18 Temmuz 1936 Tarihli Ağaç Dergisi Sayfa 16

18 Temmuz 1936 tarihli Ağaç Dergisi Sayfa 16
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

v AVRUPA TEFEKKÜRÜ “Awrapa telekkürünün istikbali, hakkında 1933 te sağ mubharrirlerin yaptıkları boplanlı ve elde ettikleri üeticenin hiçliği ile, buna mukabil bir Gezi müdafaa cimek üzere komünist muharrirlerin “kültür, meselesi üze- rinde yaplığı anlaşmalar malümdur. Biri düşünüşünden ve duyuşundan şüpheye düşen, ve buhranın doğur duğu bir imansızlığa düşmekle imüzaal bir buhran yeçirmekte, diğeri muvsl- fakiyelindeh haksız ve yersiz bir se- vinç duymakla vlan, fakat hakikatle aynı bir yaprağın iki yüzü vaziyelin- de olan bu iki farklı düşündüğünü zan eden “lelekkür,, ün istiklbmli hak- kında tahminler yapınak ue kolayıır, ve ne de bü tahininlerde isnbet ihti- mali mevzuu baha olabilir. Yalnız, bu gün Avrupala mevcut, ve eski de- wirlerin iki büyük otoritesi, Fransa ve İngiltere, yani Fransız ve İngiliz kül- türleri büyük bir znala düşmüş bulun- makla, inkişaf elmekte olan faşisl ve komünisl rejimlerin kurnunğa çalışlık- ları tefekkür tarzı » bunun mümkün olup olmayacağı ayrı bir meseledir - karşısında kendi'erinece haklı bir te- reddüde düşmektledirler. Bu bulıranın esaslı sebeplerini izah etinek, farihi vakıalara uydurmak isteyenlere göre - tarihi izah, beşerin izahsızlık karşı- sında müracaat etiği garip bir vası- tadır » , onların holi güya Yunan te- fekkürünün İskenderiye mektebi ile aldığı vaziyete benzer. Siyasi nokini pazara göre de, biri spritüalist, diğeri maleryalist telâkkiye istinat ederek teşekkül etmiş bu iki rejim karşısında artık raison raisonante'n istinat «den ve spekü'atit olmaktan uzaklaşamıyan bir sistem - liberalizma - muvafiek ve devamlı bir bayat kazanamaz. Vakınları tecritten doğan bu garip izahlar karşısında bir anket yapan les Noyvells hitörmiren mecmuası sormuş olduğu, 19. Bir Avrupa telek- kürü var mıdır. ve bu tefekkür canlı bir realite midir; 29. Münevver adan bu tefekkürün teşekkülünde bir rol oynayabilir mi, ve biunecnaleyh bu ro- İli oynamak için a anevi rahip mevkii- ni terk mi etmelidir ? 39. Avrupalı, alanın muhtelif noklalarında duğdu- ğunu gördüğümüz yeni adamın aym ma olmalıdır > 4“, Aveopa münevver tarafıdan mı, yoksan bazan iktisadi zaruretlerle ini kurulabilir ? sunllerins alılığı cevapları neşrediyor. Einstein'a göre, bir çok kimselerin mevcudiyetini zaoneltikleri o Avrupa telekkürü hiç bir teşekkül elmemiştir. Münevver adam da bu te: fekkürün teşekkülünde kemlisine dü- şen vazileyi her zaman ve daima ilı- devirde mal etmiştir. Avrupa kıtasının imul- telif noktalarla “yeni adam,ın doğ makta olduğunu öddin etmek bir veli den ibarellir. Şüphesiz, her zaman ol- duğu gibi, yine de Avrupayı yapacak olan şey, iktismli zaruretlerdir. Heinrich Mann'a göre, Avrupa te. iekkürü teşekkül elmek üzeredir, ve karşılaşlığı manialar onun bu yoldaki ilerleme idedinlarımı sağlamamaktadır. Milliyet prensiplerine siki sıkıya Lnğlı olan memleketlere bakınız; Beynelmi- İel fikir cereyanlarım takip etmekle ve ecneli şahsiyetlere daima değerle- rini yermi ktedirler. Aym şeyi komüs nisl'erde de görüyoruz. Bulranlı de- virlerde yaşayanlar, birbirlerinden, de- rin uçurutularla aytliniş olduklarını zannelmekiedirler. Fakat, imdada ye- tişen refah onları bir tek ve aynı isli- kamete doğru sevk elmekleilir. Ücmiyelle nazım rolü rahip kulu- rak ila elmek imümkündür. Münevve- rin hakiki rolü, ihmal edilen hakikat- ler üzerinde israrin düşünmek ve bey- hude iztrap çekenlere hiç olmnuzsa ruh sıhriyetile bağlanmaktır. Bunun başka, bir muharrir meziyetlerini bal- talamadan inuhalif bir. cephe alabilir; fakat bu takdirde o bu muhaleletinde meziyellerini islismardaa ileri giline- melidir. Karursızlıklar arasinda, Avrupanın muhtelif noktalarında mücadele et- mekle olan yeni adam bir gün gelip Avrupayı temsil elimek hakkını kazü- nacak mıdır ? Şimdilik bu mesele üze- rimle bir hüküm vermek imkânsizdir. kiymet Velst olmakla ve devamlı bir İn yala sahip olmakla ve Avrupanın la- hi olduğu muhakkak. Fakat bunun münevverlere ve iletisi Gnat etmesi, hayatiyetini daha (azla snğlamlamak o'ur. Upton Sinelair'e yöre, denebilir ki Avrupalı nalan onu bir Aalerme keskanç- hikların ve gayların kurbanıdır;o ka- dar ki, bu yünkü kapitalizm ilk sürç- me devrelerinde be kıskançlık ve ga yızlarila islismar edilecek epi unsurlar buldu; ve bunu öyle bir muvallakı- yetle becerdi ki, Avrüpnlı adam, Av rupa milletlerini birbirine © tarzda yakın birer komşu haline gelirdi ki, arok bu iükişal milletlerin sullen ik- tadi bberalizmin denilen şü meşhur sislemin kadrüsu içinde temin clelhi- Milletler keklektiyisma” ya dör İeceklerimi ddüşünmüyurun, eğimle sonümlü neeeklerdir. Şinelidei vazı icap eden Bünl, ba istikamele ledrici ve cezri merhale'er ini, yakan şiddetli bir ak- sülümelle mi yideceklerdir. Öyle zannediyorum ki, Rahip çok yakindan fil dişi kulesinlen çıkmağa mecbur olacak. Zira, bunu yapmazsa, olurduğu kulenin yıkıldığını göreceği günler yaklaşmıştır. Beşer tarihinde gördüğümüz tarzda, yeni bir takım terakkilere, yani bir kasını fertler üzerinle tesir icra eden yaşama ile nlaâkadar zarurellere, bir kısmı da beşer lelekkürü Otaralından bu #aruretlere karşı olun aksülümel- lere. şahit alacağız. Slelan Zwciy'a telekkürü göre, şüphesiz bir fakat henüz emekleme çağındadır. Her ne meycullar, Avrupa kadar, henüz Avrupa lefekkürü ken dini fil halinde orlaya koymamış bu- İamuyorsa da, kali olarak biliyoruz ki, © riyazi bir katiyetle mevçutlur. Münevverlerin vazifesi bu mekni olan kuvveti, dinamik hale getirmektir. Aybi zamanda, bu vazifenin ilası es nasımla zuhur edecek mühalil kuvvet- İeri de İeler uğralınağı tecrübe eline- leri icap eder. Evvelâ milliyetçilik Aw- rüpada uzun zamandanberi inrili bir haline gelmiş bir hümusiyele maliklir. gil canalara is 15

Bu sayıdan diğer sayfalar: