7 Mart 1959 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 27

7 Mart 1959 tarihli Akis Dergisi Sayfa 27
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

KİTAPLAR DOKTOR JİVAGO (Yazan: Boris Pasternak, Çeviren: . Kenan Kan, İIstanbul, — Kara/veli Yayınları 1959 525 sayfa, 10 lıra) r Jivago"nun Nobel mü- « kafatı kazanmasiyle yeniden a- levlenen "Pasternak hâdisesi"nin gü- rütüleri sırasında Pasternak şöyle demişti: "Romanım siyâsi bir — be- yanname niyetiyle hazırlanmamıştır. Hayatı olduğu gibi, bütün zenginliği ve derinliği ile göstermek istedim. Batıda romanımın hep ayni bir iki sayfasından bahsedıp duruyorlar. A- caba gerisini okumadılar mı? Ben propagandacı değilim. — Romanımın mânası da bu değildir". "Doktor Jivago” için yazılanları gördükten sonra bu sözlerdeki haki- kat payı daha iyi anlaşılıyor "Dok- tor Jivago'yu bir "soğuk harb" va- sıtası olarak değil de, bir sanat ese- ri olarak ele alıp ıncelıyen yazılar parmakla sayılacak kadar azdır. Bu- nun yerine, Pasternakın Sovyet ya- zarları arasındaki durumu, eserleri- nin Rusyada yayıhş durumu "Dok- tor Jivago"nun, y Mir" mecmu- ası etrafından reddedılmesı bunun üzerine bir İtalyan tabii tarafından alıp götürülen müsvettelerin Sovyet makamlarının ısrarlarına rağmen Kalyada basılışı, esere Nobel mükâ- fatı verılmesı üzerine Batıda girişi- len yeni "taarruz", buna karşı Soy- yet makamlarının Pasternakı mükâ- fatı almaktan menedişi, Pasternakın Krutcefe gonderdıgı mektup, v. s. üzerine bol 'bol mürekkep harcandı. Doğrusu istenirse, r Jivago" yu bir soğuk harb silâhı olarak kul- lananların, romanı kendi başına bir sanat eseri olarak ele alıp ıncelet— meğe yanaşmamaları bir bakı a kıllıca bir hareketti; zira boyle bir inceleme bu silâhın gücünü hayli a- zaltırdı "Doktor Jivago", bu asrın bütün ilk yarısını kaplıyor. Pasternak bu geniş zamanı da Tromanın Kaynaşan düzünelerce insanı d lına estiği gibi kullanıyor. Jivago'nun en zayıf — taraflarından biri, en kötü piyasa romanlarına taş çıkartacak çeşitten tesadüflerle do- lu olmasıdır. Öyle ki okuyucu "Dok- tor Jivago'nun Rusya gibi Uçsuz bucaksız, milyonlarca nüfusu — olan bir ülkede değil de, Monako prens- liğinde cereyan ettiğini sanabilir. Rusyanın batı sınırlarından Sibirya- ya kadar olan kısmını kendisine me- kân olarak alan, yarım asırlık bir zaman içine yayılan bu — romanın çevresinde en ehemmiyetsiz şahıslar- dan bas kahramanlara kadar hemen hepsi, bütün ehemmiyetli hâdiseler- de daima karşı karşıya gelmektedir- ler, Jivago, Moskovanın bir cadde- irinde ölüverdiği vakit bile, — yoldan geçenler arasında biri, Jıvagonun otuz yıl kadar önce cephede doktor- luk yaparken çalıştığı hastana nede tanıdığı İsviçreli Mlle. Fleury'dir AKİS 7 MART 1959 Pasternak bu davranışın acayipliği- romanının ilk yüzüncü sayfasın- da izah etmek Zaruretini duyuyor, ama okuyucunun bu acayipliğin da- ha, iyi faikına varmasından — başka birşey yapamıyor: "Ölen adam, er Gimazettin, biraz evvel ağaçların al- tında bağırıp çağıran heyecanlı su- bay onun oğlu Galiullin idi. Hasta- bakıcı Lara, Gordon ve Jivago hâ- disenin şahıdı idiler. Bütün bu kimse- ler hep beraber, aynı yerde idiler. Fakat ıçlerınden bazıları birbirleri- ni daha evvel hiç görmemişler, ta- nımamışlardı; diğerleri ise o0 anda birbirlerini hatırlıyamamış, tanıya- mamışlardı. Ve onlarla ilgili — bazı şeyler vardı ki, bunların aslı, gerçeği hiçbir zaman ogrenılmıy ce k diğer bazı şeyler ise ortaya başka fırsatlara, gosterecektı ; "Doktor Jivago"nun ikinci zayıf tarafı melodramatık hâdiselerle do- lu oluşu, romanın hemen her parça- sının bir "coup de theâtre" ile sona erişidir. Vaktinden önce gelip batak- lığın ortasında duran bir tren.! tren- den kendini atan ayyaş — milyoner, dramatik bir şekilde yarimi — kalan konser... daha ilk bölümlerde roman- cının patetık durumlara olan düş- künlüğünü, romanın yapmacık vasını kuvvetlendiren — hususiyetler- den birini ortaya koyuyor. Bu ola- ğanüstü tesadüfler ve patetik hâdi- seler arasında Pasternakın aklına estiği vakit ortaya çıkarıp sonra ge- riye attığı hatırına geldiği vakit yı— ne ortaya sürdüğü irili ufaklı bir sü- rü inşândan hiçbiri -bir dereceye ka- dar Jivago ile Lara hariç- derinli- ğine işlenmiş değil. Hepsi romancı- nın insanları bir dama taşı gibi kul- lanmak hastalığının tezahürü. Bü- tün bu görünüşleriyle. "Doktor Ji- çıkmak için zamana — ihtiyaç vago", iki büyük roman ustasının, Tolstoy ile Dostoyevskınm acayip bir karışımını vermeğe çalışıyor Hakikaten —"Doktor Jivag bir "Harb ve Sulh" cerçevesi 1çıne "Ka- ramazof — kardeşler”deki — tiplerden bazıların — serpiştirilmeğe — çalışıldığı bir eserdir. Ama Pasternak, ne bi- rincinin koca bir devri en küçük teferruatına kadar yaratma gücün- en, ne de ikincinin en olağanüstü tiplerin psikolojisini vermekteki us- talığından mahrum — olduğu için "Doktor Jivago" melez ve güdük bir eser olarak kalmaktadır. "Dokto Jivago" bütünüyle bir kukla oyunu- nu andırıyor, üstelik iplerin hareke- ti göründüğü için okuyucuya bütün anlatılanların bir oyundan ibaret ol- duğu hissini bütün bütün — veriyor. Tolstoy'un dokunduğu tiplere büyük bir canlılık veren nefesinden mah- rum olan bir eserin, aynı çerçaveyi zorladığı vakit bu neticeye varma- sı hiç de şaşılacak birşey değildir. Zaman zaman rastlanan müşahade gücüne, hakıkat payına — rağmen, bastan sona kadar incelenen — Yuri Jivagonun şahsiyetinde bile bir bü- tünlük yok. Jivago ne yaptığını, ne stediğini bilmiyen bir adam. Karısı ve çocukları Fransadayken, kendisi ve en büyük askı Lara Rusyada ö- üm tehlikesindeyken ve bu şartlar altında Lara ile Jivagonun sınır dı- şına sağ salim çıkması için tedbir- ler alınmışken Jıvago Laranın git- mesine müsaade ediyor; ama kendisi kalıyor. Niçin? Belli degıl Bir dok- tor olan ve bütün tehlikelere rağmen Rusyada kalmak istiyen Jivagonun yapabildiği, akıbeti nedir? Kapıcısı- nın kızıyla yaşamak, iki çocuk da ondan peydahlamak, romancının da- ma bahsettiği fakat mahiyetinin ne olduğu anlaşılmayan yazılar karala- mak, arkadaşlarının yardımıyla ge- çinmek, mahallesindeki çocukların maskarası olmak ve bir gün tram- vayda fenalık geçirip, sokak — orta- sında ölüvermek. Aslında — romanın sn başarılı bölümlerinden biri, Yuri Jivagonun bu son yıllarını anlatan parçasıdır. Burada, Pasternakın asıl niyetine, kahramanına ve onun gi- bilere başlangıçtan beri — gösterdiği bütün sempatiye rağmen, Jıvagonun bütün boşluğu, hıçlıgı ve işe yara- mazlığı belki de farkında olmaksızın ortaya konuyor. Bir ihtilâl tarafın- dan hayatıaltüst edilenbuadamın ihtilâlden sonraki relimde değil baş- ka herhangi bir rejimde de "tutuna- mıyacağı" ortaya çıkıyor; tor Jivağo"nun — gerçekten başarılı olan bir başka bölümü, Yu- ri ile ailesinin (ihtilâlin ilk yuların- da Moskovadaki son derecede güç şartlardan kurtulmak için Urâllara gitmek üzere yaptıkları tren yolcu- luğunu anlatan kısımdır. Burada, bir ihtilâlin yerinden silip süpürdü— ğü çeşitli sınıftan, çeşitli yaştan in- sanlar, çeşitli sebeplerden dolayı haf- talarca süren tehlikeli bir tren yol- culuğunda büyük bir canlılıkla an- latılıyor. Jivagolar gibi rahat bir yer arıyanlar, cepheye giden asker- ler, zorla toplanıp siper kazmıya gö- türülen siyasi mevkuflar, kimi aşk yüzünden, kimi macera aramak için bunlara katılan insanlar... Bir son- raki istasyonun kızıllar “elinde mi yoksa beyazlar elinde mi olduğu bi- linmiyen tehlikeli bir yolculuktaki hâdiseler: Karla kapanan yolu aç- mak için bütün yolcuların günlerce çalışması, bir orman kenarında du- rarak trenin yakıtını sağlamak için yolcuların odun kesmesi, iki, mevkuf köylünün kendi köyleri yakınına ge- lince kaçmaları, muhafızlarının da korkarak kaçması.. Bütün bunlar ro- manın başka hiçbir tarafında — gö- rünmiyen bir muşahade kudreti ve bilhassa "ölçülü" bir şekilde anlatı- lıyor. “Doktor — Jivago", hiç şüphesiz, Pasternakın eserleri arasındaki yeri, ihtilâl öncesi Rus edebiyatı ile olan bağı; Stalinin ölümünden sonra. lya Ehrenburg'un "Buzların çözümü", Vladimir Dudintsef'in — "Yalnız ek- mekle yaşanmaz" romanıyla başlı- yan yeni "liberal" — devredeki yeri kitabın Sovyet sınırını aşıp İtalya- da basılması, yayınlanmasından son- ra da Sovyet, makamlarının pek ses çıkarmamaları bakımından dikkate değer bir eserdir. 27

Bu sayıdan diğer sayfalar: