapılmaktadır. İskeleden düştü Beyoğlunda Tunel hanını bo- yamakla meşğul olan Jojef efen- di, çalışmakta olduğu iskeleden düşerek yaralanmış, Beyoğlu hastanesine kaldırılmıştır. Sokağa bir çocuk bırakıldı Sokağa çocuk birakılma va- kasınır bir müddettenberi tesa- düf olunmıyordu. Dün yine böy- le bir vaka oldu. Terkedilen nevzat onbeş gün. dük bir oğlan çocuğudur. Bıra- kaldığı yer, Kumkapıda çoban —çavuş.camii önüdür. Yavrucu. iun Üzerlödle büviyetine dair hiçbir eser bulunmamiş, zabita tarafından Darülâcezeye gönde- rilmiştir. Terkeden meçhul ada- de tesbite çalışıl. i yangın Son yirmi dört saat zarfında iki yongın vakası olmuştur: 1 — Ortaköyde Şifa Yurdu hastanesi / civarındaki — çalılık- ta oturan bazı kimselerin attı # sigaralardan çalılık tutuşmuş 've 300smetro murabbat kadar bir yer yandıktam sonra dürülmüştür. 2 — Galatada Kemeraltın- 'da Ahmedin kahvesindeki ocak- 'tan sıçrayan kıvılımlarla ocak yazındaki / kâğıtlar ” tutuşarak yangın tehlikesi göstermişse de #öndürülmüştür. Köpek kuduz mu ? vülelide Tayyare apartıman. Jarında oturan İsmail Hakkı beyin 8 yaşındaki çocuğu Bü- lent, komşusu Sungür hanımın köpeği tarafından 1sırılmıştı mmail Hakkı beyin zabıtaya müracaatı Üzerine çocuk ku- düz. hastanesine - gönderilmiş, köpek te — aymı — hastanede müşahede altına alınmıştır “İzmirin suları İzmir 5 (Hususi) — Birkaç gündenberi - şehrimizde bulun- makta —olan ziraat enstitüleri lâboratuvarlar şefi Kerim Ömer bey vilâyette ve mülhakattaki suların radyo aktovite derece- lerini tetkik ile meşgul olmak- tadı Kerim, Ömer bey vali paşa- mın refakatinde kimyaker Sali hattin Fuat beyle birlikte olarak dün Develi köye gitmişler ve orada Şaşal menbainda bazı tetkikat yapmışlardır. Sivasta yapılan Silo Yakında merasimle açılacak Sivas 4 (Hususi) — Şehrimizde istasyon civarında yapılmakta olan böyük buğday silosunun inşantı bitmiş gibidir. Silo pek ya- kında büyük merasimle açılacaktır. Gönderdiğim resim memleke- tin büyük bir ihtiyacını karşılayacak - olan silonun inşaatının son safhalarını göstermektedir. İzmirin büyük derdi İncir tacir ve müstahsilleri ara- sında asabi münakaşalar oluyor! Vekâlet hurda incir mübayaasını emretti İzmir 5 (Hususi) — İacirmah- | biran evvel tahkikine çalışıla- sulünün fiat düşkünli cak bir gaye olduğunda — şüp- çok — hararetli he yoktur. mevzu olmaktadır. Teşkilâtlanmayı şahsi men- Malüm olduğu üzere, Başve. | faatlarına uygun görmeyenler kül İsmet -paşanın şehrimizi üç | bulunabileceği tabidir. Fakat bunların. cür'etlerini devlet ri caline doğru malümat verme- yecek kadar ileri götürmeleri müsamaha ile karşılanacak ah- valden değildir. Diğer taraftan - müstahsiller de incr fiatlarının sukutunda münhasıran üç beş tüccarı mes'. 'vl tutmaktadırlar. Karşılıklı ve münakaşalar —arasında meselenin memleketin menfa- atlerine tamamen uygün - bir şekilde halli biraz müşkül ola- cak gibi görünmektedir. Çünkü iktısadi” me asabiyet beyecanla müzakeresi ve bu mevzua hissiyatın hâkim kılın ması netice hakkında — insanı bedbinane hükümlere sürükliye- cek âmillerdendir. Zira ticaret işleri her şeyden evvel hesap meselesidir. Vaziyet şudar: Birkaç tüctar fazla iş yap nak gayretiyle mü- temadiyen fiatları kırmaktadır. dar. Sukutta fiat teklifleri bir amildir, fakat bu hareket başlı başına inciri düşüren bir kuv- vet olamaz. Fiatları kıranlar Türk köylüsünün teşkilâtsız bu- kendisine izah edebilmek fırsa- tını bulmuşlardı. Fakat Başvekil vaktin darlığından dolayı Firka binasında huzurlarında başlı münakaşanın neticelerini alam: “aylar ve ba vazifeyi Fırka vi lâyet idare bey'eti veisi Avni keye vermişlerdi. Ogünden beri başlayan münakaşalar elân de- vam etmektedir. Bazı tüccarlarımızın alivere #atışlarını alınacak tedbirler yü- zünden umdukları fiata ke tamamak endişesile dükleri mutalealar, münakz ları asebi ve sert bir hava içinde bırakmıştır. Bu tacirler piyasanın normal olduğunu söy. lemişler ve “kooperatiflerin de aleyhinde bulunmuşlardır. İncir pazarını tabil bir bale getir. mek için müstahsili teşkilâtlan. dirmak icap ettiğini müdafan edenler hücumlara uğramışlar- dır. Halbuki fiatlar tabil veya çiftçisini teşkilâtlandırmak mem- leket menfaatını düşünenler iç in Resmi dairelerde ma- den kömürü yakılacak Zirtat, VekİrE ormaslarımız | zan tahribattan korunması için — | esaslı tedbirler almak- kararı vermiş ilerden — yirmi kilemetre — kadar — içerilerdel devlet ormanlarından. katiyatı menetmiştir. Bu hal memleke- tin bir çok yerlerinde bir kö- mür buhranı tevlit'edeci Hmaline binaen de yeni bazı çarelere baş. vurulmuş resmi dairelerde maden kömürü ya. kılması hakkında “bir - tamim göndermiştir. Bu tamimde : “—Ormanlar mücavir köye ler vekazaların ve büyük mah- ötedenberi — müteamil olduğu üzere en yakındaki or- manlardan tedarik ve ti münasebetiyle bütün sahilleri. mizle şimendifer rukatın ve — güzer- gâhında ormanların vüs'at ve tahammülü - fevkinde — yapılan katiyat ormanları harapetmek. te ve orman sahaları bu süretle daralmaktadı Bu vaziyete sahne olan vilâ- yetlerde mahrukat ihtiyacı yü- 'zünden her sene 2000 - 2500 hektar orman sahasının azaldı. H görülmektedir. Memleketi- mizde maden kömürlerinin ta- 'ammüm etmediği ve eski devir. lerin akıbeti olarak yakın tarih- ten tıvarüs edilen bu hale ar- tık bir nihayet verilmesi ve mih- İ servetlerimizden olan ormu darımızın muhafazası noktasın- dan odun ve mangal kömürü yerine maden kömürü kullanıl. masının tam'mi lâzımdır. ,, De- nilmektedir. “Tunmasından küvvet almakta- dırlar. Binaenaleyh, Türk köy- lüsü koomperatifler etrafında, toplanarak ihracatçıların karşı- sına bir kuvvet olarak çıkarı- lırsa incir piyasası ga) düşüklükten kurtulacaktır. lar Vekâleti şehrimiz İnhisarlar başmüdürlüğüne hurda incir mü- baynat'na başlanması için emir Yükmilü Hlin l cak rekoltenin yükünü hafif. Jetmek, hiç olmazsa hurda in. tirleri piyasadan kaldırmak için hemen faaliyete geçmiştir. Mü- bayaatın şekli tesbit edilmek- — | tedir. | Tefrika No: 6 saçık kapisından perişanlığı görü- 5e ei üi den görkrorek barda Z Atölyenlz buram, deşil miz. Sanatla oturduğu üÜlkeler daha v Zaklk ünliyen İçeri gir eadüa . Ne fena tesadüf ?.. Bukadar olduğunuzu. bilseydim ziya- gelmerdim. Bir mektupia “ gözlerinde neş'e gülümsiyen kızın sahte tereddüdünü yine #özlerle / gidermeğe Türüm di, her harfin sanki resmini aç gibi bir şive ile, o ağır dek bir kelime marıldandı.. Çıkınız | Ge zaten çıkıyordü . ve Yukarı gelince durdu, . Burasi yaramaz endazesiz bir harçınlıkla Eşyalarını altüst ettikleri bir oda, benziyordu. Herşey dağnıktı ve hiç bir şey bulunduğu yere yakışımıe yordu; Şurada bir muşamba, be bir sehpa, ötede kimi dik bir #ürü çerçeve, ihmalel ellek yorlardı. perdeleri bile karmal olan konuş şekillerini Birbirlerile kucak kı Tam ortada yar türilmiş bir vesim görülüyordu. Bu, kart bir Ermeni yüzü ldi. Fırçalar, meşgul Erer, fena degildi, yetmiş yaşına gelmiş tipik bir çirkinliğin bütün fecaatini can- İandırıyordu. Bir küçük masa üse tünde elli atımnış fotoğraf, torlu bir etajerde birkaç cilt kitap göze Şirkin dikkatli dikkatli süzerek soruyı — Bu ilhamı nereden aldınız? — İlham değil, siparlş ! —Siparlş mi?Demek yer yüzünde hu kadar, çirkin kac — Tabint, gürel kadar çirkinde yaratır. Baharın ardında hi gündürün arkasında gece yaş galım. Buraya - sanattan ve sanat- ladan bahsetmek için geldiğinizi metmiyorum. Elbette bir emr irleriniz var. İlkin on> gibi. Bu çehrenin her yanı çirkin. — Tabiatin everi, hem'de canlı bir eseri olduğuna göre bir sanlt- kârın bunu çirkin bulmasına imkân yoktur. — Demek ki siz de yermini, güzeller için olduğu kadar har ile yaparsınız. — Şiphe yok. - Firçanin heye, cam, örneğin aynını / yaratabilmek öndişerinden doğar. Burada çirkin- gözellik aranmaz. Eser, aslına Yygun çıktı ni sanatkâr müva olmuştur. — Ben sanatkârların yalmız gü- zellikten ve güzellerden ilham ah dıklarını sanıyordum. — Eğer öyle olsaydı. vesinm heykeltraş atölyeleri pek boş kal < 'Neden ? — Çünkü ve zın, heykelleri zengin, hem gözel olmaları daima dalma mümkün olmaz da ondan. Ve sözü değiştirmek için tekrar koltuğu gösterdi.. Serinç oturdu. Gözü genç vem çıplak endamında idi, emer. teneebünden derin bir haz ahyordu, hele mimafir kaz misafir hururanda bulunduğunu unutmuş gibi görünerek giyinmeğe Tüzum. görmeyişini pek hoş bulur 'yordu. İlk tesadüf ettikleri gün Belmaya, bu gencin duğunu söylerken talamak istiyordu. © riyalı hükümde isabet ettiğini anlıyordu. Çünkü ressam, hakikaten hayvana benziyordu. Ne muaşeret kaidelerinden haber ae n zik kelime bitiyordu. İşte şu yarı Çıplaklık ta onun terbiye ve idrak Seviyesini apaçık görteriyordu. Şukadar ki bu hayvan - güzeldi. Veli Efendi çayırında yapılan yar yışlarda bazen insandan güzel at İara tesadüf olunur. Ressam da on. — Olurunuz da, dedi, öyle konü- gibi lktu.. Kelimeleri çiğneye çiğneye konuşe iman bile pest perdeden bir kişi meyi andırıyordu. Lükin taşıdığı te aasüp, tıpkı © güzel yarış atları g bi, bu genç adama da engin bir a Ha veriyondu. Önunönünde darup arif andıran saçlarır ' okgamak htüyacına yabanar kal. mak, yahut sırtına. atlamak iştiya. kına kapılmamak pek müşküldü. O, geç lat yüreklerine bile bir wuvari ura, mahmut kullanmak hevesi aşır yah'atlardandı. mişe, aha e maktak b ir iskemle alarak kazın düdler — Erarlniz Hanımefendi? Belmanın “arkadaşım, hattâ kate diye resenm Bülende tami ç. bir kahive, bir. bon on bi neEr karam çimeği hatınmn düyer gibi İstievaba girmir güzel hayvarın kulaklarısı çekmek, Çüş yabanllı” Acelennc, demek isliyorda Devamı var

Bu sayıdan diğer sayfalar: