23 Mart 1957 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 18

23 Mart 1957 tarihli Akis Dergisi Sayfa 18
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DÜNYADA OLUP BİTENLER Nixon, Liberia Cumhurbaşkanı Tubman ile Afrika muzda Viyanada Sosyalist Enternas- yonali toplanacak, birleşme mevzuunu görüşecekti İhtilâfın halli için, Be- van'dan pek hoşlanmayan Saragat İngiliz İşçi Partisi lideri Gaitskell'i Paskalya tatilini geçırmek üzere Ko- maya davet etm İtalyanın iki sosyalist partisinin birleşmesinin güç olacağı görülüyor- u . Her iki partide de birleşme aley- hinde kuvvetli cereyanlar mevcuttu. Fakat sonbaharda veya en geç gelecek ilkbaharda yapılacak seçimler, muh- temelen mevcut ihtilâfların hallini kolaylaştıracaktı. Sosyalist Enternas- yonali de birleşme yolunda büyük gayret gosterıyordu Tas ayları, İ- talyan siyaseti ve Avrupa sosyalist- leri bakımından çok mühim hâdisele- re sahne olacaktı.. Sudan Evine dön!. C ezayir, Tunus, Gana ve Habeşis- tanda alkışlarla karşılanan Ni- xon'u geçen hafta Sudanda "Go ho- me Evine dön" sözleri bekliyordu. Go homel!.." Avrupada da çok tekrarlanan bu söz komünist propa- gandasının bir mamulü idi. Bizzat Eisenhower, 1951'de NATO Başko- mutanı olarak Avrupaya geldiği za- man aynı sözlerle karşılanmıştı. İple- ri Moskovadan çekilen Sudanlı ko- münistler, Avrupalı — ağabeylerinden öğrendikleri dersin imtihanım şimdi Nixon'un karşısında veriyorlardı. A- ma Sudan polisi nümayişçilere me- 18 Jâtihi!, ram anlatmakta Avrupalı meslekdaş- ları kadar güçlükle karşılaşmadı. Nixon'un seyahatinin tek hâdisesi "Go home" çığlıkları oldu. Ama A.B.D. Başkan Yardımcısı yurduna dönmekte hiç de aceleci davranmı- yordu. Yaptığı bir basın toplantısın- da Sudanlı komünistlere de cevap vermeyi ihmal etmedi. Komünistlere Nixon'un bir teklifi vardı: Sudanlı komünistler Macaristana kadar gi- debilirler ve Ruslara "Go me" di- yebilirlerdi Bu şekilde Macaristan a Sudan müstakil bir devlet halıne getırebılırlerd Nixon'un Afrika gezisi, cidden bü- yük bir muvaffakiyet teşkil etmişti. Olgun devlet adamlarının idaresinde- ki Tunus ve Fas, Amerikayla işbirli- ği yapmaya can attıklarım gizlemi— yorlardı. Amerikanın — Fransayı gü- cendirmek istemiyeceğini bile gayet iyi anlıyorlardı Gana'nın yeni baş- nı Afrikanın Nehrusu, Asyalı Nehru gibi nötralizme taraftar değil- di. Batıyla işbirliği yapmaya hazır- dı. Hele Habeşistan Amerikadan bile fazla Amerikacıydı. Birleşik Devlet- lere Massama İlimanında bir deniz üssü vermeyi kabul etmişti. Amerika böylece Kızıl Denizi ve Mısırın Gü- neyini kontrol etmek imkânına ka- vuşacaktı. İmparator haşmetlu Haile Selâsiye — biraz olar mukabilinde hür dünyaya hizmet şerefinden mah- rum kalmıyacaktı. Nasırın, Nixon'un ziyaretinden üç gün önce Adis Aba- ba'ya gönderdiği heyet, Haber İmpa- ratorunu Kâhireyi ziyaret etmeye ya- naştıramamıştı. Böylece Nasırın yeni uyanan Afrika milletlerini kendi sa- fında toplama hayali, bir kırgınlığa maruz kalmıştı. Küba Modern Pardayyanlar eçen hafta Küba, Amerikalıların mevzuunu Binbir gece masalla- rından alan filmlerinde sık sık gö- rülen bir sahneye şahit oldu. Yerden mi, yoksa gökten mi çıktıkları bir türlü anlaşılamayan 20 adam Küba- lı diktatör Batista'nın sarayını bir anda istilâ ediverdiler. Kübalı sultan sarayının ikinci katındaki — mükellef bir salonda birkaç arkadaşıyla bera- ber yemek yiyiyordu. Gaipler âle- mınden gelen 20 adamdan birinin sa- vuruverdiği el bombası hedefini bul- du. Fakat diktatör Batista'nin saati henüz dolmamıştı, bomba patlamadı. Saray muhafızları imdada yetiştiler ve bu davetsiz misafirleri güçlükle püskürttüler. Esasen az sonra ara ve Deniz kuvvetleri de vak'a mahal- line yetişmişlerdi. Batista'nin ordusu karşısında Modern Pardayyanlara çe- kilmekten başka yapılacak iş kalma- mıştı. Şimdi sarayının önüne dizilmiş bir sıra tank Küba sultanını himaye et- mektedir. Ama Batista'nin Küba or- manlarında gizlenen ihtilâlcilerin ele- başı, 26 yaşındaki üniversite talebesi Castro'nun elinden kurtulması ümidi çok zayıftır. Zira Castro, bir hükü- met darbesiyle idareyi eline geçiren Batista'yı devirmeye ve Kübayı hür- riyete kavuşturmaya and içmiştir. Binbir gece masallarında olduğu gibi, günün birinde sarayına kapanan ada- karşısına mın dikilecektir. Kıvame Nkrumah Gana'lı Nehru AKİS, 23 MART 1957

Bu sayıdan diğer sayfalar: