9 Aralık 1959 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 3

9 Aralık 1959 tarihli Akis Dergisi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

e Haftalık Aktüalite Mecmuası Yıl: 6, Cilt: XVII, Sayı: 280 Yazı İşleri : Rüzgârlı Sokak Ovehan Kat 3 Daire 7 Tel : 18992 P. K. 582 -Ankara İdare : Denizciler Caddesi 23/B Rüzgarlı Matbaa Tel : 15221 Fiyatı 125 Kuruş Başyazar Metin Toker AKİS Neşriyat — Ltd. Şirketi — adına imtiyaz sahibi ve yazı ışlerını fiilen idare eden mes'ul müdür Kurtul ALTUĞ « Karikatür — : TURHAN # Fotoğraf : Hüseyin EZER Ege AJANSI Associated Press Türk Haberler Ajansı e Klişe Doğan Klişe e Müessese Müdürü : Mübin TOKER Abone şartları : 1 senelik (52 —nüsha) : 52.00 lira aylık (25 nüsha) :25.00 lira 3 aylık (12 nüsha) 12,50 lira e İlân şartları : Santimi : 8 lira 3 renkli arka kapak : 750 lira (İlân münderecatından mes'uliyet kabul edilmez) İlân işleri : Tel : 15221 e Dizildiği ve Basıldığı yer -: Rüzgârlı Matbaa —IANKARA : 15 Basıldığı Tarih: 8.12.1959 Kapak resmimiz Başkan Eisenhower Barış peşinde... Kendi Sevgili Akis okuyucuları, B u hafta, bir seneden sonra ilk defa olarak, başında yeniden Başya- 1 bulunan bir ekip tarafından hazırlanan AKİS'i takdim ediyoruz. Boylece, bütün mıişküllere rağmen sözümüzü tutmuş oluyoruz. Kullan- dığımız kagıdın cinsini, bir hududun otesınde baskımızın kalitesini de- ğiştirmek gerçi elimizde değil. Ama, ümit ediyoruz ki mecmuanın muh- tevasında bir canlılık, bir hayatiyet temin etme gayretimizi gene de fârkedebileceksiniz. Gazeteciliğin, gazetecilere hücumdan zevk alanların sandıkları ve iddia ettikleri gibi kolay bir meslek olmadığını belirtmek maksadıyla bu hafta AKİS'te hangi şartlar altında çalışıldıgını iki kelımeyle anlatmak iyi olur. Nasıl tiyatroda, ne olursa, olsun, saati geldi mi, perdenın açılma- sı şartsa ve nasıl orada, en büyük azaplar içinde bulunan ınsan, sanki hiç bir şey olmamış gibi rolunu -belki de pek neşeli bir rol- amaya mecbursa gazeteler de gününde çıkmak zorundadırla Hem d üm kün olduğu kadar mükemmel şekilde.. Seyi gıbı okuyucu da elınde tuttuğu sayfaların nasıl hazırlandığını duşu ; düşünmek zorunda da değildir. Bu bakımdan, halkın karşısına çıkılan mesleklerde "mazeret" diye bir şey yoktur. Bu hafta, mecmuada kendisine düşen vazifeyi yapabilmek için Me- tin Toker Cumartesi günü, babasını ağır hasta yatağında bırakarak uçakla Ankaraya geldi. Meydanda arkadaşları, kendisine acı haberi ver- diler: Babası vefat etmişti. Başyazarımız o gün, akşama kadar mecmua- da, sadece mecmuayı düşünerek çalıştı. Akşam trenle tekrar İstanbula har ket etti, babasına karşı vazifesini yerine getirdi. Babasının toprağa verildiği gece, Metin Toker yeniden Ankara yolundaydı. O kadar düşkün olduğu çocuklarını, dahi görmeden doğruca mecmuaya geldi, arkadaş- larıyla çalışmaya devam etti. Çalışmasını tamamladığı zaman, akşam gene gelmişti. Bir defa daha, İstanbula doğru yola çıktı. Eşini zaten an- nesinin yanında bırakmıştı. Ertesi gün, o İstanbulda, hayatında ilk defa yalnız kalmış, gözleri yaşlı annesini teselliye çalışırken onun idaresi al- tında hazırlanan bu mecmua matbaada basılıyordu. Tekrar etmek isteriz: Bu satırlar, mecmuada rastlanabilecek bazı kusurları mazur göstermek için değil, -zira gazetecilikte kusur affedil- mez-, üzerlerine yıldırımlar yagdırılan gazet cılerın, mesleklerine baglı gazetecilerin nasıl çalıştıkları hakkında ufacık bir fikir vermek için KENDİ ARAMIZDA sutununda yer almıştır AKİS'in bu haftaki hika- yesi, kendini bilen, işini ciddiye alan bütün Türk gazetelerının, mecmua- larının hikâyesidir. Gazeteler, mecmualar her gün, her hafta böyle çık- makta, okuyucunun farkına dahi varmadığı trajediler ıdarehanelerde sessızce devam edip gitmektedir. "Doymak bilmeyen ejder" diye küçüm- seme dolu istihza kolaydır. Mesele, kendini bilen Basını, onun vazıfe duy- gusu ve mesuliyetini anlayabilme meselesi, ona göre davranabilme ma- rifetidir Aramızda e B u hafta Türkiyede en mühim hâdise, Amerika Cumhurbaşkanı Eisenhower'in Ankarayı zıyaretıydı Kısa saatlere sığdırılan Zzİ- yaretin bütün tafsilatını verebilmek için Coşkun Kırca ve Foto Hüseyin Ezerden müteşekkil AKİS ekibi — gayretle çalıştı. Başkan Eisenhower Esenboğaya varışından Esenboğadan ayrılışına kadar bu ekibin takibin- de kaldı. Başkanla seyahat edenler ve kendısıyle beraber bulunanlar da bu takipten kurtulamadılar. Böylece YURTTA OLUP BİTENLER s falarımızın büyük kısmını dolduran "Ziyaret" başlıklı yazı, Pazartesı günü öğleden sonra dikkat ve itinayla hazırlandı, alâka, uyandırıcı resım- lerle süslendi. Okuyucularımız o yazıda, ziyaretin dışarda görünüşü ka- dar kapalı kapılar arkasında cereyan eden kısmı hakkında da etraflı malümat sahibi olacaklardır. Ayrıca DÜNYADA OLUP BİTENLER say- falarımızda Ike'ın seyahatinin diğer kısmı anlatılmakta ve "Dünyaya Bakış" sütunumuzda Doğu ile Batı arasındaki münasebetlere dair bu mecmuanın görüşü belirtilmektedir A merika Cumhurbaşkanının Türkiyeden ayrılmasının hemen akabinde, gözler bir defa daha iç politika hâdiselerine dönecektir. Haftanın he- yecan verici haberi, Ulaştırma Bakanı Muzaffer Kurbanoğlunun istifası- dır. "Hükümet" başlıklı yazımız hem bu istifa etrafında alaka uyandı- rıcı bilgi taşımakta, hem de hükümet mevzuundaki yeni tasavvurlardan bahsetmektedir. Gerçi normal sistemlerde bir Bakanın istifası sır perde- siyle örtülmediği için hâdisenin poli manları meraklılarını tahrik edi- ci bir tarafı yoktur. Fakat bizde "sıhhi sebeplerden istifa" formülünün keııdısı bile dudaklarda tebessüm uyandırdığından bir tahmin kafalarda ağızlarda yer almaktadır. Muhabi lerımız işin doğrusunu okuyu rına verebılmek için İst nbulda ve Ankarada sonda]lar yapmış, "Huku— met" yazısı öyle hazırlanmıştır. Saygılarımızla AKİS

Bu sayıdan diğer sayfalar: