31 Aralık 1955 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 3

31 Aralık 1955 tarihli Akis Dergisi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKİS Haftalık Aktüalite Mecmuası Sene : 2, Cilt: V, Sayı: 86 Rüzgârlı — Sok. Ovehan Kat : 3 Daire : 7 P. K. 582 — Ankara Tel : 15222 (Başyazar) 18992 (Yazı İşleri ve İdare) Fiatı : 60 Kuruş * İmtiyaz Sahibi Metin TOKER Umumi Cüneyt Neşriyat Müdürü A RCAYÜRE K Bu nüshada yazı işlerini fiilen idare eden mes'ul Müdür Yusuf Ziya ADEMHAN * Teknik Sekreter M. Nevzat ÜNLÜ Karikatür TURHAN * Fotoğraf ASSOCIATED PRESS — Hüseyin EZER * Klişe Doğan Klişe ATELYESİ * Abone Şartları : (12 nüsha) 3 aylık 6 lira 6 aylık (25 nüsha) : 12 lira 1 senelik (52 nüsha) : 24 lira * İlan Şartları : 4 renkli arka kapak (Tam sayfa) 350 lira Kapak içi 300 lira metin sayfaları Santimi 4 lira * Dizildiği ve — basıldığı — yer Yeni Matbaa — Ankara Kapak Resmimiz: Enver Güreli Güven veren adam Kendi Sevgili AKİS Okuyucuları 19 5 5 demok izin tul- zi dan bırı olarak ta- rıhın derınlıklerıne doğru m - der yoluna çıktı. Son on senenin i- çinde bazıları hakikaten müstes- na bir yer işgal etmektedir. Bun- lardan biri başlangıç tarihi atan vetli şahsiyeti dolayısıyla daima hatırlanacaktır. 1947 ise 12 tem- muz beyannamesiyle bir dönüm noktasıdır. Bunu 1950 takip eder. Ondan sonraki en mühim yılın 1955 olduğuna zerrece şüphe yoktur. 1955... Bu, demokratik sahada ilerlemeye devam edilmesi taraf- tarlarının totaliter idareye dönüş taraftarlarına erdikleri büyük savaşın cereyan ettıgı senedir. Mü- cadele hakikaten çetin, zaman za- man korkunç ve merhametsiz ol- muştur. Ama galebe hakkın, hu- kukun ve hepsinden mühimi hürri- yetlerin müdafilerinde kalmıştır. 1955, tıpkı 1947 gibi demokrasimi- zin donum oktalarından birini teş - kil edecektir. Savaş, çok cepheli bir savaştır. Siyasi sahada, basın sahasında, a- dalet sahasında, üniversite saha- sı nda demokrasi taraftarları, za- ler, Sadık Aldoğanlar, Fuad Ama- lar, Nureddin Ardıçoğlular kendi- erine reva görülen muameleler karşısında m şındaki emekli generallerin saçını esmek gibi tedhış usulleri onları yıldırmam ştır. âvaya hizmetle- et ebediyen minnet ve şukranla anacaktır Onların yanı başında Kasım Gölekler, Nizamed- ve isimleri daha az tanınmış C. H. P. lider her türlü k sİ- ni bilmişlerdir. Türkiyenin dört bir tarafında t a kı- lan binlerce muhalif partili, — her ne pahasına olursa olsun ellerinde- ki bayrağı terketmemekte inad et- mişlerdir. Hürriyet Partisinin to- humunu atan 1l'lerden 10 tanesi de evvela nımetlerı istihkar ıle İşe başlamışlar, müteakiben tazyikle- re omuz silkinişler ve müsbet neti- celerin elde edilmesinde başlıca ro- lü oynamışlardır. İkinci mühim cephe olan basın Sultanahmet Cezaevinin ka- pıları arkasına kapandığı gün en yaşlı Türk gazetecisi sadece hür- riyetinden olmuyordu; aynı za- manda hayatını da tehlikeye koy- duğunu pek âlâ müdrikti. Bir ha- Aramızda pishane koğuşu, o yaştaki insanlar için ideal ikametgâh olmaktan çok, ama çok uzaktır. Basın saha- sında onun izini takip edenler ek- sik olmamıştır. Bunlar — her şeye ağmen mücadeleyi devam ettir- mişlerdir, Gayeleri bir İ ispatıydı: mevcut şartlar dahi, eğer menfaat gözleri kamaş- tırmaz ve korku yürekleri dağla- mazsa, otoriter idarenin en kud- retli temsilcilerine muvaffakiyet- le karşı koyulabilir. Nitekim kar- şı koyulmuştur da... Bir zamanlar isimleri ihtiyatla ağıza alınanların lıakiki hüviyetleri bugün dillere düşmüştür. Bunda hapishane ber- berleri tarafından sıfır. numaralı makinelerle kesilen gazeteci sa larının her bir telinin hissesi var- dır Adalet sahasında ilk adımı Tem- yiz Mahkemesinin bazı ceza daire- leri atmıştır. Üniversiteden yükse- rafında toplanmış, ya da Giritlinin veya Osman Okyarın çe- şıtlı yerlerde çıkan akale- leri şeklinde tecelli etmıştır 1955 yılının umumi manzarası şudur: baskı yapılan her sahada, baskı- ya karşı koyanlar çıkmıştır. On- ların açtıkları yoldan ötekiler iler- lemişler ve mücadelenin mümkün olduğu görüldüğünde davanın ya- rısı kazanılmıştır. Senenin sonun- da totaliter idare meyli bir ana- kronizm halini almıştı. -Bu arada telefatın verildiği de bir hakikattir. Zayıflar ezilmişler- dir. Bir muayyen noktada mukave- met imkânlarım kaybetmişler, ya susup bir kenara çekilmişler, ya da tavizler vermeye mecbur kalmış- lardır. Siyasi sahada bunların en tipik misali C H. P. li bahtsız Ni- had Erim veya D. P.li Seyfi Kurtbektir. Basın sahasında, bir- birleriyle hiç bir alakaları bulun- mayan Sefa Kiılıçlıoğlular veya Falih Rıfki Ataylar silahlarını el- lerinden atmışlar, büyük dönüşler yapmışlar yahut sözlerini geri at- mışlardır. Tesir altında kalan ha- kimler eksik olmamıştır. Bazı pro- fesörler ise gidişatın müdafiliği vazifesini bile üzerlerine almaktan çekinmemişlerdir. rulebılır, normal bir daşların vazifelerini mutlaka kahr ten büyük hizmet yapabilecek kıy- metlerin buhranlı — günlerde telef olmaları demokrasi inkılabını ge- çirmiş bütün memleketlerde emsa- li bulunan bir hadisedir. Ümid edelim ki 1956 başladı- ğı gibi birsin. Ümid edelim ve bu- nu temine artık el birliği ile çalı- şalım. Saygılarımızla AKİS

Bu sayıdan diğer sayfalar: