9 Şubat 1957 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 31

9 Şubat 1957 tarihli Akis Dergisi Sayfa 31
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

M U S İ Kİ Opera Carmen ana D evlet Operası, Carmen sahnesine ikinci çamını da devirdi. Türkân Başoğuz tecrübesi, fiyaskoyla neti- celenmişti. Fakat ne yapıp yapıp ese- ri afişten kaldırmamak lâzımdı. An- cak Devlet Operası idaresinden bek- lenelıılecek bir karar tanbulda şan öğretmenliği yapan Mi- caelis Ruth adlı bir Alman ka kara'ya getirildi ve geçen lıafta sah- rini çoktan aşmıştı; meselâ tiz tonla- r ayi çıkıyordu. Türkçe bilmiyordu sanatkârlar operayı Tiirkçe söyler- ken, o partısını Alm olarak te- ganni etti. Operanın aslı ise Fransız- caydı. En eğlenceli hâdise son perdede vuku boldu. Bir mizansen anlaşmaz- lığı yüzünden olacak, Don Jose ken- disini - bıçaklama dan Micaelis Ruth düştü ve oldu Bir şaşkınlık anı geçi- Jo (Ni men'in "cesedini" bıçakladı. Herhal- de bu vazifeden kaçınmak istemiyor- u. Temsil, seyircilerin, bir taraftan is- tihza, öte taraftan memnuniyetsizlik ifade eden uğultusu içinde cereyan etti. Salondan çıkarken bir seyirci “Berduş'u bile seyretmenin böyle bir Carmen gormekten daha iyi olacağı- na" söylüyordu Kültür Harikalar gidiyor ânunlar, komisyonlar, münakaşa- lar ve yıllar süren be kleme so- nunda nihayet, sayısı artmağa baş- layan "harika çocuklarımızdan han- gilerinin Devlet Baba tarafından ya- bancı memleketlere tahsile gönderile- ceği belli oldu. Geçen hafta Devlet Konservatuva- rında verilen bir konserde, Fransaya tahsile gonderılnıelerıne karar veri- len dört gen VdErman Ateş Pars, Atilâ Ayd Hasan Kaptan - halka takdım edildiler. Bu dört gençten üçü siki tahsil ede- c şa onservatuvar kapı- sından içeri girenler önce, konser sa- l nu nd. Has Kaptan'ın resımlerının teşhir edildi- ğini gördüler. Ha Kaptanın ismi de, eserleri de, sanat meselelerımıze alâka duymayanların bile — yabancısı değildi. Eserleri yalnız defalarca memleketimizde değil, Paris'te, New AKİS, 9 ŞUBAT 1957 York'ta ve California'da da teşhir e- dilmiş, her yerde büyük alâka topla- mıştı. Musiki tahsil etmeye gençten Viyolonist Atilâ Atilâ Aydıntan Yolunu bulan istidat ismi en çok duyulmuş olandı. n e kadar da ve Bir Ankarada yabanc Ateş Pars "harika çocuk" daha gidecek Aydıntan, Bu; birçok konser vermiş ve her konserinden sonra ba- sın müsiki çevrelerinde Atilâ'- nın derhal ı bir memlek gönderilmesi, aksi halde eğitim yüzünden büyük bir kabiliye- kifayetsiz tin hırpalanacağı hususunda ateşlı ve telaşlı fikırler ileri sürülmüştü. Fa- kat geçmekte devam edıyor- du. Nıtekım Pazartesi akşamki kon- Atilâ — Aydıntan'ın yab bir rından Umur Pars'ın oğludur. Parise bilhassa bestekârlık talısılı için gıde- orkes cek, bunun yanında piy: ra şefliği dersleri de alacaktır Pazar- tesi akş enç P yaşında) an kabiliyet okluğu şüp- hesizdi. Parç alarında hayal genişliği, duygu ve ifade yanında sapsağlam ir, kompozisyon mantığı vardı. İlk- okulu bıtırdıkten sonra bir müddet Devlet Konservatuvarına m et- işti. Fakat bu arçalarını, gereklı eğitimden geçmeden bestel . Ke şey vaad ediyor! d Tekniği, — Fuat şamın hâdisesi sinin tarif etme n acız bu undugu akıl durdurucu bir. küç pıyanıst erda Ermandı ve hen bra İlkmektebi dalıa geçen mıştı Bır taraftan da İstanbul Kon- servatuva devam etmiş, Ferdi Ştatzer'in pıyano talebesi olmuştu piyano bölümü altıncı sınıf — öğrenci- siydi. Bach, Chopin, Debussy, r, Saygun ve Erkin'i ın eserlerınden mü- teşekkil programım, cak çağımı- zın en büyük üç dört pıyanıstıyle Kı- yaslanabılecek bir tefsir ve icra 41- gunluguyla çalması, her parça bitti- inde, konservatuvar salonunda fi tınalar kopardı. Konser sona erdiğin- e bir gerçek ortaya çıkıyı dört genç, birçok namzet arasından büyük bir isabetle — seçilmişti. Bun- dan daha uygun, daha makul bir seç- me yapılamazdı. Fakat bu iş hiç de ko- lay olmamıştı. Geç Şubat ayında kabul edilen 6660 sa yılı “Güzel Sa- natlarda Fevkalâde " İstidat Gösteren Çocukların Devlet Tarafından Yetıştı- rilmesi Hakkında Kan a gör şekkül eden knmısyon, Hazıran ayın- dan beri çalışma halindeydi. Bu ko- misyon, Millk Eğitim Bakanlığı Ta- lim ve Terbıye Daıresı Reisi,. Güzel Sanatlar Um Müdürü, İstanbul Guzel Sanatlar Akademısı ve Ankara Devlet Konservatuvarı müdürleri ve bu müesseselerin öğretm sından seçilmiş mutehassıslardan mü teşekkildi. Böyle bir kan un çocuğunu elinde tup omisyona aş v uştu. namzet ti- larda elenmış ve nihayet, hiçbir itiraz celb tm esi gere en karara varılmış Kom aynı zamanda, seçtiği çocııkların eğıtım malıal müd- det ve programlarım da tâyin ve tes- bit etmekle vazıfelıydı efa, s çilen dört genç için eğıtımınParıste yaptırılması uygun görülmüştü. 31

Bu sayıdan diğer sayfalar: