16 Eylül 1934 Tarihli Zaman Gazetesi Sayfa 6

16 Eylül 1934 tarihli Zaman Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ÜYK KM —ZAMAN — | Bu işlerle uğraşacak a dadımış ve bu süretle propi Bevkle çıkanlımış olayor. B y anda' yapmaktır. B pre Faşletlik havanı içinde yelişenleri “ bancr memicketlerdir . yhinde cephe Matbuatın vazifes “ bu gibi hareketler, hiç sünhe yok N bir hale kaynaak için bir tedbir almış vebir haylı mü- likler yapmış inin tarribine ilât kanununa göre bu daire, 'ay idari ve her üç ayda bir olarak iki mecmua - neşrede. im ve fen yolunda Türkün ülküsüne var- çin nasıl çalıştığını, umran yoz munür memleketlere yötiş- milletini o seviyeye yülcseltimek sarfettiği gayreti gösterecek- meemması, nın mesleki . gayesi budur. Mecmun, başlan- olarak koydağu yazıda - şöyle İinde Türkiye Cümhuriyeti - Nafin İVekâletine bırakmıştır. Mülga neza- etim bütün işlerine terdiği him- ve kabiliyetler srasında takip ti imar siyaretinin en mühim hası demiryolu inşasında tecelii işir. Cümhariyet hükümetinin eçen ax bir devirde meydana ge- rilen eserler €en bedbin olanları Romadan gelen haberler. İtalyada Kralın bir c e de Kral son emirnamesi T 1 “Son teşkilât ile matbuat ve propaçanda Ve bu teşkiltin birinci hedefi dahili - ve he bunların neşriyatile meşgul olmaktır iktifa edeceğini tasriha lürum göri YK prapi Nafıa işleri mecmuası Dü İtalyada propfıgâgda ve matbuat yeni bir Nezaret kuruldu irnamesiyle matbust İdigini ve bu idarenin O a e n — dğraya Bükümel veleligin İlala kükümeti bul yeni daireyi vücnde getirmekle dabili harici pror KaT Alak çe herici, matbuntın takip ve tetkiki ilc meyaı M Çirleştrmiş bolmuyor.. Gerçi bu birleştirme işi bu yemi teşkilâti ayık olduğu ağanda ve matbuat İşleri e hariçte Faşistlerle İkinci hedefi d adanın ik muhatı ir. İlinci muhatabi e harict propagandamın yabancı mem- bak. almaya İ yükselten dir. Kara yollarında şese ve köp- rüler yapmak gayesini takip eder ken Türkler Avrupa ve Asya gibi il vüll döoya parçam sramsda yüzlerce köpe kara yölları Türkiye az bir zaman meydana / getirmişlerdir. Neahası demiryolunda olduğu gibi kara yölüna da azami ehemmiyet vermektedir. Tuda asırlardanberi gelip geçmi milletler bu. toprakların ven: meydana çikarmak için ların her tarafa alatılabilmesi ga- yelerini istihdaf etmişler men mevcut olan eser Jar ve iktiyaçl derdli, hAlâ ha ihmal etmişler, bu yolda yapılan eski 'mamureleri. bile boz Cümburiyet kükümeti bu ihtiyacı hakkiyle takdir etmiş, memleketin ihtiynet olan saculuğu da inkişef ettirmeğe yol açmıştır. “İşte bu meemua kara ve demir yolları ile sulama İşlerini ve geçir. dikleri hadisat ve safahatı takip derek gayeye erecektir. Aynı za- manda bu meemua kara/ ve İdemir yollariyle sı işlerinden maada mu- habere yollarında ve Memlekette fasliyelte bulunun amme mücase- selerinden ve onların takip ettil.. leri güyeden muntazaman malumat verecektir., Kendi yapacağı hizmeti bu su. t ve ilân eden * Nafia $Bir arki ferdiyet SAT İŞLERİ Bu da bir fikir upfeir Fransız iktısatçısı dünya &i vaziyetini nasıl görüyor Zek ş tecŞark tütün rekoltesinde eksiklik var S a tanş Revue Bleve de Baron | bütünü eksiltmiştir. balkanların birçok yerlerinde ekinleri harap etmiştir. Bilhassa Bulgaristan çok zarar görmüş verekoltesinin yözde 30 nisbetini biZektürken, muharririn vardığı İgemeticeleri alâkaya şayan bul- İsmi Okuyucularımızın bir. fi in, Fransız Kcedinmeleri yeşedinmeleri için, Franuz İ | kaybetmiş bulunaaktadı h Hesleri | aanistanın rekolte eksiği yüzde K0 BU 30 Türkiyenin de yüzde 25 tah- ga tekümül ediyor. ve | bi edilmektedi yalamai'f O yarını, düne biç te | — Son seneler rekoltelerini aşa- cmesi pek mühtemeldir. | gıdaki tabloda tetkik edelin leri daha iyi tanmak | Rakamlar ımilyon kilodur. HHergasalâtı ancak ibtiyaçlara 1931 1932 1533 HeaTAE edecek derecelere ine S1 1836 B aaşi O yanılmalkin - ol tan 43 — 28 50 saviğonilar, meyveli neticeler | Bulgaristan 31 — 17 — 18 ampal aç Yekön 125 63 104 tarafındarlursa olsun, eğer geç- GüA Galatadakasdında ise, berhal- Ü Zabıta tahlirekte ollağımuz Vitalinin yanın'P kaidesine karşı zi madam Sulttadan başka bir daki ailesi nesmin iskontaları Her üç memlekette rekolte eksikliğinin vasatisi yüüde 25 olarak kabul eylediği takdirde şark tütünlerinin bu seneki ha- Sadı 78 milyon kilo tahmin edi tedbirler dolayisile şndiye ka- dar satılamamış olan eski mah- sülden müdevver istoklar yavaş yavaş elden çıkmaktadır. 1933 rekoltesinin dörtte üçü şimdiye kadar satılmıştır. Yu- nanistan 1 haziran tarıhine ka- tahkikatta, Sulj uymuyor diye | dar yavarlak rakkamla 40 ki- yada bulunsu Üymetten düşür- | b satmış bulunmaktadır ki bu. fatları maaş ve imesini icap' et- alma kuvvetini sasasen yüksek Ai eei S yearkleli S er leşmiş Amerika Sahibi ararşım “çe emtin Kemerburgaz p şiddeti 'vu- Şevket beyib işçe cihan ikti- hanım, Mahmüt Küzbütün uzatan rekçi dükkünine' estisini kökün- uslukta / elini sebepler. faşlı bir elmas alizm iflâs et 've polise teslim an da zenginlik yüzüğün sahibiniyun olduğu 'nun 35 milyonu 1933 vekolte- sine $ miyonu da daha eski rekoltelere Yeni ve ceki rekolte'erden piyasalara arzedil. miş olan miktar $7 milyon ki- Toyu bu'muştur. Bulgaristanda geçen sencden kalma stoklar şimdi 3 ile 4 milyon kilo arasında tahmin edilmektedir. Busene için Bu'- gar tütünleri belli başlı iki müş. deri bulmuşlur, Almanya — ve Avusturya, Bu' iki memleket arasında büyük birer takas uz- Ü gl Y Bu stokları - henöz — satılma- mış ve zürra elinde bulunan 4,280,000 ki'o tütün daha ilâ- ve edilmek İâzımdır. Ancak takas uzlaşması bütün bu stok- ları yarı yarıya indirecektir Bize gelince elde olmadığı halde - diyel geçen sene rekoltesinin dörtte Üçünü satmış — bulunmaktayız. Daha eskiden kalma staklardan da takas süretile büyük — mk- tarlar elden çıkarılmışlır. Satış işleri memnuniyet verici bir şe- kilde devam etmiş ve istatistik yaziyeti de tütün mevsimi hayetinde çok müsait olduğu halde fiatlar bir türlü yüksele Şarle türünlerinin höyle mü- aait bir vaziyete girmiş olması fatları yökseltmesi icap eder. kocasının, bu'işi rica etliği tespit, Vitali efendi casını is'af ettil bazılmışır ve n daha m ve vadettiğalarından — ileri Binacnaleyh e kiyetle devaniını V© diğer vekâletleriniyeti yanılatarla tenvir duğumuz - yılda izhar etmek islebir gerileme güs menbalardan Teği Kerilene vi müstenit ve daütkiye, Yunanis- Şanlar, tenevyrristan rekoltele- İkla temin eder,den 30 nisbetin- Bu mecmuale Vardır. Bu mem- dasi, tanlluk &ç birisi 1952 de fanliyetleri ve Dd niden tedbirler Te bu vesikalara İklim şartları ve hişar 2 yazılır. en kuraklık bil- “Nafiz İşleritan, Yunan Ma. dekrar muvaffak Türkiyenin bazı ika “Bizans,, rüyası Ferdinant, 1896 sene: kendi: İBULGARLAR ÇATALCÜ ©NÜNDE artık sönmüştü! inde İstanbulu resmen ziyaret ettiği zaman şaşırmış, i bir Fatih gibi görmeğe başlamıştı... — — Yeni hudutların tayini husu- sunda çıkan müşküller, nizalar arasında bir aralık Bulgaristan- la Türkiye arasında Lir ittifak akdi bile mevzuubahs olmuştu. Mağ'tp Bulgaristan nerede mü- zakeret bulursa oraya / tevec- cüh edecekti. Zaferlerinden ve- istilâların. dan sermest bir. hale - gelmiş olan Sırbıstan ise “Bosna Here sek, i istilâ etmek hu pildi ki buda pek tabi İşte busuretledir ki muahedesi Balkan “Frdinant,, bir taraftan Türk Ordusunun " müdaafası, —diğer taraftan müttefikleriyle başgös- termiş olan ihtilâfın bir nesicesi olarak yalnız Bizans imparator- luğu: rüyasından — uyanmakla kalmamış Bulgaristan — perişan veufalmış, maddeten ve manen harap olmuş bir halde bulmuştu. Şimdi bir sual varidi. hatır olur: Acaba- “Ferdinant, a İs- tanbula girmek, “Bizans, impa- ratorlarının kadim tahtına otur- mak fikri nereden gelmiştir ? Bulgar Çarının bu - Bizans hulyasiaın / menşeini — İstanbula yaplığı seyahatlarda —aramak doğru olur. erd nant,, 1896 senesinde mühtelif hüküretler tarafından “Bulgaristan prensi ve şarki Rümeli Vali umumisi, —olarak resmen tanındıktan sonra Tü: kiyeyi bir sureti resmiyode yaret etmek için “Sofya, dan ayrilmış, İstanbula gelmişti. Abdülhanidi Bulgar premsini pek mutantan bir su- rette karşıladı. Sirkeci istasyo munda Osmanlı imparatorluğu- aun en yüksek makam sahibi *Ferdinant, 1 istikbal et- mişlerdi. Almanya imparatoru- 'nun ziyareti — müstesna olmak üzere Osmanlı hükümdarı biç bir ecnebi prensine buladar parlak bir büstü kabul güster- memişti. Bulgar prensi Yıldız sarayında, merasim köşkünde sadrazam tarafından karşılan- miş ve doğruca Abdülhamidin huzuruna götürülmüştü. Fenebi hükümdarlarına verilen en yük- sek nişanlardan bir kaçımı, Os- manlı hanedanma mensüp - bir şehzade vasıtasiyle Bulgaristan Prensine takdim edilmişti. “Fer- dinant,, Abdülhamidin — buzu- runda bir saatten fazla kalmış 've Osmanlı hükümdarile görüş- müştü. Kendisinm — ikametino “Kürüçeşme,, sarayı tahsis ke hınmıştı. Bir müddet — sonra “Kuru çeşme,, sarayındaki bususi da- iresine çekilmiş olan “Ferdinant, Boğaziçini, - Marmaranın dilru- ba manzarasını seyre başlamış- tı. Önünde sarayları çerçeveli- yen yıhtımlar, narin minarele- rin süslediği yeşillikli tepecik- ler alabildiğine sıralanıyordu. Abdülhamidin şark hükümdar- larma haspürziynet bir dehde- beye boğmuş olduğu Kuruçeş. me sarayına denizden kayıkla gelmek ne zevkli bir şeydi. Bu saraydaki eşyanın hepsi Bulgar Prensinin armasını taşı. yordu. “ Ferdinant , kendisini . orada o müdebdep sarayda mu- zabfer bir fatih olarak görüyor, kendisini öyle tahayyül ediyore dü. Boğazın mavi sularına be- yaz akisler yapan mermer sü. tunlariyle bu saray binbir gece masallarının efsunlu saraylarna nekadar benziyordu. İşte “Fer- dinant, belki de ilk defa olarak “Bizans, imparatorlarının. tah- fana oturmak hulyasını bu İstan- kul ziyareti esnasında kurmuş. tur, Zaten “Bizans tahtı, eski Bulgar çarlarının ezeli bir hul- ya ve rüyası olmaktan bâli kal- kalmamıştır. Eski zamanlarda Bizans tahtına Osmanlı padi- şahları yerleşmeden evvel İs- tanbul komşu Bulgar çarlarının tehdidi altında kaç defalar tit- remiş, ürkmüştü. Yeni Bulgar Çarı eski Çar- ların bu ezeli hulyalarına ne- den kapılmasındı? Kendisi de bir Bulgar Çarı değil miydi? Ertesi akşam Yıldızda veri- den bir siyafette — sofranın et rafına bir çok yüksek zevat toplanmış bulunuyordu. —Avu turya, İngiltere, Fransa, İtalya, Ruya ve Almanya Sefirleri Bulgar Çarı *Ferdinant, Haz- retlerinin iltifatlarına mazhar olmak için birbirlerile adeta müsabaka ediyorlardı. Devamı var — Selâmi Büyük İskenderimiz geliyor! Gürültülerle d merdiveninde - Bülen karşılamış olan bir düz tiyorsun ? lerini keemişlerdi.. üzerine otomo | — Ömer çavaş b nefer sözüne denilen misafiri «den çıkarıp kapi. | kızdı; dedi, ki mıylardı. Bunlar'diler, Bir çeyrek | — — Buraya bak beyelendi. baz nefer denmez, isterse Hanım / söylene den, Sevincin kâş girdi, Remzl di İnci hazımla bir Tromobil de bi Yüzbaşim hanımdan çanandn Z gismübilü hare siz benln zabitim - değil- Te T aB aat kadar sonra | sioiz hiç bir vakit bir. gemide de gel Kalaka aa gird beraber — bulunmadık.. Sonra ken Kakmaş abNLIR ağında sigara. | ada değilim. Uşağımız Ti sünaan d İbiç döğülkn, Famu ea bama aai ae çavup demeğe mecbursunuz. Şimdi bu anlaşıldıktan sonra size Yüzba. biraz evvel şmak üzere buradan haraket eltiklerini haber vereyim. Yözbağı sizi mubafaza et mebi de bana biraktı.. Fakat deli: kanlı, doğrusunu isterseniz ben siz pekte haşlanmadığım adan. Jarın yüzünü uzun zaman gürmek İstemem, Onun için aizi başımıdan defetmeğe karar verdim. Lütfi Süreyya, Ömer Çavuçun verdiği- bu kaberlerden cidde Berincin, Muzaftının de ağz “yanında yer allduğu görülüyordu. ayakta dürayorüifi Süreyya hapis Bülent, BeRi mkıntı ile slgara dona ltince Şmekte Idi Manmafik idu, iliim kimi ** Beyecan everi dümlıyacağını ta, 'nden kurtulamaya. donük yüzünü € y aa Dapçt kemali anbir. ve yeğe karar verdiği Ömer çavuşu görün. —N haber Nefer ağa, ne is zette kaldı, yatakta derhal coğrul. du, fakat söyliyecek bir söz bular (myarak Çavuşa şaşkın şaşkın bak. mağa Ömer Çavuş müstehriyane sor- u, kiz — Öyle tuhaf tuhaf yüzüme ne bakıyoraunüz ? Sözlerimi - anlaya- madınmız mu? Lütfi Süreyya nihayet kendini toplayabildi. - Ne dedin, ne dedin; Remzi Bey ile Sabahat Hanım, Melâhat Hanırala buluşmağa mı gittiler; paki kendisini nerede bulacaklar? — Bana bak- delikanlı, üstüne azile olmayan geylere karuşmal Sen şimdi hemen kalk, elbiselerini giy Hana yürbaşim bir otomobil ge- #irip seni (zmit) © kodar götürmem veyahut sadece kapı deşari etmemi emretti; sen bunlardan haogisini istersen onu yapayım, Yalnız. sözü uzatına, Seninle - fazla uğraçacak vaktim yak! Lütli Süreyya karyeladan büs bütün kalktı. rengi sapsarı olmuş. gövüş nn akelligi birakta, beni dinlet — Söyle bakalım, ne diyeceksin? — Yüzhaşının Me'âhat hamımı — Nelihat Hanımın bir kere nerede olduğumu bilmiyorum. Fa Kat bilse idim, beş yüz değil, beş bin de versen söylemezdim. Delikar enin galiba arkerlikten hiç haberin yok, Bi bahriyelilere kumandan &L dedimi, biç cevap vermeden gider ö'ürüz. Bizim için aldığımız en ufak bir emri barli harfine yapmak namus borcudur. Sen bir bahriyeli para için şerefini satarımı zanmediyorsun ? Böyle ayk karı tekliflerde bulunupta beni a dirma, Hem fazla gevezelik- ettim. Devamı var 1 ! l

Bu sayıdan diğer sayfalar: